ile, Peygamberlerden biri ile “aleyhimüssalevâtü vetteslîmât” alay etmek, küfüralâmetlerindendir. İnkâr etmek, yani işittikten sonra inanmamak, tasdîk etmemek demektir.Şübhe etmek de, inkâr olur.Küfür olduğunu herkesin bildiği bir şeyi, işitmediği, düşünmediği için kâfir olanların küfürü“Küfür-i cehlî”dir. Cehl de iki türlüdür: Birincisi basîttir. Böyle kimse, câhil olduğunu bilir.Bunlarda, yanlış i’tikâd olmaz. Hayvan gibidirler. Çünkü, insanı hayvandan ayıran, ilm veidrâkdir.Bunlar, hayvandan da aşağıdırlar. Çünkü hayvanlar, yaratıldıkları şeyde ileridedirler.Kendilerine faydalı şeyleri anlar ve onlara yaklaşırlar. Zararlı olanları da anlayıp, onlardanuzaklaşırlar. Hâlbuki bunlar, bilmez olduklarını bildikleri halde, bu çirkin halden uzaklaşmaz, ilmeyaklaşmazlar.İman edilecek şeyleri ve farzlardan, haramlardan meşhûr olanları, lüzûmu kadaröğrenmek farzdır. Bunları öğrenmemek haramdır. İşitip de, öğrenmeğe ehemmiyyet vermemekküfür olur.Cahilliğin ilâcı 18.7.2002Cehalet, insanı dünya ve ahıret saadeti olan imandan mahrum bırakır. Veyahut da sahipolunan imanın elden çıkmasına sebep olur. Bunun için iman edilecek şeyleri ve farzlardan,haramlardan meşhûr olanları, lüzûmu kadar öğrenmek farzdır. Bunları öğrenmemek haramdır.İşitip de, öğrenmeğe ehemmiyyet vermemek küfür olur.Cahilliğin ilâcı, çalışıp öğrenmektir. Cehalet yanlış, sapık i’tikâda sebep olur. Yunanfelsefecilerinden ve Müslümanlardan yetmişiki bid’at fırkasından imanı gidenler böyledir. Bucehâlet, birincisinden daha fenâdır. İlâcı bilinemiyen bir hastalıktır.Îsâ aleyhisselâm, “Sağırı, dilsizi tedâvî ettim. Ölüyü dirilttim. Fakat, cahilliğin ilâcınıbulamadım” demiştir. Çünkü, böyle kimse, cahilliğini ilim ve kemâl sanmaktadır. Câhil ve rûhhastası olduğunu bilmez ki, ilâcını arasın! Ancak, Allahü teâlânın hidâyeti ile hastalığını anlıyan,bu dertten kurtulabilir.Bugün dünyada çok az da olsa, İslamiyeti duymamış, işitmemiş insanlar mevcuttur.Bunların durumu, İslamiyeti duymuş fakat kabul etmemiş kimselerle aynı olmayacaktır.Bu hususta ikinci bin yılın yenileyicisi büyük âlim İmâm-ı Rabbânî hazretleri, “Mektûbât”kitapının birinci cildinin ikiyüzellidokuzuncu mektûbunda şöyle buyuruyor:“Dağda yetişip, hiçbir din duymayıp, puta tapan müşrikler, ne Cennete, ne de Cehennemegirmiyeceklerdir. Âhırette dirildikden sonra, hesâba çekilip, zulümleri, kabâhatleri kadar, mahşeryerinde azâb çekeceklerdir. Herkesin hakkı verildikden sonra, bütün hayvanlar gibi, bunlar da,yok edileceklerdir. Bir yerde sonsuz kalmıyacaklardır.Herkesin aklı, dünya işlerinde bile, şaşırıp yanılırken, Allahü teâlânın, aklları ilebulamadıkları için, kullarını ateşde sonsuz olarak yakacağını söylemek, bu fakire çok ağırgelmektedir. Küçük iken ölen kâfir çocukları da, böyle yok olacaklardır.Bir Peygamberin “aleyhimüssalevâtü vetteslîmât” vefâtından sonra, çok vakit geçip,zâlimler tarafından din bozularak, unutulduğu yerlerde yaşayıp, Peygamberlerden veİslâmiyetden haberi olmıyan insanlar da, Cennete ve Cehenneme sokulmıyacak, böyle tekrâryok edileceklerdir. Kâfir memleketlerinde