11.07.2015 Views

2001 Senesi "Gönül Bahçesi" Yazıları - Mehmet Oruç

2001 Senesi "Gönül Bahçesi" Yazıları - Mehmet Oruç

2001 Senesi "Gönül Bahçesi" Yazıları - Mehmet Oruç

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

hanımları üzerinde çalışıyorum. Daha doğrusu Harem-i Hümayun hakkındaaraştırma yapıyorum.” “Ooo! Çok güzel. O hanımların entrikalarını; yanlışişleri, dalavereleri, devlet işlerini bozmaları, gizli planları...yazıyormusunuz?” Amerikalı bayan birden ciddileşmişti: “Haremde entrikayoktur,”diye cevap verdi ve sordu: “Allah aşkına nereden çıkarıyorsunuzbunları, belgeniz var mı?”Bizimkinin verecek cevabı yoktu. Lafı değiştirip başka konulara girdive sonra da salonu terketti. O gün öğle paydosunda isminin Leslie Peirceolduğunu öğrendiğim Amerikalı hanımla arşiv bahçesinde çay içerken birazsohbet ettim..Kadıncağız çok şaşkındı: “Sizleri anlayamıyorum. Tarihinize karşıneden böyle önyargılısınız. Ben arşive gelmeden önce Osmanlı saraykadınları hakkında tarihlerinizde yazılanları okudum. Ne yalan söyleyeyim,onları cahil, dört duvar arasında kalmış, hiç bir dünya görüşleri olmayankimseler olarak algıladım. Şimdi ise bütün fikirlerim değişti. Onlar gerçektenmükemmel bir eğitim ve terbiye görmüş insanlar. Nurbanu ve SafiyeSultanlar İngiliz ve Fransız kraliçeleri ile mektuplaşıyorlar. “Sonra birden, “Kösem Sultan, dedi. O günlerde tv'lerde gösterilen IV.Murad dizisi sebebiyle bu valide sultan pek gündemde idi. Entrika içindegösterilen bir hanım sultandı. Meraklandım “Peki o nasıl, diye sordum.”Leslie cevap verdi: “Siz ona iftira ediyorsunuz. İnsandır; mutlaka eksikliklerive hataları da vardır. Ancak entrika kelimesi farklı. Oysa onların her işleridevletin menfaatine yönelik. “Leslie hanıma, o gün en çok dokunan, devlet büyüğümüzün “Ohanımların entrikalarını da yazıyor musun" demesi olmuştu. Ayrılırken soncümlesi, “Keşke bana, o hanımların nasıl kimseler olduklarını söyledeseydi de bir kaç dakika anlatsaydım” oldu.Bir yabancı araştırmacının bu sözü, bize zillet olarak yeter!“Harem” ile ilgili romanlar 19.5.<strong>2001</strong>Lise son sınıfa kadar “Topkapı Sarayı”, “Harem” denilince hemen,çırılçıplak cariyelerin içinde yüzdükleri bembeyaz süt havuzları aklımagelirdi. Çünkü ilkokuldayken toplu olarak Topkapı Sarayı’na ziyaretegittiğimizde, Harem kısmındaki bayan Rehber bize böyle anlatmıştı. Üstkattan aşağıdaki boşluğu göstererek, “ Burada süt havuzları vardı. Padişah,bizim şu an olduğumuz yerden onları takip eder, beğendiğini yanına çağırır”demişti.Allah ondan razı olsun, Lise son sınıfta tarih öğretmenimiz “Harem”inne olduğunu doğru olarak anlatınca, bu yanlış düşüncem ancak o zamandeğişti.Hani derler ya, insan Allahtan korkmuyorsa bari kuldan utanmalı.Herhalde yeryüzünde bizim kadar ecdadına, geçmişine düşman başa birmillet yoktur. Körpecik zihinleri köreltmeye, atalarına karşı kin ve düşmanlıkaşılamaya kimin, ne hakkı var. Benim gibi gerçeği öğrenebilen insan sayısıçok az; çoğu insan hâlâ, küçük yaşlarda hafızalarına yerleştirilensafsatalarla dolu.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!