11.07.2015 Views

Kasım Tınıstanov'dan kısa hikâyeler - Bizim Kulliye Dergisi

Kasım Tınıstanov'dan kısa hikâyeler - Bizim Kulliye Dergisi

Kasım Tınıstanov'dan kısa hikâyeler - Bizim Kulliye Dergisi

SHOW MORE
SHOW LESS
  • No tags were found...

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

tuştular. Avı birbirlerine layık görmediler. Sonundakim daha büyükse avı o alsın dediler. İkisi yaşlarınısorup doğum tarihlerini araştırmaya başladılar.Aldar Kösö,-Sen kaç yaşındasın, hangi yıl doğdun, diyesordu.-Doğduğum yılı bilmiyorum, yerin yaratılmasıtamamlanırken ben 7 yaşındaymışım, dedi Şeytan.Aldar Kösö, Şeytan’ın boynundan kucaklayıpağlamaya başladı. Şeytan hayretler içerisinde kaldı.- Niçin ağlıyorsun Aldar Kösö?-Yerin yaratılması tamamlanırken benim yediyaşındaki çocuğum kayboldu. Seni ona benzetiyorum.Kaybolan biricik evladım sen olmayasın,diyerek hıçkırıklara boğuldu. Şeytan aldatıldığınıanladı.- Aferin! Sen tam Aldar Kösö imişsin. Baş eğdimAldar Kösölüğüne. Toy kuşunu sen al.Atasözü: “Aldar Kösö şeytandı da aldaptır”(Aldar Kösö şeytanı da aldatmış).AlbastıAbıl yemeğini yer yemez yatmaya gidiyordu.Bunu alışkanlık hâline getirmişti. Yemeği sindirmedenyatmanın uyumanın ne kadar zararlı olduğunuAbıl bilmiyordu. Yatarken her zaman sarınıpsarmalanıp yattı. Bir müddet sonra bir şeyler basmışgibi oldu. Göğsünün üstündeki ağırlık gittikçearttı. Sanki nefes alamıyordu. Abıl, gayret etti babasınaseslenmek istedi; ama sesi çıkmıyordu. Birazdinlendi, derin bir nefes aldı. Babasını çağırdı.Uykuda olanları anlattı.Babası,-Oğlum seni albastı basmış, diye Abıl’ı korkuttu.Abıl’ın yüreği düştü. Abıl albastının varlığınainandı. Ondan sonra Abıl’ı her gün albastı basmayabaşladı. Abıl ne yapacağını bilemez oldu. İyice zayıfladı.Öğretmen Abıl’ın vaziyetini görüp bir günona,-Abıl, sen hasta mısın, diye sordu.Abıl konuşamadı,-Albastı, diyerek ağlamaya başladı.-Dur ağlama hallolur. Bundan sonra yediğinyemeği sindirmeyi ihmal etme. Yatarken fazla sarınıpbürünme. Vücudunu temiz tut. Bu dediklerimiyaparsan albastının olup olmadığını öğreneceksin,dedi.Abıl öğretmenin söylediklerini tuttu. Kirdenpasaktan uzak durdu. Yediklerini sindirmedenyatmadı. Korktuğu albastı artık gelmez oldu. Abıloldukça rahatladı.-Albastı geliyor mu, diye bir gün öğretmen sordu.- Abıl ortalarda gözükmüyor, dedi gülerek.Okumuş insanların albastıya inanması ayıp.Kirli pasaklı olsa yediği yemeği sindirmese sarılıpsarmalanıp yatsa insanın kan dolaşımı yavaşlar.Kan dolaşımı yavaşlarsa insan rahat nefes alamaz.Bu durumu halk albastı diye adlandırıyor. Abıl ondansonra albastıya bir daha inanmadı.KömöçKocakarı,-Kara çuvalı silkeleyip kara ineğin yağındankaldıysa bir kömöç [2] gömsene, diye ihtiyar kocahanımına söyler. Kocakarı hamur yoğurup içineyağ koyup ocağın içine gömer. Kocakarıyla ihtiyaryanlarını ocağın sıcağına verip kaşınarak oturupbeklemeye başlamışlar. Kömöç piştiğinde ihtiyarkarısına:- Elini ıslat, kömöç piştiyse al da yiyelim, demiş.Kocakarı elini yıkayıp ocağa uzanmış amatam o sırada kömöç ocaktan çıkıp kaçmış. Kocakarı,ihtiyar kovalamışlar ama yakalayamamışlar.Kömöç kaçıp at çobanının yanına varmış.-Çoban hey çoban, yakalayabilirsen ye, yakalayamazsantaş ye, demiş.Çoban kovalamış ama tutamamış. Kömöç yoldakoyun çobanına rastlamış. Ona da aynı şeylerisöyleyip kaçmış. Sonra yolda tilkiye rastlamış.-Yakalayabilirsen ye, yakalayamazsan taş ye,demiş.Tilki,- Ne diyorsun? Yakın gelip söyle. Kulağım sağır,duyamıyorum, demiş.Kömöç tilkiye yaklaşıp söyleyeceği esnada tilki2. kömöç: ocağa ateşin içine gömülerek pişirilen ekmek36eylül-ekim-kasım2012

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!