13.07.2015 Views

Standart Dil İle Halk Dili Arasındaki Anlam ve Kullanım Farklılıkları ...

Standart Dil İle Halk Dili Arasındaki Anlam ve Kullanım Farklılıkları ...

Standart Dil İle Halk Dili Arasındaki Anlam ve Kullanım Farklılıkları ...

SHOW MORE
SHOW LESS
  • No tags were found...

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Türkiye Türkçesi----·--·····················································-···------------------------------···-·-···-·····································-----------AGIZ ARAŞTIRMALARI• • • •ÇALlŞTAVI BILDIRILERI25-30 Mart 2008 Şanlıurfa


Balıkesir "Çepni " Ağzı • 485H. Kahraman MUTLUDoğu Grubu Ağızlarında Ünlü Uyumlarının Bozulması • 5 ı ıFatih ÖZEKMuş-Bulanık Terekeme Ağzı •523OsmanÖZER"düneyin 1 dünen" Zaman Zarfı Üzerine • 531Muna Yüceol ÖZEZENAnadolu'daki Nüfus Hareketlerinin Ağızların Oluşmasına <strong>ve</strong>incelenmesine Etkileri • 54 ıNevzat ÖZKANBitki Adları Sözlüğü <strong>ve</strong> Bitki Adlarının Derlerrmesiyle İlgili Sorunlar Üzerine • 559Mehmet ÖZMENAğız Araştırmalarında Kadın • 565Jale ÖZTÜRKUluslararası Fonetik Alfabe <strong>ve</strong> Türkiye'de Ağız Araştırmaları • 575Çetin PEKACARFigenDİLEKİç Sebepleriyle Türkiye Türkçesi Ağızlarında Ünlülerle İlgili Ses Olayları • 59ıMukimSAGIR<strong>Standart</strong> <strong>Dil</strong> ile <strong>Halk</strong> <strong>Dil</strong>i <strong>Arasındaki</strong> <strong>Anlam</strong> <strong>ve</strong> <strong>Kullanım</strong> <strong>Farklılıkları</strong> Üzerine • 599GüldenSAGOL YÜKSEKKAYAAnadolu Ağızlarına Ait Sözcük Haritaları Oluşturulabilir mi? • 6ı ıMustafa SARIEl Yazmalarında Ağız Özellikleri(Baba Cem'!' nin Karadağ Destanı Adlı Yazma Eser Örneği) • 6ı 7Ali SÖZERYer Adları Açısından Derleme Sözlüğü • 627Mustafa ŞENELTürkiye Türkçesi Ağızlarında Çağdaş Kıpçak Lehçeleriyle Ortaklık Gösterens > h Değişimi Üzerine • 671Mustafa TANÇDenizli İli Ağızlarında Zaman Eklerinin <strong>Kullanım</strong>ı • 679TurgutTOK


STANDART DİL İLE HALK DİLİ ARASINDAKİANLAM VE KULLANIM FARKLILIKLARI ÜZERİNEGülden SAGOLYÜKSEKKAYA*Çok çeşitli görünümleri olan dil, içerdiği kelimeler, kullanıldığı alanlar vb.bakımından halk dili, standart dil, konuşma dili, yazı dili, bilim dili, edebiyat dili,medeniyet dili, millf dil, resmi dil, ölü dil, yaşayan dil, karma dil, özel dil, yapmadil, ana dil, aracı dil, arı dil gibi çeşitli tabakalara ayrılır (Topaloğlu 1989: 55).<strong>Standart</strong> dil, bir dilin kullanıldığı saha içinde iletişim alanı en geniş olan biçimdir<strong>ve</strong> farklı ağızlan konuşanlar arasında bir iletişim aracı durumundadır. <strong>Standart</strong>dilin öğrenilmesi <strong>ve</strong> kullanılması belli bir saygınlık sağlar. Bir dil alanı içindegörülen konuşma biçimlerinin, söyleyiş türlerinin, kimi durumlarda da toplumsalözellikleri yansıtan kullanımların bütününe halk dili, halk dilinin belli yerleşimbölgelerine, kişilere has olan şekline ise ağız denir.Ağızlar, resı:nl ortamlarda kullanılmaktan kaçınılan, yazılı bir gelenek oluşturamamış, iletişim alanı sınırlı, saygınlığı standart dile göre daha az, okullardaöğretilmeyen yerel konuşma biçimleridir (Aksan 1979 1: 84) . Bir sözcüğün çekimi<strong>ve</strong>ya söylenişi ya da bir kavramın anlatımı, ülkenin farklı yörelerinde doğmuş ,yetişmiş kişilerde farklılık gösterir, ama belli bir yörenin ağzını konuşan kişi ler ,değişik çevrelerden kimseler le konuşurken, bir dilekçe yazarken ifadelerini de ğiş ­tirme, kitaplarda, gazetelerde, radyolarda kullanılan, standart dile has söyleyişeuyma gereğini duyarlar (Aksan 19791: 84).<strong>Standart</strong> dille ağızlar arasında ses özellikleri <strong>ve</strong> kurallara uyma bir yana bırakllsabile, kullanılan sözcüklerin seçimi <strong>ve</strong> çeşitliliği yönünden çok çeşitli farklılıklarortaya çıkar (Aksan 1979 1: 87). Tabii bu tür farklılıklan standart dilinkelime hazinesinden, standart dilin sözlüklerinden tespit etmek o kadar da mümkündeğildir. Belli bir yörenin ağzını konuşan kimse, standart dildeki bütün değişimlerdenhaberdar olmayabilir, hangi sözcüklerin kullanılabileceğinden , sosyalaçıdan kabul edilebilir olduğundan emin olmayabilir.Aynı dil birliği içinde de kültür açısından ayrı düzeydeki kimselerin aynı dilikullanışı birbirinden farklıdır, ama aslında seçilen kelimelerin davranışları etkilediğiinkar edilemez bir gerçektir.'Prof. Dr. , Marmara Üni<strong>ve</strong>rsitesi Fen-Edebiyat Fakültes i Türk <strong>Dil</strong>i <strong>ve</strong> Edebiyatı Bölümü, iSTANBUL


