11.07.2015 Views

Avamil-tablosu-aciklamali - gariban tavuk

Avamil-tablosu-aciklamali - gariban tavuk

Avamil-tablosu-aciklamali - gariban tavuk

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

(100)[ 10) + (30) + (60) ( ]@Elazığ - 01.04.2009


1_<strong>Avamil</strong>_Açıklamalı( 60) - I( 2)+ (58)=Cümle içinde kelimenin son harekesini belirleyen( 9) + (49) = (58) Dille söylenen âmil( 49)İşitmeye dayanan/Kaidesi olmayıp Araplardan duyulan:( ) (20) Açıklama: Bir ismi cer edenler. Cer harfleri ve manevi izafet harfleri cer görevi yaparlar. Buanlamda izafet harfleri = cer harfleri denilebilir. Normal izafet ise, “fî”, “li” ve “min” cerharfinden birisi anlamındadır ve onda hazif ve îsâl vaki olmuştur: = IAllah’a inandım / : (1Açıklama: cer harfinin başlıca kullanıldığı manalar: Alet, sebep, yer zarfı, zaman zarfı,değer ve karşılık, hal, geçişlilik, and, olumsuzluğu kuvvetlendirme, fazla olarak,Kalemle yazdım / Onları günahları sebebiyle yok ettik (Enam 6/6) /Gazetelerin çoğu İstanbul’da basılır / Borç, geceleyin gam, gündüz züldür / Çiftçi tarlasını 1000 dinara sattı / Öğrenci hocasının sözlerini dikkatle dinledi / Hoca yeni çıkmış kitapları getirdi / Allah aşkına fakirlere yardım et! / Allah kullarına asla zulmedici değildir (Enfal 8/51) / Vekil olarak Allah yeter (Nisa 4/81, …) / Bütün günahlardan tövbe ettim / : (2Açıklama: Sözlükte “den, dan” anlamına gelen cer harfinin başlıca kullanıldığı manalar:Başlama yeri, başlama zamanı, sebep, kaynak-kök, çeşit, belirtme, açıklama, parça, ayrıntıtafsil,iki şeyi ayrıt etmek, yeğleme-karşılaştırma, olumsuzluğu kuvvetlendirme, geçişlilik:Çocuk mektepten eve kadar koştu /


2_<strong>Avamil</strong>_AçıklamalıHafta başında kitabı okumaya başladım / Çocuk karnındaki bir ağrı yüzünden ağladı / O subay asil bir ailedendir / Müdür yünden bir elbise giydi / Hasta sütten bir yudum içti / Satın aldığımız hurmayı yedik / O çiçek, yeryüzünün çeşitli ülkelerinde yetişir / Fabrika 5 katlıdır / Hoca, çalışkanı tembelden ayırt eder / Tacir memurdan daha zengindir / Zalimlerin hiçbir yardımcısı yoktur (Hac 22/71) / Kervan şehre yaklaştı (tek başına lâzım olan “ikterabe” fiili, “min” harf-i ceri ile müteaddîoluyor yani meful alıyor)Allah Teala’ya tövbe ettim / :(3Açıklama: İsmin –e halini gösteren cer harfinin başlıca kullanıldığı manalar: Yer hakkındabitiş, zaman hakkında bitiş, yönelme, yakınlık, kat-nezd-yan, tafsil, “al” manasında:Mektebe ulaştık / Yatsıya kadar seni bekledik / Deniz kıyısına gitmeye karar verdik / Dostumun yanına oturdum / Düşünme ona, konuşmaktan daha sevimlidir / Kitapta bab, fasıllara ayrılır / Bu kılıcı al / Haramdan men edildim / : (4Açıklama: Sözlükte “den, dan” anlamına gelen cer harfinin başlıca kullanıldığı manalar:Uzaklık ve ayrılış, kaynak-çıkış, “yerine” manasına, hal, geçişlilik:Tren istasyondan uzaklaştı / Haberi Halit’ten işittim / Başkanlar toplantısında ikinci dairenin başkanı yerine, yardımcısı bulunduOnun kasten öldürdü / Allah doğrulardan razı olsun (tek başına lâzım olan “radıye” fiili, “an” harf-i ceri ile müteaddî


3_<strong>Avamil</strong>_Açıklamalıoluyor yani meful alıyor)Her günahkar üzerine tövbe etmek vaciptir / : (5Açıklama: Sözlükte “üzere, üzerine, üstüne, üstünde, beraber, den, için, de, ile, rağmen”anlamlarına gelen cer harfinin başlıca kullanıldığı manalar: Üst-üzerinde, yakınlık, uzaklık,“rağmen” manasına, öğüt-teşvik, hal, şart, zan, aleyhine olma-yük, geçişlilik için:Kitap masanın üzerindedir / Aile sofraya oturdu / Orman, 500 m. uzaktadır / Müminler, sayılarının azlığına rağmen galip geldiler / Allah’ın kitabını okumalısınız / İstanbul, Sultan II. Mehmet devrinde fethedildi / Zengin, fakir oldu ama vakarı üzere devam etti / Bir defa olsun okuman şartıyla sana bu kitabı satın aldımCahil, sabunu, peynir zannederek ısırdı / 20 dinar borcu var / Allah’ın laneti ikiyüzlülere olsun / Ben Allah Teala’nın/Teala için kulcağızıyım : (6Açıklama: Sözlükte “için, mahsus, ait, var, e, a, üzerine, de, hakkında, yemin, tekit”anlamlarına gelen cer harfinin başlıca kullanıldığı manalar: Sahiplik, lehte olma-fayda, sebepgaye,izin, tahsis, taalluk:Göklerde ve yerde ne varsa Allah’ındır (Bakara 2/284) / Hâkim, suçsuzun lehine karar verdi / Arkadaşımızı ziyaret için hastaneye gittik / Öğrenciler Milli Kütüphanede okuyabilirler / İyi netice muttakilerindir / (Araf 7/128)Dersi anlayışını beğeniyorum / İtaat eden cennettedir / :(7Açıklama: Sözlükte “de, nerede” anlamlarına gelen cer harfinin başlıca kullanıldığımanalar: Yer zarfı, zaman zarfı, hal, giyinmişlik, beraberlik, sebep-gaye, söz veya görüşkonusu, geçişlilik (özellikle başlama fiilleriyle), “var, mevcut” manasında:Balık suda yaşar / Geceleyin kar yağdı / Ordu aslanlar gibi savaştı /


