12.07.2015 Views

bülten 78 (pdf) indir - Bilim ve Sanat Vakfı

bülten 78 (pdf) indir - Bilim ve Sanat Vakfı

bülten 78 (pdf) indir - Bilim ve Sanat Vakfı

SHOW MORE
SHOW LESS
  • No tags were found...

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

28KüreselAraştırmalarMerkeziKAMKAM Küresele Kuramsal BakışlarKüresel Siyaseti NasılDüşünebiliriz?(How to Think about Global Politics?)11 Şubat 2012Değerlendirme: Kadir TemizMichael DillonMichael Dillon“Küresele Kuramsal Bakışlar” toplantı dizisininikinci konuğu, İstanbul Şehir Üni<strong>ve</strong>rsitesiSiyaset <strong>Bilim</strong>i <strong>ve</strong> Uluslararası İlişkiler Bölümüöğretim üyesi Prof. Dr. Michael Dillonoldu. Dillon, konuşmasında kendisininanlamlandırdığı “teori” kavramından yolaçıkarak hem uluslararası ilişkiler teorileriningeleceği hem de XXI. yüzyılın başındayüzleştiğimiz yeni sorunlara nasıl bir teorikbakış açısı ile yaklaşmamız gerektiği üzerinedeğerlendirmelerde bulundu.Konuşmasına teorinin tanımı ile başlayanDillon, genel olarak teori korkulan <strong>ve</strong>çekinilen bir alan olsa da ona “entelektüelkasları geliştiren bir faaliyet” olarak bakmayıönerdi. Dillon’a göre bu anlamıyla teori birhakikat arayışıdır. İnsan hem doğayı hemyüzleştiği birtakım sorunları anlamak <strong>ve</strong>anlamlandırmak için bir arayış içerisindedir.İster deneysel ister deneysel olmayanbir çalışma olsun bu teorik temeli bütünanalizlerde kullanabiliriz. Ancak bu tanımeksik kalırsa, yani teoriyi bir arayış olmaktançıkarırsak, sadece tanıma dayalı bir çalışmakalır elimizde. Bu sebeple bir meseleyeteorik bakmak; tam anlamıyla bir meseleyeişaret etmek <strong>ve</strong> onu eleştirel bir zemineoturtmaktır.Hakikatin ifadesi/anlatısı (theory astruth-telling) aslında Dillon’ın MichaelFoucault’dan etkilenerek tanımladığıbir kavram. Bu sebeple yine Foucault’yareferansla yaptığı tanımlarda onun isim <strong>ve</strong>fiil olarak ayrıştırdığı teoriden bahseder.Yani bir bakıma isim olarak teori yoktur,fiil olarak teorileştirmek vardır. Böylecedaha <strong>ve</strong>rimli bir alana çıkar teori. İsimhalindeyken bir nesneye ihtiyacımız vardır;ama fiilleştirdiğimizde artık bir özneyeihtiyacımız olur. Onu fiilleştirdiğimizde artıkbir şeyin başka biri tarafından yapılacağınıanlarız. Böylece dünyaya ya da küreselolana baktığımızda, sadece bir tanımlamaya da düşünmede bulunmayıp bizi eylemegötürecek olan bir sürece de girmiş oluruz.Uluslararası ilişkiler alanında da hakikatler<strong>ve</strong> hakikat anlatıcıları vardır (theorists astruth-tellers). Farklı jargonlar <strong>ve</strong> yöntemlerkullansalar da bu anlatıcıların neredeyse herbiri kadar hakikat sunulur. Burada asıl önemlinokta bir hakikat anlatıcısından farklı, ondansoyut <strong>ve</strong> bağımsız bir hakikatin olamayacağıgerçeğidir. Ayrıca onun tarihsel olarakyaşadığı çevre <strong>ve</strong> süreç, hakikatini deetkiler.Eğer hakikatin varlığına inanıyorsak,böyle bir varsayımımız varsa, ohalde o hakikatin anlatıcılarıtarafından koyulan kurallara dainanıyoruz demektir. Meseleninilginç taraflarından biri debu kadar farklı hakikat <strong>ve</strong>

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!