11.07.2015 Views

Kasım Tınıstanov'dan kısa hikâyeler - Bizim Kulliye Dergisi

Kasım Tınıstanov'dan kısa hikâyeler - Bizim Kulliye Dergisi

Kasım Tınıstanov'dan kısa hikâyeler - Bizim Kulliye Dergisi

SHOW MORE
SHOW LESS
  • No tags were found...

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

lışmaların sanki değişen hiçbir şey yokmuşçasınaSovyetler Birliği döneminde yerleşen kriter ve bakışaçılarıyla kaleme alınması; bu ilim adamlarının vücutlarınıngünümüzde kafalarının ise eskilerde, SovyetlerBirliği döneminde yaşadığını düşünmemizesebep olmaktadır.Elbette millî edebiyatımızı inceleyen ilim dalıgünümüzdeki seviyesinde ve kalitesinde kalmayacaktır.Genç edebiyatçılarımız, özellikle Kırgız edebiyatınıntarihî gelişim sürecini gelecekte araştıracakolan genç araştırmacılarımız, inceleyecekleri meseleninaçıkça görülebilen bir kısım sıradışı özellikleriolduğunu daima akıllarında tutarak kalemlerini ellerinealacaktır.Yukarıda bahsini ettiğimiz genel durum bu makaleninyazarını, Kırgız edebiyatının hangi esaslardahilinde incelenmesi gerektiği meselesi üzerindedüşünmeye sevk etmiş ve vardığımız sonuçlar aşağıdakigibi sıralanmıştır.Kırgız Edebiyatı-Orta Asya’da yaşayan küçükbir halkın edebiyatıTakdir edileceği gibi nüfusun az olması bir halkiçin her zaman avantaj olamıyor, bu durum halklarınruhî medeniyetlerinin bu bağlamda da edebiyatlarınıngelişmesine önemli etkenler, kuvvetli nedenlerortaya çıkaramıyor.Özellikle yazı dili olan bir halkta kaleme alınanedebî kitapların tirajı; okur kitlelerinin ilmî seviyesi,satın alma gücü ve edebî metinleri okuma alışkanlığıkazanıp kazanmadığıyla yakînen alâkalı olduğugibi bu kitlelerin nüfus oranındaki ağırlık merkeziile de sıkı bir şekilde bağlantılıdır. Daha basit biranlatımla edebî kitapları satın alan ve okuyan, bizedebiyatçıların kitap dostu dediğimiz kitleler, nüfusuçok olan halkların içinde çok oluyor. Neticedekitapların basılması, satılması ve ekonomik birsektör haline gelmesi çabuklaşıyor. Diğer taraftankitaba ilginin çok olması tirajı yakından etkiliyor,tirajın yüksekliği ise yeni kitapların yazılmasızorunluluğunu doğuruyor ki bu durum, edebî metinkaleme alan yazarların bahsi geçen halk arasındançok çıkmasını, yani millî edebiyatın gelişiminisağlıklı ve seviyeli bir ortamda yürütmesini sağlıyor.Kısacası nüfusu çok olan halkların içinden yazarlarda kitap dostları da çok çıkıyor. Örneğin yüzotuz milyon Rusun ve sayıları yüz milyon civarındakiikinci dili Rusça olan Sovyet Cumhuriyetlerihalklarının yaşadığı eski Sovyetler Birliği’nde, Rusdilinde basılan bazı kitap ve dergilerin tirajı 1, 5- 2milyon civarındaydı. Nüfusunun çok olması şimdikiRusya Federasyonu’nda özelleştirilse dahi basımevlerinin ticarî faaliyetlerini kesintiye uğramadandevam ettirmelerine imkân sağlamakta ve neticedebu durum Rus edebiyatının gelişimini herhangi birduraklamaya uğramadan normal düzeyde devam ettirmesineneden olmaktadır.Fakat Kırgızistan’da nüfus, Sovyetler Birliği’ninkurulduğu yıllarda 600- 700 bini, dağıldığı yıllardaise 2, 5 milyonu ancak bulmuştur. Sovyetler Birliğiyönetiminin Kırgız dilinde edebî eser yazılmasınıödediği yüksek miktarlardaki telif ücretleriyle desteklemesine,bu eserlerin basılmasını yazarları içinproblem olmaktan çıkarıp dağıtımının ve satışınınsağlıklı bir şekilde yapılmasını sağlamasına, hattabu kitapların maliyetlerinin çok altında fiyatlarda satılmasıiçin ek ödenekler ayırmasına rağmen; edebiyatçısı,eleştirmeni, şairi ve yazarı ile birlikte Kırgızhalkının içinden yeni türlerde eser veren beş yüz kalemancak çıkabilmiştir. (Kırgızistan Yazarlar Birliğiüye sayısı: 229) Kırgızca yazılan edebî kitapların ortalamatirajı ise on bini geçmemiştir. Elbette ki yetmişyıl içerisinde birtakım kitaplar otuz bin tiraj ilebasılmış, (Örnek: Manas üçlemesinin ek varyantı,1958; Cengiz Aytmatov’un Elveda Gülsarı adlı kitabı,1978) kitap evlerinin raflarında son derece ucuzbir fiyat karşılığı alıcılarını beklemiş, uzunca bir süredaha raflarda bekletildikten sonra fiyatları neredeyseyok pahasına denecek kadar ucuzlatılmış fakat bunarağmen yıllarca tozlu raflarda bekletildikten sonraçare kalmadığı için kağıt kazanımına gönderilmiştir.Okuması yazması olan Kırgızlar nedense kendi anadillerinde yayınlanan kitapları satın alma alışkanlığıkazanmamıştır.Zira XX. yüzyılda Kırgız dilinde yazılan ve basılankitap sayısı Fransız ya da İngiliz dilinde sadecebir yıl içerisinde basılan kitap sayısından yüzlercekat daha da azdır. Örneğin Fransız dilinde her yılbinlerle ifade edilebilecek rakamlarda roman basıldığınıfarz edelim, Sovyetler Birliği’nin kuruluşundanyıkılışına kadar geçen 70 yıllık süre içerisindeKırgız dilinde ancak 72 (yetmiş iki) roman basıldığınıburada belirtmek durumundayız.Sovyetlerin yıkılmasından sonra kitapların ucuzfiyatlarla satılabilmesi imkansız hâle gelmiş ve ya-43eylül-ekim-kasım2012

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!