11.07.2015 Views

1033223952medikent17-k.pdf

1033223952medikent17-k.pdf

1033223952medikent17-k.pdf

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Kent Sağlık Grubu’nun ücretsiz yayınıdır.Haziran 2015 / Sayı 17 • www.kenthospital.comISSN: 1307-2242Tatlı KrizleriNasıl Önlenir?SAYFA 13&Yumusak DokuRomatizmasıFibromiyaljiSAYFA 19&Ayhan SicimogluRitim Yoksa,Hayat Da YokSAYFA 62&Sanat, Festival veTarih Kenti:EdinburghSAYFA 70Online DergiMedikent10 SorudaKriyoterapiSAYFA 30&Çapraz NakilNedir?SAYFA 58DoğadanFışkıran ŞifaSAYFA 34KoruyucuBeslenmeSAYFA 38Otlar ve SebzelerNiçin SoframızdaOlmalı?SAYFA 42&&


DAHA FAZLASINIARAYANLAR İÇİN...Her hastasına kendisini evinde hissettirenKent Hastanesi, hastaların tedavi süreçlerinde “daha bir özel”olma taleplerine yeni “exclusive” kat ile yanıt veriyor.KENT HASTANESİ 8229/1 Sokak No:56 35630 Çiğli-İZMİR • Tel: (0232) 386 70 70 (pbx) • Faks: (0232) 386 70 71


5 yıldızlı otel konforunda hizmet verilen exclusive katta;• exclusive kata özel odalar• exclusive kata özel cafe• exclusive kata özel lobi• exclusive kata özel yatış ve taburculuk işlemleri• exclusive kata özel kontrollü giriş kartı• exclusive kata özel diyetisyen kontrollü alakart menüwww.kenthospital.comwww.kenttipmerkezi.com/KentSaglikGrubu/kentsaglikgrubu


2015medikentHaziraniÇiNDEKiLERGEBELİK VEHİPOTİROİDİZM4437LaminateVeneerTedavisiGebelikteTiroid HormonYüksekligi489Tüp BebekteVitrifikasyonYöntemi10 SorudaKriyoterapiMİDELERSanat, Festival veTarih Kenti:KÜÇÜLÜYOR,AZ YİYİPEdinburghDOYUYORLAR,Yumusak DokuTatlıZAYIFLIYORLAR!70RomatizmasıKrizleri15Fibromiyalji NasılÖnlenir?AYHANSİCİMOĞLU19BitkilerinGücü132362ÇAPRAZNAKİLNEDİR?5830MedikentKent Sağlık Grubu'nunücretsiz kurumsal iletişim yayınıdır.İmtiyaz Sahibi veSorumlu Yazı İşleri MüdürüDr. Ruşen YILDIRIMGenel Yayın YönetmeniNesrin COŞKUNGörsel YönetmenBurhan GÜNAYEditörDilek EKERYönetim Yeri8229/1 Sokak No: 56 pk: 35630Çiğli / İZMİRTel: 0232 386 70 70 (pbx)Faks: 0232 386 70 71www.kenthospital.cominfo@kenthospital.comYayın Türü: Bölgesel - SüreliYayın KuruluDt. Ceyda AFYONCUDyt.Safiye TAŞProf. Dr. Koray TEKİNUzm. Dr. Tolga YÜCETÜRKDr. Tunç PINAROpr. Dr. Şamil KUDAYUzm. Dr. Hacer ÖNVURALProf. Dr. Mitat BAHÇECİDoç. Dr. Cevad ŞEKURİUzm. Dr. Tuncay FİLİZProf. Dr. Namık DEMİRProf. Dr. Mehtap ÇAKIRNezahat BEDİRŞerife KARAKAŞProf. Dr. Çiğdem ARIKANUzm. Dr. Ebru SEVİNÇ OKProf. Dr. Mehtap ÇAKIRCansu BİNAYArmağan PORTAKALMine BEŞOĞULKatkıda BulunanlarÖzlem ÜNLÜSertan GÜNTAÇSerdal PEKEYDerya CÖMERTAli DOĞANŞehriban ARSLANBasım YeriMono Matbacılıkİnş. Tur. Tic. San.Büşra Yolver379 Sokak No: 14/208K.2 2.Sanayi SitesiBornova / İZMİRTel: 0 232 461 08 98Faks: 0 232 461 08 70Basım Tarihi: Haziran 2015Yıl: 9 Sayı: 17Medikent Dergisi, Kent Sağlık Grubu'nun kurumsal iletişimyayınıdır. Dergide yer alan makalelerin telif hakları ve yasalsorumlulukları yazarlarına aittir. Reklamlardan doğacak haksızrekabetten reklam veren sorumludur. Kaynak gösterilmekşartıyla makale ve fotoğraflar kullanılabilir. Ücretsiz dergi talebinizi;görüş ve önerilerinizi telefon veya info@kenthospital.comelektronik posta adresimizle bizlere ulaştırabilirsiniz.YILDA 3 SAYI YAYINLANIR. ÜCRETSİZDİR.


DeğerliMedikent okurları,Zaman nasıl da hızla akıp gidiyor…2015’i karşılıyoruz derken yılın yarısınıgeride bıraktık. Ama Kent Ailesi olarakbiz bu süreci yine çok yoğun, dopdolugeçirdik.Bildiğiniz gibi halkımızı sağlıklı yaşam,hastalıklar konusunda bilgilendirme,bilinçlendirme, farkındalık yaratmaamaçlı seminerlerimizi yıllardır sürdürüyoruz.Bu kez sağlıklı gebelikler içinKadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanlarıile Endokrinoloji Uzmanlarına yönelik“Gebelik ve Tiroid” konulu seminerdüzenledik. Uzmanlarımız Prof. Dr.Namık Demir ve Prof. Dr. Mehtap Çakırmeslektaşlarını bilgilendirip, aydınlattı.Seminerlerimizi sürdürürken aynı sosyalsorumluluk bilinciyle farklı mecralardada yer aldık. Bunlardan biri Alaçatı OtFestivali oldu; “Kent Sağlık Günleri”nigerçekleştirdik. Uzmanlarımız Prof. Dr.Mitat Bahçeci, Doç. Dr. Cevad Şeküri,Uzm. Dr. Tuncay Filiz bu güzel etkinliktekonferanslar verdi, festival katılımcılarıbüyük ilgi gösterdi. Hekimlerimiz sunumlarınısiz Medikent okurları için kalemealdı.Kent Sağlık Grubu olarak Türkiye içinönemli bir sağlık hizmeti sunucusu, birmarkayız. Bu markayı, sağlıklı yaşamıntemelini oluşturan sporla perçinlemekamacıyla Kültürpark Tenis Kulübü’yleişbirliği yaptık. 200’ün üzerinde sporcununkatıldığı Kent Hastanesi Tenis Turnuvası’nıdüzenledik. Sloganlarımızdan biri“sağlık için spor, spor için sağlık”tı, ilgiçok büyük oldu. Çekişmeli maçlar tenisseverlere unutamayacakları anlaryaşattı. “Sporda Kent” de Medikentsayfalarında.Siz okurlarımıza elimizden geldiğinceözellikle piyasadaki sağlık dergilerindençok farklı, “hayatın içinden” hikayelerlepekiştirilmiş bilgiler sunan bir Medikenthazırlamaya çalışıyoruz. Bu sayıda dahekimlerimizin hastalıklarla ilgili makalelerininyanında yine hasta öykülerinibulacaksınız; Embriyo dondurma yöntemiyledünyaya gelen Mira bebeğinhikayesi hiç şüphesiz ilginizi çekecek.Aynı kaderi paylaşıp karaciğer nakli olanüç bebekle henüz birkaç günlükkenameliyat olup aylarca kuvözde kalanminik Defne’nin yaşam mücadeleleriniokuyacaksınız. Kent Hastanesi’ndegeçirdikleri tüp mide ameliyatlarındansonra eski hallerinden eser kalmayanobezite hastalarının inanılmaz değişimlerinikendi ağızlarından okuyacaksınız,yeni görünümleri sizleri çok şaşırtacak.Haberleriyle “Sevgililer Günü”ne sembololan hastalarımız Figen- Salih Karavaşçifti ile kanseri yenen Ferhan Şirvan’ınsohbet tadındaki röportajlarıyla, çapraznakil olmuş hastaların hikayeleriyle farklıhayatların içine gireceksiniz. Ve dahafazlasını bulacaksınız sayfalarımızda.Kendisini “daha özel” hissetmek isteyenhastalarımız için “exclusive” katımızıhizmete açtık. Size bu katımızı datanıtmak istedik, fotoğraflarla.Canım Ciğerim Çocuk Kulübü üyesiçocuklarımız için Fame City’de gerçekleştirdiğimizgeleneksel 23 Nisan UlusalÇocuk Bayramı kutlamasındaki coşkuyuyine fotoğraf karelerinde göreceksiniz.Perküsyon Ustası Ayhan Sicimoğlu,sanatçı konuğumuz. Armağan Portakal’ınobjektifinden ve kaleminden tarih kentiEdinburgh’u gezmiş gibi olacaksınız.Kent’ten haberler, basında biz, yaz modasınınyeni trendleri… Medikent’in olmazsaolmazları. Beğenmeniz umuduylasağlıklı günler diliyorum.Dr. İ. Ruşen YıldırımGenel Müdür


kent haber201502 medikentDragonFestDünyanın 3 büyük festivalinden biri olan Dragon FestivaliKurumlararası Bot Yarışması, Kent Hastanesi KENTRAGONekibinin de katılımıyla Bostanlı sahilinde gerçekleşti. İzmir’inönde gelen kuruluşlarının çalışanlarından oluşan takımlarşampiyonluk için mücadele etti.Yarışlara sıkı antrenmanlarla hazırlanan KENTRAGON ekibi, iki gün sürenfestivalin bot yarışlarında ekip ruhunun bilinciyle kazanmak için kürek çekti.Renkli görüntülerin yaşandığı festival boyunca şık formaları ile kendinden sözettiren Kent Hastanesi ekibi markamızı en iyi şekilde temsil etti. Yarışlara ilk kezkatılan KENTRAGON takımı çeyrek finalde elense de, bir sonraki yıl içinşimdiden şampiyonluğu hedefledi.Tıp DünyasındanEDEBİYAT DÜNYASINAEdebiyat tutkusunu hikayeler yazıp çeviriler yaparak sürdüren İzmir KentHastanesi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. MehtapÇakır, ilk derleme kitabı “Büyülü Bir Hayat”ı çıkararak en büyük hayalinigerçekleştirdi.Çakır, İngilizce popüler psikoloji dergisi Psychologies’te çıkan, çevirisini yapıp,Deliler Teknesi Dergisi’nde yayımlanmış makalelerden oluşan kitabını 20. İzmirKitap Fuarı’nda imza gününde okuyucularla buluşturdu.Kanguru Yayınları’ndan çıkan, taş sanatı tasarımıyla kitap kapağı ve sayfaiçindeki resimleri de kendisi hazırlayan Prof. Dr. Çakır, “Büyülü Bir Hayat”ınfarklı bir kişisel gelişim kitabı olduğunu söyledi.Kalp SağlığınıNASIL KORUYABİLİRİZ?Kent Hastanesi, Konak Belediyesi ve Alsancak Koruma & Güzelleştirme Derneğiişbirliğiyle Türkan Saylan Kültür Merkezi’nde düzenlenen “Kalp Sağlığını NasılKoruyabiliriz?” başlıklı seminer, Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Murat Tümüklü’nünsunumuyla gerçekleşti.Stres, obezite, sağlıksız beslenme, sigara, kötü kolesterol, ileri yaş ve genetikfaktörlerin kalp damar hastalıklarına yakalanma riskini artırdığına dikkat çekenDoç. Dr. Murat Tümüklü; sağlıklı beslenmenin ve yaşam tarzı değişikliğinin buhastalıklardan korunmada önemli olduğunu anlattı.


201503 medikentkent haberBasküllerle DostSağlıklı Hayataİlk AdımVücut kütle endeksi 40 ve üzeri yani “morbidobezite” düzeyinde çıkan, diyet ve egzersizlererağmen kalıcı kilo veremeyip aşırı kilolarıyüzünden günlük yaşamı kabusa dönenlereyönelik olarak Kent Alsancak Tıp Merkezi’nde birseminer düzenlendi.Prof. Dr. Koray Tekin’in “tüp mide” ameliyatı yapıp,obezite cerrahisi ile bu dertten kurtulan hastalarınında katıldığı seminerde; hastalar, morbid obezoldukları dönemi ve ameliyat sonrası değişenhayatlarını anlattı, yeni hastalarla deneyimlerinipaylaştı.Radyodasağlık söyleşlerKent Alsancak Tıp MerkezmzdeHemşireler GünüKutlamasıKent Alsancak Tıp Merkezi'nde 12 Mayıs Dünya HemşirelerGünü coşkuyla kutlandı. Beyaz meleklerimizi bu özelgünde çalışma arkadaşları da yalnız bırakmadı.TRT Kent Radyo İzmir’de yayınlanan ve MeltemAcar Yücesoy’un hazırlayıp sunduğu SağlıkDünyası programına konuk olan Kent Hastanesidoktorları, sağlıklı yaşam farkındalığı oluşturmakamacıyla dinleyicileri bilgilendirdiler.Acilde Yeniliklerİzmir Kent Hastanesi Acil Servisi’nde görevyapan uzman hekimlerin Dr. John Fowlerbaşkanlığında tüm meslektaşlarına açıkolarak 8 yıl aşkın bir süre önce başlattıkları"Acilde Yenilikler Seminerleri”nin 100.’sügerçekleştirildi. 100. seminer anısına acil tıpKale Pratt & Whitneyuzmanları, konuk hekimlerle birlikte pastakesip, kutlama yaptı.“Gebelik veTiroid” PaneliGebelikte çok daha önemli hale gelen tiroid bezi hastalıkları,İzmir Kent Hastanesi ve Ege Perinatoloji Derneğiişbirliğiyle düzenlenen “Gebelik ve Tiroid” panelinde elealındı.Oturum Başkanlığı’nı Dokuz Eylül Üniversitesi’nden Prof. Dr.Sabahattin Altunyurt’un yaptığı panelde; İzmir KentHastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr.Namık Demir “Gebelik ve Hipertiroidi”, yine İzmir KentHastanesi’nden Endokrinoloji ve Metabolizma HastalıklarıUzmanı Prof. Dr. Mehtap Çakır, “Gebelikte Hipertiroidi”, EgeÜniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıEndokrinoloji Bilim Dalı’ndan Doç. Dr. Samim Özen,“Annede Tiroid Fonksiyon Bozukluğunda Yenidoğan veÇocukluk Çağında Sonuçlar” başlıklı sunumlarını yaptılar.Cilt Bakımı veGüzellikDermatoloji Uzmanı Dr. Hacer Önvural’ın sunumuylagerçekleşen “Cilt Bakımı ve Güzellik” konulu seminereDelphi kadın çalışanları katıldı. Dr. Hacer Vural; cilt bakımı,sağlıklı güzellik, gençleştiren sağlıklı girişimler vekozmetolojik uygulamalar konusunda bilgiler verdi.


kent haber201504 medikentKültürpark’taTenis ŞöleniKent Hastanesi Senior Klasman Tenis Turnuvası,Kültürpark Tenis Kulübü kortlarında 2-9 Mayıstarihlerinde gerçekleşti. Kültürpark Tenis Kulubü’nünsağlık sponsoru olan Kent Hastanesi’nin adınadüzenlenen turnuvaya çeşitli illerden 220 sporcukatıldı.35 yaş üstü sporcuların kadınlar, erkekler ve çiftlerkategorisinde mücadele ettikleri turnuvanınbaşhakemliğini Cengiz Oktay üstlendi. Heyecanlıkarşılaşmalara sahne olan turnuvada Galatasaray ve Amilli takımın eski futbolcusu Ümit Davala da korta çıktı.Oyuncu GecesTurnuvanın oyuncu gecesi, 7 Mayıs akşamı Kültürpark TenisKulubü’nde üyelerin ve sporcuların katılımıyla gerçekleşti.Sağlıkta Kent, Sporda KentSağlıklı yaşamın temelini oluşturan spora da destek veren KentHastanesi, Kültürpark Tenis Kulübü’nün sağlık sponsorluğunuüstlendi. Kent Sağlık Grubu Genel Müdürü Dr. Ruşen Yıldırım, “Kent,sağlıkta bir marka. Bu markayı ve ‘sağlık spor’ algısını her yaştayapılabilen tenis ile pekiştirmek istedik.” dedi.Dr. Yıldırım, sağlık sponsorluğunu üstlendikleri Kültürpark Tenis Kulübü’nde basıntemsilcileri ve spor servisleri sorumlularıyla bir araya geldi. Dr. Yıldırım, KulüpYönetim Kurulu Üyeleri Ruçem Canbeyli, Canan Boz ve Berdan Güven’in de katıldığıbuluşmada spordaki işbirliğinin yanı sıra Kent Sağlık Grubu’nun 2015 yatırımprojelerini açıkladı. Kent Hastanesi’nin daha çok sportif aktiviteler içinde yeralmasını arzu ettiklerini belirten Dr. Yıldırım, “Amaç, profesyonel takımların önüneisim yazdırmak değil, gerçekten insanları spora teşvik eden, sporla sağlıklı kalmayıamaçlayan aktiviteler içerisinde Kent olarak yer almak. Biz her ne kadar sağlıkbozulduğu zaman devreye giriyorsak da asıl önemlisi sağlığı korumak ve sağlığıdevam ettirmek. Yaşam boyu spor gerçekten hayatımızın bir parçası haline geldi. Bukonuda da biz üzerimize düşen her şeyi yapmaya çalışacağız. Kent, sağlıkta birmarka ve bu marka ile ‘sağlık spor’ algısını her yaşta yapılabilen tenis ile pekiştireceğiz”diye konuştu.


201505 medikentkent haberKanser MerkezKURULUYOR7. kuruluşyıldönümüKent Alsancak Tıp Merkezi'nin 7. kuruluş yıldönümütüm çalışanların katılımıyla, başarı dilekleriylekutlandı.Kent Hastanesi’nin Kültürpark Tenis Kulübü’nün sağlık sponsorluğunun lanse edildiği basıntoplantısında konuşan Kent Sağlık Grubu Genel Müdürü Dr. Ruşen Yıldırım, Ege Bölgesi’ninihtiyacı olan Kanser Merkezi’nin kurulacağı müjdesini de verdi.Sağlıklıyken bile yaptırılması gereken rutin tetkik ve doktor kontrollerinin önemine dikkat çeken Dr. RuşenYıldırım, Kent Hastanesi olarak sadece tedavi kısmında değil, hem sağlıklı kalmak hem de özellikle kansergibi hastalıklarda erken tanı koymak ve tedavi etmek çabası içinde olduklarını söyledi. Bu amaçla mevcuthastane binasına bitişik yaklaşık 20 bin metrekare kapalı olan ek bir bina yapılacağını ve buraya EgeBölgesi’nin ihtiyacı olan Kanser Merkezi’nin kurulacağını belirten Dr. Yıldırım, yatırım hakkında bilgi verdi,şöyle konuştu:“Kanser her gün daha çok karşımıza çıkıyor. Kent Hastanesi, kanser konusunda da başından beri tedavihizmetlerini yerine getirmeye çalışıyor. Ancak eksik olan bir tedavi vardı, radyasyon onkolojisi yoktu.Bunun nedenlerinden biri de Sağlık Bakanlığı’nın ‘planlama’ adı altındaki uygulamasıyla bize ruhsatvermemiş olmasıydı. Geçen yıl izinlerimizi aldık, şimdi ihalemizi gerçekleştirdik. Maksimum 8-9 aydatamamlandığında ileri teknoloji ürünü 2 tane linear aksilleratör, PET CT ve beyin tümörleri tedavisindekullanılan gamma knife cihazları kanser merkezimizde yer alacak. Gamma knife cihazı, ne yazık ki İzmir’deve Ege Bölgesi’nde mevcut değil. Bu anlamda büyük bir boşluğu doldurmayı amaçlıyoruz. Hiçbirimizinbaşına gelmemesini istiyoruz ama geldiği zaman da tedavisi için de ileri düzeyde bir merkeze gitmekhepimizin hakkı ve tüm bu hizmetler SGK kapsamında. Yani Kent Hastanesi sadece belirli bir gruba değil,Türkiye’deki tüm vatandaşlara bu anlamda herhangi bir bedel ödemeden hizmet verecek. Kansermerkezini önümüzdeki yılın ilk aylarında hizmete açmayı planlıyoruz.”Br bağış,brkaç hayatdemek“Organ bağışında farkındalık” seminerindeorgan yetmezliği nedeniyle organ nakline gerekduyan hastaların sayısının giderek arttığıülkemizde, organ bağışının her geçen gün dahada önem kazandığı ifade edildi. Organ bağışının,organ yetmezliği olan hastalara can aşısı olduğuve onlar için hayat kurtarıcı olduğu vurgulandı.Celal Bayar Üniversitesi Uygulamalı BilimlerYüksekokulu Öğretim Üyesi Prof. Dr. MeltemOnay’ın moderatörlüğünde gerçekleşen seminerde;İzmir Kent Hastanesi Böbrek Nakil Merkezi’ndenÜroloji Uzm. Opr. Dr. Uğur Saraçoğlu veHavva Kara ile İzmir Kent Hastanesi KaraciğerNakil Merkezi’nden Dr. Onur Duygu sunumlarıylaöğrencileri bilgilendiler.Canım CğermDergs’nn yen sayısıDOPDOLUİÇERİĞİYLE YAYINDADergimizi Kent Hastanesi’ndenücretsiz olarak alabilir, karacigernakli.orgsitesinden ücretsiz olarak okuyabilirsiniz!


kent haber201506 medikentDarüşşafaka’da semnerKent Hastanesi, “Alzheimer” konulu seminer ile Urla Darüşşafaka’ya konuk oldu. NörolojiUzmanı Prof. Dr. Aytekin Akyüz, sunumunda Alzheimer hastalığı ile ilgili bilgiler verdi.Beyin fonksiyonlarında bozulmaya yol açan bir hastalık olan Alzheimer’in geri dönüşümüolmayan ve ilerleyici bir hastalık olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Aytekin Akyüz konuşmasında;“Alzheimer’ın kesin tedavisi yoktur. Genellikle ileri yaşlarda görülür. Araştırmalar, fizikselve zihinsel olarak kendilerini sürekli aktif tutanların Alzheimer belirtilerini ertelediklerinigöstermektedir. Bu nedenle zeka oyunları oynamak, bulmaca çözmek, yeni bir lisanöğrenmek, hafızayı ve zihni canlı tutacak hobiler ve sosyal aktiviteler yararlıdır. Zihinselolarak aktif olmanın, beyin hücreleri arasındaki bağı kuvvetlendirdiği bilinmektedir.” dedi.Öğrenclereradyasyon uyarısıNükleer Tıp Uzm. Dr. Ebru Yücetürk’ünsunumuyla “Etrafımızı Saran Tehlike:Radyasyon”konulu seminer ile Saint Joseph FransızLisesi’ne konuk olduk. Bilinçli olmanınradyasyondan korunmanın temel koşuluolduğunu anlatan Dr. Ebru Yücetürk, “DünyaSağlık Örgütü, cep telefonlarını radyasyonemisyonu nedeniyle 2B kategorisindesınıflandırmıştır. Yani olası kanserojen!Yetişkinler ve özellikle küçük çocukların ceptelefonu ile konuşması ve internetle çokzaman geçirmesi, çok ama çok risklidir.Çünkü çocukların kafatası incedir ve radyasyononların beynini daha çok etkiler. Ayrıcavücutları elektromanyetik dalgaların dalgaboyları ile uyumludur ve daha çok radyasyonemerler. Ne kadar erken yaşta kullanmayabaşlarlarsa toplam uzamış etki de o denlifazla olacaktır.” diyerek, uyarılarda bulundu.+40 Metabolzma &HormonlarTürkan Saylan Kültür Merkezi’nde düzenlenen “+40Metabolizma & Hormonlar” konulu seminer, İzmir KentHastanesi Endokrinoloji ve Metabolizma HastalıklarıUzmanı Prof. Dr. Mitat Bahçeci’nin sunumuyla gerçekleşti.Yıllara karşı yenilmemek için güçlü bir metabolizmayasahip olmanın önemine dikkat çeken Prof. Dr. MitatBahçeci, “Yıllar su gibi akıp geçerken, yıllara yenilmemekiçin güçlü bir metabolizmaya sahip olmak, aslındaişin sırrıdır.” dedi.HepatolojiKongres27-30 Mayıs 2015 tarihlerinde İstanbul’da GrandWhyndam Otel’de düzenlenen 10. Ulusal HepatolojiKongresi’ne hastanemizi temsilen SahaPazarlama Yönetmeni Sertan Güntaç ve ekibikatıldı.Çocuklarlaİletişim Dansı“Sağlıklı Beslenme:Sağlıklı Olmanın Yolu,Sofradan Geçer”Sağlıklı yaşam farkındalığı için sağlıklı ve dengeli beslenmeninönemine dikkat çekmek amacıyla Türkan Saylan KültürMerkezi’nde “Sağlıklı Beslenme: Sağlıklı Olmanın Yolu SofradanGeçer” konulu seminer düzenlendi. Seminerde; Kent HastanesiBeslenme Uzmanı ve Diyetisyen Safiye Taş, sağlıklı bir hayat içinbeslenmenin neden önemli olduğunu ve sağlıklı beslenmeninşifrelerinin neler olduğunu anlattı.“Çocuklarla İletişim Dansı” semineri, UzmanPsikolog Nezahat Bedir’in sunumuyla FameCity’de 15 Mayıs’ta düzenlendi. Anneler seminerdeyken,çocuklar da Fame City oyun alanındaneşeli anlar geçirdi. Seminerde Psikolog NezahatBedir; çocuklar ile ebeveynler arasında doğruiletişim kurabilme becerisinin nasıl kazanılacağı,çocuklara kuralların nasıl öğretileceği, annebabaların çocuklarına yönelik tutum ve davranışlarındanasıl tutarlı olabilecekleri konuları baştaolmak üzere pek çok konuda önerilerde bulundu,ebeveynlere yol gösterdi.


201509 medikentDt. CeydaAFYONCUKent AlsancakTıp MerkeziDiş HekimiDİŞLaminateVeneerTedavisiESTETİĞİGüzel bir gülüşün genel yüz estetiğimiz, imajımız vedolayısıyla ile mutluluğumuz üzerindeki etkisi çok büyüktür.Şekil, renk, boyut açısından memnun edici, eksiksizbir diş dizisi görüntüsü çekici bir gülüşün oluşmasındaanahtardır. Renklenmiş, kırılmış, kusurlu ya da hafifdizilim bozukluğu gösteren dişlerin restorasyonunda,dişten minimal aşındırma yapılan bir yöntem olaraklaminate veneer restorasyonlar kullanılmaktadır. 1930'luyıllarda sinema sanatçılarının dişlerinin daha estetikolması amacıyla ihtiyaç duyulmuş olan, dişler üzerinegeçici olarak yapıştırılan plastik ya da seramik tabakalarlaminate veneerin ilk temelini oluşturur.


201510 medikentEstetik diş hekimliği denilince akla ilk gelenuygulamalardan biri olan laminate veneer uygulaması,günümüzde yaygın olarak uygulanan ve hastalartarafından oldukça talep gören bir tedavi yöntemidir.Laminate veneer, genel olarak, malforme(kusurlu) veyarenklenmiş ön grup dişlerin estetik görünümlerinidüzeltmek amacıyla planlanan ve asitleme tekniği ile birkompozit rezin yardımıyla dişler üzerine yapıştırılan akrilikya da seramik yaprak şeklinde protezlerdir.Bugün kliniklerimizde rutin olarak uygulanan iki laminateveneer yapım tekniği vardır. Bunlar direkt kompozitlaminate veneer uygulaması ve seramik laminate veneeruygulamasıdır.Laminate tedavisinden kimleryaralanabilir?Gülüşünü değiştirmek, daha düzgün daha beyaz dişleresahip olmak isteyen hemen hemen herkes laminateveneer tedavisinden yararlanabilir.Bununla birlikte;• Beyazlatma tedavileriyle yeterli sonuç alınamayan ileriderecedeki antibiyotik (tetrasiklin) ve çocuk yaşta aşırı floralımına bağlı floroz gibi diş renklenmelerinde,• Ön dişler arası artmış mesafelerin (diastemaların)kapatılmasında,• Kırık ve aşınmış dişlerin restorasyonunda,• Hafif ön diş çapraşıklığı tedavisinde ortodontik tedaviyealternatif olarak, rengi ve yapısı bozulmuş ön diş dolgularıvarlığında,• Ortodontik açık kapanış (beans) vakalarında• Diş eti çekilmeleri sebebiyle oluşmuş estetik sorunlarıngiderilmesinde,• Kama veya çivi laterallerin (2. keser diş) normalboyutlarının sağlanmasında,• Kalıtsal kesici diş eksikliklerinin telafisinde (Köpekdişlerine keser diş formu verilmesinde)• Diş boylarının uzatılmasının amaçlandığı estetiktedavilerdelaminate veneerler en uyguntedavi alternatifidir.Laminate veneer tedavisi içinuygun olmayan durumlarnelerdir?• Çene kapanış bozuklukları, aşırı diş çapraşıklıkları, ağırortodontik bozukluklar,• Tırnak yeme, kalem ısırma gibi kötü alışkanlıklar,• Bruksizm(diş sıkma gıcırdatma alışkanlığı),• İleri derecede diş eti tahribatları,• Süt dişleri ve sürmesi henüz tamamlanmamış daimi dişler.Bu tedaviye uygunluğunuz için kesin kararı muayenedensonra diş hekiminiz verecektir.“Gülüşünüdeğiştirmek,daha düzgündaha beyazdişlere sahipolmak isteyenhemen hemenherkes laminateveneertedavisindenyararlanabilir. ”Laminate veneer tedavisininavantajları nelerdir?• Minimal aşındırma yapıldığı için sağlıklı dişyüzeyinden kayıp azdır.• Klinik uygulama süresi kısadır.• Çoğunlukla anestezi gereksinimi olmaz.• Estetik yönden tatmin edicidir.• Porselenin pürüzlendirme sonrası mineyebağlanımı çok iyidir.• Porselen laminate veneerler dayanıklı, renkstabilitesi olan restorasyonlardır.• Aşınmaya karşı diğer malzemelere göreoldukça dirençlidir.• Cilalanma yeteneğinin üst düzeyde olmasısebebiyle plak birikimi minimaldir.• Kırılgan karakterde olmalarına rağmen dişeyapıştırılmalarının ardından basma ve germekuvvetlerine oldukça dirençlidirler.• Tükürük, su ve diğer ağız likitlerini absorbeetmezler.• Modelleme (mock up) ile preperasyon öncesihastaya izlenim verebilme olanağı vardır.Kompozit modellerin kullanılması, hastanıntedavi sonucunu üç boyutlu olarak görüphissedebilmesine, aynı zamanda konuşmasınıda test edebilmesine olanak verir.


201511 medikentPorselen laminate veneertedavisinin dezavantajlarınelerdir?• Pahalı bir tedavi seçeneğidir.• Kırılması durumunda onarımı çoğu kez mümkündeğildir.• Seçilen rengin değiştirilmesi mümkün değildir.• Her yönden donanımlı ve hassas çalışan bir laboratuarile işbirliği yapılması gerektirmektedir.Laminate veneer tedavisi içindişler ne kadar aşındırılır?Bilinen eski kaplamaların aksine dişin sadece önyüzeyinde yapılacak 0,5 mm’lik bir aşındırma, tedaviiçin yeterlidir.Laminate veneer tedavisisırasında ağrı ve acı hissedilir mi?Laminate veneer tedavisi sırasında ağrı ya da acıhissetmezsiniz. Tedaviye başlamadan önce dişhekiminiz dişlerinizi uyuşturur. Dolayısıyla tedavisırasında hissedebileceğiniz acı dolgu yaptırdığınızzamankinden farklı değildir. Ancak tedaviden sonrakibir hafta boyunca hassasiyet hissetmeniz doğaldır. Buhassasiyet durumu da zamanla azalarak yokolmaktadır.Laminate veneerler kahve, çay vesigara gibi boyar maddelerdenetkilenip renk değiştirirler mi?Laminate veneerler; kahve, çay, sigara gibi dişlerderenkleşmeye neden olan maddelerden etkilenmezler.Laminate veneerlerin diş yüzeylerinin pürüzsüz olmasırenkleşme oluşumunu engeller ve böylece uzun yıllarbembeyaz dişlere sahip olabilirsiniz.Laminate Veneerlerkırılırlar mı?Laminate veneerler takma tırnak kalınlığında çok inceporselenlerdir. Dişe yapışmadan önce oldukça kırılganolan bu protezlerin, dişe yapıştırıldıkları materyallersayesinde dişten ayrılmaları ve kırılmaları çok zordur.“Tedavi, heryönden donanımlıve hassas çalışanbir laboratuar ileişbirliğiyapılmasınıgerektirmektedir.”Laminate veneer tedavisi iledişlerdeki çapraşıklıklargiderilebilir mi?Dişlerdeki çapraşıklıkları gidermek için ortodontive/veya laminate veneer tedavisinden yararlanılabilir.Ancak tel takmak istemeyen ve daha kısa sürede dahadüzgün dişlere sahip olmak isteyen kişiler bunun içinlaminate veneeri tercih etmektedirler. Ancak butedavinin size gerçekten uygun olup olmadığınımuayeneden sonra diş hekiminiz bildirecektir.Laminate veneer tedavisiyapılan diş çürürse neolur?Laminate veneer uygulaması yapılan dişinizdeoluşabilecek bir çürüğe normal dişinize yapılabilecekherhangi bir dolgu işlemi de rahatlıkla yapılabilir.Eskiden yaptırılan metal üstüporselen kaplamaların yerinelaminate veneer yaptırabilir mi?Metal üstü porselen tedavisi yapılırken dişlerinizintüm yüzeyleri kesilerek küçültülmüştür. Bu nedenleonların yerine laminate veneerler yapmak mümkündeğildir. Ancak aynı metalsiz porselen malzemedenüretilen, ışık geçirgenliği ve doğallığı laminateveneerler kadar iyi olan “tam seramik kuron” adıverilen tedaviden yararlanıp, eski ve doğalgörünmeyen metal üstü porselen kaplamalarınızıdeğiştirebilirsiniz.