yaşayıp, İslâmiyeti işitmeyenler de böyledir.”Küfürde bilerek inad etmek 19.7.2002İnad etmek kötü bir huydur. Bu küfürde olursa çok daha kötüdür. Cahilliğinden dolayıMüslüman olma nimetinden mahum kalanlar olduğu gibi, inadından mahrum kalanlar da vardır.Buna, “küfür-i inâdî “ denir. Küfür olduğunu bilerek, inâd ederek, kâfir olmaktır.Kibir sebepi ile ve mâla, zevke ve mevkı’ sâhibi olmayı sevmekten veya ayıblanmaktankorkmak sebepi ile hâsıl olur. Fir’avnın ve yoldaşlarının küfürleri böyle idi. Mûsâ aleyhisselâmınmu’cizelerini gördükleri halde, iman etmediler. Bizim gibi bir insana inanmayız dediler. Kendilerigibi bir insanın Peygamber olacağını kabûl etmediler.Peygamber melekden olur sandılar. Hâlbuki, kendileri gibi insan olan Fir’avna ilâh dediler.Ona tapındılar. Rum İmperatörü Herakliyüs da, tahtından, saltanatından ayrılmak korkusu ileiman etmedi.Eshâb-ı kirâmdan Dıhye “radıyallahü teâlâ anh”, Resûlullahın “sallallahü aleyhi ve sellem”islâma da’vet eden mektûbunu Medîneden Şâma, Herakliyüsa getirdi. Herakliyüs, bir gün evvel,Mekkeden Şâma gelmiş olan Kureyş kâfirlerinin ticaret kervanının reîsi, Ebû Süfyânı sarâyına
çağırıp: “Medînede birisinin peygamberlik iddi’â etdiğini işittim. Kendisi, tanınmış kimselerdenmidir? Yoksa, aşağı tabakadan mıdır? Ondan evvel, başkası da böyle iddi’âda bulundu mu?Dedeleri arasında, melik ve emîr olanlar var mıdır. Kendisine tâbi’ olanlar zengin midir, fakir veâciz kimseler midir? Çalışmaları ilerliyor mu, geriliyor mu? Dînine girip de, sonra ayrılanlaroluyor mu? Sözünde durmadığı, yalan söylediği görüldü mü? Harblerinde gâlib midir, mağlûbmudur?Ebû Süfyân bunların cevâblarını bildirince, bu sözlerinin hepsi, Onun peygamberolduğunu gösteriyor dedi. Ebû Süfyân o zaman henüz iman etmediği için, küfüründen vehasedinden dolayı, yalan söylediği de oldu. Bir gece içinde, Mekkeden, Kudüsdeki Mescid-iaksâya götürüldüğünü söyledi, dedi. Herakliyüsün yanında olup, bunu işitenlerden biri lâfakarışıp:Ben, o gece Mescid-i aksâda idim dedi. O gece gördüklerini anlatdı. Ertesi gün,Herakliyüs, mektûbu okuttu. Mektûba inandığını, Muhammed aleyhisselâma iman ettiğiniDıhyeye bildirdi. Fakat, iman ettiğimi millete bildirmekten korkuyorum. Bu mektûbu falancarâhibe götür. O, çok şey bilir. Onun da iman edeceğini sanıyorum dedi. Râhib, Resûlullahdangelen mektûbu okuyunca, hemen iman etti. Oradakilere de iman etmelerini söyledi. Kendisiniöldürdüler. Herakliyüs korkup saltanatını kaçırmamak için, küfürü imana tercîh etti.Manevi değerlere saygısızlık etmek 20.7.2002Kötü huyların en kötüsü olan insanı küfre, dinden çıkmaya götüren hallerden, sözlerdenbiri de “Küfür-i hükmî”dir. İslâmiyetin imansızlık alâmeti dediği sözleri söyliyen ve işleri yapan,kalbinde tasdîk olsa ve inandığını söylese de, kâfir olur. İslâmiyetin tazîmini, hürmetgösterilmesini emir ettiği şeyi tahkîr etmek, kötülemek böyledir.Bunun için, Allahü teâlâya lâyık olmıyan şey söyliyen kâfir olur. Meselâ, Allah, Arşdanveya gökden bize bakıyor demek, sen bana zulmettiğin gibi, Allah da sana zulmediyor demek,filân Müslüman benim gözümde