600 TÜRKiYE TÜRKÇESi AGIZ ARAŞTIR MALARI ÇALlŞTAVIBu çalışmada standart dilde ağız l ardan farkh anlamda kullanılmakta olan <strong>ve</strong>yahalk diliyle standart dilde ortak kullanılan birtakım akrabalık <strong>ve</strong> hitap sözcüklerininstandart dil kullanıcısının bakış açısına göre hangi dil düzeyinde oldukları,kabul edilebilirlikleri üzerinde durulacak, bu sözcüklerin Derleme Sözlüğü'nde<strong>ve</strong> Türk <strong>Dil</strong> Kurumu tarafından yayımlanan Türkçe Sözlük'ün 2005 baskısında<strong>ve</strong> aynı sözlüğün 2008'de hazırlanan yoğun diskinde ne şekilde yer aldıklarıgösterilecektir. 1Kan 2 -koca: karı standart dilde "bir erkeğin evlenmiş olduğu kadın, eş , refika,zevce" karşılığındadır , kaba konuşmada ise " kadın " anlamında kullanılır. 3 Bukelime Türkçe Söz/ük'te halk ağzında açıklamasıyla "yaşlı, ihtiyar" anlamında <strong>ve</strong>rilmesinerağmen biz kelimeyi bu anlamıyla Derleme Sözlüğü'nde de buluyoruz. 4Aslında sözc ü ğün bu anlarru bugün standart dilde kullanılmadığı için TürkçeSözlük'ten çıkartılabil i r. Ayrıca biliyoruz ki bu kelime, ağızlarda "eş, zevce" anlamınınyanı sıra özellikle bazı yörelerde çok yaygın olarak olumsuz göndermeiçermeksizin "kadın" an l am ı yla da kullanılıyor , yani kelimenin halk dilindeki" kadın" anlamı, standart dilde kaba konuşma unsuru olarak görülüyor.Kelimenin " kadın " anlamı bir yana, bugün karı <strong>ve</strong> hatta koca 5 kelimeleri standartdilde "eş" anlamında bile kullanılmaktan kaçınılıyor , onun yerine her iki tarafiçin de eş kelimesi tercih ediliyor. 6 Aslında bu kelimeler olumsuz bir göndermeiçermiyor, sadece insanlar bunların yerine eş kelimesini tercih ediyorlar.Bu konudaki diğer örnekler için bk. Sağo l Yüksekkaya 2008.Kelimenin orijinal an lamı "ya şlı (in san <strong>ve</strong>ya hayvan için )"dır. Azerbaycan Türkçesi ile Osmanlı Türk·çesinde "yaş!J kadın " an l amında kullanılıyor , buradan da "eş" anl amına geçiyor. Tarihi dönemde hem"yaş lı kad ın ", hem de "yaş lı erkek" karşılığında kullanılmı ş tır.Karı 1. Bir erkeğin evlenmiş oldu~u kadın, eş, refika, zevce, 2. kaba K adın, 3. h/k. Yaşlı , ihtiyar(TS2005).Karı Ya ş lı, eski. (-Ml.) (DS 1975). Karıcı Oyun bozucu, m ı z ıkçı. (*Düzce, -Bo.; Şarkışla -Sv.) (DS1975). Garıgu ll et Kadın l ar toplu l uğu. (Uiuşiran * Şiran -Gm.) (DS 1972).Koca Bir kadının evlenmiş o lduğu erkek, eş, zevç (TS 2005). Koca 1. Büyük, geniş, 2. Kocaman, iri,3. Yaşlı , ihtiyar, pir, 4. Yüksek, S. mec. Büyük, ulu (TS 2005). Goca 1 (goja) İhtiyar , yıt§lı. (Güney*Yeş ilo va -Brd.; Oğuz* Acıpayam - Dz . .. .) (DS 1972). Goca (Il) Büyük, iri. (Güney * Yeşilova-Brd ... .)(DS 1972). Kocasak Koca arayan kız. (-Ks.) (DS 1975).Kan nı <strong>ve</strong> kocam g ibi ku Uarumları n neredeyse terk edilip yerine iki taraf için de eş kelimesinin tercihedilmesi ile ilgili olarak gazete köşelerinde yazılar da yayımlanmıştır: "Bir "eşim"dir gidiyor. ... Virüsgibi yayıldı o da yeni nesil sözdekibarlık l akırtısı olarak. Nereye gitti bi zim güzelim " karım "" kocam"laftarım ı z? Ne oldu on lara? Tedavülden mi kalktı " karı koca" kelimeleri? Durduk yerde onlar da mıayıp kategorisine mi g irdi ? "K ad ın " kelimesi gibi onlar da mı ta bu oldu? Kocasıyıın , karısıyım dediği·miz zaman "ay ne kaba kadın/erkek"mi diyeeelder bize? .. ." Tuğçe Baran, 06.08.2007 , Vatan." ... Varsa yoksa "eş"... Eş aşağı , eş yukarı. .. Kadın da erkeğin eşi, erkek de kadının eşi. Artık entelçevrelerde "karım" ya da "kocam" demek ayıp karşılanıyor. Tamam, " beyiın , efendim, helalinı, kı)­metlim" ya da "kö roğlu , kaşık düşmanı, eksik etek" gibi köylü ağızları beklemiyoruz ama, bu kadanda fazla. Elli beş yıldır Türkçe konuşuyorum , ana dilimde "eş" diye hayvaniara denir. Kuşun. arslanın,kaplanın eş i olur, in san ın değil. .... .. "Kan" kelimesi de hiç de aşağılayıcı bir tanım değildir . Eski Türkçe'de " yaşlı kadın " an lamına gel ir,günümüzde " nikahlı eş " yerine kullanılır. Daha genel bir a nl am ı "insan dişisi" olur .... " Engin Ardıç.08 .08 .2007, Akşam. '


Gülden SAGOL YÜKSEKKAYA 601İşin bir de şu yönü var ki yakın dönemde kadın karşılığı kullanılan kelimelerdebir belirsizlik yaşanıyor, insanlar kadın anlamında hangi kelimenin kabul edilirolduğu hususunda tereddüt yaşıyorlar. Mesela yakın zamanda kadın anlamındabayan kelimesinin kullanılmaya başlanması da bu sebepledir. Tabii bazı sözcüklerinzamanla kaba dil kapsamına girmesi <strong>ve</strong>ya başka bir tabaka ya dahil olmasınınbaşka açıklamaları da olabilir.Osmanlı döneminde karı, koca yerine, yaygın olarak zevç, zevce, refika vb.kelimeler kullanılıyordu. Asıl Türkçenin halk dilinde kalmış olduğu düşüncesiylebazı yabancı asıllı kelimeler terk edilmiş, bunların Türkçeleri standart dilde önceleribüyük beğeni kazanmış , karım, kocam gibi kullanımlar çok yaygınlaşmıştır,ama karı kelimesinin iyeliksiz hali yadırganmaya devam etmiş, erimemiştir.Hatta bu kelime kaba konuşmada öylesine kötü kullanılmıştır ki özellikle kadındemekleri medeni kanundan bile bu kelimenin çıkartılmasını istemişlerdir. Buuygulama koca kelimesi için geçerli değildir. Ama karı sözcüğü aşağılama amaçlıkullanılınca karım, kocam da yerini yavaş yavaş her iki taraf için de kullanılan eşkelimesine bırakmaya başlamıştır.Ayrıca zaman içinde çeşitli sebeplerle kelimeler eskiyebiliyor, değişebiliy or.Şekerim, nonoşum, cicim gibi hitaplar 1950'lerde <strong>ve</strong> sonrasında çok ho ş <strong>ve</strong> sevimlihitaplar olarak görülürken şimdi öyle karşılanmıyor.Her ne kadar karı <strong>ve</strong> koca kelimelerinin kullanımı yakın zamanda tercih edilmiyorolsa da kan koca ikilernesi henüz aynı muameleyi görmüyor. Cumhuriyetdönemindeki kullanımı bozulmamıştır.Kaynana-kaynata: Kaynana kelimesi standart dil kullanıcısı için teklifsiz konuşmayaait bir sözcüktür, onun yerine kayınvalide kelimesi tercih edilmektedir.Bu sözcük, deyimlerinden de anlaşıldığı üzere olumsuz gönderme içermektedir:" <strong>İle</strong>ri geri <strong>ve</strong>ya yersiz konuşma, gereksiz dedikoqu yapma" anlamında kaynanaağzı, "iğ ne oyası motifi; dil biçiminde yassı <strong>ve</strong> dikenli dalları olan bir kaktüstürü" anlamında kaynanadili, "bir sap etrafında çevrilen, çevrildikçe takırtılı birses çıkaran çocuk oyuncağı" anlamında kaynana zırıltısı, "kaynana geline <strong>ve</strong>yadamada kötü davranmak; bir yakınına gereğinden çok karışmak" kaynanalık etmekgibi.Kaynana kelimesi ağızlarda yaygın olarak kullanılıyor, olumsuz anlam içeripiçermediği ise aslında kelimeden kaynaklanmıyor, eşin annesine bakış açısıylailgili psikolojik bir durum söz konusudur.Kaynata kelimesinin durumu biraz daha farklıdır. Olumsuz anlam içeren deyimleriolmadığı gibi, henüz kaynana s özcüğü kadar kullanımından özellikle kaçınılırduruma gelmemiştir, ama yine de biliyoruz ki standart dil konuşanı tarafındankaynata teklifsiz konuşma ürünü olarak görülür <strong>ve</strong> onun yerine kayınpedersözcüğü tercih edilir.


