12.07.2015 Views

İntibak Eğitimi Ders Notları.pdf - Meteoroloji Genel Müdürlüğü

İntibak Eğitimi Ders Notları.pdf - Meteoroloji Genel Müdürlüğü

İntibak Eğitimi Ders Notları.pdf - Meteoroloji Genel Müdürlüğü

SHOW MORE
SHOW LESS
  • No tags were found...

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

METEOROLOJĐ TELEKOMĐNĐKASYONT. C.ÇEVRE VE ORMAN BAKANLIĞIDevlet <strong>Meteoroloji</strong> Đşleri <strong>Genel</strong> MüdürlüğüĐNTĐBAK EĞĐTĐMĐDERS NOTLARIAnkara2009


G E N E LM E T E O R O L O J Đ2


METEOROLOJĐNĐN TANIMIDEVLET METEOROLOJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersonel Dairesi Başkanlığı<strong>Meteoroloji</strong>, atmosferde meydana gelen hava olaylarının oluşumunu, gelişimini vedeğişimini, nedenleri ile inceleyen ve bu hava olaylarının canlılar ve dünya açısındandoğuracağı sonuçları araştıran bir bilim dalıdır.<strong>Meteoroloji</strong>k olaylar, insanoğlunun yaşamını ilk çağlardan itibaren etkilemiş, insanlardurmadan günümüze kadar dünya atmosferinde olup biten olayların nedenlerini zamanınkoşullarına göre inceleyip araştırmışlardır. Bu amaçla da çeşitli gözlem ve incelemeleryaparak hava olaylarını önceden tahmin edebilme yollarını bulmaya çalışmışlar, bunlarınolumlu etkilerinden faydalanma, olumsuz etkilerinden de kurtulma ve korunma yollarınıaramışlardır.Dolayısıyla meteoroloji, tarihsel gelişim çizgisi içerisinde insanlar ve toplumlarlaiç içe olan bir olmuştur.METEOROLOJĐNĐN TARĐHÇESĐM.Ö . birinci yüzyılda Hindistan da rüzgar fırıldağının dördüncü yüzyıldada yağmurölçmelerinin yapıldığı bilinmektedir. 1500’ lü yıllarda Leonardo da vinci nemliliğinmekanik olarak göstergesini ve rüzgar fırıldağını geliştirdi.1593 de galilei ilk basit termometreyi geliştirdi.1643 de toriçelli ,ilk civalı barometyeyi yaptı,1714 de fahrenhaıt kendi ismi ile anılan termometreyi.1730 da da reamıur kendi adı ileanılan termometreyi yaptı.1857 de de buys-ballot,basınç dağılışı ile rüzgar arasındaki ilişkileri buldu.Osmanlı Ve Türkiye’de <strong>Meteoroloji</strong>k Çalışmalar ;Đstanbul'a ilk yerleşen Türk astronomu ise Ali Kuşçu'dur. Ali Kuşçu Uluğbey'leberaber çalışmış onun ölümünden sonra Uzun Hasan'ın hizmetine girmiş ve elçi olarak FatihSultan Mehmet'e gönderilmiştir. Fatih Ali Kuşçu'nun bilgisine hayran kalmış ve kendisiniAyasofya medresesine müderris yapmıştır. Ali Kuşçu, Türk tarihinde ilk matematik veastronomi profesörüdür. Ali Kuşçu'nun ölümü ile astronomi çalışmaları yarıda kalmıştır.Osmanlı Đmparatorluğu'nda Tanzimatla birlikte çeşitli yerlerde değişik tarihlerdemeteorolojik rasatlar yapılmaya başlanmıştır. Đstanbul, Đzmir, Kudüs, Trabzon, Tekirdağ,Merzifon gibi Osmanlı Đmparatorluğu'nun çeşitli yerlerinde gerek özel gerekse devletinemrinde olmak üzere yabancılar tarafından birçok meteorolojik rasat yapılmıştır. Kayıtlı eneski rasatlar Đstanbul'da Saint-Benois ve Bebek'te bulunan yabancı okullarda yapılanrasatlardır. 1839-1847 yılları arasında yapılan bu rasatlarda sıcaklıklar ölçülmüştür. Dahasonra 1847-1854 yılları arasında Đstanbul, Đzmir, Trabzon, Kayseri, Bursa, Sakız, Erzurum,Erivan ve Musul'da diğer iklim elemanlarını da içeren rasat kayıtlarına rastlanmaktadır.Haydarpaşa Đngiliz Mezarlığı'nda Mr. W.H. Lyne ise 1865-1886 yılları arasında gözlemleryapmıştır. Yabancı okullar arasında Amerikan Kolejleri (Merzifon, Malatya, Harput, Đzmir,Tarsus) de bazı rasatlar yapmışlardır. Ayrıca Erenköy'de Thomson Çiftliği'nde (1875-1893)yapılan rasatlar 1928 yılında Prof. Dr. Antal Réthly tarafından yayınlanmıştır. Büyükdere'de3


DEVLET METEOROLOJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersonel Dairesi Başkanlığı1891-1906 yılları arasında yapılan rasatlarda ise sıcaklık, basınç, nem ve yağış bilgileri yeralmaktadır.Osmanlı Đmparatorluğu'nda meteorolojinin kurumsallaşma çalışmaları 1867 yılındaKandilli Rasathanesi'nin kurulması ile başlamış ve bu kurumsallaşma CumhuriyetTürkiye'sinde tamamlanmıştır. Kandilli Rasathanesi, Fransız Hükümetinin tavsiyeleri üzerineĐstanbul'da Rasathane-i Amire ismi ile kurulmuş ve bu kuruluşun ilk sorumlusu da AristideCoumbary olmuştur.<strong>Meteoroloji</strong>nin kuruluş tarihi;Türkiye'de meteorolojik hizmetlerin tek elden ve düzenli bir şekilde yürütülmesiçalışmaları 1936 yılı içerisinde ele alınmıştır. Devlet <strong>Meteoroloji</strong> Đşleri <strong>Genel</strong>Direktörlüğü'nün kurulması için oluşturulan komisyon, 11 Şubat 1936'da Bakanlar Kurulu'nabir kanun tasarısı sunmuştur. Devlet <strong>Meteoroloji</strong> Đşleri <strong>Genel</strong> Direktörlüğü'nün kurulmasınıngerekçeleri Başbakan Đsmet Đnönü başkanlığında Bakanlar Kurulu'nda görüşülerek kabuledilmiş ve 30 Kasım 1936 tarihinde Başbakanlık Kararlar Müdürlüğü'nün 6/3727 sayılı yazısıile Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne sunulmuştur27 madde ve 10 geçici maddeden oluşan Devlet <strong>Meteoroloji</strong> Đşleri Umum MüdürlüğüKuruluş Kanunu 10 Şubat 1937 tarih ve 3127 sayı ile kabul edilmiştir.3127 sayılı kanun kabul edildikten sonra TBMM Başkanlığı 11 Şubat 1937 tarih ve1/649/2077 sayılı tezkeresi ile onaylanması için Cumhurbaşkanlık Makamına göndermiştir.Ulu önder Gazi Mustafa Kemâl Atatürk DMĐ Umum Müdürlüğü Kuruluş Kanunu'nu 19 Şubat1937 tarihinde imzalamış ve yayınlanmak üzere Neşriyat Müdürlüğü'ne göndermiştir.<strong>Meteoroloji</strong> <strong>Genel</strong> Müdürlüğü'nün kuruluşundan ikibuçuk yıl sonra II. Dünya Savaşıpatlak vermiştir. Bu Türkiye'nin ekonomik ve insan kaynaklarının büyük bir kısmınınsavunmaya ayrılmasına neden olmuştur. <strong>Meteoroloji</strong> <strong>Genel</strong> Müdürlüğü savaş sırasında SilahlıKuvvetlerin emrine girmiş ve çalışmalarını da buna göre yürütmüştür.II. Dünya Savaşı daha oldukça yeni bir kuruluş olan Devlet <strong>Meteoroloji</strong> Đşleri <strong>Genel</strong>Müdürlüğü için de büyük bir tecrübe olmuştur.II. Dünya Savaşı'nın sona ermesinden sonra meteorolojik hizmetlerde de hızlı birgelişme meydana gelmiştir. <strong>Meteoroloji</strong> <strong>Genel</strong> Müdürlüğü uluslararası işbirliğinin artmasısonucu kurulan Dünya <strong>Meteoroloji</strong> Teşkilâtı'na 31 Mayıs 1949 tarihinde üye olmuştur.Başbakanlığa bağlı olarak hizmet veren <strong>Meteoroloji</strong> <strong>Genel</strong> Müdürlüğü 15 Mayıs 1957tarihinde 6967 sayılı kanunla Tarım Bakanlığı'na bağlanmıştır. 5 Ocak 1978 tarihinde isetekrar Başbakanlığa bağlanmıştır. Bugün Türkiye'de meteorolojik hizmetleri yürütmektensorumlu tek kuruluş olan Devlet <strong>Meteoroloji</strong> Đşleri <strong>Genel</strong> Müdürlüğü'nün 3127 sayılı kuruluşkanunu 1986 yılında değiştirilerek 3254 sayılı kanunla; kuruluş, görev, yetki vesorumlulukları yeniden belirlenmiştir. 1991 yılında çıkarılan Kanun Hükmünde Kararname ileÇevre Bakanlığı'na bağlanan Devlet <strong>Meteoroloji</strong> Đşleri <strong>Genel</strong> Müdürlüğü, 28 Şubat 1992tarihli Cumhurbaşkanlığı tezkeresi ile ve 3812 sayılı kanunla Temmuz 1992 tarihindenitibaren tekrar Başbakanlığa bağlı bir kuruluş haline getirilmiştir. Devlet <strong>Meteoroloji</strong> Đşleri<strong>Genel</strong> Müdürlüğü'nün verdiği meteorolojik hizmetlerin ürünleri, 3 Kasım 1994 tarihindeResmî Gazete'de yayımlanan Döner Sermaye Đşletmesi Yönetmeliği ile ücretlendirilmiştir.4


DEVLET METEOROLOJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersonel Dairesi BaşkanlığıMETEOROLOJĐK PARAMETRELER(VERĐLER)<strong>Meteoroloji</strong>de birçok parametre vardır,ama biz burada önemli olanlarıanlatacağız,diğer parametreler zaten bunlardan oluşan verilerdir.1.SICAKLIK (TEMPERATURE)Bir maddenin ısı veya moleküler hareketinin derecesinin ölçüsü. Teorik olarak,moleküler hareketin durduğu varsayılan mutlak sıfır değerli bir ıskala üzerinden ölçülür.Sıcaklık aynı zamanda sıcaklığın veya soğukluğun bir derecesidir. Yer gözlemlerinde sıcaklıkdeğeri serbest hava içerisinde, gölgede ve yere yakın bir çevrede ölçülür.Isı ve Sıcaklıkkavramları birbirleri ile karıştırılmamalıdır.ısı potansiyel enerji birimi kalori,sıcaklık ise bupotansiyel enerjinin cevreye elektromağnetik şekilde yayılan enerjinin etrafa yapmış olduğuetkidir ve birimi derecedir, termometre ile ölçülür.2.BASINÇ(PRESSURE)<strong>Meteoroloji</strong>de, herhangi bir yerdeki birim alana atmosfer ağırlığının yarattığı kuvvet.Atmosfer basıncı veya barometrik basınç olarak ta bilinir. Herhangi bir noktadaki atmosferbasıncı denilince, bu nokta birim alan üzerinde dikey olarak uzanan havanın ağırlığı aklagelir. Standart atmosferde bu değer 760 mm.lik cıva sütununa eşittir. Basınç birimlerininçeviri formülleri ise şöyledir.3.RÜZGAR(WĐND)Yeryüzü ile ilişkili olarak, genellikle yatay olarak gelişen hava hareketi. Rüzgar dörtdeğişik alanda ölçümlenir: Yön, hız, karakteri (hamlesi veya squallı) ve yön kırılması. Yerrüzgarı, rüzgar gülü-oku ve anemometre ile ölçülürken yüksek seviye rüzgarları pilot balon,rawin ve uçak raporlarından belirlenmektedir. <strong>Meteoroloji</strong>de, rüzgar yönü, coğrafi kuzeyegöre rüzgarın estiği yöndür. Yeryüzündeki basınç dağılımı ile doğrudan ilişkili olan yerrüzgarının hızında birim olarak; km/saat, metre/saniye, mil/saat, Knot ve feet/saniyekullanılır.4.NEM(HUMIDITY)Havadaki su buharı miktarı. Nispi nem ve çiğ noktası ile sık sık karıştırılan birterimdir. Mutlak nem, nispi nem ve özgül nem, nem çeşitleri içinde yer alır.nem higrometreile ölçülür.NĐSPĐ NEM;havada içerisinde mevcut su buharı miktarının,o havayı doymuş halegetirebilmek için gerekli olan su buharına oranıdır. Yüzde ile ifade edilir.(%).ÖZGÜL NEM:Birim nemli hava içindeki su buharı kütlesidir. Su buharıyoğunluğunun hava yoğunluğuna oranı yani su buharı ile kuru hava karışımıdır. Kilogramdagram veya gramda gram olarak belirtilir.MUTLAK NEM: Birim hacim havada bulunan su buharı miktarı. Su buharı yoğunluğuolarak ta bilinir. Birimi metreküpte gramdır. Mutlak nem miktarı adyabatik genleşme ileazalır, adyabatik daralma ile artar.5


DEVLET METEOROLOJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersonel Dairesi Başkanlığı5.RADYASYON(RADIATION)Radyan enerji ile eş anlamlıdır. Elektromanyetik dalgalar aracılığıyla enerjinin biryerden bir yere veya uzayda taşınması işlemidir. <strong>Meteoroloji</strong> ve klimatolojide ise, radyanenerji güneş, yerküre veya atmosferden yayılan enerji ile bunlar tarafından radyasyonunemilmesine ilişkin olarak kullanılır. Güneş radyan enerjisinin termal, kimyasal ve optik olmaküzere üç fiziksel etkisi görülür. Güneşten gelen enerjiden yerin etkilenmesi değişik şartlarabağlıdır. Bunlardan belli başlıları: Güneş sabitesi veya çıktı, yerin güneşten olan uzaklığı,ışınların direk gelip gelmemesi yani geliş açısı ve atmosfer tarafından emilen enerjimiktarıdır. Radyasyonda en önemli kavram 'siyah cisim'dir ve bu kavram Planck, Wien,Stefan-Boltzman ve Kirchoff Yasalarıyla açıklanmıştır.6.RADAR GÖRÜNTÜLERĐ<strong>Meteoroloji</strong>de radar 2 türlü kullanılır:1- Uyarı: Kuvvetli yer rüzgarları, fırtınalar, microburst-macroburst, rüzgar shearleri,türbülans, hortum, şiddetli yağış, gibi hadiselerin yerlerinin ve şiddetlerinin tesbiti2- Kısa vadeli tahmin: Rüzgar alanlarının ve bunların vektörel bileşenleri, yağıştahmini, cephe konumu, hamle, fırtına tahminleri7.UYDU GÖRÜNTÜLERĐUydular sensörleri vasıtasıyla kaydettikleri verileri belirli aralıklarla yer istasyonlarınagöndererek, hava olaylarının küresel olarak incelenmesini kolaylaştırırlar.Đlk meteoroloji uydusu 1960 yılında yörüngeye fırlatılmıştır. Đki türlü meteorolojiuydusu vardır:Sabit yörüngeli uydular: Ekvator üzerinde 36.000 km yükseklikte bir yörüngedebulunup, dünyanın dönüş hızıyla aynı hıza sahip bulunduğundan dünya ilegöreceli olarak aynıkonumda kalmaktadır. Sabit yörüngeli uydular bulunduğu yerde dünyanın görüntüsünüyaklaşık olarak 4-5 km çözünürlükte, kuzey ve güney yarım kürelerinde 65 enlem dereceleriarasında alırlar. Kutupsal yörüngeli uydular: Yaklaşık olarak 850 km yüksekliktedir. Güneşegöreceli olarak sabit bir pozisyonda bulunmaktadırlar ve sürekli olarak ekvator üzerindenyerel saatle aynı zamanda geçmektedirler. Kutupsal yörüngeli uydular dünya üzerindekidönüşlerini 1 saat 42 dakikada tamamlamakta ve dünya üzerindeki herhangi bir noktadan 12saatte bir geçmektedir. Sabit ve kutupsal yörüngeli uydular ile dünya üzerindeki herhangi birnoktanın 6 saatlik aralıklarla günde 4 defa görüntüsü alınabilmektedirYukarıda açıklanan verilerin yanında daha birçok veri vardır. bunlar isımlerini kısacaverecek olursak;vb.Bulutluluk,kar ölçümleri,toprak sıcaklıkları,güneşleme süresi ve uzunluğu,buharlaşma6


DEVLET METEOROLOJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersonel Dairesi BaşkanlığıMETEOROLOJĐNĐN HĐZMET VERDĐĞĐ SEKTÖRLER1.TARIM 2.ORMAN 3.TURĐZM, 4.MĐLLĐ SAVUNMA, 5.ULAŞTIRMA,6.BAYINDIRLIK, 7.ENERJĐ, 8.ADALET, 9.SAĞLIK, 10.ŞEHĐRCĐLĐK, 11.ÇEVREÜYESĐ OLDUĞUMUZ ULUSLARARASI KURULUŞLARDevlet <strong>Meteoroloji</strong> Đşleri <strong>Genel</strong> Müdürlüğü, bazılarında kurucu üye olmak üzere bütünuluslararası meteoroloji kuruluşlarının üyesi olup, bunlarla yakın işbirliği içerisindedir.Devlet <strong>Meteoroloji</strong> Đşleri <strong>Genel</strong> Müdürlüğü, meteorolojik hizmetlerin gereği olarakilgili tüm uluslararası kuruluşlarla işbirliği içerisinde olup, uluslararası kuruluşlara (ECMWF,EUMETSAT ve WMO'ya) belirli miktarda katkı payı ödemekte; ikili anlaşmalarla da çeşitliülkelerin meteoroloji teşkilatlarıyla ilişkilerini sürdürmektedir.Karşılıklı işbirliğine dayalı olarak Devlet <strong>Meteoroloji</strong> Đşleri <strong>Genel</strong> Müdürlüğü ileKuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti <strong>Meteoroloji</strong> Dairesi, Özbekistan CumhuriyetiHidrometeoroloji Đdaresi, Azerbaycan Cumhuriyeti Hidrometeoroloji Komitesi, Đngiltere,Gürcistan, Almanya, Moğolistan, Türkmenistan ve Cezayir <strong>Meteoroloji</strong> Teşkilatlarıyla ikiliteknik işbirliği ve protokoller yapılmıştır.1.DÜNYA METEOROLOJĐ TEŞKĐLATI(WMO);1947 Ağustos ayında Kanada'nın Toronto kentinde taslak olarak hazırlanan Dünya<strong>Meteoroloji</strong> Teşkilatı Sözleşmesi, 11 Ekim 1947 tarihinde Washington'ta aralarındaTürkiye'nin de bulunduğu 42 ülke tarafından imza edilerek kabul edilmiştir. Şu anda merkeziCenevre'de bulunan Dünya <strong>Meteoroloji</strong> Teşkilatına ülkemiz 31 Mayıs 1949 tarih ve 5411sayılı kanunla üye olmuştur.Devlet <strong>Meteoroloji</strong> Đşleri <strong>Genel</strong> Müdürlüğü WMO'nun liderliğinde ve önerilerineuygun olarak yürütülen çeşitli bilimsel çalışma, araştırma ve konferanslara katılmakta,ödediği üyelik aidatlarına karşılık teşkilattan çeşitli yollarla yararlanmaktadır. Bugüne kadarda önemli sayıda karşılıklı uzman değişimi, küçümsenemeyecek ölçüde malzeme, çeşitlidöküman, eğitim ve öğretim bursları sağlanmıştır.2.AVRUPA ORTA VADELĐ ĐSTĐDLALLER MERKEZĐ(ECMWF);Tarım, inşaat, enerji, ulaşım ve su dağıtımı alanlarından yapılmakta olan harcamalarınmümkün olduğu kadar kısıtlanması için yapılan araştırmalar sonucunda, orta vadelimeteorolojik tahminler yapmanın en yararlı çare olacağı düşüncesinden hareketle aralarındaTürkiye'nin de bulunduğu 17 Avrupa ülkesi tarafından, Bilimsel ve Teknik AraştırmaAlanında Avrupa Đşbirliği Çerçevesinde 11 Kasım 1973'te kurulmuş, Türkiye 13 Kasım 1975gün ve 7/10890 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile üye olmuştur.Merkezi Londra/Reading'de bulunan Orta Vadeli Hava Tahminler Merkezi'nden özelhaberleşme sistemiyle 10 güne kadar hava tahmini için gerekli meteorolojik verileralınmaktadır. ECMWF ile yapılan bu işbirliği sonucunda hava tahminlerinin süresinde vetutarlılık oranlarında gözle görülen bir artış olmuştur.7


DEVLET METEOROLOJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersonel Dairesi Başkanlığı3.ULUSLARARASI SĐVĐL HAVACILIK TEŞKĐLATI(ICAO);ICAO'nun uluslararası hava ulaşımı ile ilgi;i prensip ve teknikleri geliştirmek, dünyadasivil havacılığın güven içinde yapılmasını sağlamak, havayolları, havaalanları ve hava ulaşımaraçlarının geliştirilmesini teşvik etmek gibi amaçları bulunmaktadır.Devlet <strong>Meteoroloji</strong> Đşleri <strong>Genel</strong> Müdürlüğü, dünyadaki sivi! havacılığın güvenlişekilde yürütülmesi için ihtiyaç duyulan meteorolojik bilgileri üretmek, temin etmek vekullanıcılara sunmak durumundadır. Bu çalışmalarını ICAO ve WMO'nun belirlediği tavsiye,pratik ve standartlara göre yürütmektedir. <strong>Meteoroloji</strong>k hizmetin sözkonusu teknik veuygulamalar çerçevesinde yerine getirilmesi için Devlet <strong>Meteoroloji</strong> Đşleri <strong>Genel</strong> MüdürlüğüSivil Havacılık <strong>Genel</strong> Müdürlüğü ile koordineli olarak ICAO ile sürekli işbirliği içindedir4.AVRUPA METEOROLOJĐK UYDULAR ĐŞLETMESĐ TEŞKĐLATI(EUMETSAT);Devlet <strong>Meteoroloji</strong> Đşleri <strong>Genel</strong> Müdürlüğü 1983 yılında üyesi olduğu ve merkeziAlmanya'nın Darmstadt kentinde bulunan Avrupa <strong>Meteoroloji</strong> Uydular Đşletmesi Teşkilatı(EUMETSAT) ile sıkı bir işbirliğine girilmiş; uydu teknolojisi ve uydu fotoğraflarınındeğerlendirilmesinde ve tahmin çalışmalarında kullanılmasında önemli aşamalarkaydedilmiştir.Halen EUMETSAT'tan temin edilen ve en gelişmiş Uydu Yer Alıcı Cihazı olan PDUS(Primary Data User Station) gerekli yazılım ve donanımları ile işletime alınmıştır5.KUZEY ATLANTĐK ANTLAŞMASI TEŞKĐLATI (NATO);Türkiye'de Askerî <strong>Meteoroloji</strong> Teşkilatı bulunmadığı için Türk Silahlı Kuvvetleri'ninmeteorolojik desteğini ve NATO ile olan ilişkilerini, <strong>Genel</strong>kurmay Başkanlığı ile koordineliolarak Devlet <strong>Meteoroloji</strong> Đşleri <strong>Genel</strong> Müdürlüğü yürütmektedir6.METEOROLOJĐK EKONOMĐ FAYDA GRUBU(ECOMET);ECOMET'in amacı; meteorolojik ürünlerin kullanımıyla ortaya çıkan ekonomikfaydadan meteoroloji teşkilatlarının daha fazla pay alması, bu ürünlerin serbest dolaşımıyla,ulusal meteoroloji teşkilatlarının kendi aralarında haksız rekabete neden olmadan yarışmaları,teknolojik ve bilimsel yönden gelişmeleridir.MĐLLĐ, BÖLGE VE DÜNYA METEOROLOJĐ TEŞKĐLATINA AĐTTELEKOMÜNĐKASYON VE MERKEZ SĐSTEMLERĐAtmosferin sınır tanımaması ve tek başına bir ulusal meteoroloji teşkilatının ileriyedönük tahminler yapabilmesinin olanaksız olması sebebi ile,dünya meteoroloji teşkilatı,bilgilerin bir merkezde toplanıp,isteyen ülke istediği yerin gözlemlerini rahat alabilmesi içindünyayı meteorolojik bilgi bankası olarak 6 bölgeye ayırmıştır. Bu bölgeler sayesindetelekomünikasyon yükü merkez tarafından bölge merkezlerine verilmiş ve iletişimrahatlamıştır.bu bölgeler sırası ile;8


1.AFRĐKADEVLET METEOROLOJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersonel Dairesi Başkanlığı2.ASYA BÖLGESĐ3.GÜNEY AMERĐKA4.KUZEY VE ORTA AMERĐKA5.GÜNEY-BATI PASĐFĐK6.BĐZĐMDE ĐÇĐNDE BULUNDUĞUMUZ AVRUPA BÖLGESĐBunun yanı sıra her bölgenin 2 veya 3 tane toplama bölgesi vardır,örnek avrupa içinroma,bracknell veya sofya vb.Bu konudaki şekiller aşağıda verilmiştir9


DEVLET METEOROLOJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersonel Dairesi BaşkanlığıK L Đ M A T O L O J Đ2


DEVLET METEOROLOJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersaonel Dairesi Başkanlığı1. Bir Bilim Dalı Olarak Klimatoloji1.1. Hava durumu ve iklim:Hava durumu teriminden kastedilen olgu Atmosferde meydana gelen meteorolojikolaylardır. Atmosferde hava olaylarının kısa bir süre içindeki durumunu tanımlamak için;soğuk, sıcak, yağmurlu, hava şeklinde tanımlar kullanılabilir. Bütün bunlar havanın o ankihalini belirler. Hava durumu belirli bir yerde belirli ve kısa bir süre içinde etkin olan Atmosferkoşullarıdır. Bir yerdeki hava durumu tanımlanırken en üstün ve etkin olan iklim faktörü öneçıkar. Örneğin, soğuk hava denildiğinde bu terim bulutluluk, rüzgar vb. de kapsayabilir.Ancak o andaki üstün olan faktör düşük sıcaklıktır.Đklim ile hava durumu birbirinden farklı şeylerdir. Burada en önemli fark ele alınanzaman olmaktadır. Hava durumu için çok kısa zamandan bahsedilirken, iklim için oldukçauzun bir zaman periyodundan bahsedilir. Buna göre uzun yıllar değişmeyen ortalama havakoşullarıdır.1.2. Đklimi meydana getiren elemanlar:Đklim elemanları çeşitli oranlarda birleşerek bir yerin iklimini oluşturan atmosferözellikleridir. Güneşlenme, sıcaklık, basınç, rüzgar, yağış, bulutluluk vb. iklim elemanlarıdır.<strong>Meteoroloji</strong>k olayları inceleyip iyice anlayabilmek ve belirli sonuçlara varabilmek için iklimelemanlarının incelenerek iklim elemanlarından yeryüzü ve coğrafi bölgeler için bazısonuçların çıkarılması gerekmektedir.1.3. Đklim elemanlarını etkileyen faktörler :1) Enlem etkisi2) Kara ve denizlerin etkisi3) Yükseklik4) Rüzgar yönü5) Yer şekilleri6) Bitki örtüsü7) Deniz akıntıları1.4. Klimatoloji’nin tanımı :Yunanca clinein ‘eğimli’ ve logos ‘bilim’ kelimelerinden oluşan Klimatoloji;atmosfer içerisinde meydana gelen hava olayları ile yeryüzünde görülen iklim tipleriniinceleyen bilim dalıdır.Kelime anlamı olarak iklim bilimi anlamına gelen klimatoloji, uzun yıllar boyuncaatmosferde meydana gelen hava olaylarının insan ve doğal ortam üzerindeki etkilerine bağlıolarak ortaya çıkan iklim tiplerini inceleyen bir doğal(fiziki) coğrafya dalıdır. Bir sahada uzunyıllar boyunca hüküm süren hava olaylarının ortalama sonucu o sahanın iklim özelliklerinibelirlemektedir (Özçağlar, 2000). Oldukça geniş bir bölge içinde, uzun yıllar boyuncadeğişmeyen ortalama hava koşullarına iklim denir.2


DEVLET METEOROLOJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersaonel Dairesi BaşkanlığıKlima: Đklim , loji: Bilim demektir.Dilimize klima kelimesi iklim şeklini alarak girmiştir. Klimatolojinin konusu daiklimin çevreye ve insanlara olan etkisidir. Hava olaylarının genel karakterini incelemekcoğrafi dağılışlarını belirlemek klimatolojinin konusudur. Đklimini meydana getiren iklimelemanlarını ve iklime etki eden etmenleri, gerekirse teker teker gerekirse bir bütün olarakklimatoloji inceler. Klimatoloji, yeryüzünde cereyan eden atmosfer olaylarını ve etkilerini;uzun yıllar boyunca genel gidişatı ile ortaya çıkarır.1.5. Klimatolojik çalışmaların amacı :Dünyamız üzerinde çeşitli gazlar, karışık bir şekilde ve birlikte bulunmaktadır.<strong>Meteoroloji</strong>k olaylar yeryüzünde, atmosferde meydana gelir ve hem coğrafi bölgeleri; hem detüm canlıları etkiler. Kısacası iklim yeryüzünün şekillenmesini ve insan faaliyetlerinidoğrudan etkiler. Klimatolojinin amacı; yeryüzünü etkileyen iklimleri ve iklim bölgeleriniortaya çıkarmak; incelemek ve sonuçları açıklamaktır. Gerçekten de bir iklim bölgesininiklimi ile o bölgenin doğal çevre özellikleri ve yine o bölgede yaşayan toplum arasında,rölyefi ve doğal bitki örtüsünü, beşeri hayatı ve faaliyetleri şekillendirici sıkı korelatifilişkiler göze çarpar.Sonuç olarak Klimatoloji biliminin amacı diğer coğrafi araştırmalara, uygulamalıçalışmalara, planlama çalışmalarına ve pek çok alana temel olabilecek verileri hazırlamaktır.Đklim araştırmalarında mümkün olduğunca uygulama ve güncel olaylar ile bağlantıkurulabilirse, çalışma sonuçlarının amaca hizmet etme şansı da o oranda artacaktır(Koç,1998).1.6. Klimatolojik ürünlerinin kullanıldığı alanlar :<strong>Meteoroloji</strong> <strong>Genel</strong> Müdürlüğünün üretmiş olduğu ürünlerden dileyen herkesfaydalanır. Kişi, kurum ve kuruluşlara bu bilgiler açıktır. Bir mahkeme olmuş bir kazanınmeteorolojik nedenlerini araştırırken klima rasatlarına müracaat edebilir. Hava durumunedeniyle zarar görmüş bir inşaat firması; geçmiş günlerin hava kayıtlarına müracaat ederekdurumunu izah edecektir.1.7. Türkiye’de klimatolojik çalışmalar :Devlet <strong>Meteoroloji</strong> Đşleri <strong>Genel</strong> Müdürlüğü, uzun yıllardır düzenli ve sistemli birşekilde klimatolojik çalışmaları sürdürmektedir. Türkiye’de ve Dünyadaki iklimaraştırmacılarına gerekli bilgileri vermektedir. Üniversitelerin ilgili bölümlerindeki bilimadamları ihtiyaç duydukları bilgilere ulaşmaktadırlar. Yurdumuzun her yöresine; o bölgeyitemsil edebilecek rasat kayıtlarını hazırlayıp tutacak istasyon ve elemanlar yerleştirilmiştir.Klimatolojik çalışmalar yapan 265 büyük klima istasyonu; 85 küçük klima istasyonumevcuttur. Gerekli görülen yerlere istasyonlar açılmaktadır.2. Klimatolojinin Bölümleri :Klimatolojiyi, iki ana bölüme ayırmak mümkündür. Bunlardan bir tanesi incelendiğialanın durumuna göre alansal klimatoloji, diğeri ise uygulamalı klimatolojidir.3


