avea örnek olay incelemesi - Mitos Açık EriÅim Sistemi - Ankara ...
avea örnek olay incelemesi - Mitos Açık EriÅim Sistemi - Ankara ...
avea örnek olay incelemesi - Mitos Açık EriÅim Sistemi - Ankara ...
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
T.C.<br />
ANKARA ÜNİVERSİTESİ<br />
SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ<br />
İŞLETME ANABİLİM DALI<br />
ŞİRKET BİRLEŞMELERİNİN İNSAN KAYNAKLARI<br />
POLİTİKASI AÇISINDAN DEĞERLENDİRİLMESİ:<br />
AVEA ÖRNEK OLAY İNCELEMESİ<br />
Yüksek Lisans Tezi<br />
Zhanna ANARBEK<br />
<strong>Ankara</strong>-2008
T.C.<br />
ANKARA ÜNİVERSİTESİ<br />
SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ<br />
İŞLETME ANABİLİM DALI<br />
ŞİRKET BİRLEŞMELERİNİN İNSAN KAYNAKLARI<br />
POLİTİKASI AÇISINDAN DEĞERLENDİRİLMESİ:<br />
AVEA ÖRNEK OLAY İNCELEMESİ<br />
Yüksek Lisans Tezi<br />
Zhanna ANARBEK<br />
Tez Danışmanı<br />
Yrd. Doç. Dr. H. Bader ARSLAN<br />
<strong>Ankara</strong>-2008
T.C.<br />
ANKARA ÜNİVERSİTESİ<br />
SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ<br />
İŞLETME ANABİLİM DALI<br />
ŞİRKET BİRLEŞMELERİNİN İNSAN KAYNAKLARI<br />
POLİTİKASI AÇISINDAN DEĞERLENDİRİLMESİ :<br />
AVEA ÖRNEK OLAY İNCELEMESİ<br />
Yüksek Lisans Tezi
ÖZET<br />
Bir yada daha çok sayıda şirketin, kendi yasal varlıklarını yitirerek kurulan<br />
yeni bir şirket çatısı altında bir araya gelmeleri, yada daha çok sayıda şirketin,<br />
içlerinden birisinin yasal varlığını devam ettirmesi ve diğerlerinin yasal varlıklarına<br />
son vererek mevcudiyetini koruyan şirketin bünyesinde bir araya gelmeleri yani<br />
kısaca şirketlerin birleşme ve devralma sürecine girmelerini ve hedef firma<br />
ortaklarına, ellerindeki hisseler için belirli bir prim verebilmelerini sağlamaktadır.<br />
Bu ise sinerji ile oluşmaktadır.<br />
Temelde sinerji yaratmak ve stratejik etkinlik sağlamak amacıyla<br />
gerçekleştirilen şirket birleşmelerinde, finansal ve hukuki konular yanında ağırlıklı<br />
olarak, iletişim, kültür, verim düşüklüğü, güvensizlik gibi insan kaynakları ile ilgili<br />
sorunların da yaşandığı gözlenmektedir. D<strong>olay</strong>ısıyla, finansal ve hukuki konular<br />
yanında, denklemin insan yönünün, birleşmelerde başarıyı ve başarısızlığı<br />
getirebilen anahtar bir unsur olduğu ve insan kaynakları yönetiminin, birleşmelerde<br />
kritik bir role sahip olduğu görülmektedir.<br />
Bu çalışmada şirket birleşmeleri ve şirket birleşmelerinde insan kaynakları<br />
yönetiminin etkisi araştırılmıştır. Şirket birleşmelerinin insan kaynakları yönetimi<br />
üzerine etkilerinin belirlenmesi için, şirket birleşmenin tanımı ve türleri, olumlu ve<br />
olumsuz tarafları, insan kaynaklarının önemi, şirket birleşmelerinde insan kaynakları<br />
bölümünün işlevleri ele alınmıştır.<br />
Ayrıca Türkiye’de şirket birleşmelerine örnek olarak Aycell-Aria<br />
birleşmesinde insan kaynakları sorunları araştırılıp, elde edilen bilgiler mümkün<br />
olduğu kadar detayla sunulmuştur.<br />
i
ABSTRACT<br />
Formation of a new company by ending of one or more companies legal<br />
beings or continuance of one of the companies legal being and participation of the<br />
rest by ending their legal beings is briefly defined as companty merger or<br />
acquisitions and this process aims giving bonus to the company corporates for the<br />
growth-stock they held. This is constituted by sinergy.<br />
Mergers and acquisitions, which aim to create synergy and strategic<br />
efficiency, are observed to encounter some problems concerning human resources,<br />
including lack of communication, mistrust among employees, low productivity, and<br />
lack of cultural fit. Besides financial and judicial matters, the human part of equation<br />
is the key element which may cause success or failure at mergers. Therefore, human<br />
resource department has a critical role at mergers and acquisitions.<br />
In this study, company mergers and the role of human resources are<br />
investigated. To determine the effects of mergers on human resources management,<br />
the description, importance and types, positive and negative effects of company<br />
mergers, the importance of human resources management, and the functions of<br />
human resources at company mergers were considered.<br />
In addition, as a case study, human resource problems of Aycell-Aria merger<br />
are investigated, and the results obtained are represented as detailed as possible.<br />
Results have proved that similar HR problems experienced in other mergers were<br />
the case in Aycell-Aria merger.<br />
ii
İÇİNDEKİLER<br />
ÖZET ......................................................................................................................i<br />
ABSTRACT ...........................................................................................................ii<br />
İÇİNDEKİLER......................................................................................................iii<br />
ŞEKİLLER LİSTESİ ...........................................................................................vii<br />
ÇİZELGELER LİSTESİ......................................................................................viii<br />
TABLOLAR LİSTESİ………………………………………………………….......ix<br />
KISALTMALAR....................................................................................................x<br />
GİRİŞ ....................................................................................................................1<br />
1. BÜYÜME VE ŞİRKET BİRLEŞMELERİ......................................................4<br />
1.1. Büyüme.........................................................................................................4<br />
1.1.1. İçsel Büyüme...........................................................................................5<br />
1.1.2. Dışsal Büyüme ........................................................................................5<br />
1.2. Dışsal Bir Büyüme Biçimi Olarak Birleşme ve Satınalmalar………...…....…7<br />
1.2.1. Birleşme ..................................................................................................8<br />
1.2.2. Satınalma ................................................................................................9<br />
1.3. Şirket Birleşme ve Satınalma Türleri.....................................................…11<br />
1.3.1. Şirket Birleşme Türleri ..........................................................................11<br />
1.3.1.1. Yatay Birleşmeler ..........................................................................11<br />
1.3.1.2. Dikey Birleşme..............................................................................13<br />
1.3.1.3. Türdeş Şirket Birleşmesi................................................................13<br />
1.3.1.4. Aykırı Birleşme .............................................................................14<br />
1.3.2. Şirket Satınalma Türleri.................................. …………………………14<br />
1.3.2.1. Satınalma Yaklaşımına Göre Satınalma Türleri..............................14<br />
1.3.2.1.1. Dostça Satınalmalar............................................................15<br />
1.3.2.1.2. Zorla Satınalma ..................................................................15<br />
1.3.2.2. Gerçekleştirilme Yöntemine Göre Satınalma Türleri......................15<br />
1.3.2.2.1. Teklif Verme Yoluyla Satınalma ........................................15<br />
1.3.2.2.2. Açık Pazar İşlemleri...........................................................16<br />
1.3.2.2.3. Vekâletname Toplama Yolu ile Satınalma..........................16<br />
iii
1.3.2.3. Satınalma Sonrası Ortaya Çıkan Yeni Şirketin Yapılanmasına Göre<br />
Satınalma Türleri........................................................................................16<br />
1.3.2.4. Tarafların Yaklaşımlarına Göre Satınalma Türleri..........................17<br />
1.3.2.4.1. Kurtarma...........................................................................17<br />
1.3.2.4.2. İşbirliği ..............................................................................18<br />
1.3.2.4.3. Mücadeleci Durum.............................................................18<br />
1.3.2.4.4. Düşmanca Elegeçirmeler....................................................18<br />
1.4. Şirket Birleşme ve Satınalmaların Nedenleri ..............................................18<br />
1.4.1. Sinerji Etkisi..........................................................................................24<br />
1.4.1.1. Finansal Etkisi ...............................................................................26<br />
1.4.1.2. Verimlilik farkı..............................................................................28<br />
1.4.1.3. Operasyonel Kazanç ......................................................................28<br />
1.4.1.4. Vergi Etkisi....................................................................................28<br />
1.5. Şirketlerde Birleşme ve Satınalmaların Etkileri ...........................................29<br />
1.5.1. Olumlu Etkileri......................................................................................29<br />
1.5.1.1. Birleşme Öncesi Aşamanın Yönetimi.............................................30<br />
1.5.1.2. Adayları Elemek ............................................................................31<br />
1.5.1.3. Kalan Adayların Değeri .................................................................35<br />
1.5.1.4. Anlaşmayı Müzakere Etmek ..........................................................40<br />
1.5.1.5. Birleşme Sonrası Bütünleşmenin Yönetimi....................................42<br />
1.5.2. Şirket Birleşme ve Satın Almanın Olumsuz Tarafları..............................46<br />
1.5.2.1.Genel Nedenler...............................................................................47<br />
1.5.2.2. İnsan Faktöründen Kaynaklanan Nedenler .....................................49<br />
2. İNSAN KAYNAKLARI POLİTİKASI VE ŞİRKET BİRLEŞMEŞLERİNDE<br />
İNSAN KAYNAKLARI......................................................................................50<br />
2.1. Şirket Birleşmeleri ve Satın Almalarda İnsan–Yönetim–Kültür ve Stratejik<br />
İletişim...............................................................................................................50<br />
2.1.1. Birleşme ve Satın Alma Sürecinde İnsan ve Yönetim ........................…50<br />
2.1.2. Birleşmelerde İşletme Kültüründeki Değişimler .....................................52<br />
2.1.3. Şirket Birleşmeleri Sürecinde Değişim Yönetimi, Liderlik ve Stratejik<br />
İletişim.............................................................................................................53<br />
iv
2.1.3.1. Değişim Yönetimi..........................................................................53<br />
2.1.3.2. Liderlik..........................................................................................53<br />
2.1.3.3. Stratejik İletişim…………………………………………………...54<br />
2.2. Birleşmelerde ve Satın Almalarda İnsan Kaynakları....................................54<br />
2.2.1. Birleşme Planı Aşamaları .......................................................................57<br />
2.2.1.1. Satın Alma Öncesi Ayrıntılı İnceleme Yapılması .........................57<br />
2.2.1.2. Çalışanların Yerlerinde Tutulması / Yerlerinin Değiştirilmesi ........58<br />
2.2.1.3. İletişim ..........................................................................................58<br />
2.2.1.4. Kültürel Birleşme...........................................................................59<br />
2.2.2. Şirket Birleşmeleri ve Satınalmaları, Özellikle Operasyonel ve Kültürel<br />
Yönden, İnsan Kaynaklarının Sorumlulukları...................................................61<br />
2.3. Birleşmelerde ve Satın Almalarda İnsan Kaynaklarının Önemi....................61<br />
2.4. Birleşme ve Satınalma Çeşitleri ve Pazarlama / İnsan Kaynakları İlişkisi ....62<br />
