12.07.2015 Views

İslam Ahlakı - Mehmet Oruç

İslam Ahlakı - Mehmet Oruç

İslam Ahlakı - Mehmet Oruç

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Geçici şeylerle kibirlenmek 23.8.2002Çok kimse, mâl ile, evlâd ile, mevki ile ve rütbe ile tekebbür eder, kibirlenir. Bu, insana hiçyakışmaz. Çünkü bunlar, kendinde bulunan üstünlükler değildir. Gelip geçen, kendindekalmıyan, insandan çabuk ayrılan şeylerdir. Bunlar ahlâksızlarda, kötü kimselerde de bulunur.Hem de onlarda daha çoktur. Bunlar üstünlük olsalardı, bunlara kavuşmayanların ve kavuşupda ayrılanların, çok aşağı kimseler olmaları lâzım gelirdi. Mâl, şeref vesîlesi olsaydı, hırsızların,az zamanda bile olsa, şerefli kimseler olmaları lâzım gelirdi.Kin tutmak da kibre sebep olur. Kin beslemek kalbinden düşmanlık beslemektir. Kendisiile aynı derecede olan veya daha üstün olan kimseye kızar. Birşey yapmak elinden gelmediğiiçin, ona tekebbür eder. Tevazu gösterilmesi lâzım olan kimseye tevazu edemez. Onun haklısözlerini, nasîhatlerini kabûl etmez. Herkese karşı ondan daha üstün olduğunu göstermek ister.Ona eziyyet verirse, özür dilemez.Hased de, tekebbüre sebep olur. Onda bulunan nimetlerin ondan ayrılarak kendisinegelmesini ister. Onun haklı olan sözlerini ve nasîhatlerini red eder. Ondan birşey sorupöğrenmek istemez. Kendinden yüksek olduğunu bildiği halde, ona tekebbür eder.Riyâ da, tekebbür etmeğe sebep olmaktadır. Riyâ ile, gösteriş yaparak, tanımadığıkimseye, başkalarının yanında tekebbür eder. Yalnız oldukları zaman etmez. Böyle kimselerintekebbüründen kurtulmak için, âlimlerin vekar sâhibi olmaları, şereflerine uygun elbise giymelerilâzımdır.Bunun için, İmâm-ı a’zam Ebû Hanîfe hazretleri, sarığınız büyük olsun ve cübbenizin kolağzı geniş olsun, buyururdu. İnsanlara va’z ve nasîhat edecek kimselerin yeni, temiz elbisegiyerek kendilerine cemâl vermeleri ibâdet olur. Hurmet edilmezlerse, sözleri dinlenmez. Çünkü,câhiller, insanın zâhirine bakar. İlminden, ahlâkından anlamazlar.Yalnız olarak yürümeyip, arkasından talebelerinin ve başkalarının da gelmesini istemekde kibir alâmetidir. Resûlullah, Medînenin Bakî’ kabristânına gidiyordu. Birkaç kişi görüp,arkasından geldiler. Durarak öne geçmelerini emr buyurdu. Arkalarından yürüdü. Sebepisoruldukda, “Ayak sesini işittim. Kalbime kibrden bir zerre gelmemesi için böyle yaptım”buyurdu. Kendisine kibir gelmez. Eshâbına ders vermek için böyle yaptı. Ebü’dderdâ diyor ki,kibrli kimsenin arkasında yürüyenlerin sayısı arttıkca, bunun Allahü teâlâdan uzaklaşması daartar.Kibir alâmetlerinden bazıları 24.8.2002Çok kimse, kibirli olduğunun farkında değildir. Bunun için, kibrin alâmetlerini bilmeklâzımdır. İçeri girince, herkesin kendi için ayağa kalkmalarını istemek iyi değildir. Ancak,kendisine hurmet edildiğini anlıyarak, onlara nasîhat vermek istiyen âlimin, kendisi için ayağakalkıldığını arzû etmesi kibir olmaz. Kendi oturup, başkalarının kendine karşı ayakta durmalarınıistemek, tekebbürdür.Hazret-i Alî, buyurdu ki, “Cehennemlik bir kimse görmek isteyen, kendi oturup başkalarınıayakta durduran kimseye baksın!” Eshâb-ı kirâm , Resûlullahı “sallallahü aleyhi ve sellem” herşeyden çok severlerdi. Geldiği zaman ayağa kalkmazlardı. Çünkü, ayağa kalkılmasınıistemediğini bilirlerdi.Bununla berâber, âlimler gelince, ilmin şerefini göstermek için, ayağa kalkmak lâzımdır.Yahyâ bin Kattân, ikindi namazını kıldıkdan sonra, câmi’in minâresine dayanarak oturmuştu.Yanına zamanın meşhûr âlimlerinden birkaçı geldi. İçlerinde imam-ı Ahmed bin Hanbel devardı. Hepsi, ayakta olarak hadîs ilminden sordular. Yahyâ, her birinin cevâbını verdi. Hiçbirineotur demedi. Hiç biri de, oturmağa cesâret edemedi. Konuşmaları akşam namazına kadardevam etti.Genç olan âlim, yaşlı olan câhilin üst tarafına oturur. Talebe, hocasından evvel sözebaşlamaz. Hocası yok iken, onun yerine oturmaz. Sokakda önünde yürümez.Üzerinde hakkı bulunanları, yani tanıdıklarını ziyâret etmemek de kibir alâmetidir.Kendinden aşağı olanları ziyâret etmek tevazu alâmetidir.Yanına başkasının oturmasını istememek ve hastalarla birlikte oturmamak, evinin işiniyapmamak, evine lâzım olan şeyleri satın alıp evine getirmemek ve kullanılmış elbisesini tekrârgiymek istememek, hep kibir alâmetidir. İş başında iş elbisesi giymek istememek de, böyledir.Fakirlerin da’vetine gitmeyip, zenginlerin da’vetine gitmek de tekebbürdür. Akrabâsının veçocuklarının muhtac oldukları şeyleri te’mîn etmemek ve doğru sözü kabûl etmeyip münâkaşaetmek, kusurunu, kabâhatini bildirenlere teşekkür etmemek, herkesin yanında olursa riyâ olur.Hem yalnız iken, hem de başkalarının yanında yaparsa, kibir olur.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!