yahûdî gibidir demek, yalan bir söze, Allah biliyor ki, doğrudurdemek ve melekleri küçültücü şeyler söylemek ve Kur’ân-ı kerîmi, hatta bir harfini küçültücü sözsöylemek, bir harfine bile inanmamak, çalgı çalarak Kur’ân okumak, hakîkî olan Tevrâta veİncîle inanmamak, bunları kötülemek küfür olur.Peygamberleri küçültücü şeyler söylemek, Kur’ân-ı kerîmde isimleri bildirilen yirmibeşPeygamberden “aleyhimüssalevâtü vetteslîmât” birine inanmamak, meşhûr sünnetlerden birinibeğenmemek, çok iyilik yapan birisi için, Peygamberden daha iyidir demek küfürdür.Peygamberler muhtac idi demek küfür olur. Çünkü, onların fakirlikleri kendi istekleri ile idi.Birisi, peygamber olduğunu söylese, buna inananlar da kâfir olur. “Kabrim ile minberim arası,Cennet bağçelerinden bir bağçedir” hadis-i şerifini işitince, ben minber, hasır ve kabirdenbaşka birşey görmiyorum demek küfür olur.Âhırette olacak şeylerle alay etmek küfürdür. Kabirdeki ve kıyâmetteki azâblara akla,fenne uygun değildir diyerek inanmamak, Cennette Allahü teâlâyı görmeğe inanmamak, benCenneti istemem, Allahı görmeği isterim demek küfür olur.İslâmiyete inanmamak alâmeti olan sözler, fen bilgileri, din bilgilerinden daha hayırlıdırdemek, namaz kılsam da, kılmasam da, berâberdir demek, zekât vermem demek, fâiz helâlolsaydı, zulmetmek helâl olsaydı demek, haramdan olan mâlı fakire verip sevap beklemek, fakir,verilen paranın haram olduğunu bilerek, verene hayır duâ etmek, imâm-ı a’zam Ebû Hanîfeninkıyâsı hak değildir demek küfürdür. (A’râf) sûresinin ellialtıncı âyet-i kerîmesi kıyâsın hakolduğunu ispat etmektedir.İslâm bilgilerine inanmamak, bunları ve din âlimlerini aşağılamak da, küfür olur.Kötülükleri, küfrü beğenmek 21.7.2002Kâfir olmağı isteyen kimse, buna niyet ettiği anda kâfir olur. Başkasının kâfir olmasınıistiyen kimse, küfürü beğendiği için istiyorsa, kâfir olur. Kötü, zâlim olduğundan, zulmününcezâsını Cehennem ateşinde çekmesi için istiyorsa, kâfir olmaz. Küfüre sebep olduklarınıbilerek ve arzûsu ile küfür kelimelerini söyliyen kâfir olur. Bilmiyerek söyliyorsa, âlimlerin çoğunagöre yine kâfir olur. Küfüre sebep olmıyan kelime söylemek isterken, şaşırarak, küfüre sebepolanı söylerse kâfir olmaz.Küfüre sebep olan bir işi, bilerek yapmak küfür olur. Bilmiyerek yapınca da küfür olurdiyen âlimler çoktur. Beline, zünnar denilen papas kuşağını bağlamak ve küfüre mahsûs şeygiymek de böyledir.Küfür alâmeti bir şey yapan, meselâ puta secde eden kâfir olur. Bunları harbde düşmanakarşı, sulhda zâlime karşı, hîle olarak kullanmak küfür olmaz.Bunları mizâh için, başkalarını
- Page 1 and 2: İSLÂM AHLÂKI--------------------
- Page 3 and 4: zevcelerimizden ve çocuklarımızd
- Page 5 and 6: olabilmesi, vera’ sayesindedir ve
- Page 7 and 8: “Allahü teâlâ, bazı kulların
- Page 9 and 10: Bunlara, acımalı ve incitmemelidi
- Page 11 and 12: 2 - Huy iki türlüdür: Birisi ins
- Page 13 and 14: O iyi olunca herşey iyi olur 3.6.2
- Page 15 and 16: İslâmiyet ilerlemeyi teknolojiyi
- Page 17 and 18: Her sınıfın üremesi ve savunmas
- Page 19 and 20: sıfatları, özellikleri vardır.