2.5. Birleşme ve Satın Almalarda Öne Çıkan Bazı İnsan Kaynakları<br />
Uygulamaları .....................................................................................................64<br />
3. AYCELL-ARIA BİRLEŞMESİ .....................................................................68<br />
3.1. Türkiye’nin GSM Verileri...........................................................................68<br />
3.2. Türkiye'nin GSM Operatörleri……………………………………………….74<br />
3.2.1. Turkcell.................................................................................................76<br />
3.2.2. Vodafone...............................................................................................77<br />
3.2.3. Avea......................................................................................................78<br />
3.3. Aycell - Aria ………………………………………………………………...80<br />
3.3.1. Aria………………………………………………………………………80<br />
3.3.2. Aycell…………………………………………………………………….80<br />
3.4. Aycell – Aria, Avea’nın Doğuşu…………………………………………….81<br />
3.4.1. Birleşme Nedenleri.................................................................................83<br />
3.4.2. Birleşme Süreci ve Yapılanlar ................................................................83<br />
3.4.3. Birleşme Sonrası Oluşan Yeni Şirket Yapısı...........................................84<br />
3.5. Birleşme Sürecinde İnsan Kaynakları...........................................................86<br />
3.6. Birleşme Sonrasında İnsan Kaynakları………………………………………86<br />
3.7. Avea'da İnsan Kaynakları Yönetimi…………………………………………87<br />
v
3.7.1. Birleşmeden Önce Ne gibi Hazırlıklar Yapıldı? Çalışanlar Bu Duruma<br />
Nasıl Hazırlandı…..………………………………………………………….....87<br />
3.7.2. Çalışanları Etkileyecek Değişimler Yaşandı mı?......................................88<br />
3.7.3. Birleşmeden Sonra İnsan Kaynakları Bölümünün Rolü…………………89<br />
3.8. Karşılaşılan Sorunlar ve Öneriler..................................................................94<br />
SONUÇ................................................................................................................95<br />
KAYNAKÇA.......................................................................................................98<br />
vi
ŞEKİLLER LİSTESİ<br />
Şekil 1.1. Şirket Birleşmeleri..................................................................................8<br />
Şekil 1.2. Şirket Satınalmaları...............................................................................10<br />
Şekil 1.3. Watson Wyatt Araştırmasına Göre Birleşme ve Satınalmaların<br />
Nedenleri ..............................................................................................................19<br />
vii
ÇİZELGELER LİSTESİ<br />
Çizelge 1.1. Hedef Firmanın Değerinin Belirlenmesi için Çerçeve ........................35<br />
Çizelge 1.2. Birleşmenin Doğru Değerinin Tespiti ................................................36<br />
Çizelge 1.3. İlgili Endüstride Birleşen 20 Firmanın Birleşme Öncesi ve Sonrası<br />
Performansları .......................................................................................................43<br />
Çizelge 1.4. Teorik Olarak Bir Firmanın Nakit Akımlarının Geliştirilmesinde<br />
Gecikmenin Maliyeti (milyon $) ............................................................................44<br />
Çizelge 3.1. GSM Abone Sayıları ve Bir Önceki Yıla Göre Artış Oranı ................68<br />
Çizelge 3.2. GSM Abonelerinin Ön Ödemeli ve Faturalı Dağıtım .........................70<br />
Çizelge 3.3. GSM Dağılım Oranları ......................................................................70<br />
Çizelge 3.4. 2005 ve 2006 Yılları SMS Sayıları ....................................................71<br />
Çizelge 3.5. 2006 Yılı SMS Sayılarının Aylarına Göre Dağılımları.......................72<br />
Çizelge 3.6. Yıllara Göre Baz İstasyonu Sayıları ve GSM Dağılım Oranı ile<br />
İlişkisi...................................................................................................................72<br />
Çizelge 3.7. Yıllara Göre Baz İstasyonlarının Bölgesel Dağılımı...........................73<br />
Çizelge 3.8. Pazar Payı .........................................................................................75<br />
viii
TABLOLAR LİSTESİ<br />
Tablo 2.1. Birleşme ve Satın Almalarda Stres Nedenleri – Bireye ve İşletmeye<br />
Yansıyan Sonuçları................................................................................................51<br />
Tablo 2.2. Birleşmelerde Sorulan Önemli Sorular……………………………….…63<br />
Tablo 3.1. GSM Sayıları ve Yüzde Artış Oranları .................................................69<br />
Tablo 3.2. GSM Yıllık Gelir-Yatırım Bilgileri (x Milyar ABD Doları)..................73<br />
Tablo 3.3. Yıllara Göre Abone Sayıları .................................................................79<br />
Tablo 3.4. Yıllara Göre Personel Sayıları ..............................................................79<br />
Tablo 3.5. Birleşme Sonrası Yeni Şirket İçin Önerilen Organizasyon Yapısı.........85<br />
ix
KISALTMALAR<br />
AB : Avrupa Birliği<br />
ABD : Amerika Birleşik Devletleri<br />
A.g.e. : adı geçen eser<br />
AYCELL : Aycell Haberleşme ve Pazarlama Hizmetleri A.Ş.<br />
AVEA : Avea İletişim Hizmetleri A.Ş.<br />
GPRS : Genel Paket Anahtarlamalı Telsiz Hizmetleri<br />
GSM : Küresel Mobil İletişim, Mobil Komünikasyon <strong>Sistemi</strong><br />
GSMH : Gayrisafi Milli Hasıla<br />
İMKB : İstanbul Menkul Kıymetler Borsası<br />
İSO : Uluslararası Standartlar Örgütü<br />
PSTN : Sabit Telefon Şebekesi<br />
SMS : Kısa Mesaj Servisi<br />
T.C. : Türkiye Cumhuriyeti<br />
TÜRK<br />
TELEKOM : Türk Telekomünikasyon Anonim Şirketi<br />
TMSF : Tasarruf Mevduat Sigorta Fonu<br />
TURKCELL : Turkcell İletişim Hizmetleri A.Ş.<br />
VODAFONE : Vodafone Telekomünikasyon A.Ş<br />
USD : Amerikan Doları<br />
UMTH : Uzak Mesafe Telefon Hizmetleri<br />
x
GİRİŞ<br />
Değişim, gelişim, birleşim gibi kavramlar insanın yeryüzünde var olmasıyla,<br />
günümüze kadarki süreç içinde kendilerini hep göstermişlerdir. Merkezinde “insan”<br />
olan ihtiyaçlar, karşılama doğrultusunda atılan adımlarla dönemlerin belirlenmesini<br />
sağlamıştır. Buharlı makinenin icadıyla sanayi döneminin, bilgisayarın günlük<br />
yaşama girmesiyle bilgi çağının başlaması gibi. Tüm bu dönemleri yaşayarak<br />
günümüze ulaşan insanlık kendini, küçülmüş bir dünya, çağ atlayan bir teknoloji,<br />
bütünleşmiş bir dünya ekonomisi (ortak pazar) ve rekabet içinde bulmuştur. Değişim,<br />
gelişim, birleşim gibi kavramlar insanın yeryüzünde var olmasıyla, günümüze<br />
kadarki süreç içinde kendilerini hep göstermişlerdir. Merkezinde “insan” olan<br />
ihtiyaçlar, karşılama doğrultusunda atılan adımlarla dönemlerin belirlenmesini<br />
sağlamıştır. Buharlı makinenin icadıyla sanayi döneminin, bilgisayarın günlük<br />
yaşama girmesiyle bilgi çağının başlaması gibi. Tüm bu dönemleri yaşayarak<br />
günümüze ulaşan insanlık kendini, küçülmüş bir dünya, çağ atlayan bir teknoloji,<br />
bütünleşmiş bir dünya ekonomisi (ortak pazar) ve rekabet içinde bulmuştur.<br />
Yirminci yüzyılın son çeyreğinde yaşanan hızlı teknolojik değişimler,<br />
toplumdaki tüm alanları etkilemiştir. Özellikle ulaşım, haberleşme ve üretim<br />
teknolojisinde ortaya çıkan yenilikler, işletmeler arasındaki rekabeti arttırmıştır,<br />
güçlü ve dinamik kuruluşların ulusal sınırların ötesine çok daha k<strong>olay</strong>ca erişmelerine<br />
fırsat vermiştir.<br />
Ekonomik sınırların ortadan kalması ile birçok kuruluş daha önceden<br />
bulundukları pazarlarda yeni ve güçlü rakipleri karşılarında bulmaya başlamışlardır.<br />
Bu durum, işletmelerin hayatta kalma savaşımına destek verecek ve rakiplerine<br />
oranla üstünlük sağlayacak yeni yapılanmaları zorunlu kılmıştır. Bunun sonucunda,<br />
özellikle son zamanlarda birçok büyük işletmenin rekabet güçlerini artırmak için<br />
birleşerek yeniden yapılandıkları görülmektedir. Bu bağlamda, şirket birleşmeleri her<br />
geçen gün artan ve tam rekabet koşullarını söz konusu olduğu piyasalarda<br />
faaliyetlerini sürdüren şirketlerin, daha etkin bir pazar payına sahip olmak için<br />
seçtikleri büyüme stratejilerinden biri olarak karşımıza çıkmaktadır. Gelişme,<br />
1
üyüme hedefine ulaşmak, yeniliklere açıklık, ekonomiye uyum ve kazanma, düşük<br />
maliyet, kaliteli ürün gibi izlenecek yollarla mümkündür. Bir işletim fonksiyonunu<br />
diğerinden ayırmak mümkün değildir. Dikkat çekilen bu yollardan biri “birleşme”<br />
olarak karşımıza çıkmaktadır.<br />
İşletmeler çeşitli nedenlerle büyümeye zorlanır. Büyüme bir işletmenin<br />
varlığı için son derece önemlidir. Bazı firmalar varlıklarını koruyabilmek için,<br />
maliyetlerini, teknolojilerini, sermayelerini, imkanlarını, risklerini paylaşarak<br />
büyüme yolunu seçmektedirler. Bu büyüme içsel ve dışsal büyüme olarak<br />
görülmektedir. İşletmelerde görülen en önemli büyüme çeşidi iç büyümedir.<br />
İşletmenin kendi kaynaklarıyla büyümesi iç büyümedir. Dış büyüme, işletmenin iç<br />
kaynakları yeterli olmadığı durumda başvurduğu bir yoldur. Bazen işletmeler<br />
birleşme yoluyla büyürler. Avea, işletmelerin birleşmesinde en çok görülen<br />
örneklerinden biridir. Avea’da amaç, birleşerek pazarın daha geniş bir bölümüne<br />
sahip olmaktır. Avea’da birliğe giren işletmeler hukuki ve ekonomik<br />
bağımsızlıklarını kaybederler.<br />
Üretim pazarlama özelliklerini ilerletebilmek, yatırımlarını finanse etmek,<br />
kaynaklarını arttırmak ve rekabet ortamına ayak uydurmak amacı sözkonusudur. Bu<br />
amaçlar doğrultusunda atılan imzaların getirmiş olduğu olumlu-olumsuz durumlara<br />
da rastlanmaktadır. Birleşmeler süreçleri etkileyeceği gibi, çalışma sistemini, çalışan<br />
mevcudunu, organizasyon yapısını değiştirerek şirket kültürüne etki eder. Personelin<br />
psikolojik anlamda etkilenmesi kaçınılmazdır. Çoğu kez finansal hedeflere yönelen<br />
şirketler, insan kaynaklarının bu birleşmedeki önemini gözardı etmektedirler. Oysa<br />
birleşmenin başarısını etkileyen en önemli faktörlerden birisi insan kaynaklarıdır.<br />
Personelin bilgi ve yeteneklerini, yaratıcılıklarını en iyi şekilde kullanarak<br />
müşterilerinin doğmuş, doğmamış istek ve ihtiyaçlarını en iyi şekilde karşılayacak<br />
yaklaşımlar sergilemelerinin temelini insan kaynakları oluşturmaktadır. Birleşme<br />
yoluna giden şirketlerde ise oldukça sancılı bir süreç beklemektedir. Bu süreçte insan<br />
kaynaklarına büyük sorumluluk düşmektedir. Gerek personel, gerek iş alanı, gerekse<br />
2
işveren adına uygulanabilecek planlar ve kültürel çatışma sancıları, psikolojik<br />
sarsıntılar gibi birçok detay insan kaynaklarının alanını kapsamaktadır.<br />
Bu çalışmanın amacı, şirket birleşmelerinde insan kaynakları bölümünün<br />
rolünün ne olduğu, birleşmenin başarası için neler yapılması gerektiği ve istihdam<br />
üzerindeki etkileri incelemektir. İnsan kaynakları politikasını, şirket birleşmelerinde<br />
nasıl uygulandığı ve nasıl uygulanması gerektiği iletişim alanındaki bir şirket<br />
birleşmesi incelenerek, açıklanacaktır.<br />
Bu bağlamda çalışmamızın birinci bölümünde, şirket birleşmelerine, birleşme<br />
neden ve türlerine, birleşmenin olumlu ve olumsuz taraflarına değinilmiştir.<br />
İkinci bölümde, şirket birleşmelerinde insan kaynaklarının önemine ve<br />
birleşme ve satın almalarda öne çıkan bazı insan kaynakları uygulamalarına yer<br />
verilmiştir.<br />
Üçüncü bölümünde ise, Türkiye’nin genel GSM operatörlerine, Aycell ve<br />
Aria birleşmesine ve bu birleşme sonucunda ortaya çıkan Avea GSM operatörünün<br />
yeni yapısı incelenmektedir. Şirket birleşmenin insan kaynaklar yönetimi açısından<br />
bir değerleme yapılmıştır.<br />
İşletmelerde görülen en önemli büyüme çeşidi iç büyümedir. İşletmenin<br />
kendi kaynaklarıyla büyümesi iç büyümedir. Dış büyüme, işletmenin iç kaynakları<br />
yeterli olmadığı durumda başvurduğu bir yoldur. Bazen işletmeler birleşme yoluyla<br />