DEVLET METEOROLOJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersaonel Dairesi Başkanlığı2.1. Alansal klimatoloji :Bu bölümde kıtaların, okyanusların veya daha küçük alanların iklimleriincelenmektedir.2.1.1. Mikro klimatoloji :Küçük ölçekli bir alanın iklimini inceler. Şehirlerin, vadilerin, dağ yamaçlarının,göllerin, ormanların ve küçük iklimi ile yöresel iklimlerin çeşitli özelliklerini inceler, sonuçlarortaya çıkarır.2.1.2. Mezo klimatoloji :Orta ölçekli bir alanın iklimini inceler. Bölgelerin iklimini, iklim özelliklerini inceler,sonuçlar ortaya çıkarır.2.1.3. Makro klimatoloji :Büyük ölçekli bir alanın iklimini inceler. Büyük ölçekli alanlar veya ülkelerin iklimini,iklim özelliklerini inceler, sonuçlar ortaya çıkarır.2.2. Uygulamalı Klimatoloji :Klimatolojik veriler, pratikteki kullanımlara bağlı olarak değişik bölümlere ayrılabilir.Bu bölümler iklim verilerinin değişik bilim dallarının bakış açısı ile yorumlanmasına bağlıolarak bir çok türe ayrılabilirler.2.2.1. Đstatistiksel klimatoloji :Klimatolojik elemanların ortalama ve en yüksek, en düşük değerlerini; normallerindensapmalarını, tekrarlama dağılışlarını, hata miktarlarını, bağlılık derecelerini vb. özellikleri ayrıinceleyip iklim elemanlarının esas yapılarını araştırır. Örneğin; yapılan istatistiklere göre; ĐçAnadolu bölgesinin bahar ve yaz yağışlarının çoğunu sağanak yağışlar oluşturmaktadırdenildiğinde istatistiksel klimatolojik bir çalışmanın sonucunu açıklamış oluruz.2.2.2. Teorik klimatoloji :Meydana gelen bir iklim olayının nedenlerinin oluş şekillerinin, genel olarak,matematiksel-fiziksel kurallarla açıklanması dinamik meteorolojinin konusudur. Dinamikmeteorolojideki kurallar çerçevesinde iklim elemanları incelenip gerekli neticeler çıkarılabilir.2.2.3. Sinoptik klimatoloji :Đklim elemanlarını sinoptik meteoroloji usullerine göre, inceleyip sonuçlarını açıklar.Hava tahmin usulleri kullanılarak, iklim çalışmaları desteklenebilir. Örneğin uzun süreli havatahminleri yapılırken klimatolojinin arşiv kayıtları alınıp; sinoptik meteoroloji usullerine göreçalışma yapılabilir. <strong>Genel</strong> atmosfer sirkülasyonu hakkında sonuçlar ortaya koymak içindinamik klimatoloji ve sinoptik klimatoloji ortak çalışma yapmaktadır.4


DEVLET METEOROLOJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersaonel Dairesi Başkanlığı2.2.4. Sağlık klimatolojisi :Đklim elemanlarının, elemanlardan elde edilen sonuçların ve iklim tiplerinin insansağlığına olan etkilerini inceler. Örneğin; bazı hastaların bazı iklim bölgelerinde yaşamlarınısürdürmesi tehlikeli sonuçlar doğurabilir. Tavsiye edilen bölgeler hakkındaki bilgileri sağlıkklimatolojisi ortaya çıkarır.2.2.5. Uçuş klimatolojisi :Hava meydanlarına ait iklim elemanlarını uçuş hizmetlerine yarayacak şekildeinceleyerek sonuçlar elde eder. Örneğin meteorolojik elemanlar bakımından verimsiz biryerde hava meydanları açılıp açılmaması konusunda çalışmalar için gerekli bilgililer klimarasatlarından elde edilebilir.2.2.6. Yüksek hava klimatolojisi :Bugün Dünyada ve yurdumuzda düzenli bir şekilde Atmosfer yerden itibaren takipedilerek incelenmektedir. Radiosonde rasatları, çeşitli uydularda alınan bilgiler; atmosferidüşey, yatay doğrultuda incelememize yardımcı olmaktadır.2.2.7. Deniz klimatolojisi :Denizler üzerindeki iklim elemanlarıyla deniz suyu özelliklerini, denizle ilgili çeşitliçalışmalara yarayacak sonuçları elde etmek maksadıyla inceler. Deniz biyoklimatolojisi vedeniz ulaşımı klimatolojisi gibi kollara ayrılır.2.2.8. Coğrafi klimatoloji :Đklim elemanlarını Dünyanın, kıtaların, ülkelerin, bölgelerin iklim özelliklerini eldeetmek maksadıyla inceler.2.2.9. Hidroklimatoloji :Hidrolojik çalışmalara yardım amacıyla iklim elemanlarını inceler. Örneğin birbölgeye ne kadar yağış düştüğünü ve su toplama alanlarındaki durumu inceler.2.2.10. Tarımsal klimatoloji :Đklim özelliklerinin ürünler üzerindeki etkilerini inceler. Örneğin yetişme mevsimininuzunluğu, yetişme derecesi ile iklim özellikleri arasıdaki bağlantı, sulamanın önemi vb...konuları inceler.3. Klimatolojik Rasat3.1. Klimatoloji rasat parkları :Rasat parkı, Atmosfer olaylarına açık, bu olayları engelleyici faktörlerin olmadığı,içinde çeşitli meteorolojik aletlerin bulunduğu doğal şartları temsil eden düzenlenmişyerlerdir. Bu yerlerde sıcaklık, basınç, nem, yağış, güneşlenme, rüzgar, buharlaşma vs. gibihava olaylarını meteorolojik aletlerle ölçerek kayıtlar tutulur. Tutulan bu kayıtlara rasat denir.5


DEVLET METEOROLOJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersaonel Dairesi Başkanlığı<strong>Meteoroloji</strong>de klima rasatları, sinoptik rasatları gibi rasatlar yapılmaktadır. Yapılan bu rasatlariçinde klimatolojik rasatlar dünyanın, kıtaların, ülkelerin, ülkeler içindeki bölgelerin iklimözellikleri ile daha dar yörelerin, çevrelerin ve mahallelerin değişik iklim durumlarınıincelemek, iklim araştırmaları ve projeleri için gerekli bilgileri elde etmek amacıyla yapılanrasatladır. Bu rasatlar ilgili devletler ve kuruluşlar tarafından düzenlenmiştir. Budüzenlemelerde amaç; günlük ortalama kıymetleri elde edebilecek şekilde, yerel saatlerderasatların yapılmasıdır. Türkiye’de ve daha birçok ülkede 07 00 -14 00 -21 00 yerel saatiseçilmiştir. Bu rasatların en büyük özelliği aynı güneş durumunda yapılmış olmalarıdır. Burasatlar tüm ülkelerde, meteoroloji istasyonlarında yapılan ölçümlerde günlük ortalamakıymetleri elde edebilecek şekilde tespit edilebilecek belli yerel saatlerde yapılan rasatlardır.Bu saatler ortalama 07 00 -14 00- 21 00 olarak kabul edilmiştir. Bu sistemi kabul etmemiş olanülkelerdeki klima rasat saatleri de 07 00- 14 00- 21 00 saatlerine yakın saatlerdir. Zamanbakımından aynı olmayan, ancak aynı güneş durumunda yapılan bu rasatlar dünya üzerindehep aynı saatlere denk gelmektedir. Bu durumu şu şekilde açıklamaya çalışalım, yerel saatle07 00 ’de yapılan bir klima rasadı dünyanın her tarafında sabah vaktine (öğleden 5 saat evvel);14 00 rasadı öğleden sonraya; 21 00 rasadı ise gecenin ilk yarısına (öğlenden 9 saat sonrayarastlamaktadır).3.1.1. Rasada çıkış saatlerinin bulunması :Klima elemanlarını güneş etkilediğinden klima rasatlarına çıkış saatleri her istasyonunboylamına göre bulunur. Türkiye’de başlangıç boylamı Đzmit’ten geçen 30° doğu boylamıkabul edilmiş bu boylamın doğusunda kalan istasyonlar rasatlara daha erken, batısında kalanistasyonlar ise memleket saat ayarına göre daha geç çıkar. Yaz saati uygulaması sırasındaTürkiye başlangıç boylamı 45° doğu boylamı olarak esas alınmaktadır.Bir istasyonda mahalli saat farkını bulmak için istasyon boylamı ile Türkiye başlangıçboylam farkı bulunur. Her boylam arası 4 dakika olduğundan bulunan boylam derecesi 4 ileçarpılır. Küsuratlar tama iblağ edilerek mahalli saat farkı belirlenir. Rasada çıkış saatleri de bufarka göre hesaplanır.3.2. Rasat parklarının çalışma süreleri :Đklim çalışmalarının sağlıklı bir şekilde yapılabilmesi için en az 35-40 yıllık rasatserilerine ihtiyaç duyulduğu belirtilmektedir. Günden güne yeni problemlerle karşılaşan bilimadamları; doğru neticelere varabilmek için sürekli, doğru ve temel bilgilere ihtiyaçduymaktadırlar. Rasatların bir yerin iklimini belirtmeye yeter ölçüde uzun bir dönemi içinealması gerekir. Rasatların uzun olduğu kadar kesintisiz de olması gerekir. Çünkü rasatyapılmayan bir süre içinde önemli meteorolojik olaylar meydana gelmiş olabilir. Bunlarınyanında klimatolojik rasatlarda bazı belirlenmiş koşullar şunlardır: Yeteri derecede sık birrasat ağı kurulmalıdır. <strong>Meteoroloji</strong>k istasyonlar daha çok şehirlerde kurulmuştur. Yüksekdağlarda çok istasyon yoktur. Mümkünse geniş alanlar seçilerek buralara istasyonlarkurulmalı ve bu kurulan istasyonlarda uzunca bir süre rasatlar yapılmalıdır.3.3. Klimatolojik rasat parkları :Rasat parkları kare şeklinde olup, kenarları 4 ana yöne gelecek şekilde kurulur. Rasatparkının kapısının ve içinde aletlerin bulunduğu siperlerin kapısının kuzeye bakması gerekir.Rasat parkının içindeki aletleri dış etkilerden korumak amacıyla tel örgü ile etrafı çevrilir. Tel6


DEVLET METEOROLOJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersaonel Dairesi Başkanlığıörgülerin dayanıklı olması ve aletleri etkilememesi bakımından beyaz boya ile boyanır. Telörgünün yüksekliği 1 metre 10 cm civarındadır.Çeşitli amaçlarla kurulan rasat parklarının boyları;1) 3 x 3 m.2) 6 x 6 m. (küçük klima)3) 9 x 9 m. (Büyük klima)4) 12 x 12 m.5) 20 x 20 m. (Fenoloji parkları)3.4. Rasadı yapılan iklim elemanları :Rasat parkları ülkemizde büyük klima ve küçük klima şeklinde kurulmuştur. Ancakzamanla büyük klima istasyonlarına çevrilmiş küçük klima rasat parkları giderekazalmaktadır.3.4.1.1. Büyük klima istasyonlarında yapılan rasatlar :1) Basınç rasatları2) Sıcaklık Rasatları3) Nem Rasatları4) Bulutluluk Rasatları5) Görüş uzaklığı Rasatları6) Güneşlenme Rasatları7) Radyasyon Rasatları8) Buharlaşma Rasatları9) Rüzgar Rasatları10) Yağış ve diğer hidrometeorlar11) Kar Rasatları12) Toprak sıcaklıkları13) <strong>Meteoroloji</strong>k olaylar14) Fenolojik rasatlar3.4.1.2. Küçük klima istasyonlarında yapılan rasatlar:1) Sıcaklık2) Nem rasatları3) Yağış ve diğer hidrometeorlar4) Rüzgar rasatları5) Bulutluluk rasatları6) Kar rasatları3.4.2.1. Hava basıncı ve rasatları :Hava küreyi teşkil eden gazların bir ağırlığı vardır. Bu ağırlık atmosferin altındaki veiçindeki cisimler üzerinde bir basınç halinde kendini gösterir. Hava basıncı yeryüzüyüksekliği arttıkça azalır.Đstasyonlarda basınç rasatları barometre ve barograflar ile yapılır. Barometreler ikitiptir. Değişken hazneli barometreler ve sabit hazneli barometreler. Basınç rasatlarına ilkolarak barometre termometresinin okunması ile başlanır. Barometre termometresini7


DEVLET METEOROLOJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersaonel Dairesi Başkanlığıokuduktan sonra barometre civa sütunu üzerindeki kubbe ile verniyer ayar vidası çevrilerekverniyer tablası teğet olarak çakıştırılır ve o andaki basınç ondalığına kadar okunur. Okunanbu değerde barometre düzeltme miktarı düzeltmesi, basıncın normal yer çekimi düzeltmesi vebasıncın 0°C’ye götürülme düzeltmesi yapılarak gerçek basınç bulunur.Barograflar ise hava basıncını bir diyagram üzerine çizerek saatlik olarak basıncınkayıt edilmesini sağlar. Burada aletin hassas kısmı olan vidi kutusu, basınca duyarlı olduğuiçin 0.1 milibarlık değişimi bile manivela sistemi ile kaleme aktarıp diyagramda değişimigöstermektedir.3.4.2.2. Hava sıcaklığı ve rasatları :Güneşten gelen enerjinin önemli bir kısmı atmosferi geçerek yeryüzüne ulaşır veoradaki katı ve sıvı cisimleri ısıtarak ısı enerjisi haline döner.Hava sıcaklığı termometre ile ölçülür. Ölçü birimi ülkemizde Santigrad (°C)’dır.<strong>Meteoroloji</strong>k anlamdaki sıcaklık gölgede ölçülen sıcaklıktır. Rasat parklarında 2 metrede vesiper içerisinde ölçümler yapılmaktadır. Siper içinde maksimum, minimum, kuru ve ıslaktermometre olmak üzere 4 adet termometre ile 4 ayrı değer ölçülmektedir. Günlük ortalamasıcaklık 7, 14 ve 21 de kuru termometreden ölçülen sıcaklıklardan bulunur. Hesap edilmesi şuşekildedir:Günlük ortalama sıcaklık= (t7+ t14 + (2* t21)) / 4t = Kuru termometreden okunan değerTermoğraf vasıtası ile de hava sıcaklığı saatlik olarak kaydedilmektedir. Siperindışında ve rasat parkının güneyinde ayrı olarak yerden 5 cm yükseklikte yatay konumda birtermometre ile de toprak üstü minimum sıcaklığı ölçülür.Toprak sıcaklıkları : Hava sıcaklığının haricinde tarımsal amaçlı olarak da 5-10-20-50 ve 100 cm derinliklerde özel yapılmış termometreler ile bu derinliklere ait sıcaklıklarölçülmektedir.3.4.2.3. Nispi nem ve buhar basıncı :Siper içerisinde bulunan kuru, ıslak, maksimum. ve minimum termometrenin takılıolduğu bir mesnet vardır bu mesnede birde aspiratör takılır. Bu mesnet ve üzerindekitermometrelere psikrometre takımı adı verilir. Aspiratör ıslak termometre haznesindekimüslin (bez)’in ıslaklığını buharlaştırarak kuru ve ıslak termometre arasında bir farkınoluşmasını sağlar. Bu fark bir takım formüller vasıtası ile buhar basıncı ve nispi nem’inhesaplanmasında kullanılır. Bu formüllerde istasyon basıncı ya da istasyon yüksekliği dekullanılmaktadır.Havadaki nispi nemi % olarak ve saatlik olarak kayıt eden birde higrograf aleti vardır.Bu aletin hassas kısmı olan saç demeti (Fransız yada Alman kumral kadın saçı) neme karşıduyarlı olduğu için, nem değişikliklerinde uzayıp kısalmakta ve bu değişim manivela sistemiile yazıcı aletin kalemine aktarılmaktadır. Higroğrafın nem bakımından tam doymuş havadakiölçerliğini kontrol etmek için her ayın 15. günü 14 rasadından sonra higroğraf işba işlemiyapılır.8


DEVLET METEOROLOJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersaonel Dairesi Başkanlığı3.4.2.4. Güneşlenme rasatları :Güneşlenme rasatları, güneşlenme şiddeti ve süresi olmak üzere iki şekilde ve iki ayrıölçüm aleti ile yapılmaktadır.3.4.2.4.1. Güneşlenme şiddeti :Aktinograf aleti ile ölçülmektedir. Burada aktinografın hassas kısmı, güneşten gelenradyasyonun bimetal (farklı iki metal) üzerinde farklı olarak absorbe edilmesinden doğanfarkı diyagram üzerine cm² ye düşen dakikadaki kalori miktarını yansıtmaktadır. Planimetreile diyagram üzerindeki çizili alan, aletin sertifikasındaki katsayı ile çarpılarak günlük kalorimiktarı bulunabildiği gibi, saatlik kalori miktarı da, saat başlarındaki değerlerin ortalamasıalınarak ve 60 la çarpılarak bulunabilir.3.4.2.4.2. Güneşlenme müddeti :Helyograf aleti ile bulunur. Burada bir cam küre ve kürenin altında özel kağıttanyapılmış bir diyagram vardır. Cam küreye gelen güneş ışınları odak noktasında toplanarakdiyagram üzerindeki bir noktada yoğunlaşır ve o noktayı yakarak güneşin doğuşundanbatışına kadar (eğer bulut vs. gibi engel yoksa) bu işlem devam eder. Böylece diyagramüzerinde yakılmış olarak ince ve düz bir çizgi oluşmuş olur. Diyagram üzerindeki taksimatagöre iki saat arası mesafe 1.0 olarak değerlendirilir. Parçalı bulutlu havalarda bu değer 0.2 ,0.3, 0.7 gibi ondalıklarına göre rasatçı tarafından değerlendirilerek kayıt edilir.3.4.2.5. Buharlaşma rasatları :Buharlaşma meteorolojide genel olarak sıvı suyun su buharı haline gelmesi şeklindetarif olunur ve bu oluşum uygun şartlar altında doyma noktasına ulaşana kadar devam eder.Buharlaşma rasatları rasat parkında wild ya da piş aleti ile ölçüldüğü gibi bir de açık yüzeybuharlaşmasının ölçümü için buharlaşma havuzları kullanılır. Wild ve piş aleti siper içerisindedış etkenlerden uzaktır. Buharlaşma havuzu ise üstü açık olarak dış etkenlerdenetkilenebilecek şekilde (yağmur, kar, rüzgar) açık yüzey buharlaşmasını ölçer.3.4.2.6. Bulutluluk rasatları :Bulut, serbest havada su veya buz veya her ikisine ait nüvelerin görülebilir birtopluluğudur. Bu topluluk daha büyük su veya buz nüvelerini duman veya tozdaki gibi akıcıolmayan mayi veya katı nüveleri ihtiva edebilir. Bulutlar devamlı olarak teşekkül ve dağılımhalindedir. Bu sebeple sonsuz şekiller meydana gelir bununla beraber bazı karakteristikşekilleri tarif etmek mümkündür. Bulutların gökyüzünde kapladığı yere bulutluluk miktarıdenir. Klimatolojik rasatlarda bulutluluk miktarı gökyüzünün bulutlarla örtülü kısımlarınınondası olarak verilir.Bulutlar fiziki özelliklerine göre cumuluform veya stratiform tipi olmak üzere ikiyeayrılır. Yüksekliklerine göre de alçak, orta ve yüksek bulutlar olmak üzere 3 gruptatoplanabilir. 10 tane olan bu bulutlar yüksekliklerine göre şöyle sıralanır (ayrıca cumuluformtipi için (c.), stratiform tipi için (s.) ile gösterilmiştir);9


DEVLET METEOROLOJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersaonel Dairesi BaşkanlığıAlçak bulutlar Orta bulutlar Yüksek bulutlarCumulus (c.) Altocumulus (c.) CirrusCumulonimbus (c.) Altostratus (s.) Cirrocumulus (c.)Stratus, Stratocumulus (s.) Nimbostratus (s.) Cirrostratus (s.)3.4.2.7. Rüzgar rasatları :Yatay yönde yer değiştiren bir hava kütlesinin hareketidir. Hava kütlesinin bu hareketiancak etrafa yaptığı tesir ile fark olunabilir. Rüzgar bilhassa tesirleri bakımından 3 barizözelliği olan bir iklim elemanıdır. Bu özellikler rüzgarın yönü, hızı ve frekansıdır.Rüzgar yönü, rüzgarın bulunduğumuz yere doğru geldiği yöne denir. Rüzgar yönününiklimler ve özellikle günlük hava şartları bakımından önemi vardır. Çünkü rüzgarlarkendilerini meydana getiren hava kütlelerinin özelliklerine göre sıcak, soğuk ya da nemgetirirler veya çevreyi kuruturlar.Havanın hareket süratine ise rüzgar hızı denir. Bu hız saniyede metre veya saattekilometre olarak ifade edilir. Rüzgar sabit anemometre ile direk ve anemograflar ile yazıcıolarak ölçülmektedir. <strong>Genel</strong>likle 10 metre yükseklikte bulunan anemograflar 24 saatlik rüzgarbilgisini kayıt ettiği için daha çok itibara alınmaktadır.3.4.2.8. Yağış rasatları :Yağmur, kar, dolu, grezil, kırağı, çiğ, jivr, vergla, vs. şekillerinde vuku bulan ve hepsitoprak üzerine az veya çok miktarda su bırakan hadiselere genel olarak yağış (hidrometeor)denir. Yağışın müşahade ve tetkikinde meteoroloji istasyon memurunun vazifesi, yağışın şekilve halini, şiddetini, devam müddetini, tesirlerini tespit etmek ve bilhassa her ne şekilde olursaolsun meydana gelen yağışın toprak üzerinde bıraktığı su miktarlarını ölçmektir.Yağış plüviometre ile direk olarak, plüviograf ile de yazıcı olarak ölçülmektedir. Ağzıdaire şeklinde ve huniye benzeyen bu iki alet de de ağız genişliği aynıdır. Yağışın miktarımihber denilen cam ölçekle mm cinsinden ölçülür. Ölçülen bu mm cinsinden miktar, m²ye kgcinsinden düşen yağışa tekabül etmektedir. Günde üç defa 7-14-21 rasadında ölçümler yapılır.Plüviograf diyagramı günlüktür.3.4.2.9. Rüyet ve yerin hali :Rüyet, yatay görüş mesafesidir. Yağış yada müşahede (sis,pus,vs.) nedeniyle bumesafe değişken olabilmektedir. Özellikle uçuculuk için çok önemlidir. Klimatolojiistasyonlarında rüyet rasatları günde 3 defa 7 , 14 ve 21 de yapılır. Rasatçı 4 yönü gözetleyiptespit edebildiği uzaklıkları toplayıp 4’e bölmek suretiyle bulduğu yatay görüş uzaklığınıtespit eder ve kilometre cinsinden kayıt eder.Yerin hali ise rasat anında bulunduğumuz zeminin ıslak, kuru, nemli, don, buzlu, karlı,vs. olma durumunda rasatçının gözlemiyle kayıt edilmektedir. Deniz olan istasyonlarda isedenizin hali de gözlemlenerek kayıt edilir (çırpıntılı, kaba dalgalı, vs.).10


DEVLET METEOROLOJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersaonel Dairesi Başkanlığı4. Otomatik Hava Gözlem Đstasyonları :Otomatik hava gözlem istasyonları, meteorolojik elemanların ölçümlerinin elektronikolarak yapıldığı ve bağlı bir bilgisayarda hem saklayıp hem de merkeze gönderensistemlerdir. Bu istasyonlar basit olarak üç sistemden oluşur; bilgi toplama ünitesi (DCU),bilgisayar ünitesi (PC) ve veri gönderme ünitesi (VSAT veya telefon hattı). Rasatçı tarafındangözlemle elde edilen meteorolojik elemanlar rasat gönderilmeden önce bilgisayarda bilgilereeklenir.Türkiye’de TEFER projesi kapsamında otomatik hava gözlem istasyonlarıkurulmuştur. Kısaca TEFER olarak adlandırılan Türkiye sel ve deprem acil eylem planıProjesinin D. <strong>Meteoroloji</strong> Đşleri <strong>Genel</strong> Müdürlüğü bünyesindeki kısmı, Türkiye’nin SamsunAdana Hattının Batısında bulunan kısmında otomatik meteoroloji istasyonlarınınolabildiğince sık bir biçimde (206 istasyon) yerleştirilmek, elde edilen meteorolojik verileriuydu sistemi (VSAT) ile veya telefonla Merkeze iletmek, <strong>Meteoroloji</strong> radarı ile buistasyonların bulunduğu bölgelerin sürekli gözetlenmesi, verileri veri tabanlarına anındaaktarılması ve sonuçta elde edilen tüm verilerin (radar ve otomatik hava gözlem istasyonbilgileri) kullanılarak, hem süper bilgisayar ortamında, havanın kullanılan modellemeyazılımları vasıtasıyla 3 boyutlu olarak sürekli izlenmesi, hem de afet durumlarında veya afetolabilme ihtimalinin beklendiği zamanlarda, ilgili tüm kamu ve özel birimleri uyarmak,harekete geçirmek ve alarm durumuna geçilmesi için yapılan işlemlerin bütünü olarak tarifedilebilir.Awos istasyonları ; 5*5 boyutunda ve 1m. yükseklikte çitle çevrelenmiş rasat (sensör)parkına yerleştirilmiştir.Otomatik hava gözlem istasyonlarının tipine göre çeşitli meteorolojik parametreleriölçmek için sensörler, cihazların çalışması için gerekli güç kaynağı ve yedek güç kaynağıkontrol paneli ve data toplama ünitesi kurulmuştur. Otomatik hava gözlem istasyonlarında şumeteorolojik elemanlar ölçülür;1) Sıcaklık ölçümü: Sıcaklık sensörü ile,2) Nispi nem ölçümü: Nispi nem sensörü ile,3) Atmosferik basınç: Basınç ölçüm sensörü ile,4) Rüzgar ölçümleri: Elektronik anemometre ile, ( 10m. Yükseklikte )5) Toprak sıcaklıkları: 5, 10, 20, 50 ve 100 cm. derinliğe yerleştirilmiş sıcaklık ölçümsensörleri ile,6) Küresel Güneş radyasyonu: Pyranometre ( radyasyon ölçüm sensörü ) ile,7) Direkt güneş radyasyonu: Güneşi takip eden traker(güneş izleyicisi ) üzerineyerleştirilmiş phyreliometre ( direkt güneş radyasyonu ölçüm sensörü ) ile,8) Yağış miktarı: Isıtıcılı elektronik plüviyometre ile,9) Kar yüksekliği: Kar yüksekliği ölçüm sensörü ile yapılmaktadır.Saat başına 10 dakika kala rasatçının gözlem rasatları girmesi için ekrana veri girişekranı getirir. Rasatçı verileri girdikten sonra sinoptik kodu üretip, Merkeze vsat veyatelefonla Merkeze göndermektedir. Eğer istasyon insansız ise, sinoptik kodu üretip, gözlemrasatlarını kesme “ / ” ile kodlayıp yine merkeze ulaştırmaktadır. Verilen kıstaslara göreherhangi bir olağan üstü meteorolojik olay olması durumunda, olayın başlangıç ve bitişsaatleri ile yaptığı etkilerini ve şiddetini kodlayarak olağanüstü hal kodunu üretip merkezeulaştırmaktadır. Đstenilen elemanlar için oluşturulmuş dakikalık data dosyaları merkeze saattebir defa ulaştırmaktadır.11


DEVLET METEOROLOJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersaonel Dairesi BaşkanlığıKlimatolojik dataların verilerini rasatçının girmesi için 07 – 14 –21 lokal saatlerindeyine veri giriş ekranı getirir ve rasatçının gözlem rasatlarını girmesini sağlar, ayrıca her saatiçin istasyonun lokal saatine göre sıcaklık, basınç, rüzgar, güneşlenme ile 07 – 14 –21 lokalsaatlerinde değerleri kaydeder. Merkezdeki klima veri tabanına uygun formatta text dosyaları(bkl dosyaları) oluşturup, bir dizinin altında saklar. Ay bittikten sonra, müteakip ayın 2 – 5.günleri bu dosyaları merkeze yine vsat veya telefonla göndermektedir. Aylık Klimat kodunuay sonunda üretip yine merkez göndermektedir.12


DEVLET METEOROLOJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersonel Dairesi BaşkanlığıH A V A T A H M Đ N Đv eA N A L Đ Z T E K N Đ Ğ Đ2


DEVLET METEOROLJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersonel Dairesi Başkanlığı1.BÖLÜMHAVA KÜTLELERĐBelirli kaynak bölgelerinde oluşan çeşitli özellikteki hava kütleleri normal olarakgenel sirkülasyon koşullarına göre yatay yönde yer değiştirirler. Gittikleri yerlere kaynakbölgelerinde aldıkları özellikleri götürürler. Eğer gittikleri yere sıcak hava götürüyorlarsa,halk dilinde buna sıcak dalga geldi, soğuk getiriyorsa, soğuk dalgası geldi denir. Bu aradadeğişik yüzeylerden geçerken de alttan Đtibaren bazı termik ve dinamik değişikliklere uğrarlar.Bu nedenle sadece yer gözlemleriyle bir hava kütlesinin tanımak mümkün değildir. Soğuk biryüzey üzerinde oluşan ve Özellik kazanan bir hava kütlesi daha sonra sıcak okyanusüzerinden geçerse alttan ısınacak, aynı zamanda nem de kazanacaktır. Yine Okyanusakıntıları, kara yükseltileri, küçük su kütleleri veya gece-gündüz radyasyon farkları, kısacadeğişik yüzey özelliği gösteren yerler bir hava kütlesinde kaynak bölgesinin sıcaklık ve nemkoşullarına göre, daha değişik değerler yaratacaktır. Yani hava kütlesinin alt kısmında birtakım bozulmalar görülecektir. Bu nedenle bir hava kütlesinin tanımı için yeryüzükoşullarından etkilenme şansı az olan yüksek seviyelerin de bilinmesi gerekir. Dolayısıylayüksek hava (Aerolojik) gözlemleri gerekir.Bir hava kütlesinin kaynak bölgesinden hareketinden sonra uğradığı değişikliklerimaddeler halinde aşağıdaki şekilde özetleyebiliriz:A- TERMODĐNAMĐK DEĞĐŞĐKLĐKLER1. Alttan Isınma Soğuk bir yüzeyden sıcak bir yüzey üzerinden geçerken, Gündüz güneşlenme ile2. Alttan Soğuma Soğuk yüzey üzerinden geçerken Geceleri radyasyon nedeniyle soğuma3. Nem Kazanma Su yüzeyleri veya kar, buz, orman örtüsü üzerinden nem kazanma Yukarı seviyelerden düşen yoğuşma ürünlerinin buharlaşması ile aşağıseviyelere nem ilavesi4. Yoğuşma ve Yağış Sonucu Nem ilavesiB- DĐNAMĐK DEĞĐŞĐKLĐKLER1. Türbülansla Karışma2. Alçalma Sübsidans ve yana doğru yayılma sonucu Yüksek irtifalardan alçak sahalara inme sonucu3. Yükselme Soğuk hava kütlesi üzerinde Topografya üzerinde Yatay yönde konverjans ile2