602 TÜRKiYE TÜRKÇESi AGIZ ARAŞTIRMALARI ÇALlŞTAVIAslında ana kelimesi de standart dil konuşanı tarafından bilinmekle birliktestandart dilde "çoc uğu olan kadın, anne" anlamında kullanımı sınırlıdır, bu anlamdaana değil de sözcüğün anne biçimi tercih edilir. 7 <strong>Standart</strong> dil sözlüğündeyer a ldığı için Derleme Sözlüğü'nde bulunmamakla birlikte aslında bu sözcükağızlarda "anne" anlamıyla çok yaygın olarak kullanılır. <strong>Standart</strong> dilde ise geçmişdönemde ana yerine validenin tercih edildiğini biliyoruz. 8 Ağızlarda "anne" anlamındak ullanılan başka kelimeler de vardır, nene/nine gibi. "Ü<strong>ve</strong>y anne" anlamındakullanılan analık kelimesi de halk ağzından girmiş bir sözcüktür, standartdil konuşanı analık sözcüğü yerine ü<strong>ve</strong>y anne <strong>ve</strong>ya anlamı hatifteten <strong>ve</strong> dahaolumlu çağrışım yapan cici anne sözcüklerini tercih eder, 9 ama analık sözc ü ğüağız l arda bu anlamıyla yaygın olarak kullanılmaktadır. Tabii ü<strong>ve</strong>ylikle ilgili kelimelerinpsikolojik bir yönü vardır. <strong>Standart</strong> dilde ü<strong>ve</strong>y ana yerine ü<strong>ve</strong>y anne <strong>ve</strong>yacici anne tercih edildiği gibi, sütana yerine de sütanne tercih edilir.Herif: "Meslek, sanat, adet'' anlamlarına gelen hırjet'in sıfat -ı müşebbehe siolan harif/he rif, Arapçada "me s leğinde işi aynı kişi, meslektaş <strong>ve</strong> birbirinden a lı ş­<strong>ve</strong>riş eden kişi" anlamlarını içerir (Sarı [1982]: 294; Ahter 124211823).Türkçede ilk olarak Karahanlı Sahasında Kutadgu Bilig'de "rakip" anlamıylatesadüf ettiğimiz kelimenin 10 tarihi lehçelerden bugüne kadar sözlük <strong>ve</strong> metinlerde" 1. Meslektaş (To<strong>ve</strong>n 1330/1912), 2. Rakip, 3. Dü şman (Meninski M DC LXXX),4. Akran , denk, eş (Firdevsi'nin Şehnfime'si) 11 (Beyreli-Kültüral 1999), 5. Teklifsizarkadaş, dost (Menakıb-ı Mevlana) 12 (Ersoylu 2001), 6. Kişi , kimse, adam(Seyf-i Saray!, Gülistan Tercümesi)l 3 (Özkan 1993), 7. Adi, bayağı adam, aşağ ı lık<strong>ve</strong>ya şüpheli görülen kimse, 8. Koca" karşılıkianna geldiğini tespit ediyoruz. 14Kelimenin '~adi , bayağı adam" anlamını ilk olarak 1891 'de kaleme alınanAna 1. Çocuğu olan kadın , anne, 2. Yavrusu olan dişi hayvan, 3. Dini bakımdan aziz t anın an bazı kadınlara<strong>ve</strong>rilen sayg ı unvanı , 4. ün!. Yaş lı kadınlara saygılı bir seslenme sözü, 5. Veli nimet, 6. Alacağın<strong>ve</strong>ya borcun, faizi n dışında olan bölümü, 7 . Temel, a s ıl , esas , 8. mat. Çizgilerden herhangi birini anlatankelimeye sıfat olarak geldiğinde o çizginin , belirli bir kural altında hareket ederek bir yüzey ol u ş­turmayayaradığını anlatır (TS 2005). Derleme Sözlüğünde ana bacı " biT topluluğa ç ık arı lacak yemeğidüzenli yen, idare eden kadın ", ana bala "anne ile çocuğu, ana evlat" gibi maddeler yer a l nıaktadır (DS1963).Tevfik Fikret şiirlerinde "anne" an l amında nine sözcüğünü kullanır.Analık 1. Anne olma durumu, 2. Anne olma duygusu, 3. Anne yerini tutan <strong>ve</strong>ya an ne kadar yakın lıkgösteren kadın, 4. Anaca davranış , 5. hlk. Ü<strong>ve</strong>y ana (TS 2005).' 0 yana nerd ü satranc bilir ers~ ked 1 harifte ri andı n u/ir erse k ed 2634 "Bundan ba ş k a, bir de çok iyitavla <strong>ve</strong> satranc oynamas ını bilıneli <strong>ve</strong> rakiplerini iyice s ıkı ştu·malıdır. " (Kutadgu Bilig) (Arat 1979a:276).llde gül anufi lıarrji bilüriiz bu 1 getiirdi na-gehiin bu bize kaygu, 23949.12Horasrın ulusı Hacı Bekdaş 1 ' l şk-ıla olmış-ıdı aFia smlaş, 1025 Yüz yigirmi mürid kimerd-i zarif/Sahib-esrar 'alim-idi harif, 1026 Var -ıdı. bir muhibbi merd-i zarif 1 Ta Semerkand'dan olmış-u/ı !tarif.1137Ay bigin yüz kimde bolsa ol harffl kiymeyin atlas kabti şalıid bolur, 142/8.14Ayrıca herifceği z "sevgi <strong>ve</strong> merhamet duyulan zava llı kiın se" ile ilk olarak 197 ı tarihini taşıyan Ok·yanusta karşı l aşıyoruz . Meninski ise bi zi hdrfjÇikten haberdar ediyor. Argo bir tabir olan lıerijçioğlunuise 20. yüzyıldan itibaren görüyoruz, b k. Kanıü s-1 Türki 13 ı 7- ı 318.


