12.07.2015 Views

İslam Ahlakı - Mehmet Oruç

İslam Ahlakı - Mehmet Oruç

İslam Ahlakı - Mehmet Oruç

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

edilmesi lâzımdır. “İbâdet, sahîh olursa, kabûl edilir. Niyete baklmaz” demek, ilhâd olur, zındıklıkolur. Allah rızâsı için yapılmıyan hayırât ve hasenât ve ibâdetler, kabûl edilmez. “Allahü teâlâ,kalbe bakar. İyi niyetle yapılan herşeyi kabul eder” demek de, câhil şeyhlerin, tarîkatcılarınsözleridir.Kalbimiz temizdir diyerek haramları, çirkin ve kötü şeyleri yapıyorlar. İyi niyet ile yapılanher şey hasenât ve ibâdet olur diyorlar. Böyle açıkca günah işliyenleri ve Müslümanlarıaldatarak kendilerine mürîd toplayanları sevmemek, bunlara uymamak lâzımdır. Bunların fâsık,kötü olduklarını söylemek, sû-i zan olmaz.Sâlih veya fâsık olduğu bilinmiyen mümine hüsn-i zan etmelidir. Fâsık ve sâlih olmasınınihtimâli eşit ise “Şek” şübhe denir. Eşit değilse fazla olana “Zan” az olana “Vehm” denir.“Kulum beni nasıl zan ederse...” 5.10.2002Allahü teâlâ, şartlarına uygun tevbe yapılınca, her türlü küfürü ve her türlü günahımuhakkak af eder. Dilerse, küfürden başka günahları tevbesiz de, af eder Hadîs-i şerifte,“Allahü teâlâya hüsn-i zan ediniz” buyuruldu. Zümer sûresi, elliüçüncü âyetinde meâlen, “Eygünahı çok olan kullarım! Allahın rahmetinden ümmîdinizi kesmeyiniz. Allah, günahların hepsiniaf eder. O, sonsuz magfiret ve nihâyetsiz merhamet sâhibidir” buyuruldu.Hadîs-i şerifte, “Allahü teâlâya hüsn-i zan etmek, ibâdettir” ve “Kendisinden başka ilâholmıyan Allahü teâlâya yemîn ederim ki, Allahü teâlâ kendisine hüsn-i zan ederek yapılan duâyı,elbette kabûl eder” ve “Kıyâmet günü, Allahü teâlâ bir kulunun Cehenneme atılmasını emir eder.Cehenneme götürülürken arkasına dönerek, yâ Rabbî! Dünyada sana hep hüsn-i zan ettimdeyince, onu Cehenneme götürmeyiniz! Kulumu, bana olan zannı gibi karşılarım buyurur”buyuruldu.Hadîs-i kudsîde, “Kulum beni nasıl zan ederse, ona zan ettiği gibi mu’âmele ederim”buyuruldu. Kabûl edeceğini zan ederek tevbe edeni af eder.Allahü teâlânın, Peygamberlerine haber vermesine, bildirmesine “Vahy” denir. Vahy, ikitürlüdür: Birincisi, Cebrâîl ismindeki bir melek, Allahü teâlâdan aldığı haberleri getirerekPeygambere okur. Bu vahyin kelimeleri de, manaları da Allahdan gelmişdir. Kur’ân-ı kerîm,böyledir. İkincisi, Allahü teâlâ tarafından Peygamberin “aleyhissalâtü vesselâm” kalbine bildirilir.Peygamber, bu vahyi, kendi bulduğu kelimelerle yanındakilere söyler. Bu sözlere, “Hadîs-ikudsî” denir. Hadîs-i kudsînin kelimeleri, Peygamberdendir. Peygamberin “aleyhissalâtüvesselâm” kelimeleri de, manaları da kendinden olan sözlerine, “Hadis-i şerif” denir.Bir kötü huy da, inatçılıktır, hakkı, doğruyu işitince, kabûl etmemektir. Ebû Cehl, inâdederek, Resûlullahın “sallallahü aleyhi ve sellem” Peygamber olduğuna inanmadı, inkâr etti.İnâd, riyâdan, hıkddan, hasedden yahut tama’dan hâsıl olur. Hadîs-i şerifte, “Allahüteâlânın en sevmediği kimse, hakkı kabûl etmekde inâd edendir” buyuruldu.Hadîs-i şerifte, “Mümin vekar sâhibi olur, yumuşak olur” buyuruldu.Vekar sâhibi dünya işlerinde kolaylık gösterir. Din işlerinde, sarp kaya gibi olur. Bir dağ,zamanla aşınabilir. Müminin dîni hiç aşınmaz.“Paraya köle olana la’net olsun!” 6.10.2002Kötü huyların en tehlikelilerinden biri de dünyaya, mala muhabettir. Bu muhabbet, sevgikötülüklerin başıdır. Mâl, para peşinde koşmak, Allahü teâlânın emirlerini unutturursa, “dünyamuhabbeti” denir. Allah zikri, düşüncesi bulunmıyan kalbe şeytan yerleşir. Şeytanın en büyükhîlesi, insana hayırlı işler yaptırarak kendisini sâlih, iyi zan ettirmesidir. Böyle kimse, kendisininkulu olur.Haram yoldan kazanılan mâl, mülk olmaz. Kullanması haram olur. Helâl mâlı, ihtiyacdanfazla toplamak mekrûhdur. Zekâtını vermezse, azâba sebep olur. Hadîs-i şerifte, “Altına vegümüşe köle olana la’net olsun!” buyuruldu. Köle, dâimâ efendisinin kalbini kazanmağı düşünür.Dünya mâlı peşinde koşmak, nefsinin şehvetleri, arzûları peşinden koşmaktan daha fenâdır.Hadîs-i şerifte, “Geçen ümmetlerin herbirine fitneler verildi. Benim ümmetimin fitnesi, mâl,para toplamak olacakdır” buyuruldu. Dünyalık peşine düşerek, âhıreti unutacaklardır.Hadîs-i şerifte, “Allahü teâlâ, insanları yaratırken, ecellerini, ömürlerini ve rızklarını takdîretmiştir” buyuruldu. İnsanın rızkı değişmez, azalmaz ve çoğalmaz ve zamanından geri kalmaz.İnsan, rızkını aradığı gibi, rızk da, sâhibini arar. Çok fakirler vardır ki, zenginlerden daha iyi,daha mes’ûd yaşar. Allahü teâlâ kendisinden korkanlara, dînine sarılanlara, ummadıkları yerdenrızk gönderir.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!