Makbere:Mezarlık.Makam:Durulan, durulacak yer.Ma'kes: Akseden yer, akis yeri.Mâlik:Sahip, bir şeyi alan.Malikâne:Kanunda gösterilen şartlaragöre birine verilen büyükarazi, büyük ve zengin köşk.Mâlikiyyet:Malikolma, satıipolma.Mânia:Engel, set.Manzume :Sıra, dizi. takım, sistem(vezinli, kafiyeli söz.)Marazî:Hastalıklı; arızi, her zamanolmayan.Maslahat..:İş, emir.Masdar:Birşeyin çıktığı yer, kaynak;temel.Masuniyet:Emînlik; sağlamlık; dokunulmazlık.Mazi:Geçmiş zaman.Mazruf:Zarflanmış, kalıplı, kılıflı, iç.Mebde:Başlangıç, evvel; ilk unsur.Mecmuu:Hepsi, bütünü.Medâr-ı tatbîk:Uygulama yeri.Mefhum:Kavram.Mefkure:Ülkü.Mekân:Oturulan yer.Mel'anet :Lânet edilmeye değer iş,hareket ve davranış.Meleke.:Tekrarlaya tekrarlaya meydanagelen alışıktık, yatkınlık.Memnu:Yasık edilmiş.Memzûc:Karıştırılmış,karışmış,karışıkMenafi:Menfaatler, yararlar, çıkarlar;faydalar.Manâsib:Rütbeler, dereceler, makamlar.Menfez:Delik, yarık, ağız.Menkabevî :Çoğu tanınmış ve tarihegeçmiş kimselerin durumunaait hikâyeler.Mensup:Birşeyle ilgisi bulunan.Menşe :Birşeyin çıktığı yer, esas,kök.109
Meratib:Rütbeler, dereceler; silsile.Merbut:Bağlanmış, bağlı, bitişik.Merhale :Menzil, konak; b günlükyol.Mertebe: Derece, basamak, rütbe.Mesabe: Derece, rütbe, kader.Mesaha:Ölçme, alan.Meşagir:Duyulan.Meşkûk:Şüpheli.Meşmûl:Kaplanmış, etrafı çevrilmiş,bir şeyin içinde bulunan.Meşrûh:Açıklanmış, şerhedilmiş.Meşveret:Danışma; müşavere.Metbu:Kendisine tâbi olunan, uyulan.Mevaşi:Koyun, keçi, öküz, inek gibihayvanlar.Mevcudat:Var olan şeyler.Mevcudiyet:Varlık.Mevhum.....:Aslı, esası, yokken zihindekurulmuş olan kuruntuya dayanan;vehim.Mevkib-i Hümâyûn :Padişahın atlı veya yayaolarak mahiyetinde yürüyenalay.Mevlûd: Doğmuş olan.Mevsukiyet:İnanırlık; güvenirlik.Meyyal:Eğilen, çok istekli, düşkün;meyli olan.Mezheb:Gidilen, tutulan yol, bir dininşubelerinden herbiriMezkûrMihanikîM in indillahMinvalM isâlMiyarMuadilMuafMuahhar11Û:Adı geçen, zikredilen.:Düşünülüp ölçülerek değil desırf alışkanlığın verdiği kolaylıklaya da kafa ile değil kendiliğindenyapılan iş.: Allah tarafından.:Tarz, şekil.:Örnek:Ölçü, ayıraç.:Müsavi, denk, eşdeğerde.:Bağışlanmış, af olunmuş.:Dahageç, geride arkada.