DEVLET METEOROLJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersonel Dairesi BaşkanlığıYeryüzünün her hangi bir yerindeki hava kütlesinin tanımı aşağıdaki bilgilersayesinde mümkün olabilir: Kaynak bölgesinin özellikleri Bir hava kütlesinin kaynak bölgesini terk ettikten sonra geçirdiği değişiklikler. Yüksek atmosferde çeşidi seviyelerdeki yatay özellikler Sıcaklık, nem ve rüzgarın düşey dağılımı.Hava Kütlelerinin Sınıflandırılması:Hava kütlesinin ortak özellikleri sıcaklık, nem ve kararlılık kararsızlık durumlarıdır.Bu 3 ana ortak fiziksel özellik hava kütlelerinin çeşitli isimlerle anılmasına neden olur. Buözellikleri de daha önce tanımım yaptığımız kaynak bölgeleri tayin eder. Onun Đçin havakütleleri birinci derecede kaynak bölgelerine göre adlandırılır. Bir hava kütlesi kaynakbölgesinin, genel bir süpsidans ve diverjansın var olduğu, aşağı yukarı nem ve sıcaklıkbakımından bir homojenliğin gözüktüğü, bir kaç yüz-milden bir kaç bin mile kadaruzanabilen oldukça geniş alanların olduğu daha önce söylenmiştir. Bu koşullar en iyi birbiçimde 35. enlem civarında daima yüksek basınç kuşağında ve kutuplarda gerçekleşir. Ortaenlemlerin geniş karaları Özellikle kışın maksimum gelişmenin gözüktüğü mevsimsel havakütleleri Đçin kaynak bölgesi özelliği gösterir.Ekvator kuşağı boyunca uzanan alçak basınç kuşağında ancak hava hareketlerinin çokdurgunlaştığı yerlerde ekvatoral hava kütleleri de gelişebilir.Hava kütlelerinin sınıflandırılmasında birinci derecede, kaynak bölgeleri esas alınırkensıcaklık durumu düşünülmüştür. Bu da hava kütlelerinin mutlak sıcaklığına göredir. Bilindiğigibi, ekvatordan kutuplara olan enlemsel sıcaklık azalması en önemli ve de en doğru bilinenbir klimatolojik gerçektir. Bu nedenle kutba yakın kaynak bölgelerinden doğan bir havakütlesi ile ekvatora yakın kaynak bölgelerinden doğan bir hava kütlesi arasında sıcaklıkyönünden oldukça farklılıklar olacaktır. Bunun için hava kütleleri önce TROPĐKAL (T) vePOLAR (P) diye iki sınıfa ayrılır. Bu esas ana sınıflarla ilgili olarak eğer Tropikal kütlelerekvator civarında doğarsa bunlara ekvatoral kütleler (E), Kutbi kütleler her iki kutup üzerindeoluşurlarsa bunlara Arktik (A) hava kütleleri denir. Bunlara ek olarak çok geniş bir sahayıilgilendirdiğinden MUSON hava kütlelerinden de söz edilebilir. Aslında bu hava kütlelerikışın Polar (P), yazın ise Tropikal ve Ekvatoral hava kütleleridir. Ancak geniş bir alanıilgilendirdiğinden muson hava kütlelerinin görüldüğü yerler Đkinci derecede bir kaynakbölgesi olarak da düşünebilir. Bir de yukarıdaki sınıflandırma modeline girmeyen, atmosferinyüksekliklerindeki çökme sonucu oluşan ve çöktüğü için de kuru ve sıcak olan SUPERIOR(üst) (S) hava kütleleri vardır. Kaynak bölgeleri yeryüzü olmayan bu hava kütlelerinin engüzel örnekleri subtropikal yüksek basınç alanlarında görülür.Hava kütlelerinin sınıflandırılmasında 2. ortak özellikleri nem durumlarıydı. Sıcaklıkdurumlarına göre, EKVATORAL (E), TROPÎKAL (T), POLAR (P), ARKTĐK (A) olarakadlandırılan hava kütleleri nem durumlarına göre de ikinci derecede tiplere ayrılır. Eğerkaynak bölgesi deniz üzerinde ise, başka bir deyişle hava kütlesi denizler üzerinde oluşmuşsa,nem bakımından zengin olacaktır. Böyle hava kütlelerine Denizsel (Maritime-M), karalarüzerinde oluşmuşsa ki bunlar nem bakımından fakir olacaktır. Bunlara da karasal(Continental-C) hava kütleleri denir.3


DEVLET METEOROLJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersonel Dairesi BaşkanlığıBöylece bütün hava kütleleri; mA mP mT mE cA cP cT cE diye isimlendirilir.Buraya kadar olan sınıflandırmada kaynak bölgelerinin fiziki coğrafya koşulları esasalınmıştır. Yani enlem, kara-deniz, nem ve mutlak sıcaklık durumları. Hava kütlelerininsınıflandırılmasında üçüncü müşterek özellikleri kararlılık kararsızlık durumlarıdır.Bir hava kütlesinin kaynak bölgesini terk ettikten sonra değişik yüzeyler üzerindetermik ve dinamik modifikasyonlara uğradığı daha önce söylenmişti. Örneğin; kutupoluşumlu bir hava kütlesi oluşum alanından güneye doğru ilerlerse tabiatı ile üzerindengeçtiği yüzeyden daha soğuk olacaktır. Bu durumda hava kütlesi alttan ısınacaktır. Kuzeyedoğru Đlerleyen tropikal oluşumlu bir hava kütlesi ise, alttan soğuyacaktır. Bu olaylar sonucubu kütleler alttan termik modifikasyonlara uğrayacaklardır. Örneğin; geçtiği zeminden dahasıcak olan kütle alt tabakalarının soğumasıyla stabilitesini arttıracaktır. Çünkü bu soğumaaşağı tabakalarında da bir sıcaklık terslemesine (enverziyona) neden olacaktır. Buna karşılıkkendisinden daha sıcak bir yüzeyden geçerse alttan ısınacağından kütle instabıl (kararsız) halegeçecektir. Çünkü alttan ısınma sonucu hava kütlesi içindeki düzey sıcaklık gradyeni (lapserate)gittikçe fazlaşacak ve konvektif faaliyet hızlanacaktır.Geçtiği yüzeyden daha sıcak olan hava kütlesine Almanca sıcak anlamına gelen«Warm» kelimesinin Đlk harfi olan küçük (w), hava kütlesi geçtiği zeminden daha soğuksaAlmanca soğuk anlamına gelen «kalt» kelimesinin baş harfi olan küçük (k) harfi, üçüncü harfolarak kullanılacaktır.Örneğin deniz üzerinde oluşan polar hava geçtiği zeminden daha soğuk ise, bu havakütlesi mpk polarak gösterilir. Bunun anlamı denizsel kutbi ve alt seviyelerinde kararsızlıkgösteren bir hava kütlesidir. Ancak, Arktik hava kütleleri kendilerinden daha soğuk bir kütleolmadığından daima soğuk hava kütlesini belirten (k) harfiyle, ekvatoral hava kütleleri Đse,kendilerinden daha sıcak bir hava kütlesi olmadığından daima sıcak anlamına gelen (w)harfiyle gösterilir.Hava kütlelerini belirten harf gurubundaki 3. harfler kütlenin geçtiği zeminegöre daha sıcak veya daha soğuk olduğunu da gösterdiğinden bu hava kütlesinin altseviyelerinde kararlı mı, kararsızım olduğunu da göstermiş olur. Geçtikleri yere göre sıcakolan kütleler genellikle kararlı, soğuk olanlar ise kararsızdır. Fakat bu alt seviyelerdeki durumher zaman kütlenin tamamının kararlı veya kararsız olduğunu göstermez. Kütlenin üstseviyelerinin de incelenmesi gereklidir. Eğer üst seviyeler kararsızlık gösteriyorsa ingilizcekararsız anlamına gelen unstable kelimesinin baş harfi olan küçük (u) harfi, eğer kararlı ise,stable (kararlı) kelimesinin baş harfi olan küçük (s) harfi dördüncü harf olarak yazılır.Bir hava kütlesinin yükseklerindeki kararsızlıklar aşağıdaki durumlarda tespitedilebilir:• Yukarı seviyelerde konturların siklonik bir dönüşe sahip olması.• Yer üzerinde basınçların düştüğü alçak basınç merkezlerinin derinleşmesihalinde.• Kutup mıntıkalarına doğru hava hareketinin bulunduğu yerlerde.Yukarı Seviyelerdeki Kararlılık :• Yukarı seviyelerde konturların antisiklonik bir dönüş göstermesi.• Yer üzerinde kuvvetli basınç yüksekliklerinin bulunduğu ve yüksek basınçmerkezlerim kuvvetlendirdiği yerlerde• Ekvatora doğru hava kütlelerinin hareket ettiği yerlerde.4


DEVLET METEOROLJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersonel Dairesi BaşkanlığıHava Kütlelerinin özellikleri, Soğuk Hava Kütleleri:Bunlar ARKTĐK (A) ve POLAR (P) hava kütleleridir. Kaynak bölgeleri Arktıka veAntiarktikanın merkezi ile civarlarındaki kara ve denizlerdir. Bu kaynak bölgeleri soğukmevsimde düşük enlemlere, 50 ° kuzey ve güney enlemlere doğru genişleyerek kuzey yarımkürede Sibirya ve Kuzey Amerikanın kuzeyindeki soğuk yüksek basınç alanlarım da içinealırlar. <strong>Genel</strong> olarak soğuk hava kütleleri kaynak bölgelerinde aşağıdaki özellikleri gösterirler:• Enlem itibariyle ısınma azdır. Buna ek olarak alt katlarda radyasyon kaybıfazladır.• Soğuk havanın nem alabilme kapasitesi düşük olduğundan özgül nem düşüktür.• Alttan soğuma kararlı bir durum yaratır. Ama kütlesinin kalınlığı azdır.Soğuk hava kütleleri sıcak deniz üzerine gelirse alttan ısındığı gibi, nem dekazanacaktır. Sıcak kara üzerine hareket ederse alttan ısınmasına rağmen nem bakımındanzenginleşmeyecektir. Deniz ve kara üzerine hareket eden ve değişmeye başlayan soğuk havakütlesi adeta iki farklı hava kütlesi durumuna gelecek hatta aralarında bariz bir cepheningörülmesi dahi mümkün olabilecektir.Türkiye'yi ilgilendiren Hava Kütleleri:Türkiye Orta Kuşakta, başka bir değişle Ekvator ile Kuzey Kutbunun tam ortasındayer aldığından hemen hemen bütün hava kütlelerinin etkisi altında kalmaktadır. Ancakbunlardan bazıları her mevsim görülmesine rağmen, yalnızca kışın veya yazın etkiliolabilmektedir.Dünyanın en büyük iç denizi durumunda olan Akdeniz buraya gelen hava kütleleri içinadeta ikinci kaynak bölgesi durumundadır. Onun için Türkiye bir Akdeniz ülkesi olduğundanve yurdumuzu etkileyen bütün hava kütlelerine direkt veya indirekt olarak etki etmesindendolayı Akdeniz'in de adını kullanarak Akdeniz'i etkileyen hava kütleleri demek daha doğruolacaktır. Zira Türkiye'nin iklimi ve hava koşulları üzerinde esas rolü Akdeniz'e kendi kaynaksahasının özellikleriyle yönelen ve daha sonra Akdeniz'e inerken ve oraya yerleştikten sonrameydana gelen termik ve dinamik değişikliklere uğrayan hava kütleleri aynen yazın ve kışınAkdeniz dolayısıyla yurdumuz, esas olarak iki ana hava kütlesinin tesiri altındadır.Bunlar kutbi (polar) ve tropikal hava kütleleridir. Ama bazen mA (denizsel arktik)hava kütlesinin de Türkiye'ye yaklaştığı hatta üzerine bile yerleştiği çok nadir de olsagörülmektedir. Ancak şunu da ilave etmek lazım, bu kütle Türkiye'ye gelirken uzunca bir yolkat ettiğinden büyük ölçüde kaynak özelliklerini kaybetmektedir. Yani nispeten ısınmakta venem bakımından fakirleşmektedir.Bu müstesna durum dışında yurdumuz genellikle kışın polar (kutbi) yazın ise tropikaloluşumlu hava kütlelerinin etkisi altında kalmaktadır. Ülkemizde yazla kış arasındakimevsimlik sıcaklık farkının fazla olması da bu durumla izah edilebilir.Şimdi yurdumuzu etkileyen hava kütlelerini yazın ve kışın olmak üzere kaynaktakiözellikleri, yurdumuza gelirken geçtikleri yerlere göre kazandıkları özellikleri veyurdumuzdaki etkileriyle teker teker inceleyelim.Kontinental Polar (cP) Hava Kütlesi :Kışın bu hava kütlesinin kaynak bölgesi Kuzey Rusya'dır. Özellikle kışın kuzey Rusyave Finlandiya üzerinde bir antisiklon yerleştiği zaman Avrupa'nın büyük bir kısmını etkiler.Hatta zaman zaman batıda Britanya Adaları ve Güneyde Türkiye üzerinden Akdeniz üzerinekadar uzanır.5


DEVLET METEOROLJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersonel Dairesi BaşkanlığıKaynak bölgesinde kuru ve çok soğuktur. Bu sahalarda gökyüzü açıktır. Çünkü nembakımından fakirdir. Bu cP hava kütleleri kuzeyde Arktik hava kütleleriyle karşılaşılarakSibirya Arktik cephesini oluşturur. Bu kütle güneye, daha sıcak kara yüzeylerine hareketederse alttan ısınır ve az da olsa nem kazanır. Türbülans ve rüzgar hamlesi artar. Dağınıkcümülüform bulutları ve kar serpintisi görülür. Gündüzün bulutluluk artar, gece sema açıktır.Toz ve duman olmadığı hallerde rüyet gayet iyidir. Bulut tavanı genellikle 1500 fitten fazladır.Fakat Akdeniz üzerine inerse alttan ısınarak süratle unstable (kararsız) hale geçer Cu veCb bulutlarnın teşekkülüne ve kuvvetli sağanaklara yol açar. Güney batıya inerek BüyükSahra kaynaklı cT ve Atlas Okyanusu oluşumlu mT hava kütlesiyle karşılaşarak Akdenizcephesini doğurur. Akdeniz'in sıcak ve nemli havası bu hava kütleleri arasındaki farkı daha daarttırarak Türkiye'nin hava ve iklimine çok büyük etkisi olan Akdeniz depresyonlarınınoluşumuna neden olur. Yurdumuzda bu hava kütlesi etkili olduğu zaman soğuk dalgasındanbahsedilir.Yazın bu hava kütlesinin, bu mevsimde yine kaynak bölgesi aynıdır. Ancak Asyakıtası karasallığı gereği oldukça ısınmış olduğundan kaynak bölgesi kuzeye çekilmiştir. Hattaeski kaynak bölgesinde kuvvetli ısınma nedeniyle termik bir Alçak Basınç güneye doğruilerlerken alttan ısınması sonucu kararsız hale gelecek ve sağanaklar görülecektir. SibiryaAntisiklon merkezinin zayıflayarak kuzeye çekilmesiyle Akdeniz cephesi kaybolur. Zira bumevsimde Akdeniz ülkeleri mT ve cT hava kütlelerinin etkisi altındadır.Denizsel Kutbi (mP) Hava Kütleleri :Kışın bu mevsimde görülen mP hava kütlesi aslında, esas kaynak bölgesi KuzeyAmerika olan cP hava kütlesinin Atlas Okyanusundan geçerken modifikasyona uğramışşeklidir. Bu hava kütlesi çeşitli yollarla ve genellikle NW den Avrupa ya ulaşır. BuralardanSiklonik dönüş yardımıyla güneye doğru hareket eden ve zaten ılık, nemli ve kararsız olanhava daha da ısınarak ve oroğrafik nedenlerle yükselerek daha da kararsız duruma geçer veAvrupa'da sağanak ve skuallar meydana gelir. Eğer azor yükseği ispanya üzerinden Akdeniz'euzanmıyorsa bu kütle Akdeniz'e sarkar ve burada tropikal hava kütleleriyle karşılaşması vedinamik nedenlerle siklon oluşumu görülür.Kıyı Avrupa ve Akdeniz'de kararsız olan bu hava kütlesi kıtaların içine doğru gittikçealttan soğudukları için kararlıdır. Ancak Avrupa'da kararlı olan bu hava Akdeniz üzerindenTürkiye'yi etkilerse denizden kazandığı nem sonucu kararsız bir havanın özelliğini gösterir vebol yağış bırakır. Avrupa içlerinde kararlı bir durum gösterdiğinden uçuculuk için çokmüsaittir. Ancak Kıyı Avrupa'da Akdeniz üzerinde bulut tavanı 1000-3000 fit, tepe ise 25-30000 fit arasındadır. Hava kütlelerinin üzerinde kuvvetli rüzgarlar vardır. Kuvvetli buzlanmave türbülans uçuculuk için endişe yaratır. 500 mb. daki sıcaklık -28°C civarındadır. Yineikinci yol olarak Kuzey Amerika durumlu cP hava kütlesi Atlas Okyanusunu geçerek alçakenlemlere deniz üzerinde daha geniş bir yol kat ederek gelir ve daha fazla nem aldığındankararsız olmasına rağmen Azor Yüksek Basıncının etkisiyle (Antisiklonik dönüş) çöker veenverziyon teşekkül eder ve kararlı bir hava görünümünü alır. Bu nedenle aşağı seviyelerindeSt ve Sc bulutları görülür. Karaların içine gidildikçe daha fazla kararlı olur. Bulut tavanı 500-1500 fit tepe 4000 fitin altında nadiren buzlanma görülür. Karalar üzerinde buz ve dumannedeniyle görüş bir milin altındadır.6


DEVLET METEOROLJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersonel Dairesi BaşkanlığıKışın Avrupa'da görülen mT hava kütlesi ile, bu hava kütlesinin farkı mT’in dahanemli olmasıdır. Yazın; genellikle kış mevsimine olduğu gibi Atlantik'ten Azor yüksekbasıncı ile cP havanın mP havaya dönüşümü şeklinde gelen Atlantik üzerinde çökmeenverziyonu nedeniyle stratus ve Sc bulutları meydana gelir. Bulut tavanı 500-1500 fit, tepe3500 fittir. Avrupa sahillerinde genel olarak Cu bulutları ile belli olur. Kara içlerine doğrugittikçe alttan ısındığı için kararsızlaşır, sonuçta yer yer konveksiyonel yağışlara neden olur.Yine kıta içlerinde Yüksek Basıncın zayıfladığı yerlerde ve sıcaklığın çok artmasıyla mahallisiklonlar meydana gelir. Sağanak yağışlar görülür, 500 mb. sıcaklığı -17 Q C dolayındadır.Karasal Tropikal Hava Kütlesi (cT) :Kışın esas kaynak bölgesi Kuzey Afrika ve Büyük Sahra dır. Kaynak bölgesinde sonderece sıcak kuru ve kararlıdır. Fakat Akdeniz üzerinde cT ve mP hava kütlesiylekarşılaşmasıyla meydana gelen cephe sistemi ve siklon oluşumuyla Avrupa ve Türkiye'yesokulduğu zaman alt tabakalarında nem kazandığı ve yükseldiği için kararsız hale geçer veçok bol yağış bırakır. Kontinental tropikal hava kütlesinin hareketine bağlı olarak Akdenizüzerinde siklonik fırtınalar ve yağışlar görülür. Bu durumlar özellikle ilkbahar ve kışın sıkçagörülürler.Yazın, basınç kuşaklarının kuzeye kayması nedeniyle cT hava kütlesinin kaynaksahası genişler. Yine Kuzey Afrika, Anadolu, Ön Asya ve hatta Güney Balkanlar bu havakütlesinin kaynak sahası olarak görülürler. Bunun nedeni kaynak bölgesinde kuru sıcak veoldukça kararsızdır. Kuzeye doğru hareket ettikleri takdirde denizlerden geçerken nemalabilirler. Bunun neticesinde zaten kararsız olan hava kütlesi nemli kararsız duruma geçer.Asıl oluşum sahasının kuzey sınırında ve Güney Avrupa'da görülen yaz sağanakları genelliklebu mekanizma sonucunda oluşurlar. Yazın Türkiye'yi etkisi altına alan hava kütlesi budur.Bulutsuz sabahları puslu bir hava karakteristiğindedir. 500 mb. de sıcaklık ortalama -8 -10arasındadır.Denizsel Tropikal Hava Kütlesi (mT) :Kışın; kaynak bölgesi Kuzey Atlas Okyanusu olup 30-40° enlemleri arasındakitropikal sahalardır. Azor antisiklonunun etkisi altında esas karakterini alır. Bütün yılAntisiklon karakteri taşıyan bu saha Avrupa'ya ve dolayısıyla yurdumuza mT havanınulaşmasını sağlar. Bu kaynak bölgesi bu mevsim de güneye Kanarya Adaları civarına kadarçekilir ve oldukça sahası daralır. Bu kütlenin en büyük etkinliği Azor antisiklonu yardımıylaAtlas Okyanusu üzerindeki Polar cepheyi beselemesi ve dolayısıyla siklonların oluşumunusağlamasıdır. Bu cepheler ve siklonlar Avrupa ve Türkiye için hava olayları için birinciderecede önem arzederler.Yazın bu kütlelerin kaynak bölgeleri çok genişler. cT hava kütlelerinin kaynakbölgeleriyle ilişki kurar. Sürekli Alizeler vererek güneyde intertropikal kuşağı bulur. Buradadoğan tropikal siklon çok etkili olur. Ayrıca bu hava kütlesinin kaynak bölgesiningüçlenmesiyle polar cephe tamamen kuzeye çekilir. Antisiklonların dönüş nedeniyleĐngiltere'de oroğrafik yağışlar görülür. Avrupa'dan sonra tamamen kuru olan hava yağışgetiremez ama Türkiye'ye serin kuzeyli yaz rüzgarlarını getirirler.7


DEVLET METEOROLJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersonel Dairesi BaşkanlığıGenişleyen cT Kuzey Afrika havasının Akdeniz'i ve ülkemizi etkisi altına almaşımsağlarlar (Polar havayı iterek). Böylece kışın oluşan Akdeniz polar cephesini yazıngöremeyiz.Kışın mT kaynak bölgeleri zayıfladığından polar cephe Atlas Okyanusunun ortalarınainmiştir. Bu cepheden doğan deneysel siklonlar Avrupa'ya bol yağış getirirler. Kışın; zamanzaman gerileyen Azor yüksek basıncı mT hava yoluyla Akdeniz cephesini SW’dan besler veBatı Akdeniz'de yeni siklonlar doğmasını sağlar.Kaynak bölgesinde aşağı seviyelerde oldukça kararlıdır. Kışın tipik sıcak hava kütlesive hava koşulları gösterir. Yükseklerde batılı orta şiddete rüzgarlar görülür. Bu nedenleAvrupa içlerine ancak yüksek seviyelerde sokulabilir. Eğer, kara üzerine geçerse altlarısoğuyacağından iyice kararlı durumu geçer. Bu nedenle aşağı seviyelerde sis ve çisentigörülür. Rüyet düşüktür. Ortalama sıcaklık 500’mb.da -18 °C dir.2.BÖLÜMGENEL ĐZAHLARĐzobarYer basınç haritasında eşit basınç değerine sahip noktaları birleştiren eğrilerdir. 1000Mb (hPa) esas alınarak her 4 Mb’da bir çizilir (996, 1000, 1004 gibi).Alçak ve yüksek basınç merkezlerinin belirlenmesi ve takibi, izobarların analizisonucu yapılabilir (Şekil 1).Yüksek basınç izobarları sırtlarla, alçak basınç izobarları troflarla ilgili olup, farklıhava olaylarının göstergesi olarak değerlendirilir.KonturStandart basınç seviye haritalarında eşit basınç yüksekliklerini birleştiren eğrilerdir.a) 850 mb'da 150 geopotansiyel dekametre esas alınarak 3 dekametrenin kat veaskatlarıyla (Şekil 2),b) 700 mb'da 300 geopotansiyel dekametre esas alınarak 6 geopotansiyeldekametre'nin kat ve askatları,c) 500 mb'da 552 geopotansiyel dekametre esas alınarak 6 geopotansiyel dekametreninkat ve askatları,d) 300 mb’da 900 geopotansiyel.dekametre esas alınarak 6 geopotansiyeldekametrenin kat ve askatlan ile çizilirler.Yüksek seviye haritalarında kontur değerinin yüksek olması yüksek merkeze yakınlığı,az olması alçak merkeze yakınlığı ifade eder.Rüzgar akışlarına paralel analiz edilen konturlar, rüzgar hızının artması halinde dahasık, azalması durumunda seyrek aralıklarla analiz edilirler.8


DEVLET METEOROLJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersonel Dairesi BaşkanlığıĐzotermEşit sıcaklık değerlerini birleştiren eğrilerdir. Özellikle standart basınç seviye haritalarındaanaliz edilirler. <strong>Genel</strong> olarak yer ve yüksek seviye haritalarında yatay sıcaklık değişimlerininbelirlenmesi, izoterm analizi sayesinde yapılır. Đzoterm değerlerinin yüksekliği sıcak dil, düşüklüğüsoğuk hava ve izoterm troflarıyla ilgilidir. Đzoterm gradienti (sıkışıklığı) rüzgar hızının artışına veyacephesel zonlarının varlığına işaret eder.ĐzoteksEşit rüzgar hızlarını birleştiren eğrilerdir. 200 ve 300 mb haritaları ile azami rüzgarkartlarında 60 knots esas alınarak 20 knot'ın katları aralıklarıyla çizilir ve özellikle jetstream’lerin analizinde ve fet core’nun belirlenmesinde kullanılır. Đzoteksler; jet streamlerinkuzey kenarlarında soğuk hava içinde daha sık aralıklarla, güney kenarlarında daha seyrekolmak üzere 1/3 oranında analiz edilirler.SĐKLONLARBir basınç merkezinde, rüzgar akışları saat akrep ve yelkovanının dönüşünün tersistikametinde ise ve basınç değerleri etraftan, merkeze doğru azalıyorsa bu basınç sisteminesiklon veya alçak basınç merkezi denir<strong>Meteoroloji</strong>k haritalarda A (Alçak) veya L (low) harfleriyle belirtilir. Yüksek seviyesabit basınç kartlarında basınç değerleri yerine geopotansiyel metre olarak yükseklik değerlerikullanılırYer sinoptik kartlarda kapalı siklona Alçak basınç merkezi denildiği halde yüksekseviye kartlarında Alçak merkez adı verilir. <strong>Genel</strong> olarak siklonlar kötü hava şartlarını (yağış,rüzgar, fırtına gibi) beraberinde getirir. Gezici siklonların yanında dünya üzerinde devamlılıkgösteren siklon (aksiyon) merkezleri vardır.TROFLAR VE SIRTLARTROFLAR (TROUGH)Alçak merkezlerde oluşan ve merkezden itibaren cep veya oluk gibi çevreyeuzanan,basınç veya kontur değerleri içten dışa doğru artış gösteren modellerdir. Her yağıştabir cephe aranmamasına rağmen, cephesel dışındaki yağışlarda bir trof veya buna bağlı alçakbasınç merkezi veya alçak merkez aranmalıdır. Troflar rüzgar akışlarına doğru iç bükey kesikkesik çizgi ile belirtilir. (- - - - - - -)TROFLARDA ARANAN KISTASLARa) Her trofta mutlaka rüzgar şiftinin olması gerekir. Trof önü ve gerisindeki rüzgarlaraparalel çizgiler çizdiğimizde, bu çizgilerin kesişmelerinden meydana gelen açının açıortayından Trof hattını geçirmek gerekir.b) Analiz edilen her trofun üzerinde, biraz önü veya gerisinde Đzoterm trofu (soğukhava) görmemiz gerekir. Bir trofun yaşayabilmesi veya kaybolmaması için bir soğuk havaile beslenmesi gerekir. Soğuk hava ile beslenemeyen troflar dolarak kaybolurlar.9


DEVLET METEOROLJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersonel Dairesi BaşkanlığıYAPILARINA GÖRE TROF ÇEŞĐTLERĐa) Ana Troflar:Bu trofların önlerinde-güney batılı arkalarında kuzey batılı, tam üzerlerinde ise batılı(270°) den rüzgar akışları vardır. istidlalde esas ve aktif olan troflar Ana Troflardır. Bu tiptrofların önünde güney batılı akışlar olması nedeni ile konvektif faaliyete müsaittirler, başkabir ifade ile önlerinde dikine hareketler vardır. Bu sahalar pozitif (+) vortisiti sahalarıdır. Trofgerisine gidildikçe pozitif (+) vortisiti sahalarının yerini negatif (-) vortisiti sahası alır.Tamtrof üzeri ise pozitif (+) ve negatif (-) vortisiti sahalarının birleşimi olan belirsiz sahalardır. Bunedenle trof üzeri yağış istidlali yönünden limit sahalar olup yağış ihtimali % 50 şansasahiptir.Trof gerisi (-)vortisiti sahaları ise rüzgar akışlarının kuzey ve kuzey batı olmasındansüpsidans (çöküş) sahalarıdır. Aşağı doğru çöküşten dolayı dikine faaliyetin olmaması nedeniile trof gerisinde aktivite yoktur ve yağış şansı azdır. (Trof gerisinde aşırı soğuk havanınbulunması ve oroğrafik yağışların dışında)b) Tali Troflar:Özellikle (Cut-off) kopmuş derin alçak basınç veya alçak merkezlerde ana Troflarınyanı sıra güneybatı-güneydoğu, güneydoğu-kuzeydoğu, kuzeydoğu-kuzeybatılı rüzgarakışlarının ve rüzgar şiftinin meydana getirdiği üç adet tali trof analiz etmekte mümkündür.Buradan da anlaşılacağı üzere en fazla 4 adet trof hattı analiz edilebilir. Tali troflarda ana trofkadar etkili aktivite, buna bağlı olarak yağış yoktur, diğer bir deyişle tali troflardaki yağışlarkuvvetli değildir. Ön ve arkalarındaki kuvvetli sırtlardan dolayı hareket edemeyip istasyonerikalan alçak merkezlerde hareket kütlesel olmayıp, ana ve tali- trofların yer değiştirmesişeklindedir. Örneğin öndeki tali trofla yer değiştiren ana trof tali trof olurken ana trofgerisindeki tali trof ana trof durumuna düşer. Bazı modellerde bu durum günlerce devamedebilir ve etkili, sürekli yağışlara neden olabilirler.a) Keskin (V) Troflar:ŞEKĐLLERĐNE GÖRE TROFLARKonturların (V) şeklini aldığı troflardır. Hareketleri oldukça süratli ve aktiftirler. Çokhızlı hareketleri nedeni ile etkili, fakat kısa sureli yağıs bırakırlar. Hareketleri muntazamolduğu için katlama metodu ile yapılan istidlallerden iyi netice alınır. (Belirli periyotiçerisinde kat edecekleri mesafe yönünden). <strong>Genel</strong>de trof geçişi ile oluk sahasının dar olmasınedeni ile yağışlar derhal kesilir. Bu troflarda rüzgar şifti kuvvetlidir.b) Yayvan (U) Troflar:Rüzgar şiftinin az olduğu geniş bir alana yayılan troflardır. Bu troflarda hareket az,aktiviteleri de azdır 'U' harfine benzer şekilleri vardır. Trof eteklerinde genellikle hadiseyoktur.SIRTLAR (RIDGE)Basınç veya kontur değerleri ortasında yüksek, dil görünümlü arkasında,arkasındagüneybatı önüne kuzeybatılı rüzgarları olan ve rüzgar şifti bu şeklinde oluşan (tipik10


