12.07.2015 Views

25112013204654

25112013204654

25112013204654

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

9Ergenekon Davası ve Devlet Kaynaklıİnsan Hakları İhlalleriKoray Özdil, TESEV Demokratikleşme ProgramıŞiddetin sivil siyaset alanı üzerindeki etkisinin azaltılması, Türkiye’nin demokratikleşmesi önündeki en büyükzorluklardan birini oluşturmaktadır. Askeri darbeler, Kürt sorunu bağlamında yaşanan çatışma ve genel olarakdevletin muhalif hareketlere karşı uyguladığı güvenlikçi yöntemler; kaynağı, derecesi ya da dönemi ne olursaolsun, şiddet yoluyla sivil siyasete yön veren aktörleri güçlendirmiştir.Siyasetin sivilleşmesi, özellikle güvenlik alanında kurumsal ve hukuki reformlar yapılmasının yanı sıra geçmiştedevletin neden olduğu ağır insan hakkı ihlallerinin ortaya çıkarılmasını ve günümüzde hâlen yaşanmakta olaninsan hakkı ihlallerinin durdurulmasını gerektirmektedir. Devletin neden olduğu bu tür eylemlerle yüzleşmek;sadece siyasal düzenin daha sivil şekilde tahsis edilmesini değil, aynı zamanda şiddete uğramış mağdur kesimlerinadalet taleplerinin karşılanmasını, olası toplumsal çatışmaların önlenmesini ve siyasi muhalif gruplarınşiddete yönelmeden demokratik siyaset alanı içinde kalarak iktidar mücadelesi vermelerine imkân sağlamasıbakımından da önem arz etmektedir.Devlet, yapısı itibariyle tek parçadan oluşan bir aktör olmadığı için sivillere karşı yapılan ihlallerin tam olarakdevletin hangi kurumları ve sorumluları tarafından işlendiği, söz konusu ihlallerin ne tür karar mekanizmalarınınürünü olduğunu ortaya çıkarmak ve belgelemek, siyasi düzeni daha kalıcı bir biçimde sivilleştirebilmek için oldukçabüyük bir öneme sahiptir. Bu tür ihlallerle yüzleşmiş ülkelerin deneyimlerini incelediğimizde ceza yargılaması,meclis araştırması, hakikat komisyonu ve adli/yarı adli yöntemler gibi çeşitli seçeneklerin var olduğunu görmekteyiz.1 Bu yöntemler, birbirini destekler nitelikte eş zamanlı olarak veya art arda uygulanabilmektedir. Ayrıcaesas olarak her toplum, kendi siyasi kültürü ve toplumsal koşullarına bağlı olarak da biçimlenmektedir.Kendi kamusal yetkilerini, sivil vatandaşlara ve muhalif gruplara karşı hukuksuz eylemler gerçekleştirmek üzerekullanarak suç örgütleri kuran ve bu örgütler aracılığıyla haraç toplama, işkence, tecavüz, siyasi cinayet, yargısızinfaz, suikast ve gözaltında kaybetme gibi ağır insan hakları ihlalleri gerçekleştiren kamu görevlilerinin cezayargılamasıyla ortaya çıkartılması, toplumların geçmişleriyle hesaplaşabilmesi için var olan çok sayıda yöntemdensadece birini oluşturmaktadır. Bu fiilleri işlemiş sanıkların yargılanması, geçmişte yaşanan toplumsalşiddetle yüzleşmek için kat edilecek uzun ve zorlu yolda bir basamak olarak düşünülmelidir.Bu raporda Nur Kırmızıdağ’ın kaleme aldığı bölümde, geçmiş rejimler döneminde işlenen ağır insan haklarıihlalleri ile yüzleşme yöntemi olarak ceza yargılamasının tercih edildiği Arjantin ve Etiyopya örnekleri elealınarak yargılama süreçlerinin kritik aşamaları ve sonuçları itibariyle ders çıkarılması gereken tarafları ortayakonmaktadır. 1976-1983 yılları arasındaki askeri diktatörlük döneminde yaşanan ağır insan hakları ihlallerinigerçekleştiren failleri yargılayan ve askerlerin, işledikleri suçlar karşısında cezasız kalmalarını sağlayan hukukidüzene son veren Arjantin örneği, bu sonuçlara ulaşmak için güçlü bir siyasi iradenin ve sivil toplum desteğininolmazsa olmaz iki temel şart olduğunu göstermektedir. Öte yandan Etiyopya örneği, ceza yargılaması yöntemi-1 Sancar, Mithat (2007), Geçmişle Hesaplaşma, İletişim Yayınları, İstanbul.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!