büyürler. Avea, işletmelerin birleşmesinde en çok görülen örneklerinden biridir.<br />
Avea’da amaç, birleşerek pazarın daha geniş bir bölümüne sahip olmaktır. Aveada<br />
birliğe giren işletmeler hukuki ve ekonomik bağımsızlıklarını kaybederler.<br />
3
1. BÜYÜME VE ŞİRKET BİRLEŞMELERİ<br />
1.1. Büyüme<br />
İşletmelerde bazı temel amaçlar vardır. Varlıklarını sürdürebilmek,<br />
varoluşlarına yönelebilecek tehlikeleri başka bir deyişle riskleri en düşük düzeye<br />
indirmek, büyüme hızlarını en yüksek düzeye çıkartmak, bağımsızlıklarını<br />
koruyabilmek ve büyümenin gerektirdiği finansman gereksiniminin en azından bir<br />
bölümünü karşılayabilmek için yeterli iç kaynakları yaratmaktır. Kısacası,<br />
işletmelerin amacı devamlılığı sağlama, kâr ve büyümedir. İşletmeler çeşitli<br />
nedenlerle büyümeye zorlanırlar. Bazı işletmelerin büyümenin sağlayacağı yararlara<br />
karşın, getireceği sıkıntılar ve olumsuzluklar yüzünden büyümeye karşı isteksiz<br />
oldukları görülmektedir. Büyüme yaşayan her canlı varlık için doğal bir gelişmedir.<br />
İşletmeler de canlı bir organizmaya benzediğine göre, kurulması ve büyüme sürecine<br />
girmesi doğaldır. İşletmeler çeşitli nedenlerle büyümeye zorlanır. Büyüme bir<br />
işletmenin varlığı için son derece önemlidir. Büyüme olmayan bir işletmede yaratıcı<br />
faaliyete yer verilemeyeceği için güçlü bir yönetim de olmayacağı görülmektedir.<br />
İşletmeler başlangıçta küçük bir işletme olarak kurulurlar. Çoğunlukla bir tek işletme<br />
olarak faaliyete başlanır ve bu işletmeler için işletme seviyesi ile şirket seviyesi aynı<br />
anlama gelmektedir.<br />
Günümüz ekonomik koşullarında, küreselleşme olgusunun bir sonucu olarak<br />
uluslararası pazarlar, ulusal pazarların yerini almaya başlamıştır. Buna bağlı olarak,<br />
ülkeler rekabet edebilmek için ulusal pazarlarının yeterli olmadığının farkına<br />
varmaya başlamışlardır. Küreselleşme, ticaret, finans ve diğer birçok alanda<br />
uluslararası düzeyde kabul görmüş davranış kurallarının gelişmesine yol açmıştır. Bu<br />
kuralların en önemlisi de “rekabet kuralları”dır. Yeni rekabet kurallarına göre<br />
şirketler artık, tüm dünyayı bir pazar olarak düşünmekte ve tüm dünyada rekabet<br />
edebilecek ürünlerin üretilmesi ve pazarlanması konusunda çalışmalarını<br />
sürdürmektedirler. Bu artan rekabet koşullarında, işletmelerin piyasa değerlerini en<br />
yüksek seviyede tutabilmeleri için yani şirketler ayakta kalabilmek için yeni rekabet<br />
koşullarına uyum sağlamak zorunda kalmaktadırlar. Bunun için işletmeler; tedarik,<br />
4
üretim, finansman, pazarlama ve yönetim fonksiyonlarında sinerji etkisinden<br />
yararlanarak büyümeye ihtiyaç duymaktadırlar. Büyüme ise işletmelere, faaliyet<br />
gösterdikleri pazarda Pazar payını arttırmalarında önemli bir avantaj sağlamaktadır. 1<br />
Şirketlerde genel olarak iki türde büyüme stratejisinden söz edilmektedir.<br />
1. İçsel Büyüme<br />
2. Dışsal Büyüme<br />
1.1.1. İçsel Büyüme<br />
Şirketlerin kendi olanaklarıyla, faaliyetlerinin sonucu yarattıkları kaynakları<br />
ya da sağladıkları yabancı kaynakları yeni yatırımlara ayırarak büyümeleri iç<br />
büyüme olarak tanımlanmaktadır. İçsel büyümede bizzat işletme tarafından<br />
gerçekleştirilen yatırımlar sonucunda şirketlerin büyütülmesi söz konusudur. 2<br />
İçsel büyümede şirketler, ya mevcut mamul ve pazar alanına girerek yani<br />
çeşitlendirme stratejisi izleyerek hedeflenen büyümeyi gerçekleştirme yoluna<br />
giderler. Şirketin kendi olanaklarını geliştirerek satışlarını arttırması, yeni mal ya da<br />
hizmetler üretmesi, şubeler açması içsel büyümeye verilebilecek örneklerdir. 3<br />
1.1.2. Dışsal Büyüme<br />
Bir şirketin diğer şirket veya şirketlerin tamamını veya bir bölümünü ya da<br />
varlıklarını satın alarak büyümesi, dış büyüme olarak nitelendirilir. Yani dışsal<br />
büyüme şirketler arasında yapılan geçici veya sürekli anlaşma ve birleşmelerle<br />
büyümeleridir. Şirketler kendi aralarında çeşitli yönde ve biçimde ve amaçlarla<br />
birleşirler.<br />
1<br />
O. Çelik, Şirket Birleşmeleri ve Birleşmelerde Şirket Değerlemesi, Turhan Kitabevi, <strong>Ankara</strong>,<br />
1999, s.7.<br />
2<br />
T. Müftüoğlu, İşletme İktisadı, Turhan Kitabevi, <strong>Ankara</strong>, 1989, s.525.<br />
3<br />
H. Bader Arslan, Bulmacanın Eksik Parçası: Birleşme ve Satın Almalarda İnsan Kaynakları,<br />
Siyasal Kitabevi, <strong>Ankara</strong>, 2004, s.12.<br />
5
Şirketler kendi oluşturdukları olanaklarla büyüme yerine diğer işletmeleri<br />
tamamen veya kısmen devralarak veya yönetimlerini ele geçirerek büyüme<br />
seçeneğini bazı koşullarda içsel büyümeye yeğlemektedirler. Bu tür büyüme modeli,<br />
ekonomik yapının gelişmesi, pazarların büyümesi, üretim teknolojisinin değişmesi<br />
yeni üretim ve pazarlama yöntemlerinin uygulamaya konulmasıyla özellikle XX.<br />
yüzyılın başlarından itibaren önem kazanmış, batı ülkelerinde zaman zaman boyutu<br />
değişen birleşme dalgaları yaşanmaya başlanmıştır. 4<br />
Bu iki farklı büyüme stratejisi, işletmeleri ikisi arasında karar verme<br />
durumunda bırakır. Bu noktada içsel ve dışsal büyümenin birbirlerinden farklı<br />
yönleri öne çıkar. Her iki büyümenin de avantajları ve dezavantajları ayrı ayrı<br />
değerlendirilmesi gerekmektedir. İçsel büyüme, dışsal büyümeye göre daha uzun<br />
zaman alır. İşletme ihtiyaçlarını belirler; büyüme için gerekli planları hazırlar, Pazar<br />
araştırması yaparlar. 5<br />
Dışsal büyüme ise, içsel büyümeye göre daha avantajlıdır. Şirketler<br />
gerçekleştirmek istedikleri birçok avantajları (değerli eleman temini, yeni pazarlara<br />
girme, teknik bilgi, finansal imkanlar gibi), dışsal büyüme yoluyla çok daha k<strong>olay</strong>,<br />
çok daha etkili ve çok daha düşük bir maliyetle elde edilebilirler. Birleşen<br />
işletmelerin her biri kendi alanında o zamana kadar kazanmış olduğu deneyimleri<br />
yeni kurulan işletmeye getireceğinden, yeni kurulan işletmeye çok büyük bir<br />
üstünlük sağlayacağı muhakkaktır. Zira işletmecilikte deneme yanılma yöntemi çok<br />
etkili bir öğrenme şeklidir.<br />
Dışsal büyümenin bir diğer önemli avantajı da sinerji etkisidir. Şirket sinerji<br />
eksikliğini şirket içinde yapacağı düzenlemelerle ortandan kaldırmaya çalışabilir.<br />
Ancak bunun maliyeti şirket için yüksek olabilir. Bundan daha da önemlisi şirket<br />
açısından bu strateji çok zaman alıcı olabilmektedir. Şirketin gerekli üretim,<br />
yönetim, pazarlama ve finansman yeteneği kazanması için geçecek sürede pazar<br />
rakipler tarafından ele geçirilmiş olabilir. D<strong>olay</strong>ısıyla özellikle günümüz koşullarında<br />
4 Ö. Akgüç, Finansal Yönetim, Genişletilmiş 6. Baskı, Muhasebe Enstitüsü Yayın No: 63, İstanbul,<br />
1995, s.863.<br />
5 Arslan, a.g.e., s. 12.<br />
6
işletmelerin bu zaman kaybını ortadan kaldırmak için çıkış yolları bir zorunluluk<br />
haline gelmiştir. Bu durumda şirketin başka bir şirket ile birleşmesi yoluyla bu sinerji<br />
eksikliği ortadan kaldırılabilir. Böylece şirket, şu anda istenilen sinerjiye sahip olan<br />
bir başka şirket işle birleşerek birden oluşan sinerji elde edebilecektir. 6<br />
1.2. Dışsal Bir Büyüme Biçimi Olarak Birleşme ve Satınalmalar<br />
Şirket Birleşmeleri ve satınalmaları bu iki terim ülkemizde ve küreselleşen iş<br />
yaşamında oldukça sık rastlanan strateji uygulama tekniklerinden ikisidir. Büyümek,<br />
durumu korumak ve rekabet üstünlüğü sağlamak için pratik bir çözüm gibi görünen<br />
bu tekniklerin temeli, gerçekte şirketlerin çevreye uyum sağlamasıyla bağlantılıdır.<br />
Şirketler ayakta kalabilmeleri için çevrelerinden sağladıkları girdileri kullanmak<br />
zorundadırlar. Bu girdilerin miktarı, türü, önem derecesi ve elde edilme k<strong>olay</strong>lıkları<br />
farklıdır. Şirketler için önemli olan bu girdilerin sağlanmasında belirsizlikler ve<br />
güçlükler bulunabilir. Şirketler bu şekildeki, önemli ve sağlanmasında güçlük çekilen<br />
girdiler için çeşitli önlemler alırlar. Bu önlemlerin arasında da işletme birleşmeleri,<br />
satınalmaları ve ortak girişimler gelir. 7<br />
Birleşme ve satınalma faaliyetleri genellikle birleşme olarak tek bir terimle<br />
ifade ediliyor olsa da birbirinden farklı işlemlerdir.<br />
· Birleşmeler yeni bir şirketin doğmasına neden olurken, satınalmalarda,<br />
ortaya çıkan yeni bir şirket yoktur.<br />
· Birleşmelerde alıcı ya da alınan taraf yoktur; birleşen taraflar vardır.<br />
· Birleşmelerde, kurulan yeni şirket birleşen iki tarafın ortak yönetimine<br />
tabidir.<br />
· Birleşme ve satın alma faaliyetlerinin %97’sini satınalmalar oluşturur.<br />
6 T. Müftüoğlu ve A. Akgül, “İşletmelerde Sinerji Etkisi”, <strong>Ankara</strong> Üniversitesi Siyasal Bilimler<br />
Fakültesi Dergisi, Cilt: XXXVIII, Sayı: 1-4, 1983, s.29.<br />
7 H. Ülgen, S. K. Mirze, İşletmelerde Stratejik Yönetim”, 3. Baskı, Literatür Yayınları, İstanbul,<br />
2006, s.310.<br />
7
1.2.1. Birleşme<br />
Ülkemizde “şirket evlilikleri” olarak adlandırılmakta ve bu isimle<br />
tanınmaktadır. Birleşmede iki veya daha fazla sayıda bağımsız şirket eki kimlik ve<br />
tüzel kişiliklerini sona erdirerek, sahip oldukları tüm varlıklarını ve yeteneklerini<br />
birleştirmek suretiyle yeni bir isim altında bağımsız yeni bir işletme olarak faaliyete<br />
geçerler (Şekil 1.1.). Amaç güçlerini eşit koşullarda birleştirerek, daha güçlü bir<br />
duruma gelmek ve böylece yaşamlarını devam ettirmek, büyümek, durumlarını<br />
korumak veya rekabet üstünlüğü sağlamaktır. 8<br />
Şekil 1.1. Şirket Birleşmeleri<br />
Kaynak: Hayri Ülgen, S. Kadri Mirze, İşletmelerde Stratejik Yönetim”, 3. Baskı,<br />
Literatür Yayınları, İstanbul, 2006, s.311.<br />
8 Ülgen, ve Mirze, a.g.e., s.311.<br />
8
1.2.2. Satınalma<br />
Büyüme için önemli yollardan biri olan satın alma, farklı büyüklükteki<br />
işletmelerin, aralarında gerçekleştirdiği birleşmedir. İşletmenin, pazarını genişletmek<br />
veya yeni pazarlar kazanmak amacıyla, tesisleri ve kaynakları uygun olan, fakat<br />
başarılı bir şekilde çalıştırılamayan bir işletmeyi satın almasıyla gerçekleştirilen, bir<br />
büyüme stratejisidir. 9<br />
En basit tanımıyla satınalma, bir şirketin ya da kontrol edebilme gücüne sahip<br />
hisselerin alınmasıdır. Herhangi bir teşebbüsün ya da kişinin diğer bir teşebbüsün<br />
malvarlığını yahut ortaklık paylarının tümünü veya bir kısmını ya da kendisine<br />
yönetimde hak sahibi olma yetkisi veren araçları devralması veya kontrol etmesidir. 10<br />
Bir başka ifade ile şirket satınalmaları, bir firmanın başka bir firmayı<br />
satınalmasıdır. Şirket satınalma işlemi, satınalan firma yönetiminin amacına göre<br />
değişik sonuçlar verecektir. Satınalmadan sonra hedef şirketle birleşme<br />
gerçekleştirilebilir veya satınalan firma hedef şirketi ayrı bir şirket olarak devam<br />
ettirmeyi, şirketi rehabilite ederek satmayı veya tasfiye ederek aktiflerini ayrı ayrı<br />
satıp kazanç sağlamayı düşünebilir. 11<br />
İşletme satın almalarında çeşitli amaçlar olabilir, ancak en önemli satın alma<br />
nedenlerinden biri, satın alanın, satın alınan işletmenin varlık ve yeteneklerinden<br />
yarar sağlaması konusudur. Satın alma, birleşmelerin aksine, genellikle, satın alan<br />
işletmenin tek taraflı arzu ve niyeti ile olmaktadır (Şekil 1.2). Yani satınalan ve<br />
satınalınan şirketlerin eski kimlikleri ve tüzel kişilikleri devam eder. Satınalınan<br />
işletme, satınalanların bünyesindeki şirketlerden biri olarak, satınalanın yani ana<br />
şirketin yönetim kontrolünde faaliyetlerine devam eder. 12<br />
9<br />
İ.Özalp, Genel İşletme, Anadolu Üniversitesi Yayınları, Eskişehir, 2006, s.53-70,<br />
10<br />
Arslan, a.g.e., s.24.<br />
11<br />
C. Sarıkamış, Şirket Birleşmeleri, Avcıol Yayın, İstanbul, 2003, s. 45.<br />
12<br />
Ülgen, ve Mirze, a.g.e., s.312.<br />
9
Şekil 1.2. Şirket Satınalmaları<br />
Kaynak: Hayri Ülgen, S. Kadri Mirze, İşletmelerde Stratejik Yönetim”, 3. Baskı,<br />
Literatür Yayınları, İstanbul, 2006, s.312.<br />
Şekilde de görüldüğü gibi A İşletmesi B işletmesini satınalarak bünyesinde<br />