GüldenSAGOL YÜKSEKKAYA 603Lugat-ı Nacf'de buluyoruz. 15 Bu sözlükten 9-10 yıl sonra yayımlanan Kamus-ıTürki'de de kelime bu anlamıyla yer a lıyor. 1 6Kelime standart dilde kaba, bayağı adamlar için kullanılmasının ya nı sıra teklifsiz <strong>ve</strong>ya kaba konuşmada "adam"karşılığındadır. 17Türkçe Sözlük'te yer <strong>ve</strong>rildi ği için Derleme Sözlüğü'nde bulunmayan herifkelimesi, 18 as l ında Anadolu'da hem olumsuz bir gönderme içermeksizin "adam,erkek" anlamında k ull anılıyor, 19 hem de kadınlar eş ierine hitap ederken <strong>ve</strong>ya eşlerindensöz ederken ismini söylemek yerine bu kelimeyi yaygın olarak tercihediyorlar. 20 Dolayısıyl a kelimenin bu an la ml a rı Derleme Sözlüğü'ne kaydedil-" Sözlükte bu anlam için iki örnek <strong>ve</strong>rilmiştir: Birinci örnek Sami'den al ı nmışt ı r: Nô-dfm olan harif-isuhandônı neylesün? şek lind e olan bu örnekte kelime as lın da olumsuz bir anlam içernı eın ekte , ·'adam"anlamına gelmektedir. Ancak Yasıf-ı Enderilnl'den a lın an Gayrı vaz geç ne zemôn uslana caksın a harfjcümlesi kaba bir ifadedir, burada kelimenin olumsuz bir anlam içerdiği ni kesin bu· dille ileri sürenı ese kde aksini de iddia edemeyiz. Ama en azı n dan Nacl bu an l amı söz lü ğü ne diihil e tti ğ in e göre o devirdekelime olumsuz bir gönderme içeriyor demektir.Herif kelimesinin Farsçada olumlu an lam larının yanı s ıra olumsuz an l amları da vardır: ·' nıe s l e kt aş;arkadaş; ortak; rakip; hasım, düşman; zeki, ak ıllı , nıarifet li ; hoş , nüktedan; arsı z, edepsiz, kü stah ,cüretkar'" (Stei ngass ı 930: 418).herif-i gelCi-gir Dünya <strong>ve</strong> rüzgardan , mütekebbir <strong>ve</strong> mağrurda n dahi kinaye olunur (Bur/ıôn-1 Ka t ı ).ı 6 Ar. [«hirfet>>ten] 1. Sanat arkadaşı , hem-meslek, 2. İ ş ret <strong>ve</strong> cünıbüş arkada ş ı , 3. [Tr. zebanzedi: herif] Adi <strong>ve</strong> bayağı adam, hakir <strong>ve</strong> nadan şa hı s: A herif! 4. Adam, şahs-ı salis, öteki: Herif size a ç ıktansöy lüyor siz a nlamıyors unuz. Herif size haber <strong>ve</strong>rdi ne kabahali var? ( Kamils-ı Türki 1317- 1318).11herif 1. mec. Gü<strong>ve</strong>n <strong>ve</strong>rmeyen, aşağı görülen , bayağı kimse: " İki herif zavall ı ya abanı y orlar. " -A .18Ras inı. 2. tkz. Adam: "Adamlar yüz kiloluk bir yükü tüy gibi kaldırırken hafif s ıkJet herifi kaldıra nıı ­yorlardı." -B . Felek. (TS 2005) . Sö z lü ğü n 1974 <strong>ve</strong> 1988 yı ll arındaki b ask ılannda kelimeye ''gözüntutmadığı aşağ ı ya da ş üph e li görülen kimse" "adam" anlamlan <strong>ve</strong>rilmi ş tir.herif (Ar. h arif "ınes lekt aş , arkadaş"tan ) ı. Kaba, bayağı adamlar için kullanılır: Bir s elanı <strong>ve</strong>r beherifı A ğ zın aşınmaz ya ... H ay ır 1 Ne bilir <strong>ve</strong>rmeyi hayvan ne de sen <strong>ve</strong>rsen a lır (Mehmet Ak if). Herifterdedin kuv<strong>ve</strong>ti yok, yürek çürük (Eni s B. Korylirek). Kahpe herif vurdu ben i (Refı C. Ulunay). 2.(Kaba konuşmada) Adam: Has ılı üç desetre pantolon lu herif (Ahmed M id hat Efendi). İ çeriden bakkalkı y iifetli gayet şişnıan bir herif çıktı (Hüseyin R. Gürpınar). Ye eski bir Asilrl tipini andıran sak a llıbir herifte Kürtçe konuşuyordu (Refik H. Karay).: (Kubbea ltı Lugatı 2005). herif-i na-şerif : " Ş e refliolmayan adam" Kaba, bayağı kimse. ( Kubbea l tı Lu ga tı 2005).harif i. (Ar. hirfet "meslek, sanat"tan harlf) 1. Sanat arkadaşı, nıeslektaş: An ın -i l e kıldık tema şii -i lutf1 Cihanda anın gibi yoktur hari'f (Hoca Mes'ud). Nüktede alem harif olmaz bana gilya benim 1 Her nesöy lersem cevab- ı " len-teriinl"dir sözüm (Nef'l). 2 . Tekl ifsiz arkadaş, içki <strong>ve</strong> eğlence arkadaşı , dost:Ben harif-i sade-levh ü dehr pü r- nak ş- i füsun (FuzGII). Harif-i bezın-i gamım hiln-i dil şarabım olup 1Terane-i tarabıın iih-ı aş ık ana yeter (Fuzil ll) [Türkçe'de kelime anlam <strong>ve</strong> s öyleyi ş deği ş ikli ğ ine u ğ rayarakherif ş eklini almıştır. B k. herif]. (Kubbealtı Lugatı 2005) .Aslında Derleme Söz lüğüne Türkçe olmayan kelimeler alınmamakla birlikte bu hu susta şöyle bir açık ­lama dü ş ülmüş tür:" ll. <strong>Halk</strong> ağzından al ı nmış <strong>ve</strong> bu kitaba geçiri lmi ş olan sözler içinde Türkçe as ıllıolmayanlar da vardır. <strong>Halk</strong> bunları şu <strong>ve</strong>ya bu yönden değiştirerek kullandığından s özlü ğ ümüze a lın ­maları fa y dalı görü lmü ştü r" (DS ı 965).19"Bizde kadın l ar arasında "herif" koca ınana s ınadır. Bizim kadınlar kocasına bir şey söyleyecek olurlarsa" Baksana herif akşam ne yiyeceğiz " der. Bizim herif gelmedi. Ah herifinı nerede kaldı. Herif heri fAllah seni eksik etmesin , sen olmasan benim hi\lim yaman olur (Yeled Çelebi 1339).ııı Söz konusu kel ime "adam, erkek, genç adam" türünden anlamlarla Gagauzlar, Kırını <strong>ve</strong> Finlandi yaTat arları tarafından k ull anılmaktadır: erif 1. Erkek kişi ; 2. genç , delikanlı; 3. tip , ş ahsiyet (Gaydarci1973); herifErkek, adam (Fiıı l andiya Tatarları) ; e rif 1. erkek genç , delikanlı; 2. tip , ş ah s iyet (Useyinov1994).


604 TÜRKiYE TÜ RKÇESi AGIZ A RAŞTIRMA L ARI Ç ALlŞTAVImelidir. Ama standart dile baktığımJZda herif kelimesinin kullanılması ho ş karşılanmadığıgibi bu kelime ile birlikte kullanılan kelime <strong>ve</strong> deyimlerin, küfür <strong>ve</strong>hakaret olarak kabul edildiğini, boşanma nedeni türünden cezalara konu teşkilettiğini görüyoruz. 2 ıAmca, dayı: Her iki kelime de akrabalık kelimeleri olmalarının yanı sıra yaşlıerkekler için kullanılan seslenme sözüdürler. Ama arada bir farkla, amca standartdilde bu anlamda kullanılırken ağızlarda bu anlarula amca da kullanılmaklabirlikte daha yaygın olarak dayı kelimesi tercih edilmektedir. 22 <strong>Standart</strong> dilde isedayı erkeğe hitapta kullanılmıyor. Türkçe Sözlük'te halk ağzında açıkiamasıyla<strong>ve</strong>rilen bu kullanım , aslında Türkçe Sözlük'ten çıkarılıp Derleme Sözlüğü'ne dahiledilebilir. Ayrıca Türkçe Sözlük'te halk ağzında açıklamasıyla emmi, emmioğlu,emmi oğlu da yer alıyor. Aslında bunlar asıl olarak halk diline ait sözcüklerdir.Nitekim emmi maddesi Derleme Sözlüğü'nde de yer almaktadır.Hısım sözcüğü Türkçe Sözlük'te hukuk terimi olarak yer alıyor, 23 ağızlarda i eakraba kelimesinden de daha yaygın olarak bu anlamda kullanılıyor , ama kelimestandart dil sözlüğünde yer aldığı için Derleme Sözlüğü'ne dahil edilmemiştir , budurumda standart dil sözlüğünde kelimeye hukuk terimi dışında "akraba" anlamı<strong>ve</strong>rilmelidir. 2421222324Ancak Azerbaycan Türkçesinde (herif ı . Gözeaşina gelmeyen, ş üpheli görünen, iyi olmayan; subjekt.2. Uyanık, çok bil miş, her şeyi çabuk anlayan, duyan, akıllı. 3. Ağır olmayan küfür // mec. Alçak,yaramaz (ad ı anı lmaya layık olmayan kişi). 4. konuşmada Oyun arkadaşı; oyundaş. 5. klasik dildeSırdaş, arkadaş, munis. 6. Spor karşılaşmasına katılan her iki taraf, rakip (Axundov 2000) ile B aşkurtTürkçesinde xdrif(x


