12.07.2015 Views

imam mâturîdî'nin - Yeni Ümit

imam mâturîdî'nin - Yeni Ümit

imam mâturîdî'nin - Yeni Ümit

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

teşekkül etmiştir veya etmeye kabildir. Fen (bilim dalı) 7-İbadetin felsefi temellendirilmesi 8ise, küllî ve geniş kaidelerden ibarettir. Kaidenin genişliğive külliyeti ise, nizamın güzelliğine delalet eder.Çünkü nizamı olmayan şeyde külliyet ve kanun geçerliolmaz. Meselâ ‘Her âlim beyaz sarıklıdır.’ sözümüz,eğer âlimler nev’inde intizam varsa geçerli olur. Veya‘Her subay üniforma giyer.’ sözümüz, orduda bir intizamvarsa geçerli olur. (…) Evet her bir fen, şehadetbayraklarını açıp, parmaklarını kaldırıp, Yaratıcı’nınkasdına ve hikmetine şahitlik ediyor. Sanki her bir fen,evham şeytanlarını tard eden bir necm-i sakıbdır.Ey arkadaş, eğer bu kâinat fabrikasının o tabii esbabdandoğduğuna inanıyorsan ve nefsin buna kaniise, o fabrika içindeki her bir zerreye Eflatun’un şuurunuve Calinos’un bilimini vermen lazım gelir. Hemde bütün o zerreler arasında umumî bir muhaberenin(iletişimin) olmasına inanman lazımdır. Bu ise sofistleribile utandıran safsatadan başka bir şey değildir.”İnsanlar arasındaki farklı fikirlere temel yaklaşımınıgösteren şu cümleyi okuyalım: “İnsan, âli cevherive mükemmel mahiyeti sebebiyle daima hak ve hakikatinpeşinde dolaşır. Bâtıl ve dalâlet, ancak istenmeden,çağrılmadan ve beklenmeksizin, belki sathi vetebei nazarıyla onun eline düşer.” Bu yaklaşım, yanlışfikirlerini gidermek istediğimiz insanı, hakikati kabulehazırlamakta büyük bir önemi haizdir. 1Velhâsıl, İşârâtü’l-İ’caz, her ne kadar Fatiha ve BakaraSûresi’nin bir kısmına dâir ise de, tefsirde matlupolan başlıca hususlara numune teşkil edecek özelliklerihtiva etmektedir. Asırlarca süren klâsik dönemde tefsirkitapları ihtisas ehline hitap edecek tarzda yazılırdı.İşârât’ın da, büyük ölçüde ihtisas ehline hitap edenbir kitap olduğunu görüyoruz. Fakat Müellifin aralarayerleştirdiği temel konular hakkındaki sunumlar,dinî ilimlerde ihtisas yapanların dışındaki fikir adamlarınıda ikna ve tatmin edecek bir derinliğe sahiptir.Bu yönü ile İşârât, gerçekten çağın idrakine seslenenbir özelliğe sahiptir. Bir ciltten ibaret bu esere buncaözelliği yerleştirmek de ayrı bir marifettir. Aşağıda sözkonusu sunumların başlıcaları sıralanarak eserdeki yerleridipnotlarla gösterilmektedir:1-Kur’ân’ın özet bir şekilde tanıtımı 22-Kur’ân-ı Hakîm’in esas maksatları 33-İman ve inkâr karşılaştırmaları 44-Tevhid delillerini ortaya koyarak tabiatçı materyalistakımı çürütme 55-Belâgattan güdülen maksat hakkında tecdit 66-Münafıklık hakkındaki tahliller 768-Bilim felsefesi 99-Beşeriyetin nübüvvete ve vahye olan ihtiyacı 1010-Ahiret ve haşrin aklî delilleri 1111-Kader inancı 1212-Kur’ân’ın i’cazı 1313-Yedi gök ve yeryüzü 1414-Meleklerin varlığı 1515-Fennî keşifler ile peygamberlerin mu’cizeleriarasındaki münasebet 16Müellifin Sözler, Mektubat, Lem’alar, Şualar gibidiğer eserleri, İşârâtü’l-İ’caz’daki bu gibi temel konularıgeniş ölçüde açıklamaktadır. Bu kitap, örnekalınarak tefsir alanında güzel açılımlar sağlanabilir. 17Soru: B. Said Nursi’nin, Kur’ân-ı Kerîm tefsirinin birhey’et tarafından yazılmasını arzu ettiği bilinmektedir.Onun bu düşüncesi hakkında bilgi verir misiniz?Merhum B. S. Nursi, 1. Dünya Savaşı’nda, beş binkadar gönüllünün teşkil ettiği milis alayına kumandanlıkediyor, vatan savunmasında yerini alıyordu. “İşârâtü’l-İ’caz” adlı tefsirini, cephede bulduğu fırsatlar esnasındaimla (dikte ettirme) suretiyle yazdırmıştı. Tasavvuretmeye çalışalım ki, sıcak çatışma haleti bambaşka birhâldir. Gelebilecek bir mermi her ân insanın hayatınason verebilir. Ölüm yakın bir ihtimal değil, insan âdetakefenini giymiş olarak önündeki mezara girmek üzeredir.Böyle bir durumda yazdığı her şey, aynen bir şehitvasiyeti durumundadır. Her cümlesi mutlaka ulaştırmayıdüşündüğü ve kalbinin derinliklerinden gelen ihlâslıfikirlerin aynasıdır.Bediüzzaman, iki yıllık Sibirya esaret dönemindenkurtulmasını müteakip kitap hâlinde yayımlarken eserine“İfade-i Meram” adlı kısa bir önsöz koymuştur. Oradaşu fikri vurguladığını görüyoruz: Kur’ân, hakiki ilimlerinenvaına şamil çok kapsamlı İlâhî bir kitap olduğundan kıyametekadar gelecek bütün beşer tabakalarına müteveccihdersler mahiyetinde olduğundan, bir tek ferdin onamükemmel tefsir yapması mümkün değildir: “Kur’ân’ınmânâlarının keşfi ve tefsirlerde dağılmış ayrı ayrı güzelliklerinincem’i, hem zamanın çalkamasıyla ve fenlerin keşfiylecilvelenen, tezahür eden Kur’ân hakikatlerinin tesbitiiçin elzemdir ki, muhakkikin-i ülemadan her biri bir fendemütehassıs, geniş fikre, ince nazara malik allamelerdenmüteşekkil bir hey’et bu vazifeye sahip çıksın.” 18Merhum Bediüzzaman Said Nursi, bu ümitle beklerken-durum aciliyet ve risk kazandığından- harp esnasındayazmaya başladığını, o sırada Kur’ân’dan başkabaşvuracağı kitap bulunmadığını, dünya harbi zelze-

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!