Romatizmasizi korkutmasın!Kent Hastanesi Romatoloji Kliniğibilgilendiriyor:Değişen hava şartlarında eklemlerdeduyduğunuz ağrı Romatizmal hastalıklarınhabercisi olabilir. Romatoid Artrit, AnkilozanSpondilit, Bağ Doku Hastalıkları, Gut, BehçetHastalığı ve diğer tüm romatizmal hastalıklardaerken tanı ve doğru tedavi, hem hastalığınilerlemesini hem de kas ve eklemdeformitelerini önler. Romatizmal hastalıklardaher hastaya özel tedavi planının önemliolduğunu unutmayınız.KENT HASTANESİ 8229/1 Sokak No:56 35630 Çiğli-İZMİRTel: (0232) 386 70 70 (pbx) • Faks: (0232) 386 70 71www.kenthospital.com/KentSaglikGrubu/kentsaglikgrubu


201513 medikentBirçok kadın ve erkeğin gün içerisinde yaşadıkları tatlı krizleri, genelkilo problemlerinin başında gelmektedir. Kilo kontrolü sağlamakveya kilo vermek isteyen kişilerde önce bu tatlı krizlerini önlemekgerekir. Tabii bu krizleri önleyebilmek için de öncelikli olaraksebep olan beslenme hatalarını tespit etmek gerekmektedir.Kimileri şerbetli tatlılara, kimileri sütlütatlılara düşkündür. Peki, bu tatlı krizlerineden olur, nasıl olur? Önlemek veyaazaltmak için neler yapabilirsiniz?Dyt.Safiye TAŞKent HastanesiBeslenme ve Diyet UzmanıTATLIKRİZLERİNASIL ÖNLENİR?


201514 medikentTatlıya düşkün bireylerin besin tüketimleriincelendiğinde; su ve meyve tüketimlerinin yetersiz veyadüzensiz olduğu görülür. Yani gün içerisinde az su içenve/veya az meyve tüketen bireylerin tatlıya eğilimi,optimal ve düzenli su içen ve meyve tüketen bireyleregöre oldukça fazladır. Tatlıya eğilimin artmasında su vemeyve tüketiminin yanı sıra bazı hastalıklar da sebepolmaktadır. Örneğin, şeker hastalığı ve insülin direnciolan bireylerde tatlı düşkünlüğü oldukça sık rastlanılanbir durumdur. Tatlıya eğilimi fazla olan kişilerin önceliklebir dahiliye veya endokrin hekimine başvurup, tatlıkrizlerini tetikleyen, arttıran bir hastalığın var olupolmadığını tespit etmek olmalıdır. Yapılan tetkiklerdetatlıya düşkünlüğü arttıran herhangi bir hastalığın varolup olmadığı tespit edilir, hastalık varlığında da yinebeslenmenin yeterli ve dengeli bir şekilde düzenlenmesigerekmektedir.Günlük su tüketimi minimum 2-2,5 litre olmalıdır. Eğergünde 2 litrenin altında su içiyorsanız, mutlaka içtiğinizsu miktarını arttırın. Su tüketimi az olan bireyler, susamahissinin oluşmadığını ve suyun tadını sevmediklerinisöylerler. Susama hissi beynin su gereksinimi sinyalidir.Eğer siz vücudun bu gereksinim çağrısını birkaç kezertelerseniz, vücut size çağrı göndermeyi keser. Ancakvücudunuzun su ihtiyacı azalmaz, aynen devam eder. Buyüzden en az 1 hafta hatırlatma yöntemi ile günde 2-2,5litre su için. Sonraki hafta susadığınızın farkınavaracaksınız.Suyun tadını sevmeyen bireyler için önerim ise; suyuniçerisine tadını sevdiğiniz meyve veya bitkiler ilave edin.Mesela suyunuzun içerisine birkaç dilim elma, bir tutamnane ekleyip tüketebilirsiniz ya da bir iki parça kabuktarçın ilave edip, tadı tatlı olan bir su elde edebilirsiniz.Gün içerisinde ara öğünlerde meyve tüketmeye çalışın.Meyvelerin içerisinde bulunan früktoz da bir şekerdir,ancak tatlılarda bulunan saf şekerle kıyasladığımızdakan şekerinizi daha yavaş yükseltecektir.Bir porsiyon meyvede 15 gram karbonhidrat bulunurken,bir porsiyon tatlıda en az 45 gram karbonhidratbulunmaktadır. Hem aldığınız kaloriyi, hem de şekertüketiminizi azaltmış olacaksınız. Bu sayede vücuttasalgılanan insülin miktarı da azalacak. Taze meyvetüketemeyenler kuru meyveleri de tercih edebilirler.Günde 2-3 porsiyon meyve tükettiğiniz takdirde tatlıisteğiniz azalacaktır.Küçük bir hesap yapalım:Her gün bir porsiyon tatlı tüketen bir birey gündeen az 348 kalori alacak. Tatlı yerine günde 2 litresu içip 2 porsiyon meyve yediğinizde 120 kalorialacaksınız. Beslenmenizden tatlıyı çıkarıp yerinebol su ve meyve koyduğunuzda azaltmışolduğunuz günlük 228 kalori sayesinde ayda en az1 kg vereceksiniz. Bu da yılda 12 kilogramaeşdeğerdir. Sadece içtiğiniz su miktarını artırarak,tatlı yerine meyveyi tercih ederek bir yıl sonratartıda 12 kg daha az olabilirsiniz. Diğer beslenmealışkanlıklarınızı değiştirmeden, spor veyayürüyüş ilave etmeden sadece tatlı tüketiminizikısıtlayarak bunu yapmak mümkün.


201515 medikentMİDELER KÜÇÜLÜYOR,AZ YİYİP DOYUYORLAR,ZAYIFLIYORLAR!Türkiye’de obezite cerrahisini başlatan ilk hekim olan Genel Cerrah, Obezite veMetabolizma Cerrahı Prof. Dr. Koray Tekin, tüp mide operasyonunu morbid obezitetedavisinde uyguladıklarını söyledi. Yöntemin midenin hacmini küçültme temelinedayandığını, kapalı yöntemle yapıldığını belirten Prof. Dr. Tekin şu bilgileri verdi:Prof. Dr.Koray TEKİNGenel Cerrahi &Obezite ve MetabolikCerrahi Uzmanı


201516 medikent“Kişiyi karşı karşıya bıraktığı riskler neticesinde ölümcülproblemler doğurabilen ve dolayısı ile yaşam süresini kısaltandüzeydeki obeziteye ‘morbid obezite’ diyoruz. Tüp mideoperasyonu, mideyi adeta incecik uzun bir tüpe çevirdiğimiz birlaparoskopik girişim. Tıpta “sleeve gastrektomi” olarak biliniyor.Yaklaşık 60 dakika süren bir girişim. Midenin çıkış bölümününkorunması ve sindirim sistemindeki devamlılığın aynensağlanması ameliyat sonrası bazı istenmeyen yan etkilerin dahaaz olmasını sağlıyor. Dolayısıyla son 8 yıldır ciddi biçimdegündeme gelmiş olan ve zamanımızda en çok uygulanılanbariatrik (obezite cerrahisi) bir yöntem tüp mide ameliyatı. Tüpmide ameliyatıyla mide küçültülüyor, dolayısıyla kişi daha azyiyerek doyabiliyor. Bu da onun doğal olarak diyet yapmasınısağlıyor ve zayıflıyor. Ameliyat sonrasında hastalarımızınözgüveninde mutlak bir artış oluyor. Çünkü dış görünüm önemlideğil desek de önemli. Ve kişinin özgüvenin artması, sosyaltavırlarına, çevresine, arkadaşlarına ve ailesine de yansıyor.Daha üretken kişiler olabiliyorlar. Bazı meslek gruplarında boyve kilo sınırlamaları var. Birçok hasta işe alınmazken ameliyatsonrası işe girebildiler. Bunun gibi hastalar topluma üretken birbirey olarak dahil olabiliyor.”Obezitede neşter mucizesi“Aşırı şişmanlık kaderimiz olmasın” dediler,tüp mide operasyonuyla 50-70 kilo veripbambaşka insanlar oldular.Onca “artık yeme, az ye” uyarılarına, uyguladıkları çeşit çeşitdiyetlere, saatlerce yolları aşındırmalarına karşın kiloveremeyip “morbid obez” yaftasına mahkum olanların kaderineşter mucizesiyle değişiyor. Tüp mide operasyonuyla 50-70kilolardan kurtulan hastalar “kendimizi tanıyamayacak kadardeğiştik, obezliğimiz sona erdi” sevinci yaşıyor.İzmir Kent Hastanesi’nde Genel Cerrah Prof. Dr. Koray Tekin’in“tüp mide” ameliyatı yaptığı hastalar morbid obez olduklarıdönemi ve ameliyat sonrasını anlattı.Deniz Çalışkan115 KİLODAANNE OLMAYIDÜŞÜNEMEDİMÖzel bir şirkette çalışan Deniz Çalışkan (26), söze “5 kilo doğmuşum, öyleolunca da suçu kendimde aramıyorum” diyerek başladı. Yaklaşık 3 ayönce tüp mide ameliyatı olup, 114.7 kilodan 89 kiloya düşen Çalışkan,şöyle konuştu:“İştahı açık bir çocukmuşum. Verdikleri sürece yiyormuşum. Ergenlikçağına girince de zaten ip kopmuş. Hep yemek yemeği seven biri oldum.Spor yaptım, zayıflama ilacı aldım, hatırlamayacak kadar çeşitli ve sayısızdiyet yaptım. O diyeti bu diyeti. Yapıyorsun, veriyorsun bir bakıyorsun gerialmışsın. Ailem yeme dese olmuyor, kilo sana yakışıyor deseler yalan.Artık nefes alamadığımı hissettim, yürürken çabuk yoruluyordum, bayanolunca görsellik de önemli. 4 XL giymeye başladım. Aşırı şişmansanzorluğu kendin yaşıyorsun. O dönemlerde akıl veren çok oldu da denileniyapmak kolay mı? Gencim, sağlıklı insan olmak istiyorum, ileride anneolmak isteyeceğim. Bu kiloda hamile kalırsam ne olur? Bütün hastalıklaragebesin. Bu kiloları isteyerek, iştahımdan aldım. Bir şey engel olsun artıkyememeyim istedim. Prof. Dr. Tekin, bana neden seni ameliyat edeyim,beni ikna et, dedi. Bu yaklaşımı kararımı kesinleştirdi. Ameliyata girdiğimkilo gördüğüm en yüksek kiloydu; 114.7. 23 Kasım 2014’te KentHastanesi'nde ameliyat oldum. En son tartıldığımda 89 kiloydum. Bukiloyu gördüğümde lise sondaydım. Buyum 1.76, hedef kilom 65. Eskidenfotoğraf çektirmezdim, artık objektiflerden kaçmıyorum. “


201517 medikentÜNİVERSİTE HASTANESİNDEN“UYKUDA ÖLEBİLİR”RAPORU VERİLDİEmekli bankacı, bir çocuk annesi Gülçin Kurtman (50), evliliğininbitmesinin nedenlerinden biri olan aşırı kiloları doğumdan sonraaldığını ve yıllarca nedeninin belirlenemediğini söyledi. Tüp mideameliyatından sonra yüzde 100 zayıfladığını belirten Kurtman dadeğişen yaşamıyla ilgili şunları anlattı:“1990 yılında kızımı dünyaya getirdim. Hamileliğim başında 70kiloydum, doğuma 78 kilo girdim. Ancak doğumdan sonra hızla kiloaldım, hem de 40-50 kilo. Doktorlara gittim, bu kilo alışın nedeniniaraştırmak için, bulunamadı. 10 yıl önce haşimato (kronik troidtroidbezinin kronik iltihabı) tanısı konuldu. Ve hastalık kronikolduğu için sadece ilaç verildi. Daha sonra tansiyon, şeker, uykuapnesi eklendi hastalıklarıma. Bir üniversite hastanesinde apneyebağlı ‘uykuda ölebilir raporu” verilince bu ameliyatı olmaya kararverdim. Kendimi seven bir insandım. Sağlığımın dışında beniolumsuz etkileyen şey eşimden ayrılmam oldu. 26 Nisan 2013’teKent Hastanesi’nde Prof. Dr. Koray Tekin tüp mide ameliyatımıgerçekleştirdi. Ameliyata 131 kilo girdim, şimdi 65 kiloyum. Yüzde100 zayıfladım. Çok mutluyum, artık kızımın kıyafetlerini giyiyorum.”Gülçin KurtmanDÜNE KADAR YEMEDİYEN ANNEM, ARTIK YEDİYE ISRAR EDİYORİzmirli avukat 31 yaşındaki Gazi Balaban, morbid obez olmasınadüzensiz beslenmesinin neden olduğunu savunurken, zayıfladıktansonra en yakınlarının bile kendisini tanımakta zorluk çektiğinisöyledi. Aşırı kilolarının kendisinde çok ciddi sorunlaryaratmadığını belirtirken, “belki de yansıtmamaya çalışıyordum”diyen Balaban, büyük değişimi için şunları söyledi:Gazi Balaban“Düzensiz yemek yiyor, kilo alıyordum. Birkaç kez diyetisyene gittim.10-15 kilo verdiğim zamanlar oldu, ama hepsini fazlasıyla geri aldım.Psikolojik olarak beni etkilemiyor desem de mutlaka etkiliyordu.Belki de yansıtmıyordum. İki arkadaşım vardı, benim gibi aşırı kilolu.Koray Bey’e ameliyat olmuşlardı. Onlardaki ciddi değişimi görünceani karar verip ameliyat oldum. Boyum 1.78, 8 Mart 2014 tarihindeameliyat oldum, ameliyata girerken 138 kiloydum. Daha bir yılolmadı, şimdi 83 kiloyum, hedefin altında kiloya ulaştım. Eskidenanne yeme derdi, şimdi ye diye ısrar ediyor. Sonuçtan çokmemnunum, mutluyum.”


Perihan Gürsoy201518 medikentGENÇ KIZLIĞIMIYAŞIYAMIYORDUM,TEYZE MODUNDAYDIMİzmirli Perihan Gürsoy (25) 3.5 yaşındayken yüz felcine bağlıkortizon tedavisiyle kilo almaya başladığını, büyüdükçe demutluluğu yemekte bulduğunu söyledi. 1.62 metreboyundaki genç kız tartının ibresi 124’ü gösterdiğindeameliyat olmaya karar verdiğini söyledi, yaşadıklarınışöyle anlattı:“Hiç sosyal hayatım yoktu, eve kapalıydım, hiç dışarıçıkmıyordum, insanların beni beğenmediklerini,küçümseyerek baktıklarını düşünüyordum. Genç kızlığımıyaşayamıyordum, bir teyze modundaydım, giydiğim hiçbir şeyyakışmıyordu, çok kötüydü yani. Psikolojik olarak bittiğimdönemdi, bu son evrede artık kurtuluşun tüp mideameliyatında olduğuna karar verdim. 18 Aralık 2013’te İzmirKent Hastanesi’ne yattım, Prof. Dr. Koray Tekin’e ameliyatoldum. Boyum 1.62, ameliyata girdiğimde 112 kiloydum, şimdi73 kiloyum, hedefim 57 kilo. Çok mutluyum. Hayatta en çokistediğim şey memur olmaktı. Bu ameliyat olduktan sonra boykilo oranını tutturup devlette işe girebildim, posta dağıtıcısıoldum. Daha önce özel sektördeki çalışmalarımda bana ilksordukları ‘hızlı hareket edebiliyor musunuz?’ sorusuydu.Şişmanken, insanlar işe almak istemiyorlardı. Göze hitapetmeyen bir insan ne kadar çalışabilir ki gibi bakıyorlardı,şimdi o durum ortadan kalktı. ‘Kızım bekar mısın?’ diyesoruyorlar.”


201519 medikentFibromiyaljiYumuşak DokuRomatizmasıUzm. Dr.Tolga YÜCETÜRKKent HastanesiRomatoloji UzmanıHer gün sırtınızda, kol ve bacaklarınızda, tümkaslarınızda gün boyu süren ağrılar; bir türlügeçmeyen halsizlik ve isteksizlik, sık sık tekrar edenbaş ağrısı ve karın şişkinlikleriniz mi var? Daha dakötüsü gittiğiniz doktorlarda yapılan tahlillerdeherhangi bir sorun saptanmadığı belirtilip, bununpsikolojik nedenlerle olabileceği mi söyleniyor? Artıkçevrenizi rahatsız etmek endişesiyle burahatsızlıklarınızdan söz etmekten bile kaçınır halegelip, bu durumu “başa gelen çekilir” diyerekgörmezden gelmeye mi çalışıyorsunuz? Bu sorularınçoğuna yanıtınız “evet” ise sizde büyük ihtimalle“Yumuşak doku romatizması” olarak da bilinen“Fibromiyalji Sendromu” var.


201520 medikentÖncelikle vurgulanması gereken ilk nokta “AĞRILARINIZGERÇEK!” Şikayetleriniz her ne kadar stres, üzüntü,moral bozukluğu gibi nedenlerle artsa da, “her yerimağrıyor” dediğinizde bunun naz yapma, ilgi çekme yoluolmadığını biliyoruz. Özel görüntüleme yöntemleri ileyapılan tetkiklerde beyinde ağrı merkezlerinin belirginaktif olduğu, yani ağrının gerçek olduğu bilimsel olarakkanıtlanmış bir gerçek.Ancak esas önemli bilgi “ÇARESİZ DEĞİLSİNİZ.” Burahatsızlığın tedavisiyle ilgilenen pek çok doktorunkaçındığı, görmek istemediği bir durum Fibromiyalji.Çünkü tedavi zaman ve emek harcanmasını; tek biryöntemle değil de pek çok tedavi yönteminin bir aradauygulanmasını, yani multidisipliner yaklaşımı gerektiriyor.Beslenmeden gündelik yaşam düzenlemesine,egzersizden farmakolojik tedaviye, alerjilerdenelektromanyetik maruziyete pek çok faktöründeğerlendirilip düzenlenmesi gerekli. Bu soruna sadecefarmakolojik bakış açısı, yani tek başına ilaç tedavisigenelde başarı sağlamıyor. Yaşam biçimi düzenlemesi vefarmakolojik tedaviye ek olarak tamamlayıcı tıpmetotlarının da uygulanması ile pek çok kişinin burahatsızlıktan kurtulması, şifa bulması mümkün.3 AŞAMALI TEDAVİTedavide başlıca üç unsur var. İlk aşamada uyku alanınındüzenlenmesi, sağlıklı uykunun sağlanması yer alıyor.İkinci aşamada beslenme alışkanlıklarının düzenlenmesibulunuyor. Katkı maddeleri içeren gıdalar, rafine şekerve buğdaydan uzak durulmalı; organik gıdalar, sebze vemeyveler tercih edilmeli. Besin alerjileri veduyarlılıklarının da tespit ve tedavisi yapılmalı. Sonaşama da ise egzersiz ve tamamlayıcı metotlar tedaviyekatılmalı. Seviyesi yavaşça artırılan aerobik egzersiz,Pilates, Yoga ve Tai-Chi’nin faydaları bilimsel çalışmalarile kanıtlanmış. Bazı tamamlayıcı tıp metotları ile de iyisonuçlar elde etmek mümkün olabiliyor.FİBROMİYALJİDE İYİUYKU ŞARTYaşam düzenlenmesinde ele alınması gereken ilk alanuyku mekanı. Uyku sorunları bu hastalığın bir parçasıolabildiği gibi, yeterli ve kaliteli uykudan mahrum olmakda ağrıları ve diğer şikayetleri artırıyor.Derin uykuda salgılanan büyüme hormonu ve melatoningibi hormonların vücuttaki hasarları tamir edici etkilerivar. Keza yetersiz uyku, “serotonin” adlı hormonundüzeylerini azaltarak hem ağrıları hem de fibromiyaljiylebirlikte sık görülen depresyon, çökkünlük hissiniartırıyor.İlk nokta“AĞRILARINIZGERÇEK”, ancakesas önemli bilgi“ÇARESİZDEĞİLSİNİZ”


201521 medikentİYİ ve SAĞLIKLI BİR UYKU İÇİNDİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER ŞUNLAR:Yatak odasında uyku zamanıtam karanlık sağlamakönemli. Az bir ışık bile derinuykuya geçişi bozarak uykukalitesini düşürüyor.Başucunuzdaki ufak elektriklialarm saatinin ışığı bile, heleki mavi ışık ise uykunuzuolumsuz yönde etkiliyor.Yatak odasındaki elektromanyetikalan kaynaklarını olabildiğinceazaltmak elzem. Bize uykusırasında verdiği zarar daha fazla.. Cep telefonu kapalı bile olsa yatakodamızda kesinlikle bulunmamalı.Kablosuz telefonlar için risk belkidaha bile fazla. Televizyon,elektrikli saat, çok sayıda elektriklicihaz da benzer zararlara nedenoluyor. Kablosuz internetbağlantısının kapatılması daönemli. Komşularımızdan gelenWi-Fi sinyallerini engellemekmümkün olmasa da bize en yakınkaynağı kapatmak maruzkaldığımız olumsuz etkileriazaltıyor.Yatak odasında televizyonseyretmek, çalışmak, bilgisayarkullanmak gibi aktivitelerdenkaçınmak gerek ve bu alanı sadeceuyku alanı olarak belirlemektefayda var.Akşamüstü saatlerinden sonrakafeinli içecek ve gıdalardankaçınılmalı. Yine akşamsaatlerinde yenecek şekerli,karbonhidratlı gıdalar ve aburcuburlar gece şeker düşmelerineneden olarak uykumuzu bozuyor.


201522 medikentUykunun hemen öncesindetelevizyon, bilgisayar, cep telefonu ileuzun zaman geçirmek uykuyuolumsuz etkileyen faktörlerden. Buaktiviteleri uykudan en az bir saatönce bırakmak daha sağlıklı biruyku sağlıyor.Yatak odasını çok sıcak tutmak dauykuyu bozan bir diğer faktör. İdealsıcaklık 21-24 derece arası, yani pekçoğumuzun yaptığının aksine yatakodasının hafif serin olması daha iyi.Egzersiz fibromiyalji tedavisininolmazsa olmazlarından. Egzersizinbir diğer olumlu etkisi de uykuüzerine. Gün içinde yapılan egzersiz,fizik aktivite gece uykuya dalmayıkolaylaştıran bir faktör.


201523 medikentDr. Tunç PINARKent HastanesiEmbriyoloğuTüp BebekteVitrifikasyonYöntemiBu yöntem tüp bebek tedavisindeki yumurtaları spermhücrelerini ve embriyoları dondurmakta kullanılmakta ve gebekalma şansını klasik yöntemlere göre artırmaktadır.Vitrifikasyon yöntemi, merkezimizde 2007 yılından bu yana pek çokhastamızın gebe kalmasını sağlamıştır. Bu teknikle dondurulanembriyoların çözüldüklerinde geri dönme oranı neredeyse yüzdeyüze yakındır. Vitrifikasyon yöntemiyle hücreler dondurulurken,hücre içinde oluşarak hücreye zarar veren buz kristallerioluşmadan hücre dondurulmuş olur. Dondurulan yumurtalarembriyolar ve sperm hücreleri uzun yıllar başarı ilesaklanabilmektedir. Merkezimizde son olarak 7 yıl önce embriyosudondurulduktan sonra çözülüp gebe kalan hastamızbulunmaktadır. Deneyimli ellerde çok iyi çalışan bir yöntemdir.


201524 medikentHangi hastagruplarında buyöntem kullanılır?Merkezimizde transfer sonrası geriye kalan dondurulabilecekkalitedeki embriyo veya embriyolara vitrifikasyonyöntemi ile embriyo dondurma işlemi yapılmaktadır.Ayrıca “OHSS (ovarian hiperstimülasyon)” adı verilenyumurtalıkların tedaviye aşırı cevap verdiği sendromungelişme riskinin yüksek olduğu durumlarda, tedavisırasında rahmin iç zarına (endometrium) ait ve gebelikşansının azaltabilecek önemli bir problembelirlendiğinde embriyoların tamamı dondurulabilir. Buişleme “total freezing” adı verilmektedir. Uygun tedavininyapılması sonrasında dondurulan embriyolar rahimiçi hazırlanarak transfer işlemi gerçekleştirilir.Ülkemizdeki yönetmelikler gereği 35 yaşının altındakihasta grubunda, 3 denemeye kadar olan uygulamalardatransfer için 1 embriyo, 35 yaş üzeri ya da 3 deneme üzeriuygulamalarda ise transfer için embriyo hakkı 2 olarakbelirlenmiştir. Eğer tedavi sırasında elde edilen vetransfer işleminden sonra geriye kalan embriyolar iyikalitede ise dondurulabilir.Embriyo transferi yaptıktan sonra yüksek kalitedekikalan embriyoların dondurularak saklanması, gebelikoluşmaması durumu ortaya çıktığında, hormon tedavisialmadan, yumurta toplama işlemi olmadan ve çok dahaekonomik bir gebelik şansı ortaya çıkarmaktadır.Deneme gebelik ile sonuçlansa dahi çiftlere aynıkolaylıkla tekrar bebek sahibi olma şansı sağlamaktadır.Bu yüzden embriyo dondurma işlemi, uzun vadede kârlıve daha az zahmete girerek dönüş sağlamaktadır. Buyöntemin uygulandığı bir sistemde başarılı tüp bebekoranlarına sahip olmak mümkündür.İleri genetik tanıya ihtiyacı duyulan hastalarımızdaembriyolar dondurularak gebelik şansları artmaktadır.Çok az sayıda yumurta topladığımız yumurta rezervleriaz olan hastalarda daha fazla vakit kaybetmedenembriyolarını biriktirerek hastaların gebelik şanslarınıarttırmamızı sağlamaktadır.Sabrın sonu Mira15 yıllık evli çift, 2008 yılındadondurulan embriyonun 2014 yılındatransferiyle evlat sahibi oldu.Tıp dünyasının çeşitli nedenlerle doğal yoldan anne babaolamayan çiftlere sunduğu tüp bebek yönteminde,çiftlere defalarca şans yaratan ve sürekli geliştirilipyenilenen “dondurma” tekniği, İzmirli Lengerli çiftini demutlu etti. İkisi de tekstil sektöründe çalışan Gaye -Mehmet Lengerli 15 yıl önce evlendi. Ancak bazısorunlar yüzünden çok istedikleri halde çocuk sahibiolamayan çift tedavi için 2005’te İzmir Kent Hastanesi’neTüp Bebek Merkezi’ne başvurdu. Gerekli tetkikler yapıldı,tedavi başlandı. İlk deneme taze embriyolarla 8 Mart2005’de gerçekleşti. Aynı yıl Ağustos’ta yine denemeyapıldı, tutmadı, elde edilen embriyolar donduruldu.Ekim 2005’te bu kez dondurulup çözülen embriyotransferi yapıldı, yine sonuç alınamadı. Denemelere birsüre ara veren çift Ocak 2008’de yeniden başvurdu. Tazeembriyo transferiyle gebelik oluşmazken, 6 embriyo bukez yeni uygulanmaya başlanan vitrifikasyon yöntemiyledonduruldu. 2005’te dondurulmuş embriyolarla 2010 ve2011’deki üç denemeden de sonuç alınamazken, 8.deneme ise Embriyolog Dr. Tunç Pınar tarafından ultrahızlı vitrifikasyon tekniğiyle dondurulan embriyo ileyapıldı. Çift heyecanla beklediği “gebelik” müjdesini butransferden sonra aldı. Umutsuzluğa kapılmadandenemelerden vazgeçmeyen Lengerli çifti, 13 Kasım2014 tarihinde özlemle bekledikleri bebeklerine kavuştu.“Çiftheyecanlabeklediği“gebelik”müjdesini butransferdensonra aldı.”


201525 medikentMira mutluluğu38 haftalıkken 49 santim boyunda, 2 kilo 950 gramağırlığında dünyaya gelen kız bebeğe Mira adı verildi.Sağlıkla büyüyen Mira’nın hayatlarının merkezi halinegeldiğini belirten anne Gaye Lengerli, “Bir çocuğumuzunolmasını çok istiyorduk. O nedenle de denemekten hiçvazgeçmedik, olumsuzluklar bizi yıldırmadı. Bumücadelemiz sonunda kızımıza kavuştuk. Bizim çocuğumuzoldu ya herkesin olabilir. O nedenle bizim gibiçiftlere cesaretlerini kırmamalarını öneriyoruz. Mirabizim her şeyimiz, çok mutluyuz” derken, baba MehmetLengerli de “Mira ile dünyamız bambaşka oldu,mutluluğumuzu tarif edemiyorum” dedi.Doktoru ne dedi?İzmir Kent Hastanesi Tüp Bebek Merkezi ekibindenEmbriyolog Dr. Tunç Pınar, bu sonucu almalarındavitrifikasyonun çok önemli bir yeri olduğunu belirterekşunları söyledi:“İnsan hücrelerinin dondurulması ve çözülmesi tüpbebek tedavisinde çok önemli bir role sahip. Çiftimiz bize2005 yılında başvurdu. Bu sabır isteyen neredeyse 10yıllık süreçte tüp bebek laboratuarlarında çok önemligelişmeler oldu. Bunlardan en önemlisi dondurma veçözme teknikleri çok ilerledi. Yavaş ve kontrollü embriyodondurma yerini ultra hızlı vitrifikasyon adı verilentekniğe bıraktı. İşte Mira bebek, Ocak 2008’de buyöntemle dondurulduktan sonra 2014 yılında çözülereksağlıklı bir şekilde dünyaya geldi. Vitrifikasyonyönteminde hücreye dondurma işlemi esnasında zararveren hücre içi cam kristallerinin oluşumuna izinverilmeden yüksek konsantrasyonlu dondurma sıvılarısayesinde hücre camlaştırılarak donduruluyor. Buişlemde donma hızı 10000 derece/dakikadır. Bu teknikdaha dünyada yeni yaygınlaşmaya başlamıştı ki biz bunuMira’da kullandık. Ehil ellerde doğru teknikle dondurulanve çözülen embriyolardaki başarı oranı taze sikluslarlaaynı.”


Bazen bebek sahibi olmak,bilimsel yaklaşım gerektirir.Tüp bebek yönteminde her çiftin tedavisi değişkendir.Kent Hastanesi Tüp Bebek Merkezi (IVF),gelişen tüp bebek tedavi yöntemleriyle bir leylek masalınıgerçeğe dönüştürebilmek için hizmet veriyor.Kent HastanesiTüp Bebek Merkezi (IVF)KENT HASTANESİ 8229/1 Sokak No:56 35630 Çiğli-İZMİRTel: (0232) 386 70 70 (pbx) • Faks: (0232) 386 70 71www.kenthospital.com/KentSaglikGrubu/kentsaglikgrubu


201527 medikentOpr. Dr.Şamil KUDAYKent HastanesiÇocuk CerrahisiUzmanıBebeğin dünyaya geldikten sonraki yaşamının ilk 28 günlükdönemi “yeni doğan” (neonatal) dönem olarak adlandırılıyor. Bubebekler için yaşamsal önem taşıyan bir dönem. Çünkü ortayaçıkabilecek sorunlar bebek ölümlerinde önemli rol oynuyor.Dünya Sağlık Örgütü’ne göre; her yıl 7.1 milyon perinatal ölümoluyor, bunların 3.5 milyonu doğumdan sonraki ilk 28 günde veyüzde 75’i de ilk 7 günde gerçekleşiyor. Tüm bebek ölümlerinindörtte üçü önlenebilir nedenler, hastalıklar ya da eksikliklerdendolayı meydana geliyor.MUCİZELERYARATILIYOR


201528 medikentÜlkemizdeki çocuk ölümlerinin yarısını yeni doğanbebek ölümlerinin oluşturması bu dönemdeki tedavihizmetlerinin önemini daha çok ortaya koyuyor. Bunedenle riskli gebelik sürdüren, erken doğum yapmariski bulunan anne adaylarının İzmir Kent Hastanesigibi Yenidoğan Yoğun Bakım Ünitesi olan sağlıkkuruluşlarında takip edilmesi, hem kendi hem debebeğinin sağlığı açısından büyük önem taşıyor.Yeni doğan döneminde; erken doğma, düşük kiloludoğma, solunum güçlüğü çekme, enfeksiyona bağlıproblemler, sarılık gibi sorunların yanı sıra bu dönemdebağırsak tıkanmaları, organ yokluğu, yemek borusuyokluğu, makatın olmaması, ince bağırsak eksikliği,malrotasyon (bağırsakların yanlış yerleşimi) melonimtıkacı (ilk kök) gibi cerrahi müdahale gerektiren sorunlarortaya çıkabiliyor. Artık günümüzde yeni doğanın cerrahisorunları çok iyi anestezi şartlarının sağlanması, iyi bircerrahi ve yeni doğan servisinin üstün gayretleriylemucizeler yaratılıyor.29 haftalıkken 940 gram doğdu, 5 günlükken bağırsak ameliyatı geçirdi, üç haftasolunum cihazına bağlı kaldı, kuvözden 137. günde çıkarılıp taburcu edildi,6 kiloyu geçince bir ameliyat daha olacak.Yaşam Savaşçısı Defneİzmir’de Başak Tuncer’in yüksektansiyonu nedeniyle miyadını doldurmadan29 hafta 5 günlükken dünyayagetirdiği 940 gram ağırlığındaki bebeğiDefne, tam bir yaşam savaşçısı oldu,onca badirelere karşın hayata tutundu.5 günlükken bağırsağı delinen, ameliyatedilip, 3 haftası solunum cihazına bağlıolarak, 4.5 ay kuvözde tutulan minikDefne sağlıkla taburcu edildi, annesiBaşak, babası Kayhan Tuncer’emutlulukların en büyüğünü yaşattı.Uzm. Dr. Cengiz Öztürk, “3.300 gramtaburcu ettiğimiz Defne, 6 kiloyugeçince bir ameliyat daha olacak. Büyükriskler atlattı, bizim desteklerimize iyiyanıt verdi” dedi.


