11.07.2015 Views

Kasım Tınıstanov'dan kısa hikâyeler - Bizim Kulliye Dergisi

Kasım Tınıstanov'dan kısa hikâyeler - Bizim Kulliye Dergisi

Kasım Tınıstanov'dan kısa hikâyeler - Bizim Kulliye Dergisi

SHOW MORE
SHOW LESS
  • No tags were found...

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Otobüslerin birisine binerek düşünceli birhâlde yol almaktayken, yolculardan birinin telefonuçaldı. Ön kapının hemen yanındaki genç bayançantasından ivedilikle telefonunu çıkararak,ahizesini kulağına dayayıp:-Alo, baba… Baba, ben şu an morga doğrugidiyorum. Beş dakikaya kalmaz biter, sonra tamam…dedi.Aradan beş dakika geçti ya da geçmedi; otobüsgürültü çıkararak önce sağa sola yalpaladı,sonra da ani bir frenle güç bela yolun ortasındadurdu. Morg kelimesini duyunca “Acaba morgada bir baksam mı ki; belki de burada bulabilirim…”diye düşünmekte olan Meder dengesinikaybederek tepetaklak yıkıldı. Otobüsün arka taraflarındaoturanlar ve ayakta duran yolculardanbirkaçı da yığılırcasına onun üzerine düştü. Otobüsüniçi bağırtı çağırtı ve feryatlarla doldu. Kimisiinliyor, kimisi başını tutuyordu. Bazılarınınise yüzü gözü kan içinde kalmıştı. Herhangi biryara almadan kurtulan yolcular arasında Mederde vardı. Kaza sonrası eğrilen kapının açılmasıylagüç bela dışarı çıkıp üstünü başını düzeltenMeder, biraz önce “Baba ben şu an morga doğrugidiyorum. Beş dakikaya kalmaz biter, sonra tamam.”diyerek konuşmakta olan kızın, az ilerideasfalt yolun ortasında boylu boyunca yatan kanabulanmış cesedini gördü. Görgü tanıklarının söylediğinegöre, arabanın ani fren yapmasıyla kızön camdan dışarı fırladıktan sonra bir süre yerdesürünmüş, kafatasının parçalanmasıyla da oracıktacan vermişti. Olayın olduğu alanın etrafı kısasüre içinde meraklı insanlarla doldu. Tam bu sıradayerde yatmakta olan kızın telefonu acı acıbirkaç kere çaldı ama etraftakilerin biri de telefonueline alıp cevap vermeye cesaret edemedi.Telefonun sesi birkaç defa daha çaldıktan sonrakesildi…Kaşla göz arasında meydana gelen olayı merakederek etrafı saran insanların arasında kazanınşokundan dolayı vücudunun titremesiningeçtiğini hisseden ve kendini toparlayan Meder,kaybolan annesinin fotoğrafını gazete ve televizyonavermek üzere yoluna devam etti. İhtiyarkadının kayıp ilanının ertesi gün yayınlanmasınıtembihledikten sonra geri dönerken “KardeşimZeynep bu olayı duyarsa, hâlimiz ne olur?” sorusuMeder’in beynini kemirmeye başladı. Aradabir yoldaki kaza gözlerinin önünde canlanmayadevam etti. Evine doğru yol alırken birkaç saatönce kaza sırasında önünden geçtiği morgun yakınınageldiğini fark etti. Aklına bir şey takıldı.Bir de oraya bakmaya karar verdi. Morgdaki beyazgiyimli görevli kadın Meder’i doğruca yenigetirilen cesetlerin muhafaza edildiği soğuk havalıkısma götürdü. Sağlı sollu dizilen cesetlerinarasında bir tanesini görünce Meder’in içi bir hoşoldu, vücudunu titreme bastı. Otobüsün kaza yapmasındanaz önce “Baba ben şu an morga doğrugidiyorum. Beş dakikaya kalmaz biter, sonra tamam…”diyen genç bayanın cesedi yüzü açık birşekilde boylu boyunca yatıyordu. Bugünkü kazayeniden gözlerinin önünde canlanıp vücudununtitremesi artarak, cesetlerin arasında ilerlemeyedevam etti. Tam bu sırada burnuna birden tanıdıkbir koku geldi; tam da annesinden gelen kokugibi. Kalbinin atışı hızlanarak sağlı sollu bakınmayabaşladı. Az ilerideki cesetlere biraz dikkatlibakınca annesinin iyice beyazlaştığı için tanınmazhâle gelen simasını güç bela tanıyabildi;karşısında sessizce yatmaktaydı. Kokusu iseortalığı iyice kaplamıştı. Annesinin cansız vücuduo an yerinden doğrularak, Meder’e bedduaedecekmiş gibi geldi. Sağlığındayken, özellikleson zamanlarda bir kere bile sarılıp kucaklayıpöpmediği annesinin üzerine abanarak hıçkırıklarlaağlamaya başladı zavallı adam. Burnunaiyice tanıdık gelen koku ortalığa yayıldıkça,kendini iyice suçlu hissetti ve boğulurcasınaağlamaya devam etti. Bu koku bu sefer iğrenilecekgibi değil de, çocukluğunda bilinçaltınayerleşen annelere has koku gibi hissedildi. Yerdeyatan cenazenin vücudu da adamın ağlamasındandolayı titriyordu. Ömrü boyunca bu morgunönünden belki bir kere bile geçmemişken şimdisanki kendi vücudundan da can gidiyormuş gibiteninin soğuduğunu hisseti. Epey bir süre sonranedendir yarı açık ağzından “Morga geldim, bitti…”sözleri döküldü…■65eylül-ekim-kasım2012

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!