11.07.2015 Views

2001 Senesi "Gönül Bahçesi" Yazıları - Mehmet Oruç

2001 Senesi "Gönül Bahçesi" Yazıları - Mehmet Oruç

2001 Senesi "Gönül Bahçesi" Yazıları - Mehmet Oruç

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

topraklarına katmışlardır. Bu durum, 20. asrın ikinci yarısında biledeğişmemiştir.Gerçi İngiltere, Fransa, Belçika, Hollanda gibi devletler, birçoksömürgelerini kaybetmişlerse de, “sömürü” çok maskeli bir biçimdesürdürülmekte, İslâm Dünyası’nda hergün yeni bir gedik açmaya devametmektedirler. İsrail ise, Ortadoğu’da tedavisi imkânsız bir yara olarakgiderek gelişmektedir.Şimdi, Hıristiyan Batı Dünyası, ırk ve milliyet ayırmaksızın, İslâm’asempati duyan her hareketi ve gelişmeyi kaynağına bakmaksızın ezmeyeve doğmadan boğmaya çalışmaktadır. “Biz, sizin tarihinizden ve dîninizdenkorkuyoruz.” diyerek endişelerinin sebebini açıkça ifade ediyorlar.Böyle bir anlayıştan, taassuptan bizim lehimize bir kararın çıkmasımümkün mü?Korkunun ecele faydası yok 11.8.<strong>2001</strong>Dün değindiğim, Batı’nın tek yanlı, peşin hükümlü din taassubu ilealdıkları kararlardan sadece biz bahsetmiyoruz. Kendileri de bunu açıkçaifade ediyorlar. Nitekim, 1 Ağustos <strong>2001</strong> tarihli Alman Der Tagesspiegelgazetesi, “ortak düşman” İslam, söz konusu olunca, İnsan HaklarıMahkemesi’nin hukuku bir tarafa bırakıp, Hıristiyan taassubu ile siyasi birkarar verdiğini yazdı.Aslında Batı’nın bu akıl mantık dışı kararları ve uygulamalarısebebiyle, insanlık ve bilhassa aydınlar, hızla dinden uzaklaşmakta,dinsizlik cereyanı artmakta ve materyalizmin gittikçe güçlenmekteneredeyse, maddeye tapılır, hale gelmektedir. Kendi kuyularını kazmasıolayıdır. Kendi sonlarını hızlandırmalarıdır.Olaya başka bir açıdan bakacak olursak; Avrupa’dan başlayarakdünyaya yayılan dinsizliğe gidiş aslında bozuk dinlerin ve sahte mâbutlarınyıkılması ve beşeriyetin yeni ve gerçek dini araması olarak da yorumlamakmümkün.Nitekim, Sevgili Peygamberimiz, putperestliğe karşı çıkarak Lât, Uzza,Hübel gibi putlarını kırarken, cahiliye inançları içinde çılgına dönen“müteassıp putperestler”, gerçek ve yeni dinden habersiz oldukları içindinlerinin tehlikede olduğunu sanıyorlardı. Putları kırılan kitleler, boşluktakalıyor ve bundan büyük bir ıstırap duyuyorlardı. Halbuki, ŞanlıPeygamberimiz, “Allah’tan başka ilâh yoktur” diyerek sahte mâbutlarıtarihin çöplüklerine gönderirken, insanların kafalarını ve vicdanlarını esiralan putlardan arındırıyor ve Yüce Allah’a giden yolu açıyordu.Bugün, bozuk dinlerden uzaklaşan ve sahte mâbutları reddedeninsanlar , gerçek din olan İslâmiyeti arayan kimseler olarak kabul edilebilir.İnsanlık, bozuk dinlerden ve sahte mâbutlardan kurtulmak istemekle,gerçek dine yani İslâm’a biraz daha yaklaşmış bulunmaktadır. Nitekim,Batılı pek çok ilim adamı İslâm’a ilgi duymakla kalmayıp İslâm ileşereflenmektedir.Batı Dünyası, 18. asırdan itibaren yavaş yavaş kiliseden uzaklaşmayabaşladı. Çünkü, kendini, katı bir taassubun ve baskının paravanasında,

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!