4_<strong>Avamil</strong>_Açıklamalıİmam, cübbesini giymiş olarak göründü / Sultan, beyleriyle birlikte çıktı / Mücahitler, Allah adını yüceltme uğruna savaşır / İstanbul’a gitmeye ne dersin? / Subay hitaba başladı / Odada bir adam var / O’nun benzeri gibi hiçbir şey yoktur (Şura 42/11) / : (8Açıklama: Sözlükte “gibi, kadar” anlamlarına gelen cer harfi, benzetme ve tafsil içinkullanılır:Türkiye’de elma, portakal, incir gibi birçok meyve vardırÖlüme kadar Allah Teala’ya ibadet ederim /Dünya top gibidir / : (9Açıklama: Sözlükte “ye kadar, bile, hatta, ta ki” anlamlarına gelen cer harfi, zaman vemekanda bitişi, sona erişi ifade eder:(Kadir gecesi) fecir vaktine kadar selamettir (Kadir 97/5) /Yolcu limana kadar koştu /Nice okuyucular vardır ki Kur’an onlara lanet eder / : (10Açıklama: Sözlükte “olur ki, bazı, nice” anlamlarına gelen cer harfi, anlaşılmamış bir işinolabileceği manasına ve çokluk için kullanılır:Olur ki aydın, ülkesinin gerçeklerini bilmez / Allah yolunda nice mücahitler şehit olmuştur / Allah’a yemin ederim ki asla büyük günahları yapmayacağımAçıklama: Yemin için başlıca üç harf kullanılır:hakkı için” anlamlarına gelirler:Allah’a yemin ederim ki elbette farzları yapacağım /Te: Tallahi, kasem olsun ki. Kasem içindir.Buluğ günden beri yaptığım tüm günahlara tövbe ettimAçıklama:içindir:- : (11 , , . “Vallâhi, yemin ederim, and olsun,Allah’a and olsun / Kur’an hakkı için / : (12 : (13cer harfleri “den, den beri” anlamlarına gelir, geçmiş zamanda iptidaÜç gündür yağmur yağmadı /


5_<strong>Avamil</strong>_AçıklamalıBuluğ gününden itibaren namaz farz olur /Münzü: Den, den beri. Geçmiş zamanda iptida içindirAlim hariç, insanlar helak oldu / : (14 : (15Hâşâ: İstisna içindir.İlmiyle amel edenler hariç, alimler helak oldu / : (16Halâ: İstisna içindir.Adâ: İstisna içindir.İhlaslılar hariç, amel edenler helak oldu / : (17 : (18Ey Allah’ın rahmeti, sen olmasaydın elbette insanlar helak olurduLevlâ: Olmasaydı. Zamir bitiştiği zaman başkasının mevcudiyetiyle bir şeyi imtina etmektir.Niçin/neden isyan ettin? (Keymihe = keymâ (elif’ten bedel he gelmiş) /Keyme: Niçin. Key (talil içindir) + mâ (soru edatıdır). Lime (niçin) anlamındadır)Umulur ki Allah Teala günahımı bağışlar /Lealle: Umulur ki, ta ki, belki. Tereci içindir. : (19 :( ) (20:( 8) IIİnne: Şüphesiz, şüphe yok ki.Şüphesiz Allah Teala her şeyi bilir/bilendir /Ben inanıyorum ki, şüphesiz Allah Teala her şeye gücü yetendirKeenne: Sanki, güya : (1 : (2Sanki haram (tıpkı) ateştir /Cahil kurtulamadı fakat alim kurtuldu/kurtulur /Lâkinne: Ancak, fakat, lakin. : (3 : (4Keşke ilim, her kişi için verilmiş rızık olsaydı/herkes ilimle rızıklanmış olsaydıLeyte: KeşkeUmulur ki Allah Teala günahımı bağışlayıcıdır/bağışlar /Lealle: Belki, umulur kiAçıklama: Bu altı harfe, “fiile benzeyen harfler” denilir. : (5 : (6 :( ) (7Günah cennetten uzaklaştırıcıdır, ancak itaat/taat ona yaklaştırıcıdırİllâ: Ancak, başka. İstisna edatıdır.Açıklama: Bitişik olmayan, kesik olan istisnalarda kullanılır. Müstesna-i munkatı: vekardeşleriyle topluluktan çıkartılmadığı halde bunlardan sonra gelendir: müstesna i munkatı da لكن manası vardır. O zaman örnek şöyle olur: .


6_<strong>Avamil</strong>_AçıklamalıŞer (günah) işleyen kurtulucu olmadı/Hiçbir şer işleyen kurtulamazLâ: Değil, olmadı, hayır.Açıklama: Cinsinden olan bütün fertlerden hükmü kaldıran. :( ) (8:( 2) Açıklama: Bu ikisi leyse manasında oldukları için bunlara leyse’ye benzeyen denilmiştir. Buikisi Leyse’ye olumsuzlukta benzemektedirler. Ancak mutlak mânada ve geleceği de nefyetmekanlamında olmayıp; hâl-i nefyederler. :( ) (1Allah Teala, her hangi bir mekanda yerleşik (mekana bağlı) değildir/olmadı :( ) (2Allah Teala’ya benzeyen bir şey olmadı / Hiçbir şey Allah Teala’ya benzeyici değildirAçıklama: Arapçada leyse’ye benzeyen 4 harf vardır: , , , Bu harfler isim cümlesinin önüne gelerek manayı menfi yaparlar.merfudur.: Harfinin de amel edebilmesi için, isim ve haberinin nekra olması gerekir:,, Hiçbir gazete faydalı değildir /Yağmur yağmamaktadır /: Harfinin haberinin başına da, nin haberinin başında olduğu gibi gelebilir:Yemek masası geniş değildir /Kalem uzun değildir /harflerinin isimleri : İsim ve haberinin zaman ismi olması gerekir ve isim hazfedilir (cümlede bulunmaz):( Zaman dinlenme zamandır - Dinlenme zamanı değildir =) -:( 4) Allah Teala’ya itaat etmemi severim/itaat etmeyi seviyorum / : ( 1En: Mek, mak eki ile mastar manası verir. : (2Allah Teala, asla kafirleri bağışlamayacaktır / Elbette Allah Teala kafirleri bağışlamazLen: Tekid-i nefy-i istikbal (gelecek zamanın kuvvetli olumsuzluğu) içindir.İlim tahsil edebilmem için ömrün uzun olmasını severim/seviyorumKey: Sebep bildirir. : (3 " : " " : (4“Allah Teala’ya itaat ediyorum” diyen kimseye (cevaben) “O halde/Öyleyse cennete girersin”sözünİzen: O halde.IIIIV:( 15) V