201529 medikentİzmir’in Aliağa İlçesi’nde oturan Kimya Mühendisi BaşakTuncer (38) ile İnşaat Mühendisi Kayhan Tuncer, 5yaşındaki oğulları Efe’nin de çok istemesi üzerine ikincibebeğe karar verdi. 7 yıllık evli çift ikinci bebeklerini kızolacağını öğrenirken, Başak Hanım hamileliğindesorunlar yaşamaya başladı. Yüksek tansiyon tanısıkoyulan Başak Hanım’ın kordon bağında kan akışınınzayıf olması yüzünden bebeğinin yeterli beslenemediği,gebeliğin 29. haftasında bebeğin gelişiminin 26 haftalıkolduğu belirlendi. Nitekim Başak Tuncer, yüksektansiyon nedeniyle kaldırıldığı Ege Üniversitesi Hastanesi’ndehamileliği 29 hafta 5 günlükken sezaryenledoğum yaptı. Defne adını verdiği minik kızı 940 gramağırlığında, 33.5 santimetre boyunda doğup dünyaya“merhaba” dedi. Miyadından önce doğan Defne bebek,İzmir Kent Hastanesi’ne sevk edildi, Yenidoğan YoğunBakım Servisi’nde kuvöze koyuldu. Düşük kilosununyanında solunum sorunları da olan Defne cihazabağlanırken, beslenme sorunları yaşadı, incebağırsağında delik tespit edildi.“Hayatımızınen zor 2saatiniyaşadık,ameliyatsürecinde...O geceyi degeçirdik,,bugünleregeldik.”Daha 5 günlükken ameliyata alınan minik Defne yaşammücadelesinden kopmadı. 3 haftanın sonunda solunumcihazından ayrılan Defne, tam 137 gün kuvözde kaldı.İzmir Kent Hastanesi Yenidoğan Yoğun Bakım SorumlusuUzm. Dr. Cengiz Öztürk, Defne bebeği, kilosu 3.300gram, boyu 51 santimetreye ulaştığı 4.5 ayın sonunda31 Aralık yılbaşı günü Tuncer çiftine teslim etti.Ameliyattan sonra bağırsağı dışarıya torbaya bağlanan,bir ameliyat daha geçirecek bebeklerine kavuşmanınmutluluğunu yaşayan Tuncer çifti, yaşadıkları zorsüreci, duygularını kontrol için geldikleri hastanededoktorlarıyla paylaştı.YOĞUN BAKIMDA SONLARADOĞRU İYİ ŞEYLER DUYDUKİki çocuk annesi Başak Tuncer, 4.5 ay boyunca her günAliağa’dan sütünü sağıp bebeğine getirdiğini belirtirken,“Yoğun bakım sürecinin büyük bölümü çok parlakdeğildi, sonlara doğru doktorumuz Cengiz Bey’den güzelşeyler duymaya başladık. Çok stresli, sıkıntılı günlergeçirdik, ama çok şükür kucağımıza aldık. Nasılbakacağımızı bilemiyoruz. 5 yaşında oğlumuz var, bunakarşın her şeyinden korkuyoruz, kendimizi rahatlatmayaçalışıyoruz, iyi olacağını düşünmek istiyoruz” dedi. BabaKayhan Tuncer, ameliyatla ilgili doktorların olumlukonuşmadığını vurgularken, “O süreç çok zordu.Hayatımızın en zor 2 saatini yaşadık, ameliyatsürecinde. O geceyi de geçirdik, bugünlere geldik, kiloalıyor ufak ufak biraz daha güçlenirse anesteziyleameliyat olacak, ilk ameliyatı kaldıramaz diye anesteziolmadan yapılmıştı. Şimdi çok iyi, biz de çok mutluyuz.Kuvözde kaldığı için yatağında uyamayı biliyor amagaliba kucağa alıştırdık” diye konuştu.3 HAFTA SOLUNUM CİHAZINABAĞLI KALDIÖte yandan İzmir Kent Hastanesi Çocuk Sağlığı veHastalıkları Uzmanı, Yenidoğan Yoğun Bakım SorumlusuDr. Cengiz Öztürk, Defne bebek ile ilgili süreci şöyleanlattı:“3 hafta solunum cihazına bağlıydı, beslemeye çalıştıkama kilo almıyordu, bunun bağırsak problemindenkaynaklandığını fark ettik, ameliyat oldu. Sonrasındabizim verdiğimiz desteğe çok iyi cevap verdi. Prematürebebeklerde Türkiye için uyguladığımız standart 22haftalık 500 gram. Bunun altındaki bebekleri doğmuşkabul etmiyoruz. Sorunlar 22- 25 arasında, 26-28arasında daha farklı oluyor. Defne’nin 29 haftadadoğması büyük şans. Problemleri halletmekte daharahat oldu. Ancak küçük olması bazı sorunlara yol açtı,bağırsak problemi daha büyük sorundu. Operasyona daiyi yanıt verdi sonrasında da. Büyük bir risk atlatmışoldu, bu hafta bu kilo için büyük bir ameliyattı aslında,iyi geçirdi. Bu bebeklerimizin sağlıklarına kavuşmalarıbizleri de mutlu ediyor.”KAYBETME RİSKİ YÜZDE 90’DIDefne bebeğin bağırsak ameliyatını gerçekleştirenİzmir Kent Hastanesi Çocuk Cerrahı Opr. Dr. ŞamilKuday da şunları söyledi:“Bağırsak delinmesi tespit edince acilen bebeğiameliyata aldık, karın içindeki kakalar temizlendi,bağırsağın bir bölümü çıkarıldı, bir bölümü dışarı alındı.Hasta iyi gitti, bağırsakları çalıştı. Şu anda iyi beslenebiliyor,büyük şansı ince bağırsağın en son bölümündedeliğin olması. O nedenle çocuk rahat beslenebiliyor. 6kiloyu geçtiği zaman müsait bir zamanda bu bağırsağıbirleştireceğiz, yine de halen tehlikesi var. Çünkübağırsağın ne durumda olduğunu bilemiyoruz amabağırsak çalışıyor. Kaybetme riski yüzde 90’nın üzerindeydi,çünkü kilosu çok düşük, kaka karın içine düştüğüzaman çok tehlikeli, yeni doğanda süratle temizlikyapabilirseniz kurtarabiliyorsunuz. Yeni doğanbebeklerin dirençleri bizden fazla olduğu için onagüveniyoruz, yalnız bir şeyleri var, hata affetmiyorlar. “


Aceleci Bebeklerin Yaşam Odası:YenidoğanYoğun Bakım ÜnitesiKent HastanesiYenidoğan Yoğun Bakım Ünitesi bilgilendiriyor:Onlar erken doğsalar da sevgi, ilgi ve özenle hayata tutunurlar. Yenidoğan yoğun bakımüniteleri, prematüre bebeklerin yaşam odalarıdır. Uluslararası JCI akreditasyonluKent Hastanesi, Yenidoğan Yoğun Bakım Ünitesi ile hizmet vermeye devam ediyor.Kent HastanesiYenidoğan Yoğun Bakım ÜnitesiSGK kapsamında hizmetvermektedirKENT HASTANESİ 8229/1 Sokak No:56 35630 Çiğli-İZMİRTel: (0232) 386 70 70 (pbx) • Faks: (0232) 386 70 71www.kenthospital.com/KentSaglikGrubu/kentsaglikgrubu


201530 medikentsorudaKriyoterapiUzm. Dr.Hacer ÖNVURALKent Hastanesi &Kent Alsancak Tıp MerkeziDermatoloji UzmanıKriyoterapi, Mısırlılar ve Hipokratzamanından beri uygulanan birtedavi biçimidir. Dondurma, karya da soğuk tedavisi olarak dabilinir. Bu yöntemi hangidurumlarda hangi hastayauygulayacağımızın kararı önemli.Soğuk ürtikeri olan, soğuklatetiklenen hastalıkları olanlarauygulamıyoruz.Bu yönteminavantajlarınelerdir?Kriyoterapinedir?Kriyoterapi, Mısırlılar veHipokrat zamanından beriuygulanan bir tedavibiçimidir. Dondurma, karya da soğuk tedavisi olarakda bilinir. Uygulananbölgede hastalıklı dokularıyok etmek için dokuharabiyetine neden olaraketkisini gösterir.Kriyoterapininetkisi nasıldır?Dondurma işlemindekullanılacak olan gaz, probiçinden geçirilir ve probunucunun aşırı derecedesoğumasına (-190 0 C sıvıazot) neden olur. Soğuketkisiyle hücre içindeki vedışındaki saf su, buzkristalleri halinegetirilerek, hücreninölümü meydana gelir.Hangihastalıklardauygulanır?Siğiller (genital bölgesiğilleri dahil), molloskumkontagiozum, güneş lekeleri,keloid, seboreik keratoz,aktinik keratoz, keloid, bazalhücreli cilt kanserindeuygulanmaktadır.• Bazı deri tümörlerinde cerrahiuygulamaya gerek kalmadan(özellikle yaşlı hastalarda)tedaviye olanak sağlar.• Kriyoterapi sonrası siğillerdetekrar etme, diğer yöntemleregöre daha az olmaktadır.• Ciddi yaralanma ya dakomplikasyon riski son derecedüşüktür.• Hızlı ve uygulanması kolaydır.Poliklinik şartlarında yapılabilir.• Ucuz ve güvenlidir.• Anestezi gerektirmez.• İşlem sonrası normal yaşantıdadeğişiklik gerekmez. Sporaktiviteleri ve çalışma hayatınıetkilemez.• İşlem sonrası kanama riski sonderece azdır.• Gebelerde kullanılabilir.


201531 medikentHİLMİ ERER'İNSAĞ ŞAKAĞINDAKİYAŞLILIĞA BAĞLI LEZYONUDONDURMA YÖNTEMİYLETEMİZLEDİKHastamız 63 yaşındaki Hilmi Erer'in sağ şakağındaki yaşlılığa bağlılezyonu dondurma yöntemiyle temizledik. 3x5 santimlik birlezyondu. Plastik cerrahlarla görüştük, karar verdik. Riskli olmayanbir lezyon olduğuna karar verdiğimiz için ‘Cerrahisiz halledebilirmiyiz?’ diye düşündük. Cerrahlar yama yapılması gerektiğini söyledi.Cerrahide enfeksiyon riski her zaman vardır. Hastanın lezyonucerrahi yöntemle alınsaydı, dikiş de yapılması gerekecekti. Yineestetik açıdan sorunu çözülmeyecek, izi olacaktı. Riskli bir yapıolmadığı için kriyoterapi uyguladık ve istediğimiz sonucu aldık. Birseansın yeterli gelmediği durumlarda 2-3 kez yöntemiuygulayabiliyoruz. Leke, ben, lezyon tedavilerinde en ideal zamangüneşin etkisinin en az olduğu kış ayları. Tedavinin ardından cildigüneşten korumak gerektiği için güneşsiz günler tedavi için tercihettiğimiz dönem.Bu yöntemindezavantajınedir?Herhangi biryan etkisivar mıdır?Ne kadarzamanda sonuçalınmaktadır?Ne kadarsıklıklauygulanmalıdır?Tedavi sadece kış aylarındauygulanmaktadır.Kriyoterapi sonrası enönemli yan etki, uygulamabölgesinde ağrı, şişlik ve sıvıtoplanmasıdır. Bu nedenlehastalara uygulamadanhemen sonra ağrı kesicilerönerilebilir. Uygulamabölgesinde iyileşmetamamlandıktan sonraderide renk açılması veyakoyulaşma meydanagelebilmektedir.Sonuç alınma süresi;lezyonun yerine, derinliğineve büyüklüğüne göre değişir.Mesela ayak altındakisiğillerde tedavi için 5-6seans gerekirken, el, yüz vegenital bölge gibi alanlarda2-3 seansta lezyoniyileşebilmektedir.Genellikle 2 hafta araverilerek seans tekrarıyapılmaktadır.Hangi yaşgrubunauygulanır?Kimlereuygulanmaz?Yaş sınırlaması yoktur,bebeklikten itibaren tümyaş grubunauygulanabilmektedir.Gebelerde kullanımında birsakınca oluşturmaz.Soğuk ürtikeri, kanamaproblemi veya kansulandırıcı kullananhastalara uygulanmasısakıncalıdır.


201532 medikentBİR AŞKHİKAYESİSöyleşiNesrin COŞKUNKent Sağlık GrubuBasın DanışmanıSizi ve eşinizi tanıyabilir miyiz?Elbette. Ben Figen Karavaş, 1972 İzmir doğumluyum.Nakil öncesine kadar özel gün fotoğrafçılığıyapıyordum. Şimdilik bir süre ara vermek zorundakaldım. Eşim Salih Karavaş 1966 doğumlu, emekli. 13yaşında Ulus adında bir oğlumuz var.Sizi İzmir Kent Hastanesi’ne getiren nedeneşiniz Salih Karavaş için karaciğer naklikararının alınmasıydı. En başa dönersek, herşey ne zaman, nasıl başladı?Her şey 15 yıl önce eşimin yaşadığı bir stres, sıkıntıyüzünden başladı. Yaşadığı sıkıntı eşimin vücutsisteminin çökmesine sebep oldu ve 1 yıl süren tetkiklersonucu hastalığın adını öğrendik. Şanslıydık ki çok iyibir doktora denk gelmiştik: Ulus Salih Akarcalı.Kendisini burada anmadan geçemezdim. Onunsayesinde hastalığın teşhisi konuldu. Her şey içinkendisine buradan da teşekkür etmek istiyorum. 15 yılboyunca eşimin takibi kendisi tarafından yapıldı. Odönem bu hastalığın sonucunda karaciğer nakliolacağını doktorumuz söylemişti. 5 ya da 10 yıl içindedemişlerdi. Ancak birçok alternatif tedaviler veçabalarımız ile 15 yılı tamamladık.Böyle bir hastalık tanısı koyulmasıyaşamınızı nasıl etkiledi?Yaşamımız tamamen değişti. Sosyal hayatımız her yılbiraz daha geride kaldı. Hatta son 4 yılımız sadecesağlık sorunları ile geçti. Eşim hastalığı sebebi ile halsizve yorgun oluyordu. Olan enerjisini işine harcıyordu.Çok güçlü bir eşim var... Bir insanın böyle meşakkatli birhastalıkla yıllarca yaşaması çok ama çok zor, heranlamda çok yıpratıcı! Sporcu olmasının verdiği disiplinile sanırım bir çok şeye benden daha farklı baktı,yaklaştı ve kendisini hep ayakta tuttu.Siz en başından bu hastalığın eşinizikaraciğer nakline götüreceğini biliyordunuz,insan buna hazırlanabiliyor mu?Hayır hazırlanamıyorsunuz. Her ne kadar sonunda nakilolacak diye bilseniz de vakti geldiğinde tüm duygulardeğişiyor...Karaciğer nakli için son viraja girdiğinizde;verici arayışlarınız, sizin donör olmanız...O süreçte neler yaşadınız?Nakil vaktiniz yaklaştı dendiğinde 6 ay ile 1 yıl gibi birsüre ön görülmüştü. Ancak 1 ay içerisinde seyir çok hızlıdeğişti ve zamanımız kalmamıştı.Önce eşimin 3 kardeşi tetkikleri yaptırdı ki üçünden biriolur diye düşünmüştük hep. Ben en son girecektim,çünkü eşimi 15 yıldır ben tanıyordum, tüm hastalıksurecini, ona bakım vs. Ayrıca oğlumuz var onun okuluve yanında olmam gerektiği için ben en son seçenekolarak geri planda kalmıştım.Lakin düşündüğümüz gibi olmadı, kardeşlerininsonuçları olumsuz çıktı. Kuzeni gitti olmadı. Sırada biriki kişi daha vardı ancak bizim de vaktimiz çok azdı,gece kararımı vermiştim, ertesi gün eşimin haberiyokken ben gittim tetkiklere başladık. O sırada eşimbaşka bir hastanede yatıyordu. Tetkiklerim yapılırkenemindim, benim sonuçlarım uygun olacaktı bundanemindim... 1 hafta sonra telefon geldi. Hastanedeeşimin yanındaydım, “Karaciğer verebilirsiniz uygunçıktı” dendiğinde telefonda mutluluktan ağladım...“ Karaciğer Naklibenim içinkısıtlamaların yokoluşunu, sağlıklıhissetmenin nasılolduğunuanlatıyor.”


201533 medikentPek çok insan canlı verici olma konusundatedirgin. Oysa siz bırakın tedirginliğieşinize hayat vermek için ameliyata güleoynaya gitmiştiniz. Bu rahatlığınızı neyeborçlusunuz?Sebebini tam olarak açıklayamıyorum. Ancak tek birsaniye bile tereddüt etmedim! Cidden etmedim!Aksine inşallah benim sonuçlarım uygun çıkacak diyedualar ettim. Ben yapı olarak hayata hep pozitifbakmayı tercih eden biriyim elimden geldiğince.Yoksa 15 yıl dile kolay, bunca zaman gardım çoktandüşmüş olurdu.Her şeyden öte, sevdiğim insana, kocama bir dermanolabilecektim... Oğlumun babasına... Ne mutlu bize kiuygun çıktı sonuçlar, ne mutlu! Daha ötesi yok ki...Gerçekten ameliyattan önceki günden itibaren,hastanede nakil saatine kadar neşemizi kaybetmedik.Önce beni aldılar içeri, sedye ile giderken eşime deuğrayalım onu da görüp öyle geçelim demiştim. Öylede yaptık. Nakil öncesi son pozumuzu da verdik, güleoynaya gittim.Bütün sorularım karaciğer nakli olacak hastalara,verici olacak yakınlarına yol gösterici olsun istiyorum.Nakil olduktan taburcu olana kadar geçen süreç sizinve eşiniz için çok mu zordu?Süreç vericiler için daha kolay, 1 hafta içindeçıkıyorsunuz taburcu oluyorsunuz. Sonrasında dadikkat etmeniz gereken şeyler var, beslenme,hareketler vs.Alıcı açısından biraz daha uzun sürüyor bu süreç.Kişinin nakil öncesi sağlık durumu vs bir çok şey etkenbu sürece. Bu sebeple eşimin de taburcu olma süresiuzadı. Hatta hemen taburcu olamadık 50 gün kaldıhastanede. Zira bizim nakil öncesi çok zorluydu,zaten nakile girerken eşimin vücudu bitmişti. 20 kgeksi ile girdi nakile ve 1,5 ay hastanelerde yattı. Nakilede başka bir hastaneden taburcu olup direkt geçti eveuğramadan.Eşiniz yeni bir hayata başladı, bu hayattasiz ona can aşısı oldunuz. Bu nasıl birduygu?O benim canım ama...Ben eşimi çok sevdim, o da beni sevdi sanırım… Şakabir yana, sevdiğiniz birinin yanınızda olması kadargüzel bir duygu yok ki, onu evimizde görmek bileyetiyor! Gerisi de sağlıkla olacak inşallah...Nakil geçen yıl Sevgililer Günü arefesinedenk gelmiş ve sizin olayınız gazete veTV’lerde Sevgililer Günü’nün en anlamlıhaberi olarak yayımlanmış, o gününsembolü olmuştunuz. Bir yıl nasıl geçti?Aslında hem çok hızlı hem de çok yavaş ve bazenbitmek bilmedi vakit... Çok iniş çıkışlar oldu. Taburcuolmak yetmiyor, sonrasında da vücudunuz sizeoyunlar oynuyor ve sürekli hastane kapısındaoluyorsunuz. 1 yıldır hep gittik, yatışlar oldu süreklikontroller oldu. Önceki soruda değindiğim gibi eşimin15 yıllık sıkıntılı bir sağlık süreci oldu. Bu da bizim busüreçte daha ağır yol almamıza sebep oldu. Yavaşyavaş ilerliyoruz ama inşallah temeli iyi olacak,sonrası çok daha iyi olacak. Eşim henüz sosyalhayatına geri dönememiş olsa da çok şükür bugünümüze! Allah’ım bize bu günleri aratacak başkaacılar sıkıntılar göstermesin, diyorum artık. Çünküdaha zorlarını da yaşadık.Artık Sevgililer Günü’nü kutlayacakmısınız?Sağlıklı olalım bize her gün Sevgililer Günü artık. Amaküçük sürprizler de iyi olur sanırım.Karaciğer nakli yapılan onlarca merkeziçinden neden Kent Hastanesi’ni seçtiniz?Kararınızdan, sonuçlardan memnunmusunuz? Bir değerlendirme yaparmısınız?Durumumuz birden aciliyet kazanınca çok acil bilgitoplamamız gerekti. Çok kısa sürede geri bildirimeulaştık. Tecrübesine güvendiğimiz doktorlarasorduğumuzda herkes “Kent Hastanesi Murat Kılıç veekibi” dedi.Hiç tereddütsüz geldik Kent Hastanesi’ne. Hele ilkMurat Kılıç ile yaptığım görüşmede, duruşu, tavrı,hastanın geçmişine bakışı ve yorumları zaten size fikirveriyor. Ayrıca daha da önemlisi bize durumunaciliyetini anlatan kendisi oldu, çok teşekkür ederizMurat Bey’e. Çok şanslı hissediyorum ben bu süreçtekendimizi. İzmir’de olup böyle bir hastanede ve işinibilen bir ekip tarafından naklin gerçekleşmesi,sonrasında da takibin yine aynı hastane ve ekiptarafından devam etmesi. Hastanenin koşulları,hijyeni, nakil hastaları için özel olarak ayrılmış birkatın olması, hastanenin nakil işlemine ne kadarciddiyetle yaklaştığının göstergesi. Bir çok şey detaylıdüşünülmüş ve uygulanıyor. Kat temizlik personelibile özel hijyen eğitimli ve de saygılı çalışanlar...Eşimin ateşi çıktığı anda bir telefon kadar yakın bizenöbetçi doktorlarımız. Bugüne kadar telefonlaulaşamama durumumuz hiç olmadı. Hemen, saat kaçolursa olsun hastaneye gidiyoruz yatışımız yapılıyor,gereken acil tedavi hemen başlıyor hiç beklemeden!Tüm Nakil Ekibine ve güler yüzlü hemşirelerimizeyürekten teşekkür ederiz.Tüm bunların dışında değinmek istediğim bir hususdaha var. Organ Bağışı.Ya benim de sonuçlarım uygun çıkmasaydı? Yakadavradan nakil için beklemeye başlasaydık? Bunlarıdüşününce nasıl bir çaresizlik, nasıl bir kara boşluktahissediyorum kendimi! Kimin ne zaman organ naklineihtiyacı olacağı belli olmaz. Her şey ama her şey 1günde değişebilir. Lütfen sağlığımız yerindeykengörmezden gelmeyelim bu konuları.İlle başımıza gelince farkına varmayalım lütfen.Hayatta iken organ bağışımızı yapalım. Duyarlı olalım.Biz ölüp gittikten sonra başka hayatlara CAN olalım.Bundan öte bir iyilik, sevap var mı? Bir başkasınınhayatını kurtarmak... Binlerce insana umut olmak...


201534 medikentKapak KonusuProf. Dr.Mitat BAHÇECİKent HastanesiEndokrinoloji veMetabolizma HastalıklarıUzmanıSebze, meyve ve otlardan zengin, doymamışyağ asidi, lif ve kompleks karbonhidrat içeriğiyüksek olan Akdeniz tipi beslenme, DünyaSağlık Örgütü’nün tavsiye ettiği glisemik indeksdiyetine en yakın ve en uyumlu olan beslenmeşeklidir. Akdeniz tipi beslenmede doymuş yağ,kolesterol ve basit karbonhidrat içerikleridüşüktür. Obezite ve tip 2 diyabet üzerineolumlu etkileri bilinen Akdeniz tipi beslenmeprogramında her gün tüketilecek besinlerarasında zeytinyağı, balık, tahıllar, sebze,meyve, kuru baklagiller ve otlar yer almaktadır.Akdeniz tipi beslenme total kolesterol, LDLkolesterol, HDL kolesterol, trigliserid, kanbasıncı ve kan şekeri düzeyleri gibi kardiyovaskülerrisk faktörlerin avantaja çevirir.Diyabet riski azalır. Sağlıklı bir diyet içinidealdir.Meyve ve sebzelerin yanında özellikle Egeinsanının vazgeçilmezi olan “Otları” da yabanaatmamak lazım! Neredeyse yılın her mevsimi,dönemine göre değişmekle birlikte pazartezgahlarının vazgeçilmezi olan otlar lezzetlerininyanı sıra pek çok rahatsızlık için de doğadangelen mucizevi yararlar sunuyor insanlığa. Buotlara biraz daha yakından bakacak olursak,daha pratik bilgiler elde edebiliriz.Doğa ya da tabiat ana o kadar çok şey bahşetmiş ki bizesaymakla tükenmiyor. Mesela sebze ve meyvelerin her biri birerbesin deposu olmalarının yanında mineral ve vitaminlerbakımından da çok zenginler.DoğadanFışkıranŞifa


201535 medikentDağlama (Koyungözü, Alagömeç)Chrysanthemum coronariumTaze sürgünlerinden haşlanarak zeytinyağlı salatası yapılır.Karışık ot kavurmalarında, böreklerde ve gözlemelerde dekullanılır. Baş ağrısı ve migreni kesme etkileri son yıllardakeşfedilmiştir. Spazm çözücüdür; migrene karşı yararlıdır.Hafif yatıştırıcı etkisi vardır. Ancak duyarlı kişilerde ağızülserlerine neden olabilir ve gebeler almamalıdır.Yabani Rezene (Arap saçı)Foeniculum vulgareYaprakları dereotuna benzer ama ondan ayıran en belirginözellik anasona benzer keskin kokusudur. Kültür ortamındada yetiştirilmeye başlanmıştır. Kök ve taze yapraklarındanzeytinyağlı, kuzu etli yemeği yapılır. Yumurtalı veyayumurtasız kavurma sının yanı sıra, karışık ot kavurmalarınınve böreklerin olmazsa olmazıdır. Rezenenin yararlarıarasında; iştah açması, yatıştırıcı olması, balgamsöktürmesi ve sodyum ve potasyum bakımından zenginolduğu için vücut sıvılarını dengelemede yararlıdır. Ayrıcamide ve bağırsak şikayetlerini ve gazlarını azaltıcı etkisinedeniyle gaz sancısı çeken ve ishal olan bebeklere çayolarak içirilirse hem kaybedilen sıvıyı geri kazanmayayardımcı olur hem de sancıları azaltır.EbegümeciMalva sylvestrisEge ve Akdeniz çevresinde yetişen çok veya yıllık birbitkidir. Karışık ot kavurmalarında ve böreklerde, gözlemelerdekullanılır. Ayrıca zeytinyağlı yemeği, sarması ve ekşilisalatası yapılır. Ebegümeci Antik çağlardan beri ilaç olarakkullanılır. Tohumlarının çayı sakinleştirici ve diüretik olarakkullanılır. Laksatif etkisi de akılda tutulmalıdır.Cibes OtuLahananın ve karnabaharın kesilip toplanmasından sonratoprakta kalan köklerinden büyüyen turpgillerden birbitkidir. Salatası ve zeytinyağlı yemeği yapılır. Cibes otu;iştah açar, sağlıklı zayıflamak için yardımcı bir besindir,cildin sağlıklı ve canlı kalmasına sağlar ve bağırsaklarıtemizler. Lahananın kökünden oluşması nedeniyle kanserekarşı koruyucu etkisinin bulunmasını sağlar.Radika(Hindiba, Tatlı Radika, Kara Hindiba)TaraxacumYaprakları koparıldığında yapışkan bir sıvı çıkar. Tazeyapraklarından zeytinyağlı ve limonlu salatası ve karışık otkavurmalarına kullanılır. Kuzey Amerika ve Avrupa’dayaygın olarak bitkisel tedavi amaçlı kullanılır. İçerisindetaraksinik asid, tetrahidroridentin B ve vitamin A, vitaminC, tanninler, alkaloidler, pektin, inülin, nişasta, potasyum,beta karoten, kafeik asid, flavonoidler (apigenin) bulunur.Karahindiba çok iyi antidiyabetiktir ve kolesterol düşürücüdür.Nasıl kullanılır? Taze yaprak 4-10 gram/gün, kuruyaprak 4-10 gram/gün, taze yaprak suyu 1 çay kaşığı, sıvıekstre: 1-2 çay kaşığı/gün ve kuru toz ekstresi 250-1000mg/ günde 3-4 kez alınmalıdır.Taze IsırganUrticaTohumu yağ ihtiva eden bir dokuya sahiptir. Şeker hastalığınakarşı, saçlara parlaklık ve canlılık kazandırıcıdır. Saçkepeğini azaltır. Ağrıyı hafifletir. Yaprakları da potasyumbakımından zengin bir idrar söktürücüdür; ödeminatılmasına yardımcı olur.


201536 medikentAcı KavunMomordica CharantiaAcı kavun, esas olarak momordisin, cucurbitacin B içerir.Anti-diyabetik olarak kullanılır. İçerisindeki lektinaracılığıyla insülin benzeri aktivite gösterir ve kan şekerinidüşürür. Taze meyve, tentür ve meyve ekstresi olarakkullanılır. Taze meyve 57-113 gram/gün, Tentür: 1.3 mlgünde 2 kez, meyve ekstresi 300-600 mg/gün kullanılır.ZerdeçalCurcuma Longaİçerik olarak %5 uçucu yağ yanında alfa ve beta pinen, alfafellandren, camphor, camphene, zingibrene , resin, nişastave curcuminoidler bulunur. Anti-diyabetik olarak tozukullanılır. Kullanım miktarı pudra zerdeçal 500-8000mg/gün olarak önerilir.SarımsakAllium SativumKuru sarımsak %29 karbonhidrat, %56 protein (albümin)ve %0.1, musilaj ve %0.06-0.1 uçucu yağ içerir. Ayrıcademir, fosfor ve bakırdan da zengindir. Uçucu yağ olarak alilpropil disülfid, dialil disülfid, alliin ve allisin bulunmaktadır.Sarımsak dişi kan şekerini anlamlı olarak düşürür. Allilpropil ve allil disülfid kan şekerini düşürmede rol oynar. Birşeker hapı olan Tolbutamid’e benzer kan şekeri düşmesisağlar. Pankreastan insülin salgılatır ve kan yağlarınıazaltır. Sarımsak suyu ekstresi 50 ml/gün kullanılır.ÇemenTrigonella foenum-graecumÇemen içerisinde nikotinik asid, alkaloid trogonelline vekumarin bulunur ve çemen tohumu anti-diyabetiktir.Posadan zengin tohumları tip 2 diyabette kanın şekerinidüşürür. Ayrıca eser element içerir ve özellikle yemeksonrası kan şekerini normale getirir. Yapraklar 5-30gram/gün, günde 3 kez yemekle alınırken tohumları 10-15gram/gün ölçüsünde kullanılır.Sözün özü;doğanın bize bahşettiğibitkiler gerçekten demucizevi yaşamkaynağıdır, ancaktüketirken dikkatliolmalı; diyabet vehipertansiyon gibi sağlıksorunlarımız nedeniylealmakta olduğumuzilaçlar varsa bunlarıdoktorumuzadanışmadan sınırsızcatüketmemeli veilaçlarımızıkullanmaktanvazgeçmemeliyiz.TarçınCinnamomun ZeylanicumUçucu yağ, tanin, musilaj, kalsiyum oksalat, nişasta vemannitol içerir, ayrıca tarçın yağı sinnamaldehid, simen vekaryofillin içerir. Kullanım alanı olarak tip 2 diyabet, insülindirenci ve kolestreol yüksekliğinde kullanılır. Dozaj: tozhalinde ½ çay kaşığı/gün yeterlidir.SoğanAllium CepaSoğan aslında bir protein deposu. Gerçekten de soğan arginin,histidin, lizin, triptofan, metionin, treonin, lösin ve izoliösin gibiesansiyel aminoasidleri içerir. Kökünden soğan yağı çıkarılır vekökü protokatekuik asid, hidroksi benzoik asid, vanilik asid,kafeik asid, sitrik, abietik, oksalik ve mialik asid de bulunur.Yararları arasında kanda yağlarını düşürmesi, trombositagregasyonunu azaltması (damar tıkanıklığını önlemesi)yanında antihipertansiftir de. Şeker hastalarının tüketimiserbesttir. Ham ve haşlanmış soğan ekstreleri kullanılır.Brokoli-KarnabaharBrassica oleracea ItalicaSulforofan, folik asit ve C vitamini içeriği yüksek birsebzedir. Brokolinin pişirme tekniği oldukça önemlidir;haşlanarak pişirilirse C vitamini kaybı artar çünkü Cvitamini ısıdan etkilenir ve ısıya maruz kaldığında vitamindeğerinde önemli düşmeler meydana gelir. Bu nedenlesalata olarak tüketmek alınacak vitamin kapasitesiniarttırmaktadır. Sulforan içermesi (kükürtlü bileşik) bağışıklıksistemini güçlendirmede önemlidir.


