İstanbul Barosu İŠve Sosyal Güvenlik Hukuku 2011 Yılı Toplantıları
İstanbul Barosu İŠve Sosyal Güvenlik Hukuku 2011 Yılı Toplantıları İstanbul Barosu İŠve Sosyal Güvenlik Hukuku 2011 Yılı Toplantıları
İş ve Sosyal Güvenlik Hukuku 2011 Yılı Toplantıları43ki, bunu öngörmek gerekir diye Türkiye’de, valla, ben yargıçların da bukurum yargıçların namusudur, doğrusunu isterseniz buna sahip çıkmasınıbeklerdim. İdeolojisi, dünya görüşü ne olursa olsun, bu kurum yargınınonurudur, şerefidir, haysiyetidir. Hangi bakan olursa olsun bakın, AdaletBakanlığından gelen listeyi bir hakim elinin tersiyle itmeliydi bence. Yaniburada YARSAV’ın aday göstermesi, demokratik Yargıçlar Birliğinin adaygöstermesi, bunlar dernekti, bunlar kabul edilebilir, ama bir Adalet Bakanlığınınel altından bir liste çıkarması ve bu 10 kişiye 11 000 hakimin 6000’i tulum oy vermesi yadırganacak bir durumdur bence. Böyle davranışilerde de böyle devam ederse, bu tabii yargının yürütmeye teslim edilmesidemektir. Doğru o manada. Bir Batılı ülkede söylerseniz “ne var canım burada”diyecek. 10 tane hakimi yargıçlar kendisi seçiyor, beş tanesi de yüksekyargıçlar, 15. 22’nin 15’i, tabii Başkanın Adalet Bakanı olması sakıncalarınıfalan biliyoruz, bunu tekrarlamıyoruz, ama baktığımız zaman 15 yargıcıyargıçlar seçiyor, ne var bunda diyecek. Bu kısmı da bizim yargıçlarımızıniktidardan yana tavrı yadırganacak bir durum diye düşünüyorum.Son olarak şu ayrıntılı kısa Anayasa, çerçeve Anayasa meselesinde bizimTürkiye’de kafalar çok bulanık. İnsanlar kendi istediği konuda pekala ayrıntılıistiyorlar. İstemedikleri konularda, bir iktidara sınır, çerçeve istemediğikonularda da hemen çerçeve Anayasa diyorlar. Laiklik konusunda birçokinsan der ki “canım, şu laikliğin tarifini Anayasa'da yapalım.” Dünyanınneresinde görülmüştür ki laikliğin tarifini yapıyoruz da hukuk devletinin,demokratik devletin tarifini yapmıyoruz. Böyle bir tarif olmaz. Anayasalarilkeleri belirler, laikliği, hukuk devletini, demokrasiyi, insan haklarını sağlayacakdüzeni, kurumları oluşturur. Böyle bir tarif olmaz. Böyle bir tarifyaparsanız ipotek altına almış olursunuz geleceği asıl, çünkü insan haklarıgelişen bir kavram. Durmadan insan hakları listesi katalogu genişliyor,üçüncü kuşak haklardan bahsediyoruz. Demokrasi gelişen, içi zenginleşenbir kavram, hukuk devleti de aynı şekilde içi zenginleşen bir kavram, laiklikde zenginleşen kavram olmaya devam edecektir. Dolayısıyla, metinlerdebunların tanımını yaparsanız asıl geleceği ipotek altına almış olursunuz.Ayrıntılı Anayasa tabii, şöyle koymak lazım: Eğer bir ülkede demokrasininevrensel değerleri, insan hakları, hukukun üstünlüğü, demokrasi dediğimizevrensel değerler üzerinde toplumda bir uzlaşma, bir konsensus varsa,özellikle toplumu temsil eden siyasal partiler arasında samimi bir uzlaşma,bunları özümseme, benimseme, takiyeci değil, varsa, bu size çerçeve birAnayasa yeterli olabilir. Amerika’nın Anayasası son derece kısa bildiğimizgibi, ama Anayasa yargısı çıkmış kendi içinden, mahkeme yetkilerini kabulettirmiş, hiç kimse zaman zaman tartışılsa bile yargıçlar hükümeti diye