7_<strong>Avamil</strong>_Açıklamalı:( 4) ( A(O Allah) doğurmadı ve doğrulmadı / : ( 1Henüz ömrüm fayda vermedi / : ( 2Salih amel yapsın / : ( 3Günah işleme / : ( 4:(11) ( BAçıklama: Bunlar iki fiil-i muzariyi cezm ederler. Birincisine şart, ikincisine ceza denir.Eğer tövbe edersen günahların bağışlanır / : ( 1İn: EğerMehmâ: Her ne ki, her ne zamanHer ne yaparsan ondan sorulursun / : ( 2 : (3Hayır olarak ne yaparsan, Allah Teala yanında onu bulursunMâ: Değildir, olmaz. Olumsuzluk edatıdır. Şunlar için de kullanılır: Müddet ifade etme (…müddetçe), cümleye mastar manası verme, akıllı olmayanlar için soru edatı (ne?), şart edatı,ism-i mevsul (o ki, o şey ki).Kim salih amel yaparsa o kurtulan olur / : ( 4Men: Kim?Eyne: Nerede.Nerede olursan ol ölüm sana yetişir / : ( 5Ne zaman haset edersen helak olursun / : ( 6Metâ: Ne zaman.Nerede günah işlersen işle Allah Teala seni bilir / : ( 7Ennâ: Nerede olursa, nereden, ne zaman, nasıl.Hangi alim kibirlenirse Allah Teala ona gazaplanır / : ( 8Eyyü: Hangi, herhangi.[Eyyâne (): Olduğu zaman, ne zaman]Haysümâ: Her nerede.Her nerede yaparsan, amelin (fiilin) yazılır / : ( 9Ne zaman tövbe edersen/Tövbe ettiğin zaman tövben kabul olur / : ( 10İzmâ: Olursa, olunca. : (11İlminle amel ettiğin zaman/Ne zaman ilminle amel edersen, insanların en hayırlısı olursunİzâmâ: Olursa, olunca.( 9)Kaidesi olan/Amelinde külli kaideyi zikretmek mümkün olanI


8_<strong>Avamil</strong>_AçıklamalıAllah Teala her şeyi yarattı - Kur’an inmekle indi / - Açıklama: Başkası kendisine tabi olup, kendisi ise âmilde asıl olan fiil-i mutlaktır/genelanlamda fiildir. Her fiil, ref’ eder ve nasb eder. Tâm, nâkıs, lâzım ve müteaddi gibi her fiiliçin bir merfu (fail) gerekir. ( 1Allah Teala bildi/bilir / Açıklama: Her fiil için ötreli (fail, naibi fail, isim) bir kelime lazımdır. Eğer bu ötrelikelimeyle kelam tamamlanıyorsa böyle fiile tam fiil denir. Tam fiiller, fail ve meful alırlar.... - – – ( + ) – :( =) ( 2Not: + = . Bu tür fiiller (mâ dâme, mâ beriha, mâ fenie, mâ infekke), “mâ + ...”olduğu için “mâ” ayrı yazılır ve hepsi de “süreklilik” ifade ederler. Eğer bunların başına “mâ”gelmezse o zaman nakıs fiil olmazlar tam fiil olurlar.Allah Teala, alimdir, hakimdir / Asi azabı hak eden oldu / Günah işleyen Allah Teala’dan uzak olmaya devam etti / Ruh bedenin içinde olduğu sürece tövbe kabul edilir / Allah Teala cisim değildir/olmadı / Açıklama: Bunlara genel olarak kâne ve benzerleri (kardeşleri/soyundan gelenler) denir.Ötreli kelimeyle kelam tamamlanmıyorsa bilakis mansub bir habere ihtiyaç duyuyorsa böylefiillere nakıs fiil denir (Nakıs fiil olan kâne var kardeşleri, “oldu” manasındadırlar ve isimcümlesinin başına gelirler. Bu fiiller aynı zamanda “oldu” manasının dışında tam fiil olarak dakullanılabilirler). Bunlara, anlamlarının tam ortaya çıkması için tek başına isimleri yeterliolmayıp habere ihtiyaç gösterdikleri için nakıs fiiller denilmiştir. Nakıs fiiller, isim cümlesininbaşına gelerek isim ve haber alırlar. İsmini ref, haberini nasb ederler (Mübtedayı merfu,haberi mansub okuturlar): : “idi, oldu, olmak, ol” anlamlarına gelir.Ahmet zengin idi - Ahmet zengindir / - : Nitelediği ismin belirtilen sıfata sabah vaktinde sahip olduğunu gösterir.Adam (sabah vakti) hasta oldu/sabahladı - Adam hastadır – : “oldu, dönüştü” anlamını ifade eder. Bir durumdan başka bir duruma dönüşmeyibelirtir.Un ekmek oldu / : Nitelediği ismin belirtilen sıfata kuşluk vaktinde sahip olduğunu gösterir.İşçi (kuşluk vakti) yoruldu / : Nitelediği ismin belirtilen sıfata sahip olarak devam ettiğini belirtir. Nitelediği isminbelirtilen sıfata gündüz vaktinde sahip olduğunu gösterir.Cadde kalabalıklaştı /