201537 medikentLahanaBrassica oleraceaLahana kükürt bileşikleri ve kanserden koruyucuefektif maddeleri içermektedir. Posa içeriğiyüksektir. İçeriğindeki Selenyum’dan dolayıbağışıklığı arttırmada etkilidir. C vitamini, B1 veB2 vitamini bakımından oldukça zengindir.Brokoli, karnabahar ve lahanada bulunanglukozinolatların kanserden koruyucu etkileribilinmektedir. İndol, izotiyosiyanat ve sulforafangibi fitokimyasallar hücresel DNA zedelenmesinibaskılayan veya bloke eden enzimleri tetikler,tümör büyüklüğünü ve östrojen benzerihormonların etkinliğini azaltır.ALAÇATI OT FESTİVALİ’NDEKENT SAĞLIK GÜNLERİAlaçatı doğasının zenginliğinin, otlarının çeşitliliğininve ot yemeklerinin tanıtıldığı Alaçatı OtFestivali’nin 6.’sı 26-29 Mart 2015 tarihlerindedüzenlendi. Alaçatı Ot Festivali’nin sağlık sponsoruKent Hastanesi’ydi. Festival boyunca hemsağlık söyleşileri düzenledik, hem de Alaçatısokaklarında yer alan bilgi panolarımızla doğal vesağlıklı beslenmenin önemine dikkat çektik.Sağlık SöyleşileriKöstem Otel’de düzenlediğimiz sağlık söyleşilerikapsamında festivalin ilk günü olan 26 Mart 2015Perşembe günü Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr.Cevad Şekuri, “Kalp Dostu Bitkiler ve Kalp SağlığınıKoruyucu Beslenme”, 27 Mart 2015 Cumagünü Endokrinoloji ve Metabolizma HastalıklarıUzmanı Prof. Dr. Mitat Bahçeci, “Otların Gücü:Metabolizmayı Hızlandıran ve Bağışıklık SisteminiGüçlendiren Otlar, Bitkiler” ve 28 Mart 2015Cumartesi günü Dahiliye Uzmanı Dr. Tuncay Filiz,“Otlar ve Bitkiler Soframızda Neden Olmalı?”başlıklı sunumlarıyla yer aldılar.İlgi gören söyleşilerin yanı sıra “Alaçatı OtFestivali Hatırası” panosu da festivale katılanlarınuğrak noktası oldu.KerevizApium graveolensKereviz, kök besinlerdendir ve kök kısmı nişastaiçerdiği için şeker hastaları dikkatli tüketmelidir.Glisemik indeksi, kök tarafında yüksek olduğuiçin akşam öğünlerinde yememeye özellikledikkat edilmelidir.


201538 medikentKapak KonusuDoç. Dr.Cevad ŞEKURİKent HastanesiKardiyoloji UzmanıKalp SağlığınıKORUYUCU BESLENMEDünya Sağlık Örgütü’nce 2012 yılında hazırlanan birrapora göre; 10 temel risk, dünyadaki prematür (erken)ölümlerin ve hastalık nedenlerinin yüksek hızınıaçıklamaktadır. Bunlardan 7’si beslenme ve fizikselaktiviteye dayalıdır. Beslenme yetersizliği, fiziksel aktiviteazlığı ve sigara kullanımı, hastalıkların oluşmasındaönemli etkenlerden olup bunlarla mücadele edilmesi halksağlığının korunmasında önemlidir.Gelişmiş ülkelerde ölüm nedenleri arasında birinci sıradakalp-damar hastalıkları yer almaktadır. Ülkemizde de%43 oranındadır. Kalp hastalıkları riski; sosyo-ekonomikdüzeyi yüksek olanlarda ve 35 yaşın üstündeki erkeklerdekadınlara oranla daha yüksektir. Kalp damar hastalıkları,sağlıklı beslenme ve yaşam tarzı değişikliği ile önlenebilir.Oluştuktan sonra ise, tıbbi tedavisi ve yaşam tarzıdeğişiklikleri ile iyileştirilebilir veya ilerlemesiengellenebilir.


201539 medikentDünya genelinde kalp hastalıklarındaki artış nedenlerininbaşında; aşırı sigara tüketimi, kentleşme, fiziksel inaktivite(otomasyon, araba kullanımı vb), aşırı enerji tüketimi, bolyağlı gıdalar (fastfood beslenme tarzı) ve psikososyal stresgelmektedir. Kilo alımı ve obezite, kalp sağlığını tehdit etmekteve diğer birçok hastalığın gelişimine neden olmaktadır.Kalp hastalıklarından korunmanın temel amacı; kalp pompa fonksiyonununkorunmasıdır. Bunun için; kalp krizini önlemek gerekir. Buamaçla, sigaranın kullanılmaması, diyabet, kolesterol yüksekliği vehipertansiyonun gibi hastalıkların erken tanısı son derece önemlidir.Aynı zamanda, sağlıklı beslenme, sigaranın derhal bırakılması,obeziteyle mücadele, düzenli egzersiz ve hareketsiz yaşam tarzındanve psiko-sosyal stresten uzaklaşılması çok önemli kriterlerdir.Çağımızda hastalıklarda önemli bir risk faktörü kabul edilen hareketsizyaşam tarzı, ölüm riskini artırmakta; kalp rahatsızlıklarına, şişmanlığa,çeşitli organ kanserlerine, yüksek tansiyona, şeker hastalığına,depresyon ve kemik erimesine yol açmaktadır.Metobolik Sendrom; hipertansiyon, şişmanlık, yağ metabolizmabozukluğu, diyabet, bozulmuş açlık glukozu veya bozulmuş glukoztoleransı gibi önemli risk faktörlerinden oluşur. Bir bireyde metaboliksendrom varsa kalp damar hastalıkları riski artar. Ülkemizde 7-8milyon metabolik sendromlu olgu olduğu düşünülmektedir.Hipertansiyon, dünyada ve ülkemizde en sık görülen hastalık olup,aynı zamanda kalp damar hastalıklarında en önemli risk faktörüdür.Yaşam biçimi değişikliği önerilerine uymak en az ilaç kadar önem taşır.Yaşam biçimi önerileri aşağıdaki tabloda verilmiştir. Bu önerilereuyulması, ek olarak sigaranın bırakılması sonucu mükemmel halegetirir. Olguyu, kalp damar hastalığı, böbrek yetmezliği, çevreseldamar hastalığı beyin ve göz gibi hipertansiyonun komplikasyonlarındankorur.Hipertansiyon tedavisinde yaşam biçimi önerileri:ModifikasyonÖnerilerKan basıncındaki düşüşKilo kaybıDASH diyetiTuz kısıtlamasıFiziksel aktiviteAlkolün sınırlandırılmasıVucüt kitle indeksi: 18.5-24.9Sebze, meyve, az yağlı diyet, minerallerAz tuzlu diyet (2-4gr Na veya 6 gr Na klorid)Günde en az 30dk yürüyüş2 kadeh (Erkek)1 kadeh (Kadın)5-20mmHg/10kg8-14mmHg2-8mmHg4-9mmHg2,5-4mmHgMutfakta Dikkat Edilmesi GerekenlerUygun pişirme yöntemleri seçilerek, az yağ tüketiminisağlamak gerekir. Yağda kızartma yerine fırındakızartma, haşlama, buharda pişirme veya ızgarayöntemleri tercih edilmelidir.Tuz tüketimini azaltın. Yüksek tuz tüketimi tansiyonadavetiye çıkarır. Ödem oluşumuna neden olur. Kalbiyokuşa sürer. Sağlıklı erişkinlerin 2-3 gr tuz tüketmesiyeterli (günlük toplam 1 çay kaşığı kadar) olacaktır.Masadaki tuzluğu kaldırmak gerekir. Bununla birliktekonserve, hazır gıdalar, salamura, fast food yiyeceklerinde tuz oranı çok fazladır, bu gıdalardan uzak durmakgerekir.


201540 medikentKalp Damar HastalıklarındaBeslenme İlkesiVücut ağırlığınormal ağırlığagetirilmelidir(vücut kitle endeksi20-24.9 arasında)Öğün sayısıarttırılmalı(4-6 öğün)Kalp Dostu25 Yiyecek*Cleveland Clinic, Amerikan DiyabetDerneği (ADA)Karbonhidratmiktarı enerjinin%50-60’ ı olmalıYağ miktarı,enerjinin %25-30 uolmalı;• % 7-10 doymuş yağasitleri,• % 10 tekli doymamışyağ asitleri,• % 10 çokludoymamış yağ asitleriVitamin vemineraller yeterliolmalıPosa bol miktardaolmalı. Kurubaklagiller sebzeve meyveler,kepekli ekmekGünlük tuztüketimiazaltılmalı.(Yemekler tuzsuzveya az tuzlu,ekmek tuzsuzolmalı)Kolesterol miktarıgünde 200 mg’ıaşmamalıSomon balığıKeten TohumuYulaf EzmesiSiyah Fasulye ve BarbunyaBademCevizKırmızı şarapTon BalığıSoya PeyniriDoğal Pirinç (Brown rice)Soya SütüYaban MersiniHavuçKalp DamarHastalıklarındaÖnerilen BesinlerSüt-Yoğurt:300-500 gr (2-3 su bardağı kadar yağsız-kaymaksız)tüketilebilir.Proteinler:Düşük yağlı protein seçilmeli. Yağsız et, kümeshayvanları, balık, yumurta (haftada 3-4 adet,tercihen beyazı) önerilir. Derisiz tavuk göğsübulunursa organik ürün tercih edilmelidir. Gündebu ürün gruplarından 90 gr (3 köfte kadar, yağsız vederisiz) et, 1 tabak kuru baklagil yemeği tercihedilebilir. Balık, yağlı etin en iyi alternatifidir.Omega 3 yağ asitinden zengin olan balıklar, kantrigliserid düzeyini düşürür. Somon, sardalya,uskumru ve ton balığı Omega 3 yağ asitinden enzengin balıklardır. Haftada mutlaka 2 kez balıkyenmesi (300gr) önerilmektedir. Diğer Omega 3kaynakları, keten tohumu, ceviz, soya, kanola vekrill yağıdır.Kaçınılması gereken proteinler ise; tam yağlı sütürünleri, karaciğer gibi iç organ etleri, yumurtasarısı, yağlı et, yağlı pirzola, kuyruk yağı, kaburga,şarküteri etleri, sosisler, salam, kızarmış et ve tavukderisidir.Ekmek ve tahıl grubu:Kalp sağlığı ve kan basıncı kontrolü için gereken lifve vitaminleri ihtiva eder. Öğünlerde (günde 4-5defa) önerilir. Tam buğday unu veya tam tahılekmeği, porsiyonunda 5 gr veya daha fazla lif içerentahıllardan koyu doğal pirinç, arpa, kara buğday,yulaf ve keten tohumu tercih edilmelidir. Sınırlıveya kaçınılması gereken tahıl ürünleri ise; beyazrafine un, beyaz ekmek, çörek ve kekler, dondurulmuşgofret, mısır ekmeği, tereyağlı patlamış mısır,bisküviler, granül çubuk ve börekler, yumurtalışehriye ve yağlı krakerlerdir.Sebze ve meyveler:Sebze ve meyveler, az kalori ve lif nedeniylekalbinize ödüldür. Kalp koruyucu, kan sulandırıcı vedamar koruyucu antioksidanlar içerirler. Günde 5-6porsiyon önerilir.Yağlar:İyi yağlar; zeytinyağı, kanola yağı ve trans yağiçermeyen margarinlerdir. Doymuş ve transyağların kolesterol içeriği yükseltir. Ne kadar aztüketilirse, kalp korumasında o kadar başarılıolunur. Bu yağlar, hasar görmüş damarlardanüvelenir ve damar sertliği başlar. Diğer riskfaktörleri damarları savunmasız bırakınca, yağlardaha çok saldırganlaşır. Özellikle düşük yoğunlukluLDL, en saldırgan damar düşmanı yağdır.Önerilen yağ miktarlarıSatüre yağ: Günlük kalorinin %7’sinden daha azveya en fazla 14 grTrans yağ: Günlük kalorinin %1’inden daha az veyaen fazla 2 gr/günlükKolesterol: Sağlıklı erişkinler için 300 mg/gün’dendaha az, LDL kolestrolü yüksek bireylerde 200mg/gün’den daha az olmalıdır.IspanakSarımsakBrokoliŞeker PatatesiKırmızı BiberKuşkonmazPortakalDomatesCantaloupe (Bir çeşit kavun)Papaya (Kavuna benzer)Siyah çikolataÇay


Kent Hastanesi,hepimizden önceçocuklarımızın hastanesi!Çünkü, çocuklarımız,hepimizin geleceği!Kent Hastanesi’ninçocuklara özelbölümleri• Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü • Yenidoğan Yoğun Bakım Ünitesi• Çocuk Acil Servis Hizmeti • Çocuk Nörolojisi Bölümü • Çocuk Cerrahisi Bölümü• Çocuk Kardiyolojisi Bölümü • Karaciğer Nakil Bölümü • Çocuk GastroenterolojisiKENT HASTANESİ 8229/1 Sokak No:56 35630 Çiğli-İZMİRTel: (0232) 386 70 70 (pbx) • Faks: (0232) 386 70 71www.kenthospital.com/KentSaglikGrubu/kentsaglikgrubu


201542 medikentKapak KonusuUzm. Dr.Tuncay FİLİZAlsancak Kent Tıp Merkeziİç Hastalıkları UzmanıOTLAR VE SEBZELERNİÇİN SOFRAMIZDAOLMALI?


201543 medikentNASIL BESLENMELİYİZ?Dengeli beslenmeliyiz. Dengeli beslenmekmakrobesinleri, mikrobesinleri ve suyubilinçli olarak tüketmek demektir.Makrobesinler karbonhidratlar,proteinler ve yağlardır. Mikrobesinlerimizise vitaminler ve minerallerdir.Bugün dünyada ölüme yol açan 15 hastalık arasında ilksekiz hastalık beslenme ile ilgilidir. Bu çok önemli birsaptamadır. 20. yüzyılda beslenmenin niceliği üzerineattığımız ilk adım, bugün nitelik üzerine olup, “diyet”kavramı ile dile getirilmektedir. Önümüzdeki üçüncüadım ise, mükemmellik olacaktır, dileriz öyle olur. Bizyeter ki görev ve sorumluluklarımızı yerine getirelim.Kalp ve damar hastalıkları, dünyada ölümlerin en öndegelen nedeni olup beslenme ile ilgileri oksidatif strestir.“Homosistein” adlı madde kalp damar hastası olankişilerin kanlarında yüksek miktarlardadır. B,C vitaminlerive folik asit homositein düzeyini düşürerek, sözkonusu riski azaltmaktadır. Öte yandan anti oksidanvitaminler LDL kolesterolün damar duvarına penetrasyonunuazaltıcı etkide bulunmaktadırlar.Tüm kanserlerin gelişiminde anti oksidan vitaminler vefolik asit besleyici etkiye sahiptirler. Özellikle yeşilyapraklı ve lifli besinler kolon kanserlerini önlemedeönemli roller üstlenmişlerdir.Diyabetin tüm türlerinde B ve C vitaminlerinin kanşekerini düşürdüğü tokluk kan şekerini düzenlediğigösterilmiştir. C vitaminin gebelik diyabetini önlediğigösterilmiştir.Hipertansiyonun önlenmesinde potasyum, kalsiyum vemagnezyum içeriği yüksek yeşil sebze ve meyvelerintüketiminin son derece yararlı olduğu gösterilmiştir.Dünya Sağlık Örgütü’nün önerdiği diyet; düşük glisemikindeksli, lifli karbonhidrat ağırlıklı, doymamış yağasitlerinin tercih edileceği düşük kolesterollü diyettir.Bu tanım, Akdeniz mutfağına birebir uymaktadır.Günlük enerjimizin yüzde altmışını karbonhidratlardansağlarken yağ ve protein tüketimini de asla ihmaledemeyiz.Besinleri çiğ ya da az pişmiş olarak tüketmeliyiz. Çokpişirmek besinlerin vitamin ve mineral içeriklerini yokeder.Günde en az 2 litre su içmeliyiz. İdrar rengimiz, susuzkaldığımızın işareti olabilir. Koyu idrar, susuzluğaişarettir. Hemen telafi edilmelidir. Öte yandan yaşlılardasusama merkezi zayıf çalıştığı için susuzluk hissiolmayabilir. Bu nedenle yaşlılar susamayı beklemedendüzenli su içmelidirler.Sene 1947… Hiroşima ve Nagazaki’nin külleri henüzsoğumadan, ABD ordusunun elinde kalan DDT, okullardabit salgınına karşı çocukların üzerlerine sıkılıyor.Neymiş efendim, DDT’nin insan sağlığına olumsuzetkileri için kanıtlanmış deneyimler yokmuş. Bugünaynı şeyleri GDO’lu ürünler ve zirai ilaçlar için söylüyorlar.Kanmayalım! GDO’lu besinlerden ve katkı ürünlerindenuzak durmalıyız.Zirai ilaçlar besinlerle zehirlenmeye yol açar. Tüketmedenönce özenle yıkayalım ve zehirden arındıklarındanemin olalım.Son söz olarak önemle vurgulamak isterim ki; vitamingereksiniminizi taze meyve ve sebzelerden sağlayın.Gelişigüzel vitamin hapı asla kullanmayın, tek başlarınayüksek dozlarda ya da gelişigüzel vitamin destekpreparatları fayda yerine son derece zararlı olabilirler,hatta ölümlere dahi yol açabilirler. Vitamin destekürünlerini ancak doktorunuz gerekli görüyorsakullanın.“Zirai ilaçlarbesinlerlezehirlenmeye yolaçarlar. Sebze vemeyveleritüketmeden önceözenle yıkayalımve zehirdenarındıklarındanemin olalım.”


201544 medikentProf. Dr.Namık DEMİRKent HastanesiKadın Hastalıkları veDoğum UzmanıGEBELİK VEHİPOTİROİDİZM


201545 medikentZEKANEDİR?Bu konuda günümüzde belirlenmiş kesin bir tanımyoktur. Zekanın ne olduğuna ilişkin tartışmalar yıllarcayapılmış ve hala da yapılmaktadır. Ancak zekanın enfazla kullanılan üç özelliği:Öğrenme kapasitesi:Kişinin verilen eğitimden yararlanabilme kapasitesi.Öğrenilmiş bilginin toplamı:Kişinin kendi yetenekleri içinde öğrendiği tüm kavramve bilgiler.Çevrenin istemlerine uyabilme:Kişinin kendisini çevresine ve çevresinde görülendeğişikliklere başarılı bir şekilde uyum gösterebilmesibecerisi. Görüldüğü gibi bu özellikler oldukça genelözellikler olup zekanın ne olduğuna ilişkin açıklamayıyapamamaktadır. Buna karşın bireyler arasındakifarkların önemli olduğu çok eski dönemlerden buyana bilinmektedir.Her anne ve baba çocuklarının zeki olmasını ister. İnsan beyninin yandakiyazıda bahsedilen özellikleri kazanması gebeliğin en erken dönemlerindenitibaren başlamaktadır. Bu özelliklerin kazanılmasında da annenin tiroidbezi ve onun yaptığı hormonlar oldukça etkili olmaktadır.GEBELİKTE TİROİD BEZİ VEİŞLEVLERİNDE NE GİBİDEĞİŞİMLER OLMAKTADIR?Tiroid bezi tüm endokrin bezlerin en büyüğüdür. 20-30 g ağırlığındadır.Boynun alt kısmında 5. boyun omuru ile ilk göğüs omurgasına dek uzanır.Damardan son derece zengin bir organdır. H ya da U şeklinde birleşen50-60 mm uzunlukta iki yan lobdan oluşur. Gebelikte tiroid bezinin hacmiyeterince iyot alan yörelerde %10; iyottan fakir olan yörelerde %20-30artar. Gebelikte tiroid bezinin yapmış olduğu T4 ve T3 hormonlarının yapımı%50 artar. Buna bağlı olarak günlük İYOT ihtiyacı da %50 ARTAR. Bunedenle gebelik öncesinde ve gebelik sırasında iyot alınımı çok önemlidir.Gebelikte tiroid fonksiyon testleri, 2 temel hormon tarafındanetkilenmektedir. Bunlar “human chorionic gonadotropin (HCG)” olarakbilinen ve gebelik testlerinde ölçülen hormon ile esas kadınlık hormonuolarak bilinen östrojendir. HCG tiroid bezini hafif derecede uyarır ve ilk üçayda dolaşımdaki yüksek HCG düzeyleri tiroid bezini uyaran TSH hormondüzeylerini hafifçe düşürür (Bu duruma ‘subklinik hipotiroidizm’ denir).Gebeliğin daha sonraki dönemlerinde TSH normale dönebilir. Östrojenhormonu da dolaşımdaki tiroid hormon sağlayan proteinlerin miktarınıartırır. Dolaşımdaki tiroid hormonlarının %99’u bu proteinlere bağlanır.Ancak bu proteinlere bağlanmayan SERBEST HORMON düzeyleri tiroidhormonlarının aktif olan kısımlarıdır. Eğer gebelik sırasında TSH, serbestT3 ve serbest T4 düzeyleri normal ise tiroid bezi normal olarak çalışır.


201546 medikentTİROİD HORMONLARININGÖREVLERİ NELERDİR?Tiroid hormonu; hücre büyümesi, proteinsentezi, büyüme hormonunun salınımınınuyarılması, protein, lipid ve KHmetabolizması, Calcium dengesi, vücutısısının yapımı, beyin ve kas aktivitesi vekalp kasının kasılmasında rol oynar.Özellikle embriyo/fetus’ta ve doğum sonu ilk 2-3 yıldabeyin gelişimi ve fonksiyonu için gereklidir:1. Nöron oluşumu ve migrasyonu2. Akson ve dendrit oluşumu3. Myelinizasyon, sinaps gelişimi4. Siniri sisteminde özel aramaddelerinindüzenlenmesinde5. Ayrıca görme, işitme, karaciğer fonksiyonlarının,deri ve vücut büyümesinin düzenlenmesinde görev alır.Anne karnındaki bebekte, gelişen beyin yapılarının İLKBÜYÜME FAZI (maksimum büyüme hızı), sinir hücrelerininçoğalması ve organizasyonu 2. üç ayda olur. Bu faz içingerekli olan tiroid hormonlarının hemen tamamı ANNEKAYNAKLIDIR. Bu nedenle annenin tiroid bezinin iyiçalışması bir taraftan gebeliğin düşük ile sonuçlanmamasıiçin önemli iken, diğer taraftan bebeğin beyingelişimi ve zeka gelişimi için de önemlidir. Maksimumbüyümenin İKİNCİ FAZI, 3. üç ay’da başlar ve doğumsonu 2-3 yaşa dek sürer. Bu dönem için gerekli tiroidhormonu kaynağı fetus ve yenidoğanın tiroid bezidir.GEBELİKSIRASINDA TİROİDBEZİNİN AZÇALIŞMASINA YOLAÇAN SEBEPLERNELERDİR?Genel olarak tiroid bezinin azçalışmasının en sık sebebi, otoimmunbir hastalık olan Hashimoto Tiroiditisi’dir.Gebelik sırasında hipotiroidizm,Hashimoto Tiroiditisi’ne bağlı olarakya da hypotiroidisi olan kadınlarınyetersiz tedavileri sonucunda ya dahipertiroidizm tedavisinde aşırı dozilaç alınması sonucu ortaya çıkabilir.Gebelik sırasında gebelerin %2,5’indeTSH düzeyi 6 mIU/L’nin üzerinde ve%0,4’ünde ise 10 mIU/L üzerindebulunur.


201547 medikentHİPOTİROİDİZMİNANNE İÇİNTEHLİKELERİNELERDİR?Gebelik sırasında tedavi edilmeyen ya da yetersiztedavi edilen hipotiroidzm annede anemiye (kanhücre sayısının azalmasına), kas ağrılarına ve kasgüçsüzlüğüne, kalp yetmezliğine, düşük riskininartmasına, ‘preeklampsi’ olarak bilinen gebeliktetansiyon yükselmesi ve idrarda protein çıkması ilekarakterize olan hastalığa, plasentanın erkenayrılmasına, düşük doğum ağırlığı olan bebekdoğumuna ve doğum sonu kanamaya yol açar. Bukomplikasyonlar şiddetli hipotiroidizmi olankadınlarda görülür. Hafif düzeyde hipotiroidizmiolan kadınlarda hiç bulgu olmayabilir ya da“gebelikte görülen fizyolojik değişiklikler” olarakyorumlanabilir.ANNEDEKİHİPOTİROİDİZM’İNBEBEK İÇİN RİSKLERİNELERDİR?Bebeğin beyin gelişimi için tiroid hormonu çokönemlidir. Doğumda konjenital hipotiroidzm iledoğan bebeklerde eğer erken tanı konmazsa ya dahemen tedavi edilmezlerse ciddi bilişsel, nörolojikve gelişimsel anormallikler olmaktadır. Bu nedenleülkemizde de doğumdan sonra ilk 3 gündensonra topuk kanı alınarak konjenital hipotiroidizmaranmakta ve yakalandığı takdirde erkendentedavilerine başlanmaktadır.Anne karnındaki bebeklerin beyin gelişimleri içinçok önemli olan tiroid hormonlarının eksik olmasıdurumunda gebeler tedavi edilmezler ise doğacakçocuklarının 7-9 yaş arasında IQ skorlar 7 puandaha düşük olacaktır. IQ skoru < 85 puanolanların yüzdesi, tedavi edilmemiş hipotiroidizmiolanlarda %19 iken; Euthyroid annelerinçocuklarında %5’tir.GEBELİKTE TİROİDFONKSİYONTESTLERİNEBAKILMALI MIDIR?Gebelik öncesinde tiroid bezinin çalışmasınınincelenmesi ve gebelik sırasında TSH, SerbestT4/Total T4 hormonlarına bakılması önemkazanmaktadır. Kadınlarımızın gebelikleriöncesinde günde 150 mikrogram iyot desteğialmalarını ve gebelik ve emzirme süresince devametmelerini, gebelik planlamayanların isegebeliklerini öğrenir öğrenmez iyot desteğinebaşlamalarını önermekteyiz. Gebeliğin ilk 3 ayıiçerisinde TSH düzeylerinin 2,5 µIU/ml nin altındave 2.ve 3. üç aylarda ise 3 µIU/ml altındatutulmasına dikkat edilmelidir.


201548 medikentProf. Dr.Mehtap ÇAKIRKent HastanesiEndokrinoloji veMetabolizma HastalıklarıUzmanıTüm gebeliklerin yaklaşık%0.1-0.4’ünde tiroid hormon yüksekliği(tirotoksikoz) görülmektedir.GebelikteTiroid Hormon Yüksekligi


201549 medikentTüm gebeliklerin yaklaşık %0.1-0.4’ünde tiroid hormonyüksekliği (tirotoksikoz) görülmektedir. Bu durum, dahaönceden tedavi edilmiş hastalarda gebelikte nüksşeklinde görülebileceği gibi, ilk defa gebelik sırasındabir hastalık olarak da ortaya çıkabilir. Tirotoksikozu olanbir gebede sıcağa tahammülsüzlük, çarpıntı, terleme,endişe, ellerde titreme ve artmış iştaha rağmen kilokaybı görülebilir. Bunlardan sıcağa tahammülsüzlük,çarpıntı, terleme normal gebelikte de görülebileceğinden,gebe hemen hekime başvurmayabilir. Tiroidbezinde büyüme olabilir. Gözlerde belirgin öne çıkmaolması ise tirotoksikozların bir alt tipi olan Graveshastalığını düşündürür.Yukarıdaki şikayetlerle gelen hastada tiroid hormonlarındayükseklik saptanması, tirotoksikoz tanısınıkoydurur. Sonrasında tirotoksikoza sebep olan hastalıkaraştırılmalıdır. Tirotoksikoza tiroid nodülleri, tiroiddokusu inflamasyonu ile giden tiroiditler, tiroidinbağışıklık sistemi ile ilişkili hastalıkları gibi pek çokneden sebep olabilir. Tirotoksikoz yapan tüm buhastalıklar gebelikte de görülebileceği gibi, sadecegebelerde görülen ve gebelikle ortaya çıkan tirotoksikozlarda vardır. Ayırıcı tanı aşamasında iyi bir fizikmuayene, bazı kan tahlilleri ve tiroid ultrasonografisikullanılabilir. Ancak gebe olmayanlarda tanıda sıkkullanılan bir görüntüleme yöntemi olan tiroid sintigrafisininkullanımı ise, fetüs radyasyona maruz kalacağıiçin kesinlikle yasaktır.ilk üç ayda giderek yükselen bir hormondur ve tiroidbezini uyarıcı etkisi vardır. HCG-aracılı tirotoksikozlarınbir kısmında hiçbir tedavi verilmezken bir kısmında aşırıbulantı, kusma nedeniyle sıvı ve kilo kaybı olan gebelereyatırılarak tedavi verilmesi gerekebilir. HCG’nin tiroidiuyarıcı etkisi özellikle ilk üç ayda olduğundan diğertirotoksikoz türlerinde de bu dönemde bulgulardaşiddetlenme olmaktadır.“Graves hastalığı”na bağlı tirotoksikozlarda ise hormondüzeyleri ve hastanın durumuna göre ilaç tedavisiönerilmektedir. Bu tedavide gebeliğin ilk üç ayı ile son 6ayında kullanılan ilaçlar da farklıdır. İlaç dozu hormondüzeylerinin yakın takibi ile ayarlanmalıdır. Ancakgebelerde her iki ilaç belli bir dozun üstünde kullanılamamaktadır.Bu nedenle şiddetli hormon yüksekliği olangebelerde cerrahi tedavi gerekebilir. Gebeliğin üçüncüve altıncı ayları arasında tiroid operasyonu yapılaraktiroid bezinin bir kısmı çıkarılır.Gebelikte en sık görülen tirotoksikoz nedenleri “Graveshastalığı” (tüm gebeliklerin %0.1 ile %1’inde görülür) veHCG hormonu aracılı tirotoksikozlardır. HCG gebelikteTİROİDSonuç olarakGebelikte ortaya çıkan tiroid hormon yüksekliklerininayırıcı tanısı yapıldıktan sonra tedavisiyapılmalıdır. Ancak bu tedavi sırasında gebeolmayan tirotoksikozlara göre daha yakın takipve farklı ilaçlar ve dozlar gerekebilir.


201550 medikentTelevizyon ve internet karşısında uzun süre vakit geçirençocuklar, gelecekte potansiyel depresyon hastalarınadönüşebiliyor. TV ve internet bağımlılığı, literatüre de girdi.Bu durumda çocukların bir süre sonra bütün hayattan izoleolup, internet başında vakit geçirdiğini gözlemliyoruz. Bunuönlemek için çocuklarla inatlaşmak ve yasaklar koymakçözüm değildir. Peki neler yapabilirsiniz?NezahatBEDİRPsikologÇOCUKLARDATV VE İNTERNETBAĞIMLILIĞITelevizyon ve internet karşısında uzun süre vakitgeçiren çocuklar, gelecekte potansiyel depresyonhastalarına dönüşebiliyor. TV ve internet bağımlılığı,literatüre de girdi. Bu durumda çocukların bir süresonra bütün hayattan izole olup, internet başında vakitgeçirdiğini gözlemliyoruz. Bunu önlemek için çocuklarlainatlaşmak ve yasaklar koymak çözüm değildir. Pekineler yapabilirsiniz?