- Page 3 and 4:
Doğumunun 100. yılında Ziya Gök
- Page 5 and 6:
"Millî kültürün her çığırda
- Page 7 and 8:
İÇİNDEKİLERI-BİR KAVMİM TEDKf
- Page 9 and 10:
Gökalp, hasta hayvanların tedavi
- Page 12 and 13:
BİR KAVMİN TEDKlKİNDE TAKİB OLU
- Page 14 and 15:
Mamafih tedkiklerin ilmî olması i
- Page 16 and 17:
Bu fikri başka suretde de ifade ed
- Page 18 and 19:
Aşiret, Sınıf, Laif caste, Hey'e
- Page 20 and 21:
semaviyye arasından ve cemâdât m
- Page 22 and 23:
hükümdar yahut millet teşriî hu
- Page 24 and 25:
aki kalır. Harsî milletin teşekk
- Page 26 and 27:
ESKİ TÜRKLER'DEİÇTİMÂİ TEŞK
- Page 28 and 29:
Mezkûr aşiretin teşkilâtı şu
- Page 30 and 31:
Şimalin unsuru Hava, mevsimi Kış
- Page 32 and 33:
O halde yalnız Avustralyahlarin ta
- Page 34 and 35:
un şahsında bir manzume-i tâmme
- Page 36 and 37:
Her cihet kendi hayvanım ismini al
- Page 38 and 39:
Yeşil Han, San Han, Kızıl Han, A
- Page 40 and 41:
muhtemeldir. Bu suretie Koyun ile a
- Page 42 and 43:
sürüp ülkeler fethettiler. Onlar
- Page 44 and 45:
sonra orada iptidaları beş il'e m
- Page 46 and 47:
Selçukîler henüz hükümete nail
- Page 48 and 49:
Bu hâle göre, Kun'lar ve Kuşan'J
- Page 50 and 51:
oylarının ismiyle tesmiye edildi
- Page 52 and 53:
atlamasiyle tebcîl edilmek istenil
- Page 54 and 55:
Mezkûr menkıbede Bögü Tigin Han
- Page 56 and 57:
olunabilir. Günün Gültekin kitab
- Page 58 and 59:
Evvelâ Kültigin Kitâbesi'nde "Ü
- Page 60 and 61:
üzerine bu mukaddes ateş iniyor.
- Page 62 and 63:
"Şölen" sofrasındaki vaziyetler
- Page 64 and 65:
maddesinde beyan olunan "Millî av
- Page 66 and 67:
Sekiz adedine gelince, yine mezkûr
- Page 68 and 69: 3.Yirmi dört cihetŞimdi yine Çin
- Page 70 and 71: mürekkebdir. İhtimal ki ileride b
- Page 72 and 73: Yirmi dört adedi de Türk teşkil
- Page 74 and 75: aslî cihetle tekabül ederler ve b
- Page 76 and 77: O halde o zamanki Türkler doğdukl
- Page 78 and 79: Bunlar içinde Kaplumbağa müstesn
- Page 80 and 81: "Kut" kelimesi mezkûr kitabda saad
- Page 82 and 83: erkeklerin ilâhı addolunurdu "Ç
- Page 84 and 85: Hammer bu üçlü tasnifi Herodot'd
- Page 86 and 87: O halde garbde oturan Türkeşler O
- Page 88 and 89: Merka (?) (Merkit ?) leri memleketl
- Page 90 and 91: 6. MütteferrikMes'eleler1. Cada Ta
- Page 92 and 93: göğü istilâ eder, suların peri
- Page 94 and 95: olduğunu irâe eder. "Buğu Tigin"
- Page 96 and 97: 6. ZingâvYukarıda Efrasyab'ın ö
- Page 98 and 99: ve bazan da sol'un mukaddes sayılm
- Page 100 and 101: "Koruk" oluyordu (kî "tabu" demekt
- Page 102 and 103: "Ana" muzafün ileyhini hâiz olmas
- Page 104 and 105: kışın avların çok olacağına
- Page 106 and 107: iki dine merbut iki türlü mantık
- Page 108 and 109: SÖZLÜKAcâibnümâ:Çok tuhaf gö
- Page 110 and 111: BBahsBâ-hususBakîBakiyeBaliğ....
- Page 112 and 113: FFağfur :Çin imparatorlarına ver
- Page 114 and 115: İdrâk..:Anlayış; akıl erdirme.
- Page 116 and 117: İzahİzahatİzâleİzdivaçİzhar:
- Page 120 and 121: Muarız:Karşı gelen.Muaşaka:Sevi
- Page 122 and 123: Mülhem:İlham alınmış olan.Mül
- Page 124 and 125: MüvekkilMüzehhebMüzekker:Kendi y
- Page 126 and 127: SakinSâlikSâlisensanemSilsile-i m
- Page 128 and 129: Tavazzuh:Açıklama.Tavsif:Niteleme
- Page 130 and 131: Tevhîd : Birleştirme; birliğine
- Page 132 and 133: Zail : Yok olan; ortadan kalkan;sav