geçirmiştir. Yani bir şirket diğer bir şirket veya şirketleri tüm aktif ve pasifleriyle<br />
satınalmakta veya diğer bir tabir ile devralmada devralınan şirket veya şirketlerin<br />
tüzel kişilikleri ortadan kalkmaktadır. Satınalma yoluyla birleşmenin karşılığı olan<br />
bedel nakit olarak ödenebileceği gibi satınalınan şirket veya şirketlerin sahiplerine,<br />
satınalan şirketin hisse senetleri verilmek, daha geniş bir ifadeyle ortaklık hakkı<br />
tanımak yoluyla ödenebilmektedir. 13<br />
Birleşmelerin iki türde ifade edilebilmelerine rağmen bu çalışmada genel ve<br />
toplayıcı kavram olarak “birleşme” kavramı her iki tür birleşme için kullanılmıştır.<br />
13 H. S. Türk, Ticaret Ortaklıklarının Birleşmesi, Banka ve Ticaret Hukuku Araştırma Enstitüsü<br />
Yayın No: 185, <strong>Ankara</strong>, 1986, s.13.<br />
10
1.3. Şirket Birleşme ve Satınalma Türleri<br />
Birleşme genel olarak yatay dikey ve karma olarak sınıflandırılmaktadır. Bu<br />
sınıflandırma şirketlerin faaliyette bulunduğu sektörler ve dallara göre ayrılmıştır.<br />
1. Yatay Şirket Birleşmeleri,<br />
2. Dikey Şirket Birleşmeleri,<br />
3. Türdeş Şirket Birleşmeleri.<br />
4. Aykırı Birleşmeler<br />
olarak sınıflandırılmaktadır. 14<br />
1.3.1. Şirket Birleşme Türleri<br />
1.3.1.1. Yatay Birleşmeler<br />
Aynı sektördeki rakipler arası birleşme yada aynı faaliyet alanında çalışan<br />
işletmenin birleşmesidir.<br />
Bu tür birleşmelerde beklenen şirketin çalışma alanındaki etkinliğini<br />
cesaretini arttırmaktır. Bu tür birleşmenin nedeni de sağlam bir organizasyon<br />
yapısına, iş alanında bilgi birikimine ve iyi bir yönetici kadrosuna sahip küçük bir<br />
firmayı ele geçirmek olabilmektedir. Yatay birleşme pazardaki rekabeti azaltıcı hatta<br />
tekelleşmeyi ortaya çıkarıcı sonuçlar doğurabilir. Bu nedenle bu tür birleşmeler<br />
devlet tarafından devlet otoriteleri dikkatli izler ve rekabet gücünü korumaya yönelik<br />
önlemler alırlar. 15<br />
Türkiye’de bu tür birleşmeye Osmanlı Bankası ve Garanti Bankası’nın<br />
birleşmesi örnek verilebilir.<br />
14 E. Brigham, Finansal Yönetim Temelleri, (Çeviren: Özdemir Akmut, Halil Sarıaslan), Cilt 2,<br />
<strong>Ankara</strong> Üniversitesi Rektörlüğü Yayınları, <strong>Ankara</strong>, 1996, s.136.<br />
15 Sarıkamış, a.g.e., s.43.<br />
11
Yatay birleşmelerin, birleşen şirketler yönünden sağlayabileceği faydalar şu<br />
şekilde özetlenebilir. 16<br />
§ Üretim araçlarında uzmanlaşma; böylece bir araç ya da makinenın tüm<br />
zamanı ve gücü belirli bir ürüne ayırabilir. Bu şekilde bir ürünün<br />
üretilmesinde maliyet tasarrufu elde edilebilir.<br />
§ Şirketin pazarlama fonksiyonlarında ek tasarruflar sağlanması; bu şekilde<br />
ürünler en yakın üretim birimlerinden teslim edilebilirler.<br />
§ Üretim ve pazarlama faaliyetinde etkinlik sağlanması; bir şirketteki ileri<br />
üretim teknolojisinin veya pazarlama faaliyetlerindeki verimliliğin diğer<br />
şirkete transferi k<strong>olay</strong>lıkla sağlanabilir. Yani kaynak kullanımında etkinlik<br />
sağlanabilir.<br />
§ Rekabetin azaltılması, yatay birleşmelerden önce şirketler aynı faaliyet<br />
alanında birbirlerine rakip şirketlerdir. D<strong>olay</strong>ısıyla bu şirketlerin birleşmeye<br />
gitmesi pazarda rekabet derecesini azaltacaktır. Rekabetin azaltılması veya<br />
ortadan kaldırılması durumunda ise şirketler ek kazanç sağlayacaklardır.<br />
Bu yararlarında dışında zararlarda bulunmaktadır:<br />
§ Birleşme faaliyetleri sektöre giriş engelleri yaratması ve rekabeti daraltması<br />
gibi sonuçlardan d<strong>olay</strong>ı şirketin dışındakilere zarar verebilir. Gelişmiş<br />
ülkelerde özellikle birleşme sürecinin en önemli aşamalarında bir olan<br />
rekabetin korunmasını sağlamakla görevli kamu otoritelerinden birleşme izni<br />
almaktadır.<br />
§ Birleşme sonrası fiyatlar birleşme öncesi fiyatlardan daha düşük olmaktadır.<br />
Yatay birleşme sonucu rekabetin azaltılması pazardaki şirketlerin fiyat<br />
rekabeti dahil teni rekabet alanlarına girmelerine neden olabilir.<br />
16 N. Aydın, İşletmelerin Birleşmesinde Finansal Analiz ve Bir Uygulama Örneği, TOBB Yayın<br />
No: Genel 150; Arge-Ge 62, <strong>Ankara</strong>, 1990, s.7.<br />
12
1.3.1.2. Dikey Birleşme<br />
Herhangi bir ürünün üretiminden satışına kadar farklı aşamalar gösteren veya<br />
aynı sektörde yeralan farlı üretim aşamaları gösteren şirketlerin birleşmesidir. Buna<br />
örnek olarak un sektöründe faaliyet gösteren bir şirketin ekmek üretimi yapan bir<br />
şirketle birleşmesini gösterebiliriz.<br />
Dikey şirket birleşmeleri, bir şirketin ya geriye doğru kendisine girdi<br />
sağlayan şirketlerle ya da ileriye doğru kendi ürününü satın alan şirketlerle birleşmesi<br />
şeklinde olur. Böylece şirketler, faaliyetlerinde önemli faydalar sağlayacak olan<br />
tedarik, üretim ve pazarlama kaynaklarının kontrolünü sağlamış olurlar. 17<br />
Türkiye’de Kordsa Kord Bezi Sanayi ve Ticaret ile Dusa Endüstriyel İplik<br />
Sanayi ve Ticaret’in birleşmesi bu türe örnek olarak verilebilir.<br />
Şirket bu tür birleşme ile ham madde kaynaklarını ele geçirerek veya ürettiği<br />
mal veya hizmetleri pazarlayan firmayı kontrolü altına alarak çalışma alanındaki<br />
etkinliğini artırmayı hedefler. 18 Birleşme geriye doğru olduğunda sağlana faydalar iki<br />
türde incelenir. Şirket bünyesinde birleşen firmaya hammadde malzeme veya hizmet<br />
tedariklemede maliyet avantajları sağlar. Yani şirketin birleşmeden önce pazardan<br />
daha yüksek maliyetlerle sağladığı ham madde malzemesini kendi yapısında daha<br />
az maliyetle üretimini sağlayabilir. Diğer bir fayda ise, ham maddenin istenilen<br />
zamanda, istenilen kalitede ve miktarda elde edilmesinin kontrol edilmesidir.<br />
1.3.1.3. Türdeş Şirket Birleşmesi<br />
Birbirleri ile ilişkisi bulunmayan fakat benzer, birbiri ile ilişkili mal ve hizmet<br />
üretiminde bulunan şirketlerin birleşmesi “türdeş birleşme” kapsamına girer. 19<br />
Örneğin Tekstil endüstrisi için kumaş üretimi yapan bir işletme, deri üretimi yapan<br />
bir işletmeyle birleşerek hem mevcut müşterilerine yeni bir ürün sunarak satışlarını<br />
17 Çelik, a.g.e., s.21.<br />
18 Sarıkamış, a.g.e., s.43.<br />
19 Arslan, a.g.e., s.28.<br />
13
artıma imkanı yaratabilir, hem de; birleştiği işletmenin kendi pazarına ürün sunarak<br />
hedef pazarını genişletme fırsatını yakalayabilir. Yada Pepsico ve Pizza Hut’ın<br />
birleşmesi örnek verilebilir.<br />
1.3.1.4. Aykırı Birleşme<br />
Bu türün altındaki mantık risk dağıtımıdır. Birbirleriyle ilişkisiz alanlarda<br />
faaliyet gösteren işletmeler, büyüme ve risk dağıtımı amacıyla birleşirler. Örneğin bir<br />
medya şirketinin kimyasal üreticisi bir şirketle birleşmesi gibi.<br />
1.3.2. Şirket Satınalma Türleri<br />
Şirket satınalmaları bir firmanın başka bir firmayı satınalmasıdır. Satınalma<br />
türleri çeşitli başlıklara ayrılmaktadır.<br />
1. Satınalma Yaklaşımına Göre Satınalma Türleri<br />
a. Dostça Satınalmalar<br />
b. Zorla Satınalmalar<br />
2. Gerçekleştirilme Yöntemine Göre Satınalma Türleri<br />
a. Teklif Verme Yoluyla Satınalma<br />
b. Açık Pazar İşletmeleri<br />
c. Vekaletname Toplama Yolu ile Şirket Satınalmaları<br />
3. Satınalma Sonrası Ortaya Çıkan Yeni Şirketin Yapılanmasına Göre<br />
Satınalma Türleri<br />
4. Tarafların Yaklaşımına Göre Satınalma Türleri<br />
1.3.2.1. Satınalma Yaklaşımına Göre Satınalma Türleri<br />
Bunlar;<br />
1. Dostça Satınalmalar,<br />
2. Zorla Satınalmalardır.<br />
14
1.3.2.1.1. Dostça Satınalmalar<br />
Dostça satınalmalarda; satınalan ve hedef şirket, anlaşarak satınalmayı<br />
gerçekleştirir. Satınalan şirket, hedef şirketini belirledikten sonra fiyat aralığı<br />
önerisini ve ödeme şeklini belirleyerek, hedef şirket yönteminle görüşmeler başlatır.<br />
Şirket yönetimi ve tüm koşullar kabul edilip onay verildikten sonra, hedef şirket<br />
ortaklarına çağrıda bulunularak, ellerindeki pay senetlerini, yetkilendirilmiş olan<br />
aracı kuruma teslim etmeleri gerekir.<br />
1.3.2.1.2. Zorla Satınalma<br />
Satınalan şirket fiyat aralığı önerisini, ödeme şeklini, hedef şirket yönetimine<br />
sunar. Hedef şirket yönetimi sunulan bu teklifi kabul etmez ve satınalan şirket<br />
satınalma çalışmalarına devam ederse ‘’zorla satınalma’’ denilen satınalma teklifi<br />
ortaya çıkar. Satınalan şirket hedef şirketin piyasadaki hisselerini toplayarak ele<br />
geçirmeye çalışır. 20<br />
1.3.2.2. Gerçekleştirilme Yöntemine Göre Satınalma Türleri<br />
Satınalmalar gerçekleştirilme yöntemine göre satınalma türleri, Teklif Verme<br />
Yoluyla Satınalma, Açık Pazar İşletmeleri, Vekâletname Toplama Yolu ile Şirket<br />
Satınalmaları olarak sınıflandırılmaktadır.<br />
1.3.2.2.1. Teklif Verme Yoluyla Satınalma<br />
Hedef şirket yönetimine satın alma teklifinde bulunma işlemi ile<br />
başlatılmaktadır. Yönetimden olumlu yanıt alındıktan sonra paylarını satma teklifi<br />
hedef şirket ortaklarına götürülmektedir. Firma doğrudan hedef firmanın<br />
hissedarlarına hisselerini satın alma teklifi götürerek hedef firma yönetimini<br />
atlayabilir. Firma bu işlemde başarılı olursa tüm yönetimi ele geçirir ve bu yöntem<br />
20 Sarıkamış, a.g.e., s.46<br />
15
satın alma maliyetinin düşük olduğu bir yöntemdir. Kendi arasında iki şekilde<br />
değerlendirilmektedir. Bunlar:<br />
1.3.2.2.2. Açık Pazar İşlemleri<br />
Şirket satınalma, hedef şirket ortakları ile pazarlığa oturarak veya teklif<br />
vermek suretiyle yapıldığı gibi hedef şirketin ikincil pazarda işlem gören, pay<br />
senetlerini pazardan satın alma şeklinde de gerçekleştirilebilir. Bu yolla şirketin açık<br />
pazar işlemleri ile kontrole imkân verecek sayıda pay senedi satın almaya çalışır. Bu<br />
yöntem pay senedi satınalma maliyetleri dışında bir maliyet getirmeyeceği için teklif<br />
verme yöntemine göre maliyet avantajı sağlar.<br />
1.3.2.2.3. Vekâletname Toplama Yolu ile Satınalma<br />
Hedef şirketi satınalmayı amaçlayan şirketin yönetimi veya büyük ortağı ya<br />
hedef şirketin az bir hissesini satınalarak ya da almaksızın hedef şirketin<br />
ortaklarından Genel Kurul’da temsil yetkisi veren vekâletnameleri elde etmeyi<br />
amaçlar. Çok ortaklı anonim şirketlerde genellikle ortaklar, şirket yönetiminin<br />
kimlerden oluşacağı ile ilgilenmedikleri için, genel kurul toplantılarına katılmayı<br />
düşünmezler. Bu nedenle de, Genel Kurul’da kendilerini temsil etmeleri için<br />
başkalarına vekâletname verirler. Vekâletname verilen kişiler genellikle şirket<br />
Yönetim Kurulu’nu oluşturan kişilere veya Yönetim Kurulu’nun oluşumunda etkili<br />
olan kişilerdir. Bu yöntemle gerçekleştirilen satınalma işlemlerinde satınalan şirketin<br />
maliyet yükü azalır ve şirket daha yüksek net kazanç sağlar. 21<br />
1.3.2.3. Satınalma Sonrası Ortaya Çıkan Yeni Şirketin Yapılanmasına Göre<br />
Satınalma Türleri<br />
Alıcı tarafın şirketi satın alma niyetine bağlı olarak devralmalar genellikle<br />
dört biçimde gerçekleşir. 22 Bunlar;<br />
21 Sarıkamış, a.g.e., s.52<br />
22 Arslan, a.g.e., s.29.<br />
16
- Elegeçirme<br />
Bu tür satınalmalar, hedef şirketin tüm süreç ve işlemlerini, çalışanlarının<br />
hızlı bir şekilde askıya alınması ve yerine alıcı şirketin öngördüğü yapıya uygun kişi,<br />
işlem ve süreçlerin yerleştirilmesidir.<br />
- Kabullenici satınalma<br />
Bu tür satınalmalar, alıcı şirket alınan şirketin sistem ve örgüt yapılarını kabul<br />
eder ve alınan şirket eski sistemlerine göre faaliyetlerine devam eder.<br />
- Uzlaşmacı satınalma<br />
Bu satınalma türü, alıcı şirketin ve hedef şirketin en iyi olduğu alanların<br />
birleştirilmesine dayanır.<br />
- Konfederasyon<br />
Bu tip satınalma, alıcı tarafın alınan şirketin faaliyet alanına yönelik ürün<br />
hattı, üretim teknolojisi ve müşterisi olmadığı durumlar için geçerlidir.<br />
1.3.2.4. Tarafların Yaklaşımlarına Göre Satınalma Türleri<br />
Tarafların yaklaşımına göre satınalma türleri; kurtarma, İşbirliği, Mücadeleci<br />
durum ve düşmanca ele geçirme olarak açıklanmıştır. 23<br />
1.3.2.4.1. Kurtarma<br />
