10.07.2015 Views

Türk ve Japon Modernleşmesi: 'Uygarlık Süreci' - Birikim

Türk ve Japon Modernleşmesi: 'Uygarlık Süreci' - Birikim

Türk ve Japon Modernleşmesi: 'Uygarlık Süreci' - Birikim

SHOW MORE
SHOW LESS
  • No tags were found...

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

227bun halifeliğin kaldırılması ile doruğa çıkan rahatsızlığını izleyen aylarda HalkFırkası’na karşı bir yeni parti (Terakkiper<strong>ve</strong>r Cumhuriyet Fırkası) oluşturma girişiminedönüştürdüğü gözlenecektir.Öte yandan kimi kaynaklarca halifeliğin kaldırılması ile ilişkilendirilebileceken kayda değer kitlesel tepki hareketi olarak gösterilen Şeyh Said İsyanı, yaklaşıkbir yıl sonra 1925 Şubat’ında patlak <strong>ve</strong>rir. İlginç nokta, halifeliğin kaldırılmasınınhalk tarafından dine yönelik bir darbe telakki edilerek Şeyh Said İsyanı’nınitici gücünü oluşturduğu görüşünün, hem hilafet yanlısı hem de karşıtı çalışmalardakarşımıza çıkmasıdır. Kemalist tarihçiliğin tipik örneklerinde de, Osmanlıcı<strong>ve</strong> anti-Kemalist bir çizgiden yapılan değerlendirmelerde de Şeyh Saidİsyanı, esas olarak Hilafet’in İlgası kararına bir tepki hareketi olarak alınmaktadır(bkz. Akgün, tarihsiz: 236-237; Mısıroğlu, 1993: 359). Ancak dikkatli incelemeler,esas itibarıyla Kürtçü/ulusçu motiflere sahip bir kadronun başını çektiğibu isyan hareketinde halifeliğin kaldırılmasına vurgu yapılmasının, henüz ulusçuduyguların çok uzağında bulunan “Müslüman” Kürt ahaliyi isyana sevk edebilecektek gerekçenin yeni “Türkçü” rejimin laik rengi olduğu düşüncesindenkaynaklandığını belirtmektedirler (bkz. Bruinessen, 1993: 123-171; Zürcher,1995: 249).Dış tepkilerHilâfet, zifaf gecesinde gelinlik elbiseleriyle kefenlendiSabah karanlığıyla kabre konuldu. 28İslâm dünyasında Osmanlı Hilafeti ile ilgili tartışmalar esasında 1924’de kurumunilgası ile değil, 1922’de TBMM’nin saltanatı kaldırarak halifelikle saltanatarasındaki bağı koparmasıyla başlamıştır. Her ne kadar devrik sultan Vahdettin<strong>ve</strong> aralarında eski Şeyhülislâm Mustafa Sabri Efendi’nin de bulunduğu bir kısımulema bu durumu İslâm’da din <strong>ve</strong> siyasetin ayrılamayacağı noktasından hareketleonaylamadılarsa da 29 bu uygulamanın halifeliği olması gereken doğru pozisyonagetirdiğini düşünenler de olmuştur ki bunlar arasında Mısır El-Ezherulemasını en başta belirtmek gerekir (Toynbee, 1927: 53-5). Aynı şekilde, Hindistan’dada “Hilafet Hareketi”ni sürükleyen <strong>ve</strong> bu aşamada Mustafa Kemal’i İslâmadına hareket ettiği düşüncesiyle onaylayan <strong>ve</strong> destekleyen Müslümanlar(izleyen bölüme bkz.) tarafından da bu girişim “gerçek” halifeliğe bir dönüş olarakhaklılaştırılmıştır (Minault, 1982: 202). Zaten, yukarıda da belirtildiği gibiMustafa Kemal’in halife olması yolunda bir takım şayiaların ortalıkta dolaştığı28 Mısırlı şair Şevki Bey’in Hilafet’in İlgası karşısında duyduğu üzüntüyü dile getirdiği “HilafetMersiyesi” şiirinden (akt. Mısıroğlu, 1993: 354).29 Mustafa Sabri, saltanatın kaldırılmasından bir kaç ay sonra konuya ilişkin makalelerini bir kitaptatoplamıştır. Bu kitap yakınlarda Türkçe olarak yayımlanmıştır (bkz. M. Sabri Efendi, 1998:75-206).

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!