44 İstanbul Barosu Yayınlarıkimse Federal Yüksek Mahkeme'nin özgürlükleri koruyucu işlevine itirazetmiyor bugün. Fransa’nın baktığımız zaman özgürlükler rejimi hiç yokturFransa Anayasasında; yani 1958 Anayasası 1946’ya yollama yapar, 1946’da1789 ve 3. Cumhuriyet dönemindeki sosyal ekonomik temel ilkelere yollamayapar; yani özgürlükler rejimini o oluşturur. Grev, sendikal haklar 3.Cumhuriyet dönemini yasalarla doldurulur Fransa’da. Bizim biraz Cumhuriyetdönemindeki Atatürk ilke ve inkılaplarının biraz o nedenle benzetilirzaten, anayasal değerde atfedilmesinin nedeni budur.Sonuç olarak toplumu temsil eden siyasal aktörler, demokrasinin olmazsaolmaz değerleri, ki bunlar ulusal üstü organlarca ifade ediliyor, samimi birkonsensus sağlanıyorsa çerçeve Anayasa doğru olandır, ama bunların herbirini bugün tartışan, bir cumhurbaşkanı konusunda bile uzlaşma yapmayan,Fazıl Sağlam’ın cumhurun başı, “ben bir çoğunluk elde ettim, fırsat bufırsattır” tarzında hareket eden siyasi partilerimiz olduğu sürece bunu AkParti yaptı, diğer partiler de benzer davranış sergileyebilirler de bu fırsatçılıkhususunda. Bunlar işi bir kültür düzeyi, demokrasiyi hazmetme düzeyi.Bence ayrıntılı anayasalara ihtiyaç vardır. Özellikle sosyal haklar bakımındanayrıntılı anayasalara daha da ihtiyaç vardır baştan vurguladığım gibi.Tabii, bu ayrıntılı Anayasa'nın ayrıntısı da önemli. 1961 gibi ayrıntılı birAnayasa varsa, özgürlükleri koruyan, başımızın üstünde yeri var. 1982 ondanda ayrıntılı, ama özgürlükleri tırpanlayan, sosyal devleti budayan, hukukdevleti sureti haktan kabul eden bir ayrıntılı anayasa da olmasın deriz.Bu içeriğine de bağlı bir olay, ama kategorik olarak bizim gibi demokrasinintemel değerleri üzerinde konsensus sağlayamamış ülkeler bakımındanvarolanları koruyabilmek açısından en azından ayrıntılı anayasaya ihtiyaçolduğunu düşünüyorum.Bu ideoloji meselesi beni de hep tedirgin etmiştir. Anayasa renksiz, nötr, şu,bu, bunlar güzel laf da bunu söyleyenler en ideolojik davrananlar işin garibi.Her Anayasa'nın bir ideolojisi vardır. Sizin ideolojiden neyi kastettiğinizebağlıdır. Anayasalar birinci kuşak anayasalar, burjuva, demokratik devrimisonrası mutlak monarşiyi sınırlayan anayasaların ideolojisi liberal ideolojidir,onu yansıtır, o dönemin konjonktürü odur. Daha sonra İkinci Dünya Savaşısonrası yapılan anayasalar sosyal devleti de kucaklayan, genel oy ilkesiylebirlikte o dönemin insan hakları, demokrasi, hukuk gelişmesini yansıtananayasalardır. Siz onu ideoloji olarak mı yorumlarsınız bilmiyorum. İlerikidönemlerde de bu kavramların gelişmesine paralel olarak bu kurumlara ilişkinyeni düzenlemeler de olacaktır ve o düzenlemeler bütününün kendi biriç mantığı da olacaktır, siz onu ideoloji olarak nitelendirirsiniz ya da nitelendirmezsiniz.Her ülkenin bir özel koşulları da vardır bütün bunların yanında.