DEVLET METEOROLJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersonel Dairesi Başkanlığıolanlarında) modellerdir. Rüzgar dönüşleri antisikloniktir. Her sırtın beslendiği bir sıcakhavası üzerinde, önünde ve gerisinde sıcak dili vardır. Sırtlar kırık çizgilerle belirtilirler. ( ~ )ŞEKĐLLERĐNE GÖRE SIRTLARSırtlar yapılarına göre de sınıflara ayrılabilirse de bu durum istidlalde troflar kadarönemli değildir. Şekillerine göre genelde ikiye ayırabiliriz:a) Keskin sırtlar:Konturları oldukça daralan bir dil şeklinde uzanan sırtlardır.b) Basık sırtlar:Kontur aralıkları açık sırt sahası geniş olan sırtlardır. Bu tip sırtlar soğuk Adveksiyontesiri ile soğuk havalar tarafından kolayca etkilenmezler.Sırtlarda troflarda olduğu gibi ana ve tali sırtlara ayrılırlar ancak istidlali etkileyicifazla bir fonksiyonu yoktur.TROF VE SIRTLARIN ĐSTĐDLAL TEKNĐĞĐNDEKĐ ÖNEMĐHer ne kadar Troflarla, cephesel sistemler aynı soğuk hava veya alçak merkezindeğişik iki sinoptik modelleri iseler de, yapı, özellik ve etkileri itibari ile bir birlerindenoldukca farklıdır. Cephesel sistemler trofların önünde bulunmaları ve değişik karakterlerde ikihava kütlesinin sınırı olmaları nedeni ile bir karışım ve aktivite sınırları olarak kabul edilmekgerekir. Geçişleriyle havanın ilk aktivitesini tükettikleri için geriden gelen homojen (aynıkarakterde) hava kütlesi içindeki troflar, cepheler kadar aktivite taşımazlar. Diğer yandansoğuk cephe geçişleriyle (kuvvetli soğuk cephelerde) özellikle yer sıcaklığının oldukçadüşmesi nedeni ile trofun yaklaşması ile yukarı seviye sıcaklıkları (özellikle 500 mbseviyesi)düşse dahi cephe geçişiyle kütlede meydana gelen kararlılık durumunubozmayacaktır. Ancak soğuk hava geçişleriyle havanın parçalaması sonucu yer sıcaklığınınartması ile hava kütlesi karasız durum kazanacağı için bu şekil aktivite kazanan troflardarüzgarları güneybatı olmak kaydı ile yağışlara neden olabilirler.Eğer trofların bulunduğu soğuk hava veya alçak merkezlerde cephesel sistemlerbulunmuyorsa, bu merkezlerdeki troflar aktivite yönünden daha kuvvetlidir (Kararsızlığın,Konvektif faaliyetin fazla olması nedeni ile) yine trofun yağışa neden olabilmesi için yerbasıncının düşük, tandansların fazla yükseliş göstermemeleri gerekir.Trofların hareketleri iyi bir şekilde takip edilir ve adveksiyon durumlarında göz önünealınırsa yapacağımız istidlal iyi bir sonuç verir (Tahakkuku yönünden).11


DEVLET METEOROLJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersonel Dairesi BaşkanlığıSırtlarında istidlal tekniğindeki yeri büyüktür, Troflar nasıl kötü hava şartlarınınbelirticisi iseler, sırtlarda aksine iyi havanın (sis olayı dışında) belirticisidirler.<strong>Genel</strong>de sırt ve sırt önleri sahaları (istisnalar dışında) iyi hava koşullarına sahiptirler.Ancak sırt gerileri trofların önü olacağı için güneybatılı akışları ve sıcak cepheler nedeni ileyağış alabilir. Sırt önlerinde trof gerisi soğuk havaların aşırı soğuk olmaları sonucundasüpsüdans sahaları olmalarına rağmen sağanak şeklinde yağışlar görmek mümkündür.BEKĐNG (BACKING) VE VĐRĐNG (VEERING) DURUMLARIBeking ve viring durumları trof ve sırtların yerlerinin sıhhatli bir şekilde tayini içinönemli etkenlerdir. Ayrıca yatay hava hareketi (Adveksiyon) durumlarının tespiti içindearaştırılması gerekir.Bir istasyonda gerek yer rüzgarının, gerekse dikey rüzgarların beking veviring durumları o istasyonu etkileyecek adveksiyonun cinsini tesbit etmek için gereklidir.a) Beking durumu:Rüzgarın zamana ve mekana bağlı olarak saat akrep ve yelkovanın tersi istikametindedönüş yamasıdır. Bu durum bir istasyonun yer veya yüksek seviye rüzgarının zamanlasiklonik dönüş yapması şeklinde de olabilir (Trof ön ve arkasındaki rüzgarların yaptığıdönüşler gibi )Gerek bir istasyonun yer veya yüksek seviye rüzgarlarının, gerekse iki ayrı istasyonunrüzgarlarının siklonik dönüş yapması (beking) o istasyon için bir trof veya siklonik merkezinyaklaşmasını ve hava sıcaklıklarının soğuyacağını gösterir ki, kısaca rüzgarın beking yapmasıile hava sıcaklığının soğuyacağını, trof alçak merkezlerin yaklaştığını anlarız.b) Viring Durumu: üzgarın zamana ve mekana bağlı olarak, saat ve akrep veyelkovanı istikametinde dönüş yapmasıdır. Bir istasyonun yer veya yüksek seviyerüzgarlarının zamanla antisiklonik dönüş yapması şeklinde olacağı gibi, iki ayrı istasyonunrüzgarlarının antisiklonik dönüş yapması şeklinde de olur (sırt ön ve gerisindeki rüzgarlarınyaptığı gibi). Gerek bir istasyon rüzgarının, gerekse iki ayrı istasyon rüzgarının viringyapması o istasyona sıcak bir havanın veya sırtın yaklaştığını gösterir. Bu durum ise sıcakadveksiyon pozisyonudur. Hava sıcaklıklarının artması ile, bir sırtın o istasyona yaklaştığıanlaşılacaktır.Alçak basınç (siklon) çeşitleria) Sıcak çekirdekli (veya Nüveli) alçak basınçlar:Yer seviyesinde Alçak basınç merkezi bulunmasına rağmen yukarı atmosferde(özellikle 500 mb'da) yüksek merkez veya sırt var ise bu tip Alçak basınçlara sıcak çekirdekli(veya Nüveli) Alçak basınçlar denir. Basra alçak basınç merkezi buna tipik bir örnektir. Yazmevsimi boyunca bu tür bir alçak merkez olan Basra güneydoğudan itibaren yurdumuzuetkiler. Yağışın pek görülmediği bu periyotta hava sıcaklığı genellikle yüksek değerlerdeölçülür.12


DEVLET METEOROLJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersonel Dairesi BaşkanlığıBu tip siklonlar sıcak nüveli olduğu için sıcak havanın kolayca yükselmesinden altseviyelerde dönüşler siklonik olmasına rağmen, özellikle 500 mb'dan Đtibaren dönüşlerAntisiklon şekline dönüşür. Bu tip Alçak basınç sistemlerinde aktivite yoktur, olsa bile çokzayıftır, Bu siklonlara bağlı sığ cephe sistemlerinde hafif yağışlar görülebilir.b) Soğuk çekirdekli (nüveli) alçak basınçlar:Bu merkezlerde nüve soğuk olduğu için soğuk havanın yükselmesi zayıf olacağından(çökeceğinden) yer seviyesinde ve yukarı Atmosfer seviyelerinde de Alçak merkezler vardır.Bu tip siklonlar çok aktiftirler ve büyük ihtimalle yağışlara neden olurlar.Đzlanda alçak basınç merkezi bu türden bir alçak basınç merkezidir.<strong>Genel</strong>likle bircephe sistemiyle birlikte kendini gösterir.AntisiklonlarBir basınç merkezinde rüzgar akışları saat akrep ve yelkovanı dönüşü istikametinde iseve basınç değerleri etraftan merkeze doğru artıyorsa bu basınç sistemine Antisiklon veyayüksek basınç merkezi denir. Antisiklonlar diverjans alanlarıdır. Sis, pus, kuru duman gibiolayların oluşmasına neden olurlar. Yerin soğuk, üst seviyelerin sıcak olduğu ‘enverziyon’ adıverilen sıcaklık dağılımının ortaya çıkmasında önemli rol oynarlar. Antisiklonlar yüksekseviye haritalarında sırtlarla ilgilidir. <strong>Meteoroloji</strong>k haritalarda Y (Yüksek) veya H (High)harfleri ile belirtilir. Yer sinoptik haritalarda kapalı antisiklona yüksek basınç merkezidenildiği halde yüksek seviye haritalarında yüksek merkez adı verilir.Yüksek Basınç (Antisiklon) Çeşitleria) Sıcak nüveli (çekirdekli) Yüksek basınçlarYer ve yüksek seviyelerde yüksek merkezlerin görüldüğü antisiklon çeşididir. Nüvesıcak olduğundan sıcak havanın yükselmesi nedeni ile hem yer hem de yukarı atmosfer basınçseviyelerinde yüksek merkezler görülür. Bu merkeze tipik örnek Azor Antisiklonlarıdır.Azor antisiklonu yaz mevsimi boyunca Akdeniz ve Balkanlar üzerinden yurdumuzunbatı kesimlerine kadar uzanır. Basra alçak basınç merkeziyle birlikte yurdumuzda genellikleyaz mevsiminde, kuzey ve batı bölgelerde rüzgarın kuzey ve kuzeydoğulu esmesini sağlar.b) Soğuk Nüveli AntisiklonlarMerkezdeki nüve soğuk olduğundan yer seviyesinde yüksek basınç merkezi olmasınarağmen, soğuk havanın çökmesi nedeni ile yukarı atmosfer seviyelerine çıkıldıkça dönüşlerinsiklonik olduğu görülür. Yer seviyesinde yüksek, yüksek atmosfer seviyelerinde alçakbasıncın görüldüğü bu tip yükseklere soğuk nüveli antisiklonlar denir. Sibirya antisiklonlarıbuna tipik bir örnektir. Özellikle kış aylarında birkaç kez bölgemize kadar inerek havasıcaklıklarının aşırı derecede düşmesine ve şiddetli ayazlara neden olurlar.Kontinental Polar (Karasal soğuk) hava kütlesinin bir temsilcisi sayılırlar. Özelliklekış mevsiminde Orta ve Doğu Avrupa’dan Sibirya’ya kadar uzanan bölgede oluşurlar.Đçerdiği soğuk hava Akdeniz’de Akdeniz cephe sisteminin oluşmasında önemli rol oynar.Akdeniz cephe sisteminin ve siklonların oluşması, yurdumuzun o yıl bol yağış almasıanlamına gelir.13


DEVLET METEOROLJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersonel Dairesi BaşkanlığıAdveksiyon (Yatay Hava Hareketi)Adveksiyon yatay hava hareketidir. Yukarı seviye haritalarında konturlarla izotermlerkesişirlerse o bölgelerde adveksiyon var anlamındadır. Konturlar boyunca akan rüzgarlaradveksiyon noktalarına ya daha sıcak yada daha soğuk hava (izoterm) taşırlar.Sıcak, soğuk, nemli yada kuru bir havanın rüzgarla bir yerden başka bir yeretaşınmasına adveksiyon adı verilir. Adveksiyona sahip sistemler baroklinik modeller olupaktiviteleri olan sistemlerdir. Cephe sistemleri mevcuttur.a) Soğuk AdveksiyonBir kontur soğuk değerli izotermden sıcak değerli izoterme doğru akıyorsa ve konturile izotermler kesişiyorlarsa o noktada soğuk adveksiyon vardır denir. Soğuk adveksiyonnedeni ile o noktanın izoterm değeri düşecektir. Soğuk cephe geçişiyle birlikte sıcaklığındüşmesi genellikle kuzeybatılı akışlar içinde soğuk adveksiyonların varlığıyla mümkünolmaktadır.b) Sıcak AdveksiyonlarBir kontur akışı sıcak değerli izotermlere doğru ise ve kontur ile izotermlerkesişiyorlarsa kesişme noktalarında sıcak adveksiyon vardır anlamındadır. O noktalarınizoterm değerleri yükselecektir. Sıcak cephenin yaklaşmasıyla sıcaklık artmaya başlar.Güneybatılı ve güneyli akışlar sıcak adveksiyonları beraberinde getirir.Barotropik ve Baroklinik Modellera) Barotropik modellerSiklon ve antisiklonlarda kontur ve izotermler kesişmiyorlarsa (adveksiyon yoksa) bumodellere barotropik modeller denir. Özellikle alçak merkezlerde ele alınan bu şekil, osiklonun hareketine büyük etki yapar. Özellikle nisan, mayıs ayları ile haziran ayının ilkyarısında yurdumuzda görülen bu tip modeller, kırkikindi olarak da bilinen kararsızlıkyağışlarının oluşmasına neden olurlar.Barotropik siklonlarda adveksiyon (yatay hava hareketi) olmadığından ya hiç hareketetmezler yada hareketi çok azdır. Bu modelde genellikle izoterm ve konturlar birbirlerineparelel bir şekil gösterirler.Bu tip modellerde genelde yer seviyesindeki siklonlar ile yukarı atmosferseviyelerindeki siklonlar aynı dikey bir eksen üzerinde bulunurlar. Bazı hallerde bu tipsiklonlar bulundukları bölgede günlerce hareketsiz kalabilirler.b) Baroklinik modellerSiklon ve antisiklonlarda kontur ve izotermler birbirleriyle kesişiyorlarsa diğer birifade ile adveksiyon varsa bu tip modeller baroklinik modellerdir. Bu tiplerdeki siklonlarhareketlidir. (Adveksiyondan dolayı) Yer seviyesindeki siklon veya antisiklonlar yukarı14


DEVLET METEOROLJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersonel Dairesi BaşkanlığıSeviyelerdeki siklon ve antisiklonlarla geriye doğru meyil yapan bir eksen üzerindebulunurlar. <strong>Genel</strong>likle bir cephe sisteminin olduğu modellerdir. Yurdumuzda sonbaharınsonları, kış ve ilkbaharın ilk aylarında sıkça görülen modellerdir.5. Cephelerin Çeşitleri ve özellikleri:1. Soğuk Cephe2. Sıcak Cephe3. Oklizyon Cephe4. Duralar veya Đstasyoneri Cephe3.BÖLÜMCEPHELERSoğuk Cephe: Sıcak havanın yğunluğunun soğuk havaya nazaran az olması nedeniylesoğuk hava üzerinde tırmanışa geçecektir. Bu tırmanış neticesi spread azalacağındanyükselmeyle yoğunlaşma görülerek bulut teşekkül edecektir. Soğuk cephede kendi arasında; Yavaş hareket eden soğuk cephe Çok süratli hareket eden soğuk cephe olmak üzere iki kısma ayrılır.Yavaş hareket eden soğuk cephenin özellikleri: Bu soğuk cephede kendi arasında;Sıcak havanın kararlı olduğu soğuk cepheSıcak hava şarta bağlı kararsızlık olduğu soğuk cephe olmak üzere ikiye ayrılır.Sıcak hava kararlı durumdadır. Cephe önündeki sıcak havanın yukarı doğru hareketiçok yavaş olduğundan burada As ve Ns tipi bulutlara rastlanacaktır. Yer yüzeyinde cephelerinoldukça ilerisinde sıcak hava içinde stratiform tipi bulutlar görülecektir.Sıcak hava-şarta bağlı kararsızlık var ise bu durumda oluşacak cephenin özelliklerideğişiktir. Sıcak havanın daha fazla yükselmesi nedeniyle Cümülonembüs sistemindekibulutlar orajları meydana getirirler. Her iki tipte de hava yağışlıdır. Soğuk hava içinde alçakstratoform tipi bulutlar görülür.Çok süratli hareket eden soğuk cephe: Soğuk cephelerin en önemlisidir. Bulutlarcephenin 100 mil kadar önlerine uzanabilir. Cephe geçtikten sonra hava çok çabuk açılır. Eğerhava sıcak ve kararlı ise cephenin önünde çok geniş bir saha tamamen kapalı ve genellikleyağışlıdır.Eğer sıcak hava yeterli derecede nemli ise şarta bağlı kararsız bulutlar zon boyuncasağanak ve orajlara neden olurlar. Ayrıca cephe önlerinde aralıklı sağanak ve orajlararastlanır.Oraj ve sağanaklı havanın hareketi yukarı seviyelerdeki rüzgarın hızına bağlı olup burüzgarların hareketleri cephenin hareketinden fazla ise bu durumda cephe önünde kararsızlıkhattının meydana gelmesi mümkündür.15


DEVLET METEOROLJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersonel Dairesi BaşkanlığıHamleli ve türbülanslı rüzgar cephenin gerisindedir. Ağır hareket eden cepheyenazaran meyil daha keskin ve diktir.Soğuk cephelerdeki meteorolojik değişkenlerin genel özellikleri:1.Yağış: Cephe üzeri (süratli hareket edenler dışında) ve cephe gerisinde sağanak veoraj şeklindedir. Ancak soğuk cephe üzerindeki kararsızlık hattı nedeniyle sektörde sağanakve orajda görmek mümkündür. Ancak her soğuk cephede yağış görülecek şekilde birgenelleme yapmak mümkün değildir.2. Bulutluluk: konvektif faaliyetten oluşan cümülüform tipi bulutlardır.(Cb-Cu-Ac-As-Ns)3. Sıcaklık: Cephe önünde yüksek gerisinde düşüktür.4. Rüzgar: Cephe önünde batılı, güneybatılı, cephe gerisinde ise kuzeybatılıdır. Cephegeçmeden becking, geçerken veering yapar.5. Tandanslar: Cephe önünde kuvvetli düşüş cephe üzerinde ani yükseliş, cephegerisinde ise kuvvetli yükseliş şeklindedir. Cephe geçerken baroğraf takip edilirse basıncın,çek yaptığı veya , şeklini aldığı görülür.6. Đzobarlar: Cephe üzerinde (V) şeklinde yüksek basınca doğru, cephe hattıüzerindeki rüzgar devamsızlığı olarak nitelendirilen king yaparlar.7. Görüş uzaklığı: <strong>Genel</strong>de soğuk cephelerde yağış anı dışında iyi bir görüş uzaklığıvardır.8. Cephe Meyili: 1/50 - 1/150 arasındadır. Sıcak cepheye nazaran oldukça diktir.9. Cephenin hızı: Cepheye gelen normal gredyen rüzgarının yaklaşık %80 - %90'ıkadardır.SICAK CEPHEBu cephede sıcak havanın soğuk hava üzerinde hareket etmesi neticesi oluşur.<strong>Genel</strong>likle kararlı tip bir yapıya sahiptirler.Özellikleri:Yağış: Yağışlar cephe üzeri ve önünde meydana gelirler. Havanın kararlı bir yapıyasahip olması nedeniyle genellikle yağmur, kar ve çisenti şeklindedir. Cephe içindeoluşabilecek gizli Cb'lerden sağnak yağışlar da görmek mümkündür. Yağışlar çoğu kez Asbulutları ile başlar.Bulutluluk: Cephe önünde yaklaşık 900-1000 mil önünde görülen Ci bulutları cephagelişinin habercisidirler. Ci bulutlarını daha sonra Cs, Đnce As, Ac, Ns ve St (Fs, Fc) takipeder. Zeminin nemli olması nedeniyle soğuk havanın içinde çok alçak bulutlar teşekkül eder.Bu bulutlar çok alçak olduklarından diğer bulutların teşhisini zorlaştırırlar. <strong>Meteoroloji</strong>stlerin16


DEVLET METEOROLJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersonel Dairesi Başkanlığıözellikle bu duruma dikkat etmeleri gerekir. Sıcak cephe gerisi bulutluluğunun devamı, sıcaksektördeki hava kütlesinin durumuna bağlıdır.Sıcaklık: Cephe önünde düşük, cephe gerisinde ise yüksektir. Cephe geçişi ileyükselme gösterir.Rüzgarlar: Cephe önünde güneydoğu'lu, (Güneydoğulu rüzgarlar sıcak cephenin enbelirgin özelliklerindendir.) Cephe gerisinde batılıdır (Sektör rüzgarları).Tandanslar: Cephe önünde kuvvetli düşüş, cephe üzeri ve gerisinde hafif düşüş,yükseliş veya düz gidiştir.Đzobarlar: Cephe üzerinde (V) king yaparlar.Görüş Uzaklığı: Yağış ve cephe gerisi sisten dolayı düşüktür.Cephe Meyili: Normal olarak !/100-1/300 arasındadır.Cephenin Hızı: Gredyen rüzgarının % 60 veya % 70'i kadardır.OKLĐZYON CEPHE (OCLUDED FRONT)Genç bir dalganın cephelerinden soğuk cephenin hareket hızı daha fazla olduğundanbelirli bir süre sonra öndeki sıcak cepheyi yakalar. Bu durumda soğuk cephe gerisindekisoğuk hava ile sıcak cephe önündeki soğuk hava bir biriyle temas eder. Sektörün sıcak havası,soğuk cephe gerisindeki, sıcak cephe önündeki soğuk hava kütlelerinin temas ettiği ve üçhava kütlesinin kesiştiği noktaya 'THREE POĐNT' noktası veya Oklizyon noktası adı verilir.Oklizyon cepheleri cephesel sistemlerin en son devresi olan Oklide (Đhtiyarlık)devresini yaşarlar. Oklizyon cepheler iki tiptir. 1- Soğuk Oklizyon 2- Sıcak Oklizyon.1- HAVA TAHMĐNĐ NEDĐR?4.BÖLÜMHAVA TAHMĐNĐ NASIL HAZIRLANIR?Belirli bir ülke, bölge veya merkezde, bir zaman dilimi içinde görülebilecekmeteorolojik olayların gözlem ve analizlere dayanılarak subjektif veya objektif yöntemlerkullanılarak önceden öngörülme çalışmaları hava tahmini olarak adlandırılır.2- HAVA TAHMĐNĐ NASIL HAZIRLANIR?Hava Tahmini 7 aşamada hazırlanır. Bunlar;a) Gözlemlerb) Haberleşmec) <strong>Meteoroloji</strong>k Haritalard) Uydu Görüntülerie) Radarlar17


DEVLET METEOROLJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersonel Dairesi Başkanlığıf) Raporlamaa) GÖZLEMLER:i)Yer Seviyesi Gözlemleri:<strong>Meteoroloji</strong>de Sinoptik ve Klimatolojik olmak üzere iki çeşit yer gözlemiyapılmaktadır. Hava tahmininde kullanılan gözlemler sinoptik gözlemlerdir. Sinoptikgözlemler bütün dünyada meteoroloji istasyonlarında GMT saatine göre aynı anda yapılır. Busaate göre, Đngiltere'deki Grinwich'ten geçen boylam derecesi başlangıç kabul edilir ve bubaşlangıç boylamında 12.00 GMT'de yapılan bir sinoptik rasat mahalli olarak Türkiye'deöğleden sonra 15.00'de, Hindistan'da akşam 18.00'de, Avustralya'da gece 22.00'de ve OrtaAmerika'da ise sabah 05.00'de yapılır. Bu gözlemlerin hepsi de 12.00 GMT gözlemi olarakisimlendirilir.Sinoptik gözlemler GMT saati ile ve üçer saatlik aralıklarla günde 8 defa yapılır.00.00, 06.00, 12,00, 18.00 GMT'de yapılan gözlemler Ana Sinoptik; 03.00, 09.00, 15.00,21.00 GMT'de yapılan gözlemler de Ara Sinoptik Gözlem olarak isimlendirilir.Sinoptik gözlemler Türkiye’de 216’sı otomatik (insansız) olmak üzere toplam 325istasyonda yapılmaktadır.ii) Gemi Gözlemleri:Yer gözlem istasyonlarında ölçülen meteorolojik olaylar ve elemanlar gemilerde yapılangözlemlerde de ölçülür. Tek fark gemilerin hareketli olmalarıdır. Ölçülen değerler gemininbulunduğu yerin enlem ve boylamı ile birlikte bildirilir.iii)Yüksek Seviye Gözlemleri:Atmosferin üst tabakaları için gözlem yapan istasyonlarda radyo vericili gözlem aleti,hidrojen veya benzeri hafiflikte gazla doldurulmuş bir balona bağlanarak atmosfere bırakılır.Bu balonlarla 30-40 km yüksekliğe kadar çıkabilen ölçüm cihazı; Belirli basınç seviyelerininyüksekliğini, Bu seviyelerdeki sıcaklık ve nemi, Rüzgar yön ve şiddetini; Ölçerek radyosinyalleri ile yer istasyonuna gönderir. Bu işlem 00:00 ve 12:00 UTC’de olmak üzere gündeiki kez tekrarlanır. Türkiye'de 7 ve dünyada 1000 meteoroloji istasyonu tarafındanyapılmaktadır.DMĐ kontrolündeki otomatik istasyon sayısı 231 adet olup, bunların 206 adetiklimatolojik ve sinoptik amaçlı,25 adeti uçuculuk amaçlı (havaalanlarında) kullanılmaktadır.b) Haberleşme:--Yapılan gözlemlerin merkeze ulaştırılması,--MSS Sistemi,--Türkiye’nin Bağlantıları,--GTS Üzerinden Verilerin Dağıtılması, şeklinde yapılmaktadır.c) <strong>Meteoroloji</strong>k Haritalar:18


DEVLET METEOROLJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersonel Dairesi BaşkanlığıToplanan yer seviyesi gözlem verileri yer haritalarına işlenir. Yer seviyesinde belirlisaatlerde yapılan gözlemlerin harita üzerine işlenmesi ve izobarların (eş basınç eğrileri)çizilmesiyle elde edilir. Yer haritaları basınç, sıcaklık, havanın kapalılık miktarı ve buluttürleri, görüş uzaklığı, rüzgar yön ve hızı ile yağış ve diğer meteorolojik olayların bilgileriniiçermektedir.Yer haritaları basınç merkezlerinin hareketleri, basıncın yere ve zamana göre değişimi,yağışlı yerler, cephe sistemlerinin aktiviteleri, yön ve hızlarının belirlenmesi, yersıcaklıklarındaki değişiklikler ile rüzgar hız ve yönündeki değişikliklerin tespiti yönüyle havatahmininde büyük önem taşır.Cepheleriyle birlikte analiz edilmiş haritalardaki hava kütlelerinin yerleri uyduresimleri, sayısal hava tahmin ürünleri ve radar bilgileri ile karşılaştırılır.Atmosferin belirli seviyelerinden elde edilen yüksek seviye bilgileri de haritalara (850hPa, 700 hPa, 500 hPa, 300 hPa, 200 hPa, 100 hPa, Troppoz ve Azami Rüzgar) işlenerekeşyükselti ve eşsıcaklık eğrileri oluşturulur. Bu analizler sonucunda alçak ve yüksekmerkezler ile soğuk ve sıcak karakterli alanlar tespit edilir.--Nümerik (Sayısal ) Tahmin HaritalarıAtmosferin durumunu gösteren değişkenlerin (sıcaklık, rüzgar, nem ve basınç) zamanave yere bağlı değişimlerini ifade eden denklemlerin (hareket, termodinamik, süreklilik,hidrostatik eşitlik) matematik çözümleri yapılarak gelecekteki durumunu tahmin etmeişlemine sayısal hava tahmini denilir.ECMWF tarafından ayda bir yayımlanan mevsimsel hava tahminleri SGI işistasyonları üzerinden alınmakta ve görüntülemeye hazırlanmaktadır.Kartların ait olduğuayların ortalama değerlerinden olan farklar bu kartlarda gösterilir. Ürünlerin başlıcalarışunlardır:1. Ortalama deniz yüzeyi sıcaklığı anomalisi (Mean sea surface temperature anomaly),2. Ortalama Yağış anomalisi ( Mean precipitation anomaly),3. Ortalama deniz seviyesi basıncı anomalisi (Mean sea level pressure anomaly),4. Ortalama 2 metre sıcaklığı anomalisi ( Mean temperature anomaly).d) Uydu Görüntüleri:Uydular hava olaylarını küresel olarak inceleme olanağı sağlar ve dünyaçevresindeki yörüngelerinde hareket ederken, sensörleri (radyometre) tarafından kaydedilenverileri belirli aralıklarla yer istasyonlarına gönderirler. Uyduların en önemli özelliklerindenbirisi de, yer gözlem istasyonlarının kurulamadığı ve böylece verilerin toplanamadığıokyanus, çöl, dağlık alanlar, kutup bölgeleri vs. gibi çok geniş alanlardan meteorolojikbilgilerin elde edilmesidir.Tüm uyduların uzaktan algılama sistemleri cisimler tarafından yansıtılan vecisimlerin vücut sıcaklığına bağlı olarak yaydıkları elektromagnetik radyasyonun, uzayayerleştirilen platformlar (uydu) üzerinde bulunan radyometreler tarafından ölçülmesi (pasifalgılama) ve radar (aktif algılama) sistemlerine dayanır. Bulutluluk, ozon miktarı vekonsantrasyonu, buzul alanlarının, atmosferik sıcaklık ve nem profillerinin, yağışmiktarının tespiti, kara ve deniz yüzeyi sıcaklıklarının belirlenmesi pasif algılamaya,okyanus dalga boyu, dalga yüksekliklerinin ve deniz yüzeyi rüzgar hızı ve yönünün tespitiaktif algılamaya örnek teşkil etmektedir. <strong>Meteoroloji</strong>k amaçlı uydular (METEOSAT,19


DEVLET METEOROLJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersonel Dairesi BaşkanlığıGOES,GMS, NOAA vs.) pasif algılama yöntemlerini kullanırken, ERS-1 gibi uydular aktifalgılama yöntemlerini kullanmaktadır. <strong>Meteoroloji</strong>k ekipmanla donatılarak uzaya fırlatılanilk uydu Vanguard-2 olup, 17 Şubat 1959’da uzaya fırlatılmıştır. US Ordu AraştırmaSinyal Laboratuarı tarafından geliştirilen Vanguard-2 bugünkü görüntülemeradyometrelerine çok benzer olan lenslerinin arkasında bir çift fotosele sahipti ve uydununyörüngesinde dönmesi sırasında dünya görüntüsünü tarayarak visible kanaldan vereceğivarsayıldı. Ne yazık ki, uydu kendi ekseninde salınarak dataların kullanışsız halegelmesine neden olan çapraşık ekran çizgileri oluşturdu.e) Radarlar:"Radio Detection and Ranging" kelimelerinden derlenmiş, uzak mesafelerdekiobjeleri, nesneleri belirlemek ve radar tarafından onlara doğru gönderilen radyo enerjisiningeri yansıtılmasıyla radar ile olan mesafelerini belirlemede kullanılan elektronik alet.<strong>Meteoroloji</strong>de, radar ile yağış ve bulutlar, geri dönen elektromanyetik sinyallerinkuvvetlerinin ölçülmesiyle sağlıklı bir şekilde belirlenebilir. Sistem, bir vericiden, dar birradyo dalgası göndermek ve genellikle tıpkı verici gibi aynı anten sistemini kullanan bir alıcıyardımıyla nesneden yansıtılan sinyali almaktan oluşur. Nesnenin radara olan uzaklığısinyalin cisme varışı ve geri dönüşü arasında geçen zamandan hesaplanarak bulunur. Aynışekilde hedefteki nesneler katot ışın tüpünde gözle görülür hale getirilebilir.f) Raporlanma :Bugünün bilimsel hava tahmini, yer ve yüksek seviye haritaları kullanılarak ileriyedönük tahminler yapmayı amaç edinen sinoptik meteoroloji kavramının temel esaslarıüzerinde gelişti.Yer ve yüksek seviye haritaları atmosferin fiziksel elementlerinin uzaydakidağılımını gösterir. Bu dağılımın olduğu yer, atmosferik alan diye isimlendirilir. Atmosferikalan yerçekimi ve dünyanın dönüşünden etkilendiği gibi hassas termal hareketleri de yansıtır.Teorik olarak gelecekteki hava şartları dinamiğin kullanımıyla doğrudan tahmin edilebilir.Yani atmosferin halihazır şartları verildiğinde gelecekteki bir durumu belirlemek için tahminyapmanın en bilimsel yolu, atmosferik hareketleri açıklayan termodinamik ve hidrodinamikdenklem sistemlerinin uygulanmasıdır. Fakat bu denklemlerin yapısı ve açıkladığı işlemlerinkarmaşıklığı net bir analitik çözüm elde edilmesini zorlaştırır. Bu nedenle hava tahminiyapılırken bazı detaylı teknikler uygulanır. Bu teknikler atmosferik faaliyetin teorik vedeneysel karakteristiklerinin bir modellemesidir.Yapılan analizler son defa bütün uzman ve tecrübeli personelin katıldığı meteorolojikbrifingde tekrar değerlendirilir. Sabah, öğle ve akşam olmak üzere günde üç defa yapılan bubrifinglerde yağış alanları, yağışın etki süreleri ve şiddeti ile hava sıcaklıklarındaki beklenendeğişimler değerlendirilerek raporlar oluşturulmaktadır.20


DEVLET METEOROLJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersonel Dairesi BaşkanlığıH A V A C I L I KM E T E O R O L O J Đ S Đ21