Kurtarma tipi satınalmalar, iki durumda söz konusu olabilir. Birinci durumda;<br />
başka bir şirket tarafından köşeye sıkıştırılmış zorla ele geçirilmek istenen bir<br />
şirketin üçüncü bir şirketten yardım istemesi ve bu şirket tarafından satınalınması<br />
sözkonusudur. İkinci durumda ise, finansal zorluk içinde bulunan bir şirketin başka<br />
bir şirketten yardım istemesi sözkonusudur.<br />
23 Arslan, a.g.e., s.29.<br />
17
1.3.2.4.2. İşbirliği<br />
Bu tip satınalmalarda alıcı taraf da satıcı tarafta birleşmeyi istemektedir. Bu<br />
isteğin taraflar arasındaki dağlımı kurtarma tipi satınalmalara göre daha dengededir.<br />
Günümüzde satınalmaların büyük çoğunluğu bu kategoriye girmektedir.<br />
1.3.2.4.3. Mücadeleci Durum<br />
Mücadeleci durumu, işbirliği yoluyla satınalmadan farklılaştıran özellik,<br />
taraflardan birinin diğerine göre birleşme için daha istekli olması ya da iki tarafın<br />
farklı tür anlaşmalar istemesidir.<br />
Bir şirketi satınalmak için birden fazla alıcı olması ve bunların mücadeleye<br />
girişmesidir. Hedef şirket ise birleşmeye alıcı şirket kadar istekli değildir.<br />
1.3.2.4.4. Düşmanca Elegeçirmeler<br />
Mevcut bir işletme kendisine yapılan satınalma teklifini reddedebilir. Bu iki<br />
sebeple olabilir. Ya şirket kendine yapılan teklifteki fiyatın düşük olduğuna<br />
inanmaktadır, ya da teklif ne kadar iyi olsa da faaliyetlerine mevcut hali ile devam<br />
etmek istemektedir. Hedef şirketten gelen olumsuz cevaba rağmen teklif sahibi,<br />
şirket yönetimini ele geçirmeye çalışıyorsa düşmanca ele geçirme sözkonusudur. 24<br />
Düşmanca ele geçirme, şirket yönetiminin arzusu dışında, dışarıdan bir kişi<br />
ya da grup tarafında şirket kontrolünün ele geçirilmesidir.<br />
1.4. Şirket Birleşme ve Satınalmaların Nedenleri<br />
Şirketlerin, işletme büyüklüğü veya üretim ölçeğindeki artış nedenleriyle<br />
kendi içinde sağladığı olumlu etkilere “ölçek ekonomisi” denir. Şirketleri birleşmeye<br />
sevk eden nedenlerin başında büyüme güdüsü yatmaktadır. Birleşen iki şirket ölçek<br />
24 Arslan, a.g.e., s.37.<br />
18
ekonomilerinde yararlanarak maliyetlerinde kısıntıya gitmek ve d<strong>olay</strong>ısıyla karlarını<br />
artırmak istemektedirler. Bunun yanında şirketleri birleşmeye yönelten nedenler,<br />
yeni pazarlara girme, yönetimin iyileştirilmesi, mal ve hizmet üretiminde<br />
çeşitlendirme, yeni teknolojilere sahip olma olarak sayılabilir. 25<br />
Aşağıdaki tablo 2000 yılında Watson Wyatt Worldwide tarafından yapılan<br />
Birleşme ve Satınalmalar Araştırması 2000 kapsamında Avrupada’ki şirketler<br />
üzerinde yapılan araştırmanın sonuçlarını göstermektedir.<br />
Şekil 1.3. Watson Wyatt Araştırmasına Göre Birleşme ve Satınalmaların<br />
%<br />
70<br />
60<br />
50<br />
40<br />
30<br />
20<br />
10<br />
0<br />
Rekabet<br />
edebilir<br />
ölçek<br />
yakalamak<br />
Pazar payını<br />
artırmak<br />
Üretim<br />
sinerjisi<br />
oluşturmak<br />
Nedenleri<br />
Yeni<br />
pazarlara<br />
girmek<br />
Maliyetleri<br />
azaltmak<br />
Kaynak: http://www.watsonwyatt.com<br />
Yeni<br />
teknolojiye<br />
sahip olmak<br />
Faaliyet<br />
alanını<br />
genişletmek<br />
Buna göre rekabet edebilir bir iş ölçeği yakalamak cevap verenlerin %65’i<br />
tarafından şirketleri birleşmeye yönelten nedenlerin başında gelmektedir. Bunun<br />
ardından ise Pazar payını arttırmak (%61), üretim sinerjisi oluşturmak (%60) ve<br />
yeni pazarlara girmek (%52) gelmektedir. Gerek şirket birleşmelerinde, gerekse<br />
satınalmalarda ki nedenler genellikle aynıdır. Şirket birleşme ve satınalmalarda bir<br />
takım etkenler kısaca aşağıda belirtilmiştir. 26<br />
25 Arslan, a.g.e., s.39.<br />
26 M.A., Hitt, D.A. İreland, R.E. Hoskisson, Strategic Management, South-Westem; 1999, s.240-<br />
245.<br />
Aktiflerini<br />
genişletmek<br />
19
Ürün veya ürünün girdiği pazarda güçlenmek: İşletmelerarası birleşme ve<br />
satınalmaların en önemli nedenlerinin başında faaliyeti bulunulan pazarda, pazar<br />
payını büyütmek ve rekabet durumunu güçlendirmek gelir. Bu düşünce ile hareket<br />
eden işletmeler, ilişkili veya yatay büyüme stratejisini aynı pazarda bulunan başka<br />
bir işletme ile birleşerek veya onu satın alarak gerçekleştirir.<br />
En kısa zamanda ürün veya girdi pazarına girebilmek: Yeni ürünün<br />
bölgesel veya uluslararası pazarlara giriş zorluğu bulunmasa bile, bu hususlarla ilgili<br />
örgütlenme ve koordinasyon zaman alabilmektedir. Ürün yaşam safhasını<br />
kaçırmamak veya öncü işletme avantajlarını kullanmak için pazara çok hızlı girmek<br />
gerekebilir. Bunun en iyi yolu, pazarda mevcut işletmelerle birleşmeler yapmak veya<br />
satın almalar gerçekleştirmektir.<br />
Yeni pazara giriş zorluklarını ve engellerini aşmak: İşletme için çok farklı<br />
bir ürün pazarına gitmek veya yabancısı olduğu bölgesel veya uluslararası pazarlarda<br />
faaliyete bulunabilmek, bazı hallerde zor olmanın ötesinde engellenebilmektedir.<br />
Pazarda gerekli bilgi ve deneyime sahip bulunmayan işletme için en k<strong>olay</strong> yol,<br />
birleşmeler ve satın almalarla pazara gitmektir.<br />
Nakit olanaklarını oluşturma: Bazı işletmeler, bulundukları pazarlarda<br />
“yıldız” işletme veya “nakit deposu” (Yıldız işletmelerin faaliyette bulunduğu<br />
pazarların büyüme hızı, normal ortalamanın altına düşerse, bu takdirde yıldızlar<br />
bölge değiştirir ve “nakit depoları” olarak adlandırılır) konumundadır. Gelecekteki<br />
veya mevcut nakitleri elde etmek için güçlü işletmeler, yıldız veya nakit deposu<br />
işletmeleri satın almakta veya onlarla birleşmeler yapmaktadırlar.<br />
Yeni teknolojiler, fikirler ve yetenekler kazanma: Yeni fikirleri<br />
oluşturmak ve taklit edilemeyen yeteneklere sahip olmak k<strong>olay</strong> bir iş değildir.<br />
Pazarda sürekli yenilikler üreten ve farklılıklar yaratabilen, taklit edilemeyen<br />
yetenekleri bulunan işletmeler satın alınarak veya onlarla birleşme yapılarak, bu gibi<br />
fark ve değer yaratan özellikler satın alan veya birleşen işletmeye kazandırılır.<br />
20
Yeni ürün geliştirme maliyetlerinin yüksekliği: Yeni ve farklı bir ürün<br />
geliştirmek için yapılan masrafların yüksekliği, bazı hallerde o pazara gitmek için<br />
engel teşkil etmektedir. İşletmeler, bu masraflarına kendi başlarına katlanacağına,<br />
ürünü geliştirmiş, öğrenme eğrisi nedeni ile maliyetlerini düşürmüş işletmeler ile<br />
birleşme ve satın almalar yaparak, ağır maliyet yükünü taşımadan yeni ürüne sahip<br />
olmuş olurlar.<br />
Daha az risk alarak yeni ürün alanına gitmek: Risk, yatırımcıların en<br />
hassas olduğunu konuların başında gelmektedir. Her yeni ürün veya alan, her yeni<br />
bölgesel veya uluslararası pazar, işletme için bir risk yaratır. Riski azaltmanın yolu, o<br />
alanda veya bölgesel pazarda faaliyet gösteren bilgili ve deneyimli işletmeler ile<br />
birleşme ve satın almalar yapmaktadır.<br />
Yönetim deneyimini yine işletmelere taşımak: Deneyimli, başarılı ve etkili<br />
yönetim kadrolarına sahip işletmeler, bu yeteneklerini yeni iş alanlarında da<br />
kullanarak ilave yarar sağlamak isteyebilir. Bu durumda, alanlarında başarılı<br />
olabilecek, ama kötü yönetim nedeni ile değerini yitirmiş olan işletmeler satın alarak,<br />
satın alan işletmenin etkili yönetim kadroları bu işletmelere kaydırılır. Yetkili<br />
yönetim sonucu güçlerini ve değerlerini yitirmiş vaziyetteki satınalınan işletmeler<br />
yeniden canlandırılabilirler.<br />
Aşırı rekabeti önlemek: Pazarda rekabet şiddetini azaltmanın en etkili<br />
yollarından biri, rakipler ile birleşme veya onları satınalmadır. Ancak, gelişmiş<br />
ülkelerde rekabeti engelleyebilecek birleşmeler ve satınalmalar resmi makamların<br />
iznine bağılı olabilmektedir. Anti-tekel ve rekabetin engellenmesini kısıtlayan<br />
yasaların izin verdiği ölçüde, işletmeler rakipleri ile birleşerek veya onları<br />
satınalarak, sektördeki rekabetin şiddetini düşürmeye çalışırlar.<br />
Satınalan, satınalınan veya birleşme yapan işletmelerin sermaye<br />
piyasalarındaki değerlerinin yükselmesi: Sermaye piyasalarında birleşen ve<br />
satınalınan işletmelerin değerleri yükselmektedir. Bu nedenle, hisselerin değerini<br />
21
arttırmak için en iyi yollardan birisi, işletmelerarası birleşmeler ve satınalmalar<br />
yapmaktır. 27<br />
Ekonomik teşvikler: Ekonomik teşvikler işletmeleri birleşme ve<br />
satınalmalara yöneltmektedir. Sıkıntı yaşayan kuruluşların yeniden canlandırılması<br />
veya ekonomik gelişme için önemli olan, sektörlerde veya bölgelerde faaliyette<br />
bulunan işletmelerin faaliyetlerini sürdürebilmesi amacı ile, resmi makamlarca,<br />
birleşen işletmeler veya satınalanlar için çok cazip teşvikler verilebilmektedir. Bunlar<br />
arasında, vergi indirimleri, düşük maliyetli gayrimenkul sağlamak, monopol veya<br />
oligopol piyasasında faaliyette bulunma gibi teşvikler sayılabilir.<br />
Ekonomik zorlukların üstesinden gelmek: İşletmeler pazarda ayakta<br />
kalabilmek ve yaşamlarını sürdürebilmek için diğer işletmeler ile güçlerini<br />
birleştirmek yolunu seçerler. Bunun ötesinde, başarılı olabilecek, ama yeterli<br />
kaynaklara sahip olmayan sorunlu kuruluşlar, yaşamlarını sürdürebilmek için güçlü<br />
bir işletme tarafından satın alınmak zorundadır.<br />
Yeniden yapılanma ile yüksek getiri sağlamak: Ekonomik zorluk içinde<br />
olan, ancak olanak yaratıldığında yetenekleri sayesinde başarılı olabilecek işletmeler,<br />
güçlü kuruluşlar tarafından ucuz bir fiyat ödenerek satınalınır. Burada amaç, zayıf<br />
işletmeyi güçlendirmek ve belirli bir zaman sonra yüksek bir değerde sermaye<br />
piyasasında satmaktır. Böylece, normal faaliyetlerle sağlanamayacak yükseklikte<br />
getiri elde edilebilir.<br />
Kaynakları ve yetenekleri beraberce kullanarak sinerji yaratmak:<br />
İşletmelerarası birleşmeler, tek tek kendi değerlerinin toplamından daha fazla bir<br />
değer veya sinerji yaratabilmektir. Değer yaratma, birleşmenin sonucunda maliyet ve<br />
giderlerinin azaltması ile ortaya çıkabildiği gibi, toplumun ve sermaye piyasasındaki<br />
paydaşların bu birleşme sonucunda olumlu gelişmeler beklemeleri nedeni ile de<br />
27 Thomas, J.G, Strategic Management , Harper Collins, 1991, s. 208-209<br />
22
olabilmektedir. Böyle bir olasılık işletmeleri birleşme ve satın almaları<br />
yöneltmektedir. 28<br />
nedenleri :<br />
Literatürde yer alan bu etkenler doğrultusunda; şirket birleşme ve satınalma<br />
1. Sinerji etkisi<br />
2. Vergi etkisi<br />
3. Çeşitlendirme<br />
4. Yöneticilerin kişisel teşviki<br />
olarak dört başlık altında toplamamız mümkündür.<br />
Gelişmiş ekonomilerde yapılan bir araştırma sonucuna göre işletmelerin<br />
birleşme kararı almasının nedenleri önem sırasına göre aşağıdaki gibidir. 29<br />
En Önemli Nedenler;<br />
§ Daha hızlı büyüme<br />
§ Tekelci bir güç oluşturma<br />
Orta Derecede Önemli Nedenler;<br />
§ Çeşitlendirme yoluyla risk dağıtma<br />
§ Ürün programı geliştirme ve genişletme<br />
§ Hisse senedinin piyasa değerini yükseltme<br />
§ Pazar payını artıma<br />
§ Ölçek ekonomilerinden yararlanma<br />
Az Önemli Nedenler;<br />
§ Coğrafik olarak genişleme<br />
§ Teknik bilgi uzmanlığının satın alınması<br />
§ İşletmelerin güç ve prestijini arttırma<br />
28 Ülgen ve Mirze, a.g.e., s.314.<br />
29 Çoşkun, a.g.e., s.32.<br />
23
§ İşletmelerin atıl fonlarını değerlendirme<br />
§ Vergi avantajlarından yararlanma<br />
§ İşletmenin dağıtım kanalları ve arz üzerindeki denetimini artırma<br />
§ İleride olabilecek bir satınalmaya karşı işletmeyi koruma<br />
Bu sıralamada sinerji etkisinin yer almaması, kanımızca bu etkinin literatürde<br />
de son yıllarda yer almasından, yani yeni bir kavram olmasından kaynaklanmaktadır.<br />
Sinerji etkisi de günümüzde önemli bir birleşme nedeni olarak kabul edilmelidir. 30<br />
1.4.1. Sinerji Etkisi<br />
Birleşmeleri teşvik eden en önemli etkenlerden birisi sinerjidir. Birleşme<br />
sonucu, birleşen işletmelerin bağımsız oldukları duruma göre daha kârlı hale<br />
geçmesi, sinerji etkisinin bir sonucudur. Bu etki tedarik, üretim, satış, dağıtım,<br />
