Türkiye BMÄ°DÃS I. Ulusal Bildirimi - Enerji ve Tabii Kaynaklar ...
Türkiye BMÄ°DÃS I. Ulusal Bildirimi - Enerji ve Tabii Kaynaklar ...
Türkiye BMÄ°DÃS I. Ulusal Bildirimi - Enerji ve Tabii Kaynaklar ...
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
ÖNSÖZGezegenimizi iklim değişikliğinden korumak amacıyla atılan temel adım, 21 Mart1994 yılından beri yürürlükte bulunan Birleşmiş Milletler İklim DeğişikliğiÇerçe<strong>ve</strong> Sözleşmesidir (BMİDÇS). Bu Sözleşme, bilimsel kanıtlar sonucundainsan eliyle oluşan küresel iklim değişikliği olasılığına yönelik insanoğlunun ortakendişelerine cevap <strong>ve</strong>ren yasal bir yapılanmayı temsil etmektedir.Fas’ın Marakeş kentinde 2001 yılında yapılan 7. Taraflar Konferansı’nda (COP7)Türkiye ile ilgili önemli bir karar alınmıştır. Bu karar, “Sözleşmenin Ek-I listesindeyer alan diğer ülkelerden farklı bir konumda olan Türkiye’nin özel koşullarınıntanınarak, isminin Ek-II listesinden silinmesi” yönündedir. Bu süreçten sonra,Türkiye’nin Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçe<strong>ve</strong> Sözleşmesi’ne katılımınıöngören 4990 sayılı Kanun, 20 Ekim 2003 tarihli Resmi Gazetede yayımlanmıştır.Türkiye, BMİDÇS’ne 24 Mayıs 2004 tarihinde 189. ülke olarak resmen taraf olmuş<strong>ve</strong> belirtilen taahhütleri uygulama yükümlülüğü altına girmiştir.Türkiye, çevrenin korunması <strong>ve</strong> gelecek nesillere bırakılmasındaki öneminfarkında olarak Sözleşmenin geliştirilmesi <strong>ve</strong> daha iyiye götürülmesinidesteklemeye devam edecektir. Bu rapor Türkiye’nin Sözleşmenin etkili yürütülmesiiçin olumlu gayretlerini temsil etmekte <strong>ve</strong> iklimin korunması için uygulanan politika<strong>ve</strong> tedbirlerin her ülkenin kendi özel şartlarına uygun olması gerektiğinin de altınıçizerek gerçekleştirilen bazı aktiviteleri açıklamaktadır.Türkiye, Sözleşme’nin Ek-I ülkelerinden biri olarak üstlenmiş olduğu sorumluluk<strong>ve</strong> taahhütleri, içinde bulunduğu koşullara uygun şekilde yerine getirmeyehazırdır. Bizler, eşitlik ilkesini dikkate almak <strong>ve</strong> ortak ancak farklı sorumluluk <strong>ve</strong>imkanları göz önünde bulundurmak suretiyle, ülkelerin iklim sistemlerini koruyacakpolitika <strong>ve</strong> tedbirleri uygulamaya koyması <strong>ve</strong> sürdürülebilir kalkınmayı teşvik etmesigerektiğine inanmaktayız.Türkiye, çevrenin korunmasının insanlar için önemli, hatta insanlığın geleceğiiçin belirleyici bir faktör olduğu gerçeğinin farkındadır <strong>ve</strong> Sözleşme’nin genelhedeflerini her zaman desteklemiştir. Ülkemiz, sera gazı emisyonlarının mümkünolan en düşük maliyetle indirilmesi <strong>ve</strong> ülkede sürdürülebilir kalkınmanın devamettirilmesi için gereken politika <strong>ve</strong> tedbirleri uzun süredir uygulamaktadır. Butedbirlerin ana amacı nihai kullanıcı durumunda olan sektörlerde enerji <strong>ve</strong>rimliliğiniarttırmak, kullanılan yakıt tercihlerini değiştirmek <strong>ve</strong> başta hidrolik kaynaklar olmaküzere yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımını arttırmaktır.Türkiye henüz Kyoto Protokü’ne taraf değildir. Bundan dolayı, şu an içinKyoto Protokü’nün 2008-2012 yıllarını kapsayan birinci taahhüt dönemi içinTürkiye’nin yerine getirmesi gereken sera gazı emisyonlarının sınırlandırılması yada azaltımına yönelik bir yükümlülüğü de bulunmamaktadır.