12.07.2015 Views

Kainatın Efendisi - Mehmet Oruç

Kainatın Efendisi - Mehmet Oruç

Kainatın Efendisi - Mehmet Oruç

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

ana nikahlamıştır. Ey din kardeşlerim! Şüphesiz Peygamber efendimizin buyurduklarını işittinizve şahid oldunuz. Ben de buna şahid ve razıyım. Aynen kabul ediyorum. Allahü teâlâ hepimizinsözlerine şahiddir, hepimize vekildir.”Nikah akdi bittikten sonra, Peygamber efendimiz taze hurma getirttiler ve; “Haydi bu hurmadanalınız, yiyiniz” buyurdular. Herkes alıp yediler. Sonra hazret-i Bilal bal şerbeti dağıttı, onu da içtiler vebütün sahabiler; “Barekellahü fi küma ve aleyküma ve ceme’a şemleküma” diye dua ettiler.Hazret-i Fatıma, nikahtan sonra ağlıyordu. Peygamber efendimiz onun yanına geldi ve; “EyFatıma! Sana ne oldu ki ağlıyorsun? Allahü teâlâya yemin ederim ki, seni, isteyenlerin en alimine,hilim ve akıllılıkta en üstününe ve ilk Müslüman olanına nikahladım” buyurdu.Hazret-i Fatıma; “Babacığım! Evlenen her kızın mihri altın ve gümüşle takdir ve tayin ediliyor.Benim de mihrim böyle takdir edilirse, benimle diğerleri arasında ne fark olur. Kıyamet günü sen,mü’minlerin günahkarlarından ne kadar kimseye şefaatte bulunursan, ben de onların hanımlarına şefaattebulunmak istiyorum. Muradım budur” dedi.Allahü teâlâ, hazret-i Fatıma’nın bu dileğinin kabul edildiğini bildirince, Resulullah efendimiz; “YaFatıma, peygamber çocuğu olduğunu belli ettin” buyurdular.Hazret-i Ali buyurdu ki: “Bu işlerin üzerinden uzun zaman geçmişti. Bu hususta hiç söz olmadı. Bende hicabımdan yani utandığımdan ağzımı açamadım. Ama Resulullah efendimiz, bazan beni tenhadagördükleri zaman; “Senin hatunun ne iyi hanımdır. Sana müjdeler olsun ki, o, âlemdeki hatunlarınseyyidesidir” buyururlardı.Bir ay sonra Hz. Ali’nin yakınları; “Ya Ali! Bu akd-i izdivac ile mesrur olduk. Lakin muradımız odurki, bu iki mes’ud birbirlerine yakın olalar” deyince, Hz. Ali, “Benim de muradım odur, lakin hicab ediyorum,utanıyorum” cevabını verdi.“Kimi bulursan getir”Hazret-i Ali’nin yakınları gidip, düğün işini Peygamber efendimizin dadısı Ümmü Eymen’esöylediler. Ümmü Eymen de; “Bu husus için sizin gelmeniz lazım değildir. Biz ezvac-ı tahirat ile ittifak edip,size haber veririz. Zira bu hususta hatunların sözü dinlenir” dedi. Ümmü Eymen, bu hali Resulullahınhanımlarına söyledi. Diğer hanımlar, hazret-i Aişe’nin hanesine geldiler. Hazret-i Hadice’yi anarak; “Eğer ohayatta olsaydı, bize bir endişe olmaz idi” dediler.Resulullah efendimiz ağladı ve buyurdu ki: “Hadice gibi hatun hani? Halk beni yalanlarken otasdik etti ve bütün malını benim yoluma sarf etti. Din-i İslâm’a çok yardım etti. Hayatında, Hakteâlâ bana emretti ki, Hadice’ye müjde ver: Cennet’te onun için zümrütten bir köşk yapılmıştır.”Resulullah efendimizin hanımları, hazret-i Ali’nin muradını arz ettiler. Bunun üzerine Resulullahefendimiz, Ümmü Eymen’e, hazret-i Ali’yi davet etmesini emretti. Hz. Ali gelince, meclisteki hanımlarkalkıp gittiler. Hazret-i Ali başını önüne eğip oturdu. Resulullah; “Zevceni ister misin ya Ali?” buyurdu.Hz. Ali; “Evet ya Resulallah! Anam ve babam sana feda olsun” dedi. Resul-i ekrem efendimiz,Esma binti Umeys’e; “Git, Fatıma’nın evini hazırla!” buyurdu.Esma, hazret-i Fatıma’nın gelin gideceği eve gitti. Bir minder yeni meşinden, bir minder yamalımeşinden, bir minder de hasırdan yapıp, içlerini hurma lifi ile doldurdu. Resulullah efendimiz yatsınamazından sonra Fatıma’nın evine gelip yapılanları gözden geçirdi.Peygamberimiz, hazret-i Ali’nin getirdiği paranın üçte ikisiyle yiyecek, süs ve koku gibi şeyler; üçtebiriyle de giyecek alınmasını emrettiler ve ev eşyasını tamamlattılar. Hazret-i Fatıma’nın çeyizi ve eveşyasında şunlar vardı:Esma binti Umeys’in hazırladığı üç minder, saçaklı bir halı, içi hurma lifi ile doldurulmuş bir başyastığı, iki tane el değirmeni, bir su kırbası, topraktan yapılmış bir su testisi, meşinden yapılmış bir subardağı, bir havlu, bir elek, dabağlanmış bir koç postu, eskiyip tüyü dökülmüş alacalı bir Yemen halısı,hurma yaprağından örülmüş bir sedir. Yemen işi iki alacalı elbise, bir kadife yorgan.Hazret-i Ali bundan sonrasını şöyle anlattı: “Beş dirhemle hurma, dört dirhemle yağ aldım.Resulullah’ın huzuruna getirdim. Deriden bir sofra istedi. Hurma, un, yağ ve yoğurdu mübarek eli ilekarıştırıp, bir çeşit yemek yaptı ve; “Ya Ali! Var, kimi bulursan getir” buyurdu. Ben dışarı çıktım, pek çokinsan gördüm, hepsini davet ettim ve içeri girip; “Ya Resulallah! Halk çoktur” diyerek arz eyledim.Âlemlerin efendisi; “Onları onar onar içeri getir, yemek yesinler” buyurdu. Öyle yaptım: Hesabettiler, erkek ve kadından yedi yüz kimse yemek yemişler ve doymuşlardı.” Hazret-i Ali’nin ve Fatıma’nınvelimesi yenildikten sonra, Ümmü Eymen’in bildirdiğine göre, Peygamber efendimiz hazret-i Ali’ye; “YaAli, kızım Fatıma gelin olarak evinize gitti. Ben de akşam namazından sonra gelip dua edeceğim.Beni bekleyin.” buyurdu. Hazret-i Ali eve gelince, bir köşeye oturdu. Hazret-i Fatıma da evin diğer birköşesine oturdu. Sonra Resulullah efendimiz gelip kapıyı çaldı. Ümmü Eymen kapıyı açtı. Resulullah;“Kardeşim burada mı?” buyurdu. Ümmü Eymen; “Anam-babam sana feda olsun ya Resulallah!Kardeşiniz kimdir? dedi. Resulullah efendimiz; “Ali bin Ebi Talib’dir” buyurdu.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!