DEVLET METEOROLOJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersonel Dairesi BaşkanlığıGiriş ve TanımHavacılık <strong>Meteoroloji</strong>si, havacılığın özel ihtiyaçlarını karşılamak için meteorolojininspesifik bir dalı olarak gelişmiştir.Uçuş faaliyetlerini etkileyen meteorolojik olay (Oraj, Downburst, Microburst,Türbülans, Buzlanma, Sis vs.) ve parametrelerin gözlem ve tahminlerini kapsamına alan vemeteorolojinin havacılıkla ilgilenen dalına “HAVACILIK METEOROLOJĐSĐ” veya“AERONATĐK METEOROLOJĐ” denir.Her türlü hava şartlarında yürütülen uçuş faaliyetlerinin emniyetini sağlamak içindünya sathındaki tüm millî meteoroloji teşkilatları meteorolojik gözlemleri ve tahminleriyapar ve yayınlar, ülkelerindeki monitoring ve ihbar sistemlerini temin ve tesis eder.Özellikle uzun uçuşlarda troposferin üst, stratosferin alt seviyelerinde uçuş yapan jetve supersonic uçaklar, genellikle aktif hava olayları ile karşılaşmazlar. Aktif havaolaylarından, kalkış, tırmanış, yaklaşma, alçalma ve iniş safhasında etkilenirler.Kısa uçuşlar, yaklaşık 5 – 8 km. irtifada troposferin orta ve alt seviyelerinde yapılır vebu nedenle hava olaylarının etkisi daha fazla olur.<strong>Meteoroloji</strong> teşkilâtları, gözlem sistemleri ve şebekeleriyle, analiz ve tahminmerkezleriyle havacılığa hizmet verirler. Küresel ve bölgesel gözlem bilgilerini, aktüel vetahmin ürünlerini toplar ve dağıtır.Kullanıcılara meteorolojik hizmet temin etmek için her havaalanında bir Aeronatik<strong>Meteoroloji</strong> istasyonu veya bir Aeronatik <strong>Meteoroloji</strong> Ofisi vardır.TanımlarMETEOROLOJĐ : Atmosferde meydana gelen hava olaylarının oluşumunu, değişiminive nedenlerini inceleyen bir bilim dalıdır.HAVACILIK METEOROLOJĐSĐ (AERONATĐK METEOROLOJĐ) : Uçuşfaaliyetlerini etkileyen meteorolojik olay (Oraj, Downburst, Microburst, Türbülans,Buzlanma, Sis vs.) ve parametrelerin gözlem ve tahminlerini kapsamına alan vemeteorolojinin havacılıkla ilgilenen dalına “Havacılık <strong>Meteoroloji</strong>si” veya “Aeronatik<strong>Meteoroloji</strong>” denir.METEOROLOJĐ GÖZLEM OFĐSĐ (MWO – Met Watch Office) : FIR sahasısorumluluğunu kabul eden ülkelerin, bu FIR sahasına meteorolojik hizmet vermek üzere“<strong>Meteoroloji</strong> Gözlem Ofisi” tayin etme zorunluluğu nedeni ile;Ankara/Esenboğa ve Đstanbul/Atatürk Aeronatik <strong>Meteoroloji</strong> Ofisleri, “<strong>Meteoroloji</strong>Gözlem Ofisi” olarak tayin edilmiştir. Bu iki meteoroloji gözlem ofisi, meteoroloji ofisigörevlerine ilâve olarak meteoroloji gözlem ofisinin yapacağı görevleri de yerine getirir.2


DEVLET METEOROLOJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersonel Dairesi BaşkanlığıEsenboğa MWO Ankara FIR sahasından, Atatürk MWO Đstanbul FIR sahasındansorumludurlar.Bir <strong>Meteoroloji</strong> Gözlem Ofisinin (MWO) yapacağı görevler aşağıda belirtilmiştir;a) Sorumluluk sahasındaki uçuş faaliyetlerini etkileyen meteorolojik şartları takipetmek, gözlemek ve değerlendirmek,b) Sorumluluk sahasına ait SIGMET, AIRMET mesajlarını hazırlamak, yayınlamak,diğer meteorolojik bilgi ihtiyaçlarını karşılamak,c) EUR VHF VOLMET yayınlarını yapmak,d) <strong>Meteoroloji</strong> Ofisi olarak yapacağı diğer görevleri yerine getirmek.AERONATĐK METEOROLOJĐ OFĐSĐ : Hava seyrüseferi için (askeri sivil)meteorolojik hizmet (sinoptik ve havacılık maksatlı rasatlar ile analiz ve tahmin, uçuşdokümanı, brifing vs.) sağlamak üzere tayin ve tesis edilen ve genellikle bir havaalanındabulunan meteoroloji ünitesidir.Bu üniteler, havaalanlarındaki uçuşların meteorolojik desteğini sağlamak üzereaşağıdaki görevleri/fonksiyonları yerine getirirler;a) Bulunduğu havaalanındaki uçuşlar için gerekli tahminleri (TREND, TAF, vs.)hazırlar, diğer havaalanlarının (yurtiçi–yurtdışı) rasat ve tahminlerini elde eder.b) Aktüel hava gözlem ve ölçümlerini yapar (METAR, SPECĐ, SĐNOPTĐK vs.)c) Uçuş personeline ve/veya uçuşla ilgili diğer personel ve birimlere uçuş dokümanıhazırlar, temin eder, brifing verir.d) Havacılıkla ilgili kullanıcıların diğer meteorolojik bilgi ihtiyaçlarını karşılar.e) Mevcut meteorolojik bilgi ve ürünleri gösterime hazır tutar (display). (Aktüel veprognostik kartlar, raporlar, tahminler, eğer mevcutsa uydu resimleri vs.)f) Tahminlerini hazırlamakla görevlendirildiği havaalanlarındaki meteorolojik şartlarısürekli takip eder.g) Gerektiğinde meydan ihbarlarını hazırlar ve dağıtımını yapar.h) Volkanik aktiviteyle ilgili rapor alındığında gerekli yerlere iletir, veya gerektiğindevolkanik aktiviteyle ilgili raporları hazırlar.AERONATĐK METEOROLOJĐ ĐSTASYONU : Sinoptik ve/veya havacılık amacıylayalnızca rasat (gözlem) yapan ve temin ettiği meteoroloji raporlarını kullanıcılara sunanmeteoroloji ünitesidir.BRĐFĐNG : Mevcut ve/veya beklenen meteorolojik şartların (meteorolojik harita,slayt vs. ile) sözlü olarak anlatımıdır.ĐRTĐFA (Altitude) : Herhangi bir seviyenin, bir noktanın veya nokta olarak kabuledilen herhangi bir cismin ortalama deniz seviyesinden (MSL) olan yüksekliği.METEOROLOJĐK BĐLGĐ (Meteorological Information) : Mevcut veya beklenenmeteorolojik şartlarla ilgili olarak her türlü yazılı ve sözlü ifade (meteoroloji raporu, analiz vetahminler dahil).METEOROLOJĐ RAPORU (Meterological Report) : Belirli bir zaman ve yer ileilgili olarak rasat edilen (gözlem yapılan) meteorolojik şartların belirlenmesi.3


DEVLET METEOROLOJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersonel Dairesi BaşkanlığıMEYDAN (Havaalanı – Aerodrome) : Hava taşıtlarının iniş, kalkış ve hareketleriiçin bir bölümü veya tamamının kullanılması düşünülen, kara ya da su üzerinde, belirlenmiş(her türlü bina, tesisler ve cihazlarla birlikte) bir saha.RASAT (Gözlem – Observation) : <strong>Meteoroloji</strong>k olay ve parametrelerin günün belirlizamanlarında ölçülmesi ve değerlendirilmesi. Rasat tipleri aşağıdaki şekilde sınıflandırılır;1) SĐNOPTĐK RASAT : Hava tahmini amacıyla, bütün dünyada UTC olarak aynıanda belirli aralıklarla yapılan ölçüm ve gözlemlerdir. Zaman aralıklarıSaatlik Sinoptik RasatlarAna Sinoptik Rasatlar : 0000 – 0600 – 1200 – 1800 UTCAra Sinoptik Rasatlar : 0300 – 0900 – 1500 – 2100 UTC2) HAVACILIK MAKSATLI RASAT : Kullanıcıların ihtiyacına göre, meteorolojive havacılık otoritelerinin (uluslararası ve milli) belirleyeceği usul ve esaslarçerçevesinde yapılan ölçüm ve gözlemlerdir. Havacılık maksatlı rasatlar UTColarak;a) Uluslararası meydanlarda her yarım saatte bir, Ulusal ve askeri meydanlardaher saatte bir ve Gün doğumu, gün batımı saatleri arasında çalışan meydanlardaise, sadece uçuş saatlerini kapsayacak şekilde (METAR) yapılır.b) Bu rutin rasatlara ilave olarak, meteorolojik olay ve parametrelerin belirlikriterlere ulaşması, aşması veya düşmesi durumunda SPECI yapılır.UÇUŞ DÖKÜMANI (Flight Documentation) : Bir uçuş için, kart ve formlar dahil,meteorolojik bilgileri içeren yazılı ve basılı dokümanlar.YEDEK MEYDAN (Alternate Aerodrome) : Đniş için programlanan bir havaalanınıniniş koşullarına müsait olmaması veya uçuşun devamına müsaade edilmemesi ya da uçuşunsürdürülmesine engel teşkil edecek herhangi bir aksaklığın olması gibi nedenler dikkatealınarak, iniş yapılması uygun görülen diğer bir veya daha fazla meydan.HAVA OLAYLARI VE BUNLARIN HAVACILIK METEOROLOJĐSĐ ĐLEĐLĐŞKĐLERĐHava olayları ve uçaklar üzerindeki etkileri, özellikle kritik iniş ve kalkış safhalarıiçin, aşağıda belirtilmiştir.YÜKSEK SEVĐYE RÜZGARLARI VE YER RÜZGARI(a) YÜKSEK SEVĐYE RÜZGARLARI : Yüksek seviye rüzgârları, aşağıdabelirtilen nedenlerle pilot ve diğer ilgililer tarafından talep edilir.1) Đki yer arasındaki uçak rotası için rüzgâr bilgilerinin kullanımıyla ilgilidir.Muntazam ve düzgün bir uçuşta, uçak uçuş sırasındaki havaya bağlı olarak, doğru bir hatboyunca ilerler. Hava, genellikle dünyanın hareketine uyumlu şekilde hareket eder ki, bubilindiği gibi rüzgârdır.4


DEVLET METEOROLOJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersonel Dairesi Başkanlığı2) Rüzgâr bilgilerine duyulan ihtiyacın ikinci sebebi, yakıt miktarının planlamasıylailgilidir. Eğer kuvvetli baş rüzgârı (head-wind) varsa, uçak uçuş noktasından varış noktasına,kararlı ve sakin havadaki uçuş süresinden daha uzun süre uçuş yapacaktır. Bu demektir ki,toplam yükü azaltarak daha çok yakıt bulunduracaktır. Uzun uçuşlarda yakıt tüketimi, rüzgârabağlı olarak önemli değişiklikler gösterir. Özellikle batıya ve sıcak enlemlere doğru yapılandoğulu uçuşlarda, Örneğin; 5000 Km.lik bir mesafede ortalama 90 Km/h baş rüzgârı,rüzgârsız bir havadakinden 10 ton daha fazla yakıt tüketimi gerektirir. Uzun uçuşlarda, ihtiyaçgerektirmeyen rezerv yakıt taşımak kârdan zarar etmektir.Eğer, kuvvetli kuyruk rüzgârı (tail-wind) mevcutsa, bu durum gerekli zamanı ve yakıttüketimini azaltır. Örneğin; 500 Knot hızla seyreden bir uçak, kararlı ve durgun bir havada3000 Km.yi 6 saatte kat edecektir. Eğer, 50 Knot’lık kuyruk rüzgârı alıyorsa, bu uçuş 5 saat27 dakikada gerçekleştirilecektir ki, bu yaklaşık %10’luk bir zaman kazancıdır ve yakıt yüküya da tüketimi %10 az olacaktır.3) Jetstream olarak adlandırılan dar olan akışlı maksimum rüzgârlar, uzun uçuş yapanuçakların seyrettiği irtifalarda (mevsim ve enlemlere bağlı olarak 25.000 ila 40.000 feetcivarı) görülür. <strong>Genel</strong>likle jetstream core’unda rüzgâr hızı 200 Km/h’dir. Bu tip kuvvetlirüzgârlarda baş rüzgârı alacak şekilde uçmak elbette ki mümkün ve uygun değildir. Böyledurumlarda, orijinal uçuş path’inden çok fazla sapmamak üzere, yolu değiştirmek gerekir.Rüzgârın hızı ve yönü, genellikle irtifayla değişir ve bu nedenle uçuş zamanı ve/veya yakıttüketimi en avantajlı rüzgârların bulunduğu uçuş yolunun dikkatli seçilmesiyle optimizeedilebilir.4) Yüksek seviye rüzgâr ve sıcaklıklarının nümerik tahminleri ; 30 yıl önce, böyle birihtiyacı karşılamak meteoroloji için mümkün değildi. Önceleri yalnızca sınırlı sahalar içinbelirli doğrulukta kompütürlerle veya elle yapılıyordu. Ancak, günümüzde küresel rüzgâr vesıcaklık tahminleri, çok güçlü kompütürlerle sofistik nümerik modeller kullanılarak rutin birşekilde yapılmaktadır. Küresel rüzgâr tahminlerinin ortalama doğruluk dereceleri gayetmemnuniyet vericidir.(b) YER RÜZGARI : Pilot ve hava trafik kontrolörleri, yer rüzgarının yön ve hızınıbilmek ihtiyacı duyarlar.L = K 1 pV 2 ilişkisinden ve L = W uçuş şartı ilişkisinden görülmektedir ki uçağınhavada kalmasını sağlayacak bir hız (Vs) vardır. Bu, stalling hızıdır ve bir uçağın kalkmasıveya tekerlek koymasındaki hava hızıdır. Eğer kalkış veya iniş Y knot hızındaki rüzgâradoğru yönelirse, yerdeki kalkış veya iniş hızı Vs-Y’dir. Bu düşük hız, emniyetli bir uçuşaimkân verir. Bu nedenle, pilot ve hava trafik kontrolörleri pist seçimi için yer rüzgârölçümlerini kullanırlar. Zira pilot (veya uçuş planlamacıları), kalkış ağırlığını belirlemek içinyer rüzgârını kullanırlar. Eğer, kalkış esnasındaki kuvvetli baş rüzgârı(head-wind) varsa, koşuyolu azalır, bunun anlamı kısa pistlerde W ağırlığı yüksek tutulabilir demektir. Diğer birifadeyle, eğer rüzgâr sakin veya baş rüzgârı hafif ise uçak kalkış yapabilmek için ağırlıkazaltmak zorunda kalacaktır.Uçak tiplerine göre değişmekle birlikte, kuvvetli yan rüzgârı da önemlidir. Örneğin;45 Km/h yan rüzgârının mevcut olması durumunda, genellikle inişe müsaade edilmez.Münferit ve aşırı ani yan rüzgârı her zaman için tehlike yaratabilir.5


DEVLET METEOROLOJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersonel Dairesi BaşkanlığıRüzgâr hızındaki değişmeler, kalkış ve iniş safhasında uçağın dengesini, kararlılığınımuhafaza etmede önemlidir. Büyük ağır uçaklar, genellikle bu değişimlerden az etkilenirlerfakat kontrol değişikliklerine daha yavaş cevap verirler. Hafif uçaklar ise daha çok etkilenirlerancak, hamle etkisine karşı pilotun alacağı tedbirlere daha hızlı cevap verirler.Yer Rüzgârının Ölçülmesi ve Rapor Edilmesi :a) Pratik olarak, yer rüzgârı doğrudan doğruya pist üzerinde ölçülemez. Kalkış ve inişiçin gerekli rüzgâr ölçümleri, uçağın kalkış ve iniş esnasında karşılaşacağı rüzgar değerlerinitemsil edecek şekilde olmalıdır.b) Kalkış, iniş raporları için gerekli yer rüzgârı ölçümleri, pist boyunu ve touchdownzonunu temsil etmelidir. Rüzgâr ölçümleri thersholddan 300 metre içeride, touchdown zonunayakın bir yerde, pist orta çizgisine 190 ila 220 metre mesafede yapılır.c) Yer rüzgârı ölçümleri, pistten itibaren 6 ila 10 metre yükseklikte yapılmalıdır. Diğerbir ifadeyle, yer rüzgârı bilgileri, pistten itibaren 6 ila 10 metrelik yükseklikteki şartları temsiletmelidir.d) Yer rüzgâr ölçümlerinin ortalaması;- Havaalanı dışına gönderilen raporlar için (METAR-SPECI) 10 dakikalık ortalamadeğer- Havaalanı içinde kullanılan kalkış ve iniş raporları ile hava kontrol birimlerindekiindikatörler için 2 dakikalık ortalama değer olmalıdır.e) Her sensörle ilgili yer rüzgârı indikatörleri, meteoroloji ünitesinde ve uygun ATSünitelerinde bulunmalıdır.(c) DĐKĐNE RÜZGAR SHEARĐ : Wind Shear, atmosferde iki nokta arasındaki (dikine veyatay) her birim mesafede rüzgâr hızında ve/veya rüzgâr yönündeki değişikliklerdir. Havanınhızında değişiklik veya farklı uçuş karakteristiği göstermesine neden olabileceğinden, uçakiçin problem teşkil eder. Uçak için problem teşkil eden bu olayın şiddeti, hem belirli iki noktaarasındaki rüzgâr sheari’nin miktarına hem de bu iki nokta arasındaki uçağın hızına bağlıdır.Dikine rüzgâr sheari, iki seviye arasındaki (velucity) değişikliktir. Eğer iniş ve tırmanışsahalarında dikine rüzgâr sheari varsa, pilotun bunu bilmesinde fayda vardır. Sabit yüksekhızda hareket eden büyük uçaklarda, çok kısa sürede, karşı tedbir alacak hıza ulaşmak güçolacağından, dikine rüzgâr sheari problemlere neden olabilir. (Rüzgâr Sheari konusu başka birbölümde detaylı ele alınacaktır.)GÖRÜŞ MESAFESĐ (RÜYET)1) <strong>Meteoroloji</strong> personeli, yatay görüş mesafesi ile ilgilenir. Yatay görüş mesafesi,gözlem noktası ile referans alınan noktalar arasındaki mesafeler dikkate alınarak ölçülür.Belirli bir karaktere sahip bir cismin çıplak gözle görülüp teşhis edilebileceği veyagece rasatlarında, genel aydınlatma gün ışığı seviyesine çıkarılmış olsaydı, aynı cismingörülüp teşhis edilebileceği en uzak mesafeye “Görüş Mesafesi” veya “Rüyet” denir.Rasat parkı merkez olmak üzere, değişik yönlerde ölçülen rüyetin, en düşük olandeğeri “<strong>Meteoroloji</strong>k Rüyet” olarak adlandırılır ve meteoroloji raporlarında daimameteorolojik rüyet değeri kullanılır.6


DEVLET METEOROLOJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersonel Dairesi Başkanlığı2) Rüyetin azalmasına aşağıdaki olaylar neden olur ;a) Yağışb) Sis ve Pusc) Toz, Kum Fırtınasıd) Hava Kirliliği3) Uçuş Görüş Mesafesi (Flight Visibility) : Uçuş halindeki bir uçağın pilotkabininden (cockpit) ileriye doğru görülebilen ortalama mesafe olarak tanımlanır. Bulutlarınçoğunda (bulut içi) uçuş görüş mesafesi düşüktür. Bulut, sis ve yağış dışında ise genellikleiyidir ki, toz, duman, pus vs. hariç.4) Normal meteorolojik ölçümler, yer seviyesinde ve yatay olarak yapılır. Ölçülen budeğerler, yerden yukarı noktalardan belirlenen rüyet hususunda tatmin edici bilgi vermez.Yaklaşma ve iniş esnasında, pilot için “Meyil Rüyeti” (Slant Visibility) önem arz eder. 30metre yükseklikte, havadan yere doğru görüş mesafesi (meyil rüyeti), yer seviyesindeki yataygörüş mesafesinden çok fazla olabilir. Eğer alçak bulutlar mevcutsa, bu bulutlar nedeniylemeyil rüyeti, yerdeki meteorolojik rüyetten daha az olabilir. Bu nedenle, bu ikideğerlendirmenin (meteorolojik rüyet ve meyil rüyeti) tamamen birbirinden farklı olduğudikkate alınmalıdır.5) Minimum (meteorolojik) görüş mesafesinde iniş ve kalkış yapılması havaalanındakiimkânlar (pist durumu, pist ışıklandırması ve seyrüsefer kolaylıkları vs.) ile uçağın sahipolduğu seyrüsefer cihazlarına bağlıdır. Zira, modern uçaklar normal olarak çok düşük görüşmesafesinde dahi, mükemmel cihazlarla teçhiz edilmiş bir havaalanına iniş ve kalkışyapabilecek kapasiteye sahiptir. Buna rağmen, düşük veya çok düşük görüş mesafesi ve buluttaban yüksekliği nedeni ile kalkış ve inişlerini tehir etmek zorunda kalan pek çok uçak vardır.Görüş mesafesi ve bulut tabanı, bir havaalanının hava trafik akışını büyük orandaetkiler. Đyi havalarda hava trafik kontrolü ve meydan hizmetlerinin daha kolay yapıldığı vedaha çok kalkış ve inişin gerçekleştirildiği bilinen bir husustur. Büyük havaalanlarında, havaşartları nedeniyle olabilecek aksamalarda dikkate alınan sınır aşıldığında, büyük problemlerve karışıklıklar ortaya çıkar, tüm uçuşların ve holdinglerin yeniden düzenlenmesi,programlanması gündeme gelir.BULUTLARBulutlar, aşağıdaki şekilde de izah edilmeye çalışıldığı gibi, yoğunlaşmaya etki eden çeşitlifaktörlere bağlı olarak teşekkül eder. Bunlar ;a) Adyabatik soğumab) Konvektif faaliyetc) Cephelerd) Oroğrafik yapıe) Radyasyon salınıf) DiğerleriBulutların tasnifi aşağıdaki şekilde yapılabilir.7


DEVLET METEOROLOJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersonel Dairesi Başkanlığı(1) Oluşumlarına Göre (2) Yüksekliklerine Görea) Kümülüform Tipi Bulutlar a) Yüksek Bulutlar (Ci, Cs, Cc)b) Stratiform Tipi Bulutlar b) Orta Bulutlar (As, Ac, Ns)c) Alçak Bulutlar (St, Sc)d) Dikey Gelişmeli Bulutlar (Cb, Cu)NOT :- As, genellikle orta bulutlar içinde yer alır, ancak daha yüksek seviyelere çıkabilir.- Ns, Orta bulutlar kategorisinde yer alır, fakat aşağı doğru olan hava akımları (downdraft)nedeniyle alçak bulutlar, yukarı doğru olan hava akımları (upwards) nedeniyle de yüksekbulutlar sınırına uzanması mümkündür.- Cu ve Cb bulutlarının tabanları alçak bulutlar kategorisine girer. Ancak, tepeleri orta veyüksek bulut sınırlarına uzanabilir.Bulutların <strong>Genel</strong> Yükseklik SınırlarıENLEMLERE GÖRE (FEET OLARAK)BULUTLAR Kutup Bölgeleri Orta Enlemler Tropik BölgelerYüksek BulutlarOrta BulutlarAlçak Bulutlar10.000 – 25.0006.500 – 13.000Yeryüzü – 6.50017.000 – 40.0006.500 – 22.000Yeryüzü – 6.50020.000 – 60.0006.500 – 25.000Yeryüzü – 6.500Bulut Kapalılık MiktarıBulut kapalılığı, Sinoptik ve Aeronatik <strong>Meteoroloji</strong>de 8 okta üzerinden değerlendirilir.Bulut Taban Yüksekliğinin Tespiti : Bulut taban yüksekliğinin (ölçüm noktasından yukarıolan dikine mesafe) tespitinde çeşitli metotlar ya da cihazlar kullanılmaktadır. Bunlar;a) Balonla (ceiling / pilot balon)b) Searchlight ve klinometrec) Silyometred) Diğer Yöntemler1) Uçak raporları2) Dağ, tepe, kule vs. gibi nirengi noktaları dikkate alınarak3) Đşba sıcaklığı kullanılarakKuru adyabatik lapse-rate her 1000 feet için 3 o C, yaş adyabatik lapse-rate her 1000 feet için1.5 o C’dirÖrneğin ; Rakımı 500 feet olan bir meydanda, T = 33 o C ve T d = 23 o C ise ve öğledensonrası için bulut tahmin ediliyor ise, adyabatik soğumaya bağlı olarak beklenen bu bulutlarınyoğunlaşma seviyesi (yüksekliği),3 o C 1000 feet ise10 o C X- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -10 x 1000 ÷ 3 = 3300 feet olarak bulunur.8


DEVLET METEOROLOJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersonel Dairesi BaşkanlığıYoğunlaşma seviyesi, bulut taban yüksekliğini vereceğinden, bulunan 3300 feet’likdeğer bulutun meydandan itibaren olan yüksekliğidir. MSL (Ortalama Deniz Seviyesi) ’denolan yüksekliğini bulmak için bulunan bu değere 500 feet ilave edilir ve 3800 feet olarakMSL yüksekliği elde edilir.Bulut taban yüksekliği, ölçüm noktasından itibaren yukarı doğru, bulut tabanına kadarolan mesafedir. Gözlemlerde (METAR, SPECI, SĐNOPTĐK vs.), METAR/SPECI raporlarınınsonunda verilen TREND tahminlerinde ve Meydan Tahminlerinde (TAF) bulutun tabanyüksekliği verilir.SICAKLIK(a) YÜKSEK HAVA SICAKLIĞI : Bir motorun gücü, verimi, düşük havasıcaklığında daha fazladır. Eğer normalinden daha yüksek sıcaklık olursa, seyir gücünümuhafaza etmek için normalinden daha fazla yakıt kullanmak zorunda kalınır. Yakıt yükününbelirlenmesi için uçuşun planlama safhasında sıcaklık bilgileri talep edilir. Yüksek seviyesıcaklık bilgileri, diğer meteorolojik elemanları da kapsayan bilgiler ile birlikte dikkate alınır.Uçak buzlanması olup olmayacağı hususunda değerlendirme yapılır.(b) YER SEVĐYESĐ HAVA SICAKLIĞI : Bilindiği gibi ve yukarıda da belirtildiğiüzere, motor verimi yüksek sıcaklıklarda daha düşüktür. L = K 1 pV 2 bağıntısı göstermektedirki, kaldırma gücü hava yoğunluğu ile ilgilidir. Hava yoğunluğu ise sıcaklık ve basıncabağlıdır. Bir kalkış, verilen bir basınçla yapılmaktadır. Ancak normalden daha yüksek birsıcaklık varsa daha yüksek bir unstick hız (Vs) gerekecektir. Bu hıza ulaşmak için daha uzunmesafe kaydetmek gerekecektir. Bazı şartlarda pist uzunluğu, normal yüklü bir uçak içinyeterli olmayabilir. Bu durumu bertaraf etmek için yükte azaltmaya gitmek gerekebilir.Yukarıda belirtildiği gibi sıcaklık, motor performansında önemlidir ve kalkış içinbilinmesine ihtiyaç duyulur. Yüksek sıcaklıklar hava yoğunluğunu düşürür. Daha az yoğunbir hava ise taşıma gücünü azaltır, daha yüksek kalkış hızı kazanabilmek için daha uzun pisteihtiyaç duyulur. Eğer pist uzunluğu yetersiz ise kalkış ağırlığını azaltma zorunluluğu vardır.Bu husus, sıcak iklimlerdeki havaalanlarında önemlidir. Sıcaklığın 30 o C’den 31 o C’yedeğişmesi, maksimum kalkış ağırlığında 2000 Kg.lık azalmaya neden olur. (B-747) Uçağıntoplam ağırlığı dikkate alındığında 2000 Kg. önemli görülmeyebilir fakat bu ağırlık yaklaşık 4yolcu ağırlığına ve onları 9000 Km taşıma yakıtına tekabül eder. Maksimum kalkış ağırlığı,Kalkış esnasındaki rüzgâra da bağlıdır. 15 o C’lik bir hava sıcaklığı ile 10 Knot’lık baş rüzgârı(head-wind) sakin şartlar altında mümkün olandan 5200 Kg. fazla kalkış ağırlığına imkânsağlar. Eğer teknik sebeplerle bir uçak rüzgâr yönünde (tail-wind) kalkmak zorunda ise, 5Knot’lık bir kuyruk rüzgârı, kalkış ağırlığını 9200 Kg. azaltır.ATMOSFERĐK BASINÇ VE HAVA YOĞUNLUĞUHava basıncı ve hava sıcaklığı, hava yoğunluğunu belirler. Tekrar uçuş faaliyetlerinedöndüğümüzde ve diğer faktörlerin değişmediği kabul edildiğinde bu durum uçağın kaldırmagücücü etkiler. Hava yoğunluğu düşük ise, bir uçak yüksekliğini muhafaza etmek için dahahızlı uçmak zorundadır. Daha fazla hız, daha fazla yakıt harcamayı gerektirir.Yüksek sıcaklıklarda, yeterli kalkış hızına ulaşabilmek için pist uzunluğununarttırılması gerektiği hususu yukarıda belirtilmiştir. Basınç düştüğünde yoğunluk9


DEVLET METEOROLOJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersonel Dairesi Başkanlığıazalacağından kalkış için gerekli pist uzunluğu için, aynı durum söz konusu olacaktır. Kalkışplanlamasında dikkate alınması gereken basınçtaki genel sinoptik değişimin etkisi alçakbasınçlarda çok daha fazladır. Bir havaalanının rakımındaki artış ortalama basıncı azaltır vebu durum ortalama hava yoğunluğuna etki eder. Bu nedenle, yüksek rakımlı havaalanlarındadaha uzun kalkış mesafelerine ihtiyaç duyulur. Bir havaalanının projelendirilmesi veyapımında, bu husus dikkate alınır.Hava yoğunluğundaki azalmanın bir diğer etkisi, motor gücünü düşürmesidir.YAĞIŞ1) Yağış ifadesi, çisenti, yağmur, kar ve doluyu kapsar. Yağış sırasında rüyettegörülebilecek düşmeler, kalkış ve inişte bazı tehlikeleri ortaya çıkarabilir. Islak bir pistte iniş,tehlike yaratabilir. Dolu hadisesi diğer bir tehlike unsurudur. Dolu, uçağın dış gövdesindehasar yaratabilir, yolcuların korkmasına neden olabilir.2) Oraj ve şiddetli sağanak yağışlı havalarda kalkış ve iniş yapmak wind shear ve microburstoluşumu nedeniyle rüzgâr hızında ve yönünde ani değişiklikler olacağından ve kuvvetli hamlegörüleceğinden, riskli ve tehlikelidir.Sıcaklık 0 o C’nin üzerinde iken hafif kar yağışı bile potansiyel bir tehlikedir. Böyle birdurumda ve kalkıştan önce uçağın buzlanmaya karşı korunması için kimyevi sıvılarlatemizlenmesi gerekir. Diğer bir ifade ile, kanatlar üzerindeki sulu kar kalkışta donarak buzoluşturacak ve kar kanatların aerodinamik yapısını bozacak, kaldırma gücünü azaltacaktır.edilir.Kuvvetli kar görüş mesafesinin düşmesine neden olur ve iniş kalkışlar gecikir ve tehir3) Bir cm.’lik su birikintisi, 25.000 Kg., 5 cm.’lik kar birikintisi 40.000 Kg.’lık kalkışağırlığının azaltılmasını gerektirir. Eğer, kalkıştan hemen sonra veya kalkışta buzlanmabekleniyor ise, motordan çıkan sıcak hava kanatlara vurur. Bu durum “airbleed” olarakadlandırılır ki, motorun fırlatma, itme gücünü azaltır, ayrıca kalkış ağırlığında 1000 Kg.’lıkbir azaltma gerekliliğine neden olur.SQUALLSquall ve hamle arasındaki fark, zaman faktörüyle ilgilidir. Hamle rüzgâr hızındageçici bir artıştır, birkaç saniye sürer, Squall ise ortalama rüzgâr hızındaki artıştır, genelliklebirkaç dakika devam eder ve tekrar oluşması mümkündür.Squall, sıcaklıkta belirli ve ani düşmeler, bulut karakteristiği ve yağışla ilgilidir.Rüzgâr yönünde ve hızında değişiklikler vuku bulur.ICAO STANDART ATMOSFERĐ10