- Page 3 and 4: Genel Yayın Sıra No: 2142012/16IS
- Page 5: İstanbul Barosuİş ve Sosyal Güv
- Page 10 and 11: İş ve Sosyal Güvenlik Hukuku 201
- Page 12 and 13: I. OTURUMKonu2010 ANAYASA DEĞİŞ
- Page 14 and 15: İş ve Sosyal Güvenlik Hukuku 201
- Page 16: Konu2010 ANAYASA DEĞİŞİKLİKLER
- Page 19 and 20: 18 İstanbul Barosu Yayınlarıbir
- Page 21 and 22: 20 İstanbul Barosu YayınlarıMadd
- Page 23 and 24: 22 İstanbul Barosu Yayınlarılar
- Page 25 and 26: 24 İstanbul Barosu Yayınlarıda h
- Page 27 and 28: 26 İstanbul Barosu YayınlarıBu n
- Page 29 and 30: 28 İstanbul Barosu Yayınlarılad
- Page 31 and 32: 30 İstanbul Barosu Yayınlarıdaki
- Page 33 and 34: 32 İstanbul Barosu Yayınlarıçek
- Page 35 and 36: 34 İstanbul Barosu Yayınlarımi?
- Page 37 and 38: 36 İstanbul Barosu YayınlarıBura
- Page 39 and 40: 38 İstanbul Barosu YayınlarıSosy
- Page 41 and 42: 40 İstanbul Barosu Yayınlarıben
- Page 43: 42 İstanbul Barosu Yayınlarıiş
- Page 47 and 48: 46 İstanbul Barosu Yayınlarıolma
- Page 49 and 50: KonuANAYASA'DA YAPILAN DEĞİŞİKL
- Page 51 and 52: 50 İstanbul Barosu Yayınlarıgere
- Page 53 and 54: 52 İstanbul Barosu YayınlarıAksi
- Page 55 and 56: 54 İstanbul Barosu Yayınlarıve l
- Page 57 and 58: 56 İstanbul Barosu YayınlarıTasl
- Page 59 and 60: 58 İstanbul Barosu Yayınlarıdir.
- Page 61 and 62: 60 İstanbul Barosu Yayınlarısey
- Page 63 and 64: 62 İstanbul Barosu Yayınlarıme y
- Page 65 and 66: 64 İstanbul Barosu YayınlarıBu d
- Page 67 and 68: 66 İstanbul Barosu Yayınlarıöze
- Page 69 and 70: 68 İstanbul Barosu Yayınlarıişk
- Page 71 and 72: 70 İstanbul Barosu Yayınlarımı
- Page 73 and 74: 72 İstanbul Barosu Yayınlarıve 6
- Page 75 and 76: 74 İstanbul Barosu Yayınlarıgere
- Page 77 and 78: 76 İstanbul Barosu Yayınlarıönc
- Page 79 and 80: 78 İstanbul Barosu Yayınlarıdika
- Page 81 and 82: 80 İstanbul Barosu Yayınlarıdan
- Page 83 and 84: 82 İstanbul Barosu YayınlarıGiri
- Page 85 and 86: 84 İstanbul Barosu Yayınlarıgeri
- Page 87 and 88: 86 İstanbul Barosu Yayınlarıkesi
- Page 89 and 90: 88 İstanbul Barosu Yayınlarılaz
- Page 91 and 92: 90 İstanbul Barosu Yayınlarıveri
- Page 93 and 94: KonuİŞ GÜVENCESİ SİSTEMİNE EL
İş <strong>ve</strong> <strong>Sosyal</strong> Gü<strong>ve</strong>nlik <strong>Hukuku</strong> <strong>2011</strong> Yılı Toplantıları43ki, bunu öngörmek gerekir diye Türkiye’de, valla, ben yargıçların da bukurum yargıçların namusudur, doğrusunu isterseniz buna sahip çıkmasınıbeklerdim. İdeolojisi, dünya görüşü ne olursa olsun, bu kurum yargınınonurudur, şerefidir, haysiyetidir. Hangi bakan olursa olsun bakın, AdaletBakanlığından gelen listeyi bir hakim