51 medikentÇocuklar adeta hipnotize oluyorSürekli çizgi film izlemi, çocuklarda başta dikkat dağınıklığıolmak üzere gelecekte ciddi sorunlara yol açabiliyor. Sonyıllarda tematik kanalların ve çocuk kanallarının artmasınabağlı olarak, çocuklar günün büyük bölümü, gün içerisindebunları izleyerek vakit geçiriyor. Çocuklar, televizyonkarşısında adeta hipnotize ediliyor. Çocuklar, bir süre sonrakendilerini çizgi film kahramanlarının yerine koymayabaşlıyor. Televizyon ve internet karşısında uzun süre vakitgeçiren bu çocuklar, gelecekte potansiyel depresyonhastalarına dönüşebiliyor.Televizyon karşısında uzun süre geçiren çocuklar, sessizkalıyor ve bu durum onların gelişimini engelliyor. Çünkühem sessiz kalıyorlar, hem de hipnotize oluyorlar, bu daçocukları olumsuz yönde etkiliyor. Çocuklar, normalgelişimsel dönemlerine göre daha fazla uyarıcı alıyor vedikkatleri çok daha kolay dağılabiliyor. Bir televizyonkanalındaki dikkat, en fazla 3 saniyedir, o yüzden uzunvadede dikkat dağınıklığı ve odaklanamama gibi ciddisorunlar çıkabiliyor.Çocuklar, çizgi f ilm karakterleriylekendilerini özdeşleştiriyorKız çocuklara yönelik çizgi filmlerdeki karakterlerin birçoğunun, bakımlı ve güzel bir vücuda sahip olduğunugörüyoruz. Kız çocukları, anne babalar farkında olmasabile bu durumdan çok etkilenebiliyor ve çizgi film karakterininyaşam tarzını benimseyebiliyor. Çoğu çizgi filmde,kızlar prenses, erkekler de prens olarak gösteriliyor. Ayrıcabu çizgi filmlerde her şey çok lüks olarak sunuluyor vebilinç altına beden algısı sokuluyor. Bedenleriyle uğraşankızlar, kadınlar haline gelirler. Çocuk bedeniyle ilgilibakımlı olmak zorundaymış gibi bırakılıyor. Çocuğunbilinçaltına “Değerli olmak için sen de böyle olmalısın,bedenini sevmek için görselliğine önem vereceksin”düşüncesi empoze ediliyor. Çocuklar, daha küçük yaşta“Güzel olursan, beyaz atlı bir prens gelip seni alır” ya da “Birbeyaz atlı prens, nasıl olunuyor, neler yapmalıdır?’ gibialgılara maruz bırakılıyor.Psikolojik şiddet aşılanabiliyorŞiddet içerikli çizgi filmler ise, erkek çocukları daha çoketkisi altına alıyor. Çocuğa “Sen güçlü olmak zorundasın,fethetmek zorundasın” gibi mesajlar veriliyor. Ekrandançok rahat psikolojik şiddetin aşılanıyor. Bu nedenle izlenençizgi filmlerin içeriklerine mutlaka bakılması gerekiyor.Artık yasaklar çözüm değilAileler, televizyondaki çocuk programlarını, çocuklarıylaizleyip sonlandırmalı. Çok uzun zaman dilimlerindeçocukların televizyona maruz kalmaması gerekiyor.Çocuklar, CD’lerle aynı çizgi filmi defalarca izleyebiliyor.Ancak bu çizgi filmlerin içinde farklı mesajlar da olabiliyor.Günümüzdeki bazı çizgi filmlere bakıyoruz, özellikle şiddetve cinsellik öğeleri çok fazla. Kadın ve erkek olmak gibiroller üzerine, çocuklara erken yaşta verilen uyancılarladolu. Bunun dışında, yemek saatlerinde çocuklarıntelevizyon karşında yemek yemeleri, hem yemek alışkanlığınıolumsuz etkiliyor, hem de çocuklar uzun süre uyarıcılaramaruz kalmış oluyor. Daha küçük yaştaki çocuklarayemek yedirmek zor olduğu için aileler, bu yolu tercihediyor, ama bu ailede iletişimi azaltan bir davranış.Çocukları televizyondan ayırdıktan veya izlenme saatiniazalttıktan sonra o boşluğu doldurmamız gerekiyor. Bu daailelerin çocuklarıyla vakit geçirmelerini gerektirecektir.Bu, aileleri biraz yoracaktır ama çocuklarla kitap okuyup,birlikte oyun oynayarak, o boşluklar doldurulabilir.Böylelikle televizyon ve internete çocuğun bağımlılığınıazaltmış oluruz, aile içi bağlan güçlendiririz. Televizyonayasak koyarsak da çocuklar ağlayıp, isyan eder ve aileler birsüre sonra pes etmek durumunda kalır. Çocukla konuşup‘Ne yapalım’ diye sorarak ortak bir çalışma yapılmasısağlanabilir.İnternet bağımlılığı literatüre girdiHızla gelişen teknolojiyle internet, her alana yayılmışdurumda. İnternet bağımlılığı literatüre de girdi. Bu durumdaçocukların bir süre sonra bütün hayattan izole olup,internet başında vakit geçirdiğini gözlemliyoruz. Bunuengellemek için inatlaşmak ise çözüm değil. Çocuğainterneti yasaklayan anne ve babalar, ellerinde telefon,tablet bilgisayarlarla vakit geçirirse onun bir anlamı olmaz.Cep telefonlarının da evde kullanımını azaltmalıyız.Çocuklar öğrendikleri model üzerinden gider, siz bilgisayarve cep telefonunu ne kadar az kullanırsanız, çocuk onugörüp daha az kullanmaya yönelir. Bu internet ya da ceptelefonunun tamamen kullanımını iptal etmek anlamınagelmemeli. Çünkü çocuk okula gittiğinde, arkadaşları onukullanıyor olacak. Siz evde çocuğa yasak koyarsanız, birsüre sonra çocuk internet kafelere ya da arkadaşlarınagider, bunu kaçarak yapar, bu da çocuk ve aile arasındaciddi bir inatlaşma sürecine girer. Beyin boşluk kabuletmez, çocuğun interneti çok fazla kullanmasını istemiyorsanız,buna alternatif olarak farklı şeylerle bu boşluğudoldurmanız gerekiyor. Çocuk interneti kullanmayacaksave evin içinde oturacaksa bu çocuğu sıkar, bu nedenleçocuğun sosyal aktivitelerini artırmamız gerekiyor.“Televizyon veinternetkarşısında uzunsüre vakit geçirenbu çocuklar,gelecektepotansiyeldepresyonhastalarınadönüşebiliyor.”


201552 medikentŞerifeKARAKAŞKent HastanesiOnkoloji Hemşiresi


201553 medikent“Kemoterapide hastaların tedavi ve bakım sürecinde yer alan hemşirelerolarak onların korku ve endişelerini gözlemliyoruz. Bu süreçte bizhemşirelerin ilk işi, onların hüzün tablolarını kaldırmak. Hasta vehemşire uyumu, bu açıdan önemli.”HEMŞİREGÖZÜYLEKemoterapi uygulamasında hekimin önerdiği tedaviye göreuygulama yapılır. Burada hemşireler olarak bizlerin;ilaçların uygulama yolları ve doz hesaplamaları, toksisitederecesine ilişkin bilgi düzeyimiz önemlidir. Ayrıca kemoterapide,ilacın uygulamasındaki en önemli başarı, damarındikkatli seçilmesine bağlıdır. Çeşidi ne olursa olsun kanserkemoterapisinde kullanılan ilaçlar tedavi edici etkilerininyanı sıra hastanın tüm sistemleri üzerinde yan etkiyesahiptir. Hemşireler olarak bizler, iyi bir bakım planlayarak,kemoterapinin yan etkilerini hafifletebiliriz. Kemoterapinintoksik etkilerine karşı hemşirelik bakımının sunulması dason derece önemlidir.Kemoterapiye başlayan hastaların tedavi ve bakım sürecindeyer alan hemşireler olarak onların korku ve endişelerinigözlemliyoruz. Hastalar, daha ilk gün bir bilinmezliğedoğru gittiklerini düşünüyorlar. Konunun özü, aslındaonlara göre dramatiktir. Çünkü çevrelerinde çok sayıdadinledikleri, gördükleri ve hatta bazılarının da yakınakrabalarını kaybettikleri öyküler bulunuyor. MedikalOnkoloji Kliniği’ndeki hemşireler olarak ilk işimiz, onlarınbu hüzün tablolarını kaldırmak.İlk izlenim, ilk karşılama, hastanın uygulanacak tedaviyikabullenmesi, biz hemşirelerin tutum ve davranışlarıylaçok yakından ilgilidir. İşte bu nedenle hemşire ve hastailişkisinde uyum, son derece önemlidir. Öncelikle hasta veailesinin, o ekibe güven duyması gerekiyor. Sorduklarısorulara doğru cevapların verilmesi ve ortama uyumsağlamaları için hemşirelerden gereken yardımı alabilmelerionları rahatlatıyor. Tedavi sürecinde izlenecek yolun,uygulanan ilacın ne için kullanıldığının ve ne gibi etkileriolduğunun anlatılması duyulan güveni artırıyor. Böylecekarşılıklı iletişim argümanlarını tanımaları ve kendilerineuygulanan işlemi görmeleri, tedavi sürecini onlaraçısından kolaylaştırıyor. Bu durum, oluşabilecek komplikasyonlaraanında müdahale edebilmek için hasta vehemşire işbirliğinin de önemini ortaya koyuyor.Hastalarda en çok gözlemlediğimiz durum, ilaçların yanetkilerinden ve açılacak damar yolundan korkuyor olmaları.Ancak, zamanla ilaçların yan etkileriyle baş etmeyiöğreniyorlar. Ancak tedavinin başından sonuna kadardamar yolunun açılması, tahlil için kan alınması, yine dehastalarda korku unsuru olmaya devam ediyor. Hastalaraönerimiz, bunun normal bir korku ve endişe durumuolduğunu kabul etmeleridir.Hastalar, biz hemşirelere öyle bilgilerle geliyor ki, bazennasıl cevap vereceğimizi şaşırıyoruz. Bu bilgilerin büyük birçoğunluğunu da TV’den veya internetten ediniyorlar.Hastalara bilgi kirliliği karşısındaki önerimiz ise, bu bilgilerikendilerinde kıyaslamamaları. Zira teşhisler, tedaviyöntemleri, hücre yapıları, hastalığın evreleri farklıfarklıdır. Bu nedenle her hasta tümüyle kendine odaklanmalı,kendini diğer hastalarla kıyaslamamalıdır.“Biz onkolojihemşireleriolarak MedikalOnkolojiKliniğimiz’ebaşvuranhastalarımızındaimayanındayız. ”


201554 medikentSöyleşiNesrin COŞKUNKent Sağlık GrubuBasın Danışmanıİnanmak,kurtulmanın yarısıAnne, baba, kayınvalide ve kız kardeşi kansereyakalanmıştı Ferhan Şirvan’ın. O’na da 2005yılında meme kanseri tanısı koyuldu. Sağmemesi alınan Şirvan, geçen 10 yıl içindeçeşitli sorunlar nedeniyle 11 kez daha ameliyatmasasına yattı, 30 kemoterapi, 55 radyoterapi,38 kez de kortizon tedavisi gördü. Ama hiçbirzaman yaşamın iplerini elinden bırakmayıncakazanan O oldu.Bize kısaca kendinizden söz eder misiniz?53 yaşındayım. Meteoroloji mühendisiyim, hiç kendialanımda çalışamadım, kalite alanında uzmanlığımısürdürdüm. 17 yıl özel sektörde çalıştım, 10 yıldan berikamu kurumunda çalışıyorum. Endüstri Mühendisi TurgayŞirvan‘la evliyim, Umut adında bir oğlum var, o da endüstrimühendisliğinde okuyor, babasının meslektaşı olacak.Benim iki kız ve bir erkek, eşimin biri kız iki kardeşi var.Benim 7, eşimin 3 yeğeni, amcalar, halalar, dayılar,teyzeler ile büyük bir aileyiz ve birbirimizle çok iyi geçiniriz.Siz kanser tanısı almadan önce bu hastalığa nekadar yakın, ne kadar uzaktınız?Çok yakındım, küçük ablam yıllar önce ben üniversiteyıllarındayken yumurtalık kanserine yakalanmıştı. Babam2011’de kolon kanserine, 2012’de kayınvalidem tükürük bezikanserine ve 2013 annem meme kanserine yakalanmıştı. Oyüzden benim için tanıdık bir hastalık olmuştu.En yakınlarınız kanser tedavisi görürken, buhastalığın bir gün sizi de bulacağı aklınızageliyor muydu? Erken tanı için tetkikleryaptırıyor muydunuz?Geliyordu ve yaptırıyordum, jinekoloji uzmanınagidiyordum, mememde bir kitle görmüştüm ve muayeneettirdim, “bir cerraha gitmelisin” dedi. En yakın babamıncerrahıydı ve ona gidiyordum ve yakın arkadaşı radyolojiuzmanına. İki ayda bir ikisine de gidiyordum. Banasöyledikleri “duktal ektezi” yani “süt kanalların genişlemiş”diyorlardı. Kan tahlillerim (Hormon tahlillerim) yapılmıştıama bir şey çıkmıyordu. İki sene böyle geçti.Kanser tanısı ne zaman koyuldu, bu tanıyıaldığınızda neler hissettiniz, nasıl tepki verdiniz?Tanı 2005’te üniversite hastanesinde koyuldu. Doğal kiendişe duydum, ailemde dört kanser vakası vardı. Ben demeşakkatli yollardan geçeceğimi biliyordum. Olacaklarısabırla bekledim.DOKTORUNE DİYOR?Ferhan Şirvan’ın 10 yıllık kanser mücadelesinde başarılı olduğunu belirten İzmir Kent Hastanesi MedikalOnkoloji Uzmanı Doç. Dr. Gürbüz Görümlü, “Kanser tedavisi tek başına doktorların yapacağı kemoterapi,radyoterapi, hap tedavisi şeklinde değildir, olmadı ve olmayacak” dedi ve şunları söyledi:“Burada hastaların tedaviye uyum sağlaması, hayattan kopmamaları, sosyal aktivitelere mümkün olduğu kadar devametmeleri için hastalarımıza tavsiyelerde bulunuyoruz. Ferhan Hanım bizim için çok iyi bir örnek. Birçok hastalığı ilerikisafhalara gelmiş olmasına rağmen, hastalığının birçok organa sıçramış olmasına rağmen günlük hayatına devam etmesibizim için takdire şayan gerçekten. Kitaplar yazıyor, günlük aktivitelerine ve çeşitli sosyal aktivitelerine devam ediyor. Kısacameme kanserini Ferhan Hanım şeker hastalığı, tansiyon gibi kronik bir hastalık gibi kabul ederek normal hayatını sürdüren birhastamız. Ben bütün hastalarımıza Ferhan Hanım’ı örnek almalarını söylüyorum. Hayattan kopmamak, günlük hayatınadevam edebilmek bizim yaptığımız tedaviyi olumlu kılacak ve destekleyecek şeyler. ‘Kanserden korkma, geç kalmaktan kork’diye bir slogan var. Ben buna çok katılmıyorum. Geç kalmaktan da kesinlikle korkmamak lazım. Önemli olan tedaviye uyum,hasta doktor ilişkisi tedavinin büyük oranda başarıya ulaşması için gerekli olanlar.”


Tedavi sürecinizden, bu süreçteyaşadıklarınızdan biraz söz eder misiniz?Çok zorlu geçti. Bazen korkularım oldu, bazenendişelerim. Ama yılgınlığa düşmedim ve mücadeleylegeçti yıllarım. İlki memeden başladı, geç evreydi.Mememde portakal büyüklüğünde tümör vardı. Memederisi metastazdı, kemiğe bir santimetre kalmıştı.Tümörü küçülmek için iki kemoterapi uygulandı, sonraameliyat oldum. Koltuk altımdan 32 lenf çıkardılar, 23metastazdı. Prof. Dr. Mehmet Alakavuklar tedavimibaşlattı, 6 seans kemoterapi gördüm, ardından 40 günradyoterapi.4 yıl sağlıklı, sorunsuz yaşadım. 2009 yılında memeprotezinden sıkılınca, meme yaptırmaya karar verdim.Her türlü tetkikler yapıldı ve riskleri bana söylendi.Sonra ameliyat oldum. Pek çok talihsizlik yaşadım,dikişlerim 6 ay kapanmadı ve bağışıklık sistemim çöktü.Ve birbiri ardından kemik, karaciğer, beyin ve dalakmetastazı geliverdi. Kemik metastazı yüzündenradyoterapi görmüyordum. Karaciğeri tetkikindemetastaz daha bir- iki milimken yakalandı. Prof. Dr.Mehmet Alakavuklar’ın izini sürdüm, ardından KentHastanesi’ne geldim ve 8 kemoterapi daha gördüm.Kemoterapi bittikten sonra tümör markırlarımyükseliyordu. Beyinden şüphelendiler, tetkik yapıldı veiki tane menenjiyom çıktı, frontal (öndeki) 1,5 cm.,pretial bölgedeki (sol) 3,5 cm idi. Bir yıl sonrayaameliyat önerildi, randevu alamadan geçirdiğimepilepsi krizi yüzünden hastanelik oldum, ameliyatımgerçekleştirildi. Ameliyattan sonra bir ay konuşamadım.Kelimeleri taklit ederek, yüksek sesle kitap okuyarak,televizyondaki sesleri taklit ederek, yeni baştankonuşmayı öğrendim.Patoloji sonucum geldi; peritial (sol) bölgeden alınanmenenjiyomun içinden tümör çıkmış. Doktorlarımaraştırdı, dünyada menenjiyom içinden tümör çıkan168. kişiymişim. 15 günlük radyoterapi aldım.Radyoterapi planlamasının bu kadar önemli olduğunuyıllar sonra fark ettim, tümörün yeri kaçırıldığı zamanışın başka organlara zarar veriyormuş.Şaka gibi… Beyinden sonra bu kez dalakta lezyonlarçıktı. Bazı doktorlar dalağın alınmasını öneriyordu,bazıları önermiyordu. Prof. Dr. Mehmet Alakavuklarkemoterapi kararı aldı ve tedavi için beni Doç. Dr.Gürbüz Görümlü’ye teslim etti. 14 kemoterapi dahaaldım. 2014 Ağustos ve 2015 Ocak ayında PET CT tetkikiyaptırdım, bana defalarca kemoterapi, radyoterapialdırtan tümör ve metastazlardan eser yoktu.Doktorlarım müjdeyi verdi: İyileşmiştim.“Kanser defterini kapattım” diyorsunuz? Bu zorsüreçleri nasıl atlattınız, size tıbbi tedavininyanında ilaç gibi gelen şeyler neydi?Bu süreci kitap ve şiir cd’leri çıkartarak atlattım. Onlarıyazarken olumsuz düşünce aklıma gelmiyordu, kendimideğerli hissediyordum. Bir şey başarmak, eser çıkarmakçok değerli. Her dibe battığımda, bir başarı öyküsüyleçıkıyordum ve neşeli, mutlu oluyordum.Kitaplar, şiir CD’leri bunlardan da kısaca sözeder misiniz?İlk kitabım “Umuda Yolculuk”. Oğlumun adı “Umut” veumut güzel bir sözcük. Oğlum hastalığım boyunca hepmotivasyon kaynağım olmuştur. İlk hastalandığımzamanlarda her gün yastığımın yanına bir şiir ve çiçekbırakırdı. 10 yıl boyunca hastaların yanında yaşamıştı vebabası gibi bir “of, üf” çekmemişti. Bana sakin olmayıUmut öğretti ve beni yazmaya teşvik etti.“Umuda Yolculuk”; kadına şiddeti, ihaneti, aşkı veyaşanılamamışlıkları anlatıyor. 8 öykü var kitabıniçinde. Çoğu gerçek karakterler, bir kısmı da kurgusal,aynı öykülerdeki gibi…İkinci kitabım “Sihirli Umut Bahçesi”. Bu kitabın teması;engelliler ve kadın erkek eşitliği. Tek öykü, çoğu gerçekkarakterler, bir kısmı da kurgusal…Benim bahçemde yüz yıllık badem ağacım var. Yazlarıbahçeme gideriz, organik sebze ve meyve yetiştiririz.Yalnızlık süreçlerimde badem ağacıyla söyleştim;acılarımı, üzüntülerimi ona aktardım, böyle iki şiiralbümü çıkardım.İlk albümüm “Çocuksun Sen Badem Ağacı”… Yalnızlığıanlatıyor, ameliyata girerken, tetkike ve tahlilegiderken, tedaviye girerken, refakatçin varsa bile acıçeken sensin ve hep yalnızsın.İkinci albümüm “Badem Ağacı ve Vivaldi 4 Mevsim”...Burada çıraklıktan kalfalığa yükselme dönemim,olayların farkına varıyorum; “kendi özünü – içininkeşfine” çıkıyorsun. Bademin dört mevsimi var, bizim dedört mevsimimiz var, onları keşfediyorsun. İlkbahardayeni fidanlar doğuyorsa, bizim de yenidendoğabileceğimizi düşünüyorsun.Bu hastalık size neler öğretti, ders çıkardığınızbir şeyler var mı? Kanser tanısı alan, tedavigören hastalara neler önerirsiniz?Evet var. İlk önce inandım. Allah’a, yaratıcıya, evrene,enerjiye… “O”na inanın. Öze-içe dönmeyi öğrendim,sonra kendime güvendim ve hastalıkla mücadelemeinandım. Hastalıkla ve ölümle yüzleşmeyi öğrendim.Doğum ne kadar normalse, ölümün de o kadar normalolduğunu öğrendim. Ondan sonra endişelerim,korkularım azalmaya başladı. Ve başarılı oldum.Herkese deneyimlerimden ve inandığım şeylerden sözetmek isterim; İlk önce doktorlarınızla ekip olun,güvenin, onların sözlerinden çıkmayın, iyi bir öğrenciolun. Bu iyileşmenizin yarısı eder, yarısını da benimdeneylediklerim;Kendinize sevin, beğenin ve güvenin, sevgi her şeyinilacı. Gülümsemeyi yüzünüzden eksik etmeyin, olumluşeyler düşünün, her sabah kalktığınızda şükredin“sağlığa, yürümene, yiyebildiğine, bereketine,huzuruna, mutluluğuna şükredin. Biz büyük bir aileyiz.Bu süreçte büyük aile olmanın çok yararını gördüm.Sevgi çemberi içinde hastalığım hep uzaklarda kaldı.Kendinize zaman ayırın, yürüyüş, meditasyon, nefesalma egzersizi yapın. Ben kitap yazdım, kendinizemeşgaleler bulun, günlük yaşamınıza devam edin.Kendinizi dünyanın merkezine koyun, bencillik değil bu.‘Yaşamın patronuyum’ deyin, kendi önceliklerinizisıralayın. Kendi önceliklerinizde hastalık varsa hastaolursunuz, sağlık varsa sağlıklı olursunuz.“Yaşamak istiyorum” dedim ve 10 yıldan beri halayaşıyorum ve şükretmeye devam ediyorum.201555 medikent“Kelimeleritaklit ederek,yüksek seslekitap okuyarak,televizyondakisesleri taklitederek, yenibaştankonuşmayıöğrendim. ”


201556 medikentProf. Dr.Çiğdem ARIKANKent HastanesiÇocuk GastroenterolojisiUzmanıBiliyer atrezi hayatı tehdit eden bebeklik çağınınen önemli karaciğer hastalıklarından biridir.Karaciğerde üretilen safrayı taşıyan kanalların vekanalcıkların veya karaciğer dışında bulunan anasafra kanalının yokluğu ile karakterize bu hastalık18.000-20.000’de bir görülür. Kızlarda daha sıkbildirilmekle birlikte her iki cinsiyette gelişebilir.Özellikle prematüre bebekler, Asya veAfrikan-Amerikan ırklarında risk artmaktadır.Biliyer AtreziBiliyer atrezi nedir?Karaciğer vücudumuzun fabrikasıdır. Birçok hayatiolayın gerçekleştiği, yaşamsal olayların gerçekleşmesinisağlayan her türlü yapıtaşının üretildiği birorgandır. Safra da bu ürünlerden biridir. Safranıniki önemli görevi vardır. Birincisi vücuttaki atıklarınve alınan toksinlerin, zararlı maddelerin atılımınısağlamaktır. İkinci önemli görevi ise; diyetle alınanyağların sindirimini ve yağda eriyen vitaminlerin(A,D,E,K) emilimini gerçekleştirmektir. Karaciğerhücrelerinde üretilen safra, karaciğerde bulunansu borusu şebekesi gibi bir kanal sistemiyle taşınırve karaciğer dışında bulunan safra kesesine veince bağırsağa taşınır (şekil 1). Safra safra kesesindedepolanır ve yağlı yiyeceklerle ince bağırsağaakması artarak besinlerin sindirimi sağlanır.Biliyer atrezide safrayı taşıyan kanalcıklar vekanallar tam olarak gelişmez ve organize bir kanalsistemi gelişemediğinden safra akımı bozulur,gerçekleşemez. Safra karaciğerde birikerekkaraciğer hücrelerine zarar verir ve karaciğerdekiüretim, zararlı maddelerin atılması işleri deyapılamayarak kanda toksik ürünlerin birikimiylesonuçlanır. Zamanla karaciğerde siroz adınıverdiğimiz geri dönüşümsüz yapısal değişiklikoluşur. Tedavi edilmeyen bebekler kanama veinfeksiyonla kaybedilir.Biliyer atrezi eskiden ekstrahepatik biliyer atreziolarak adlandırılırken, günümüzde sadece dışsafra kanalının değil karaciğer içi safra kanallarıveya her ikisinin de etkilenebildiği saptandığındanartık biliyer atrezi terimi kullanılmaktadır. Hastaların%20’sine kalp, karın içi organlar ve genitoürinersistemi ilgilendiren doğumsal anomaliler eşlikeder. Bazen birden fazla dalak, anormal damaroluşumları ve yer değiştirmeler (situs inversusgibi) de eşlik edebilir.Bu nedenle tanı konulan herhastada bu açıdan incelemeler yapılmalıdır.Neden Biliyer Atrezi Olur?Biliyer atrezinin neden geliştiği tam olarakbilinmemektedir. Ancak kesin bilinen genetikolmadığı, dolayısıyla anne babadan çocuklaraaktarılmadığıdır. Ailesel değildir. Genelliklegebelik esnasında veya doğuma yakın bir zamandagerçekleşen bir olay sonrası geliştiği düşünülmektedir.Tetikleyici olarak bakteriyel veya viralinfeksiyonlar, bağışıklık sistemi problemleri,karaciğer ve safra kanalı gelişimi sırasındakibozukluk, toksik ürünlere maruz kalma suçlanmaktave bu konuda çalışmalar sürdürülmektedir.Biliyer atrezininbelirtileri nelerdir?Biliyer atrezinin belirtileri aşağıdakiler olabilir:• Ciltte ve göz akında sarılık• İdrar renginde koyulaşma• Dışkı renginin camcı macunu gibi açık renkteolması• Yağlı dışkı• Kilo alamama• Karında şişlik• Göbek kordonu yerinden kanamalarSarılık sağlıklı bebeklerde de 2. günden 14. günedek görülebildiğinden tanıda gecikmelere nedenolmaktadır. Bu nedenle dışkı ve idrar rengi deoldukça önemlidir. Zamanında doğmuş bebeklerdesarılık iki haftayı geçtiği durumlarda mutlakadışkı denetlenmeli, doktora başvurmaktagecikilmemelidir. Anne sütü alan bebeklerdesarılık uzayabilir savı, ancak biliyer atrezi ve diğernedenler dışlandıktan sonra geçerli olabilir.Şekil 1Ameliyat öncesi karınBiliyer Atrezi tanısı nasılkonulur?Tanı için tek bir test yoktur. Uzamış sarılığı olanveya akolik adı verilen açık renkli dışkısı olan herbebekte karaciğer hastalığı açısından araştırmayapılmalıdır. Hızlı tanı koymak erken tedaviyeolanak vereceğinden zaman kaybedilmemesikalıcı hasarı önlemek açısından son dereceönemlidir. Bu hastalarda ilk yapılacak test, kandabilirubin ve bunun karaciğer tarafından işlenmişbölümü olan direkt bilirubin düzeyine bakaraksarılığın nedenine yönelmektir. Malesef biliyeratrezi tanısını koyduracak doğrudan bir kan testibulunmamaktadır. Tanı kan testleri sonrası yapılansafra kanallarını değerlendiren görüntülemeyöntemleri ile konulur. Hastaların tümünde eşlikedebilecek damarsal, kardiyak ve diğer organproblemleri açısından ayrıntılı inceleme yapılmasıda gereklidir.


Biliyer Atrezi nasıltedavi edilir?Biliyer atrezi cerrahi olarak Kasai operasyonu adı verilenbir ameliyatla veya karaciğer nakli ile tedavi edilebilir.Kasai operasyonu: Bu ameliyatta amaç safranınkaraciğerden ince bağırsağa akmasını sağlayacak bir yololuşturmaktır. Bu amaçla hasarlı safra kanalı uzaklaştırılarak,ince bağırsağa kalan safra kanalı ağızlaştırılarakakım sağlanır. Ameliyatın başarısı yapıldığı zamanabağlıdır. İlk 90 gün yapılan ameliyatlarda başarı oranı%80 olarak bildirilmekle birlikte ameliyatın yapıldığımerkez ve karaciğer içi safra kanallarının etkilenipetkilenmediği bu başarıyı belirleyen etkenlerden biridir.Ameliyatsız sağ kalım maksimum 18 ay olarak bildirilmektedir.Ameliyat sonrası tekrarlayan safra kanalıinfeksiyonları, sarılık, kaşıntı, asit, portal hipertansiyonve siroz yanısıra büyüme geriliği beklenen komplikasyonlardır.Kasai operasyonu geçiren çocuklar yaşamlarınınileri dönemlerinde bu komplikasyanlara bağlı olarakkaraciğer nakline gereksinim duymaktadır. Operasyonbaşarısız olduğunda ise karaciğer nakli 1-2 yıl içindekaçınılmaz olmaktadır. Sarılığın devamı, dışkı rengininaçık olması ve büyüme geriliği başarısız operasyonunen önemli belirtileridir. Hastalar operasyon öncesi vesonrası büyümelerinin sağlanması için kaloriden zenginbeslenir. Yağda eriyen vitaminlerin desteği yapılır.Karaciğer Nakli: Biliyer atrezinin kalıcı ve kesin tektedavi yöntemidir. Günümüzde cerrahi teknik ve immünsüpresiftedavilerdeki gelişmeler sağ kalımı dramatikolarak artırmıştır. Nakil sonrası en iyi seyreden hastalıkgrubudur. Karaciğer nakli zamanlaması bu hastalar içinen kritik husustur. Ne çok erken ne çok geç olmamalıdır.Hastanın aşılarının yapılması, büyümesinin desteklenmesiçok önemlidir ancak bunu yaparken hastanın geneldurumunun ve karaciğer yetmezliğinin ağırlığı gözdenkaçırılmamalıdır. Büyüme, kan bilirubin düzeyi,karaciğer protein sentezleme kapasitesini gösterenkanama zamanı ve protein düzeyi hastalığın ağırlığınıtayin parametreleridir. Ülkemizde canlı vericili karaciğernaklinin yapılıyor olması zamanlamanın optimalyapılması açısından çok önemli bir avantajdır. Merkezimizdedonör hazırlığı yapılarak hastalar takibe alınmaktave gerektiğinde karaciğer nakli yapılmaktadır. Nakilsonrası 1 ve 5 yıllık sağ kalım %90’ın üzerindedir. Nakilsonrası dönemde takılan karaciğerin red edilmemesiiçin bağışıklığı baskılayıcı ilaçlar ömür boyu kullanılır.Nakil sonrası çocukların büyümesi ve gelişimi yaşıtlarındanfarksızdır. Özel bir diyet gerekmez.ÖNEMLİ NOKTALAR• Biliyer atrezi yaşamı tehdit eden safraakımının sağlanamadığı safra yollarınınhastalığıdır.• Sarılık ilk belirtidir ama en önemli işaretdışkının camcı macunu renginde olmasıdır.Uzamış sarılıklı bebeklerde mutlaka çocukgastroenterolojisine başvurulmalıdır.Kasai operasyonu ilk 3 ayda etkin olmaklabirlikte uzun dönemde hastaların tümükaraciğer nakli ihtiyacı gösterir. Karaciğernakli kesin ve etkin tek tedavi yöntemidir.201457 medikentÜç Bebek, Tek KaderBiri İzmir, diğeri Sivas, bir diğeri de Konya’da aynı sorunla doğdu, yolları aynıhastanede kesişti, birkaç gün arayla ikisine babalarından, birine de annesindenkaraciğer nakli yapıldı, üçü de hayata tutundu.15 bin doğumda bir görülen “bilier atrezi (doğuştan safra kesesi kanalları yokluğu)” ile dünyayagelen biri Sivas, diğeri Konya, bir diğeri de İzmir’den üç bebek için 2015 Şubat yeniden doğuşuntarihi oldu. Hayatta kalmaları karaciğer nakline bağlı olan 8 aylık Muhammet Ekerbiçer, 18 aylıkEmir Berat Günbulut ve 20 aylık Bade Kaya birkaç gün arayla ameliyat masasına yattı. Muhammetile Bade’ye babalarından, Berat’a annesinden nakil yapılırken, Doç. Dr. Murat Kılıç, “10 gün içindeüç bebeğimize karaciğer nakli yaptık. Üçünün de nakil nedeni aynı, anne babalar bebeklerindeuzayan sarılığı ihmal etmesinler” dedi.“2-3 ayda geçen sarılık olabilir” denildiKonya’da yaşayan Sare - Ünal Ekerbiçer çiftinin iki oğlunun küçüğü olan Muhammet, 12 Haziran2014 tarihinde dünyaya geldi. Onda da pek çok bebekte olduğu gibi sarılık görüldü. Yeni doğansarılığı olarak bakıldı, ama bir ayda geçmedi. Bunun üzerine Ekerbiçer çifti, minik Muhammet’i birözel hastaneye götürdü. Burada karaciğer enzimlerine bakıldı, biraz yüksek çıkan değerlerinnormal olduğu, sarılığın 2-3 ayda geçebileceği söylendi. Bu rahatlıkla çift minik Muhammet’i 4.5aylık olduğunda tekrar doktora götürdü. Bebeğe siroz tanısı koyuldu, bilier atrezi nedeniylekaraciğerinin iflas ettiği bildirildi. Geç kalındığı için safra kanalı açma operasyonu (kasai) yapılamayanMuhammet için karaciğer nakli kararı alındı, İzmir’e Kent Hastanesi’ne sevk edildi.Tırnağı kanayıp kanaması durmayınca…Bade Kaya, 21 Haziran 2013’te İzmir’de dünyaya geldi. Annesi ev hanımı Cemile Türkmen, babasıturizmci Ali Can Kaya. Bade henüz bir aylıkken, annesi tırnağını kestiğinde parmağı kanadı amakanaması durmadı. Bunun üzerine annesi tarafından o dönemde oturdukları Kuşadası’nda birhastaneye götürülen Bade’nin hem kanaması durdurulmaya çalışıldı hem de geçmeyen sarılığıaraştırıldı. Ancak bir sonuç alınamayınca, Bade İzmir’e önce Dr. Behçet Çocuk Hastanesi’ne oradanda Ege Üniversitesi Hastanesi’ne gönderildi. Bilier atrezi tanısı koyulup, karaciğer nakli kararıalınan Bade’ye 3 aylıkken kasai ameliyatı yapıldı. Zaman kazanıldı. 15 ay böyle idare eden Bade,nakil için İzmir Kent Hastanesi’ne geldi.Karaciğer nakli Berat için de kaçınılmazdıEmir Berat, Sivas’ta oturan Emine Günbulut - Yılmaz Günbulut çiftinin 5. çocuğu olarak 30 Ağustos2013’te dünyaya geldi. O da sarılık, oldu, geçmedi. Geçmeyince gittikleri hastanede safra kesesikanallarının olmadığı ortaya çıkan Berat, Kayseri’ye sevk edildi. Daha 40 günlükken kasai ameliyatıoldu. Geçici bir çözüm olan kasai operasyonundan sonra nakil için İzmir Kent Hastanesi’ne sevkedildi.Kaderleri aynı, yolları kesiştiYolları İzmir Kent Hastanesi’nde kesişen üç bebek, birkaç gün arayla Doç. Dr. Murat Kılıç,Doç. Dr. Murat Zeytunlu, Prof. Dr. Çiğdem Arıkan, Prof. Dr. Mehmet Alper, Opr. Dr. Cahit Yılmaz,Opr. Dr. Zafer Önen ve Opr. Dr. Rasim Farajov’dan oluşan ekip tarafından nakil ameliyatına alındı.8 aylık Muhammet’e babası Ünal Ekerbiçer, 20 aylık Bade’ye babası Ali Can Kaya,Emir Berat Günbulut annesi Emine Günbulut donör olup yeni bir hayatın kapılarını açtı.