DEVLET METEOROLOJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersonel Dairesi BaşkanlığıUçak dizaynındaki hesaplamalar, uçakların bazı testleri, cihazların kalibrasyonu, altimetrikbasınç hesaplamalarında kullanılmak üzere, Uluslararası Sivil Havacılık Teşkilatı (ICAO)tarafından ortaya konan ve spesifik esaslara, hesaplamalara dayanan değer ve tablolardır.Basınç, devamlı olarak hafta, ay ve mevsimlere göre daha fazla tedrici değişiklikler,oraja bağlı değişiklikler, yere bağlı değişiklikler gösterir. Atmosferik basınç ölçümleri en çokmeteorolojistler ve uçak mürettebatınca kullanılır. Hava gözlemlerini ve beklenendeğişiklikleri ortaya koymak, değerlendirmek için basınç değerleri hava kartları üzerindeanaliz edilir. Basınç sistemleri ile hava arasındaki ilişki çok komplikedir. Ve yalnızca eğitimgörmüş meteorolojistler gerekli değerlendirmeyi yapabilir.ICAO Standart Atmosferinin Özellikleria) Standart Atmosfer tamamen kuru kabul edilmiştir.b) Ortalama deniz seviyesinde yer sıcaklığı 15 o C’dir.c) Ortalama deniz seviyesindeki hava basıncı 1013.25 hPa (29.92 inch)’dır.d) Ortalama deniz seviyesindeki hava yoğunluğu 1.225 Kg/m 3 ’tür.e) Tropopozun ortalama deniz seviyesinden yüksekliği yaklaşık 11 Km’dir.f) Tropopozdaki sıcaklık –56.5 o C’dir.g) Yükseklikle sıcaklık değişimi (Lapse-Rate) görülür.1) Ortalama deniz seviyesinden 5 Km aşağı ve 11 Km yukarı her Km’de 6.5o C azalma gösterir (11. Kilometrede sıcaklık -56.5 o C)2) 11 Km’den 20 Km’ye kadar sıcaklık sabit kalır (-56.5 o C)3) 20 Km’den 32 Km’ye kadar sıcaklık her Km’de 1.0 o C artar (-44.5 o C)4) 32 Km’den 47 Km’ye kadar sıcaklık her Km’de 2.8 o C artar (-2.5 o C)5) 47 Km’den 51 Km’ye kadar sıcaklık sabit kalır (-2.5 o C)6) 51 Km’den 71 Km’ye kadar sıcaklık her Km’de 2.8 o C azalır (-58.5 o C)7) 71 Km’den 80 Km’ye kadar sıcaklık her Km’de 2.0 o C azalır (-76.5 o C)UÇUŞ SEVĐYESĐUçuş seviyeleri 1013.25 hPa özel sabit basınç seviyesini esas alan sabit atmosferikbasınç yüzeyleridir. Uçuş seviyeleri ICAO Standart Atmosferinde 1013.25 hPa esas alınarak500’er feet aralıklarla belirlenmiştir. FL00, 1013.25 hPa atmosferik basınç seviyesidir.HAVA BASINCIAtmosferik basınç konusu, meteorolojinin temel konularından birini teşkil eder. Hava basıncı,gaz ve sıvı karışımı moleküllerin aktivitesiyle birim saha üzerine etki eden kuvvettir. Birimsahaya etki eden kuvvet olarak tarif edilen atmosferik basınç, bütün atmosfer boyunca uzananbirim kesit sütun içindeki ağırlığa eşittir. Yükseldikçe basınç değeri azalan bu atmosferağırlığına “Statik Basınç” veya “Barometrik Basınç” adı verilir.11


DEVLET METEOROLOJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersonel Dairesi BaşkanlığıYükseklikle basınç azalması, atmosferin alt katlarında her 1000 feet için 33.86395hPa’dır. <strong>Meteoroloji</strong>de kullanılan basınç birimi hectopascal (hPa)’dır. Bir hPa, her bir cm 2 ’likyüzeye etki eden 1000 dyn’lik kuvvettir.Bütün barometrik basınç hesaplamaları ile ortalama deniz seviyesine indirilmiş basınçhesaplamalarında, Đstasyon Basıncı kullanır. Đstasyon basıncına Aktüel Basınç denir. Birmeydandaki istasyon rakımı, pistin en yüksek noktasının rakımıdır. Aktüel basınç, civa çanağıyüksekliğine göre hesaplanır ve bu değer pistin en yüksek noktasına irca edildiğinde ĐstasyonBasıncı yani QFE değeri elde edilir.Eğer civa çanağı rakımı ile pist rakımı aynı ise u düzeltmeye gerek yoktur ve AktüelBasınç ile QFE değeri aynıdır. Aktüel basınç ile istasyon basıncı arasındaki rakım farkıdüzeltmesine “Removal Correction” adı verilir.Altimetrik DeğerHavaalanında ölçülen hava basıncı, meteorolojik maksatlar dışında, altimetre ayarlarıiçin kullanılır. Altimetre, uçuş esnasında uçaktaki en önemli cihazlardan birini teşkil eder.Havacılık kayıtlarına bakıldığında, bazı uçak kazalarının, altimetrenin doğruayarlanmamasından kaynaklandığını gösterir.Hava basıncı ile irtifa arasında çok yakın bir ilişki vardır. Yukarıda da belirtildiği gibi,altimetre, ICAO Standart Atmosferindeki esaslar çerçevesinde kalibre edilir.Her havaalanı için bir “Transition Altitude” belirlenmiştir. Bu seviyede veya altındauçağın dikine pozisyonu referans alınan irtifayla kontrol edilir.Geçiş irtifası (Transition Altitude) üzerinde kullanım için mevcut en düşük uçuşseviyesine “Transition Level” (Đntikal Seviyesi) denir. Geçiş irtifası ile geçiş seviyesiarasındaki boşluğa “Transition Layer” adı verilir.Üç farklı altimetrik değer vardıra) QFEb) QNHc) QNEa) QFE : Meydan rakımındaki hava basıncına QFE denir.QFE Değeri ;- Civalı barometre rakımındaki basınç, resmi meydan rakımına indirilerek bulunur.- Uçak ile pist arasındaki mesafeyi gösterir.- Sıfır olduğunda uçak pist üzerindedir.Yerdeki basınç yer ve zamana bağlı olarak değiştiğine göre, sıfır değeri değişik yerlerde farklıolabilir. Ayrıca belirli zaman sonra aynı havaalanında dahi değişiklik gösterebilir.12


DEVLET METEOROLOJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersonel Dairesi BaşkanlığıQFE Değeri, aşağıda verilen örnekte olduğu şekilde bulunur.Resmi meydan rakımıBarometre civa çanağı rakımıBarometreden okunan basınçBarometre termometresinin sıcaklığıSıcaklık düzeltmesiYerçekimi düzeltmesiAlet hatası: 900 metre: 910 metre: 920 hPa:12 o C: -1.8 hPa: -0.8 hPa: 0.0 hPa(1) Aktüel Basınç bulunur;920 + {(-1.8) + (-0.8)} = 917.4 hPa(2) ICAO Standart Atmosferinde her 30 feet’deki değişiklik 1 hPa(her 1 metre için 0.1 hPa) olduğuna göre910 – 900 = 10 metre10 x 0.1 = 1.0 hPa (Removal Correction)(3) QFE Değeri ;917.4 + 1.0 = 918.4 hPa’dır.NOT : Yükseklikle basınç değişimi ters orantılı olduğundan (yükseklik arttıkça basınç azalır,yükseklik azaldıkça basınç artar), yukarıdaki örnekte, barometre civa çanağı rakımı ilemeydan rakımı arasında bulunan fark sonucunda elde edilen removal düzeltme miktarı AktüelBasınç değerine ilave edilmiştir.b) QNH : QFE basınç değerinin, ICAO Standart Atmosferine göre ortalama denizseviyesine indirilmesi sonucu bulunan değere “QNH” değeri denir.Havaalanındaki hava basıncı (QFE) ortalama deniz seviyesine göre düşüktür.Altimetre QNH değerine ayarlandığında uçağın irtifasını gösterir.QNH değeri aşağıdaki yöntemle bulunur ;- QFE değeri hesaplanır- ICAO Standart atmosferine göre QFE değerine tekabül eden irtifa (Zp) bulunur.- Bulunan bu değerden meydan rakımı çıkartılır (Zp – H)- ICAO Standart Atmosferine göre, Zp – H irtifa değerine tekabül eden basınç değeribulunarak QNH elde edilmiş olur.QNH değeri, aşağıda verilen örnekte olduğu gibi bulunur ;QFE değeri: 918.4 hPa13


DEVLET METEOROLOJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersonel Dairesi BaşkanlığıMeydan rakımı (pistin en yüksek noktası)QFE değerinin (918.4 hPa) ICAO StandartAtmosferindeki basınç irtifa değeriICAO Standart Atmosfer basınç irtifası ileMeydan rakımı arasındaki fark (821 – 950)129 metrenin ICAO Standart Atmosferinegöre basınç değeri: 950 metre: 821 metre: -129 metre: 1028.8 hPaSONUÇ: 1028.8 hPa QNH değeridir.c) QNE : QNE değeri, QFE’nin ICAO Standart Atmosferindeki basınç irtifasıdır. Örneğin ;QFE değeri 918.4 hPa ise, QNE değeri 2694 feet’tir.QFF : Basıncın yatay dağılımı zaman ve yere göre değişiklik gösterir. QFF değerimeteorolojide kullanılır.Aktüel basıncın, gerçek atmosferde deniz seviyesine indirilmesi sonucu elde edilendeğere QFF denir. Rasat saatinde siperde ölçülen sıcaklık ile 12 saat önceki sıcaklık toplanıpikiye bölünür. Elde edilen bu değerin karşılığı olan deniz seviyesine indirme katsayısı, bumaksat için hazırlanmış tablodan bulunur ve bu katsayı ile aktüel basınç çarpılarak QFFdeğeri elde edilir.14


DEVLET METEOROLOJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersonel Dairesi BaşkanlığıH Đ D R O M E T E O R O L O J Đ2


HĐDROMETEOROLOJĐDEVLET METEOROLOJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersonel Dairesi Başkanlığı2009Su tabiatta çeşitli yerlerde ve çeşitli hallerde ( katı, sıvı, gaz) bulunmakta ve yerkürenin çeşitli kısımları arasında durmadan dönüp durmaktadır. Suyun bulunduğu depolardançeşitli etkiler nedeniyle sıvı halden gaz haline geçerek atmosfere intikali ve oradan tekraryoğunlaşarak yeryüzüne düşmesi sırasında takip ettiği olaylar zincirine Hidrolojik Çevrimdenir. Hidrolojik çevrimdeki safhalar da çeşitli bilim dallarını ilgilendirir.Hidrolojik Çevrim<strong>Genel</strong> olarak yağışın atmosferdeki oluşumundan önceki ve sonraki aşamalarımeteorolojiyi, yeryüzüne ulaşmasından sonraki durumu hidrolojiyi, su projelerininhazırlanması için gerekli değerlendirme ve hesapların yapılması da hidrometeorolojiyiilgilendirir. Hidrometeoroloji genel olarak suyun gerek atmosferde ve gerekse yer yüzündekidurumunu inceleyen bir bilim dalıdır.Meydana gelen yağışın süresi, miktarı, hacmi mühendislik yapılarınınboyutlandırılmasında çok önemlidir. Meydana gelen yağışların bir kısmı yüzey akışına geçerve barajları doldurur, o nedenle yağışın miktarı ve süresi barajların projelendirilmesinde,şehirlerde kanalizasyon boyutlarının v.b. inşaatların yapılmasında, Tarım, Şehircilik,Ulaştırma, Hidroelektrik santrallerinde, Zirai Sulama ve Sanayii ile ilgili projelerde kullanılır.Bu nedenle yağışların ölçülmesi, analiz edilmesi mühendislik yapılarında göz önündebulundurulur.Ölçüm işlemlerini;-Gözlem aletlerinin yerleştirileceği istasyon seçimi,-Đstasyon ağı yoğunluğunun tayini,-Gözlemlerin frekans tayini,-Ölçümlerin düzgünlüğü ve süresi,-Aletlerin kalitesi veya yapısı etkilemektedir.YAĞIŞ VE OLUŞUM ŞEKĐLLERĐAtmosferde oluşup yere düşen her türlü katı ve sıvı parçacıklara yağış denir. Belirlisaatlerde oluşup çiğ, kırağı gibi hadiseler de gizli yağış olarak sınıflandırılır. Sıvı haldekiyağış yağmur, katı haldeki yağış ise kar, dolu ve kırağı şeklinde de olabilir.Su buharı yeryüzündeki kara ve su yüzeyinden buharlaşan suyun atmosfere intikaletmiş halidir. Bulut ve sis ise su buharının atmosferde yoğunlaşma çekirdekleri adı verilen tuzve toz zerrecikleri üzerinde yoğunlaşmasından meydana gelmiştir. Bu olay atmosferin yüksektabakalarında ve kesif olursa bulut; alçak seviyelerde meydana gelirse ( az kesif olursa) sismeydana gelir. Su buharı yeryüzünden dikine hava akımlarına tabii olarak üst seviyelereulaşır. Üst seviyelerde soğuma sonunda çekirdekler etrafında yoğunlaşarak bulut şeklindegörünür. Bulutlar çok küçük su zerreciklerinden ibarettir. Oluşan bu zerreciklerin etrafına subuharının yapışarak büyümesi sonucunda ağırlıkları artar, çapları büyür sonuçta atmosferdetutunamayıp yerçekimi kuvvetinin etkisinde kalarak yere düşer. Bu bir tek yağmurdamlacığının geçirdiği safhadır, çok sayıda oluşan damlacıklar yağmur halinde yere düşmeyebaşlar.3


DEVLET METEOROLOJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersonel Dairesi Başkanlığı2009Oluşan yağmur tanecikleri geçtiği ortama göre şekil alır. Yere düşmeden önce dikinehava hareketlerinin bulunduğu ve donma derecesinin altındaki bir hava tabakasının içindengeçerse dolu, donma derecesinin altındaki bir ortamda meydana gelirse ve diğer şartlardamüsait olursa damlacıklar kar ve çeşitleri şeklinde yere düşer. Yoğunlaşma, atmosferde değilde yerde veya yerdeki cisimler üzerinde meydana gelirse çiğ ve kırağı oluşur.Havadaki su buharının yağış halinde yeryüzüne düşmesi için aşağıdaki şartlarınbirlikte gerçekleşmesi gerekir.1-Atmosferin o bölgesinde yeterli miktarda su buharı bulunmalıdır.2-Hava soğumalıdır. Hava soğuyunca su buharı taşıma kapasitesi azalır, doymanoktasının üstüne çıkınca su buharı sıvı hale geçebilir.3-Yoğunlaşma olmalıdır. Yoğunlaşma olayı yoğunlaşma çekirdekleri denilen çokküçük tozlar üzerinde olur. Bu tozlar ( organik cisimler, volkanik kül, kil taneleri, tuz veduman ) atmosferde daima mevcut olduğundan hava doymuş hale geçince bu şartlargerçekleşir. Su buharının yoğunlaşmasıyla bulutlar meydana gelir.4-Yeryüzüne düşecek irilikte damlalar teşekkül etmelidir. Bu ya üzerinde subuharının yoğunlaşabileceği buz kristallerinin varlığıyla, ya da küçük damlacıklarınçarpışarak birleşmesi sonucunda olabilir. –10° C den düşük sıcaklıktaki bulutlarda yeterlisayıda buz kristali varsa buz üzerindeki buhar basıncı su üzerindeki buhar basıncından düşükolduğundan su buharının buz kristalleri üzerinde toplanmasıyla iri damlalar meydanagelebilir. Bu şartlar her zaman gerçekleşemediği için diğer üç şart olduğu halde yağışmeydana gelmeyebilir.Yağışın meydana gelmesi için gerekli şartlardan biri olan soğuma havanın yukarıçıkması ile olur. Yeryüzünden yukarıya çıkıldıkça basınç azalacağından hava kütlesininsıcaklığı da azalır. Bu yükselme nedenine göre yağışları üç gruba ayırmak mümkündür.1-OROGRAFĐK YAĞIŞLAR: Sıcak ve nemli bir hava kütlesi bir dağ dizisini aşmak içinyükselirken soğur ve genleşir, orografik yağışlara neden olur. Bu durum dağların hakimrüzgara karşı olan yüzeylerinde fazla yağış almasına sebep olur. Türkiye’de denize paralel dağsıralarının (Kuzey Anadolu dağları, Toroslar) denize bakan yamaçlarında denizlerden gelennemli ve sıcak hava kütleleribu şekilde yağış bırakır.2-KONVEKTĐF YAĞIŞLAR: Sıcak bir günde yeryüzü ısınır, bu özellikle etrafı dağlarlaçevrili bölgelerde yaz aylarında görülür. Bu durum kara parçası ile atmosferin üst kademeleriarasındaki belirli sıcaklık farkından meydana gelir. Yerin sıcak, üst seviyelerin serin veyasoğuk olması sonucu bu tip yağışlar meydana gelir. Türkiye'de Đçanadolu'da yazın görülensağanakların nedeni budur. Isınma dolayısıyla yükselen hava dikine gelişen Cb bulutlarıoluşumuna neden olur. Bu bulutlardan sağanak şeklinde yağışlar düşer ve genellikle orajlabirlikte meydana gelir.4


DEVLET METEOROLOJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersonel Dairesi Başkanlığı2009Bu yağışların özellikleri:-Kısa mesafelerde miktar farklılığı vardır.-Kısa zamanda fazla miktar bıraktığı için ani bir yüzey akışına, dolayısıyla sel ve taşkınlarasebep olur.-<strong>Genel</strong>likle yaz, ilkbahar, sonbahar mevsiminde,çok nadir olarak kışın meydana gelir.Hidrolojik çalışmalarda önemli yeri vardır.3-DEPRESYONĐK (CEPHESEL) YAĞIŞLAR: Kış aylarının en önemli yağışıdır. Bir sıcakhava kütlesi ile bir soğuk hava kütlesi düşey bir cephe boyunca karşılaştıklarında sıcak havayükselir, soğuk hava aşağıya iner .Orta enlemlerde ve yurdumuzda görülen yağışların başlıcasebebi buralarda bulunan gezici alçak basınçladır.; bunlar aylara ve mevsimlere göre batıdandoğuya doğru hareket ederler ve yağış getirirler. Depresyonların hareketlerine bağlı olarakhareket yön ve gidiş yolları belli olduğu için kararsız yağışlara göre bunların tahmini dahaisabetli olur. Bu tip yağışın şiddeti orta, süresi uzundur, geniş bir alanı kaplar.Herhangi bir yerde meydana gelen yağış miktarını çeşitli faktörler etkilemektedir. Bufaktörler;1-Yükseklik2-Yer şekli3-Denize yakınlık uzaklık4-Deniz akıntılarının yağış miktarına etkisi5-Ormanların yağış miktarına etkisiYükseklik:<strong>Genel</strong> bir kural olarak belirli bir yüksekliğe kadar çıkıldıkça yağış artar fakat buyükseklikten sonra yağış birden kesilir. Yer şeklinin özellikleri bu artışta olumlu yadaolumsuz etki yapar. Örneğin; Toros Dağlarında genellikle 1800 metrede yağış 2000-2500 mmiken bu yükseklikten sonra birden azalır ve 300-350 mm ye kadar düşer. Bu durum bitkiörtüsü üzerine de etki yapar ve bunun sonucunda belirli bir yükseklikten sonra ormanörtüsünün yerini stepler alır.Yer Şekli:Dağların nemli hava kütlelerine gelen yüzü diğer yamaçlardan daha çok yağış alır.Rüzgara dönük yamaçlar dikliği, yüksekliği ve kürekliliği oranında yağış çok alır. Budurumda, dağların öbür yamaçları hissedilir derecede kuraktır. Örneğin; Karadeniz dağlarındadenize bakan yamaçlar çok yağışlıdır. Dağlar az yüksek ve kesintili olursa nemli havakütlelerinin bir bölümü, fazla yağış bırakmadan içerilere geçebilir. Yer şekillerinin yağışmiktarına olumlu etkileri yanında, bazı bölgelerde yağışın azalmasına neden olarak olumsuzetkileri de vardır ve yer yer çöl oluşumuna neden olacak kadar önem taşır. Đçanadolu’nunyüksekliğine rağmen kurak olmasının nedeni de yüksek dağ sıraları ile çevrili olmasıdır.Denize Uzaklığın Ve Yakınlığın Etkisi: Denizlerden uzaklaştıkça, karasallığın artmasısonucu hava kütlelerinin ihtiva ettiği su miktarı azalır ve ısınır, bunun sonucu olarak da yağışazalır, yağışı azaltacak önemli dağ sıraları olmasa da yağışlarda bu azalma görülür. Çünkü,daha sıcak iç bölgelere giden hava kütlelerinde alttan ısınma konveksiyonlarına bağlıyağışlar oluşur ve içerlere gittikçe kütlenin içerdiği su miktarı, dolayısıyla yağışlar azalır.Deniz Akıntılarının Yağış Miktarına Etkisi: Sıcak deniz akıntıları veya sıcak denizler,üzerlerindeki havanın ısınıp nemlenmesine neden olur. Bu kütleler serin karaya giderse orada5


DEVLET METEOROLOJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersonel Dairesi Başkanlığı2009yağış bırakır. Soğuk su akıntıları veya soğuk denizler, üzerindeki kütleler sıcak kara üzerinegiderse ısınacağı için az yağış bırakırlar. Ayrıca sıcak deniz akıntıları karalara doğru esenrüzgarların sonucudur ve o nedenle etkileri kara içlerine kadar sokulur. Soğuk deniz akıntılarıise daha çok karadan denize esen rüzgarların sonucudur, dolayısıyla bu akıntıların etkisi karaiçlerine doğru genişleyemez. Sonuçta sıcak akıntılar kıyılara çok yağış getirdiği halde soğukakıntılar az yağış etkeni olurlar.Ormanların Yağış Miktarına Etkisi: Yapılan çeşitli araştırmalara göre ormanların yağışı %3-6 oranında artırdığı anlaşılmıştır. Bunun başlıca sebepleri ormanlık alanların türbülansasebep olmaları ve bitkilerde gerçekleşen terleme olayıdır.YAĞIŞIN ÖLÇÜLMESĐYağış belli zaman süresinde yatay bir yüzey üzerine düşen ve düştüğü yerde kalarakbiriktiği kabul edilen su sütununun yüksekliği ile ifade edilir.Yağışın ölçülmesinde amaç, atmosferden değişik şekillerde düşen yağışın,buharlaşma, toprağa sızma vb. gibi nedenlerle miktarının azalmadan ölçülebilmesidir.Rasatların yapılacağı yerin seçimi, aletlerin ahenkli ve ayarlı bir tarzda çalıştırabilmekkadar önemlidir. Bu nedenle bir istasyon kurulmadan önce dikkat edilecek en önemli husus,uygun yerin şeçimidir. Yağış ölçmelerini başarı ile yürütebilmek için yağışın yerel dağılımınıiyi temsil edebilecek ve o yerin iklimini ortaya çıkaracak şekilde kurulması gerekir.<strong>Meteoroloji</strong>k elemanlardan olan yağış iki yer arasında en fazla değişiklik gösterenelemandır. Bölgenin özellikle yağış şiddetinin yerden yere hızla değiştiği dağlık bölgelerde vedenizlerden gelen havanın etkisi altında kalan yerlerde yağış ölçerler daha sıkyerleştirilmelidir.YAĞIŞ ÖLÇME ALETLERĐ: Yağışın ölçülmesi yazıcı ya da yazıcı olmayan aletlerleyapılır.1-Yazıcı olmayan ölçekler( plüviyometre): Öncelikle yağmur olmak üzere her türlü yağışınbırakmış olduğu su miktarının, içinde bulunan toplama kabında birikmesi ve bu suyun dahasonra mihber (taksimatlı ölçek) denilen aletle ölçülmesi esasına dayanır.Ağız alanı 200cm 2olup çapı 15,96 cm. dir.Dağlar üzerinde veya her gün rasat yapılmasına imkan olmayan yüksek yerlerde mevsimlik veyıllık yağış miktarını ve aynı zamanda yağışın yükseklikle değişimini tespit etmek amacıylatotalizatör veya dağ plüviyometresi dediğimiz aletler kullanılır.2-Yazıcı ölçekler ( plüviyograf ): Yağan yağışın miktar ve şiddetini, içinde bulunandiyagram üzerine kaydeden bir alettir.Yağışın hangi saatte başladığını, ne kadar süre devamettiğini, bitiş saatini ve bırakığı yağış miktarını takip etmek açısından plüviyometreye göredaha hassastır.Gelişen teknoloji ile birlikte günümüzde meteorolojik radarlar yardımıyla da yağış ölçümleriyapılabilmektedir.6


DEVLET METEOROLOJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersonel Dairesi Başkanlığı2009Yağış 24 saatlik miktarlar toplanarak, yani diğer iklim elemanlarından farklı yöntemleölçülür. Yağış ölçümünde önemli olan belirli bir süre içinde yere düşen su miktarıdır. Bunedenle gün, ay, yıl gibi belirli zaman sürelerinde yağış ortalamalarından çok yağış toplamlarısözkonusudur. Bu şekildeki ölçmenin nedenlerinden biride yağışların sürekli olmayıp zamanzaman görülmesidir. Bu nedenle yağış ölçümleri için en kısa dönem 24 saat olarak alınmıştır.Çünkü; genellikle günlük yağışlar ölçmeye yeter miktardadır. Günlük yağış miktarlarıtoplanarak aylık, yıllık ve mevsimlik değerler elde edilir.Büyük klima istasyonlarında mahalli saatle 0700, 1400, 2100 de olmak üzere günde 3 defaplüviometreden ölçüm yapılır. Halbuki yağış istasyonları, küçük klimalar günde bir defasabah 0700 rasadında ölçüm yaparlar. Büyük klima istasyonları her üç rasat saatindeölçtükleri miktarları, bu miktarı bırakan yağışın sembolüyle birlikte rasat saati miktarhanesine yazarlar. Herhangi bir günün sabah rasadındaki miktar ile önceki günün 1400 ve2100 rasatlarındaki miktarlar toplamı o güne ait toplam yağış miktarını verir. Toplamhanesine yine sembolüyle birlikte yazılır.HĐDROMETEORLARIN SINIFLANDIRILMASIÖlçü ve kayıt işlemlerinin pratikliği bakımından dört grupta inceleyebiliriz.1-Düşen hidrometeorlar ( yağmur,kar, çisenti, buz taneleri,kar taneleri, buz iğnecikleri,yuvarlak kar, grezil, dolu, sağanak )2-Düşmeyen hidrometeorlar (çiğ, kırağı, jivr, vergla )3-Yeryüzünde savrulan hidrometeorlar ( toprak yakınında kar savruntusu, yüksekte karsavruntusu, tipi )4-Hava bulanıklığı yapan hidrometeorlar (sis, pus)DÜŞEN HĐDROMETEORLARBu sınıftaki hidrometeorlar bulutlardan sıvı veya katı olarak yeryüzüne düşerler.Bunlar yağmur, kar, kar-yağmur, çisenti, buz taneleri, kar taneleri, buz iğnecikleri, yuvarlakkar, grezil ve dolu hadiseleridir.YAĞMUR: : ( ● ) Yeryüzünde en çok görülen yağış çeşididir. Sıvı halde düşen ve çapları0.5 mm den büyük olan su damlalarıdır şeklinde tanımlaması yapılabilir.Yağmurun düşüşü 1 saatte bıraktığı miktara göre:1-Hafif yağmur ( ● 0 ) : Saatte 2.5 mm su bırakacak şekilde yağan yağmura denir(Azami 6 dakikada 0.3 mm ).2-Tabii haldeki yağmur ( ● ) : Saatte 2.6 mm den 7.6 mm ye kadar su bırakanyağmurlara denir ( 6 dakikada 0.3-0.8 mm ).3-Kuvvetli yağmur ( ● 2 ) : Saatte 7.6 mm den fazla su bırakan yağmura denir ( 6dakikada 0.8 mm den fazla).7


DEVLET METEOROLOJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersonel Dairesi Başkanlığı2009KAR ( Κ ):Süblümasyon ( doğrudan doğruya buz kristali haline geliş ) oluşumu neticesindeserbest atmosferde meydana gelen buz kristalleridir.Kristallerin boyutu düştüğü bulutunkalınlığına, tipine, bulut içi ve bulutla yer arasındaki sıcaklık şartlarına bağlıdır. Karyoğunluğuna göre üç halde meydana gelir.1-Hafif kar ( Κ 0 ) : Kar yağışı olduğu müddetçe rüyet 1 km den fazladır.2-Tabii kar ( Κ ) : Rüyet 500 m-1000 metredir.3-Kuvvetli kar ( Κ 2 ) :Rüyet 500 metrenin altındadır.Kar rasatları üç şekilde yapılır:1-Kardan meydana gelen suyun plüviometreden ölçülmesi: Kış mevsimindeplüviometreye istavroz denilen parça koyulur. Plüviometreye giren kar erimişse yağmurölçümünde olduğu gibi ölçülür.Plüviometrede toplanan kar erimemiş ise plüviometre ılık birodaya alınarak karın erimesi sağlanır ve kar suyuna ait miktar ölçülür.2-Mevcut kar yüksekliğinin ölçülmesi: Bunun için istasyonun etrafındaki sahanın yarıdanfazlasının karla örtülü olması gerekir.Bu durumda her gün sabah rasat saatinde (Mahalli saat07 00 ) kar kalınlığı cm taksimatlı bir cetvel veya kar bastonu ile ölçülür.Ölçü yerinin seçilmesinde dikkatli hareket etmek gerekir. Karın kalınlığı ölçüleceği zamandüz, insan ve hayvanlar tarafından ezilmemiş, rüzgarla savrulmak suretiyle birikim yapmamışyerler seçilir. Kar bastonu toprağa temas edinceye kadar kara batırılarak yüksekliği okunur.Bu işlem birkaç noktada tekrar edilerek ortalaması alınır, tam sayıya tamamlanarak cm olarakkayıt edilir.Örnek : Muhtelif yerlerde yapılan ölçümler sonucunda kar kalınlığı ortalama 12.5 cmbulunmuş ise bu değer tam sayıya tamamlanıp rasat cetveline ; 13 cm olarak kaydedilir.Yeni kar örtüsü rasatı: Bu rasat sadece Büyük Klima istasyonlarında günde 1 defa 07.00rasat parkında daha önceden kurulu bulunan kar tahtasında yapılır.Ölçümden sonra tahtatemizlenir.3-Kar-Su eşdeğeri rasatı ( Kar yoğunluk rasatı ): Kar-su eşdeğeri aleti ( Yoğunluk aleti )bulunan istasyonlarca yapılır. Bu rasat haftanın Pazartesi, Perşembe ve Cumartesi günlerindeyerdeki kar örtüsü 5 cm ve daha fazla olduğu günlerde yapılır. Ayrıca yerdeki kar örtüsünde 5cm lik bir artma ve eksilme olduğunda da esas günü olmamasına rağmen yoğunluk rasatıyapılır.Rasadın yapılması :Kar - su eşdeğeri aleti kar tabakası içine dikkatli ve dikey bir şekilde batırılır. Tamtoprağa temas ettiği anda alet çıkarılmadan önce alet üzerindeki taksimattan karın yüksekliğiokunur. Sonra boru içine toplanan kar, ya alet ters çevrilip ılıkça bir odada erimeye bırakılırveya belirli miktarda ılık su dökerek eritilip kardan meydana gelen su cam ölçekle ölçülür.Erimesi için konulan sıcak su miktarı dikkate alınır. Aletin ağız alanı 200 cm.2 dir. Üzerindetaksimatlı çizgilere bakıldığında 5 ile 60 rakamları arasında eşit şekilde bölünmüştür. Bualetle en az 5 cm., en fazla 60 cm. kar tabakasında rasat yapılır. Eğer kar kalınlığı 60 cm. denfazla ise; 60 cm. ye kadar olan derinlikte rasat yapılır kar erimesinden meydana gelen sumiktarı tespit edilir. Sonra ilk 60 cm. ye kadar olan kısmın etrafındaki kar temizlenir. Geriye8


