12.07.2015 Views

Ey, günahlarla kirlenmiş kimseleri hemen ... - Yeni Ümit

Ey, günahlarla kirlenmiş kimseleri hemen ... - Yeni Ümit

Ey, günahlarla kirlenmiş kimseleri hemen ... - Yeni Ümit

SHOW MORE
SHOW LESS
  • No tags were found...

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

sevmeye başlar. Kısaca kişi, kendisi için istediği ve sevdiğibir şeyi, başkaları için de içten arzu edebilirse hakiki dostve arkadaş olur. Rivayet edilir ki, iki dost mü’minden birisivefat edip cennetle müjdelenir. Ve dostunu hatırlayarak“<strong>Ey</strong> Allah’ım! şüphesiz filanca benim dostumdur. Bana,Sana ve Resûlüne itaati, hayrı emreder, kötülükten meneder, benim hiç şüphesiz Sana kavuşacağımı haber verirdi.<strong>Ey</strong> Allah’ım! Benden sonra onu sapıklığa düşürme ki,bana gösterdiğin nimeti ona da gösteresin. Benden hoşnutolduğun gibi ondan da hoşnut olasın.” der. Sonra diğeride ölür ve ruhları bir araya gelir de “Her biriniz kardeşihakkında söyleyeceğini söylesin.” denir. O ikisi birbirindenrazı olduğunu haber verince Cenab-ı Hak ikisi için: “Negüzel kardeş, ne güzel arkadaş, ne güzel dost” buyurur.Fakat iki dost kâfirden biri öldüğü zaman ve yerinin ateşolduğu haber verildiğinde ise, dünyadaki dostunu hatırlayarak“<strong>Ey</strong> Allah’ım! Benim dostum olan falanca bana,Sana ve Resûlüne isyanı, kötülüğü emreder, hayırdan meneder,Sana kavuşmayacağımı bana söylerdi. <strong>Ey</strong> Allah’ım!Benden sonra onu hidayete erdirme ki, bana gösterdiğincezanın bir mislini de ona gösteresin” der. Cenab-ı Hakda onlardan her biri için “Ne kötü kardeş, ne kötü arkadaş,ne kötü dost” buyurur. Bunun üzerine onlar birbirinelânet etmeye başlarlar. 7 Demek ki dünyadaki dostlukve arkadaşlık âhirette de devam edecektir. O hâlde dünyadaiyi dost ve arkadaş edinme, âhirette mutluluk, zıttıise azap demektedir. “Evet, sırr-ı ihlâs ile samimî tesanüdve ittihad, hadsiz menfaate medar olduğu gibi, korkulara,hattâ ölüme karşı en mühim bir siper, bir nokta-i istinaddır.Çünkü ölüm gelse, bir ruhu alır. Sırr-ı uhuvvet-i hakikiyeile, rızâ-yı İlâhî yolunda, âhirete müteallik işlerdekardeşleri adedince ruhları olduğundan, biri ölse, “Diğerruhlarım sağlam kalsınlar. Zîrâ o ruhlar her vakit sevaplarıbana kazandırmakla mânevî bir hayatı idame ettiklerinden,ben ölmüyorum.” diyerek, ölümü gülerek karşılar. Ve “Oruhlar vasıtasıyla sevap cihetinde yaşıyorum, yalnız günahcihetinde ölüyorum.” der, rahatla yatar.” 8Enes b. Malik (r.a.): “Cennet ehli Cennet'e girip, ayrılmışyerlerine (köşklerine) oturduklarında, (dünyadaki samimi)din kardeşlerini özlediklerinden dolayı birbirlerinigörmek ister. Bu düşünce esnasında birinin serîri (koltuk)diğerinin serîrine, diğerinin serîri öbürünün yanına (anında)gider. Onlar buluşunca her ikisi de köşklerine yaslanarak,sohbete ve dünyada aralarında olan şeyleri karşılıklıkonuşmaya başlarlar. Birisi şöyle der: <strong>Ey</strong> Kardeşim! Hatırlarmısın biz dünyada falan mecliste sohbet yerinde veyacamide hâlisane Allah’a dua etmiştik (Kur’ân okumuştuk,nasihat dinlemiştik), işte Allah da bizi (orada) bağışladı.” 