9_<strong>Avamil</strong>_Açıklamalı Onlardan biri, kız ile müjdelendiği zaman içi öfke ile dolarak yüzü simsiyah kesilir! (Nahl16/58)Çocuk gündüz oturdu / : Nitelediği ismin belirtilen sıfata gece sahip olduğunu, o şekilde gecelediğini belirtir.Hasta geceyi kıvranarak geçirdi / Işık geceleyin zayıftı / : Nitelediği ismin belirtilen sıfata akşam vakti sahip olduğunu belirtir.Tüccar (akşam vakti) iflas etti /Hoca yorgun olarak akşamladı / Bu beş fil genel olarak “oldu” diye tercüme edilir. Ancak bu olmanın zamanı fiile göredeğişir. Bu fiiller, mazi, muzari ve emir siygasında gelebilirler:- – – – – – Bekçi uyanık olur / Musibetlere karşı sabırlı ol / : Süreklilik bildirir.Hasta hala hayattadır / : Süreklilik bildirir.Çocuk hala hastadır / : Süreklilik bildirir. : Süreklilik bildirir.Bu dördü yalnız mazi ve muzari siygalarında gelirler: – – – Daima ihtilaftadırlar / Cahil, inadında direnmektedir / : Kendinden önce gelen cümlenin müddetini kendinden sonraki cümleye bağlar. Yalnızcamazi siygası bulunur.Hayatta olduğum müddetçe Allah’a kulluk ederim / Aç olduğun müddetçe ye / : Olumsuzluk bildirir, “değildir, hayır” anlamındadır. Yalnızca mazi siygası bulunur.Mümin zalim değildir / Bu dördü, ismin haberiyle nitelendirilmesindeki sürekliliği anlatmaktadır.II


10_<strong>Avamil</strong>_AçıklamalıHer hasetçinin hasedi amelini yakar/yakıcıdır /Açıklama: İsm-i fail, malum fiilinin ameli gibi amel yapar.Açıklama: İsm-i meful, meçhul fiili gibi amel eder.Her tövbe eden ki tövbesi kabul edilmiştir / IIIIV İbadet, sevabı güzel olandır/İbadetin sevabı güzeldir ve günah, azabı çirkin olandır/günahınazabı çirkindirAçıklama: Sıfat-ı müşebbehe, kendi fiili gibi amel eder, kendi malum fiili gibi amel ederdenmez. Çünkü sıfat-ı müşebbehe lazım fiillerden gelir, lazım fiillerden ise meçhul gelmez.Sülasi lazım fiilden türer, ifade ettiği mana ile devamlı olarak sıfatlanan kişi veya varlığıgösterir. İsm-i failde bir vasfı bildirir ancak bildirdiği vasıf devamlı değildir:Bu komutan yüreklidir/cesurdur / Bu adam cömerttir / –Siyah bir kitap – Siyah bir silgi (renk ve sakatlık bildiren - vezni ism-i tafdil değil) - – – – – – – / – – Sevinçli – gamlı/gönü dar - tok (erkek-dişi) – cimri – kolay – katı – kahraman – temiz –doğru – karanlıkNot: Sıfat-ı müşebbehe sıygasaldır (fiilden türüyor, genelde de lazım fiilden)/sarfa aittir, sıfatise nahve aittir. Bu ikisi birbirinin alternatifi değildir. Bazen aynı kelime, sarf açısından sıfat-imüşebbehe, nahiv açısından ise sıfat olur:Güzel bir adam geldi / Sıfat-ı müşebbehe’nin 18 kalıbı vardır. Sıfat bu kalıplardan gelmişse ona sıfat-ı müşebbehediyeceğiz. Bu kalıpların en çok kullanılanlarından bazıları: = , = , = V Alimde olan hilimden (yumuşaklıktan) daha güzel bir yumuşaklık hiçbir kimsedeolmamıştır/Alimde olan hilim güzelliğinden hiçbir kişide yokturAçıklama: İsm-i tafdil, kendi fiilinin ameli gibi amel yapar. İsm-i tafdil, renk ve sakatlıkdışında bir vasfın, bir niteliğin, bir varlıkta başka bir varlıktan daha çok olduğunu gösterir. Buisim sülasi fiillerden erkek için vezninde, dişi için ise vezninde türer: - اَلش َّمْسُ‏ / - –Büyüdü – büyük – daha büyük / en büyük – Güneş Aydan daha büyüktürİyi ٌ, kötü ٌve en sevgili ُsıfatları, ism-i tafdil olarak kullanılır:Namaz uykudan daha iyidir /Yalancılık, hırsızlıktan daha kötüdür /


11_<strong>Avamil</strong>_Açıklamalıİnsana en sevgili gelen şey, elde edemediğidir / VI Allah Teala, kulunun kendisi için/rızası için bir fakire para vermesini severAçıklama: Kendi fiilinin ameli gibi amel yapar VIIAllah Teala’ya ibadet etmek hayırdır/hayırlıdır / Açıklama: Muzaf, muzaf-ı ileyhin son harekesini esre yapar. - - Mektebin öğretmeni - Mektebin iki öğretmeni - Mektebin öğretmenleriMektebin iki öğretmenini gördüm / Mektebin iki öğretmenini selamladım / Mektebin öğretmenlerini gördüm / Mektebin öğretmenlerini selamladım / – - – , – , –Kitap-kitabım, değnek-değneğim, avukat-avukatım, iki kitap-iki kitabımİki kitabımı aldım / Kalemi, iki kitabımın üzerine koydum / Rabbimiz! Beni, ana-babamı bağışla / = –,= –Öğretmenler-öğretmenlerim, oğullar-oğullarım VIII Teravih rekat olarak 20’dir/Teravih 20 rekattır (“rekaten” kelimesi, “işrûne” nin temyizidir)Açıklama: Kelimenin sonunu üstün yapar.( ) IXGünah işleyen Allah Tela’dan uzak oldu (uzak oldu, fiili mazi manasında)Günahı terk et (terk et, emr-i hazır manasında) /Dünyada rahatlık yoktur/hasıl olmamıştır (zarf-ı mustakardır)Alimin ahlakının Muhammedî olması gerekir /( ( ) ( ( ) ) ) (ism-i mensub da manay-ı fiildendir)Açıklama: Kendisinden fiil manası anlaşılan kelimelerdir fakat fiil gibi çekilmezler. Mazi,muzari ve emir olmak üzere üç çeşittir:– – – – – - – / – – – – -