Gülden SAGOL YÜKSEKKAYA 605Ağa kelimesinin "ağabey " anlamı standart dil konuşanı tarafından biliniyor,ama sözcüğ ün hem bu anlamı hem de "koca" anlamı aslında halk ağzına aittir.Nitekim bu durum fark edilmiş Türkçe Sözlük'ün yoğun diskinde "koca" anlamıhalk ağzında açıklama sıy la <strong>ve</strong>rilmiştir. Aslında kelimenin bu anlamının standartdil sözlüğünden çıkarılıp Derleme Sözlüğü'ne dahil edilmesi, "ağabey" anlamınınise halk ağzında açıklamasıyla <strong>ve</strong>rilmesi daha iyi olacaktır. 25Kardaş-gardaş aslında standart dile ait değildir , standart dilde sözcüğün kardeşbiçimi tercih edilir, bu tespit edilmiş <strong>ve</strong> Türkçe Sözlük'teki kardaş maddesisözlüğün yoğun diskinden çıkarılmıştır. 2 6 <strong>Standart</strong> dil sözlüğünde yer aldığı içinDerleme Sözlüğü'nde yer almayan bu sözcük artık Derleme Söz lüğü'ne girmelidir.Bacı: <strong>Standart</strong> dil konuşanı tarafından bu kelimenin anlamlannın bilindiği birgerçektir. 27 İstanbul Türkçesinde hacı var mıydı , herbiilde vardı, mesela "bir evdeuzun zaman çalışmış yaşlı kadınlara <strong>ve</strong>rilen un van" anlamıyla kullanılıyordu, amakelime bugün standart dilde "kız kardeş , abla" gibi anlamlarda tercih edilmemektedir.Türkçe Sözlük'teki birinci anlamı halk ağzında açıklamasıyla <strong>ve</strong>rilmelidir.Aslında bu durum ba şka akrabalık kelimeleri için de söz konusudur. <strong>Standart</strong>dilde art ık amca kızı, amca oğlu, hala kızı, teyze oğlu gibi akrabalık kelimelerininyerini kuzen/kuzin , Türkçede kelimelerde cinslik ayırımı bulunmadığı içinağ ırlıkta olarak kuzen kelimesi alıyor. Günümüzde akrabalık kelimeleririllzin fazlalığıylaövünüyoruz, ama herhalde 40-50 yıl sonra standart dilde bunların birkısmını yitirmiş olacağız. Ama ağızlarda ne güzel ki kuzen, kuzin gibi sözcüklerhenüz kullanılmıyor. Türkçede karşılığı bulunduğu halde yabancı dilden alınankelimeler, Türkçeleriyle birlikte bir süre kullanıldıktan sonra, zamanla benimsenipyerleşmekte <strong>ve</strong> Türkçelerini unutturabilmektedir. <strong>Halk</strong>, yabancı etkiden dahauzak olduğu için halk ağzında birtakım kelimeler yaşamaya devam etmektedir.llAğa 1. Geniş toprakları olan, sözü geçen, varlıklı kimse , 2. <strong>Halk</strong> arasında say ılan <strong>ve</strong> sözü geçen erkeklere<strong>ve</strong>rilen unvan , 3. Büyük kardeş, ağabey, 4. Okuryazar olmayan yaş lı ca kişilerin adlarıyla birlikteku li an ılan san, 7. tar. Osmanlı İmparatorlu ğ und a ba z ı kuruluşların başında bulunanlara <strong>ve</strong>rilen resm:isan, 6. Koca (TS 2005). Bu söz lü ğü n yoğ un diskinde kelimenin mecaz açıklamasıyla "cömert, eli açık "anlarru da bulunmaktadır . Ayrıca yoğu n diskte kelimenin "koca" anlarru halk ağzında açıklamasıyla<strong>ve</strong>rilmiştir. Aga (agabek, age, ago, agu, ağa, ağacı, ağacık, ağadadaş, ağe, ağey, ağış , ağo) I. Ağa ­bey, büyük erkek karde ş (Bektaş * Sa ndıklı , Karakuyu ... ), 2. Baba (*Çarşamba çevresi -Sm.; ... ) (DS1963). Agadaş Büyük ağabey (-Ezc. <strong>ve</strong> çevresi) (DS 1963) . Ağa (ağababa, ağbaba) 3. Ka y ınbirader(Bademli *Dinar - Af.; ... ), 4. Kayınbaba , kaynata (Tekke -Gm.; .. . ) (DS 1963). Ağa 1. Şeyh (- Ba), 2.Seyit, peygamber sülalesi ne mensup kimse (*Iğdır <strong>ve</strong> köyleri -Kr.) (DS 1963). Ağa Sevgili (-Brd.) (DS1963)." Kardaş halk dilinde Kard eş (TS 2005). Bu madde TSnin yoğ un diskinde yer almıyor , yoğun disktekavim kardaş "bütün akrabalar, tanıdı klar" (TS 2005) var.Derleme Sözlüğünde kardaş <strong>ve</strong>ya gardaş yok , kardaşlık tutunmak İki kadın ya da kız mevlit okutarakahret karde ş i olmak (DS 1975), gardeşlik (gardaşlık) Arkada ş (DS 1972) vb. maddeler var.27I. Kız kardeş , 2. Bir evde uzun zaman ç alı ş mı ş yaşlı kadınlara <strong>ve</strong>rilen un van , 3. hlk. Büyük kı z kardeş ,abla, 4. esk. Tarikat şeyhl erinin kan s ı , 5. ün!. Kadınlara söylenen bir seslenme sözü (TS 2005).Bacey (hacı, baci, baco, baji) Kız kardeş, abla, bacı (* Birecik - Ur.; ... ) (DS 1965).