201558 medikentÇAPRAZ NAKİL NEDİR?Uzm. Dr.Ebru SEVİNÇ OKKent HastanesiNefroloji UzmanıGünümüzde yakınları böbrek bağışlamak istediği haldekan grubu uyumsuzluğu olduğu için bu isteğini gerçekleştiremeyenbir grup hasta ve hasta yakını mevcuttur. Her nekadar kan grubu uyumu olmayan nakiller yapılabilir ise de,bu uygulamada başarı şansının daha az olması ve bu türnakillerde kullanılan ilaç ve bakım giderlerinin yüksekolması nedeniyle tercih edilmez. Vericisi olduğu haldeböbrek nakli yapılamayan bu hastalarda kan grubu uyumuolmadan böbrek nakli yapılabilmesi “çapraz nakil (takasnakil, böbrek kardeşliği, paired donation)” adı verilenuygulama ile mümkün olabilir.Bu yöntem ile verici akraba böbreğini tanımadığı bir başkahastaya vererek, kendi yakınını kadavra listesindençağrılma beklentisinden kurtarır ve böylece bu beklentininuzaması nedeniyle oluşabilecek yaşamın sona ermesi dahilböbrek yetmezliğinin ortaya çıkaracağı istenmeyen birçoksağlık sorunundan da kurtarmış olur.VERİCİ 1Kan Grubu BUyum yokKan grubu A veya B olan hastalar, kan grubu uyumluvericileri olmaması durumunda çapraz nakil adayı olabilirler.Gönüllü bir akraba vericisi olmasına rağmen kan vedoku uyuşmazlığı nedeniyle kendi akrabası olan vericisindenböbrek alamayan hastaların, aynı durumdaki bir başka çift ileeşleşerek birinin vericisinden diğerinin alıcısına böbrek nakliyapılması uygulamasına “çapraz nakil” adı verilir.Kan grubu A olan bir nakil adayı hastanın (Alıcı A), kangrubu B olan bir verici yakını (Verici A) olduğunu düşünelim.Diğer ailede ise kan grubu A olan bir verici (Verici B) ilekan grubu B olan bir alıcı (Alıcı B) olsun. Her iki aileninyakınları arasında kan uyumu olmadığı için yakınlarındanböbrek nakli yapılamaz. Bununla birlikte, çapraz nakiluygulaması ile kan grubu B olan sağlıklı hasta yakının(Verici A) böbreğini kan grubu B olan (Alıcı B) tanımadığı birbaşka diyaliz hastasına verebilme şansı ortaya çıkar.Birbirini tanımayan iki farklı aile üyelerinin birbirlerineböbrek vermesi söz konusu olduğu için bu duruma “böbrekkardeşliği” adı da verilmektedir.1AALICIKan GrubuUyumluUyumluUyum yokVERİCİ 2Kan Grubu A2BALICIKan Grubu


201559 medikentDünya Böbrek GünüHer yıl Mart ayının ikinci Perşembe günü kutlanan Dünya Böbrek Günü,hiç diyalize girmeden İzmir Kent Hastanesi’nde böbrek nakli olan hastalarladoktorlarını buluşturdu. Diyalize mahkum olmadan yakınlarındannakledilen böbreklerle yeni bir hayata başlayan hastalarbu özel günde yeni hayatlarını anlattı.Kutlamaya İzmir Kent Hastanesi Böbrek Nakli Bölümü Başkanı Opr. Dr. Işık Özgü,Opr. Dr. Uğur Saraçoğlu, Nefroloji ve Böbrek Nakli Uzmanı Dr. Ebru Sevinç Ok,koordinatör hemşire Havva Kara ve hemşireler katıldı. Kronik böbrek hastalığının,ülkemizde ve dünyada giderek artan bir sağlık sorunu halini aldığını belirten Uzm.Dr. Ok, yakın zamanda ülkemizde yapılan bir çalışmayla, her 6-7 erişkinden birindeçeşitli evrelerde böbrek hastalığı bulunduğunun ortaya çıktığını söyledi. Bu hastalığınilerlemiş evresine “son dönem böbrek hastalığı” denildiğini vurgulayan Uzm.Dr. Ok, şu bilgileri verdi:Diyalizsiz nakilde büyük avantaj“Bu hastalar ya böbrek nakli olarak ya da diyaliz ile yaşamlarını sürdürebilir.Ülkemizde de eski yılara oranla böbrek nakli olan hasta sayısı artsa da, halenyaklaşık 60 bin hasta diyalize girmek zorunda kalıyor. Bugün tüm dünyada, böbreknaklinin, son dönem böbrek hastalığının en ideal tedavisi olduğu kabul edilmektedir.Çünkü böbrek nakli diyalize kıyasla hem yaşam süresini uzatmakta, hem dedaha kaliteli bir yaşam sağlamaktadır. Üstelik topluma, ülkeyeekonomik maliyeti de belirgin olarak daha düşüktür. Bu noktada böbreknaklinin başarısını belirleyen faktörlerden birisi de diyalize hiç başlanmadanyapılan nakillerdir. Yapılan pek çok çalışma göstermiştir ki, ‘bir sürediyaliz olup, sonradan nakil olanlar’a kıyasla, ‘hiç diyaliz olmadan direktböbrek nakli olan hastalar’da vücudun organı reddetme ihtimali dahadüşüktür, nakil edilen böbreğin sağlıklı çalıştığı süre daha uzundur. Ek olarak buhastalar diyalize girmiş olan hastalar kıyasla kalp damar hastalıkları ve enfeksiyonhastalıklarına da daha nadiren yakalandıklarından hastaların yaşam süreleri dedaha uzundur. Hastaların bir kısmına, diyalizde geçen uzun bekleme süresincebozulan sağlıkları nedeniyle uygun verici bulunduğunda bile artık nakil yapılamamaktadır.Bu nedenlerden ötürü, tüm dünyada ‘hiç diyaliz olmadan böbrek nakli olan’hastaların oranı giderek artmaktadır. Böbrek yetmezliğinin son evresine gelmiş vetakip altında olan kişilerin diyalize başlamaları için genellikle birkaç aylık süreleriolur ve bu süreçte seçilen diyaliz tipine göre hazırlık yapılır. Biz işte bu sürece girmişve uygun böbrek vericisi olan hastaların nakil hazırlıklarını yaparak diyalizebaşlanmasına gerek kalmadan yeni bir böbrekle hayatlarına devam etmelerinihedefliyoruz. Burada hasta ve yakınlarına da önemli görevler düşüyor. Bu nedenleKent Hastanesi Böbrek Nakli Ekibi olarak; bu hastalığa sahip kişiler ve yakınlarındafarkındalığı artırmanın oldukça önemli olduğunu vurgulamak istiyoruz.”Çapraz Nakil Bankasıİzmir Kent Hastanesi’nde vericisi kendisine şifa olamayan böbrek yetmezliği hastalarına“çapraz” ya da “değiş- tokuş” denilen yöntemle nakil şansı veriliyor. Bu amaçla oluşturulançapraz nakil bankasında İzmir Kent Hastanesi’nde başvuran hastalar arasında taramayapılıyor, uygun hastalar eşleştiriliyor. İşte bunlara birkaç örnek:Değiş-Tokuş HayatlarBalıkesirli Ali Yavaş (60) böbrek nakli için çocuklarınındonör olmasını kabul etmedi, eşi Hatice Yavaş’lada (56) kan grupları uyuşmayınca canlı vericisikalmadı. İzmirli 32 yaşındaki Serhat Salha da aynıçaresizliği yaşadı. Canını bile vermeye hazır annesiŞükran Salha (56) gönüllü donör oldu ancak nakiliçin uygun bulunmadı. “Bir ömür diyalizle geçmez”diyerek nakil olmak isteyen ama canlı donörleriolmayan, kadavradan yıllarca umutsuzca bağışbeklemek istemeyen iki hastanın imdadına “çapraznakil yöntemi” yetişti. İki aile bir araya gelip, tanıştı.Kararlarını verince Ali Yavaş’a, Serhat Salha’nınannesi Şükran Salha’nın, Serhat Salha’ya da AliYavaş’ın eşi Hatice Yavaş’ın böbreği nakledildi.Fedakar Kocalarİzmir Menderes’e bağlı Tekeli Köyü’nde oturanZeynep Akınsu (48), 11 yıl önce böbrek yetmezliğineyakalandı. Eşi Mehmet Akınsu gönüllü verici olduancak kan grupları uymayınca Zeynep Akınsu’nunadı kadavra bekleme listesine yazıldı.Akınsu çifti gibi kan uyuşmazlığı nedeniyle vericiçaresizliğine düşen bir başka çift de BalıkesirBigadiç’te yaşayan böbrek hastası Salise Yücel (43)ile eşi oto elektrikçisi Mülayim Yücel (48) oldu. 16 yılönce böbrek yetmezliği teşhisi konulan iki çocuk, ikitorun sahibi Yücel, iki senedir diyalizle yaşamınısürdürüyordu. İki yıl önce yazıldığı kadavra beklemelistesinden de umudunu kesince, Akınsu çifti gibiİzmir Kent Hastanesi’ne başvurdu. Kan uyuşmazlığınedeniyle donör olamayan iki fedakar koca, çapraznakil sayesinde eşlerini makineli yaşamdan kurtardı.Şimdi hepsinin yüzü gülüyor.İyi günde kötü gündeNurten Saraçoğlu ile Gülfer Karapınar böbrekhastası eşlerini diyalizden kurtarmak için gönüllüverici oldu, ancak kan uyuşmazlığı onlara bumutluluğu yaşatmadı. İkisi de çaresizdi ta ki yollarıKent Hastanesi’nde kesişinceye kadar. Yollarınınkesişmesi kaderlerini değiştirdi. Nurten Saraçoğluile Gülfer Karapınar’ın birbirlerinin eşlerine donörolabilecekleri belirlendi. Yıllarca kadavradan bağışbeklemekten umudunu kesen iki aile “çapraz nakil”ekarar verince, Ali Karapınar ve Mehmet Saraçoğluçocuklarının annelerinin karşılıklı verdikleri böbreklerleyeni bir hayata başladı.


201560 medikentİzmir’in önemli sağlık kuruluşlarının başında gelenKent Hastanesi’nin hizmetlerine bir yenisi dahaeklendi. “Hasta memnuniyeti” ilkesini her zamanön planda tutan Kent Hastanesi’nin 4. katı“exclusive” kata dönüştürüldü. Her hastasınakendisini evinde ve “özel” hissettiren KentHastanesi’nin bu yeniliği, önemli bir ihtiyaca yanıtverirken; Kent, özel hastaneler arasındakifarklılığını bir kez daha ortaya koydu.“Zor işlerin hastanesi” Kent’i tercih edenhastaların tedavi süreçlerinde “daha bir özel” olmataleplerine yanıt veren exclusive katında 3’ü suit,17 oda mevcut. Yenilenen odalarıyla hastalarına 5yıldızlı otel konforunda hizmet veren Kent’te bu katfarklı konseptle hazırlandı. Exclusive kata özelsekretarya, hastaların kayıt, taburculuk ve diğerişlemlerini gerçekleştiriyor. Hastalar, refakatçi veziyaretçileri bu kata özel hazırlanmış kartlarıkullanarak girebiliyor. Hemşireyi çağırmak için birbutona basılması yeterli oluyor.KENT HASTANESİ’NDENBİR AYRICALIK DAHA:Exclusive Kat Kafeterya


201561 medikentÖtesini arayanlar için,Exclusive ayrıcalığı…Exclusive Kat LobiKent Hastanesi hekimlerine, teknolojikaltyapısına ve tedavide uyguladığımultidisipliner yaklaşıma güvenip,kendilerini teslim eden hastalar,tedavilerinin yanında beş yıldızlı otel konforhizmetini de alabiliyorlar.Exclusive Kat KoridorExclusive Kat Suit OdaExclusive katının özel lobisi ise, huzurveriyor. Bu kattaki mini kafe hastaların veziyaretçilerinin hizmetinde. İster odaya,ister lobiye servis yapılması istenebiliyor.Bunun yanı sıra nakit yüklü özel alışverişkartı ile ilk günün ikramları da KentHastanesi’nden. Doktor ve diyetisyeninhastaya önerdiği yemekler arasından netercih ediliyorsa, öğle ve akşam menüsüona göre özel hazırlanıyor.“Exclusive katının hasta odaları hasta verefakatçilerin maksimum konforudüşünülerek hazırlandı.”Exclusive Kat Suit Oda Refakatçi BölümüExclusive Kat Lobi


201562 medikentSöyleşiDilek EKERKent HastanesiKurumsal İletişim“İnsanın ritmi, nabız atışlarındadır. Bileğini tut, nabzını yokla. Nabzını dinle;içinde bir ritim vardır, zaten o ritim yoksa, hayat da yoktur. Ritmin içinde timevardır, sayarsın; bir, iki, üç ve dört… No time, no ritim, no time, no life…Hayatın matematiği de işte bu ritmin ta kendisidir.”RİTİM YOKSA,HAYAT DA YOKAyhan Sicimoğlu


201563 medikentMüzikle tanışıklığınız nasıl oldu?Müziğe olan ilgim, evimizdeki piyanoyla başladı.Daha sonra akordiyonu çalabilmek için dersleraldım. Fakat müzikle asıl tanışıklığım, TalasAmerikan Koleji’nde öğrencilik yıllarımda oldu. 12yaşındayken arkadaşlarımla bir grup kurup, davulçalmaya başladım. Hatta İngiltere’de fotoğrafçılıkeğitimi aldığım yıllarda bile çeşitli mekanlardaperküsyon çalmaya devam ettim. Roma’daolduğum bir gün ünlü davulcu Toni Esposito iletanıştım. Toni Esposito’nun konserine gitmiştik vebir anda kendimi sahnede perküsyon çalarkenbuldum. Konserden sonra Toni Esposito, beniturnesine çağırdı, birlikte çok güzel bir İtalyaturnesi yaptık. Ardından beş yıl boyunca Roma’damüzik gruplarına dahil oldum. O yıllardan bugünemüzikle bütünleşik bir hayatım var.Ayhan Sicimoğlu müziğini nasıltanımlarsınız?Müziğin evrensel bir dili var ve “Ayhan Sicimoğluve Latin All Stars” olarak müziğin evrensel bir dilolduğuna dair güzel bir örnek teşkil ediyoruz. Buevrensel dili sentezleyip, kendi özgün ekolünüoluşturmuş bir müzisyen olarak “Latino Turko”diyorum ben buna… Zaten Latin müziğin içindeEndülüs’ten tınılar vardır, Endülüs de Arap veAfrika tınılarını içerir. Biz “Latino Turko” ile “Türkbaharatlı, Latin dokunaklı dünya müziği”yapıyoruz. Perküsyon ve ritim, müziğin enerjisinioluşturuyor. “Ayhan Sicimoğlu” müziği, coşku veenerji tınılarıyla şekil buluyor.Perküsyon ustası olarak “ritim” kavramınısiz nasıl yorumluyorsunuz?Ritim, müziğin olduğu gibi hayatın da temeli. Tıpkıkalbimizin, vücudumuzun ritmi olduğu gibi canlıolan her şeyin bir ritmi, bir akışı var. Ritim veahenk, hayatta çok önemlidir ve bu ahenkbozulmamalıdır.Geçtiğimiz yıllarda Senegal'e gitmiştim. Senegallibir davulcu söylemişti; “İnsanın ritmi, nabızatışlarındadır. Bileğini tut, nabzını yokla. Nabzınıdinle; içinde bir ritim vardır, zaten o ritim yoksa,hayat da yoktur. Ritmin içinde time vardır,sayarsın; bir, iki, üç ve dört… No time, no ritim, notime, no life… Hayatın matematiği de işte buritmin ta kendisidir.” diye…Senegal’deyken bir ritim hastanesi olduğunu daöğrendiğimde epey heyecanlanmıştım. Yine aynıdavulcu; “İnsan vücudunda elektrik akımı vardır.Bu akımdaki ritim bozulunca bağışıklık sistemibozulur ve insan hastalıklara açık hale gelir. Bizhastaları davul çalarak tedavi ediyoruz. Psikolojikrahatsızlıklara ve akıl hastalıklarına birebir.”demişti.Daha sonra ABD’de Philadelphia’da bir üniversitedeyapılan bir araştırma ile ritim ve dansınbağışıklık sistemi üzerindeki etkisi ortayakonuldu.Sanırım genç kalıyor olmamın sırrı da ritm veperküsyonda… Perküsyonda yüksek enerji vardırve bu enerji hayatın akışını dengeler.“Notaların arkasındasaklı olan müziğin birruhu, bir dili vardır.Müzik aslındatitreşimdir, frekanstır.Bedenimiz de enerjibakımından frekanslarınsenfonisi sayılır.İnsanın müzik ilekarşılaştığı her anfrekans potasında birbirleşme, birkucaklaşma yaşanıyor.”


201564 medikentSizce her dönemin yaygın müziği farklımıdır? Müziğe sosyal psikoloji mi yönveriyor sizce?Elbette. Müzik, insanın olduğu gibi toplumun daruhundan izler taşır, bu ruhu yansıtır. Herdönemin müziği farklı olabildiği gibi, aynı dönemdefarklı toplulukların da dinlediği müzik deürettiği müzik de birbirinden farklıdır.Örneğin son dönemde altyapısı pek de güçlüolmayan bir elektronik müzik öne çıkıyor.Elektronik müzik, tüketim toplumunun hızlıtüketim ürünü ve müzikteki yozlaşmanın da birsonucu… Tek bir keyboard ile birçok enstrümanınsesi yapaylaştırılıyor. Tıpkı yemek kültüründekifast food gibi müzikteki çürüme de 5 dakikadaüretilmiş elektronik müziktir. Pop müzik de biryerde kabak tadı vermeye başladı, hem de cevizsiz.Ceviz olsa yine idare edeceğiz. Oysa bizimmüziğimiz; konsantre değil, hem taze sıkılmışportakal suyu, hem de Türk baharatlı, Latindokunaklı dünya müziği…Müziğe dair cümlelerinizde çoğu keztanımlamaları, benzetmeleri “lezzet” ileörtüştürüyorsunuz. Aynı zamanda birgurme olarak tanıyoruz sizi. Bu açıdansormak isterim; hayatın bir lezzeti varmıdır sizce?Yaşamayı tadında seven bir insanım. Hayatın daelbette bir lezzeti var. Kimi zaman acı, kimizamansa tatlı oluyor. Hayat soframızda acı varsa,tatlıyı; tatlı varsa da acıyı anlayamıyoruz. Güzel birmenünün sırrı, lezzetlerin dengesidir. Anayemeklerin yanı sıra ara lezzetler de önemlidir, aralezzetler ile damak lezzetinin tazelenmesi gerekir.Peki sizi tanımlayan bir kelime ne olurdu?Tecrübe! Ancak tecrübeyi de dengelemek gerekiyor.Tecrübe, tıpkı bir şarap gibidir; 1-2 kadehyararlıdır, ancak daha fazlası karaciğere zararlıdır.İşte bu nedenle hayatta tecrübeler olgunlaştırırinsanları.Ayrıca renkli olmayı seviyorum. Hayat, zaten siyahbeyaz.Siyah-beyaz zıtlıklar içerisinde hayattagriler yok mudur sizce?Hayatta griler olmamalı. Griler, hayatı flulaştırır.Gençlere bakıyorum, pek çoğu ya gri ya da siyahgiyiniyor. Oysa ben gençleri daha renkli, dahacanlı görmek istiyorum.Diğer yandan; renkler, pozitif enerjiden doğuyor.Hayatta renksizlik, dış görünüşlerimize deyansıyor. İçimizdeki sorunları, renklereyansıtıyoruz.“Sağlıklı olmak” üzerine neler söylemekistersiniz? Bir gurme olarak beslenmeyedair nelere özen gösterir, neleri tercihedersiniz? En sevdiğiniz yemekler?Az önce de bahsettim, renklerin gücüneinanıyorum. Canlı ve renkli olmayı seviyorum.Ayrıca doymak için yemiyorum, lezzet içinyiyorum. “Sağlıklı besinler lezzetsiz” diye bir kuralyok, hem sağlıklı hem de lezzetli besinler aynıanda tüketilebilir.Akdeniz mutfağı, dünyada yükselen trend. Dünyadayalnızca bizim mutfağımızda “zeytinyağlılar”diye bir grup var. Bizim en büyük şansımız,zeytinyağlılar grubu. Ben de zeytinyağlılar grubuile beslenmeye özen gösteriyorum. Otların,sebzelerin ve zeytinyağlıların tek kelimeylehastasıyım.Gezgin bakış açısıyla İzmir’i nasıl buluyorsunuz?Bir şehri insanları güzel yapar. Ben İzmir’i veİzmirliler’i seviyorum, hastasıyım!Eklemek istediğim bir konu daha var. Şöyle ki;geçtiğimiz günlerde Kos adasındaydım. Kos,Hipokrat’ın doğduğu ada. Hipokrat yemini,günümüzdekinden farklı olarak aslında dahauzundur. Doktorluk ve hemşirelik, insan hayatınedeniyle ulvi mesleklerdir ve Hipokrat yemininebağlı doktorlarımıza da Medikent kanalıylaselamlarımı iletmek isterim.


Kilo alma eğilimiGenetik yapınıza uygunbeslenme ve düzenli egzersiz ilekilo alımını engelleyebilirsiniz.Demir depolama bozukluğuGen defekti nedeniyle besinlerden demir alamıyorolabilirsiniz. Gentest ile bu risk belirlenebilir ve buyönde tedavi olabilirsiniz.Kalp KriziYüksek kolestrollü gıdalardan vesigaradan uzak durun.Hayat, sağlık vemutluluğun çarpımıdır!Kent Hastanesi Check-up Ünitesi bilgilendiriyor:Genetik formülünüzün ve genetik yapınızdaki olasıhastalıkların ileri tıp, gen ve bilgi teknolojileriyleçıkarıldığı Gentest, size özel sağlıklı yaşam planı ilesağlıklı olma halinizi uzun yıllar sürdürebilmenize olanaksağlar. Genetik zincirinizin en zayıf halkasının kalıtsalhastalıklar olacağını unutmayınız.Kanser YatkınlığıDüzenli kontrol ve antioksidanbeslenmeye özen gösterin.Sigaradan uzak durun.Kent HastanesiCheck-Up Ünitesi bilgilendiriyor!KENT HASTANESİ 8229/1 Sokak No:56 35630 Çiğli-İZMİRTel: (0232) 386 70 70 (pbx) • Faks: (0232) 386 70 71www.kenthospital.com/KentSaglikGrubu/kentsaglikgrubu


201566 medikentProf. Dr.Mehtap ÇAKIRKent HastanesiEndokrinoloji veMetabolizma HastalıklarıUzmanıKent Hastanesi Endokrinoloji Bölümü uzmanlarındanProf. Dr. Mehtap Çakır’ın Kanguru Yayınları’ndan çıkan“Büyülü Bir Hayat” adlı çeviri kitabı, Nisan ayında İzmir KitapFuarı’nda okuyucularla buluştu.Büyülü Bir Hayat, Prof. Dr. Mehtap Çakır'ın popüler bir psikolojidergisinden tercüme ettiği çeşitli makalelerden oluşan bir derleme.Kitaptaki görseller ise Prof. Dr. Mehtap Çakır’ın fotoğrafladığı kenditaş tasarım çalışmalarından oluşuyor.


201567 medikentDeliler Teknesi adlı edebiyat kültür sanat dergisinin Mayıs-Haziran 2015 sayısındaZeynep Çiftçi Kanburoğlu, değerlendirme yazısında kitaba dair şöyle yazmış:“…Yayına hazırlık aşamasında Büyülü Bir Hayat'ta paylaşılan makalelerin farkının ne olduğunu gerçekten merak ediyordum; zira geçmişinde İnsan Kaynaklarıalanında Eğitim Danışmanlığı yapmış (hâlâ da zaman zaman kurumsal eğitim projelerinde görev alan) biri olarak, ister istemez piyasadaki kitapların önemli birkısmına tepkiliyim. Çoğunun samimiyetsiz, klişe ve şarlatanca bilgiçliklerle dolu olduğunu düşünüyorum. Her düşünsel ve yaratıcı girişimdebaşarının temel bileşeninin samimiyet olduğuna inananlardanım. Uzun zamandır ilk kez, gayet özdeşleşebildiğim kaygıları inceleyen vebunların üstesinden gelerek kendimizle daha barışık olduğumuz bir yaşam deneyiminin kapılarını içtenlikle aralayan bir dizi metin okudum.Önsözde kendimizden ve doğadan giderek daha da uzaklaşmamızı talep eden bir dünyada “gerçekleştirme fırsatı bulamadığımız hayallerimiziertelemek ne kadar iyi bir fikir?” diye soruyor çevirmenimiz. Hayallerini (örneğin yaratıcı bir yazma eylemi içinde olmak) hayat mücadelesi,kendilerine ait olmayan kararlar, geçim derdi vb nedenlerle ertelemiş yetişkinlere yol gösteren keyifli bir el kitabı hazırlamış aslında.Büyülü Bir Hayat’ın sunduğu olasılıklar alışılagelmiş başarıya giden yol modellerinin dışına çıkmamızı öneriyor. Zaman zaman düşünce veduyarlıklarımızda radikal değişiklikler yapmanın, duruma ve sonuç odaklı eylem planına bambaşka bir perspektiften bakabilmenin mümkünolduğunu açıklıyor.Örneğin, yaratıcı çalışmalarda vazgeçmemenin ve disiplinin önemini hepimizin bildiği ortada; ama bu derleme zaman zaman başarısızlığıntadını çıkarmanın, kendinizi akışa bırakmanın sizi nasıl besleyeceğine dair hınzır ipuçları da veriyor. Can sıkıntısını olumlu anlamdakullanmak, zihniniz meşgul değilken yeni fırsatlar yaratmaktır, diyor. Hayatınızda kontrolünüz dışındaki güçlere yer açarak zaman zamanteslimiyetin sağladığı fırsatlara işaret ediyor: Tüketen bir çabayla mücadele etmektense, başarıdan feragat edebileceğimizi, bu arada nasılsayeniden enerji toplayıp yeni yöntemler keşfedeceğimizi anımsatıyor. Daimi bir öğrenci olmayı içselleştirmenin mutluluğunu. Aidiyetkavramının bir ev, yer veya kişiyle değil; bir eylem şekliyle ilgili olduğunu. Bireyin aidiyetinin ancak kendini en iyi hissettiren şeyi yaparkengerçekleştiğini. Alternatif yaşamlar kurmanın hiç de imkansız olmadığını. Gerçek zenginliğin kişinin kendini besleyen eylemlere zamanayırabilmesi olduğunu. Bu kılavuz size yeri geldiğinde acı çekmeyi, reddedilmeyi ve teslimiyeti, tutkunuzu kesinlikle ciddiye almanız ve kalbiniziyabancılara açmayı öğrenmeniz gerektiğini anlatıyor” diyor.Kitapta yer alan “Hayatınızı Maceraya Çevirin”başlıklı yazıdan bir bölüm ile bitirelim:“Kim hayatında biraz daha macera yaşamaya canatmaz? İster aylar süren planlama, malzeme,ürkütücü yürüyüş botları ve fiziksel güç gerektirenbir gezi, ister zihinsel ve ruhsal öndeğerleremeydan okuyan metafizik bir yolculuk olsun, yenideneyim arzumuz, temelinde ilkel, son dereceinsanca ve aynı zamanda da eskidir. Havva’nın oağız sulandırıcı elmayı ısırmak istemesi veyaPandora’nın kutunun kapağını açması gibi.“Mikromaceralar” kitabının yazarı Alastair Humphreys,ufkumuzu açmakla kazanacağımız olağanüstüödüller olduğuna inanıyor. Humphreys dahakonfor alanımızdan dışarı bir adım bile atmadan,yeni şeyler keşfetmek konusundaki arzumuzasınırlar koyduğumuzu söylüyor: “Okullarda pek çokkonuşma yapıyorum. Çocuklar hep şöyle soruyor:‘Yaptığınız en güzel şey neydi?’ Ben çocuklara ‘Kimbir maceracı olmak ister?’ diye sorduğumda da‘Ben! Ben! Ben!’ diye hepsi ellerini kaldırıyor.Yetişkinlerle benzer konuşmayı yaptığımda ise herzaman şunu soruyorlar: “Başınıza gelen en kötüşey neydi?” Çocuklar her şeyin mümkün olduğunainanıyor, ama yetişkinler engeller ve problemlerüzerine kafa yoruyorlar”.“Meraklı: Bilme Arzusu ve Neden Geleceğiniz BunaBağlıdır” kitabının yazarı Ian Leslie, araştırmalarındaçocuk ve yetişkin zihniyeti arasındaki bu aykırılığınkendisini çok etkilediğini söylüyor: “İki tipmerak vardır: yoldan çıkaran merak ve hakikatiarayan merak. İkincisi olaylar arasında derinbağlantılar kurmakla ilişkilidir, çocuklarınki iseyoldan çıkaran meraktır; alışılmışın dışında olanaduyulan istek, her şeyi keşfetmek, örneğin çöpyemek veya ateşe dokunmak gibi,” diyor. “Çocuğunbilişsel ve entelektüel gelişimi için merak gereklidir;çocukların merak konusunda bu kadar güçlüdürtülerinin olmasının sebebi budur. Yetişkinolarak, merağa çok ihtiyacınız yoktur. İdareedebilirsiniz, sizden çok fazla şey beklenmeyen birişiniz olabilir ve her şey için bakabileceğinizinternetiniz. Hepimizin kendi rutinleri ve alışkanlıklarıvar. Ve bazı insanlar bu şekilde oldukçamutludur. Ama araştırmalarım hayatı gerçektensevebileceğiniz daha iyi bir yol olduğunu gösteriyor,bu da henüz bir çocuk olduğunuz zamanlardasahip olduğunuz güçlü merak dürtüsünü korumak.Bir yetişkin olarak, bunu tekrar geliştirmeyeçalışmak için çaba harcamalısınız.”Fakat hayat tekdüze görünürken ve günlük akışısürdürmek konusunda gösterdiğimiz çaba bile bizitüketiyorken, nasıl maceracı olacağız? “Macerayıher yerde, her zaman bulabilirsiniz,” diyor Humphreys.“Afrika’yı bisikletle geçemem, o yüzden eniyisi hiç maceraya atılmamak,’ diye düşünmekyerine bir ‘mikromacera’ hayâl edin – çok küçüktecrübelerden de aynı şeyleri elde edebilirsiniz. Bir‘mikromacera’ kendiliğinden ortaya çıkan, eveyakın, ucuz, basit ve kısa ama yine de çok etkiliolandır,” diye açıklıyor. Yine de bir mikromacerabüyük maceraların özünü yakalar – zorlanma,eğlence, kaçış, deneyimleme ve heyecan.Maceracı bir zihniyeti beslemek, sadece açıkhavada yapılan şeylerin tadını çıkarmayı içermez.Leslie entelektüel merak geliştirmenin de dahamutlu ve tatmin edici bir hayata götüreceğineinanıyor. “Meraklı olmak sizi daha sosyal kılar;daha çok soru sorarsınız, diğer insanlarla daha çokilgilenirsiniz – merak sizi kendinizden uzaklaştırırve zihni bireyden daha büyük bir şeye odaklar,” diyeişaret ediyor.Hakikate dair merakımızı beslemek için çabaharcamamız gerektiğini ve bunun bir “kişiliközelliğinden” çok bir “tutum” olduğunu söylüyor.“Yoldan çıkarıcı merak çocukçadır; sizi bir şeydendiğerine götürür ama aslında size bir yön vermezveya halihazırda öğrenmiş olduğunuzun üzerinebir şey inşa etmez. İnternet bu açıdan mükemmelbir örnek: Bir bağlantıdan sonra bir diğerinitıklamak, aralıksız olarak Twitter sayfanızı yeni birşeyler var mı diye kontrol etmek. Derin sorularabasit cevaplar alırsınız; böylece çok derindüşünmeniz gerekmez. Öte yandan hakikate dairmerak var olan bilginize bir şeyler eklemek içinyeni şeylere bakmayı, araştırmayı da beraberindegetirir.”Maceranın önündeki en temel engel – ister Rusçakursuna gidiyor olun ister maraton için antremanyapıyor olun – bir şeyi yapmak giderek daha zorgeliyorsa onu bırakmamız gerektiği şeklindeşartlandırılmış olmamızdır. “Zorlanmaktankorkmayın,” diyor Leslie. “Biraz daha öğrenmekiçin zaman ve beyin gücünüzü harcayın. Bir şeyiöğrenmek zor olduğunda, bunu ‘istek uyandıranzorluk’ şeklinde yeni bir çerçeveye oturtun. Araştırmalarbir insan bir şeyi öğrenmekte zorlanıyorsa, oşeyi kendine katma ihtimalinin daha fazla olduğunugösteriyor”.