12_<strong>Avamil</strong>_Açıklamalı – – Ne uzak! (mazi manasında) – şaşarım/vay (muzari manasında) – sus! – haydi, gel! – alın! –haydi, çabuk! – gel, getir! – canım sıkılıyor, bıkarım – ilerle! – al! – geri al! – olduğun yerdedur! – benden uzak ol! – yavaş ol, ağır olSülasi fiilden vezninde yapılanlar:İndi-in!, bıraktı-bırak!, oturdu-otur!, sustu-sus! - , – , – , – Anne-babana “öf” bile deme (İsra 17/23) / Namaza gel! / O zaman kitabı sağ eline verilmiş olan der ki: “Gelin, kitabımı okuyun” (Hâkka 69/19)]( 2) Dille söylenmeyen IMuhammed (sav), Allah’ın elçisidir /Açıklama: Mübteda ve haberi ref eden âmil gözükmüyor/telaffuz edilmiyor. IIAllah Teala tövbe edene merhamet eder / ( 30) - II( 5)(/) + (25) =Amillerin amel ettikleri kelimeler / Kendisinde amilin etkisi bulunanlar( 1)+ (2)+ (13)+ (9) = (25)Âmilin, vasıta gerekmeksizin müessir olmasıdır( 9) IAllah Teala tövbe edene merhamet etti/etsin / Camı kırdım / Çocuklar oynayıp yoruldular (fiil başta gelince, fail ikil veya çoğul olsa da, fiil tekil geliyor,


13_<strong>Avamil</strong>_Açıklamalıfiil sonra gelirse, bu hususlarda faile uyuyor) IITövbe edene merhamet edildi/Tövbe eden merhamet olunsun / Açıklama: Meçhul fiilli cümlede fail olmaz, meful-i bih onun yerine geçer ve failin irabınıalır. Bu kelimeye naib-i fail denir.Adam kapıyı açtı – Kapı açıldı / - – Öğretmem öğrenciye okumayı öğretti – Öğrenciye okuma öğretildi (Etken fiilli cümlelerdebirden fazla meful varsa sadece ilk meful-i bih, naib-i fail olur)Öğrenciler sınıfta oturdu – Sınıfta oturuldu /Muhammed (sav) peygamberlerin sonuncusudur / – ( Açıklama: Mübteda asıl olan marife olmasıdır ancak bunun istisnaları vardır:Değerli bir dost bizi ziyaret etti (Mübteda tavsif edilmiş) / ) III-IVHapiste hiç kimse yok (Nefiy’den sonra gelmiş) / Müdürü arayan/soran bir ziyaretçi oldu mu? (Soru edatından sonra gelmiş) Odada bir güvercin vardır (câr ve mecrûrdan ibaret olan haber mübtedan önce gelmiş)Allah Teala, alimdir, hakimdir / VVIMuhakkak ki (ölümden sonra) diriliş gerçektir / Açıklama: İnne ve kardeşleri 6’dır: – – – – – Muhakkak ki – muhakkak ki – gibi – fakat – keşke – belki, umulur kiGerçek, muhakkak ki cehaletin ar olduğudur / Hiçbir riyakarın ameli makbul değildir/kabul edilmez / Açıklama: Bazıları bunu, onun gördüğü işi gördüğü için inne’nin kardeşleri içinde zikreder.Kibirlenmek alime yakışmaz ve haset helal değildi / VIIVIIIIXAçıklama: Muzari fiili nasb edenler:Allah Teala tevazuu/alçak gönüllülüğü sever /


14_<strong>Avamil</strong>_Açıklamalı: Muzariye mastar manası verir ve gelecek zamanı gösterir.Genç bir kitap okumak istedi / : Manayı gelecek zamana çevirir ve menfi yapar.Ona bir şey yazmayacağız / , :(“Dinleneceğim” diyene) Öyleyse yorgunluğun gider / : Sebep anlatır.Öğrenci, öğrenmek için okuyor / : :Hasta arkadaşımızı ziyaret etmek için hastaneye gidiyoruz : İkiyüzlülerle arkadaşlık edecek değiliz / : Ta ki, -ceye kadarSıra gelinceye kadar konuşma / : Yahut manasına gelen bu edat ve manasında kullanıldığı zaman muzarii nasbeder.Hata işleyen cezalandırılır veya özür diler / : Nefiy veya talepten sonra gelerek muzarii nasbeder.Okumadı ki bilsin / İyilik et sevap kazan / : Nefiy veya talepten sonra gelirse, muzarii nasbeder. Gıybetin günahından söz edip de (kendin) halkı çekiştirmeMuzari fiili cezm edenler:a) Bir muzariyi cezm edenler: Muzari fiili menfi yapar, fiilin manasını maziye çevirir. Öğrenci bir kitap okumadı / : Muzari fiili menfi yapar, fiilin manasını maziye çevirir, işin henüz olmadığını (menfidurumun süregeldiğini) anlatır.: Emir için kullanılır.Ali bir kitap satın aldı, henüz okumadı /Her öğrenci dersini iyice yapsın /


15_<strong>Avamil</strong>_Açıklamalı: Bir işin olmamasını, yapılmamasını istemek (nehiy) için kullanılır.b) İki muzariyi cezm edenler:Pencereyi açma / Kim çok okursa bilgisi artar / :Ne iyilik yaparsanız Allah onu bilir (Bakara 2/197) / :Okursan anlarsın /:Koşarsan yorulursun / :Ne yaparsan onu yaparım / :Ne zaman yalan söylersen hor görülürsün / :Ondan ne zaman yardım istersen sana yardım eder / :Kimi sayarsan (hürmet edersen) sayarım / :: Nerde olursanız olun Allah sizi bir araya toplar (Bakara 2/148)Nerede olursanız olun ölüm size erişir (Nisa 4/78) / :Nereye gidersen giderim / :Nereye kar yağarsa (orada) hava soğuk olur / :Nasıl vurursan öyle vurur / ( 13)