reklam, finansman ve yönetim gibi farklı işletmecilik fonksiyonları kapsamında<br />
ortaya çıkabilir.<br />
Birleşmede etkili olan diğer önemli bir faktör ölçek ekonomileridir. Henüz<br />
minimum etki ölçek büyüklüğüne ulaşmamış işletmeler, birleşmek suretiyle birim<br />
maliyetlerini aşağıya doğru çekebilirler. Vergi yasaları, muhasebe kuralları, sermaye<br />
piyasası kurumları ve yatırımcı (menkul değerler yatırımcısı) psikolojisi gibi etkenler<br />
de işletmelerin kararında etkili olabilir. Örneğin, Amerika Birleşik Devletleri’nde,<br />
özellikle kârlı işletmelerin ödemek zorunda oldukları vergilerden kaçınmak için zarar<br />
eden işletmelerle birleşme yoluna gittikleri görülmektedir. 31<br />
Şirketleri birleşmeye yönelten pekçok ekonomik, finansal, yönetsel neden<br />
bulunmaktadır. Her şeyden önce birleşme, şirketleri büyümeye iten etmenler aynı<br />
zamanda şirket birleşmelerinin de nedenleri arasında yer alır. Ancak büyümek, her<br />
zaman birleşmelerin birincil güdüsü değildir. Bunun dışında şirketleri birleşmeye<br />
yönelten dürtüler mevcuttur.<br />
30 Müftüoğlu, a.g.e., s.436.<br />
31 E. Çoşkun, Şirket Birleşmeleri, A.Ü. S.B.F. Yüksek Lisans Çalışması, <strong>Ankara</strong>, 1997, s.32.<br />
24
Birden fazla şirketin bağımsız faaliyet gösterirken faaliyetlerini biraraya<br />
getirerek birleşme yoluna gitmeleri için kazanç elde etmeyi bekliyor olmaları gerekir.<br />
Birbirlerinden bağımsız olarak faaliyet gösteren şirketler, birleşme sonunda<br />
gelecekteki nakit akımlarında bir artış beklediklerinde birleşirler. Bunun yanında<br />
birleşme sonucunda şirketler risklerini azaltarak hisse senedi sahiplerini için reel<br />
faydalar sağlayabilecekleri umdukları zaman birleşeceklerdir. Bu faydalar genel<br />
olarak “sinerji” olarak tanımlanmaktadır. Yani sinerji, bir bütünü oluşturan parçaların<br />
bir araya geldiğinde, ayrı ayrı faaliyet göstermeleri durumunda oluşturacakları<br />
değerlerin toplamından daha büyük bir değer ortaya çıkarmaları şeklinde<br />
tanımlanabilir. 32<br />
Sinerji = V (AB) – (V(A)+V(B)<br />
şeklinde formüle edilebilir.<br />
Burada,<br />
V(A); A Şirketinin birleşmeden önceki değerini,<br />
V(B); B Şirketinin birleşmeden önceki değerini ve V(AB).<br />
Sinerji beklentisi, şirketlerin birleşme ve devralma sürecine girmelerini ve<br />
hedef firma ortaklarına, ellerindeki oluşan firmanın pozitif net birleşme değeri’ne<br />
sahip olmasını mümkün kılabilmektedir. Şirket yöneticilerinin, birleşme yoluyla<br />
sinerji elde etmek için, hem içsel hem de dışsal unsurlarını göz önünde<br />
bulundurmaları gerekmektedir.<br />
Şirket yöneticilerinin göz önünde bulundurmaları gereken içsel unsurlar;<br />
şirketin, varlıkları, işgücünün niteliği, genişleme veya işletme sermayesi yaratabilme<br />
yeteneği, üretim teknolojisinin bugünkü durumu, üretilen çeşitli ürünler arasında<br />
kaynakların dağıtımı, yeni durumlar karşısında organizasyon yapısının<br />
genişleyebilirliği ve uyum gösterebilme yeteneği gibi firmanın genel karakterlerini<br />
içerir. 33<br />
32 Çelik, a.g.e., s.31.<br />
33 Çelik, a.g.e., s.32.<br />
25
Dışsal unsurlar ise; endüstride çeşitli üretim hatalarındaki rekabet düzeyi,<br />
pazar talebinin şimdiki ve potansiyel büyüklüğü, üretim süreçleri ve teknolojiler,<br />
işgücü ve sermaye piyasalarındaki durum, işletme çevresiyle ilgili yasal<br />
düzenlemeler gibi unsurlardan oluşmaktadır. 34<br />
Sinerji etkisi dört şekilde ortaya çıkabilir.<br />
Finansal kazanç; Düşük işlem giderleri, kredi bulma k<strong>olay</strong>lığı, yüksek<br />
fiyat/kazanç oranı, düşük sermaye maliyeti, yüksek borçlanma kapasitesi.<br />
Verimlilik farkı; Zayıf şirket değerlerinin, birleşmeden sonra, yeni<br />
yönetimle birlikte daha verimli hale gelmesi.<br />
Operasyonel kazanç; Yönetimde, pazarlamada, üretimde, dağıtmada ölçek<br />
ekonomisinden yararlanılması, satışlarda artış, maliyetlerde azalma ve kaynakların<br />
daha etkili kullanılması.<br />
Vergi etkisi; Oluşan yeni şirketin, ayrı ayrı ödenen toplam vergi tutarından<br />
daha az miktarda vergi ödemesi. 35<br />
1.4.1.1. Finansal Etkisi<br />
Hızla büyüyen şirketler, büyümelerini finanse etmede güçlüklerle<br />
karşılaşabilirler. Bu işletmeler büyümelerini durdurmak yerine, beklenen büyümeyi<br />
finanse etmek için gerekli olan kaynakları, bu olanağa sahip başka şirketlerle<br />
birleşerek elde edebilirler. 36<br />
34<br />
M. B. Green, Mergsr and Acquisitions: Geographical and Spatial Perspectives, Routledge Inc.,<br />
New York, 1990, s.15.<br />
35<br />
H. Gülmez, “Şirket Birleşme ve Satınalmalarında Normal Üstü Getiri ve Bir Türkiye<br />
Uygulaması”, Marmara Üniversitesi, Bankacılık ve Sigortacılık Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi,<br />
İstanbul, 2006, s.12-16.<br />
36<br />
Aydın, a.g.e., s.19.<br />
26
Şirketlerin karşılaştıkları finansal problemlerin en önemlilerinden biri yetersiz<br />
çalışma sermayesidir. Bir şirket hızlı bir şekilde büyüyorsa, alacaklara, stoklara ve<br />
nakit gibi değerlere daha fazla yatırım yapmak ihtiyacı duyacaktır. Nakit ihtiyaçları<br />
ya dağıtılmayan kârları ya da dışarıdan sağlanan fonlarla karşılanacaktır. Bununla<br />
birlikte, bir şirketin ilk yıllarındaki karlılığı büyük olasılıkla az olacağından işletme<br />
giderek artan bir finansman ihtiyacı içinde olacaktır. Bu ihtiyacın karşılanmasında<br />
borçlanmaya gitme yolu birçok şirket tarafından benimsenmesine rağmen, en uygun<br />
sınırlar üzerinde borçlanma, şirketi daha fazla riskle karşı karşıya bırakacağından bu<br />
yol sınırsız olarak kullanılmayacaktır. 37<br />
Yani finansal sinerji, şirket birleşme veya satınalmalarında satınalan firma<br />
veya birleşen firmaların sermaye maliyeti üzerindeki etkisini ifade eder. Finansal<br />
sinerji söz konusuysa sermaye maliyeti azalmalıdır.<br />
Bir başka ifade ile, finansal sinerji likiditenin artması, hisse başına kazanç<br />
artışı ve vergi avantajları gibi faydalar ile ortaya çıkmaktadır. 38<br />
Birleşme yoluyla şirketlerin finansal durumlarını güçlendirilmesi iflas<br />
maliyetlerin bugünkü değerini düşürecektir. “Karşılıklı Borç Garantisi ” etkisi olarak<br />
adlandırılan bu durum sayesinde işletmelerin iflas maliyetlerinin bugünkü değeri<br />
düşeceğinden hisse senedi sahiplerine önemli bir avantaj sağlamaktadır. 39<br />
Bir şirketin diğer bir şirket ile birleşmesinde sinerjiyi doğuran finansal<br />
nedenlerden biri de finansal kaldıraç etkisinden yararlanmaktır. Bazı şirketlerin,<br />
özellikle küçük şirketlerin borçla finansman sağlamakta bazı güçlükleri vardır. Bu<br />
nedenle borç/öz sermaye oranları düşüktür. Daha fazla borçlanmak finansal kaldıraç<br />
etkisinden yararlanmak isteyen bir şirket, borç / öz sermaye oranı düşük böyle bir<br />
şirket ile birleşerek borçlanma kapasitesini arttırabilir.<br />
37<br />
Çelik, a.g.e,, s.34.<br />
38<br />
A. G. Yılgör, 2002. Şirket Birleşme, Ele Geçirme ve Devralma İşlemlerinin Makroekonomik<br />
Etkileri. Öneri. Sayı:18, 2002, s.15.<br />
39<br />
J. Fred Weston, Kwang S. Chung ve Susan E. Hoag, Mergers, Restructuring, and Corporate<br />
Control, Prentice-Hall International, Inc., New Jersey, 1990, s.251.<br />
27
Birleşmeden, çoğu zaman şirketlerin sermaye maliyetini düşürdüğü<br />
görülmektedir. Örneğin, bir şirketin kullanılmayan borç kapasitesi var ve birleşme<br />
sonunda bu kapasiteden faydalanıyorsa, doğal olarak sermayenin maliyeti de düşük<br />
olur. Yine aynı şekilde hisse senedi ihracı yoluyla finansman sağlanırsa düşük ihraç<br />
maliyetleri sermaye maliyetinin daha düşük olmasına yol açmaktadır. 40<br />
1.4.1.2. Verimlilik farkı<br />
Şirket birleşme ve satınalmalarda her iki şirketin üretim kapasitelerinin farklı<br />
olması yani üretim kapasitesi az olan verimliliği düşük olan, zayıf şirket ile üretim<br />
kapasitesi yüksek olan güçlü şirketin birleşmesi ve verimliliğin dengelenmesidir.<br />
Kısaca özetlersek zayıf şirket değerlerinin, alıcı şirket ile birleşmeden sonra, yeni<br />
yönetimle birlikte daha verimli hale gelmesidir. Şirket birleşmeleri mevcut üretim<br />
kaynaklarının daha verimli kullanılmasını sağlamaktadır. Bu durum, özellikle<br />
kapasite kullanım oranı düşük ekonomiler için üretim kaynakların daha etkin<br />
kullanılmasını getirerek maliyetlere düşürmekte ve rekabet edebilirliği artırmaktadır.<br />
1.4.1.3. Operasyonel Kazanç<br />
Birleşme ve satınalmalarda şirketin ekonomik açıdan en uygun büyüklüğe<br />
ulaşması veya bu büyüklüğe yaklaşması durumunda ortaya çıkar. Bu teorinin diğer<br />
bir çıkarımı, satın alan firmanın yönetiminin, hedef firmanın kaynaklarını daha iyi<br />
yöneteceğidir. Bu durum özellikle daha küçük ölçekteki firmaları satınalan şirketler<br />
için geçerlidir. 41<br />
1.4.1.4. Vergi Etkisi<br />
Vergi kazançları bazı şirket birleşmeleri için güçlü bir teşvik edici unsurdur.<br />
Vergi unsurunun birleşmelere olumlu etkisinin yanında, sosyal fayda açısından<br />
olumsuz etkilerinin de olacağı kesindir. Birleşme sonucu ortaya çıkan birleşme<br />
kârının vergilendirilmemesi, sosyal fayda açısından istenmeyen bir durumdur.<br />
40 Çelik, a.g.e., s.35.<br />
41 Gülmez, a.g.e., s.8.<br />
28
Şirket birleşme yoluyla bir kazanç elde ettikleri halde, birleşmelerin teşvik<br />
edilmesi adına bunun vergilendirilmemesi sosyal çıkarlar açısından sakıncalı<br />
bulunmaktadır. Bundan d<strong>olay</strong>ı birçok ülke vergi uygulamalarında, birleşmeden<br />
kaynaklanan kazançları muafiyet kapsamına almaktansa, verginin ertelenmesi yoluna<br />
gitmektedir. 42<br />
1.5. Şirketlerde Birleşme ve Satınalmaların Etkileri<br />
1.5.1. Olumlu Etkileri<br />
Şirket birleşmelerinin olumlu etkileri şirket başarısı ile ölçülebilmektedir.<br />
Birleşmelerin başarılı olup olmadıklarını belirlemek için önce başarı<br />
tanımlanmalıdır. “Başarı”nın ne olduğu, “başarı”dan kastedilenin alıcı şirket için<br />
olumlu sonuçlar doğurması beklenen bir anlaşma mı olduğu ya da, benzer şekilde<br />
hedef şirketin, kendi adına olumlu sonuçlar doğurmasını beklediği bir anlaşma mı<br />
olduğu yıllardır tartışıla gelmektedir. Başarı, sadece kârlı bir anlaşma yapmak<br />
değildir. Başarı uzun vadeli bir akış açısını gerektirir. D<strong>olay</strong>ısıyla başarılı bir<br />
birleşme hem başarılı bir anlaşma hem de başarılı bütünleşme anlamına<br />
gelmektedir. Yapılan bir takım araştırmalar birleşen şirketlerin başta hedefledikleri<br />
noktalara ulaşamadıklarını hatta başarısızlık oranının çok yüksek olduğunu ortaya<br />
koymaktadır. 43<br />
Birleşen şirketlerin bir kısmı daha etkili bir şekilde faaliyetlerini sürdürürken,<br />
büyük bir kısmı ise ayrılıp eski yapılarına geri dönmekte ya da yok olmaktadır.<br />
Başarısızlık oranı çok yüksek olmakla birlikte yıllara, ülkelere göre, değişiklik<br />
göstermektedir. Eldeki veriler satınalmalarda alıcı şirketin başarılı olma ihtimalinin<br />
%50’den düşük olduğunu göstermektedir. 44<br />
42 Çelik, a.g.e., s.44.<br />
43 Arslan, a.g.e., s.42.<br />
44 P. Pritchett et al., After the Merger, McGraw Hill&Co., New York,1997, s.5.<br />
29
aşamalar; 45<br />
Başarılı bir birleşme programı için birtakım aşamalar sözkonusudur. Bu<br />
1.5.1.1. Birleşme Öncesi Aşamanın Yönetimi<br />
Aktif bir birleşme programı için hazır olunmalıdır. Birleşme öncesi yapılan<br />
bütün girişimler için aktif tutum içinde olmalı ve bütün program süreci boyunca<br />
gizlilik esas tutulmalıdır. Eğer piyasa ele geçirme söylentisi rüzgarına kapılırsa hedef<br />
fiyat yükselir, bu olasılık ise anlaşmayı zora sokar. Personele, halkın ulaşabileceği<br />
bilgileri kullanarak yabancıların bakış açısından değerleme yapmak öğretilmelidir.<br />
Kendi firmamızı değerlemek için iyi başlangıç noktası firmanın bölümlerini<br />
değerlemek ve iç gelişmelere göre karar vermektir. Personelin yetiştirilmesi ile<br />
uygun satın alma hedefinin muhafaza edilmesi, kendi firmamız dışında maksimum<br />
değer nasıl sağlayacağı konularının kavranması sağlanır. Başarılı bir birleşme<br />
programı için adımlar: 46<br />
Birleşme Öncesi Aşamanın Yönetimi<br />
