12.07.2015 Views

Download (6Mb) - Süleyman Demirel Üniversitesi

Download (6Mb) - Süleyman Demirel Üniversitesi

Download (6Mb) - Süleyman Demirel Üniversitesi

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

266anlamında bir hadise söylenir. Ali’nin seziş gücü, İslâm dininin özü konusundakiaçık görüşü, duyuş derinliği, özellikle «imam»la ilgili olaylardaki kavrayış derinliğiona böyle bir üstünlük kazandırmıştır. Bu üstünlük Peygamber’in sağlığındabiliniyor, çevresinde toplananlarca onaylanıyordu. Bu üstünlüğün sağlanmasındabaşka bir konu daha vardır, o da Ali’nin çok düzgün konuşması, sözlerinin ölçülü,etkili oluşu, şiir yazması, düzyazıda çok başarılı olması, Arapçanın bütüninceliklerini bilmesi gibi durumlardır.Ali, Peygamber’in sağlığında üç özelliğiyle ilgi çekmiş, Peygamber’insevgisini kazanmıştır. Bunlar da yiğitlik, bilgi, bağlılık. Bu özellikleri yüzündenAli’ye Esedullah (Tanrı’nın arslanı), ârifibillâh (Tanrı’nın arifi), sâdık gibi sanlarverilmiştir. Bunlara daha başka övücü, yüceltici nitelik taşıyanlar da eklenmiştir.Eskiden beri, Araplar arasında, bu üç niteliğin birer erdem olduğunu yazılıkaynaklardan öğreniyoruz. İslâm dininden önce gelen dönemde, «Cahiliye» çağındayiğitlik, bilgililik, bağlılık üç büyük erdemdi. İslâm dini bunları kendi inançanlayışına göre yorumlayıp geliştirdi, Tanrı (Allah) kavramı ile birleştirdi.Günümüze kalan, Ali’yi niteleyen bu üç deyim Alevîlik’in bütün kollarındageçerlidir. Bu kollar, kendi anlayış ölçülerine göre, Ali’ye daha birçok nitelik yükler.Bunlar ona duyulan sevgi, saygı yüzündendir.Alevîlik’in doğuşuna yol açtığı söylenen, çağlar boyunca böyle bilinen enönemli olay Ali’nin varlığı çevresinde yoğunlaşan «halifelik» ya da «imamlık»sorunudur. Bu sorunun çok değişik yorumları vardır. Olayı ele alan araştırıcınıninancına, tutumuna göre ayrı ayrı doğrultularda geliştirilen bu sorun ne kesin birsonuca ulaştırılmış ne de üzerinde bir anlaşmaya varılabilmiştir. Tartışmagünümüzde bile geçerliliğini koruyor. Burada tartışmalara değil de, sorununbaşlangıcında «imamlık» olayının doğuşuna şöyle bir dokunup geçelim.Bektaşilik, daha çok «imam sorunu» ile başlamış, onun üzerinde yapılanaçıklamalar, yorumlarla gelişmiş bir kuruluş olarak bilinir. İslâm ülkelerindebenimsenen durum böyledir. «İmamlık sorunu» ise Peygamber’in ölümünden sonraortaya çıkmıştır. Konunun başlangıcı, kaynağı ilk halifenin (imamın) kimin olacağıidi. Peygamber’in Ali’yi imam seçtiğini, kendi yerine onun geçmesi gerektiğini, sonVeda Haccı’nda söylediğini ileri sürenler Ali’nin imam olmasını istediler. Bu istek

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!