16_<strong>Avamil</strong>_Açıklamalı I Tövbe-i nasûh (kesin tövbe etmek) ile tövbe ettim (tevbeten: meful-i mutlak nev’î, nasûhan:sıfat)Açıklama: Meful-i mutlak, fiilden sonra fiilin manasını kuvvetlendirmek, çeşidini bildirmekve sayısını bildirmek için, o fiille aynı kökten gelen mastardır.Aç öyle yedi ki! / Onu, zalimin dövdüğü gibi (zalim dövüşüyle) dövdü / Hasta bir defa yemek yedi / Müslüman iki secde yaptı / Hastayı üç defa ziyaret ettim /- Meful-i mutlak olarak eş anlamlı bir mastar kullanılabilir: Bir sevinç sevindim / - Meful-i mutlak olarak kullanılan mastar bazen hazf olur, niteliği bildiren sıfat, onunyerine kullanılır: Az gülsünler, çok ağlasınlar (Tevbe 9/82, ve ا sıfatları, hazf olunmuş mutlak meful ve kelimelerinin naibidirler)- ve kelimeleri mastara muzaf olarak kullanılır:Tamamen meyletmeyin (Nisa 4/129) / Nasihat ona biraz yaradı / IIAllah Teala’ya ibadet ediyorum (Teala: Sıfat) /Açıklama: Meful-i bih, failin işlediği işten etkilenen isimdir.Bir kalem satın aldım / Kütüphaneye uğradık / IIIRamazan ayında oruç tut (Ramazan: Muzafun ileyh) /Açıklama: Meful-i fih, fiilin işlendiği yeri ve zamanı gösterir.Hırsız evin arkasına saklandı / Babalarına akşamleyin geldiler (Yusuf 12/16) / Şehirde yeni bir mektep yapıldı / ( Evde oturdum / / ) IVAllah’ın rızasının talep için amel et /


17_<strong>Avamil</strong>_AçıklamalıAçıklama: Meful-i leh, bir fiilin niye olduğunu, sebebini bildirir, “niçin?” sorusununcevabıdır.Korktuğum için kaçtım / Allah’a itaat için oruç tutarız / VMal tükenir, sen amelinle beraber baki kalırsın (Vav: Vav-ı maiyye) /Açıklama: Meful-i maah, beraberlik bildirir, vav-i maiyye’den sonra gelir. Çocuk kıyı boyunca koştu / Halil’le birlikte kahvede oturdum / VI (Allah’ın rahmetini) ümit edici, (azabından) korkucu olduğum halde Allah’a ibadet ederimAçıklama: Hal, fiil olurken, failin, mefulun veya her ikisinin durumunu gösteren sözdür.“Nasıl?” sorusuna cevap teşkil eder.Korkarak (korka korka) konuştu / Mahmut’u uyur halde gördüm / Çocuk, ağlayarak, bağırarak oturdu / VIIİbadet yönünden alim güzel (hoş) oldu / Açıklama: Temyiz, kendinden önce gelen bir isimle ne kastedildiğini açıklayan veya işin nebakımdan olduğunu beyan eden yalın, nekra bir isimdir, mansubtur. Temyizin manasınıaçıkladığı isme mümeyyez denir.Bir sandık portakal satın aldım / Bir kantar (444.930 kg) odun sattım / / Çocuk bir bardak süt içti / / / Zeynep bir metre kumaş satın aldı / - Sayılardan sonra gelen isimler temyizdir, sayılar ise mumeyyezdir. Sayının temyizi,hareke ve çokluk bakımından şöyledir:3-10: Cemi, mecrûr; 11-99: Mufret, mansûb; 100-1000: Mufret, mecrûr3 kitap satın aldım / 99 kitap satın aldım / 999 kitap satın aldım / - ve / soru edatlarından sonra gelen isimler de temyizdir:Kaç kitabın var? / Bunu kaç dirheme satın aldın? / () Nice adamlar gördüm! /!


18_<strong>Avamil</strong>_Açıklamalı VIII Kafirden başka, insanlar cennete girer (en-Nâs: Müstesnâ minh, İllâ: İstisna edatı, Kâfir:Müstesnâ/Müstesnâ bih)Açıklama: Başlıca istisna edatları: , , , ,, Halid’den başka bütün öğrenciler geldi / Başkandan başka bütün hırsızlar yaralandı / - kelimesi, nekira bir ismin sıfatı olarak da kullanılır:Bundan başka bir kitap okudum /Melekler Allah Teala’nın kullarıdır / Şüphesiz sual haktır /Gıybet edenin taatı makbul değildir /Gıybet helal değildir ve koğuculuk caiz değildir / IXXXIXIIXIIIGünahlarımın bağışlanmasını istiyorum/seviyorum / ( 2) Iİhlas ile amel et / IIKulun günahı kalbini karartır / ( 1) (1IEğer ihlaslı olursan amelin kabul edilir / ( 5)(/)


19_<strong>Avamil</strong>_AçıklamalıTabi/Tebeî mamuller: İrapta müstakil olmayıp daha önce gelen kelimenin irabına uyankelimelerdir.IBüyük (olan) Allah’a ibadet ediyorum /( ) Açıklama: Sıfat (Nat) tabi olduğu ismi niteler. Daima nitelediği isimden (mevsûf/men’ût) öncegelir ve erlik, dişilik, teklik, ikilik, çokluk, belirlilik ve belirsizlik açısından mevsufa uyar:– , - , , - Küçük bir çocuk-küçük bir kız çocuğu, küçük çocuk, iki küçük çocuk-iki küçük kız çocuğu,küçük çocuklar-küçük kızlar:( /) Açıklama: Atıf, atf-ı neseq ve atf-ı beyan olmak üzere iki çeşittir. Atıf harflerinden sonra gelenkelimeye matuf (), önce gelen kelimeye ise matuf-i aleyh ( ) denir.Uyarı: Matuf mecrur ise matuf-i aleyhteki cer harfinin veya muzafın tekrarı gerekir.Ali’yi ve Abdullah’ı selamladık / Halid’in ve senin kardeşini gördük / : (1Allah’a ve Resulüne itaat ediyorum (Allah: Matuf aleyh, Vav: Atıf harfi, er-Rasûl: Matuf)Açıklama: Matuf ve matuf-i aleyh arasında ortak bir ciheti anlatır, sıra bildirmez yani matuf-ialeyhten sonra gelebileceği gibi önce de gelebilir.Baba ve oğul geldi / : (2İftitah tekbiri vacip olur, kıyam da (hemen peşinden vacip olur)Açıklama: Atıf harfi olarak kullanıldığında matuf ve matuf-i aleyh arasında ortak bir cihetlebirlikte sıra da bildirir. Yani matuf-i aleyh fe’den önce, matuf ise fe’den sonra gelir. Matuf-ialeyh ve matuf arasında ardadalık varsa araya uzun bir zaman girmemişse fe kullanılır.Müdür ve öğretmenler oturdu / (Önce) ilim, sonra amel vacip olur / : ( 3Açıklama: “Sonra” anlamına gelir ve sıra bildirir. Fe’den farkı, matuf-i aleyh ile matuf arasınazaman girmiş olduğunu ifade etmesidir.Baba kızıp oğlunu dövdü sonra pişman oldu / İnsanlar öldü, hatta peygamberler de (öldüler) / : ( 4Açıklama: “Bile” manasına atıf harfi olarak kullanılır.Balığı, başı da dahil olmak üzere yedi / Kuşluk (namazını) dört veyahut sekiz (rekat) kıl / : ( 5Açıklama: “Yahut” demektir, tereddüt veya seçme bildirir.Bir gün yahut bir günün bir kısmı kadar kaldık / Ya vacip veya müstehap (olarak) amel et / : ( 6Açıklama: Tekrarlanarak kullanılır, “ya…ya” manasına gelir.II