DEVLET METEOROLOJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersonel Dairesi Başkanlığı2009kalan kar tabakası için aynı işlem yapılır. Đkisinin toplamı tüm kar tabakasının değeriniverecektir.Kar yoğunluğu : Kar yoğunluğu yağan karın cinsine, yere ve ne zaman yağdığına bağlıolarak değişiklik gösterir. Örneğin yeni yağmış bir karın yoğunluğu % 10 civarında iken (100mm. lik yeni yağmış bir kar kolonu 10 mm. lik su ihtiva eder), bu kar erimeden yerde durduğuzaman yoğunluğu % 50 - %60 civarlarına yükselebilir. Bunun nedeni kar örtüsünün zamanla,sıcaklık ve rüzgar faktörlerine bağlı olarak sürekli değişim göstermesidir. Bu durumda karörtüsü bu faktörlerin etkileriyle bir basılmaya uğrar ki bu da karın yoğunluğunu artırır. Ayrıcayağan karın şekline göre de örneğin kuşbaşı halinde düşen karın yoğunluğu düşük, incetaneler halinde düşen karın yoğunluğu ise yüksek olacaktır. Sonuçta herhangi bir karınyoğunluğu % 5 ile % 50 - 60 arasında değişebilen bir değerdir. Kar üzerine düşen yağmur karörtüsünün yoğunluğunu %90 a kadar çıkartabilir.ÇĐSENTĐ ( ∃ ) :Atmosferde çok sayıda bulunan ve çapları 0.5 mm den küçük olan sudamlacıklarının düşüşüdür.<strong>Genel</strong>likle alçak stratus bulutlarından düşer ve özellikle dağlıkyerlerde ve kıyılarda bıraktığı su bazen önemli boyutlarda olabilir (Saatte 1 mm yi bulur ).DOLU ( & ) : Kümülonimbus bulutunda konvektif hava akımlarının kuvvetle yükselişi,yağmur tanelerinde aşırı doymaya sebep olur.Bu taneler, yine hava akımlarına uyarakyukarıda bulunan soğuk hava içinde sürüklenerek donarlar ve dolu ismini alırlar.Düşüksıcaklıklarda hiçbir zaman dolu müşahade edilmez.SAĞANAK ( 6 ): Kararsız hava kütlelerinin karakteristik özelliği olup, atmosferden düşensıvı ve katı haldeki yağışların, düşmelerinde kullanılan bir kavramdır. Koyu renklikümülonembüslerin belirmesi, süratle değişmesi ve bu ani değişmeler esnasında meydanagelen yağışlar, sağanak olarak ifade edilir.DÜŞMEYEN HĐDROMETEORLARBulut teşekkül etmeden yer yüzünde veya sabit cisimler üzerinde gözlenir.Buhadiselerin meydana gelmesi için yer yüzündeki cisimlerin sıcaklığının etraftaki havadan dahadüşük olması gerekir.Çiğ, kırağı, jivr, vergla düşmeyen hidrometeorlardır.ÇĐĞ ( Χ):Soğuk ve sakin gecelerde yeryüzündeki yere yakın seviyelerdeki cisimlerinsıcaklığı, etraftaki havadan daha düşük fakat sıfır derecenin üzerinde bulunduğu zamancisimler üzerinde sıcaklık farkından dolayı yoğunlaşmasına meydana gelmesine çiğ denir.KIRAĞI( − ):Oluşumu çiğ oluşumu şeklindedir. Yeryüzündeki ve yere yakın seviyelerdekicisimlerin sıcaklığı ve etraftaki havanın sıcaklığı sıfır derecenin altında olduğu zaman kırağıoluşur.JĐVR (,) :Su damlacıklarından oluşan sis veya pus aşırı soğumuş iken, sıcaklığın 0 °C dendaha düşük olan cisimlerin köşe ve sivri uçları üzerinde ve başlıca dikey yüzeylerde beyazbuz tabakalarının birikmesidir.9


DEVLET METEOROLOJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersonel Dairesi Başkanlığı2009VERGLA ( ϖ ): Sıcaklığı donma noktasının altında olan yüzeyler üzerine yağmur veyaçisentinin düşmesi sonucunda meydana gelen genellikle düz ve berrak görünüşlü bir buztabakasıdır.YER YÜZÜNDE SAVRULAN HĐDROMETEORLARBu bir yağış olmayıp yer yüzünde tabakalaşmış kar örtüsünün rüzgar tarafındansavrulmasıdır. Toprak yakınında kar savruntusu, yükseklerde kar savruntusu ve tipi (Karfırtınası) yer yüzünde savrulan hidrometeorlar’dır.Toprak yakınında kar savruntusu ( ϑ ) :Yerdeki karın rüzgar ekisiyle yerden yaklaşık2m ye kadar savrulma ve sürüklenmesi olayıdır. Bunun sonucunda görüş mesafesi daralır.Yüksekte kar savruntusu ( Ι ) :Yerdeki karın rüzgar tesiriyle 2 metreden daha yüksekseviyelerde savrulmasıdır. Bu olay neticesinde yukarı doğru görüş mesafesi daralır.Kar Fırtınası (Tipi) ( Φ ) :Kuvvetli rüzgarın etkisiyle kar, toprak yüzeyinden yukarıdoğru savrulurken aynı zamanda kar yağışının olup olmadığı tayin edilemezse havada tipivar demektirHAVA BULANIKLIĞI YAPAN HĐDROMETEORLARHavada devamlı olarak su buharı ve toz zerrecikleri mevcuttur. Hüküm süren havaşartlarına göre bu parçacıklar çeşitli şekilde hava bulanıklığı ve dolayısıyla rüyet daralmasınasebep olurlar. Sis, Sis yağmuru, Vadi sisi, Pus hava bulanıklığı yapan hidrometeorlardır.SĐS ( Μ ) :Çok küçük su damlacıklarının havada asılı kalarak yatay görüş mesafesiniher yönde daraltıp rüyeti 1000 m ve daha aşağısına düşürdüğü olaya “sis” denir. Diğer birdeyimle sis, stratus bulutunun yer yüzeyinde teşekkül etmiş şeklidir. Sis hadisesininbulunduğu yerde hava fazla miktarda nemlidir. Sisin rengi beyaz ve parlaktır. Toz veyadumanla karıştığı zamanlarda sarımtırak bir renk alıp, yer yüzeyinde daha uzun süre kalabilir.Dikkat edilecek husus görüşün her yönde 1000 m ‘nin altında olmasıdır. Sadece bir veya ikiyönde görüş mesafesinin dar olması yeterli değildir.Sisler görüş mesafesini daraltma durumuna göre kuvvetli, tabii ve hafif sis olmaküzere üçe ayrılır.a) Kuvvetli sis ( ≡ 2 ) : Görüş mesafesinin 200 m veya daha düşük olduğudurumdur.b) Tabii sis ( ≡ ) : 500 m ye kadar uzaktaki cisimlerin görülebildiğidurumdur.c) Hafif sis ( ≡ 0 ) : 1000 m ye kadar uzaktaki cisimlerin görülebildiğidurumdur.10


DEVLET METEOROLOJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersonel Dairesi Başkanlığı2009PUS ( =) :Havadaki çok küçük su zerreciklerinin yere yakın seviyelerde boşlukta asılıkalması halidir. Sise göre daha ince bir tabaka oluşturur. Bu nedenle su zerrecikleri dahaküçük ve dağınıktır. Havada grimsi bir bulanıklık oluşturur.Görüş mesafesi sise nazaran daha fazla olup 1 km nin üzerindedir. Ayrıca nispi nem durumusise göre daha düşük bir değer ihtiva eder. Pus, sis ile kuru duman arasında bir geçiş halidir.BUHARLAŞMAHidrolojik çevrim içerinde, atmosferden yere düşen yağış kadar,yeryüzünden meydana gelen buharlaşmanın da önemi büyüktür. Buharlaşma; genel olarak,sıvı suyun su buharı haline geçmesi veya kaynama noktasının altındaki bir sıcaklıkta katıveya sıvı haldeki serbest bir su yüzeyinden su buharının çıkması olarak tanımlanabilir.Buharlaşma su yüzeyinde gerçekleştiği gibi toprak veya bitki yüzeyinde de meydana gelebilir.Buharlaşmaya etki eden faktörler :Serbest su yüzeyinde olan buharlaşmaya etkieden faktörler,1) Hava sıcaklığı,2) Hava basıncı,3) Rüzgar hızı,4) Havanın nemi,5) Radyasyon,6) Coğrafi enlemdir.Buharlaşma Rasatları :Buharlaşma rasatları gölgede yani siper içinde ve açık su yüzeyinde olmak üzereçeşitli aletlerle iki şekilde yapılır.Siper içindeki buharlaşma ölçümleri wild ve piche ( piş ) evaporimetreleri, açık suyüzeyinden buharlaşma ölçümleri için ise buharlaşma havuzları kullanılır.Hidrolojik ve hidrometeorolojik çalışma ve uygulamalarda açık su yüzeyinden yapılanölçümler tercih edilmektedir. Bunun sebebi hidrolojik çevrimin basamaklarından biri olanaçık su yüzeylerindeki buharlaşma miktarını, buharlaşma havuzlarından yapılan ölçümlerdaha iyi temsil etmektedir.Buharlaşma Havuzu : Açık su yüzeylerinden buharlaşma ölçümlerinde buharlaşmahavuzları kullanılır.Buharlaşma havuzları rasat parklarının yağış, rüzgar ve kesintisiz güneş alan uygunyerlerde kurulur. Galvaniz saçtan yapılmış silindir biçimindeki yuvarlak buharlaşma havuzları112.7 cm çapında ve 25.4 cm derinliğinde olup, yüzey genişliği 1 m² dir.Buharlaşma Rasatları 6 Değişik Durum Arz Eder:1) Yağış olmadığı zamanlar :Bu durumda havuzdaki su seviyesi nidogeyçdeki sivriuç hizasına gelinceye kadar ölçü kabı ile ölçülerek havuza su konulur ve konulan suyuntoplamı defterdeki hanesine günü hizasına kaydedilir.2) Yağış olup ta havuzdaki suyun seviyesi sivri uçtan aşağıda kaldığı zamanlar :Bu durumda da yağış olmamış gibi hareket ederek, sivri uç hizasına gelinceye kadar ölçeklesu konulur. Konulan suyun toplamı deftere kaydedilir. Aynı zamanda plüviometreden ölçülen24 saatlik toplam yağış miktarı da defterdeki yağış hanesine yazılır. 24 saatlik yağış ile11


DEVLET METEOROLOJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersonel Dairesi Başkanlığı2009havuza konulan su miktarı toplanarak günlük buharlaşma değeri bulunur ve defterdekihanesine kaydedilir.3) Yağış olup ta havuzdaki su seviyesi sivri uç hizasında bulunduğu zamanlar :Bu durumda havuza su koymak veya su çıkarmak gerekmediğinden defterdeki yerleri boşbırakılır. Yalnız ölçülen 24 saatlik toplam yağış, defterdeki hanesine yazılır. Bu yağış miktarıaynı zamanda günlük buharlaşma değerine eşit olacağından buharlaşma hanesine de aynıdeğer kaydedilir.4) Yağış olup ta havuzdaki su seviyesinin sivri ucun üstüne çıktığı zamanlar : Budurumda havuzdaki su seviyesi sivri uç hizasına gelinceye kadar ölçü kabı ile havuzdan sualınır ve alınan suyun toplamı defterdeki, havuzdan çıkan su, hanesine günü hizasınakaydedilir. Plüviometreden ölçülen günlük toplam yağış miktarı da yerine yazılır. 24 saatliktoplam yağış miktarından, havuzdan alınan toplam su miktarı çıkarılarak, günlük buharlaşmadeğeri bulunur.5) Çok fazla yağıştan dolayı havuzdaki suyun taştığı zamanlar :Bu durumdahavuzdaki su, sivri uç hizasına gelinceye kadar ölçülmeden dışarı atılır. 24 saatlik toplamyağış miktarı defterdeki hanesine yazılır, o güne ait buharlaşma hanesi boş bırakılır, defterinnotlar hanesine tarihi ile birlikte “havuz taşmıştır” diye not düşülür. Rasatçı tarafındanhavuzun taşmasını engellemek için, fazla miktar bırakan şiddetli yağışlarda, ölçülü kaplahavuzdan birkaç ölçek dolusu su alınır ve defterin notlar hanesine kaydedilir, rasat zamanısivri uç hizasına gelinceye kadar ölçülerek tekrar havuzdan alınan su miktarı ile önceki miktartoplanıp havuzdan alınan su hanesine yazılır. Bu şekilde havuzun taşması önlenerekbuharlaşma değeri kaybolmamış olur.6) Havuzdaki su, soğuk havalarda buz tuttuğu zamanlar :Su yüzeyi ince tülşeklinde bir buzla kaplanmışsa bir çubukla bu ince buz kırılıp suyun içine batırılarak erimesisağlanır ve normal şekilde buharlaşma rasadı yapılır.Buz tabakası kırılmayacak kadar kalınsahavanın ısınıp buzun kendiliğinden erimesi için birkaç gün beklenir, bu devredeplüviometreden ölçülen günlük toplam yağışlar defterdeki yerlerine yazılır. Havuzdaki buzeridikten sonra, yukarıda izah edilen durumlardan hangisine uygunsa ona göre işlem yapılır.Rasat yapılmayan birkaç gündeki yağışların toplamı rasadın yapıldığı günde ölçülmüş gibiişleme tabi tutulur, bulunan buharlaşma miktarı da rasat yapılmamış olan birkaç günün toplambuharlaşmasını verir. Bu durumda buzlu günlerdeki günlük buharlaşma değerleribulunamadığından o ayın sadece aylık buharlaşmasından istifade edilebilir.AYLIK BUHARLAŞMA KARTININ HAZIRLANMASIGünlük buharlaşma rasatları yapıldıktan sonra, günlük buharlaşma değerleribuharlaşma el defteri ve buharlaşma aylık kartındaki ilgili hanelerine yazılır. Ay sonunda budeğerler toplanarak aylık toplam bulunur. Aylık toplam o ayın gün sayısına bölünmeksuretiyle aylık ortalama buharlaşma değeri hesaplanmış olur. Aylık buharlaşma ile havuzdançıkarılan su hanelerindeki miktarların toplamı, aylık yağış ile havuza konulan suhanelerindeki miktarın toplamına eşitse hesap ve kayıtlarda herhangi bir hatanın bulunmadığıanlaşılır.Buharlaşma değerine etki eden faktörlerden en önemlisi güneş ışınları olduğu içinbuharlaşma rasatlarına ilaveten gün içerisindeki 07 00 , 14 00 ve 21 00 rasat saatlerinde bulutlulukmiktarları tespit edilerek aylık karttaki ilgili haneye yazılır. Günlük ve aylık kapalılıkortalamaları da ayrıca hesaplanır.12


DEVLET METEOROLOJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersonel Dairesi Başkanlığı2009Buharlaşma değerine etki eden diğer bir faktörde rüzgardır. Bu bakımdan buharlaşmarasatları ile birlikte günlük ortalama rüzgar hızının da tespit edilerek aylık karttaki ilgilihaneye yazılması gerekir. Bu iş için havuzun altındaki tahta ızgaranın üzerinde 30 cm.yüksekliğe monte edilen bir anemometre bulunur. Anemometre üzerinden 07 00 rasatındaokunan 6 rakamlı sayı, okunuş hanesine yazılır. Ertesi gün aynı saatte anemometreningösterdiği sayı okunur ve hanesine yazılır ve bir önceki günün değeri ile arasındaki farkbulunarak, günlük fark hanesine yazılır. Dekametre cinsinden olan bu değer yazılırken sonunabir sıfır eklenerek metreye çevrilir. Daha sonra bu değer zamana yani 86400 saniyeye (24saat) bölünerek saniyede metre cinsinden (m/sn) günlük ortalama rüzgar hızı bulunur ve birondalıklı olarak hanesine yazılır.Eğer 30 cm yükseklikte anemometre aleti yoksa bununyerine 200 cm yükseklikteki anemometre değerleri buharlaşma kartına kaydedilir.13


DEVLET METEOROLOJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersonel Dairesi Başkanlığı2009ZĐRAĐ METEOROLOJĐ14


DEVLET METEOROLOJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersonel Dairesi Başkanlığı2009Zirai <strong>Meteoroloji</strong>nin Tanımı ve ÖnemiZirai meteoroloji; canlıların içinde yaşadıkları fiziksel çevreye karşı gösterdikleritepkileri inceleyip araştıran bilim dalıdır. Zirai üretime yönelik olarak atmosferde meydanagelen fiziksel olayları inceler. Zirai meteoroloji konuları içerisinde incelenen canlılar,ekonomik önemi olan kültür bitkileri, çiftlik ve av hayvanları, böcekler ve hastalık etmenimikroorganizmalardır. Çevrenin fiziksel yapısı ile o çevredeki flora ve faunanın karşılıklıetkileşimi ve ilişkileri incelenir.Ziraat atmosfer şartlarında çalışan bir fabrikadır. Ziraat teknikleri ve buluşları ne kadaryenilense de iklim faktörlerinin olumlu ve olumsuz etkileri mevcuttur. Zirai konularda tesisve işletme planları yapılırken öncelikle o bölgenin iklim ve hava durumu dikkate alınır. Birbölgede yetiştirilecek bitki çeşidinin seçiminde, toprak işlemede, ekim, dikim, budama, çapa,sulama, ilaçlama ve hasat işlemlerinde iklim ve hava durumu yönlendirici ilk faktördür.Ziraatın temelini oluşturan tarımsal planlama ve uygulamalar da oluşabilecekhataların sonucu maddi kayıplar meydana gelir. Tarım alanında bol ve kaliteli ürün eldeedebilmek için gerekli olan ana faktörlerden iklim dışında kalan tohum, toprak ve insanfaktörleri kontrol ve ıslah edilebilir.Đklim faktörleri dikkate alınmadan yapılan tarımsal faaliyetlerde yatırımlar olumsuzhava şartlarında zarar görebilir. Đklim faktörleri tarım alanındaki zararlı hastalık ve böceklerinçoğalıp yayılmasında ve zararlara dolaylı olarak sebep olmada etkili bir faktördür. Sıcaklık venem durumuna bağlı olarak yapılacak ilaçlamaların şekli ve zamanı değişiklik gösterir.Zirai meteorolojinin amacı; üretimin kalite ve miktarını artırmak için iklim ve havaözellikleri konusunda üretici ve ziraatçilere gerekli bilgileri vermek olumsuz hava şartlarınınzararını en aza indirmek, zirai girdileri (gübre, ilaç, iş gücü) ekonomik olarak kullanmayısağlamaktır.ZĐRAĐ METEOROLOJĐNĐN UYGULAMA ALANLARI<strong>Meteoroloji</strong>nin tarıma uygulanması yakın geçmişte büyük gelişmeler göstermiştir.Laboratuar ve sera denemelerinde elde edilen sonuçların açık tarla şartlarında uygulamayaalınması zirai meteorolojistlerce (agrometeorolojist) önerilir. <strong>Meteoroloji</strong>k tekniklerin tarımauygulanması ile ilgili bir çok örnekler mevcuttur. Önemli bazı uygulamalar aşağıdaki gibiözetlenebilir:a) Tarım ve yerleşim alanlarının seçimi,b) Suyun muhafazası ve sulama kontrolleri,c) Orman yangınları ile ilgili uyarılar,d) Ekim ve hasat tarihlerinin programlanması,e) Don olayının tahmin edilmesi ve dona karşı alınacak tedbirler,f) Bitki zararlıları ve hastalıklarının kontrolü,g) Mikro klimatolojik değişiklikler (rüzgar kıranlar, malç v.s).TARIM VE METEOROLOJĐTarımın Tanımı ve Faaliyet AlanıTarım; doğal şartlarda üstü açık bir fabrikadır. Tarım alanında yapılan tüm çalışmalariklim faktörlerinin etkisi altındadır. Verim miktarı ve kalitesi iklim şartlarına ve kontrolünebağlıdır. Tarımda tesis ve işletme planları yapılırken öncelikle o bölgenin iklim özellikleri vehava durumu dikkate alınır. Bir yörede yapılacak tarımın şekli, ürün çeşidinin seçimi, toprak15


DEVLET METEOROLOJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersonel Dairesi Başkanlığı2009işleme, ekim, dikim, budama, sulama, ilaçlama ve hasat sırasında hava tahmin raporlarıyönlendiricidir.Tarımın Ekonomideki YeriNüfusumuzun önemli bir kesimi geçimini tarımdan sağlamaktadır. Ülkemizdekisanayi kuruluşlarının pek çoğu tarım ürünlerini işlemekte ve ihraç etmektedir.Topraklarımızın % 22.78’i tarla, % 21.86’ı çayır-mera, % 27.63’ü orman ve koruluk,% 14.47’si tarıma elverişsiz arazi, % 3.87’ si meyve ve diğer uzun ömürlü bitkiler, % 5.6’sınadas, % 2.7’si tarıma elverişli olduğu halde kullanılmayan arazi, % 0.88’i sebze ve çiçekbahçeleri ( örtü altı dahil ) tarımında kullanılmaktadır. Tarımda makine ve özellikle traktörkullanımı ile işlenmeyen bir çok arazi ve otlaklar işlenerek tarla tarımına dönüştürülmüştür.Tarımla uğraşanların eğitilmesi, uygun iklim ve toprak şartlarında daha çok gelirgetiren ürünlerin yetiştirilmesi, gübrenin bilinçli kullanılması ve sulamanın zamanındayapılmasıyla verim artmaktadır. Türkiye’nin toprak ve iklim özellikleri çok çeşitli tarımürünlerinin yetiştirilmesine uygundur. Topraklarımız için en önemli tehlike erezyondur.Topraklarımızı erezyondan korur meteorolojik şartları dikkate alır bilinçli tarım yaparsakverim miktarı artacaktır.Yüzölçümümüzün 1/3’ü tarla, bağ, bahçe ve seralardan oluşan tarım arazisidir. Bualanların büyük bölümünü oluşturan tarlaların bir kısmı nadasa bırakılır. Ekili alanların büyükkısmını tahıllar kalanını endüstri bitkileri sebze ve meyveler oluşturur.Bitki Yetiştirmeye Etki Eden FaktörlerTarımda tesisler planlanırken uzun süreli olacağı düşünülerek etkili faktörlere dikkatedilmelidir. Bu faktörler iklim, tohum, toprak ve üretici olarak sayılabilir. Zirai meteorolojikaçıdan iklim üretimde ilk kriteri oluşturur. Đklim koşullarına bağlı olarak seçilecek bitkiçeşidine göre tohum seçimi ve toprak ıslahına gidilebilir. Tüm faktörler olumlu olsa bile iklimtarımı dolaylı olarak etkiler. Zirai meteoroloji yalnız toprağa yakın hava tabakasının durumuve içinde meydana gelen fiziksel olayları incelemekle yetinmeyip, don olayını, kuraklığı, selbaskınlarını ve diğer elverişsiz koşulları önleyici yöntemleri geliştirmeyi amaçlamaktadır.Bitkiler büyüme ve gelişmeleri için gerekli enerjiyi güneş radyasyonundan, suyu iseyağış ile karşılamaktadır. Sıcaklık, nem ve rüzgar gibi diğer meteorolojik elemanlar da verimietkileyen faktörlerdir.Bitkiler güneş radyasyonunun çok dar bir spektrum bandından faydalanmaktadır.Elektromanyetik spektrumu yaklaşık olarak 0.4-0.7 milimikron olan ışık özellikle tüm yeşilbitkilerin fotosentez (özümleme ) ve fotoperyodizm ( bitkilerin günlük ışıklanma süresinegösterdikleri tepki) gibi aktivitelerinin gerçekleştirilmesi için gereklidir. Albedo (ışığınyansıma oranı) tarımda verimin sağlanmasında etkili diğer bir parametredir.Bitkilerde en uygun büyüme sıcaklıkları yaklaşık olarak 15 °C ile 30 °C dir. Bununlaberaber çok yıllık bitkilerde –80 °C ile 70 °C, mevsimlik bitkilerde ise 0 °C ile 50 °Cdayanma sınırlarıdır.Tohumların çimlenmesi özellikle toprak sıcaklığına bağlıdır. Bazı tohumlar 1 °C ninaltında bile çimlenebilirler.Hava sıcaklığındaki artış atmosferin su buharı tutabilme kapasitesini artırmakta bu daevapotranspirasyonu ( toprak yüzeyinden buharlaşma ve bitkiden terleme yoluyla su kaybı)güçlendirmektedir.Yüksek atmosferik nem, evapotranspirasyonu düşürmekte, bitki – su ihtiyacınıazaltmaktadır. Ayrıca tarım zararlılarının yumurtaları, larvaları, bakteri sporları sıcak ve nemlişartlarda özellikle çiğ şartlarında daha aktif duruma geçerler. Düşük nem, rüzgar ve sıcaklıkla16


DEVLET METEOROLOJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersonel Dairesi Başkanlığı2009birleştiğinde bitki dokularını hızla kurutmaktadır. Kuru hava çiçek ve polenleri de olumsuzetkilemektedir.Şiddetli rüzgar ağaç filizlerini, meyveleri ve ağaç kökünü fiziksel olarak etkilerken,sürükledikleri toprak zerreleri ile meyve kalitesini düşürürler. Rüzgar atmosfer içindesağladığı karışımla bitkilere yeterli miktarda CO2 sağlamakta, nisbeten sıcak karakterli havakütlelerini soğuk yüzeylere taşıyarak don olayını hafifletmekte ve bitkilerin tozlaşmasındaönemli bir rol oynamaktadır.Yağmur ve kar tarım açısından en faydalı yağış tipleridir. Özellikle kar kış aylarındaekili alanları dona karşı korumaktadır. Toprak yüzeyine düşen su; infiltrasyon ( toprağasüzülmesi ) , yüzey akışı ve buharlaşma olarak harekete geçer.Tarım için en faydalı olanı infiltrasyon suyudur. Yüzey akışı yamaçlarda bulunantarım arazilerinde erezyona sebep olmaktadır. Ayrıca yüzey akışına ve buharlaşmaya uğrayansu tarım açısından bir kayıp olarak değerlendirilir. Şiddetli yağış ve yoğun toprak nemi ekilialanlar üzerinde ciddi boyutlarda ürün kayıplarına neden olabilir.Tarımda verim ve kalite yetiştirme ortamındaki optimum şartların sağlanması, uyguntarım tekniği, kaliteli tohum, gübreleme, zararlılarla mücadele uygun iklim şartlarına bağlıdır.ZĐRAĐ METEOROLOJĐ ŞUBE MÜDÜRLÜĞÜNDE YÜRÜTÜLEN ÇALIŞMALAR1- FENOLOJĐ GÖZLEMLERĐ:Bitkilerin büyüme ve gelişme dönemlerindeki değişik safhaları inceleyen bilim dalınafenoloji denir. Canlıların gelişim basamakları ile iklim gidişi arasında çok yakın bir ilişkimevcuttur. Her canlının yaşadığı dış ortamda meydana gelen ve sürekli değişiklik gösterensıcaklık, rüzgâr, yağış, nem ve buharlaşma gibi iklim faktörleri karşısında bireyden bireyedeğişen çeşitli tepkiler görülür.Đklim gidişine bağlı olarak aynı bitkinin gelişme safhalarının zamanı ve süresifarklılıklar gösterir. Bu gelişme safhalarına fenolojik safhalar denir. Bu safhaların tespiti içinyapılan gözlemlere de fenoloji rasatları denir.Fenoloji gözlemleri sırasında herhangi bir alet ve cihaz kullanılmaz. Rasatçılarıngözlemleri ile tespit ettiği safhalar yazılır.Fenoloji gözlemlerden elde edilen sonuçlar ve bunların uzun seneleri kapsayanortalamaları, bir ülkenin tarım ve ekonomisi için oldukça önemlidir. Fenolojik gözlemlerinortalamaları, herhangi bir yörenin iklim şartlarına en iyi adapte olabilen kültür bitkilerininseçiminde veya ıslahında dikkate alınması gereken değerlerdir. Fenoloji rasatları sonucuyapılan değerlendirmelerin kullanım alanları beş maddede özetlenebilir.Bitki ıslahı (erkenci çeşitlerin seçimi ve don olayına dayanıklı çeşitler),Tarımsal mücadele zamanları ve yerlerinin tespitinde,Tarım teknikleri ve planlama.Kültürel işlemler (ekim, dikim, sulama, gübreleme, ilaçlama, vb.).Uygun çeşitlerin seçilmesi.Fenoloji Gözlemlerinin YapılışıFenolojik gözlemlerin doğru olabilmesi ve sonuçtan yarar sağlanabilmesi için gözlemyapan görevlinin dikkatli davranması gereklidir. Gözlem yapan görevlinin, yaptığı bufenolojik gözlemler sonucunda esas amacın, iklim faktörlerinin etkisiyle bitki hayatındagörülen değişikliklerin tespit edilmesi olduğunu bilmesi gerekir. Fenoloji gözlemleri aylıkfenoloji kartlarına ve yıllık fenoloji bilgi kartına kaydedilir. Fenoloji bilgi kartı bir yıllıktır.Gözlem yılı içerisinde bitkilerin çeşitli gelişme safhalarının görüldüğü tarih tespit edilerek ait17


DEVLET METEOROLOJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersonel Dairesi Başkanlığı2009oldukları kısımlara yazılır. Bunun için de rasatçının daima yanında bilgi kartınıbulundurmasında fayda vardır. Her safhanın, gözlenmesinden sonra bütün safhalar bilgikartına kaydedilir ve en geç o takvim yılının 31 Aralık günü <strong>Genel</strong> Müdürlüğe gönderilir.Ancak bazı bitkilerin son safhalarına ait gözlemleri bu tarihte henüz sonuçlanmamış ise, budurumda gözlemlerin bitmesi beklenecek ve bilgi kartı geciktirilmeden gönderilecektirFenoloji kartları ise aylıktır. Her ay içinde bilgi kartına yazılan gözlemlerin o aya aitdeğerleri, aylık kartlara işlenerek en geç takip eden ayın birinci günü <strong>Genel</strong> Müdürlüğegönderilir.2- AYLIK TARIM GĐDĐŞ RAPORLARIEkonomik değeri yüksek tarım ürünlerine sahip olan ve özellikle mikroklima sahalarıdiye tanımladığımız yörelerde; tarımsal faaliyetlerin seyri, olağanüstü olaylar ve bu olaylarıntarıma etkisinin bilinmesi ülkemizin her kesimi için önem taşımaktadır.Đstasyon müdürlüklerince hazırlanıp <strong>Genel</strong> Müdürlüğümüzce düzenlenen tarımraporları iklim-tarım ilişkisini belirlemeyi amaçlamaktadır. Bunun yanında bitki vehayvanların durumu, varsa bitki hastalık ve zararlılarının meteorolojik faktörlere paralelolarak gelişmeleri ve diğer zirai meteorolojik bilgileri tarım raporlarında bildirilir.Tarım raporunun hazırlandığı ay içerisinde, tarımsal faaliyetleri etkileyen olağanüstüolayların fevk rasadı olarak ayrıca bildirilmelerine rağmen tarım raporlarında da bildirilmesiiçin bölüm ayrılmıştır. Böylece olağanüstü olaylar ile tarımsal faaliyetlerin etkileşimleri aynıanda izlenecektir.Tarım durumu ile ilgili olarak elde edilen bilgiler ne kadar sağlıklı ve kısa süredehazırlanıp kullanıcılara ulaştırılırsa o derece yararlı olacaktır. Tarım raporlarının kullanıcılaraen kısa zamanda ve en sağlıklı bir şekilde ulaştırılması, seçilmiş istasyonlarca düzenli birşekilde hazırlanıp <strong>Genel</strong> Müdürlüğe gönderilmesi ile mümkündür.Đstasyonlarda hazırlanan tarım raporları en doğru bir şekilde, takip eden ayın ilk beşgünü mesaj şeklinde bilgisayar ile aşağıda tarif edildiği şekilde <strong>Genel</strong> Müdürlüğegönderilmektedir. Raporların “Merkez Bilgisayar” birime ulaşması için “Turk-Metcap”programı kullanılır. Ebim-Com programı ile gönderilenler Merkez Bilgisayar’aulaşmamaktadır.TRTT80 : Tarım raporunun bilgisayarla gönderilme başlığıCCCC : Raporu merkeze gönderen istasyonun indikatörüGGSSDD : Tarım raporunun gönderildiği gün, saat ve dakika (GMT) .GMT saat;kolumuzdaki saatten, yaz saati uygulamasında 3 saat, kış saati uygulamasında 2 saatçıkartılarak bulunur.NNNNN : Raporu hazırlayan istasyonun milli index numarasıY1Y1Y1Y1 : Raporun hazırlandığı yılAı Aı : Tarım raporunun ait olduğu ay3-AÇIK SĐPER RASATLARI:Zirai açıdan önemli olan noktalarda tarla şartlarının daha iyi kontrol edilmesi amacıylaçeşitli yüksekliklerde bazı meteorolojik ölçümler yapılmaktadır. Çeşitli yüksekliklerde siperdışında, tarla şartlarındaki sıcaklık ve nem ölçümü yurdumuzun 12 ilindeyapılmaktadır.Yerden 20, 50, 100, 150 ve 200cm yüksekliklerde kurulu siper içine ıslak, kuru,maksimum ve minimum termometreler yerleştirilir. Klima rasatlarında olduğu gibi 07, 14 ve18