201568 medikentCansu BİNAYHikaye FotoğrafçısıHayatın ilk anlarına tanık olmak nasıl bir duygu,nasıl bir süreç?Fotoğraf, çok geniş bir yelpazeye sahip bir sanat… Sanırımbunların içinde duygu yoğunluğu en fazla, sorumluluğu en ağırolan dal doğum fotoğrafçılığı… Bir hikaye fotoğrafçısı olarakevlilik de dahil pek çok sosyal olayda bulunma fırsatım oluyor.Ancak hiçbir çekim türünde doğum anında duygulandığım kadarduygulanmıyorum.Bir bebeğin doğumunda o kadar farklı duygular birarada ki…Öncelikle çok heyacanlı bir bekleyiş… Bazen nefesimizi tuttuğumuzkritik anlar da olmuyor değil… Ama o ilk ağlama sesiduyulduğu anda herşey bitiyor, derin bir ‘ohh’ çekiyoruz… Anneleriyleyanak yanağa gelişlerine tanık oluyoruz, minik ellerini,ayaklarını fotoğraflıyoruz,…DOĞUMFOTOĞRAFÇILIĞIAncak sadece yeni bir hayatın başlangıcı olayına tanıklık etmekdeğil bu… Fotoğraf çekimini çoğu zaman rahat, sakin ortamlardagerçekleştirmiyorum. Ailelerle belki de hayatlarının en özel anınıpaylaşıyorum. Çoğu zaman telaşlı bir kalabalığın içindeyim.Heyecan, merak, sevinç, umut gibi duyguların yanısıra bazen degerginlikler ,küçük ailevi sürtüşmeler veya hamilelik hormonlarınıntetiklediği asabiyet gibi durumlarla da karşı karşıya kalıyorum.Aslında bir yandan ailelerle bu yoğun duyguları birlikte paylaşırken,bir yandan da küçücük bir bebeğin dünyaya gözlerini açışınaşahitlik etmek kolay sayılmaz. Çünkü bukadar duygu selininyaşandığı anlarda siz bir yandan anneye duygudaşlık gösterip. biryandan meraklı kalabalığı rahatlatıp, etrafa moral verirken; aynızamanda soğukkanlı, hızlı, programlı ve en önemlisi yaratıcıolabilmelisiniz. Çünkü çektiğiniz o ilk fotoğraflar nesilden nesileaktarılacak aile anıları olacak ve hep bugünü onlara hatırlatacak…Bu yüzden doğum fotoğrafçılığı, sadece elinizde fotoğrafmakinesiyle bir doğumu belgelemekten çok farklı bu süreç…


201569 medikentDoğum fotoğrafçısı olarak neleryapıyorsunuz?Doğum fotoğrafçılığı aynı zamanda hikaye fotoğrafçılığınınbir dalı olduğundan, benim için doğumhikayesine olabildiğince baştan başlamak önemli.Bu yüzden hamile annelerimizle mümkünseönceden görüşmeler yapıyoruz. İsteyen annelerleBostanlı’daki stüdyomuzda, dış mekanda ya dabebekleri için hazırladıkları odalarında hamilelikçekimleri gerçekleştiriyoruz. Bu gibi çekimleriönceden yapmak, acil durumlarda hastaneye koşanve fotoğraf çekimine hazırlıksız yakalanan bir anneiçin çok önemli oluyor. Çünkü çoğu anne bu özelgünlerinde güzel ve bakımlı görünmek ister. Buonların moralini yüksek tutmak için de iyidir. Ancakbazen durumlar istedikleri gibi gelişmeyebilir. Birannemizin saçına yoğun bir bakım yağı sürülmüşhalde hastaneye koştuğunu hatırlıyorum, saçınıtemizleyemeden ameliyathaneye alınmak zorundakalmış ve bu şekilde fotoğraflanmak durumundakaldığı için çok üzülmüştü.Bunun dışında hastanede ekip olarak ameliyatsaatinden bir saat önce bulunuyoruz. Bu hemfotoğraf çekimini zenginleştiriyor, hem de aileyleiletişim kurmamıza olanak veriyor. Çünkü ben veekibim için iletişim, fotoğraf çekiminin yarısı sayılır.İnsanlar tanımadığı birine poz vermekte zorlanırlar.Daha sonra onlarla birlikte doğumun türüne göredoğumhaneye veya ameliyathaneye giriyoruz.Orada çekilen fotoğraflar en önemlileridir. Çünkübirkaç dakika içinde ne yakaladınız yakaladınız. Oanı bir daha geri alma şansınız yok. Ailenin vedoktorların tüm hazırlıkları saatler alırken, bebeğindoğumu yalnızca bir kaç dakikadır. Bu heyecan vekaygı dolu süreç bitince, çekimin en zevkli yerinegelinir: Bebeğin anneye ilk gösterilişi ve sonrababayla ilk tanışması. Kiminin dili tutulurken, kimide gözyaşlarına boğulur. Bazıları da ağlarkenobjektiflere yakalanmasın diye kaçacak kuytu birköşe arar. Bebeğin tartılması, ayak izinin alınması,giydirilmesi gibi tüm detaylar fotoğraflanırkenetraftan gelen tepki ve duygular da objektiflerimizdenkaçmaz…Doğum fotoğrafçılığı duygudaşlık ve özveri isteyenbir meslek... Çekimlerde çok gözlerim doluyor, çokuykusuz kalıyorum, bazen bütün bir geceyi sancısıtutan bir annenin yanında geçiriyorum, bazen birelimde makinam, diğer elimde korkan bir annenineli ayakta bekliyorum epiduralin etki etmesini…Yemek yemek için bile zamanımın olmadığı günleroluyor. Annelerin çoğunluğu bu deneyimi ilk defayaşadığı için kafalarında onlarca soruyla geliyorlar.Bu yüzden soru cevaplamak işimin önemli bir kısmı,alanımız olmayan konulara girmemeye dikkatederek tabi… ‘Cansu hanım suyum geldi’ telefonlarınaçok alışığız. Bazen yataktan fırlayıp 15 dakikadahastaneye taksilerle uçtuğumuz geceler oluyoracil vakalarda…Duygusal ağırlığı ve zorlukları ne kadar çok da olsa,işin doyum boyutu da bir o kadar çok… Çekimdensonra fotoğraflardan albüm tasarımları hazırlayıpailelere sunuyoruz. Bir aile doğum hikayesialbümünü ilk defa eline alıp bakarken, onlarınmutlu yüzlerini izlemek en büyük zevkim… Ailelerlearamızda fotoğrafçı ve müşteri ilişkisinden çokbaşka bir ilişki oluyor. Stüdyomuza sadece bizimlesohbet etmek ve kahve içmek için uğrayan, ısrarlabizi evine davet eden bir sürü ailemiz var. Bu bizimiçin inanılmaz mutluluk verici…Ailelerin talepleri neler?Aileler çok farklı taleplerle gelebiliyor studyomuza.Herkes için önemli olan farklı detaylar var. Kimigelen bütün misafirlerinin çekime dahil edilmesiniisterken, kimi de akrabalarının hiçbir şekildefotoğrafa dahil edilmemesini ve en çok bebekodaklı çalışılmasını talep edebiliyor. Doğum anınınadım adım fotoğraflanmasını isteyen ailelerimiz devar, doğum gerçekleştikten sonra sadece aileçekimi isteyen de… Bazen öncesinde çektikleriamatör fotoğrafların albüm tasarımlarına eklenmesinitalep eden annelerimiz de oluyor. Bazenpaketlerimizin içinde yer alan bebek kartlarının yada afiş çalışmalarının belli bir futbol takımınınrenkleri ve logosuyla tasarlanmasını isteyenailelerle de sık karşılaşıyoruz. Kendi küçüklüklerindekigiysilerini saklayıp doğumdan sonraki çekimdebebekte kullanmak isteyen, koluna dövmeyaptırmak için bebeğin ayak izinin detaylı fotoğraflarınıisteyen, doğuma yetişemeyen babayı yurtdışından face time ile çekime dahil etmek isteyen…O kadar çok sayılabilir ki… Tek cümle söyleyebilirim:Hepsine ‘tabii ki mümkün’ diyoruz ve kimseyikırmıyoruz. Bütün özel talepleri onlar için açtığımızdosyalara not ediyoruz.Her ne kadar yoğun bir tempomuz da olsa, halabutik anlayışta çalışmaya devam eden bir şirketimizvar. Aileler albüme girmesini istedikleri fotoğraflarıisterlerse kendileri seçebiliyor ve tasarım aşamasındadeğişiklikler talep edebiliyorlar. İşin buyönleri de fotoğrafı çekmek kadar emekli aslında…Bu işi yaparken unutamayacağınızanlar oldu mu?Yüzlerce doğumda bulundum. Olumlu, olumsuz çokdeğişik tecrübeler yaşadım. Çok şükrediyorum ki birbebek ölümü gibi üzücü bir olaya hiç denkgelmedik. Bunun en önemli sebebi donanımlıhastanelerle ve profesyonel doktorlarla çalışıyorolmamız. Ailelerin çoğunu yakından tanımasak daberaber çok uzun saatler geçiriyoruz, sohbetediyoruz. Fotoğraf seçimi için stüdyomuza geldiklerindede bu diyalog devam ediyor ve artık ailedenbiri gibi oluyoruz. O yüzden onların başına gelen buacı olayları biz de yüreklerimizde yaşıyoruz…Sanırım yaşadığımız şeylerden en ilginç olanı kızbeklenen bir bebeğin, ameliyathanede erkekolduğunun ortaya çıkmasıydı. Anne kendine şakayapıldığını sandı. Pembe renkte hazırlanan tümkurabiye, şekerleme ve süslemeler acilen kaldırıldı.Konulan isim de dedesinin ismiyle değiştirildi.Bebeğin pembe kıyafetlerle çekilmiş tüm fotoğraflarınıphotoshopda maviye çevirmek zorundakaldık. Buna benzer bir olayı daha sonra erkekbeklenen bir bebeğin kız olarak dünyaya gelişindede yaşadık.


201570 medikentİskoçya’nın başkenti olan Edinburgh; kültürel ve tarihi dokusu,sanat ruhuyla popüler bir turizm kenti. 7. yüzyılda NorthumbriaKralı VII. Edwin’in yaptırdığı kalenin çevresinde “Edwingburgh”adıyla kurulan kent, zamanla Edinburgh adını alıyor. 11. yüzyılınbaşında İskoçya Kralı II. Malcolm’un egemenliğine giren ve1437’de İskoçya Krallığı’nın başkenti olan Edinburgh, tarihidokusuyla açıkhava müzesi görünümde… Kral III. Malcolm’un eşiMargareth’in kale içinde yaptırdığı şapel, günümüze ulaşan eneski eser. İskoç ruhunu dolu dolu hissedebileceğiniz Edinburghgezisi, sizlere yemyeşil bir doğa, tarihi ve kültürel bir doku, İskoçmüziği ve festival keyfi sunuyor.ArmağanPORTAKALKonuk Yazarwww.armaganportakal.comedinburghSanat, Festival ve Tarih Kenti:Ednburgh’a nasıl gdeblrsnz?İzmir’den Edinburgh’a direk uçak seferi bulunuyor. Ayrıca Londra ve diğer şehirlerden tren veya otobüsleEdinburgh’a ulaşabilirsiniz. Edinburgh Havaalanı’ndan şehir merkezine gitmek için otobüs kullanabilirsiniz.Airlink100 otobüsleri ile şehre kolayca gidebilir, gidiş-dönüş biletinizi alabilirsiniz. 10 dakikada bir kalktığı içinrahat ve ucuz bir seçenek. Havaalanından ayrılmadan mutlaka harita almanızı öneriyorum. Benim tercihim,Collins, çünkü kolay bir harita.Ayrıca Londra’dan 1 saatlik uçuşla ya da 8 saatlik otobüs yolculuğuyla da Edinburgh’a gidebilirsiniz.Edinburgh–İstanbul yolculuğumda THY uçağında romantik filmler izledim. Australia, Nights in Rodanthe, A GoodYear ve A Lake House… Hepsinin ortak noktası şuydu: Eşsiz ve sıradışı manzaralar, muhteşem doğa, evler, bağlar,göller, denizler… Edinburgh’ta karşılaşacağım gibi.


201571 medikentEdinburgh gezisine vefotoğrafa ruhenhazırlanmakKıştan belliydi İskoçya’ya gideceğimiz. Yaz aylarınıdilediğim gibi geçirebilmek için çok gayret ettim.Bir ara sabah 05.00, akşam 01.00 arası çalışıyordumki; bu yıl ilk defa ağzımdan “yoruldum” kelimesiçıktı. Fatih ile birlikte yapacağımız ilk yurt dışıseyahatimiz olacaktı. Asıl amacım, fotoğrafçekmekti. Her zaman yanında makinesini taşıyanbiri değilim ve gerçekten fotoğrafa ruhen hazırlanarakgidiyorum. İçimi dalga dalga heyecansarması çok hoşuma gidiyor. Sanki fotoğraf çekmemodum var ve o yükleniyor bedenime, zihnime…Bu motivasyonumu düşürmemek için baştananlaşma yaptık. Yasak cümleleri belirledik: ‘Hadiartık burada çok çektin gidelim ya da ne var buradaneyi çekiyorsun’ gibi ifadeler kullanılmayacak.Sonuç, mükemmel! Bir kere müdahale edecekoldu, hemen toparladı ve bir daha da tekrarlamadı.Hatta yardım ederek asistanlık bile yaptı.İskoçya’nın filmlerde gördüğümüz yüksek veyemyeşil dağlarını merak ederek çıktık yola.İngiltere vizemizi Travelbag ile kolayca hallettiktensonra Expedia web sitesinden uçuş+konaklamaolarak kampanyalı fiyatlarla bir paket buldum.Edinburgh’ta konaklamayı tercih ettik. Sebebi,başkent olmasından ziyade büyük şehir olması.Bunun anlamı; etkinlikler, turlar, yakın bölgeleregeziler gibi seçenekler daha fazla ve gidiş-dönüşulaşım kolaylığı var demek.Yurt dışına çıkmadan önce gideceğim şehirde“photo tour” ararım. Çünkü günlük teknik gezilerekatılarak yeni şeyler öğrenmek, şehri o profesyonelekiple de gezmek hoşuma gider. Google vetwitter’ı araştırırım. Gözüme kestirdiğim siteleremail ya da tweet atarım. Geri dönenler candır.İnternet üzerinden satışları varsa hemen alırım veseyahat planımda o günü işaretlerim. Kalangünlere müzeler, parklar, mutlaka şehir turları,sokaklar, yakın şehirler gibi genel başlıklarıkoyarım. Araya her zaman spesiyalite etkinliklergirecektir. Fotoğraf turu için James Christie çok iyibir seçenek. Dört saatlik şehir turunda sürekliteknik bilgi verdi, unuttuklarımı hatırlattı, yenifikirler ve ışıklar oluşturdu. Değişik ülkelerdenkatılanlarla, teknik geziden dolu dolu ayrıldım.


2015 201472 61 medikentNerede kaldık?Biz, Point Hotel’de kaldık, Old Town yani tam merkezdeidi. Köşe başında tarihi bir bina. Tadilatla yenileniyordu.Otelden çıkıp sağa yürüyünce Grassmarket isimli, tarihiufak bir merkez var. Kaleyi gören manzarası, şirincafeleriyle sempatik bir yer. Oraya yakın konaklamanızıöneririm. Yılda üç gün (Ağustos ayının ilk üç cumartesigünü) yapıldığı söylenen geleneksel pazara rastladık. Nekadar güzeldi tezgahlar. Antikalar, eskiler, nostaljiler…Sanırım dört saat hem alışveriş, hem de fotoğraflageçirdim. Oradan yukarı doğru Victoria Street’i geçinceRoyal Mile’e ulaşıyorsunuz… Royal Mile demek festivaldemek, kale yolu demek…Pek başka nerede kalablrsnz?Edinburgh'da birçok otel bulunuyor. Buna karşın Edinburgh’taki oteller,İskoçya’nın diğer otellerine göre pahalılar. Noel’de, turist akını olan Ağustosayında ve hafta sonlarında Edinburgh'a gitmeyi düşünüyorsanız, otelinize dahaönceden karar vermenizde yarar var.Eğer ekonomik konaklama tercih ediyorsanız; Newington Road ve MintoStreet'in güneyinde veya Pilrig Street ve Leith'deki Newhaven Road civarındakiotellerden birini seçebilirsiniz. Şehir merkezine otobüsle ulaşmanız da mümkün.Diğer bir seçenek ise; Edinburgh'daki en ucuz konaklamayı sağlayan gençlikhostelleri. Scottish Youth Hostel Association, iyi bir alternatif olabilir. EğerEdinburg'da bütçenize ve zevkinize uygun otel bulamazsanız, bir alternatifinizde kente tren ve otobüs ile ulaşabileceğiniz Glasgow'da konaklamak.Şehrdeketknlkler nasılöğreneblrsnz?Şehirdeki etkinliklere dair takip edebileceğimtweet hesapları bulurum. Mesela, Visitscotland,EPT Limited, What’s on Scotland,Edinburgh Guide Eh1, Edinburgh247,Edinburgh festivals gibi hesapları takibe aldım.Bilmediğim yerleri keşfetmek için rutinhareketlerim bunlar. Genellikle bu websitelerinde orada metro mu, otobüs mü var,günlük haftalık bilet oluyor mu gibi ulaşımsorularının cevapları da oluyor. Ayrıca, karşımaçıkarsa birkaç blog yazısı da fena olmaz.Aslında gideceğim yerle ilgili yukarıdakiaraştırmalar tamamen teknik çalışma. Yani,nereyi gezeceğim, nereye gideyim türündenstandart gezilecek yerler listesihazırlamıyorum. O kısım, oraya varıncaşekilleniyor. Çünkü, şehirler yaşayan şeyler.Herkesin gördüğü, web’e girince ulaştığı şeylerigörmek değil benim derdim. Ben kendigözlerimle neyi göreceğim, bunu merakederim. Ve şanslıyımdır karşıma hep güzelanılar çıkar. Şansım Edinburgh’ta da devametti. Her sokağı canlandıran, renklendiren,hayat veren FRINGE Festival gezimi doldurdu.BüyüleycHghland TuruDağları görmek için 12 saatlik bir tur bulduk.İnsan bu kadar uzun tura katılır mı diyedüşünmeyin. Nasıl geçti anlamadık. Yoldakikasabalar, manzaralar, saatlerce bitmeyenorman ve yeşil doyumsuz. HighlandExperience firmasının bir ve daha fazla günleriiçeren çeşitli seçenekleri var. Bu tur firmasıRoyal Mile denen çok merkezi bir caddeüzerinde, buluşma noktası da öyle. Şoför aynızamanda rehberlik yapıyor, mikrofonla bilgiaktarıyor. Kurguyu çok güzel yapmışlar canlıanlatım bitince geçmişi canlandıran teatralseslendirme ve müzik yayınlanıyordu. LochNess bölgesi bizdeki Van Gölü canavarı gibihikayesi ile ünlü. Tüm promosyonlar yeşilsevimli canavar figürlü. Fakat, önemli birayrıcalık şu ki, kocaman bölgede bir taneturistik tesis var ve doğanın bozulmaması içinartırmıyorlar da. Yani, “Aman buraya talep var,5 otel, 8 tesis yapalım, deniz önünde, ormanarkanda” diyerek ağaç katliamıbaşlatmamışlar, başlatmaya da niyetlerigörünmüyor.Otele yerleşince de lobideki gezi, tanıtımbroşürlerini toplarım ve odada inceleyerekayıklar, gezi planımı hazırlarım. Demirbaşolarak nitelediğim Edinburgh World Heritagebroşüründe mini bir harita dahil, duyuru,etkinlik, kısa tarih, fırsat vs bir sürü bilgi var.


201573 medikentEdnburgh şehr merkezEdinburgh’u çok sevdik. Ben tek başıma gitmiş olsaydım, paramı daha çok müzegezmek için ayırır, yemeği sandviçle geçiştirirdim ama Fatih damak zevkine dahadüşkün. Güzel yemekler denedik. Cafelerde oturduk dinlendik. Bu benim için de iyioldu. Çünkü fotoğraf için yürümeye başladığımda, sırtımda taşıdığım ağırlığı dadüşününce, yorulduğumu anlamıyorum ve pert olana kadar devam ediyorum.Kentin merkezi; cafeleri, kitapçıları, restaurantları yüzlerce yıldır aynı yerde hizmetveriyor gibiydi. Her dükkanda bir yaşanmışlık hissettim. Sanki duvara asılan birresim binlerce yıldır oradaymış gibi… Eskinin değeri, modernin pratikliği ve konforuöyle güzel bütünleşmiş ki. Birbirini ezmiyor, aksine birbiriyle güçlenerek duruyorgibi. Bunu başarmışlar. Buna da imrendim. Bizim canım binalarımız, ormanlarımız,koylarımızın hoyratça savrulması aklınıza gelmiyor mu?Edinburgh’ta Dynamic Earth Museum’u görmelisiniz. İçerde üç boyutlu biryolculuğa çıkacak, gezegenlerin oluşumuna tanıklık edeceksiniz. Edinburghkalesini her gün gördük ama otel odasından ya da caddede yürürken. Gezmedik, çokda merak etmedim nedense. Sokaklar benim için daha büyüleyici idi.İskoçlar kibar, nazik, yardımsever. Hizmet sektöründe çalışanlar profesyonel vegüler yüzlü. Sizi öyle bir karşılıyorlar ki, sanki rezerve masanız var ve çok önemli birmüşterisiniz… Pozitif dalga hemen yayılıyor. Toplumsal konforlarına dikkatediyorlar. Mesela genel tuvaletleri tertemiz. Çok önemli ihtiyaç olduğundan ilkdikkat ettiğim noktaların başında gelir. Sanırım tuvaletlerde önceki-sonraki olarakgösterilen özen, medeniyetin ve birbirine saygının ifadesi. Bu bir ölçüt olsa gerek.Glasgow TuruŞehrin merkezinde Waverley tren istasyonuna gidersinizGlasgow için gidiş-dönüş bileti alırsınız ve trene kurulursunuz.Yaklaşık 1 saat sonra Glasgow merkezindesiniz. George Squarekapısından çıkarsanız karşınızda şehir turları durağını vekuyrukta bekleyenleri göreceksiniz. Bizim bir günümüz olduğuiçin turla değerlendirelim istedik. Şehir turlarında istediğinizdurakta inebilir, sonra aynı firmanın diğer otobüslerine binerekdevam edebilirsiniz. Riverside Museum durağında indik, önemlibir mimar tarafından tasarlanmış müzede endüstri geçmişisergileniyor. Bazı parçalar, mesela kocaman tekerli bebekarabaları, radyolar nostalji yarattı. Glasgow’u pek sevmedim.Edinburgh’un havası yok, endüstri ile bozulmuş gibi geldi. GoMA(Gallery of Modern Art) uğrayın derim. Çok yakınında güzelcafeler var. Kahve ya da şarabınızı yudumlarken etrafı daseyretmiş ve dinlenmiş olursunuz.YakınKasabalarHighland turu satın aldığımız firmayagidebileceğimiz deniz kasabası sorduk,iki seçenek sundu. Trenle 30 dakikaolanını tercih ettik ve North Berwick’egittik. Masal gibi bir yer. Sanki, şehirdeğil de tiyatro sahnesi. Denizin kenarında,yüksek gel-gitler yaşanan, yelkenyarışları yapılan ve golfüyle çok ünlüufak şirin bir kent. Büyüleniyor insan.İskoçya’da geçirdiğimiz tüm süreboyunca olduğu gibi orada da kibarinsanlar vardı ve nezaket her zamanbaşroldeydi.


201574 medikentVe Frnge Festval!Bir şehir bu kadar güzel nasıl olabilir! Elbette sanatınkatkısıyla. Sanatın, her sokakta yeşermesiyle! Oysa sanatyoksa insanlık eksik kalıyor. Duyuları, duyarlılığı, nezaketi,mizahı, zekayı, gelişmeyi kendinden uzak tutuyor. Veüretkenliği… Şehrin sokaklarındaki sanat, şehre cankatıyor. Çok etkilendim. Fringe festivali 3000’e yakınperformans barındırıyor. Sokaklarda, cafelerde, kitapçılarda,barlarda… Müzik, ilüzyon, tiyatro, tek kişilikperformanslar, sololar, korolar, kostümler… Renkli, canlı…Kelimelerim anlatmaya yetmiyor ve sürekli “yaşayansokaklar” diye tekrarladığımı hissediyorum. Bir sürü gösteriizledik. La Chambers Street’te The Jazz Bar’da güzel bir caz,blues, rock performansı dinledik…Geleneksel İskoç EteğGeleneksel etekleriyle İskoç erkeklerini gördüm. Bu kadar mı yakışır bir erkeğe! Etekleri savurasavura, ayaklarındaki postalları vura vura, erkekçe yürümek, eteğini savurarak oturmak bu kadarçekici olabilir mi bir erkekte! Genci ya da yaşlısı geleneksel etek ve bütünleyen aksesuarlarıylafarklı, fark edilir ve elegan duruyordu.Fotoğraf sanatçıları çnEdinburgh'a gitmeden önce internet ve twitter araştırmalarımla www.jameschristiephotography.comsitesine ulaştım. Ve internet üzerinden tur satın aldım. Çeşitliülkelerden ve İskoçya'nın çeşitli şehirlerinden fotoğraf meraklıları katılmıştı, 9kişiydik. 4 saat süreceği belirtilen tur 5 saat sürdü, James fotoğraf şehir routumuzuyaptı ve tam 5 saat konuştu daha doğrusu tam 5 saat sürekli bilgi verdi. Yeni ufuklaraçtı, unuttuklarımı hatırlattı, bakış açımı tazeledi. Geçen sene New York'ta katıldığımCitifari Photo Tour'larında Manuel modda çekmeyi öğrenmiştim. Bu yıl Edinburgh'tada James yine Manuel kullanımı öneriyordu. Geçen seneden beri genellikle manuelkullanıyorum. Bu albümde çektiğim fotoğraflar, kimisi detayları görmek için, kimiherkesin baktığı yönün dışına çıkıp bakmak için, kimisi kompozisyon için kareler... Birturist gibi ilk gördüğün yerden deklanşöre basmamak için... Çok şey öğrendim,teşekkürler James... Hava çok bulutlu ve kapalıydı. Makinelerimizi önce ISO 200, f5.6ve 1/500 sn ayarladık, yola koyulduk... Elbetteki duruma göre değiştirdik.Eğer Edinburgh'a giderseniz ve fotoğrafa meraklı iseniz, size kesinlikle tavsiye ederim.Internetten satın alın ve tura katılın. Yanınızda makineniz mutlaka olsun. (DSLRolmasına gerek yok, fotoğrafa merakınız olsun ufak bir compact makine de yeter.)


Kendinizeyeni bir sayfa açmayane dersiniz?


201576 medikentMine BEŞOĞULKonuk Yazarwww.modamelegi.comYaz ModasındaTRENDLERRENKLİ SAÇLARYaz ayları gelince önce ruhumuz sonrasında da kıyafetlerimizcanlanır. Hayatımızdaki koyu renkler yerini içimiziaçan capcanlı renklere bırakır. Fakat bu sezon renklenensadece kıyafetlerimiz değil!Sezonun en iddialı hem de bir o kadar eğlenceli trendirenkli saçlar... Bu kış hepimizi bir ombre çılgınlığı sardıgitti. Koyu saçların üzerine balyaj ile atılan sarı tonlarısenenin en öne çıkan saç rengiydi. Eğer siz de herkes ile birörnek dolaşmaktan sıkıldaysanız yaz aylarında bueğlenceli trendi deneyin derim.Tek bir renk seçebileceğiniz gibi birkaç rengi de bir aradakullanabilirsiniz. Öne çıkan renkler hiç kuşkusuz pembeve mavi tonları.Sizde saçınızı sadece yaz için boyatmak istiyor fakatcesaret edemiyor olabilirsiniz. İşte burada devreye renkliboncuk kaynaklar giriyor. Böylece istediğiniz zaman takıpçıkarabilir, hem de bu trendin keyfini sürebilirsiniz.Oldukça marjinal bir hava yaratan renkli saçlar beyaz tenlikişilere hiç kuşkusuz daha çok yakışıyor. Şeftalitonlarındaki allık ve nude bir ruj günlük kullanım için busaçların en iyi dostu!


201577 medikentTEK ADIMDA ŞIKLIKEn sevdiğim parçalardan biridir tulumlar. Küçük dokunuşlarla göz alıcı şıklığıyakalayabilirsiniz. Kombinlemek için gardrop ve ayna karşısında saatlergeçirmenize gerek yoktur! Doğru ayakkabı ve aksesuarlarla hayranlıkuyandırıcı bir görünüme ulaşabilirsiniz. Özellikle bahar ve yaz aylarında parlarbu parçanın yıldızı... Kışında giyilebileceği gibi kolay kolay tercih edilmezgünlük kullanımda. Bu aylarda genelde özel davetlere ve gecelere konuk olurkendisi.Bu sene trend, paça boyunun bileğinizin üzerinde olması. İster alışverişsırasında tercihinizi kısa paçalardan yapın, ister uzun paçaları kendiniz bir ikikat katlayın. Tercih size kalmış. Celine, Balmain, Ralph Lauren gibi dünyacaünlü birçok marka da koleksiyonlarında bu sezon göz alıcı tulum parçalara yerverdi. Tek adımda seksi şıklık için bu sezon tulum diyoruz!Evet! Herkesin bildiği gibi çok kısa boyluların tercih etmemesi gereken birparçadır aslında tulumlar. Boyum kısa diye tulum giymeyecek miyim diyenleriduyar gibiyim... Kısa boyluyum fakat giymek istiyorum diyorsanız tulumunuzunpaça boyunu uzun tutmalısınız. Böylelikle tercih edeceğiniz yüksek platformlusandalet sizi ve bacak boyunuzu olduğundan uzun gösterecek.İştah Kabartan Trend:ANANASYaz aylarıyla ön plana çıkan floral desenler, meyve baskıları yazın enerjsn daha dabr hssetmenze yardımcı oluyor. Bu sezon sokak modasında tüm desenlern önünegeçmeye hazırlanan br meyve var: Ananas!Ananas artık buzdolaplarımızdan çıkıp gardroplarımıza girmeye hazırlanıyor. Kısacayaza görüntüsü ile renk katmakla kalmayacak, aynı zamanda görenlerin ve siziniştahınızı kabartacak. Peki ananas deseni hangi parçalarda karşımıza çıkacak? Sadecebasic tshirtlerde bu baskıyla karşılaşmayacaksınız. Neredeyse her yerde karşınıza buiştah açıcı meyve çıkacak. Elbiseler, pantolonlar, tshirtler... Hepsi bu sezon ananasdesenleriyle bezenmiş durumda. Peki hangi parçalarla kombinleyebilirsiniz? Ananashareketli ve içerisinde birden çok renk barındıran bir meyve olduğu için desensizparçalarla kombinlemekte yarar var. Renk konusunda özgür davranmanızıöneriyorum. Yaza renk ve eğlence katmak için bence denemeye değer!Aksesuarlar2015 yaz sezonunda doğal taşlardan kolyeler,zncrler, metal blezkler, kol üstü blezkler,geometrk küpeler dkkat çekc.Bu sezon en çok dikkat çeken detay hiç tartışmasız doğal taşlar ile tasarlananaksesuarlar. Farklı boylar ve modeller ile karşımıza çıkan kolyeler sezonadamgasını vuracak gibi gözüküyor. Hayatımızda her daim yeri olan büyük vegösterişli metal bileklikler, bu sezon yine çok moda. Üstelik inci detaylarlagüçlenerek kollarımızı süsleyecek. Dirsek üstü bilezikler, çok sıkça karşımızaçıkacak aksesuarların başında geliyor. İddialı olmayı sevenlerin gözdesiolacak gibi… Geometrik hatlara sahip, gösterişli küpeler, bu yaz havanızahava katacak. Saçlarınızı sıkı bir at kuyruğu yaparak, aksesuarlarınızı ön planaçıkarabilir, tüm gözleri üzerinize çekebilirsiniz.