606 TÜRKiYE TÜRKÇESi AGIZ ARAŞTIRMA LAR I Ç ALlŞTAV IKişi kelimesinin "erkek" an l amında kul l anılması da günümüzde standart dilkullanıcısı için nadirattandır. 28 Halbuki Anadolu' nun pek çok yöresinde k iş i/g iş i"erkek, adam" anlam l arının yanı sıra "eş , koca" anlamında da çok yaygın olarakkullanılmaktadır. 29 Derleme Sözlüğü ' ne sözcüğün "erkek" anlamı ila<strong>ve</strong> edilmelidir.Sözlükler standart Türkçenin anlamını <strong>ve</strong>riyor, ama bazen kültür dilinde bazende halk dilinde öyle anlam ayrılıkları, kelimelerin çağrıştırdığı anlamlardaöyle değişiklik l er oluyor, birtakım kelimelerin kullanılması bazı ortaml arda öylekötü karşılanıyar ki insanlar kullanmaktan kaçınıyor , ama bu ayrıntıların hepsinisözlüklerde görmek mümkün olmuyor. Mesela, "işaret zamiri olarak yerini tuttuğuen yakındaki kimse <strong>ve</strong>ya şeyi gösterir" olarak tanımlanabilen bu zamiri deaynı şekilde, insanı göstermek için kullanıldığında rahats ı zlık yaratıyor. Halbukisözlüklerde " işaret zamiri olarak yerini tuttuğu en yakındaki kimse <strong>ve</strong>ya ş e yi gösterir"olarak tanımlanabiliyor. 30Burada üzerinde durulan bütün kelimeler asıl olarak halk dili kelimeleri d eğ ildir.Ama biliyoruz ki standart dilin kaynaklarından biri de halk dilidir. 1945 y ı­lınd a Türk <strong>Dil</strong> Kurumu tarafından yayımlanan Türkçe Sözlük'ün birinci b askıs ın aalınacak sözlerin birinci maddesi "<strong>Dil</strong>imizde kullanılmakta olan <strong>ve</strong>ya kull anı l acağıumulan Türkçe sözler" olarak belirlenmiştir. 3 ıTürkçe Sözlük'ün ikinci baskısında Şemsettin Sami 'nin Ktun us -ı Türki'yey azdığı ön sözden özgün biçimiyle yapılan alıntıda , Türkçeyle y a zılmı ş bütüneserlerin söz varlığının araştırılmasıyla yetinilmeyip Türkçenin konu ş uldu ğ u herbölgeye yapılacak yolculukla dili en iyi bilen çeşitli halk kesimleriyle sohbet edilereken nadirlerine varıncaya kadar bütün söz varlığının belirlenmesi dü ş ün ce ii ş lenmi ş tir. Böyle bir çalışmanın Büyük Türk Söz lüğü'nü ortaya koymada tutulacaktek yol olduğu belirtildikten sonra Türkçe Sözlük 'ün ikinci ba s kı s ın a, konu ­ma diline geçmemiş terimler, bölge ağızlarının söz varlığından <strong>ve</strong>rimler alındı ğıgibi yaygın olan birtakım argo sözler <strong>ve</strong> deyimJerin de katıldığı b e lirtilmi ştir . Herba s kı s ında yeniden gözden geçirilen Türkçe Sözlük'e derlemelerle yeni kelimeler2930"1. insan, kimse, şahı s, 2. d/b. Çekimi i fiilierde <strong>ve</strong> zamirierde konu şa n , dinleyen, sözü edilen var lı k ,şah ıs , 3. ed. Oyun, roman, hikaye vb.nde yer alan kimse, 4. h/k. Eş , koca, 5. esk. Erkek (TS2005 ).kişi 1. Evin erkeğ i , koca, eş (* Foça - İ z . ; ... ), 2. Yab a n c ı erkek (DS 1 975). Kişilik Bayramlarda ya dakonuk y anına ç ıkarken giyilen yeni giysi (Balkır *Devrek -Zn.; -Sn .) (DS 1975). Gişi (gissadc) 1.Koca, eş (-Çr. ; *Merzifon <strong>ve</strong> köyleri - Ama.; .. . ), 2 . Ki ş i , in san (-Çr.; Kuzköy * Ak ku ş ... ) (DS 1972).Gişilik (I) Bayram <strong>ve</strong> res ınJ günlerde giyilen elbise (-Ky.; *Bor, -N ğ.) (DS 1972). Gişilik (Il) Kibarlık .soyluluk, in sanlık (*Bor, - N ğ . ) (DS I 972). Gişilik ses Yüksek sesle azarlayarak b ağ ırma (içi n) (*Bor,-Nğ . ) (DS 1 972). Giş i ye gitmek Evlenmek ( kadınlar için) (*Osmaniye -Ada.) (DS 1972).(Kubbea ltı Lu ga tı 2005: 416). Ama Türkçe Söz/ükte bu zamiri n aç ıkl a m as ın da "kimse" yerine '·varlık"sözc ü ğ ü kullanılmı ş tır (TS 2005).l. <strong>Dil</strong>imizde kullanılm akta ol an <strong>ve</strong>ya kullanı l aca ğ ı umulan Türkçe sözler. 2. Hangi dilden olursa olsunterim olarak alınmı ş <strong>ve</strong> kull a nılmakta bulunmu ş olan kelimeler. 3. Bugünün ca nlı konu şma <strong>ve</strong>ya yazıdilinde kullamlan y abancı a s ıldan gelme sözler.Ay rı c a , ya bancı sözlerden öz Türkçe karş ılı ğ ı bulunmu ş <strong>ve</strong> k a rş ı s ın a yaz ılmı ş o l anl ar ın ko n u ş m ada <strong>ve</strong>yaz ıd a kullanılma s ını dil se<strong>ve</strong>rlerden isteyen Kurumun , henüz ka r ş dı ğ ı bulunmam ı ş yabancı kökenlisözlere de birer öz Türkçe kar ş ılık arama y ı kendisine ödev edindi ğ i v u rg ul aıı m aktad ır .


Gülden SAGOL YÜKSEKKAYA 607eklendiği gibi bazı kelimeler de çıkarılıruştır. Bir zamanlar Türkçe Sözlük'e dahiledilen, kullanı lm ad ı ğı için yakın zamanda sözlükten çıkarılan sözler artık DerlemeSö z lüğü 'ne aktarılmalıdır.Türk <strong>Dil</strong> Kurumu önce Türkçe Sözlük'ü <strong>ve</strong> Ya z ım Kıla vuzu' nu , ardından daağ ı z ların en büyük malzemesini içeren Derleme Söz lüğü ' nü <strong>ve</strong> yine bu kurumtarafınd an yayımlanan diğer ağız malzemelerini İnternet'te araştırmacıların hi z­metine s unmuştur. Bunlar çok büyük hizmetlerdir. Böylece Derleme Sö z lüğü güncellenebilecek<strong>ve</strong> yeni derlemelerle güçlendirilebilecektir. Biliyoruz ki DerlemeSözlüğü' ne 1932 yı lın a kadar yaz ı dilimize girmemiş halk ağzından derle n mişolan Türkçe <strong>ve</strong>ya Türkçeleşmiş sözler alınmış, 32 yazı dilimizde kullanılan sözler,yurdun herhangi bir köşesinde şe kil <strong>ve</strong> anlarnca farklı kullanılm akta iseler bunlarda derlenmiştir (DS 1963: XIX). Ama bu küçük araştırmada görüldüğü gibi ağızlardayer alan pek çok incelik bu söz lü ğe dahil edilmemiştir.<strong>Halk</strong> diline ait malzemenin bir kısmı , yerel unsurlar, Türkçenin halk dilindekaldığı dü ş üncesiyle , Türkçe sözcükler unutulmasın diye sözlüklere dahil edilmiştir.Bu tür kelimelerin bir k ı smı başlangıçta çok beğenilerek moda sözcüklerolmuş lardır. Fakat halk dilinde yayg ın olarak k ullanıl an birtakım kelimelerin bugünstandart dilde teklifsiz <strong>ve</strong> hatta kaba konu ş ma kapsamında yer a ldı kları birgerçektir. Bu sebeple de halk dili; kaba dil, teklifsiz ko nuşma <strong>ve</strong> hatta argo adını<strong>ve</strong>rdiğ imiz dil düzeyleri ile karıştırı l abilmektedir. Bu bir dereceye kadar tabii görülmelidir.Çünkü halk dili kaynaklı pek çok kelime standart dilde kaba dil <strong>ve</strong>yateklifsiz konuşma düzeyinde kullanılmaktadır: kocakarı , lı erif, karı gibi.Bir de i ş in ş u yanı var ki a c ın kabaday ısı , lur çıkarmak, ırga lamak gibi halktarafından kullanılan b azı deyimleri argo sözlüklerinde görmek, kaba konuşma,argo <strong>ve</strong> halk dili terimlerinin s ınırlar ı nın çok kesin ç izilmemi ş olduğunu , belkide bu s ımrların çizilmesinin çok zor olduğ unu düşündürmektedir. Tabi konuşmadili ürünü olmak, yazıya çok dar çerçe<strong>ve</strong>lerde geçm i ş olmak <strong>ve</strong> sözlüklerde yeralmamak özelliği nd e n dolayı ağız l ardaki kelirneleıin yerlerini, anlamlarını doğruolarak tespit etmek de zo rla şmaktadır (Altun 2002: 69).Bu çalışmada asimda standart dil söz l üğünün, derleme sözlüklerinin taranmasıyla <strong>ve</strong> derleme yap ılıp metin taranarak olu şturu l abi lecek bir araş tırmaya başlangıçyapmaya çalışılmış , yazı dili ile ağ ı z lard aki örneklerin ortaya koyduğu birproblemden söz edilmek istenmiştir . Üzerinde durulan kelimelerin bir kı smındanhareketle halk diline ait birtakım sözcüklerin standart dil konuşanı tarafınd an teklifsiz<strong>ve</strong>ya kaba kon u şma, hatta argo olarak d eğerle ndirildi ğ i söylenebilir <strong>ve</strong> buıı Derleme Sözlüğü' nün ön sözünde bu sözlükle 1932 yılına kadar yazı dilimize girmemiş <strong>ve</strong> ı 932-1960y ılları aras ın da, yurdumuzun türlü bölgelerinde halk ağz ınd an derl en mi ş olan Türkçe <strong>ve</strong>ya Türkçeleşmişsözlerin bu lundu ğ u b e li rtilmi ş tir. " B az ı kimseler, derlernelerin sadece ku ll anı lm ak üzere yayımlandığınısa nı yo rlar. Derlemeler aras ınd a, yaz ı dilimizin eksiklerini karş ılı yan sözler, ş üph es i z ki vardır.ı itek.im son yirmi otuz yıl içinde halk ağz ı ndan yazı dilimize hayli kelime girmiştir . Ama Söz DerlemeDergisi ya lnı z bu amaçla meydana geti rilın emektedü. Söz Derleme Dergisi'nin önsözünde, derlemelerlegüdülen amaç şöy le aç ıkl anmı ş tır: Türkiyede halk ağz ında dolaşan <strong>ve</strong> bugüne kadar lügatiere <strong>ve</strong>yazı diline g irmemiş , yahut yaz1da pek az ku/lamlnu ş olan halk sözlerini ıoplamakla, bıuılann/ı epsininyaz ıda , hatta konuşmada kullan ılm ası gibi bir dilek ileri sii rii lmiiş deği ldir . ..." (DS ı 963) .