· Personelin gizlilik konusunda eğitimi<br />
· Firmanın kendi değerini belirleme<br />
· Değer ekleme yaklaşımının tanımlanması<br />
- Endüstri yapısını anlamak ve merkez işi desteklemek<br />
- Ölçek ekonomisinden yararlanmak<br />
- Teknoloji veya yetenek transferini gerçekleştirmek<br />
Adayları Elemek<br />
· Eleme kriterlerini belirlemek<br />
· Yatırım bankalarının nasıl kullanılacağına karar vermek<br />
· Fırsatların üstünlüğü<br />
· Kamu firmaları, firmaların bölümleri ve özel firmaların dikkate alınması<br />
45 H. Sümer, H. Pernsteiner, Şirket Birleşmeleri, Alfa Yayınları, İstanbul, 2004, s.217.<br />
46 Sümer, Pernsteiner, a.g.e., s.218<br />
30
Kalan Adayların Belirlenmesi<br />
· Ele geçirme priminin nasıl telafi edileceğini tam olarak belirlemek<br />
· Gerçek sinerjiyi belirlemek<br />
· Yeniden yapılandırma planına karar vermek<br />
· Finansal yöneticilik fırsatlarına karar vermek<br />
Anlaşmayı müzakere etmek<br />
· Maksimum fiyatı belirlemek ve ona sadık kalmak<br />
· Zemini anlamak ve değer transferini teşvik etmek<br />
· Bir üçüncü kurumca ödenebilecek fiyatı belirlemek<br />
· Anlaşma stratejisi kurmak<br />
· Yeterli dikkati göstermek<br />
Birleşme sonrası bütünleşmenin yönetimi<br />
· Mümkün olduğunca çabuk davranmak<br />
· Sürecin idaresine dikkat etmek<br />
Aktif bir birleşme programı belirleyebilmek için finansal açıdan, örgütsel,<br />
kültürel ve insan kaynakları açılarına kadar uzanan geniş bir açıya göre hareket<br />
etmek gerekmektedir. Finansal açıdan birleşmeye gidilecek ve satın alınacak<br />
işletmenin değerlendirilmesi önemli hususlardan bir tanesidir. Birleşmelerde fiyatın<br />
belirlenmesi ve işletme değerinin hesaplanması için çeşitli değerleme modelleri<br />
kullanılmaktadır. Yapılan bu analizlerdeki amaç, işletmelerin ayrı ayrı değerlerinin<br />
yanı sıra sinerjinin de katkısının ölçülmesidir. (İşletmeler birleşmenin, birleştikten<br />
sonraki nakit akımları üzerinde nasıl etki yapacağını bu modeller yoluyla tahmin<br />
etmeye çalışmaktadır. 47<br />
1.5.1.2. Adayları Elemek<br />
Başarılı ele geçirenler kendi aktif ele geçirme süreçlerini üstlenirler ve<br />
dışarıdaki kaynaklardan bağımsız hareket ederler. Hedef için kriterler oluşturarak<br />
47 T. Akkum, “Firmalarda Yeniden Yapılanma: Firmaların Büyümesi Satınalma ve Birleşmeler”.<br />
Yönetim Der. Yıl:11, Sayı:36, 2000.<br />
31
“seçim dışı bırakılacaklar” listesi oluştururlar. Çok büyük, çok küçük, ilgili, ilgisiz<br />
firmalar hedef ne ise çok çabuk şekilde ciddi adayların kısaltılmış listesine<br />
odaklanmak için eleme işlemi yapılmaktadır. Kamu firmalarına, özel firmalara, yerel<br />
ve yabancı firmalara bakılmalıdır. Bu aşamada danışmanlık firmaları, hukuk<br />
firmaları ve yatırım bankalarının rolleri hakkında dikkatlice düşünülmelidir. Her<br />
birinin satınalma sürecindeki uygun yeri çok çeşitli seviyelerde olabilir. Kanuni ve<br />
vergisel düzenlemeler bütün aşamalarda önemlidir. 48<br />
Mantıklı olabilecek az sayıda adaylarının listesinin oluşturulmalı ve liste<br />
daraltılmalıdır. Ödenecek primi geri getirecek kazançlar için açık strateji<br />
tanımlanmalı ve her adayı değerleme çalışması dikkatlice yapılarak not edilmelidir.<br />
Birleşme için aday firmaların seçiminde dikkate alınacak kriterleri, endüstri ve firma<br />
analizi kriterler olarak aşağıda görmek mümkündür. Birleşme Programı İçin Aday<br />
Firmanın Seçiminde Dikkate Alınacak Kriterler; 49<br />
a. Endüstri Analizi<br />
1. Endüstri Büyüme<br />
· Satış trend<br />
· Kapasite trend<br />
· Dönemsellik<br />
· Genel ekonomik koşullara duyarlılık<br />
2. Endüstri Karakteristikleri<br />
· Ürün karması<br />
· Ürün değişimi<br />
· Piyasanın ve talebin yapısı:<br />
- Müşteri tanımı<br />
- Yerel ve ulusal<br />
- Talebi etkileyen faktörler<br />
48 Sümer, Pernsteiner, a.g.e.. s.218.<br />
49 Sümer, Pernsteiner, a.g.e.. s.219.<br />
32
3. Teknoloji<br />
· Gelişimin derecesi<br />
· Patent, … vb.<br />
· Teknolojik değişim oranı<br />
· Üretim süreci benzerliği<br />
· Risk<br />
4. Ekonomik<br />
· Çalışan / sermaye oranı<br />
· Talep elastikiyeti<br />
· Fiyat trendi<br />
· Faaliyet payını<br />
· İthalat<br />
· Yasal düzenlemeler<br />
5. Rekabet<br />
· Firma sayısı<br />
· Coğrafik dağılım<br />
· Piyasa sağılımı / payı<br />
· Girişe engeller<br />
· Üretim kapasitesi<br />
· Yabancı rekabet<br />
· Fiyatsal olmayan rekabet<br />
b. Firma Analizi<br />
1. Firma özellikleri<br />
· Ürün kıyaslama<br />
· Yeni ürünlere girme<br />
· Piyasa ve talep yapısı<br />
· Karlılık oranları<br />
· Faaliyet oranları<br />
· Likidite oranları<br />
33
2. Dağıtım<br />
· Kanallar<br />
· Reklam Politikası<br />
· Alan satışlar<br />
3. Ekonomik<br />
· Sabit-değişken maliyetler<br />
· Endüstri maliyet kıyaslama<br />
· Hammadde ve işçi maliyetleri<br />
· Maliyet bilgisi yeterliliği<br />
4. Yönetim<br />
· Uyuşma<br />
· Anahtar eleman yaş ortalaması<br />
· Yeniden yapılanma ihtiyacı<br />
· Az sayıda elemana bağımlılık<br />
5. Yatırım Getirisi<br />
· Satın alma dönemleri<br />
· Dağıtım metodu<br />
· Borçlanma pozisyonu<br />
· Çalışma sermayesi ihtiyacı<br />
· Gerekli ek yatırım<br />
· Kazanç projeksiyonu<br />
· Ulaşabilir fonlar<br />
6. Alım<br />
· Diğer endüstri bölümlerine ulaşabilmek<br />
· Erişebilirlikten faydalanma<br />
· Başarı anahtarları<br />
· Bu bölümlere giriş için gerekli hareket<br />
34
1.5.1.3. Kalan Adayların Değeri<br />
30 yıl öncesinin birleşme ile ilgili ipuçları alıcı firmanın ortakları için değer<br />
yaratılmadığını göstermektedir. Bu düşük performansın nedenleri hep çoktur;<br />
Anlaşmanın stratejik önemi hakkında rasyonel olmayan hayaller, müzakere sürecinin<br />
heyecanı içinde istekliliğin artması, zayıf bütünleşme yeteneği, v.b. gibi sayılan<br />
bu nedenleri ötesinde başarısızlığın temelindeki bir başka önemli neden, fazla<br />
ödemede bulunmaktır. Birleşme sürecinde bu aşamada kalan az sayıda aday<br />
detaylı olarak değerlendirildiğinde hedef firmanın alıcı firmaya değeri ile alıcı<br />
firmaya ödenecek değer arasındaki fark düşünülmektedir. Amaca ait ödeme en<br />
yüksek teklif veren değerinden yalnızca bir YTL fazla olmalıdır ve bu miktar<br />
hedeflenen değerden az olmalıdır. Çizelge1’de, hedef değerin nasıl hesaplanması<br />
gerektiği gösterilmektedir. 50<br />
Çizelge 1.1. Hedef Firmanın Değerinin Belirlenmesi için Çerçeve<br />
Kaynak: R.,Eccles, K., Lanes, T., Wilson, Are oyu Paying Too Much For That Acquisiton,<br />
Harvard Business Review, July-August 1999, s.136-139<br />
50 R., Eccles, K., Lanes, T., Wilson, Are oyu Paying Too Much For That Acquisiton, Harvard<br />
Business Review, July-August 1999, s.136-139.<br />
35
Hedef firmanın “şimdiki durumuyla” faaliyet değerinin alıcı firmanın<br />
değerine bir katkı sağlaması gerekir. Bugünün piyasalarında birleşme işlemlerinde<br />
hedef firmaya biçilen değer gerçek değerin üzerindedir. Burada alıcı firma sinerji<br />
değerinin ve sağlanacak getirilerin, maliyetleri karşılayacağına emin olmalıdır. Prime<br />
karar verirken de, hedef firmanın hisse senedi sahipleri yaratılan değerin tamamını<br />
almamalıdırlar. Birleşmenin doğru değerinin tespiti Çizelge 2’de görülmektedir. 51<br />
Çizelge 1.2. Birleşmenin Doğru Değerinin Tespiti<br />
Kaynak: Eccles, Lanes, Wilson, a.g.e.s:139<br />
· Gerçek değer: Firmanın en basit değeridir. Tamamen birleşmeden<br />
bağımsız beklenen nakit akımlarının net şimdiki değerine dayanır. Firmanın şimdiki<br />
yönetiminin devamı halinde gelirlerinin ve performans değişiminin ne olacağı<br />
konusunda beklentilere dayanır.<br />
· Piyasa değeri: Gerçek değeri üzerinde piyasa firma için yapılan teklifin<br />
daha üzerinde şimdiki tablodan da hassas bir teklif yapılma olasılığını yansıtan bir<br />
prim ekler. Piyasa değeri genellikle “şimdiki piyasa kapitalizasyonu” olarak ifade<br />
edilir. Bu değer hisse senetlerinin piyasa fiyatı ile aynı şeydir, firmanın piyasa<br />
katılımcıları değerini yansıtır.<br />
51 Eccles, R.,Lanes, K., Wilson, T, a.g.e.s:139<br />
36
· Alım fiyatı: Umulan ele geçirme değeri hedef firmanın hisse senedi<br />
sahiplerinin kabul edeceği ödeme miktarıdır.<br />
· Değer GAP’ı: Satın alma fiyatı ve gerçek değer arasındaki farktır.<br />
Bugünün piyasasında hem alıcı hem de hedef firma her ikisi de bilirler ki, alıcı bir<br />
prim öder. Bu prim hedef firma sahiplerine birleşmenin getireceği gelecek firmanın<br />
ödenmesidir. Prim olmazsa, hedef firma hisse senedi sahipleri işleme direnir. Alıcı<br />
firma yöneticisi sinerji değeri ile arasında köprü kurarak bir değer GAP’ı<br />
hesaplamalıdır. Eğer ortada birden fazla talip varsa fiyatın yükselmesi yönünde baskı<br />
artar. 52<br />
· Sinerji değeri: Sinerji Yunanca “synergos” kelimesinden türemiştir.<br />
Anlamı ise “birlikte çalışmak” tır. İş alanında kullanımı ise iki veya daha fazla bölüm<br />
veya firmanın bir arada tek başlarına çalışarak yaratıkları değerden daha büyük değer<br />
üretmesidir. 53<br />
Daha öncede değinildiği gibi sinerji, firmalar birleştiğinde meydana gelen<br />
gelişmeler sonucunda oluşacak nakit akımlarının şimdiki değeridir. Bu gelişmeler,<br />
herbir firmanın gerçek değeri ile birleşeceğinden, birleşme gerçekleşmese herbir<br />
firmanın yapacağı umulan gelişmelerin ötesinde ve üstündedir. Birleşme olmazsa<br />
herbir firmanın yapacağı umulan gelişmeler çoktan piyasa fiyatına eklenmiştir.<br />
Birleşmeden beklenen getiriler bunların üzerindedir.<br />
Sinerji değerinin hesaplanması: Birleşmenin fiyatlanmasında başarının iki<br />
anahtarı vardır. Sinerji değeri için yapılan hesaplamalarda emin olmak ve daha fazla<br />
ödemede bulunmamayı sağlamak. Ele geçirenler genellikle 5 tip sinerjinin<br />
hesaplamasını temel alırlar. Maliyet tasarrufu, gelir arttırılması, süreç geliştirilmesi,<br />
finansal mühendislik ve vergi faydaları. Her tip sinerjinin değeri özel yeteneklere ve<br />
alıcının durumuna göre değişmektedir. Bunları kısaca özetlersek; 54<br />
52 Eccles, Lanes, Wilson, a.g.e., s.140<br />
53 M. Gold, A. Camphall, Desperately Seeking Synergy, Harvard Business Review, September-<br />
October, 1998, s.133.<br />
54 Sümer, Pernsteiner, a.g.e.. s.222.<br />
37
Maliyet tasarrufu: En alışıldık ve en k<strong>olay</strong> hesaplanabilen sinerjidir.<br />
Başarılması kesine yakındır. Genellikle maliyet tasarrufu, alıcı ve hedef firma aynı<br />
ülkede ve aynı endüstride ise daha yüksektir.<br />
Maliyet tasarrufu sinerji hesaplamalarında en k<strong>olay</strong> olmaktadır. Analistler<br />
maliyet tasarrufunu tanımlamada 3 problemle karşılaşırlar. İlki, firmadan firmaya<br />
farklı kategorilerde maliyetlerin tanımlanması gerçeğini gözden kaçırırlar. İkincisi,<br />
alıcı firmalar ortak veya bölünebilen yönetsel maliyetleri beklenmeyen yerlere<br />
gerçekte olduğundan daha k<strong>olay</strong> dağıtabilirler. Üçüncüsü, personelin pozisyonlarını<br />
kağıt üzerinde çok k<strong>olay</strong> elimine edebilirler. Oysa çok yetenekli bir personelin<br />
işinden olması yerine başka bir pozisyona getirilmesi daha faydalı olabilir. Üst<br />
yöneticiler personelin direnmesini dikkate alır ve sert maliyet kesme planlarını<br />
erteleyebilirler. Tabi ki maliyet tasarrufunun daha uzun süre olması daha az değer<br />
yaratmasına neden olur.<br />
Gelirin artması: Birleşen firmaların satışlarının artmasını sağlama<br />
potansiyeli tek başına firmanın başarabileceklerinden daha yüksektir. Gelir artışının<br />
hesaplanması güçtür. Yönetimin kontrolü ötesinde dış değişkenleri içerir.<br />
Hedef firmanın temel müşterisi farklı fiyat ve ürün özelliklerine negatif tepki<br />
gösterebilir. Birleşmiş müşteri temeli tek bir tedarikçiden satın almayı engelleyebilir.<br />
Rakipler, birleşmeye karşılık olarak fiyatlarını düşürebilirler. Gelir artışının tahmini<br />
oldukça güçtür, hatta bazı firmalar sinerji değerini hesaplarken gelir artışını dikkate<br />
almazlar.<br />
Bu tehlikelerine karşılık gelir artışı gerçek değer yaratabilir. Bazen hedef<br />
firma, ele geçirenin daha büyük olan dağıtım kanalına tamamlayıcı veya parlak bir<br />