201578 medikentKitapRaflarındanPaulo CoelhoALDATMAKAldatmak, Paulo Coelho'nun son romanı. Roman,sosyoekonomik düzeyi yüksek, düzenli ve sistemlibir ülke olan İsviçre'nin Cenevre kentinde yaşayan31 yaşındaki gazeteci Linda'nın yolunda gidenhayatını bir röportaj sonrasında sorgulamasıylabirlikte yaşadığı depresyon ve bunun etkisiylesürüklendiği tehlikeli sulardaki arayışlarını konualıyor. Coelho, bu romanıyla “Bazen her şeyyolunda giderken, süregelen bir sıradanlıkiçerisinde insan hissizleşebilir mi? Bu hissizleşme,insanı farklı arayışlara ve tehlikeli sulara sürüklermi? Tekdüze bir hayatın doğal akışı nedir?”sorularıyla hayatı da sorguluyor.KonstantiniyyeOteliZülfü Lvanel, yen romanı Konstantnyye Otel leİstanbul’un çoksesl tarhn anlatıyor.Zülfü Livaneli, zengin bir insan panoramasıylaİstanbul'un derinliklerine inerken şehrin büyülü, amabir o kadar da acımasız atmosferiyle buluşturduğuokuru sıra dışı yolculuğa çıkarıyor. Yazar, Eski Bizanskalıntıları üzerine yapılan Konstantiniyye Oteli’nin açılışgünü ile başlayan romanda açılışa katılan ünlü simalarile okurlara İstanbul tarihinden esintiler sunuyor.RenksizTsukuru Tazaki’ninHac YıllarıNobel Edebyat Ödülü sahb Japon yazar HarukMurakam’nn son romanı Renksz TsukuruTazak’nn Hac Yılları, Doğan Ktap’tan Hüseyn CanErkn’n çevrsyle yayınlandı.Romanın kahramanı, 30'lu yaşlarında amaçsız vekendini “renksiz” olarak tanımlayan bir mühendisolan Tsukuru Tazaki. Yazar, romanda “Anılardansaklanabilirsiniz ama tarihi silemezsiniz” anatemasıyla genç bir adamın monoton hayatınıanlatıyor. Sarsıntılı çocukluk ve okul yılları geçirenTsukuru, bunalıma sürekleniyor. Kız arkadaşı Sara’nıncesaretlendirmesiyle geçmişi ve arkadaşlarıylayüzleşmek için adım atmasıyla Tsukuru’nun daJaponya’dan Hollanda’ya uzanan kendini keşfetme vegeçmişiyle yüzleşme macerası başlıyor.


Ahmet ÜmtMASAL MASAL İÇİNDE201579 medikentPolsye romanlarıyla sevlen Ahmet Ümt, bu kez annesndendnledğ masallardan derledğ “Masal Masal İçnde” adlı ktabı leokurlarıyla buluşuyor. Everest Yayınları’ndan çıkan ktap, brbrylekurgulanmış beş masaldan oluşuyor.Polisiyenin usta ismi Ahmet Ümit, bu kitabında, Çin’den Mısır’akadar uzanan bir coğrafyada geçen ve birbirine geçiş sağlayanmasalları polisiye bir kurguyla anlatıyor. Ahmet Ümit kitaplarınınkapaklarını da hazırlayan usta ressam Orhan Akkaplan’ın çizdiğigravürlerse kitapta geçen masallara görsel etki yaratıyor. Padişah,Şapkacı, Müezzin, Demirci, Kuyumcu ve Köradam, masallarınkahramanları olarak karşımıza çıkıyor. Binbir Gece Masallarıbüyüsündeki “Masal Masal İçinde”, hem çocukların hem debüyüklerin okuyabileceği bir kitap.PiranalarlaYüzen Çocuk2010 yılında dünya çocuk edebyatının enöneml ödülü olan Hans ChrstanAndersen Ödülü’nü kazanan İnglz yazarDavd Almond’un 8-12 yaş grubu çocuklarçn yazdığı “Pranalarla Yüzen Çocuk”adlı romanı, Olver Jeffers’ın resmler veMne Kazmaoğlu’nun çevrsyle GünışığıKtaplığı tarafından yayımlandı.Roman; işsiz kalan amcasının, üretimalanına çevirdiği evde, sadece çalışarakgeçen tekdüze yaşama hapsolmuş birçocuğun evden çıkış ve değişim öyküsünüanlatıyor. Çıktığı yolculukta benzersizinsanlarla tanışan, içindeki gücü vesevgiyi keşfeden çocuğun öyküsü, yazarınsıradışı edebi ustalığıyla okuma keyfiyaşatırken, bir yandan da birçok konuyudüşünme ve tartışma olanağı sağlıyor.Romanlarıyla tanınanTuna Kiremitçi’nin çocuk öyküsüGüneş’i Kıskandıran Kız, Kırmızı KediYayınevi’nden çıktı. Öyküde çocuklarınistediklerine ulaşmalarının sırrının,kendi başlarına çok çalışmaları vemücadele etmeleri gerektiğini anlatanTuna Kiremitçi, her engelin ancak böyleaşılabileceği mesajını veriyor.GüneşKıskandıranKızTuna KremtçKırmızı Fil Gördünüz Mü?Fert Avcı’nın “Kırmızı Fl Gördünüz Mü?” adlı öykü ktabı, okulönces dönem çocukları çn anne babaların terch edebleceklerbr ktap.Öykü, küçük bir erkek çocuğun bir sabah uyandığında odasınınduvarındaki resmin eğik durduğunu fark etmesiyle başlıyor. Çocuk,resimdeki “Kırmızı Fil”in yerinde olmaması üzerine onu her yerdearıyor; Mavi Balina’ya, Sarı Zürafa’ya, Mor Kedi’ye, Pembe Fare’yeve Yeşil Karga’ya tek tek Kırmızı Fil’i soruyor. Çocukların özdeşimkurabileceği kahramanın sürükleyici öyküsü, Can Çocuk Yayınlarıtarafından yayınlandı.


201580 medikent&TRENDLERYENİLERAkıllı Mobil YazıcıLG Pocket Photo ile cep telefonuyla çekilmiş fotoğrafların anında baskısı alınabiliyor.Böylece her zaman ve her yerde fotoğraf çıktıları paylaşılabiliyor. Android ve iOS uyumlu tümakıllı telefon ve tabletlerde NFC ve Bluetooth ile kablosuz bir şekilde kolaylıkla bağlanılabilenPocket Photo 2.0, kullanıcıların (2x3 inç) ebadında fotoğraf çıkışı almasına olanaksağlıyor. Piyasadaki en küçük mobil yazıcı özelliği taşıyan LG Pocket Photo 2.0, ayrıca 313dpikalitesinde fotoğraf çıkışı alabilen ücretsiz uygulaması da bulunuyor. Ürünün en dikkatçeken özelliği, bilgisayar olmadan fotoğrafların düzenlenip çıkışının kolaylıkla alınabilmesi.LG Pocket Photo 2.0AksiyonKamerasıSony'nin Action Cam serisindeki yeni ürünü FDR-X1000V;4K görüntü kalitesi ve 170 derece görüş alanı ile maceratutkunlarının favorisi bir ürün. Aksiyon kamerası; yükseltilmişvideo sabitleme, video kalitesi ve yüksek kare oranlıçekim ile kullanıcılara gelişmiş HD video performansısunuyor. Ayrıca 4K TV üzerinde HDMI kablo yoluyladoğrudan kameradan oynatabilmesine olanak sağlıyor.Yaratıcı Oyuncaklar: LEGO SETLERİFarklı yaş gruplarına özel lego setleri, yaz tatilinde çocuklarınoyun saatleri için ideal oyuncakların başında geliyor. Çocuklarınzihinsel gelişiminin yanı sıra el ve göz koordinasyonlarınıgeliştiren lego oyun setlerinde birçok alternatif bulunuyor.Klasik blokların yanı sıra bol parçalı movie setleriyle animasyondünyasının kahramanları, çocuklarla buluşuyor.Küçük büyük herkesin sevdiği lego oyuncaklarına çok yakında80’li yılların efsane dizisi Altın Kızlar Seti de ekleniyor. Dorothy,Sofia, Rose ve Blanche yani Altın Kızlar, Lego oyuncaklarıylaevlerimize konuk olacaklar.


201581 medikentLand RoverDiscovery Sportsatışa sunulduGeçtiğimiz yıl lansmanı yapılan 2015 Land Rover Discovery Sport,Türkiye'de de SE, HSE ve HSE Luxury adlı 3 donanım paketi ile satışasunuldu. Araç, 2.0 litrelik benzin motora sahip ve bu motora da ileriotomatik şanzıman eşlik ediyor. Bu ünite ile 4 tekerlekten çekiş sisteminesahip olan araç, 240 beygir güce kadar çıkabiliyor, 100 km/s hıza 8.2saniyede ulaşabiliyor. Aracın ortalama yakıt tüketimi ise 8.0 litre.Geleneksel Çay ve Kahve KeyfnnTeknolojik YorumuKözde TürkKahves LezzetArzum Okka, doğrudan fincanaservis özelliğiyle tam kıvamındaköpüklü kahve yapmanızı sağlıyor.Yavaş pişirme özelliğiyle de sizeközde Türk kahvesi keyfini sunuyor.Ayrıca üç farklı fincan boyutuseçimi ve tek tuş ile kendi kendinitemizleme özellikleriylekullanıcılarına sadece kahveleriniyudumlayıp, keyfini çıkarmakkalıyor. Türk kahvesi kültürünüyansıtan bakır rengi ve desenlerinyer aldığı ürün tasarımı, Red DotProduct Design Award 2014ödülünü de kazandı.ÇayTryaklerneSemaverÇay ile özdeşleşen semaver,kültürümüzde tarihseldokusuyla ayrı bir yeredinmiştir. Gelenekselsemaverin çağdaş ve teknolojikyorumu olan elektriklisemaverler, hem evde hem deofiste sıcak ve kesintisiz çaykeyfi sunuyor.


KENT SAĞLIK GRUBUKURUMSAL BİLGİKENT SAĞLIK GRUBU MEDİKAL KADROMUZÖZEL KENT ÇİĞLİ HASTANESİAcil Servis• Uzm. Dr. John FOWLER (Danışman)• Uzm. Dr. Melek GÜRYAY• Uzm. Dr. Fecri BENGİ• Uzm. Dr. Sevilay KARADUMAN• Uzm. Dr. Nesibe SÖNMEZ DEMİRYOĞURANAğız ve Diş Hastalıkları• Dt. Cüneyt IŞIKERAmeliyathaneler veYoğun Bakımlar• Prof. Dr. Ali Reşat MORAL• Uzm. Dr. Ayhan ÖNAL• Uzm. Dr. Ahmet SUBAŞI• Uzm. Dr. Erhan OLGUN• Uzm. Dr. Gökhan AYHAN• Uzm. Dr. Ali Han PİRİMAlgoloji• Prof. Dr. Mehmet İbrahim YEGÜLBeyin Cerrahisi• Prof. Dr. Altay BEDÜK• Prof. Dr. Kemal YÜCESOY• Opr. Dr. Mehmet Vasfi YARADANAKUL• Opr. Dr. Göktuğ AKYOLDAŞBiyokimya• Uzm. Dr. Gültekin TAŞBöbrek Nakli• Opr. Dr. Uğur SARAÇOĞLU• Opr. Dr. H. Işık ÖZGÜ• Uzm. Dr. Ebru SEVİNÇ OKCheck-up Merkezi• Uzm. Dr. Demet KARADENİZLİÇocuk Cerrahisi• Opr. Dr. Şamil KUDAYÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları• Prof. Dr. Çiğdem ARIKAN• Uzm. Dr. Buket ÖZTÜKEL• Uzm. Dr. Mehmet NİSANOĞLU• Uzm. Dr. Cengiz ÖZTÜRK• Uzm. Dr. Benal ÇUBUK• Uzm. Dr. Selda AYTAÇ• Uzm. Dr. Fatma TATÇocuk Nörolojisi• Uzm. Dr. Benal ÇUBUKÇocuk Kardiyolojisi• Prof. Dr. Aytül PARLARÇocuk Gastroenteroloji• Prof. Dr. Çiğdem ARIKANDermatoloji• Uzm. Dr. Cüneyt SOYAL• Uzm. Dr. Hacer ÖNVURALEndokrinoloji veMetabolizma Hastalıkları• Prof. Dr. Mehtap ÇAKIR• Prof. Dr. Mitat BAHÇECİEstetik ve Plastik Cerrahi• Opr. Dr. Kamil KILIÇ• Opr. Dr. Haluk MIDOĞLUEnfeksiyon Hastalıkları veKlinik Mikrobiyoloji• Uzm. Dr. Işın MÜFTÜOĞLUFizik Tedavi ve Rehabilitasyon• Uzm. Dr. Atiye AYRAL• Uzm. Dr. Ceyhun BICILIOĞLUGastroenteroloji• Prof. Dr. Ethem TANKURT• Uzm. Dr. Bülent ŞENGÜLGenel Cerrahi• Prof. Dr. Ömer HARMANCIOĞLU• Prof. Dr. Özdemir YARARBAŞ• Doç. Dr. Murat KILIÇ• Doç. Dr. Murat ZEYTUNLU• Opr. Dr. Cahit YILMAZ• Opr. Dr. Zafer ÖNEN• Opr. Dr. Atilla ÖZER• Opr. Dr. Rasim FARAJOV• Opr. Dr. Berkhan SAVAŞÇINGöğüs Hastalıkları• Prof. Dr. Ülkü BAYINDIR• Uzm. Dr. Ebru GÜNEŞGirişimsel Radyoloji• Prof. Dr. A. Yiğit GÖKTAYGöz Hastalıkları• Opr. Dr. Safiye CAN KÜÇÜKGÜL• Opr. Dr. Filiz KUZUM AKYOLİç Hastalıkları• Prof. Dr. Kadir BİBEROĞLU• Prof. Dr. Mehtap ÇAKIR• Prof. Dr. M. Niyazi ALAKAVUKLAR• Uzm. Dr. Necdet YETİM• Uzm. Dr. Tolga Enver YÜCETÜRKHematoloji• Prof. Dr. Filiz BÜYÜKKEÇECİ• Prof. Dr. V. Gürhan KADIKÖYLÜKadın Hastalıkları ve Doğum• Prof. Dr. Namık DEMİR• Prof. Dr. Uçar ASENA• Opr. Dr. Orçun SEZER• Opr. Dr. Tunç CANDA• Opr. Dr. Nihal DANAOĞLU• Opr. Dr. Funda GÖDE• Uzm. Dr. Tayfun ÖZAYDINKaraciğer Nakli• Doç. Dr. Murat KILIÇ• Doç. Dr. Murat ZEYTUNLU• Opr. Dr. Cahit YILMAZ• Opr. Dr. Zafer ÖNEN• Opr. Dr. Rasim FARAJOVKardiyoloji• Doç. Dr. Cevad ŞEKURİ• Doç. Dr. Abdi SAĞCAN• Uzm. Dr. Murat TÜMÜKLÜ• Uzm. Dr. Mustafa ZUNGURKardiyovasküler Cerrahi• Prof. Dr. Suat BÜKET• Opr. Dr. Ulusal COŞKUN• Opr. Dr. Yılmaz CİRBAN• Opr. Dr. Arzum KALE• Opr. Dr. Makbule KESİCİKemik İliği Nakli• Prof. Dr. Filiz BÜYÜKKEÇECİ• Prof. Dr. V. Gürhan KADIKÖYLÜKulak-Burun-Boğaz veBaş Boyun Cerrahisi• Prof. Dr. Alp DEMİRELLER• Opr. Dr. Nihan AKÇA• Opr. Dr. Evrim GÜLEÇ DOĞAN• Opr. Dr. Dilek SINMAZMikrobiyoloji ve Klinik Mikrobiyoloji• Uzm. Dr. İsmail AYDINNöroloji• Prof. Dr. Aytekin AKYÜZ• Uzm. Dr. Müge KOÇAK SURAL• Uzm. Dr. Ayfer AKALINNefroloji• Uzm. Dr. Ebru SEVİNÇ OKNükleer TıpOrtopedi ve Travmatoloji• Prof. Dr. Erdal CİLA• Opr. Dr. Levent TAD• Opr. Dr. İbrahim AKELMedikal Onkoloji• Prof. Dr. Mehmet ALAKAVUKLAR• Doç. Dr. Gürbüz GÖRÜMLÜPatoloji• Doç. Dr. Latife DOĞANAY• Uzm. Dr. Leman Evren YILMAZPsikiyatri• Uzm. Dr. Başak TOKATLIOĞLURadyoloji• Uzm. Dr. Alper YÜKSEL• Uzm. Dr. Sabri Onur SUMAN• Uzm. Dr. Ali Osman EVLİCE• Uzm. Dr. Dilşat ÇAMLI• Uzm. Dr. Seçil KARACANRomatoloji• Uzm. Dr. Tolga Enver YÜCETÜRKTüp Bebek (IVF) Merkezi• Opr. Dr. Dilek ASLANÜroloji• Doç. Dr. Ömer ÖGE• Opr. Dr. Uğur SARAÇOĞLU• Opr. Dr. H. Işık ÖZGÜErişkin Yoğun Bakım• Prof. Dr. Ali Reşat MORALYenidoğan Yoğun Bakım• Uzm. Dr. İsmail Cengiz ÖZTÜRKKat Hekimliği• Dr. Ekim BIÇAKÇIOĞLU• Dr. Ece ZAMANER• Dr. Emrah GEZER• Dr. Elçin YÜCEBAŞ• Dr. Selçuk Onur DUYGU• Dr. Tunç PINAR• Dr. Semra DEMİRLİBeslenme ve Diyet• Dyt. Safiye TAŞEczacı• Ecz. Anıl ÖZYAMAN


ANLAŞMALI KURUMLARÖZEL KENT ALSANCAK TIP MERKEZİÖZEL KENT ÇİĞLİ HASTANESİAnestezi veReanimasyon• Uzm. Dr. Berna ERÖZKAN AKANAlgoloji (Ağrı) Merkezi• Prof. Dr. Mehmet İbrahim YEGÜLAğız ve Diş Sağlığı• Dr. Dt. Neslihan EFEOĞLU( Protez Uzmanı )• Dt. Ceyda AFYONCUBeslenme ve Diyet• Dyt. Gamze GÜLTEKİNNöroşirürji(Beyin, Omurilik, Periferik Sinir Cerrahisi)• Prof. Dr. Kemal YÜCESOY• Opr. Dr. Vasfi YARADANAKULÇocuk Sağlığı veHastalıkları• Uzm. Dr. Süreye PAKSOY• Uzm. Dr. Meltem ERTURAÇDermatoloji• Uzm. Dr. Arzu GÖRGÜLÜ ERASLANDanışman Psikolog• Şebnem TÜRKDALI ( Çocuk )Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon• Dr. Atiye AYRALGastroenteroloji• Prof. Dr. Ethem TANKURT• Uzm. Dr. Abdullah OKANGenel Cerrahi• Doç. Dr. Gürhan AVCI• Opr. Dr. Atilla ÖZER• Opr. Dr. Berkhan SAVAŞÇINGöz Hastalıkları• Opr. Dr. Filiz AKYOL• Opr. Dr. Safiye KÜÇÜKGÜL• Opr. Dr. İsmail Hakkı KARDEŞLER• Opr. Dr. Fuat BOZKURTGöğüs Hastalıkları• Uzm. Dr. H. Tayfun ÇAĞLAYANİç Hastalıkları• Uzm. Dr. Tuğba EMÜROĞLU• Uzm. Dr. Tuncay FİLİZ• Uzm. Dr. İnci OKANEndokrinoloji ve MetabolizmaHastalıkları• Prof. Dr. Mitat BAHÇECİ• Prof. Dr. Mehtap ÇAKIRKardiyovasküler Cerrahi• Prof. Dr. Suat BÜKETKadın Hastalıkları ve Doğum• Opr. Dr. Şebnem ALTINYURT• Opr. Dr. Meltem YÜNTENKardiyoloji• Doç. Dr. Abdi SAĞCAN• Doç. Dr. Cevad ŞEKÜRİKulak Burun Boğaz• Opr. Dr. Evrim GÜLEÇ DOĞAN• Opr. Dr. Dilek SINMAZNöroloji• Prof. Dr. Aytekin AKYÜZOrtopedi ve Travmatoloji• Prof. Dr. Mehmet ALTINMAKASEstetik, Plastik veRekonstrüktif Cerrahi• Opr. Dr. Kamil KILIÇ• Opr. Dr. Haluk MIDOĞLUPsikiyatri• Uzm. Dr. Mehmet HANCIOĞLU• Uzm. Dr. Mevhibe Nuray TÜMÜKLÜÜroloji• Opr. Dr. Hasan IŞIK ÖZGÜ• Opr. Dr. Uğur SARAÇOĞLURadyoloji• Uzm. Dr. Ali Osman EVLİCEÖZEL SAĞLIK SİGORTA ŞİRKETLERİ•Acıbadem Sağlık ve Hayat Sigortası•AK Sigorta A.Ş.•Allianz Hayat Sigorta A.Ş.•Anadolu Anonim Türk Sigorta Şirketi•Axa Sigorta A.Ş.•Demir Hayat Sigorta A.Ş.•Ergo Sigorta A.Ş.•Groupama Sigorta A.Ş.•Güneş Sigorta A.Ş.•Mapfre Genel Sigorta A.Ş.•Yapı Kredi Sigorta A.Ş.BANKALAR•T.C. Merkez Bankası Emekli -Çalışan•TC. Ziraat Bankası & T.Halk Bankası Mensupları•Türkiye Halk Bankası Emekli Sandığı Vakfı•Türkiye Sınai Kalkınma Bankası Vakfı•Türkiye Vakıflar Bankası T.A.O•Türkiye İhracat Kredi bankası A.Ş. (Eximbank) (Hasta ödemeli)•Türkiye İş Bankası A.Ş.RESMİ KURUMLAR•TBMMÖZEL KURULUŞLAR•Amcor Tobacco Packaging İzmir Gravür Baskı San.Tic. A.Ş.•Bakioğlu Holding A.Ş•Dirinler Döküm ve Yedek Parça San. Tic. A.Ş.•Dirinler Mak. San. ve Tic. A.Ş.•Dirinler Sanayi Makinaları•Galata Taşımacılık A.Ş•SGR Turizm Eğitim Danışmanlık Tic.Ltd.Şti.•TGE Grup Sigorta A.Ş.•Özkar İnşaat Turizm Gıda Tekstil Özel Eğitim Kurumları San.Tic.Ltd.Şti•İmbat Madencilik A.Ş.Kent Hastanesi Yenidoğan Yoğun Bakım Ünitesi


ANLAŞMALI KURUMLARÖZEL KENT ÇİĞLİ HASTANESİÖZEL KENT ALSANCAK TIP MERKEZİULUSLARARASI KURULUŞLAR•AID Asistance•Adac•Amerikan Hastanesi Tricare İnternationaL SOS•Axa Assistance•Blue Cross Blue Shield•Bupa International•Companion Global Healthcare•Europ Asistance•International Health Insurance•International Medical Group IMG•J.Van Breda•Marm Sağlık A.Ş.•Redstar Marm•Reise Extra•Remed Assistance•SOS International•SOS International UK•Seven CornersVAKIF, DERNEK VE ODALAR•Darüşşafaka•Edremit Ticaret OdasıCHECK - UP ANLAŞMALI KURUMLAR•ABN Amro Bank•Acıbadem Sigorta (Arkas, Delphi, Metro, Bosch,Nestle, Denizbank, Generali, TEB, Havaş, Aras Kargo,Tesco Kipa, Gates)•Ak Sigorta (Alliance one, Kaltun madencilik,İmperial Tobacco)•Allianz Sigorta•Allianz Sigorta (Petrol Ofisi)•Anadolu Sigorta (General Motors, Alcon Grubu)•Axa Sigorta•Axa Sigorta (Multinet)•BNP Paribas Cardif Emeklilik•Boyner (Dr.Back-up)•Citibank•Demir Hayat Sigorta•Eczacıbaşı Sağlık Hizmetleri•Finansbank•Garanti Emeklilik•IBM Global Services•IBM TÜRK•Kimtaş•Mapfre Yaşam (JTI,Hugo Boss, Vestel, Unilever,İnci Holding, Global Bilgi)•STMicroelectrics Türkiye•Çimentaş•İnterpartnerInter Partner Asistance(IPA)•AXA PPP•Back-up Kişisel Sağlık Sistemi•Bank Asya Platinium Card•Benefit Global & Avivasa Hayat ve Emeklilik•Benefit Global AIG-Card•Dr.Back-up Kişisel Sağlık Sistemi•Kişisel Sağlık Sistemi & Fortisbank Kart•Dr.Back-up Kişisel Sağlık Sistemi TemelSağlık Paketi Acil Tedavi Sigortası•Güneş Sigorta Acil Tedavi Sigortası•Halk Sigorta Acil Tedavi Sigortası•IPA Card•IPA Privilege Card•Işık Sigorta A.Ş.Acil Tedavi Sigortası•Metlife Emeklilik Acil Tedavi Sigortası(Deniz Emeklilik)•Metro Turizm Seyahat Organizasyon A.Ş.•Türk Asisist Card•Türk Ekonomi Bankası•HSBC Acil Tedavi Sigortası•İNG Emeklilik Acil Tedavi SigortasıCGM(Compu Group Medical Türkiye)•Ace European Sigorta•Ankara Sigorta•Dubai Sigorta•Eureko Sigorta•Fortis Bank Sandık A.Ş•Generali Sigorta•HDI Sigorta (Ferdi Kaza ve Acil Sağlık)•Halk Sigorta (Birlik)•Ray Sigorta•Sompo Japan Sigorta A.Ş.•Ziraat SigortaÖZEL SAĞLIK SİGORTA ŞİRKETLERİ•AK Sigorta A.Ş.•Acıbadem Sağlık ve Hayat Sigortası A.Ş.•Allianz Sigorta A.Ş.•Anadolu Anonim Türk Sigorta Şirketi•Axa Sigorta A.Ş.•Demir Hayat Sigorta A.Ş.•Ergo İsviçre Sigorta A.Ş.•Groupama Sigorta A.Ş.•Güneş Sigorta A.Ş.•Mapfre Genel Yaşam Sigorta A.Ş.•Yapı Kredi Sigorta A.Ş.BANKALAR•T.C. Merkez Bankası Emekli-Çalışan (Hasta Ödemeli)•TC. Ziraat Bankası & T.Halk Bankası Mensupları Emekli ve•Yardım Sandığı Vakfı•Türkiye Halk Bankası Emekli Sandığı Vakfı•Türkiye Sınai Kalkınma Bankası•Türkiye Vakıflar Bankası T.A.O•Türkiye İş BankasıULUSLARARASI KURULUŞLAR•AID Asistance•Amerikan Hastanesi Tricare International SOSCGM(COMPU GROUP MEDİCAL TÜRKİYE)•Ace European Sigorta•Ankara Sigorta•Dubai Sigorta•Eureko Sigorta•Fortis Bank Sandık A:Ş.•Generali Sigorta•HDI Sigorta (Ferdi Kaza ve Acil Sağlık)•Halk Sigorta (Birlik)•Ray Sigorta•Sompo Japan Sigorta A.Ş.•Ziraat SigortaVAKIF, DERNEK VE ODALAR•Darüşşafaka•Edremit Ticaret Odası


KENT ULAŞIMÖZEL KENT ALSANCAK TIP MERKEZİÖZEL KENT ÇİĞLİ HASTANESİCHECK-UP ANLAŞMALI KURUMLAR•ABN Amro Bank•Ak Sigorta•Allianz Sigorta•Allianz Sigorta(Petrol Ofisi)•Anadolu Sigorta•Axa Sigorta•Axa Sigorta (Multinet)•BNP Paribas Cardif Emeklilik•Boyner (Dr.Back-up)•Citibank•Demir Hayat Sigorta•Eczacıbaşı Sağlık Hizmetleri•Finansbank•Garanti Emeklilik•Groupama Sigorta (İmperila Tobacco)•IBM Global Services•IBM TÜRK•Kargo,Tesco Kipa,Gates•Mapfre Genel Yaşam (JTI, Hugo Boss, Vestel, İnci Holding, Global Bilgi)•StMicroelectrics Türkiye•Çimentaş•InterpartnerÜCRETSİZ SERVİS GÜZERGÂHLARIMIZÜcretsiz ring servislerimiz, 7’den 70’e tüm İzmirlileribir an önce sağlığına kavuşturmak için hazır bekliyor.Hasta servislerimizin KONAK-KARŞIYAKA-BORNOVA’dankalkış ve hastanemizden dönüş saatleri aşağıdadır.SERVİS KALKIŞ SAATLERİ (09:30 – 13:30)(KONAK-BORNOVA-KARŞIYAKA-KENT HASTANESİ)SERVİS DÖNÜŞ SAATLERİ (12:30)(KENT HASTANESİ-KARŞIYAKA-BORNOVA-KONAK)1. Güzergâh (Konak-Kent Hastanesi)• Konak (Sabancı Kültür Merkezi)• Emekli Sandığı Bölge Müdürlüğü Otobüs Durağı• Basmane Postane Durağı• Fuar 9 Eylül Kapısı Önü• Fuar Montrö Kapısı Önü• Fuar Lozan Kapısı Önü• Alsancak Garı Otobüs Durağı• Soğukkuyu Türk Petrol Önü• Seza Eczanesi Önü• KENT HASTANESİ2. Güzergâh (Bornova-Kent Hastanesi)• Bornova Otogar• Canım Öğretmenim Parkı Önü• Merkez Migros Önü• Hükümet Konağı Önü• Hilal İlköğretim Okulu Önü• Peterson Köşkü Önü• Şok Mağazası Önü• Özkanlar Migros Önü• Tansaş Önü• Bayraklı Smyrna Meydanı• Alaybey Tersane Otobüs Durağı• Karşıyaka Yalı Cad. Anadolubank önü• Karşıyaka Yelken Kulubü Otobüs Durağı• Yıllar Market Önü• Bostanlı Merkez Cami Otobüs Durağı• Vilayet Evleri Otobüs Durağı• Bostanlı Pazaryeri Otobüs Durağı• Atakent Tansaş Otobüs Durağı• KENT HASTANESİ* Hasta servislerimiz sadece belirtilen duraklardanyolcu alır ve durak haricinde durmaz.Not: Pazar günleri servis hizmetimiz bulunmamaktadır.


ÖZEL KENT ÇİĞLİ HASTANESİEski Havaalanı YoluAnadolu Cad. (Altınyol) Anadolu Cad. (Altınyol)İzmir-Menemen DemiryoluMavişehirYonca KavşağıÇevre YoluAydın / ÇanakkaleKipa Çiğliİstasyonaltı KavşağıBornovaSasalıDudayev BulvarıKarşıyakaMavişehir


ÖZEL KENT ALSANCAK TIP MERKEZİAksoyRecidenceAlsancakVapurİskelesiPlevneBulvarıAtatürk Caddesi (Kordon Yolu)SevinçPastanesiKıbrıs Şehitleri Cad.KENTKapalı OtoparkMigrosTalat Paşa BulvarıKARŞIYAKA/BORNOVAAlsancakGarıŞair Eşref Bulvarı


MEDİKENTSUDOKU5 3 72 8 46 1 9 55 4 3 69 8 6 8 6 98 6 3 4 2 84 8 3 17 2 6 9 7262 8 74 1 9 5 938 7 9 8 1 7Nasıl oynanır?Japonca "Sayılar TEK olmalı" anlamına gelen "Suuji wa dokishin nikag" kelimelerinin kısaltması olan Sudoku, günümüzde Asya'dan,Avrupa ve Kuzey Amerika'ya da yayılan oldukça popüler bir oyundur.Oyunun amacı dokuzar hücreden oluşan 9 eşit kutuya bölünmüş biralan üzerinde sayıları tekrar etmeyecek şekilde dizmeyi başarmak.Her satır ve sütunda 1'den 9'a kadar olan sayıları sadece bir kezkullanarak dizmeniz gerekiyor. Aynı şekilde çizgilerle ayrılmış herkutu içerisinde de 1'den 9'a kadar olan sayılar 1 kez kullanılmakzorundadır.Oynama YöntemleriOyun sırasında sayıları tahmin etmek yerine sadece emin olduğunuzsayıları işaretlemeniz daha mantıklıdır. Her Sudoku'nun sadece birçözümü vardır ve bu çözümü tahmin ederek bulmak neredeyseimkânsızdır. Bunun yerine bulmacada yüklü gelen sayılarıkullanarak diğer bir sayının nerelerde olamayacağı ya da neredeolması gerektiğini saptamak daha mantıklı ve kolaydır veyakoyacağınız sayıyı yazmadan önce kafanızdan yazmış gibi davranarakdeneyin eğer yanlış sayı ise başka bir sayıyı deneyin sudokudasağdan sola yukarıdan aşağıya aynı kutu içerisinde aynı rakambulunmamalıdır.6213742158314931267544135614265


Bu kalp, bu aşka dayanır mı?Kalbinizin her sağlıklı atışı, sizi sevdiklerinize bağlar.Siz de kalbinizin sesini dinleyin; hem kalp sağlığınızı,hem de aşkınızı ihmal etmeyin!Kalbinize sağlık!Kent Hastanesi,Kalp Damar Cerrahisi ve Kardiyoloji Klinikleri ilekalp ve damar hastalıklarının tanı ve tedavisindehizmetinizde.KENT HASTANESİ 8229/1 Sokak No:56 35630 Çiğli-İZMİRTel: (0232) 386 70 70 (pbx) • Faks: (0232) 386 70 71www.kenthospital.com/KentSaglikGrubu/kentsaglikgrubu


Kent HastanesiMedikal Onkoloji Kliniği bilgilendiriyor:Kanser tedavisinde en etkili yöntem; düzenli kontrol,erken teşhis ve doğru tedavidir. SGK anlaşmalı Medikal Onkoloji Kliniğiile multidisipliner bir yaklaşımla kanser tedavisinde hep yanınızdayız.Tüm sorularınız için Kanser Danışma Hattı’nı 7/24 arayabilirsiniz.Kanser Direkt Danışma Hattı0530 177 28 09KENT HASTANESİ 8229/1 Sokak No:56 35630 Çiğli-İZMİRTel: (0232) 386 70 70 (pbx) • Faks: (0232) 386 70 71www.kenthospital.com/KentSaglikGrubu/kentsaglikgrubu

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!