11.07.2015 Views

Kasım Tınıstanov'dan kısa hikâyeler - Bizim Kulliye Dergisi

Kasım Tınıstanov'dan kısa hikâyeler - Bizim Kulliye Dergisi

Kasım Tınıstanov'dan kısa hikâyeler - Bizim Kulliye Dergisi

SHOW MORE
SHOW LESS
  • No tags were found...

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

de mankurtlar tarafından kuşatıldığı düşüncesinekapılmışımdır. Ürküntüm, tedirginliğim yineonun romanlarına, hikâyelerine efsanelerden,destanlardan aldığı yüzlerle giderilmişti. Sovyetsisteminin aidiyet damarlarını tıkama, parçalamaçabasına karşın Aytmatov’un romanlarına,hikâyelerine gizlediği mazi kıvılcımlarıyla ışıldayanyüzler, psikiyatrları imrendirecek güçteydi.Edebiyatın işlevlerinden biri de kendi kültürünüsavunma ve yaymadır.Mahkûm vatan kaygısını sırtında ve tek başınataşıdığına inanan Bahtiyar Vahapzade’ninşiirleri de töresiyle bezenmiş özgürlüğe çağrıdır.Ona göre asıl ortaklık, ortak ruh; tarihi, dili, dini,didinişi bir kardeşlerin özgür iradesinden doğacaktır.Eğer insanı ve insanlığı sömürenlere taşatılacaksa bu birliktelikle kaldırılıp atılmalıdır.“Gözümde göllendi, güllendi yaşlar / Dağıldıbaşımdan dostlar, tanışlar/ Bedbahtlık- yüreğeçapraz dağ çeken/ Tekliğin zamanda ikiz kardeşi/Teklik – gönül sıkan, teklik bel büken / Dünyanınen büyük, en ağır taşı!”Gaspıralı İsmail gibi Vahapzade de kardeşleriyle;Cengiz Aytmatovlarla, Cengiz Dağcılarla,Muhtar Şahanovlar, Adil Yakubovlar, MuhammedHüseyin Şehriyarlar, Oraz Yağmurlarlave Balkanlılarla, Kemallerle, Buğralarla varlıkpenceresini güneşe açmaya, “Dilde, fikirde, işdebirlik”i, hayata sevk etmeye, bütünlük içinde dirileşmeyeniyetliydi. Ömrü bu niyetle tükendi.Roman inandırmaya dayanır, şiir inanmışlığa.Bundandır ki toplumlar büyük değişim talepleriyle,yeni bir ülküyle karşılaştıklarında ilkinbunların temsilcileri olarak gördükleri şairlerinmısralarına eğilirler. Ancak böylesi şairlerin uyarıları,heyecanları; mevcut düzeni, erinci sarsarakfarklı algılar oluşturacağından çoğunluğu veyahâkim güçleri rahatsız edebilir. Etmiştir de. Yaşadıklarıdönemde birçok şair dünya okurlarıncailgi görmesine rağmen kendi ülkelerinde dışlanmış,sürgün edilmiş, hücreye konulmuş yahut öldürülmüşlerdir.Vahapzade’nin, niyetinden tedirgin olanlar,kızanlar da onun yaşama hakkını elinden almayakalktılar. Yalnızca ona değil, yakınlarına, arkadaşlarınada öldürücü ıstıraplar yaşattılar. Sokaktaolsun, evinde olsun çok zaman yalnız kaldı.Nâzım Hikmet de öyle idi: “Bir gece bir denizdeyalnız yıldızlar ve bir yelkenli vardı./ Bir gecebir denizde bir yelkenli yapayalnızdı yıldızlarla.”“Yazılarım otuz kırk dilde basılır/ Türkiye’mdeTürkçemle yasak”Nurullah Ataç, “Şeyh Bedreddin” denemesindeNâzım Hikmet’in şairliğinin, konusuna,fikirlerine hâkim olmasından kaynaklandığını,kendisinde bulunan musiki gücü ile şiirlerini birersenfoni hâline getirdiğini, kulak gibi gözü deişlediğinden, anlatmak istediği şeyi gördüğünü vegördüğü için de anlatabildiğini belirtir.Ataç’ın tespiti, büyük şairlere mahsus doğrulukkazanmış bir tespittir.Nâzım da büyük şairdi.Acımasızca öğüten gerçek bizi çaresiz bıraktığındaNâzım’ın mısraları hâlâ saatimizin akrebioluyorsa, iflah olmaz çıkar ilişkilerini görüp duyduğumuzdaiç sızıyla “Yine kimin dostlar/ yinekimin boynun vurdular?” demekten kendimiziçekip alamıyorsak Nâzım büyük şairdi.Fakat büyük şairimizin bir büyük yanılgısı vardı;kabullenemeyeceği manzaralardan topyekûnkabullendiği despot bir sistem çıkarmak.Olgun okurlar, edebiyatçının nasıl söylediğiyleilgilendiği kadar ne söylediğiyle de ilgilenirler.Buna ‘niyet okuma’ diyebilirsiniz. Çözümlemeler,suçlamalar, savunmalar niyet okuyucularınsürümleri doğrultusunda derinleşir, genişler.Evet, niyet okuyucular, Nâzım’ın şiirlerini insanodaklı olmaktan çok karın tokluğuna Sovyet SosyalistCumhuriyetler Birliği halklarından biri olmayaözendirici bulmuşlardı.Bulgular kimi edebiyatçıyı sesiyle, kimini niyetiyle,kimini ise hem sesi hem niyetiyle bırakırbize. Nâzım’ın niyetinden zevklenen üç beş binkişi elbet vardı. Ama keşke Türkçemize kulak verenmilyonlar göz ardı edilmeseydi.■4eylül-ekim-kasım2012

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!