20_<strong>Avamil</strong>_AçıklamalıSize ya Hasan, ya Salih yazdı / : (7Allah Teala’nın rızasını mı istiyorsun, yoksa gazabını mı?Açıklama: “Yoksa” manasına gelir, bir işin, bir şeyin açıklanmasını istemek için kullanılır.Ayrıca bir işin yapılıp-yapılmamasının tesirinin müsavi olduğunu anlatmak için de kullanılır.Uykuda mısın, yoksa uyanık mısın? / Onlar korkutsan da korkutmasan da müsavidir inanmazlar (Bakara 2/6)İyiyi amel et, kötüyü değil / : ( 8Açıklama: Nefiy (olumsuzluk, menfilik) anlatır, matufun, matuf-i aleyhin işine katılmadığınıifade eder.Elma yedik armut değil / Helali belki iyisini talep et / : ( 9Açıklama: “Bilakis, Öyle değil, böyle,fakat, hiç olmazsa” gibi manalar verir, olumsuzlukanlatır, vazgeçme bildirir. Kendinden önce bir emir veya olumlu bir hüküm gelmişse, onukaldırır, gelmemiş gibi yapar.Selim’i gördüm, hayır Hasan’ı / Gösteriş helal olmaz, fakat ihlas (helal olur) / : ( 10Açıklama: “Fakat, ancak” manasına gelir.Hasan gitmedi, fakat yardımcısı gitti /Nebimiz Muhammed’e (asv) iman ettik /( ) Açıklama: Bir ismi beyan ve izah etmek için ona ilave edilen diğer isme, atf-ı beyan denir.Kardeşim Zeyd gitti / IIIIVİhlası talep et, ihlası - Günahların tümünü terk et / - Açıklama: Tabi olduğu kelimenin manasını kuvvetlendiren, pekiştiren, manadaki kapalılığıgideren sözdür ve iki çeşittir:1) Lafzi tekit ( ): İsmin, fiilin, harfin, hatta cümlenin tekrarı ile olur:Aslan geliyor aslan / Kardeşin başardı, başardı / Yalan söyleme! /! Katil odur o! /! 2) Manevî tekit ( ): Bazı kelimeler kullanılarak yapılır. Bu kelimelerin başlıcalarışunlardır: , , , , , Arkadaşların hepsini selamladım /


21_<strong>Avamil</strong>_AçıklamalıKitabın hepsini okudum / Erkek hastaların ikisi de geldi / Kadın hastaların ikisi de geldi / Erkek hastaların ikisini de ziyaret ettik /Kadın hastaların ikisini de ziyaret ettik / ,: Müfret bir kelimeyi tekit için kullanıldıklarında müfret olarak, birden fazla varlığıgösteren kelimeyi tekit için kullanılınca ise vezninde cemi olarak gelirler. Ayrıcabaşlarına getirilerek de kullanılırlar:Onunla Sultan kendisi konuştu // İki vezirin kendileri geldi // Vezirlerin kendileri geldi/Bizzat vezirler geldi // Bizzat kendisini gördüm / VRabbine, alemlerin ilahına ibadet et /İnsanlara (insanlardan bedel) onlardan Allah’a isyan edenlere buğz et Allah Teala’yı (Allah’tan bedel) onun hakkını muhafaza et / Açıklama: Bedel, kendisinden sonra gelen isme irap bakımından uyan isimdir ve dört çeşittir.Bedelin önüne gelen isme mübdelün minh denir:1) Mutâbık bedel ( / ): Bedelin, mübdel-i minhun hepsi olmasıdır.Arkadaşın Halit seni sordu (Arkadaşın: Mübdel-i minh, Halit: Bedel) / Kâtip Hasan’a uğradık / Kardeşin Mahmut’u selamladık / Zeyd’in cesdedini/bedenini gördüm // 2) Bedel-i baz min kul ( ): Bedelin, mübdel-i minhun hepsi değil birparçası/kısmı olmasıdır.Kitabın yarısını okudum / Ekmeğin üçte birini yedim / Gecenin çoğu geçti / Zeyd’in elini gördüm /3) Bedel-i iştimâl ( ): Bedelin, mübdel-i minhun hepsi veya bir parçası olmamasıancak onun şümulüne (kapsamına) girmesidir.Zeyd’in ilmi hoşuma gitti /