9diyerek, samimi arkadaş ve dostluğun âhiretteki beraberliğinianlatmaktadır. Şu hâlde dünyadaki iyi dostluklarâhirette de mutluluğun devamı demektir.SonuçKur’ân’da, Allah sevgisine mazhar olmada en önemliunsurun Peygamber sevgisi ve O’nun yolunu takip olduğubelirtilir. (Bkz. Âl-i İmran Sûresi, 3/31) Bunun için dost vearkadaş olarak öncelikle Peygamber Efendimiz’in (s.a.s.)ahlâkı, dolayısıyla Kur’ân ahlâkı seçilmeli ve O’nun yolundanayrılınmamalıdır. Zîrâ Kur’ân-ı Kerîm’de günahkârlarınve kötü arkadaş edinenlerin nedameti: “O gün (dünyadaiken) haktan sapmış kişi ellerini ısırarak şöyle diyecek:“Keşke Peygamberle birlikte aynı yolda olsaydım. <strong>Ey</strong>vah!Keşke falancayı kendime dost edinmeseydim.” (Furkansûresi, 25/27-28) şeklinde feryad edeceği haber verilmektedir.الرَّجُ‏ لُ‏ عَ‏ لٰى دِينِ‏ خَ‏ لِيلِهِ‏ فَلْيَنْظُ‏ رْ‏ أحَ‏ دُ‏ كُمْ‏ مَنْ‏ Peygamberimiz ise“Kişi dostunun dini (ahlâkı, yolu) üzeredir. Öyle ise يُخاَلِلُ‏sizden biriniz kiminle dost olduğuna iyi baksın.” (Tirmizî,Zühd 45) şeklinde ikaz ederek, dost ve arkadaş seçimindekihassasiyet ve önemi veciz bir uslûpla anlatmışlardır.Netice itibariyle kişi, hayat tarzını, arkadaşını ve dostunuseçerken çok dikkatli olmalıdır ki, hem dünyası hem de âhiretiharap olmasın, dostluğu düşmanlığa dönüşmesin. Şu hâldemü’minler arasındaki karşılıklı dostluk (musâdaka), kardeşlikve uhuvvet ölçüleri Kur’ânî, ve Peygamberî bir üslûp ölçüsüiçinde devam etmelidir. Bu da millet-i İbrahim yolunu takipetmenin her asırdaki bir tezahürüdür. Zîrâ Müslüman’ın yoluhalîliye, hedefi de hıllet olmalıdır. Hıllet ise, en yakın dost, enfedâkâr arkadaş, en güzel takdir edici yoldaş ve en civanmertkardeş demektir. Bu hılletin en önemli düsturu da samimi veiçten davranmadır ki, bu davranışa ihlâs denir. Fakat samimiihlâsı yakalayamayan ve göründüğü gibi olamayan kişiler, hemdünyevî hem de uhrevî dostluğu neticede kaybeder. Bu kaybınmaddî ve mânevî sonu ise yüksek bir kuleden derin bir çukuradüşen ve iflâh olmayan kişinin akıbetine benzer. Bu akıbet,insan için ne korkunç bir hüsrandır! Oysa hakiki dostluk, samimiyetve fedakârlık demektir. Bu da hak yolda gösterilenberaberlik, teslimiyet ve mutluluktur.* Bursa Merkez Vaizimsarik@yeniumit.com.trDipnotlar1. M. Fethullah Gülen, Kalbin Zümrüt Tepeleri, 3/302.2. Bkz. Kurtubî, el-Câmi li-ahkâmi’l-Kur’ân, 5/401,3. M. Fethullah Gülen, a.g.e., 3/309.4. M. Fethullah Gülen a.g.e., 1/125.5. İbn Hıbban’dan nakille Dimyâtî, el-Metcerü’r-Râbih, s. 121.6. Suyuti, el-Fethu’l-Kebir, 3/41.7. Kurtubi, el-Cami li-ahkâmi’l-Kur’ân, 16/109.8. Yirmi Birinci Lem'a, Lem'alar, Şahdamar Yay. İst, 2003, s. 2029. Suyuti, El-Fethu’l-Kebir, 1/79.17

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!