DEVLET METEOROLOJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersonel Dairesi Başkanlığı200921 saatlerinde okunarak günlük el defteri ve cetvellere işlenir. Ayrıca her seviyeye göre buharbasıncı ve nispi nem hesaplanır.4-FEVK RASATLARI :Fevkalade olayların ve meydana getirdiği zararların zamanında ve doğru olarakbildirilmesi; ziraat, ormancılık, sulama, ulaştırma, trafik, turizm, endüstri, küçük sanatlar vesigortacılık gibi alanlarda ilgili mercileri en kısa sürede bilgilendirmek açısından çokönemlidir.Ayrıca Dünya <strong>Meteoroloji</strong> Teşkilatı, üye ülkelerden her yıl ocak ayı içerisinde birönceki yılın fevkalade olaylarının dökümünü belgeleri ile birlikte istemekte ve bunlarıyayınlamaktadır. Böylece çeşitli uluslararası kuruluşlara da yeterli bilgi ve dokümangönderme imkanı sağlanmaktadır.Ülkemizin herhangi bir yöresi için uzun yıllar düzenli olarak arşivlenmiş fevk rasatlarıve bu rasatlardan elde edilecek fevkalade olayların frekans dağılımları; o yörenin özelliklerinibelirlemek, araştırmacılara sunmak ve ileriye dönük olarak verilecek kararlar açısından önemtaşımaktadır. Bu düzenleme ile fevkalade olaylara yönelik bilgiler daha sağlıklı izlenecektir.FEVK RASADI YAPILIRKEN DĐKKAT EDĐLECEK HUSUSLAR1. Fevk Rasadını; tüm taşra teşkilatı yapmakla mükelleftir. Meydan <strong>Meteoroloji</strong> ĐstasyonMüdürlükleri ise hava alanında uçuşları, ulaşım araçlarını ve binaları zarar yaparaketkileyen fevkalade olayların (fırtına, şiddetli yağış,kuvvetli sis ve deprem) fevkrasadını yapacaklardır.2. Đlgili müdürlüklerin ve memurlukların bulunduğu coğrafik bölgeleri ve havzalarıetkileyen genel hava koşulları gözetilerek gerçekleşen fevkalade olaylar takip edilip, omüdürlüklere ve memurluklara ait fevk rasadının olup olmadığı, gelen rasatlardankontrol edileceğinden bu konuda gerekli hassasiyetin gösterilmesi gerekmektedir.3. Bölge ve istasyon müdürlüklerince, fevk rasatlarının sağlıklı bir şekilde tespiti vebildirimi sağlanacaktır. Bilhassa kötü hava koşulları söz konusu olduğunda fevkrasadının yapılıp yapılmadığını ilgili <strong>Meteoroloji</strong> Bölge Müdürlüğü takip edip,yapmayanları ikaz edecektir.4. <strong>Meteoroloji</strong> istasyonu bulunmayan yerleşim yerlerinde; meydana gelen fevkaladeolaylar en yakın müdürlükçe veya müdürlüklerce tespit edilerek fevk rasadıyapılacaktır5. Kıstaslara uysun yada uymasın, zarar yapan bütün meteorolojik olaylar için fevkrasadı yapılır. Sık sık meydana gelen meteorolojik olaylar için fevk rasadı yapılırkenbu olayların mal ve can kaybına yol açması ve çevreye zarar vermesi gerektiği gözönünde bulundurulmalıdır.6. Đstasyonun bulunduğu yörede meydana gelen ve zarar yapan fevkalade olaylar en kısazamanda şifrelenerek gönderilecektir (SXTT70).7. Meydana gelen fevkalade olay ve yaptığı zararlar, hasar tespit çalışmaları bittiktensonra detaylı bir şekilde açıklanarak gönderilecektir (SXTT80).8. Hazırlanacak olan raporun, SXTT70 başlığıyla daha önceden gönderilmiş olan hangiFevk Rasadına ait olduğu belirtilecektir.9. Hasar raporunda, hasarın meydana geldiği mevki veya alan isimleri belirtilecektir. Bu,hasarın tam olarak o yöredeki hangi mevki veya alanda meydana geldiğinin bilinmesiaçısından çok önemlidir.10. Hasar raporu gönderildikten sonra olayla ilgili yeniden inceleme yapıldığı taktirdefarklı zararlar tespit edilirse, oluşan en son hasar tespit raporu da gönderilecektir(SXTT80).19


DEVLET METEOROLOJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersonel Dairesi Başkanlığı200911. Bilgisayarı olan istasyonlar fevk rasatlarını ve hasar raporlarını aşağıda tarif edildiğişekilde yapacaklar ve bilgisayar ile göndereceklerdir.12. Fevk Rasadı merkeze gönderildiğinden emin olmak için gönderildikten yarım saatsonra RQTU01 başlığıyla istek yapılarak kontrol edilebilecektir.13. Bilgisayarı olmayan istasyonlar da fevk rasatlarını ve hasar raporlarını aşağıda tarifedildiği şekilde yapacaklar ve en yakın bilgisayarlı istasyon aracılığıyla Devlet<strong>Meteoroloji</strong> Đşleri <strong>Genel</strong> Müdürlüğüne göndereceklerdir. Fakat hasar raporlarının enyakın istasyona verilmesinde güçlükler doğarsa, posta ile Devlet <strong>Meteoroloji</strong> Đşleri<strong>Genel</strong> Müdürlüğüne gönderebilecektir.14. Gönderilen rasatların ilgili amirce onaylanmış bir örneği posta ile merkeze tekrargönderilmeyip, istasyon müdürlüğünün arşivinde saklanacaktır. Bir sureti de Bilgimahiyetinde, bağlı olduğu Bölge Müdürlüğüne gönderilecektir.15. Başlık kısmında AATU10 vb. gibi bir başlık kullanılmayacak, kendi başlığı(SXTT)kullanılacaktır.FEVK RASATLARININ ŞĐFRELENMESĐSXTT70 CCCC GGSSDDNNNNN 1Y 1 Y 1 Y 2 Y 2 2A 1 A 1 G 1 G 1 3A 2 A 2 G 2 G 2 4S 1 S 1 D 1 D 1 5S 2 S 2 D 2 D 2 6FFZZ 7R i R i R i R i9D y D y S h S h S h =SXTT70 : Fevk olayının bilgisayarla gönderilme başlığı .CCCC : Fevk rasadını gönderen istasyonun indikatörüGGSSDD : Rasadın gönderildiği gün, saat, dakika (ggssdd - hasar raporu için).Gönderme saati GMT olacaktır. GMT saat, yaz saati uygulaması sırasında kolumuzdakisaatten (radyo saati) 3 saat, kış saati uygulaması sırasında 2 saat çıkartılarak bulunur.NNNNN : Fevk rasadını yapan istasyonun milli indeks numarasıY 1 Y 1 : Fevkalade olayın başladığı yıl (Son iki rakam)Y 2 Y 2 : Fevkalade olayın bittiği yıl (Son iki rakam)A 1 A 1 : Fevkalade olayın başladığı ayG 1 G 1 : Fevkalade olayın başladığı günA 2 A 2 : Fevkalade olayın bittiği ayG 2 G 2 : Fevkalade olayın bittiği günS 1 S 1 : Fevkalade olayın başladığı saat (Lokal)D 1 D 1 : Fevkalade olayın başladığı dakikaS 2 S 2 : Fevkalade olayın bittiği saat (Lokal)D 2 D 2 : Fevkalade olayın bittiği dakikaFF : Meydana gelen Fevkalade olayın tanımıZZ : Fevkalade olayın meydana getirdiği zararın tanımıR i R i R i R i : Yağış miktarı (mm)D y D y : Rüzgarın yönüS h S h S h : Rüzgarın hızı (m/sn)HASAR RAPORUSXTT80 CCCC GGSSDDNNNNN YYAA ggssddHasar Raporu……………..…………………………… =20


DEVLET METEOROLOJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersonel Dairesi Başkanlığı2009SXTT80 : Hasar raporunun rasat başlığı.CCCC : Raporu merkeze gönderen istasyonun indikatörü.GGSSDD : Raporun merkeze gönderildiği andaki gün, saat ve dakika (GMT saat).NNNNN : Olayı tespit edip, raporu hazırlayan istasyonun numarası.YY : Fevk rasadının çekildiği yılın son iki rakamıAA : Fevk rasadının çekildiği ay.ggssdd : Raporun ilgili olduğu Fevk Rasadının GGSSDD kısmı.Hasar tespit işlemleri bittikten sonra fevkalade olay sonucu meydana gelen zararlaraçık bir şekilde ve bilginin nereden alındığı yazılarak Devlet <strong>Meteoroloji</strong> Đşleri <strong>Genel</strong>Müdürlüğüne gönderilecektir. Đstasyonlar, ellerinde fevk olayı ile ilgili doküman (kroki,fotoğraf vb.) varsa posta yada e-posta ile göndereceklerdir. Özellikle tarım alanları vefaaliyetleri ile ilgili fevkalade olaylarda meydana gelen zararlar; alan, nakit, yüzde, fert sayısıgibi detaylarla bildirilecektir.Hasar tespit işlemlerinden sonra gönderilecek olan detaylı rapor özellikle sonrakiçalışmalara esas olacağı için zarar tespiti yapılırken en doğru bilginin elde edilip en kısasürede gönderilmesine özen gösterilecektir. Meydana gelen fevkalade olay ve zarar birdenfazla olduğu takdirde bunların en etkili olanı SXTT70 başlığıyla şifrelenip, gönderilecektir.Hasar tespit çalışmalarında ise açıklayıcı bilgi gönderilirken, SXTT80 başlığıyla, meydanagelen bütün fevkalade olaylar ve zarar tanımları bildirilecektir. Olay bittikten ve hasar tespitiyapıldıktan sonra en kısa sürede Devlet <strong>Meteoroloji</strong> Đşleri <strong>Genel</strong> Müdürlüğü Zirai <strong>Meteoroloji</strong>ve Đklim Rasatları Dairesi Başkanlığına bildirilecektir.21


DEVLET METEOROLOJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersonel Dairesi Başkanlığı2009FEVKALEDE OLAYLARIN ŞĐFRELENMESĐ ĐLE ĐLGĐLĐ ÖRNEKLER:FEVK RASADININ ŞĐFRELENMESĐ :SXTT70 CCCC GGSSDDNNNNN 1Y 1 Y 1 Y 2 Y 2 2A 1 A 1 G 1 G 1 3A 2 A 2 G 2 G 2 4S 1 S 1 D 1 D 1 5S 2 S 2 D 2 D 2 6FFZZ 7R i R i R i R i9D y D y S h S h S h =HASAR RAPORUNUN ŞĐFRELENMESĐ :SXTT80 CCCC GGSSDDNNNNN YYYY ggssddHasar Raporu……………..ÖRNEKLER :1.) Karaman ilinde 17.07.2003 tarihinde saat 14:00 - 14:22 (lokal) arasında şiddetli yağış (50mm) ve mercimek büyüklüğünde dolu olayları meydana gelmiş, ekinlerde % 70 - 80 yatma vebaşak dökme şeklinde zarara sebep olmuştur. Bu arada da en şiddetli rüzgar 340 dereceden20.2 m/sn esmiştir. 12:30 GMT de (15:30 lokal), rasadın gönderildiğini düşünürsek;SXTT70 KARM 17123017246 10303 20717 30717 41400 51422 62204 70500 916202 =olarak şifrelenir. Bu fevkalade olayın zararı tespit edilip 18.07.2003 13:00 GMT de (16:00lokal) Hasar Raporu gönderme işlemi aşağıdaki gibi yapılmalıdır ;SXTT80 KARM 18130017246 2003 171230Karaman ilinde 17.07.2003 tarihinde saat 14:00 - 14:22 arasında şiddetli yağış (50.0 mm),mercimek büyüklüğünde dolu ve 20.2 m/sn hıza ulaşan fırtına olayları meydana gelmiş veekinlerde % 70 - 80 yatma ve başak dökülmesi şeklinde zarara sebep olmuştur. Maddi hasar100 milyar TL dır.Hazırlayan :….Gönderen :…. =OnaylayanınAdı SoyadıUnvan2.) Rize ilinde 18 ve 19 Temmuz 2003 tarihinde meydana gelen sağanak yağışlar, dağlardakimolozların yerleşim yerine sürüklenmesine sebep olmuş ve 5 adet ev yıkılmış, 50 civarında evve iş yeri zarar görmüştür. Đki günlük toplam yağış miktarı 87.3 mm dir.Bu periyotta esenrüzgar fırtına şiddetine (17.2 m/sn) ulaşmamıştır. Olay saatlerinin belirlenemediği varsayılırsa14:30 GMT de (17:30 lokal) Fevk Rasadı;SXTT70 RIZE 19143017040 10303 20718 30719 49999 59999 64634 70873 =22


DEVLET METEOROLOJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersonel Dairesi Başkanlığı2009şeklinde şifrelenecek. Đki gün sonra 14:00 GMT de (17:00 lokal) hasar tespit çalışmalarınıntamamlandığı varsayılırsa;SXTT80 RIZE 21140017040 2003 191430Rize ilinde 18 ve 19 Temmuz 2003 tarihlerinde meydana gelen sağanak yağışlar sonucu………… tepesinden / tepelerinden molozların yerleşim yerine sürüklenmesi ile 5 adet evyıkılmış, 50 civarında ev ve iş yeri zarar görmüştür. Đki günlük toplam yağış miktarı 87.3 mmdir. Maddi hasar 500 milyar TL dır. Can kaybı yoktur.OnaylayanınAdı SoyadıUnvanHazırlayan :….Gönderen :…. =3.) Emirdağ ilçesinde 2003 Kasım ayında görülen kuraklık ekili arazilerdeki tahıltohumlarının çimlenmesini engelleyerek % 30 - 40 oranında zarar meydana getirmiştir. Aylıktoplam yağış 0.2 mm den daha az olmuştur. Emirdağ, bilgisayarı olmadığından Afyon<strong>Meteoroloji</strong> Bölge Müdürlüğü aracılığıyla, ayın 3 ünde 13:30 GMT de (15:30 lokal)göndermiş olsun.SXTT70 AFBL 03133017752 10303 21199 31299 49999 59999 66411 70002 =şeklinde şifrelenecek ve 03.12.2003 15:00 GMT de (17:00 lokal) Hasar Raporu;SXTT80 AFBL 03150017752 2003 031330Emirdağ’da Kasım ayında görülen kuraklık ekili arazilerdeki tahıl tohumlarının çimlenmesiniengelleyerek % 30 - 40 oranında zarar meydana getirmiştir. Aylık toplam 0.2 mm yağışolmuştur. Maddi zarar 100 milyar TL dır.Hazırlayan :….Gönderen :…. =OnaylayanınAdı SoyadıUnvan4.) Ankara’da 17.06.2003 tarihinde saat 15:00 - 16:22 (lokal) arasında şiddetli yağış (23.4mm) sonucu sel meydana gelmiş, aynı periyotta rüzgar hamlesi 340 dereceden 20.2 m/snölçülmüştür. Bunun sonucunda şehir ulaşımı aksamış, alçak seviyedeki ev ve işyerleri, yollarsular altında kalmıştır.. Fevk Rasadı 13:30 GMT de (16:30 lokal);23


DEVLET METEOROLOJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersonel Dairesi Başkanlığı2009SXTT70 ANKA 17133017130 10303 20617 30617 41500 51622 64443 70234 916202=şeklinde kodlanıp gönderilecek ve Hasar Raporu 18:00 GMT de (21:00 lokal);SXTT80 ANKA 17180017130 2003 171330Ankara ili şehir merkezinde, 17.06.2003 tarihinde saat 15:00 - 16:22 arasında 340 dereceden20.2 m/sn esen fırtına ve şiddetli yağış (23.4 mm) sonucu sel meydana gelmiştir. Keçiören,Etlik ve Siteler mevkiinde alçak yerleri su basmış, altyapı tesislerinde yer yer hasarlarmeydana gelmiş, şehir içi ulaşımı aksamıştır.OnaylayanınAdı SoyadıUnvanHazırlayan :….Gönderen :…. =5-KURAKLIK ANALĐZĐ:Aylık kuraklık analizleri ise Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesinin tavsiyesidoğrultusunda sıcaklık, nem, güneşlenme yüzdesi, yağış toplamından faydalanılarak, Aydenizmetoduna göre aylık ve yıllık olarak yapılmaktadır6 -GENEL MÜDÜRLÜĞÜMÜZDE YAPILAN ZĐRAĐ TAHMĐN ÇEŞĐTLERĐZirai istidlal halen yurdumuzda günlük, haftalık ve aylık olarak yapılmakta ve çeşitliiletişim yolları ile ilgili kişi ve kurumlara duyurulmaya çalışılmaktadır. Aşağıda bu çalışmalarile ilgili örnekler verilmektedir:1- Günlük Zirai TahminlerGünlük zirai tahminler Tarım Bakanlığından alınan tarım bölgelerine(9) göreyapılmaktadır. Bölgelere göre değişen zirai faaliyetleri olumlu yada olumsuz etkileyenmeteorolojik faktörlerin (sıcaklık, yağış, rüzgar) gün içinde beklenen değerleri, değişimleriile bu faktörlerin muhtemel etkileri günlük olarak yayınlanmaktadır. Örneğin dona karşıhassas bölgelerde minimum sıcaklık, rüzgar, yağış ve bulutluluk, ilaçlama dönemlerinderüzgar, yağış ve sıcaklık, kurutma dönemlerinde sıcaklık, yağış, nem, bulutluluk ve çiğ gibifaktörler önemlidir.2- Haftalık Zirai TahminlerHaftalık tahminler, Hava Tahminleri Daire Başkanlığımızın hazırladığı tahminlerinyedi coğrafik bölgeyi baz almasına paralel olarak (Marmara, Ege, Akdeniz, Đç Anadolu,Karadeniz, Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu) yapılmaktadır. <strong>Meteoroloji</strong>k faktörlerinyedi günlük muhtemel değerleri, bu süre içerisinde gösterebileceği değişiklikler ve bunlarınzirai faaliyetler üzerindeki etkileri haftalık olarak hazırlanmakta ve yayınlanmaktadır.3- Aylık Zirai TahminlerAylık sıcaklık ve yağışın istatistiksel olarak dağılımı ve bunların zirai faaliyetlerüzerindeki muhtemel etkilerinin hazırlanıp, ilgililere duyurulması şeklinde yapılır.24


DEVLET METEOROLOJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersonel Dairesi Başkanlığı20097- DON OLAYI VE ZARARLARININ ÖNLENMESĐDon OlayıBilindiği gibi zirai meteorolojinin en önemli görevlerinden bir tanesi de, kültürbitkilerinin değişik devrelerinde zararlı iklim şartlarından korunmasına yardımcı olmaktadır.<strong>Meteoroloji</strong>k faktörlerin etkisiyle meydana gelen zararlar arasında kültür bitkilerinin gelişmedevresinde zaman zaman ortaya çıkan don olaylarının büyük önemi vardır. Her bitkinin donolayından gördüğü zarar, çeşidine ve gelişme durumuna bağlı olarak değişir. -15 °C den sonraağaçların gövdesinde ve kabuklarında çatlamalar oluşmaya başlar. Zeytin ağaçları -10 °C deen fazla 1-2 saat sonra ölür. Don olayından en çok erken uyanan meyve ağaçları , muz venarenciye bahçeleri, sebze fideleri ve seralarda yetiştirilen süs bitkileri ile turfandasebzeler zarar görürDonun tanımıDon olayının değişik tanımları vardır. Geniş anlamda don olayı, hava sıcaklığının 0 °Cnin (siper seviyesinde) altına düşmesiyle meydana gelen meteorolojik olay olaraktanımlanabilir.Kırağı Donu; Radyasyon yoluyla soğumuş yüzeyler üzerinde biriken pul, iğde, tüy veyayelpaze şekillerindeki ince buz kristalleridir. Buz kristalleri, soğumuş yüzeylerde biriken vesonra donan çiğ damlalarının ve kısmen de 0 °C nin altındaki sıcaklıkta direkt olarak subuharının buz haline gelmesi ile teşekkül eder.Şeffaf Don; (kara buz = vergla) Hava sıcaklığı 0 °C nin altına düştüğü zaman, sıcaklığıdonma noktasının altındaki yüzeylere yağmur, çisenti veya sulu sepken yağması halindeteşekkül eden, ince genellikle düz ve şeffaf buz tabakasıdır.Sıcak rutubetli bir hava akımı şiddetli bir donda takip ettiği zamanda donma noktasıaltındaki sıcaklıklarda suyun herhangi bir yüzey üzerinde yoğunlaşması ve donması ile deteşekkül eder. Yollar üzerinde teşekkül ettiği zaman buna halk dilinde kara buz da denir.Don Olayının SınıflandırılmasıDon olayı meydana geliş zamanına ve oluş şekillerine göre sınıflandırılır. Ayrıcabitkilere verdiği zarar ile sıcaklık ve rüzgâr hızına göre de sınıflandırılabilir.1- Meydana geliş zamanına göreSonbahar erken donları; Eylül, ekim ve kasım aylarında meydana gelir. Sonbahar ve kışaylarında görülen don olaylarının zararı sınırlıdır. Yaz mevsimi sonunda hasadı gecikensebze, meyve ve yazlık tarla ürünleri sonbaharın ilk aylarında meydana gelen donolaylarından etkilenir. Yeterinden fazla azotlu gübre verilen bitkilerin gelişme süresi uzadığıiçin sonbahar don olayından çoğu kez bu bitkiler zarar görmektedir. Kış mevsiminegirildiğinde bitkiler genellikle uykuda olduklarından don olayından pek fazla zarar görmezler.Kışlık ekinler ise düşük sıcaklığa karşı dayanıklıdır.Đlkbahar geç donları; Tarım alanında en tehlikeli olan ve en fazla zarar yapan don olayıilkbaharın son aylarında meydana gelen geç donlardır. Bu dönem, tüm bitkiler için çimlenme,tomurcuklanma ve çiçeklenme mevsimidir. Isınmaya başlayan hava durumuna aldananbitkilerin çoğu şubat, mart ve nisan aylarında hemen uyanmaya başlar. Bu günlerde yaşananbir gecelik don olayı çiçek, sürgün ve yaprakları kurutur, mantar hastalıklarının kolayca salgınyapmasına neden olur. Yurdumuzda genel olarak Doğu Anadolu’da Haziran, Ege ve MarmaraBölgelerinde Nisan, Akdeniz sahillerinde ise Şubat ayı sonlarına kadar don olayı25


DEVLET METEOROLOJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersonel Dairesi Başkanlığı2009görülmektedir. Tarımla ilgilenen kişiler kendi yöresinin ilkbahar geç don tarihlerini bilmeli vebuna göre gerekli önlemleri zamanında almalıdır.2- Sıcaklık ve rüzgâr hızına göreRadyasyon donları; Sakin ve açık geçen gecelerde radyasyon nedeniyle yerin ısı kaybı artar.Gökyüzü açık veya az bulutlu olduğunda toprağın sıcaklığı azalır ve buna bağlı olaraktoprakla temas halindeki havanın sıcaklığı da azalır. Eğer, soğuma oldukça yüzeyde olursasoğuk hava tabakası, gece ilerledikçe daha yükselerek siper yüksekliğindeki sıcaklık, donmanoktasının altına düşer ve radyasyon donu meydana gelir. Radyasyon donu toprak yüzeyindenitibaren başlar.Çukur olan yerler don olayı için uygun bir ortamdır. Yamaçlarda soğuyan hava, ağırlaşarakadeta su gibi çukur olan yerlere doğru akar ve burada birikir.Rüzgâr donları; Donma derecesine yakın hava akımının bölgeyi kapladığı sinoptikdurumlarda olur. Rüzgâr donunun başlıca özelliklerinden biri hava sıcaklığının genel olaraksabit kalmasıdır. Rüzgâr donunda hava kütleleri çok büyük alanları etkileyebilir ve çok uzakmesafelerden gelebilir.Don Olayını Etkileyen FaktörlerBulut; Bulutsuz ve sakin geçen gecelerde sıcaklık düşüşü fazla olur, don olayı meydanagelebilir. Bulut ise toprak ve bitki tarafından verilmiş olan radyasyonu tutar ve önemli birkısmını toprağa geri gönderir. Bu nedenle bulutlu geçen gecelerde don olayı çok fazlagörülmez.Nem; Havadaki nem oranı da don olayı için belirleyici bir faktördür. Nispi nemin fazlaolması toprak sıcaklığının radyasyon yoluyla kaybını önler ve don tehlikesini azaltır.Rüzgâr; Bulutsuz geçen gecelerde sakin hava don tehlikesini arttırabilir. Rüzgârlı hava,toprakla temas halinde bulunan soğuk havanın daha üstteki sıcak hava ile karışıp yerdeğiştirmesine neden olur ve bu durumda don tehlikesi azalır.Toprağın durumu; Fazla nemli topraklar gece donlarından daha az etkilenirler. Çünkütoprakta bulunan su, sıcaklık kaybını önler ve gündüzleri ısınan toprak geceleri daha az soğur.Bitki örtüsü; Bitki örtüsü ile kaplı topraklar bitki örtüsü olmayan topraklara göre daha çokdon olayından etkilenirler. Çünkü toprakla bitki örtüsünün üst seviyesi arasındaki hava,sıcaklık için az geçirgen olduğundan, topraktan gelen daha sıcak hava bitkinin en üstseviyesine kadar ulaşamayacağı için gece donlarına neden olan sıcaklık kayıpları önlenemez.Arazinin durumu; Dağın veya tepenin değişik yönlerinde sıcaklık bakımından fark vardır.Günlük güneşlenme ve ısınma doğu yönünde, batı yönüne göre daha azdır. Gündüzleritoprağın en fazla ısındığı yönler güney ve batı, en az ısındığı yönler kuzey ve doğudur.Gündüz güneşlenmenin fazla olduğu güney ve batı yönlerde geceleri soğuma az olur.Su kütleleri; Deniz, göl ve nehir gibi su kütleleri civarında gündüz ile gece arasında sıcaklıkfarkı karalara göre azdır. Su kütlelerinde güneş ışınları toprağa nazaran daha çok derinlerenüfuz eder ve daha fazla enerji depo edilir. Gündüz depo edilen bu enerji gece sıcaklık olarakyayılır ve su kütleleri civarındaki hava toprakla temas eder ve diğer yerlere göre hava dahaılıman olur.Don Tahmin MetotlarıDon olaylarının önceden tahmin edilmesi çok önemli ve gereklidir. Özellikle ilkbahargeç donları meyve yetiştiriciliği için çok tehlikelidir. Don olayının önceden tahmin edilmesive gerekli önlemlerin alınması ülke ekonomisine büyük katkılar sağlar. Don tahmini yapmakve ilgililere duyurmak Devlet <strong>Meteoroloji</strong> Đşleri <strong>Genel</strong> Müdürlüğünün görevlerindendir. Fakat26


DEVLET METEOROLOJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersonel Dairesi Başkanlığı2009don olaylarının tahmini küçük alanlarda zor olmaktadır. Bu nedenle istasyonlarda görevli<strong>Meteoroloji</strong> memurlarının yanı sıra yörenin üreticileri de <strong>Meteoroloji</strong>den gerekli bilgilerialarak don tahmini yapabilmelidir.Mahalli don tahmini, Pagoskop cetveli (Grafik metodu) ve havanın gözlenmesiyleyapılan don tahmini olmak üzere başlıca üç çeşit don tahmin metodu vardır.1- Mahalli don tahminiBu metotla don tahmini yapabilmek için minimum ve toprak üstü minimumsıcaklıkları, kuru ve ıslak termometre değerleri, işba sıcaklığı, rüzgâr hızı, bulutluluk ve sonyağıştan itibaren geçen gün sayısına gerek vardır. Bulutluluk yazılırken genel kapalılık 0-8üzerinden değil, 0-4 olarak hesaplanır. Yani gökyüzü 8/8 kapalıysa 4, 7/8 kapalıysa 3, 5/8veya 4/8 kapalıysa 2 olarak yazılır. Rasat saatinde yağış mevcut ise R = 0, yağış rasatsaatinden 12 saat önce meydana gelmişse R = 0.5, 24 saat önce meydana gelmişse R = 1, 3gün önce meydana gelmişse R = 3 olarak kaydedilir. Bu metot Mart, Nisan ve Mayısaylarında uygulanır ve değerler akşam güneş batmadan 15 dakika önce alınır. Bu metot taölçümler şöyle gösterilir.Rüzgâr Hızı (W) = m/snKuru Termometre Sıcaklığı (T) = °CBulutluluk (C) = 0-4 olarak değerlendirilir.Đşba sıcaklığı (D) = °CYağışsız gecen gün sayısı (R) = Rasat cetvellerinden çıkar.Elde edilen bu değerler T + W + C - R seklinde formüle elde edilir ve y (ordinatekseni) işba sıcaklık değeri (D) de x (apsis eksenine) işaretlenerek çizilen dik doğrularınkesiştikleri nokta birinci bölge içerisinde kalıyorsa "don olayı muhakkak" ikinci bölgeyegiriyorsa "don olayı muhtemel" ve üçüncü bölgeye düştüğü takdirde "don olayıbeklenmemektedir." şeklinde bir değerlendirme yapılabilir.Bahsedilen bu bölgeler bir yıl evvel oluşturulan grafikte gerçekleşen don çeşidinindağılımına göre, yoğunluklarına bakılarak tespit edilir. Oluşturulan grafik ertesi yıl için bazolarak kullanılırken, daha sonraki yıl kullanılmak üzere yeni grafik oluşturulur.2- Pagoskop Cetveli (Grafik metodu)Bu metotla akşam gün batımından 30 dakika önce toprak üzerinde 60 cm yüksekliğeyerleştirilen bir termometre seti (psikrometre) ve bir pagoskop cetveli (Şekil 3.1) yardımıyladon tahmini yapılır. Termometre setinde iki adet termometre ve aspiratör çalıştırılır, günbatımından 15 dakika önce değerler okunur, pagoskop cetvelinde kesiştirilir ve kesişmenoktasının düştüğü bölgeye göre tahmini yapılır. Pagoskop cetvelinde düşey eksen kurutermometre, yatay eksen ıslak termometre değerlerini göstermektedir. Đki noktanın kesiştiğiyer A bölgesinde ise ''don muhakkak'' B bölgesinde ise ''don muhtemel'' C Bölgesinde ise''don tehlikesi yok'' denir.3- Havanın gözlenmesi ile yapılan don tahminiĐyi ve dikkatli bir gözlemci hiç bir alet kullanmadan da don tahmini yapabilir. Butahmini yapabilmek için şu gözlemlere dikkat edilir.Gündüz hava ılık ve gökyüzü bulutlarla kaplı ise o gece don olayı beklenmez.Hava nemli iken ve toprakta belirgin bir ıslaklık varsa don olayı beklenmez.Rüzgâr kuvvetli esiyor ve yönü kuzey değilse don olayı beklenmez.27


DEVLET METEOROLOJĐ ĐŞLERĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜPersonel Dairesi Başkanlığı200928

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!