608 TÜRKiYE TÜRKÇESi AGIZ ARAŞTIRMALARI ÇALlŞTAV Idurum daha geniş bir araştırınayla daha detaylı olarak gözler önüne serilebilir.Ama işin şu yanı da var ki Türkiye'de standart dil o kadar baskın durumdadır kiözellikle ortak kullanılan sözcükler açısından ağızlardaki ince ayniıkiarı tespitetmek pek de kolay değildir.BİBLİYOGRAFYAAğişev, İ. M. <strong>ve</strong> diğerleri (1993). Başkart Telenefi Hüzlege. T.2: H-51, Maskav: RusskiyYazık.Aksan, Doğan (1969a). "Kelimelerin Ölümü Olayı <strong>ve</strong> Türk Yazı <strong>Dil</strong>indeki ÖrneklerindeArapça <strong>ve</strong> Farsça Unsurların Etkisi Üzerine Notlar." Necati Lugal Armağanı , Ankara,97-108.Aksan, Doğan (1969b). "Türkçe Araştırmalarında Yeni Yollar." 5 Nisan 1969, Türk <strong>Dil</strong>Kurumunda konuşma (turkoloji.cu.edu.tr/DILBILIM/aksan_3.pdf) (Erişim tarihi:04.03.2008).Aksan, Doğan (1979). Her Yönüyle <strong>Dil</strong>: Ana Çizgileriyle <strong>Dil</strong>bilim. 1. cilt, 2. baskı , Ankara:Türk <strong>Dil</strong> Kurumu yayınları.Aktunç, Hulki (1998). Türkçenin Büyük Argo Sözlüğü (Tanıklarıyla).yayınları.İstanbul: Yapı KrediAltun, Nesrin (2002). "<strong>Anlam</strong> Bilimi Açısından Argo." Türk Kültüründe Argo. Editör·ler: Emine Gürsoy-Naskali <strong>ve</strong> Gülden Sağol [Yüksekkaya], Haarlem-Hollanda: Sotayayını, 67-71.Andreas Tietze (2002). Tarihi <strong>ve</strong> Etimotojik Türkiye Türkçesi Lugatı. 1. ci lt A-E. , İstanbul:Simurg.Anıl, Zeynep Ayça (2002). "As lı Arapça Olup Türkçe'ye <strong>Anlam</strong> Kaymasına UğrayarakGeçmiş Kelimeler." Marmara Üni<strong>ve</strong>rsitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü İlalıiyat AnabilimDalı Arap <strong>Dil</strong>i <strong>ve</strong> Belagatı Bilim Dalı Yüksek Lisans tezi.Arat, Reşid Rahmeti (1979a). Kutadgu Bilig: Metin.!. Tıpkıçekimle yapılmış 2. baskı, An·kara: Türk <strong>Dil</strong> Kurumu yayınları.Arat, Reşid Rahmeti (1979b). Kutadgu Bilig: İndeks. lll. Haz. Kemal Eraslan, Osman F.Sertkaya, Nuri Yüce, İstanbul: Türk Kültürünü Araştırma Enstitüsü yayınları.Axundov, Ağamusa <strong>ve</strong> diğerleri (2000). Azerbaycan <strong>Dil</strong>inin İzahlı Lüğeti. 3. cilt, genişle·tilmiş baskı, Bakı: Çırak .Ay<strong>ve</strong>rdi, İlhan (2005). Kubbea ltı Luga tı, Asırlar Boyu Tarihf Seyri İçinde Misalli BiiyükTürkçe Sözlük. Redaksiyon-Etimoloji: Ahmet Topaloğlu , cilt 1-3, İstanbul: Kubbealtıyayırıları.Beyreli, Latif <strong>ve</strong> Zühal Kültüral, haz. (1999) Şerifi . Şehname Çevirisi. cilt 1-4, Ankara:Türk <strong>Dil</strong> Kurumu yayınları.Condon, John C . (2000). Kelimelerin Büyülü Dünyası: <strong>Anlam</strong>bilim <strong>ve</strong> <strong>İle</strong>tişim. 3. baskı,İstanbul: İnsan yayınları.Çağatay, Saadet (1960). "Zur Wortgeschichte des Anatolisch-Türkischen." Ural-AitaisclıeJahrbücher, XXXII, 78-87.


