12.07.2015 Views

K - Türkiye Diyanet Vakfı

K - Türkiye Diyanet Vakfı

K - Türkiye Diyanet Vakfı

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

kendisini başından sonuna kadarkelime kelime, harf harf incelediğimzaman gördüm ki, mushafınüçte ikisi zayi olmuş, yok. Ancaküçte biri bize ulaşmış. Peki, nasılolmuş, nereye gitmiş bu üçte ikisi?Bizim oradaki kardeşlerimiz mushafıziyarete açmışlar ve ziyaretçilerteberrüken birer ikişer yaprakkoparıp evlerine götürmüşler.Bu mushafın, Hz. Osman’ın o altımushafından biri olduğu üzerindeçok şeyler yazılıp çizilmiş, amabizzat mushafı başından sonunakadar inceleyen hiç kimse olmadığıiçin birtakım tahminlerle Hz.Osman’ın bu altı mushafındanbiri olduğu ileri sürülmüş. Benimincelemem sonucunda onunHz. Osman’ın mushaflarındanbiri olmadığı, ancak Hz. Osman’ınKûfe’ye gönderdiği mushaftan yazıldığısonucuna varıyoruz. İmlâfarklılıkları var mı az çok? Esasamüteallik hiçbir şey yok. Mevcutvarakları Hz. Osman’ın Kûfe’yegönderdiği mushafla tam bir paralellikarz ediyor.İstanbul’da Topkapı Sarayı’ndada bir mushaf var; bunun da Hz.Osman’ın mushaflarından biri olduğuileri sürülüyordu. Biz bumushafı neşrettik, hem tıpkıbasımınıhem de incelemeli baskısınıyaptık. Bu mushafı Kahire’denMehmet Ali Paşa II. Mahmut’ahediye olarak göndermiş ve kapağındaHz. Osman’ın bizzat yazdığınadair bir not var. Ama yinebaşından sonuna kadar incelediğimizve ancak iki yaprağının zayiolduğunu gördüğümüz bu mushafında, Hz. Osman’ın Medine’dealıkoyduğu mushaftan kopya edildiğinitespit ediyoruz.Diğer bir nüsha yineİstanbul’da Türk ve İslâm eserlerimüzesinde bulunuyor. Bazı yazarlaragöre günümüze ulaşan eneski mushaf ifadesi kullanılıyorsada, benim pek katılamayacağımbir görüş bu. Hicretin 2. asrındayazıldığını zannediyorum.Ama maalesef son sayfasında bumushafın hicri 30 yılında Hz. Osmantarafından yazıldığına dairbir ibare var. Bu ibaredeki bilginindoğru olmadığına dair kanaatimizkesindir. Bu mushafın841 (1437) yılında, dağınık vaziyetteMekke’de bulunduğunu bizegösteren bir açıklama var sonunda.Davut b. Ali el-Geylânî adındabir zat, dağınık halde olan bumushafın varaklarını Kâbeninkarşısında düzene koymuş ve eksikolan 14 yaprağını da yenidenyazmış. Onun bir notudur bu. Bunot bize bu mushafın o tarihlerdeMekke’de bulunduğunu gösteriyorki, oradan İstanbul’a nezamangeldiğine dair bir bilgimizyok. Mushaf önce Ayasofya MüzesiKütüphanesi’nde iken şu andaTürk ve İslâm Eserleri MüzesiKütüphanesi’nde bulunmaktadır.Bu mushafı da biz neşrettik, araştırmacılarınistifadesine sunduk.Tıpkıbasımı da yapıldı.Londra’da ve Paris’te de mushaflarvar. Bunların da Hz.Osman’ın Şam nüshasından kopyaedildiği izlenimi var bende. ÖzellikleParis’teki nüsha, sahabe hayattaiken yazıldığından şüphe etmekistemediğim ve belki de birsahabi kaleminden çıktığına inanmakistediğim bir mushaf. Ancakgünümüze dörtte biri gelebilmiş.Gerisi zayi olmuş.< 34TÜRKİYE DİYANET VAKFI HABER BÜLTENİwww.diyanetvakfi.org.tr

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!