elinin tersiyle itmeliydi bence. Yaniburada YARSAV’ın aday göstermesi, demokratik Yargıçlar Birliğinin adaygöstermesi, bunlar dernekti, bunlar kabul edilebilir, ama bir Adalet Bakanlığınınel altından bir liste çıkarması <strong>ve</strong> bu 10 kişiye 11 000 hakimin 6000’i tulum oy <strong>ve</strong>rmesi yadırganacak bir durumdur bence. Böyle davranışilerde de böyle devam ederse, bu tabii yargının yürütmeye teslim edilmesidemektir. Doğru o manada. Bir Batılı ülkede söylerseniz “ne var canım burada”diyecek. 10 tane hakimi yargıçlar kendisi seçiyor, beş tanesi de yüksekyargıçlar, 15. 22’nin 15’i, tabii Başkanın Adalet Bakanı olması sakıncalarınıfalan biliyoruz, bunu tekrarlamıyoruz, ama baktığımız zaman 15 yargıcıyargıçlar seçiyor, ne var bunda diyecek. Bu kısmı da bizim yargıçlarımızıniktidardan yana tavrı yadırganacak bir durum diye düşünüyorum.Son olarak şu ayrıntılı kısa Anayasa, çerçe<strong>ve</strong> Anayasa meselesinde bizimTürkiye’de kafalar çok bulanık. İnsanlar kendi istediği konuda pekala ayrıntılıistiyorlar. İstemedikleri konularda, bir iktidara sınır, çerçe<strong>ve</strong> istemediğikonularda da hemen çerçe<strong>ve</strong> Anayasa diyorlar. Laiklik konusunda birçokinsan der ki “canım, şu laikliğin tarifini Anayasa'da yapalım.” Dünyanınneresinde görülmüştür ki laikliğin tarifini yapıyoruz da hukuk devletinin,demokratik devletin tarifini yapmıyoruz. Böyle bir tarif olmaz. Anayasalarilkeleri belirler, laikliği, hukuk devletini, demokrasiyi, insan haklarını sağlayacakdüzeni, kurumları oluşturur. Böyle bir tarif olmaz. Böyle bir tarifyaparsanız ipotek altına almış olursunuz geleceği asıl, çünkü insan haklarıgelişen bir kavram. Durmadan insan hakları listesi katalogu genişliyor,üçüncü kuşak haklardan bahsediyoruz. Demokrasi gelişen, içi zenginleşenbir kavram, hukuk devleti de aynı şekilde içi zenginleşen bir kavram, laiklikde zenginleşen kavram olmaya devam edecektir. Dolayısıyla, metinlerdebunların tanımını yaparsanız asıl geleceği ipotek altına almış olursunuz.Ayrıntılı Anayasa tabii, şöyle koymak lazım: Eğer bir ülkede demokrasininevrensel değerleri, insan hakları, hukukun üstünlüğü, demokrasi dediğimizevrensel değerler üzerinde toplumda bir uzlaşma, bir konsensus varsa,özellikle toplumu temsil eden siyasal partiler arasında samimi bir uzlaşma,bunları özümseme, benimseme, takiyeci değil, varsa, bu size çerçe<strong>ve</strong> birAnayasa yeterli olabilir. Amerika’nın Anayasası son derece kısa bildiğimizgibi, ama Anayasa yargısı çıkmış kendi içinden, mahkeme yetkilerini kabulettirmiş, hiç kimse zaman zaman tartışılsa bile yargıçlar hükümeti diye