Gülden SAGOL YÜKSEKKAYA 609Dankoff, Robert (2004). Evliya Çelebi Okuma Sözlüğü. Çev. Semih Tezcan, İstanbul.Demir, Nurettin (2003). "Kıbrıs Ağızları Üzerine Çeşitlemeler." Türk <strong>Dil</strong>i, 61 4 /Ş ubat, 203-208.Demir, Nurettin (2008). "Kıbrıs 'ta Türkçe." Suya Düşen Sancak: Kıbrıs Türk Kültürü Üzerineincelemeler. Editörler: Nihat Öztoprak <strong>ve</strong> Bayram Ali Kaya, İstanbul: 47 NumaraYayıncılık, 60-79.Demir, Nurettin <strong>ve</strong> Emine Yılmaz (2003). Türk <strong>Dil</strong>i El Kitabı. Ankara: Grafiker yayıncılık.De<strong>ve</strong>llioğlu, Ferit (1990). Türk Argosu, İnceleme-Sözlük.Ankara: Aydın Kitabevi yayınları.Doğan, Aksan (1966). "Türk <strong>Anlam</strong> Bilimine Giriş-<strong>Anlam</strong> Değişmeleri. " TDAY Belleten,167-184.Doğan, Mehmet (2001). Doğan Büyük Türkçe Sözlük. Ankara: Vadi yayınları.Eraslan, Kemal (1999). Mevlfma Sekkakf Divanı. Ankara: Türk <strong>Dil</strong> Kurumu yayınları.Ersoylu, Halil (2001). Lokmanf Dede. Menakıb-ı Mevlana. Ankara: Türk <strong>Dil</strong> Kurumu yayınları .Gaydarci, G. A. <strong>ve</strong> diğerleri (1973). Gagauzsko-Russko-Moldavskiy Slovar. Moskova.Gökçeoğlu , Mustafa (1997). Kıbrıs Türk Atasözleri <strong>ve</strong> Deyimler Söz lüğü. Genişletilmi ş 3.baskı, Lefkoşa : Galeri Kültür yayınları.Guiraud, Pierre (1975). <strong>Anlam</strong>bilim. Çev. Berke Vardar, İstanbul: Gelişim yayınları.İbrahi m Cudl Efendi (1332/1916). Lugat-ı Cudf. Trabzon: Kütüb-hfuıe-i Hamdl, MirkoviçMatba'ası.Kadri , Hüseyin Kazım (1928). Türk Lugati: Türk <strong>Dil</strong>lerinin İştikakı <strong>ve</strong> Edebi Lugatleri. 1,İstanbul.Karahan, Leyla (1994). Erzu rumZıt Darfr. Kıssa-i Yusuf (Yusuf u Züleylıti). Ankara: Türk<strong>Dil</strong> Kurumu yayınları.Karamanboğlu , Ali Fehmi , haz. ( 1989). Gülistan Tercümesi (Ki tab Gülistan bi 't-Türki). Ankara:Türk <strong>Dil</strong> Kurumu yayınları.(Kestelli) , Raif Necdet (2004). Resimli Türkçe Kamus. Haz. Recep ToparlıAnkara: Türk <strong>Dil</strong> Kurum yayınları.Li, Yong-Söng (1999). Türk <strong>Dil</strong>lerinde Akrabalık Adları. İ stanbul: Simurg.<strong>ve</strong> diğerleri,Mehmed Esad Efendi (1999). Lehcetü'l-Lugat. Haz. Ahmet Kırkkılıç, Ankara: Türk <strong>Dil</strong>Kurumu yayınları.Meninski, Franciscia Mesgnien (M DC LXXX). Thesaurus Linguarum Orientalium Turcicae,Arabicae, Persicae = Lexicon Turcico-Arabico-Persicum. I, Viennae Austriae.Milli Eğitim Bakanlığı (1995). Örnekleriyle Türkçe Sözlük. 2 cilt, Ankara.Muallim Nacl (1308/1891). Lügat-ı Nacl. İ stan bul : Asır Matba'ası.Mustafa Bin Şemseddin Ahterl (124211823). Ahteri-i Kebfr. İstanbul : Diirü 't- Tıba 'ati' l­Amire.


61 O TÜRKiYE TÜRKÇESi AGIZ ARAŞTIRMALAR I ÇALlŞTAVIMütercim Asım Efendi (2000). Burhan-ı Katı. Haz. Mürsel Öztürk <strong>ve</strong> Derya Örs ,Ankara:Türk <strong>Dil</strong> Kurumu yayınları.Necip, Emir Necipoviç (1995). Yeni Uygur Türkçesi Sözlüğü. Çev. İklil Kurban , Ankara:Türk <strong>Dil</strong> Kurumu yayınları.Özkan, Mustafa (1993). Mahmud b. Kadi-i Manyas Gülistan Tercümesi. Giriş -incelem e ·Metin-Sözlük. Ankara: Türk <strong>Dil</strong> Kurumu yayınları.Özön, Mustafa Nihat (1979). Osman lı ca-Türkçe Sözlük. 3. baskı, İstanbul: İnkılap <strong>ve</strong> AkaKitabevleri.Pak~lın, Mehmet Zeki (1971). Osmanlı Tarih Deyimleri <strong>ve</strong> Terimleri Söz lüğü. Cilt 1-3,Istanbul: Milli Eğitim Bakanlığı yayınları.Radloff, Wilhelm (1893). Versuch Eines Wörterbuches der Tiirk-Dialecte. /, Mit einemVorwort von Omeljan Pritsak. Sn. Petersburg.Rada, Şevket <strong>ve</strong> Muharrem Ergin, haz. (1969). Hayat Biiyük Türk Sö z lüğ ü . İsta nbul: Hayatyayınları.Sağol Yüksekkaya, Gülden (2008). "<strong>Standart</strong> <strong>Dil</strong> ile <strong>Halk</strong> <strong>Dil</strong>inde Ortak Kull a nılan Sözcüklerin<strong>Dil</strong> Düzeyleri Üzerine." I. U lusl ararası Kaşgarlı Mahmut <strong>Dil</strong> <strong>ve</strong> Edebiyat Sernpazyumu, 9-12 Nisan 2008, Yakın Doğu Üni<strong>ve</strong>rsitesi Kıbrıs Ara ş tırm a l ar ı Merkezi,Lefkoşa-KKTC.Sarı, Mevlüt [1982]. El-Mevr:1rid. Arapça-Türkçe Lugat. İstanbul : Bahar ya y ınl arı.Steingass, F. (1930). A Comprelıensi<strong>ve</strong> Persian-English Dictionary: !ncluding rhe ArabicWords and Phrases to be met witlı in Persian Literature. Second Impression , London:Kegan Paul, Trench, Trubner & Co. Ltd.Şemseddin Sami (1317-1318/1899-1900). Kamus-ı Türki. 2 c., İstanbul: İkd am Matb a' as ı.Şirvanlı Mahmud (1998). Tarilı-i İbn-i Kesfr Tercümesi (4 . Ci lt, I. Kıs un ), <strong>Dil</strong> Özellikleri ·Metin- Sözlük. Haz. Arslan Tekin, Ankara: Türk <strong>Dil</strong> Kurumu yay ın ları.Topaloğlu, Ahmet (1989). <strong>Dil</strong> Bilgisi Terimleri Söz lüğü. İstanbul: Ötüken.Toparlı , Recep, haz. (2000). Alırnet Vefik Paşa. Lelıce-i Osmani. Ankara: Türk <strong>Dil</strong> Kuruıııuyayınları.Tuğlacı, Pars, haz. (1971). Okyanus 20. Yüzyıl Ansiklopedik Türkçe Sözlük. C II , İs tanbul :Pars Yayıne vi .Türk <strong>Dil</strong> Kurumu (DS) ( 1963-1 982). Türkiye' de <strong>Halk</strong> Ağzından Derleme Söz lüğü. !-XII,Ankara.Türk <strong>Dil</strong> Kurumu (TS) (2005). Türkçe Sözlük. Ankara.Türk <strong>Dil</strong> Kurumu (TS) (2008). Türkçe Sözlük. Ankara (Yoğun Disk).Türk <strong>Dil</strong> Kurumu (TTS) (1963-1977). XIII. Yüzyzldan Beri Türkiye Türkçesiyle Ya ::.ılmrşKitaplardan Toplanan Tanıktariyle Tarama Sözlüğü. 1- VII/, Ankara.Useyinov, S. M. (1994). Kırım Tatarca-Rusça Lugat. Temopol.Vardar, Berke <strong>ve</strong> diğerleri (1988). Açıklamalı <strong>Dil</strong>bilim Terimleri Sözlü ğü. İ s tanbul: ABCKitabevi.Yalım, Özcan (1998). Türkçe'de Yakın <strong>ve</strong> Karşıt An lamlılar Sözlüğü .Ankara: imge Kilabeviyayınları.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!