- Page 21 and 22: olmakdan ve aşırı olmakdan kurtu
- Page 23 and 24: 3 - Af: Düşmandan veya suçludan
- Page 25 and 26: “İşlerin en iyisi, onların ort
- Page 27 and 28: Kahramanlığın, yiğitliğin teme
- Page 29 and 30: İnsan, her ihtiyacını hâzırlam
- Page 31 and 32: Yahûdî ve Hıristiyanlar, Muhamme
- Page 33 and 34: Yapılmaması lâzım olan şeyler,
- Page 35: zevklerine daldıkça, derdler, üz
- Page 39 and 40: hareketler görülünce, kâfir dem
- Page 41 and 42: His organları ile anlaşılamıyan
- Page 43 and 44: Emirler insan gücünün üzerinde
- Page 45 and 46: söyliyerek niyet etmek câiz olur
- Page 47 and 48: Kalb hastalıklarından birisi de
- Page 49 and 50: insanların iyi, kötü her işini
- Page 51 and 52: Çirkin, iğrenç olmamak için, ç
- Page 53 and 54: Bu koku diğerlerine ateşden daha
- Page 55 and 56: Geçici şeylerle kibirlenmek 23.8.
- Page 57 and 58: Alay etmek için ve münâfıklık
- Page 59 and 60: Bir hadîs-i şerifte, “Bir kimse
- Page 61 and 62: gazâsında, askerin çokluğunu g
- Page 63 and 64: zan ederek gayret eyledi. Resûlull
- Page 65 and 66: idi. Çok yaşamasının sırrını
- Page 67 and 68: Hadîs-i şerifte, “Müminin din
- Page 69 and 70: ulamazlar. Bunun yegâne ilâcı, b
- Page 71 and 72: Ehl-i beyti sevmek imandandır 23.9
- Page 73 and 74: “Aliyi sevmek, iman, ona düşman
- Page 75 and 76: “İslâmiyet, teslimiyettir. Tesl
- Page 77 and 78: edilmesi lâzımdır. “İbâdet,
- Page 79 and 80: dünyalık kadar azalır” ve “D
- Page 81 and 82: Bir farzın yapılmasını, haramda
- Page 83 and 84: İnsana “Âlem-i sagîr” denir.
- Page 85 and 86: Günahta ısrar etmek 20.10.2002Gü
- Page 87 and 88:
“Müminler için, her gün 25 def
- Page 89 and 90:
şu kusuru olmasa, daha iyi olurdu
- Page 91 and 92:
Müslüman olmamış ve olmıyan ki
- Page 93 and 94:
şâhidlikle veya zâlime haber ver
- Page 95 and 96:
Cenâb-ı Hak akıldan sonra, nefsi
- Page 97 and 98:
uyurmuşlardı. O dört kelime şud
- Page 99 and 100:
“Beni niçin doyurmadın?” 19.1
- Page 101 and 102:
Yanlış iş yapmamak için fazla k
- Page 103 and 104:
esledi. İdâre ve maişetini te’
- Page 105 and 106:
Kibriyâ, büyüklük, üstünlük
- Page 107 and 108:
gününün kıymetini bilselerdi bu
- Page 109 and 110:
yoldaş olur. Her gece Tebâreke s
- Page 111 and 112:
ızklar taksîm edilmiştir. Çalı
- Page 113 and 114:
2- Korkmadığı kimsenin yanında
- Page 115 and 116:
dolaşmak, fakîrlerin imdâdına y
- Page 117 and 118:
Vermede öncelik sırası 23.1.2003
- Page 119 and 120:
saklamamaları çok güctür. Büy
- Page 121 and 122:
nasıl kazandın? dediler. Çok az
- Page 123 and 124:
hizmet edeceğini bilen ve bunu ken
- Page 125 and 126:
Abdüllah bin Mes’ûd “radıyal
- Page 127 and 128:
ağlamak ise, bütün günahların
- Page 129 and 130:
örtüme sürdüm deyince, Hz.Ömer