12.07.2015 Views

25112013204654

25112013204654

25112013204654

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

ve bana 80.000DM (seksen bin mark) para verdi. Bende Mardin’e geri döndüm. (Mehmet Ali YAPRAK o dönemde40–45 yaşlarında, Captagon isimli uyuşturucu hap ile uğraşan ve hatta Türkiye ve Ortadoğu’nun bu işi yapan birnumaralı adamıydı. Hap üzerinde yaprak, işareti bu şahısın soyadından gelmektedir. Sol elinin sargılı olmasınınsebebi uyuşturucu madde yaparken elini asit yakmıştı ve şeker hastalığı sebebiyle yaraları kapanmıyordu. 2004yılında da Kartal Cezaevi’nde benim yanımda şeker komasında öldü.…Sonra dükkânıma Cem ERSEVER geldi yanında itirafçısı Mustafa DENİZ vardı. Onlara kısa bir süreliğine buradangidiyorum dedi. Mart 1993’te Daha sonra bazı kişilerden istifa ettiğini öğrendim ve Jandarma ile ilişkisini kesmiş.Onu en son 1993’ün Temmuz veya Ağustosunda gördüm. Konuşmamızda Amca neden ayrıldın dedim. BenAnkara’da Karargâhta çalışacak subay değilim dedi. Uzun bir süreliğine benle görüşemeyeceğini ve bir sorunumolursa Veli KÜÇÜK’ü bulmamı söyledi ve Sakallı’ya dikkat etmemi söyledi. Kısa bir süre sonrada onun ve itirafçıNeval BOZ’un öldürüldüğünü öğrendim. Daha sonra Diyarbakır Saraykapı’ya gittim. Orada tanıdığım itirafçılarlasohbet ettim. “ERSEVER’ in olaylını öğrenmek istiyorum” dedim. Onlarda “Kurcalama” dediler ve uzak durmamısöylediler. Abdülkadir AYGAN ile konu üzerinde sohbet ederken kapıdan beyaz renkli Range Rover marka araçlaMahmut YILDIRIM girdi. Yanında arabadan 3 tane ağır silahlarla itirafçı indi. Gözünde güneş gözlüğü vardı veyüzünün sağ tarafı morarık ve şişti. Abdülkadir AYGAN’ a buna ne olmuş diye sorduğumda bana Ankara daEmniyet ve Mit görevlileri ihbar üzerine yanlışlıkla otelden almışlar Mahmut YILDIRIM da kendisine almayagelen görevlilere mukavemet gösterince tartışmışlar ve bu esnada yüzünün morardığını, daha sonra jandarmagörevlilerinin onu oradan kurtardığını söyledi. Cem ERSEVER terör konularına çok hâkim iyi bir subaydı. KendisiDiyarbakır JİTEM grup komutanıydı ve Mardin ona bağlıydı. Gittiği her yerde kendisine her türlü hürmet gösterilirdi.Çok iyi silah kullanırdı. Esasen JİTEM’in Mardin sorumlusu Fatih kod adlı bir teğmendi fakat bölgedekigerçek sorumlu Cem ERSEVER idi. Kendisiyle en son 1993’ün Temmuz ya da Ağustos ayında Kızıltepe’de bulunanKiraz restoranda gündüz vakti oturup yemek yedik. Bana Mersin’de yasal bir şirket kuracağından bu şirket adıaltında PKK ile mücadele edeceğinden bu mücadelede de ne kadar yetiştirdiği itirafçı ve ordudan ayrılmış subayvarsa yer alacağından PKK’ya anladığı dilden cevap vereceğinden bahsetti. Bende kendisine bu oluşumda yeralacağım sözünü verdim. En son ayrılırken de bana şuan ortalığın cehennem gibi olduğundan, özellikle Sakallıdanuzak durmam gerektiğini ve ayrıca sakalıyla görüştüğümü duyarsa beni çok kötü yapacağını söyledi.…1041992 yılında Mardin-Kızıltepe’de Hizbullah’ın öldürdüğü HEP Partisi ilçe Başkanı Şehdavut YALÇINKAYA veHalim YALÇINKAYA’nın öldürülmesiyle ilgili Kızıltepe Emniyetinden Teröre bakan Kenan Başkomiser olayın kendimıntıkasında olması nedeniyle benden bilgi istedi. Bende kendisine Jandarmanın Haberi olmayacaksa olup bitenianlatacağımı söyledim. Beni akşam vakti alıp Emniyete götürdüler. Kenan Başkomiser ve Mehmet AKILLI isimlisavcı benimle oturup baş başa konuştular. Şahısları tanıdığımı ve onların nerede olduğunu bildiğimi söyledim.Eğer ismim geçmeyecekse tüm ayrıntıları anlatacağımı söyledim. O gece benimde katıldığım operasyonda 3 kişievlerinden alındı ve 2 si tutuklandı birisi serbest kaldı. Bir sonraki gece beni Mardin’ e sorguya götürdüler. O geceorada Adil Serdar SAÇAN’I ve Ahmet İHTİYAROĞLU’nu tanıdım. Yakalarında Polis Günü takılan rozet gibikâğıttan bir şey yardı. Bana olayı anlattırdılar ve teşhis yaptırdılar. Daha sonra tekrar evime bıraktılar. (AdilSerdar SAÇAN İstanbul Organize Müdürlüğünü yaptığı esnada Mehmet SAYLAĞ isimli şahsın kız kardeşi ileilişkisi vardı. Murat SİNCAR’ın yanında her zaman dolaşan ve gayri resmi işlerinde kullandığı Mehmet SAYLAĞisimli şahsın kız kardeşi Bakırköy’de bir butiğe sahiptir. Adil Serdar SAÇAN ile gönül ilişkisi yaşıyordu. MuratSİNCAR bu ilişkiyi öğrenince o kadının sayesinde Adil Serdar SAÇAN’a ulaşabileceğini birkaç sohbetinde bizeyaptı. Murat SİNCAR’ı Adil Serdar SAÇAN tutukladığı için onu hiç sevmezdi. Biz ise emniyetçi olduğu için uzakdurduk. Aynı zamanda Ayhan TOKCAN isimli eski Emniyet Amiri Ali Fevzi BİR’i kaçırdıktan sonra Adil Serdar

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!