22_<strong>Avamil</strong>_AçıklamalıZeyd’in elbisesini gördüm / 4) Bedel-i mübâyin li’l-mübdeli minh ( ): Bedelin, mübdel-i minhuntantamamen farklı olmasıdır ve iki çeşittir:a) Bedel-i idrâb ( ): Ekmek yedim (Ekmek ve et yiyen birisi böyle deyince, sonra et yemiş olduğunu da ifade etmekistemişse, et kelimesini de ilave eder: Ekmek, et yedim. Bu çeşit bedelde, et kadar ekmek kelimesi de kastedilmiş olur. Birincizikredilen ekmek’e metbû’, ikinci zikredilen et’e tâbi’ denir)b) Bedel-i galat ve nisyân ( ): Metbû yanlışlıkla söylenmiş olur, tabi hemenonun yerine konur.Bir köpeğin, atın demek istedim yanından geçtim / Zeyd’in eşeğini gördüm / ( 10) ( ) - IIIİ’râb: Amil sebebiyle murabın sonunun değişmesiMu’rab: Sükunu ve harekesi amille olanMebnî: Sükunu ve harekesi amille olmayan, devamlı aynı minval üzere olan:( 3) IAçıklama: Ref’ alametleri şunlardır:a) Damme:Çocuk geldi /: (1 b) Müsennâda elifİki çocuk geldiler /c) Erkek çoğulunda ve beş isimde vâvÇocuklar geldiler – Baban geldi /d) Beş fiilde ( - - - - ) nun - İki çocuk geldiler /Açıklama: Nasb alametleri şunlardır:a) Fethab) Müsennâda ve erkek çoğulunda yeÇocuğu gördüm /: (2


23_<strong>Avamil</strong>_Açıklamalıİki çocuğu gördüm – Öğretmenleri gördüm /c) Dişi çoğulunda kesre – Bayan öğretmenleri gördüm /d) Beş fiilde nun’un hazfiİki çocuk asla gelmeyecekler /e) Beş isimde elifBabanı gördüm / Açıklama: Cer alametleri şunlardır:a) KesreAdama selam verdim /: (3 b) Gayr-i munsarifte fethac) Müsennâda, erkek çoğulunda ve beş isimde yeMescitleri ziyaret ettim / - - İki adama selam verdim – Öğretmenlere selam verdim – Babana selam verdim==========================================================Açıklama: Cezm alametleri şunlardır:a) Sukûnb) Son harfi illetli muzâride illet harfinin hazfic) Beş fiilde nun’un hazfiO görmedi /O bilmedi /( Onlar bilmediler / :) :( 4) II- Erkek çoğulunda ve beş isimde vâv, ref’ alametidir:Çocuklar geldiler – Baban geldi / -: (1 a) Müsennâda ve erkek çoğulunda ye, nasb alametidir:İki çocuğu gördüm – Öğretmenleri gördüm /b) Müsennâda, erkek çoğulunda ve beş isimde ye, cer alametidir:: (2 – - - İki adama selam verdim – Öğretmenlere selam verdim – Babana selam verdima) Müsennâda elif, ref’ alametidir:b) Beş isimde elif, nasb alametidir:İki çocuk geldiler / : (3


24_<strong>Avamil</strong>_AçıklamalıBabanı gördüm /- Beş fiilde nun, ref’ alametidir:Sen vurmadın /O savaşa gitmedi /İki çocuk geldiler /: (4:( 3) : ( 1 : / ( 2IIIO ikisi vurmadılar - Onlar vurmadılar / – : ( 3 - IV( 4) Mahallen irap mebnilerde, takdiren irap ise muraplarda olur:( )Tâm irab: Harekenin kelimenin sonunda tam olarak gözükmesidir: Zeyd geldi /Nâkıs irab: Harekenin kelimenin sonunda ya hiç ya da tam olarak gözükmemesidir:Kadı geldi / IAhmet geldi /Resul bize geldi /Resulü tasdik ettik / ( 1( ) : ( ) : Resule iman ettik /( ) : Gökten kitaplar nazil oldu /Biz kitapları tasdik ettik /Biz kitaplara iman ettik / ( 2 : : : ( 3 Zeyd geldi (“Zeydün” kelimesinde failin harekesi olan damme tam olarak görünüyor): :


25_<strong>Avamil</strong>_AçıklamalıBen asiyim/günahkarım (el-Âsî: Failin harekesi olan damme, yazıda görünmediği için/el-Âsiyyu demek zor olduğu için takdiren merfudur)(Mebnî olanlarda mahallî irap oluyor)Hayır ancak onun yüzünden gelen (Allah’a) tevekkül ettik :Bu adam geldi (Hâzâ: Mebni, fâil takdiren merfu; er-Racül: Sıfat/Bedel) :( ) ( 4 ( aBize Ahmet (as) geldi( ) :Biz Ahmet’i (as) tasdik ettik /Biz Ahmet’e (as) inandık /( ) : ( ) : ( bBize mucizeler geldi /Biz mucizeleri tasdik ettik / : : Biz mucizelere inandık /:( ) : II: ( ) ( 1Bize Ebülkâsım (Muhamed aleyhisselam) geldi( ):Biz Ebülkâsım’ı tasdik ettik /Biz Ebülkâsım’a inandık /( ) : ( ) : Açıklama: Bazıları, Arapların onu kullandığının kendilerin ulaşmadığını söyleyerek kelimesini düşürüp sayıyı beşe indirmişlerdir. – – – - -Baba – kardeş - kayın peder - söylenmesi çirkin olandan kinaye (kadın veya erkeğin avret yeri)- ağız - sahip( ) – – – – – – :( ) (2 ( aBize peygamberler geldi /Biz peygamberleri tasdik ettik /Biz peygamberlere iman ettik /( ) : ( ) : ( ) : ( b :


26_<strong>Avamil</strong>_AçıklamalıBize iki(si) beraber geldi (yani Kitap ve Sünnet)Biz ikisine beraber ittiba ettik /Biz ikisiyle beraber amel ettik / : : :( ) ( ) ( 1İstiyoruz/Seviyoruz /Şefaat olunmaklığımızı /(Ondan) mahrum olmamamızı /: : : ( ) ( 2Allah Teala’ya dua ediyoruz /Bizi ateşe (cehenneme) atmamasını /Bizi affetmesini / : : : ) ( ) Veliler ve alimler kıyamet günü şefaat ederler /Bize şefaat etmelerini ümit ediyoruz /Bizden yüz çevirmemelerini (ümit ediyoruz) /:( : : : IIIIVÇoğul / İkil / Tekil / 3. şahıs erkek / 3. şahıs kadın / 2. şahıs erkek / 2. şahıs kadın / - 1. şahıs (ortak = erkek -kadın) / = ) ( -


27_<strong>Avamil</strong>_Açıklamalı

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!