ürün getirir. Değer bir şekilde ise, hedef firmanın dağıtım kanalı, alıcı firmanın<br />
ürününün satışlarını kışkırtmakta kullanılabilir. Birleşen ve büyüyen firmalar kendi<br />
başlarına gerçekleştiremeyecekleri gelirleri çekecek etkili müşterileri kazanabilirler.<br />
38
Süreç geliştirme: Büyük miktarda alımdan ve çift işlemlerin elenmesinden<br />
doğan maliyet tasarrufu, iki organizasyonun farklı güçlerinin birleşmesi ile üretim<br />
gelirlerinin artmasını sağlar. Süreç geliştirme ise, bir firmadan diğerine merkez<br />
yetkinin ve tecrübeli yöneticilerinin transferi ile oluşur. Bunlar maliyet tasarrufu ve<br />
gelir artışını sonuçlandırır.<br />
Tecrübenin transferi her iki yöne akabilir. Alıcı firma, bir konuda özellikle iyi<br />
olmasından ötürü bir hedef firmayı alabilir. Ya da alıcı firma, bazı yetkileri iyi idare<br />
edildiğinden bir anahtar alanında bir hedef firmasını şiddetli geliştireceğini görebilir.<br />
Ürün geliştiren süreçleri de geliştirebilir. Yanı ürünler daha düşük fiyata ve<br />
piyasaya daha hızlı girecek şekilde üretilebilir.<br />
Gelirin arttırılması ve süreç geliştirme kavram olarak k<strong>olay</strong> anlaşılabilir<br />
olmalarına rağmen tahminlerin güçlüğü tartışılmazdır.<br />
Finansal mühendislik: Birleşen firmalar uygun ekonomik ortamlarda<br />
büyüklüklerinin ve güçlerinin sayesinde uygun borçlanma imkanlarını<br />
kullanabilirler. Bu borçlanma ağırlıklı ortalama sermaye maliyetlerini düşürür. Eğer<br />
firmalar büyüklüğün önemli finansman avantajları sağlayacağını görürlerse birleşme<br />
işlemlerine başvurmayı düşünürler.<br />
Vergi avantajları: Birleşen firmalara sağlanan vergi avantajları birleşme<br />
programlarına istekliliği ve programın başarısını artırır.<br />
39
1.5.1.4. Anlaşmayı Müzakere Etmek<br />
Her anlaşmanın müzakeresinde 5 aşamadan geçirilir. Herbir aşama tecrübeli<br />
firmaların dikkatli elde alınmasını öğütledikleri faktörleri içerir. Bu aşamalar<br />
aşağıdaki şekilde sıralanabilir. 55<br />
Potansiyel anlaşmaya ulaşmak:<br />
· Sadece fiyata odaklanmamak<br />
· Anlaşmanın başarısı için kritik detayları tanımlamak<br />
· Hedef firmanın yöneticilerini anlamak<br />
Gayret sarf etmek:<br />
· Detaylarda gizli kritik faktörleri görmek<br />
· Hedef firmanın yöneticilerini anlamak<br />
· Plana uygun hareket etmek<br />
İşlem dönemini belirlemek:<br />
· Eş zamanlı birçok öncelikleri müzakere etmek<br />
· Anlaşma için alternatiflerin olduğuna emin olmak<br />
· Rekabeti beklemek<br />
Sonuca ulaşmak:<br />
· Belirlenen işlem dönemi geçtiğinde en kısa zamanda işlemi bitirmek<br />
Birleşme programındaki aşamalar incelendiğinde başarılı bir müzakere<br />
stratejisi için aşağıdaki anahtar faktörler dikkat geçicidir. 56<br />
Hedef firmanın alıcı için değerini bilmek,<br />
· Aday hedef firmanın değer potansiyel alıcılar ve var olan sahiplerine göre<br />
değerini belirlemek,<br />
55<br />
R.. Aiello , M., Watkins, The Fine Art Of Friendly Acquisition, Harvard Business Review,<br />
November-December,2000, s. 104-105.<br />
56<br />
Sumer, Pernsteiner, a.g.e.. s.224.<br />
40
· Diğer potansiyel alıcılar ve var olan sahiplerin finansal şartlarını belirlemek.<br />
· Strateji belirlemek ve diğer potansiyel alıcılar ve var olan sahiplerin<br />
dürtülerini belirlemek,<br />
· Başka kurumlar veya bir müzakere aracısının kullanılıp kullanılmayacağını<br />
belirlenmesi ve bu kurumların gelişmiş yaklaşımlarını takip etmek,<br />
· Bu teklif stratejisi yaratmak, ilk teklifteki değerin potansiyel değişmelerine<br />
odaklanarak, potansiyel teklif verenlerin ve ilk sahiplerin durumlarını takip<br />
etmek,<br />
· Birleşme karşıtı hazırlıkların etkilerini belirlemek.<br />
Hedef firma için yalnızca kendi fiyatınızı belirlemek değil ayrıca potansiyel<br />
alıcıların belirledikleri fiyatı da bilmek önemlidir. Bu durumda herşey iyi giderse bir<br />
sonraki tekliften bir kuruş fazla ödemeniz gerekmez. Pekçok firma, hedef firmanın<br />
piyasadaki hisse senetlerinin değerinin %5’ni üzerinde fiyatla müzakereye başlamayı<br />
başarır ve bu fiyata göze çarpan bir yükselme olmaz. %5’lik limit aşılınca durum<br />
yeniden kontrol edilmelidir.<br />
Müzakere bir sanattır. Müzakere takımı dikkatle seçilmelidir. Hedef firmanın<br />
finansal şartları ve sahiplik yapısı belirlenmelidir. Zaman iyi değerlendirilmeli ve<br />
teklif stratejisi önceden hazırlanmalıdır. Müzakereye düşük bir fiyatla başlanmalı ve<br />
sonra geri mi geçilmelidir? Yoksa müzakere edilemeyecek bomba bir fiyat mı teklif<br />
edilmelidir? Ya da hedef firmayı yöneticilerine sormak ne kadar bilgi sağlar? Bu ve<br />
buna benzer soruları cevaplamak yeniden planlanmayı ve en iyi sonucu getirecek<br />
takımı dikkatlice seçmeyi sağlamaktadır. 57<br />
mümkündür. 58<br />
Müzakere aşamasında yapılmaması gereken hataları şu şekilde sıralamak<br />
· Düşük fiyatlama<br />
· Mantıklı olmayan beklentiler<br />
57 Sumer, Pernsteiner, a.g.e.. s.225.<br />
58 J., Marshall, “Are Mergers Paying Off”, Financial Executive, March-April, 2002, s. 27-28.<br />
41
· Yetersiz planlama<br />
· Kötü zamanlama<br />
· Gayret göstermeme<br />
· Azalan moral<br />
Bir anlaşmanın müzakeresi çok önemlidir. Sonucun başarısı anlaşmadan<br />
sonra ne olacağının sinyalidir. Müzakere sırasında yöneticinin kaprisleri ve kişisel<br />
başarısını ön plana çıkarma isteği birleşme programının başarısını engeller. 59<br />
1.5.1.5. Birleşme Sonrası Bütünleşmenin Yönetimi<br />
Firmaların en büyük hatası anlaşmanın imzalanmasından sonra güç işin<br />
tamamlandığını düşünmeleridir. Oysa gerçek iş bu aşamadan sonra başlamaktadır.<br />
Bir firma ile yüksek bir maliyet ile birleşmişse birleşme sonrası bütünleşme ile<br />
yatırımı maliyetinin telafi edileceği düşünülmektedir. 60<br />
Çizelge 1.3’te görüldüğü üzere pekçok firma birleşme sonrası değer<br />
oluşturmaktan ziyade değer yıkımına neden olur. Son zamanlardaki 20 birleşme<br />
işlemi için birleşme öncesi ve sonrası performanslar incelenmiştir. Performans<br />
ölçüsü varlık temelli birleşmenin getireceği problemlerden kaçınmak için yatırılan<br />
sermayenin getirisi olarak ölçülmekten ziyade satışlardan getirisi olarak alınmıştır.<br />
Birleşme öncesinde birleşen firmaların %24’ü endüstri ortalamasından iyi<br />
performans gösterirken %53’ü endüstri ortalamasının %75’nden daha iyi performans<br />
göstermekteydi. Birleşme sonrası bu oranlar sırasıyla %10 ve %16’ya düşmüştür.<br />
Birleşmeden önce işaretlenen %75’lik oranı hedef firmaların %78’i geçmiştir, fakat<br />
birleşme sonrası bu oran yalnızca %26’dir. Açıkçası birleşme sonrası bütünleşme<br />
dikkatlice planlanmalı ve değer yıkımından kaçınılmalıdır. 61<br />
59 J., Milligan, “Getting The Merger Formula”, Financial Executive, March-April, 2001, s.27-28.<br />
60 S., Wall, “Makin Mergers Work”, Financial Executive, March-April, 2001, s.35.<br />
61 Sümer, Pernsteiner, a.g.e., s.226.<br />
42
Çizelge 1.3. İlgili Endüstride Birleşen 20 Firmanın Birleşme Öncesi ve Sonrası<br />
Performansları<br />
Kaynak: Sümer, Pernsteiner, a.g.e., s.226.<br />
Birleşme sonrası görüntü için önemli bir konu, özellikle ele geçirilen firma<br />
nispetten büyük ise, en çabuk sürede genel yönetim amaçlarına karar vermektir. Üst<br />
yönetim yeni oluşumu en verimli şekilde yönetecek biçimde düzenlenmelidir.<br />
Yatırımın telafi edilmesi için uygun yönetim eğilimi ele geçirenin orijinal<br />
yönetim felsefesine dayanır. Birçok durumda birleştirilmiş fonksiyonlarla<br />
birleştirilmiş merkezin maliyetlerini azaltmak mümkün olur. Her iki firma da işsiz<br />
kalacakların olması moral bozucudur. Hele ki hedef firmanın çalışanlarının<br />
tamamının işsiz kalma ihtimali çok moral bozucudur. Bu durumda bölümlerinin<br />
tasfiyesi öğütlenebilir. Diğer bir durumda, yönetimin bütünleşmesini k<strong>olay</strong>laştırıcı<br />
yeteneklerin transferi gereklidir.<br />
Örneğin; Çizelge 1.4’de 200 milyon dolarlık bir firma %30 primle 260<br />
milyon dolara alınırsa ve sermaye maliyeti %13 ise, işlem hemen gerçekleştirilirse<br />
nakit akımlarında artışı primle dengelemek için yıl başına 60 dolara gereksinim<br />
43
duyulur. İşlem 3 yıl geciktirildiğinde ise primle denge sağlamak için yıllık 87 milyon<br />
dolara ihtiyaç duyulacaktır. 62<br />
Çizelge 1.4.Teorik Olarak Bir Firmanın Nakit Akımlarının Geliştirilmesinde<br />
Gecikmenin Maliyeti (milyon $)<br />
Kaynak: Sümer, Pernsteiner, a.g.e., s.227.<br />
Birleşme sonrası bütünleşme çerçevesi Tablo 3’te görülmektedir.<br />
Haberleşmede dikkatli davranılmalıdır. Bütünleşme, birleşen firmanın üst<br />
yönetiminde anahtar kişilerin kalacağı beklentisinin sigorta edilmesiyle<br />
planlanmalıdır. İki kurum arasındaki bağlantılar sinirleri yatıştıracak biçimde<br />
planlanmalıdır. Sonuç olarak, birleşen stratejisi mahiyeti aydınlatılmalıdır.<br />
Yaklaşık aynı büyükte iki firma sözkonusu ise birleşme sonrası bütünleşme<br />
aslından büyük hale gelen zor bir görevdir. Belki bu durum, aynı endüstride büyük<br />
bir firmanın küçük bir firmayı ele geçirmesinden meydana gelen çok muhtemel bir<br />
birleşmenin başarısını açıklar. 63<br />
62 Sümer, Pernsteiner, a.g.e., s.227.<br />
63 Sümer, Pernsteiner, a.g.e., s.228.<br />
44
Tablo 1.1. Birleşme Sonrası Bütünleşme Çerçevesi<br />
Amaç/Beklenti Setini Açıklamak<br />
· Geçiş mekanizmasını kurmak<br />
· Kazanılmış yönetimin beklentilerini yönetmek<br />
· Üst organizasyon konularında anlaşmaya ulaşmak<br />
· İlk birleşme sonrası hareketlerin takvimi ve planını hazırlamak<br />
Haberleşme, kontrol ve Plan Bütünleşme<br />
· Anahtar unsurların güvenini temin etmek<br />
· “Haberdar olma” aşamasında anlaşma<br />
· Gerekli kontrol işlerini kazanmak<br />
· Bütünleşme sürecinin planı<br />
Strateji Geliştirme/Temel Yapı<br />
· Delil toplama görevi üstlenen komisyon kurmak<br />
· İlk çalışma hipotezleri kurmak ve test etmek<br />
· Firmanın piyasa pozisyonlarını ve rakip iş sistemleri gerçek temelli anlamayı<br />
sağlamak<br />
· Rekabet avantajlarını genişletmek ve büyüme fırsatlarını tanımlamak<br />
· Sınıf önceliklerini belirlemek<br />
Organizasyon/Strateji Belirlemek<br />
· İlk stratejiyi yeniden gözden geçirmek ve umulan faaliyet sinerjisini test<br />
etmek<br />
· Kurumsal farklılıkları ve benzerlikleri gözden geçirmek<br />
· Stratejik tamamlama ve kurumsal değişim sağlamak<br />
Kaynak: Sümer, Pernsteiner, a.g.e., s.228.<br />
45
1.5.2. Şirket Birleşme ve Satın Almanın Olumsuz Tarafları<br />
Yapılan her çalışmada birleşme ve satınalmaların arasında başarılı olanların<br />
oranının az olduğu ortaya konmaktadır. Yine yapılan bu çalışmalar, başarısızlığı<br />
benzer nedenlere bağlamaktadır. Birleşmelerin başarısız olmalarının temelinde<br />
birleşme öncesi finansal beklentilerin gerçekleşmemesi, kültürel uyumsuzluk, kilit<br />
elemanların işten ayrılması gibi birkaç etmen ağırlıklı değişmekle birlikte en başta<br />
gelen etmenlerdir. 64<br />
Şirket birleşmelerinin başarısızlıkla sonuçlanmasını etkileyen faktörleri ise<br />
aşağıdaki gibi sıralanabilir: 65<br />
· Birleşme öncesinde işletmelerin yeterince ve gerçekçi bir analizde<br />
bulunmamaları,<br />
· Birleşecek olan işletmelerin yönetim anlayışı, sermaye yapısı, stratejileri gibi<br />
genel konularda bilgi sahibi olmamaları,<br />
· Birleşen işletmelerin ölçeklerinin farklı olması nedeniyle, şirket<br />
politikalarının belirlenmesinde ortak bir noktada buluşulamaması,<br />
· Birleşme gerçekleştirilen işletmeler arasında sağlıklı bir bilgi akışının<br />
· sağlanamaması,<br />
· Ekonomik istikrarsızlıklar, siyasi belirsizlikler nedeniyle öngörülen<br />
hedeflerin gerçekleştirilememesi,<br />
· Gerçekçi olmayan büyüme hedefleri konulması,<br />
· Pazar büyüme hızının yetersiz olması,<br />
· Farklı kültürlerin, insan kaynaklarının ve yönetim organizasyonlarının tek bir<br />
şirket altında birbirleriyle uyum içinde çalışmasının her zaman mümkün<br />
olmaması,<br />
· Kurumsal yapı eksikliği.<br />
64 Arslan, a.g.e., s.46.<br />
65 Sevinç Büke, Şirket Evlilikleri. Bülten. İzmir Ticaret Odası Araştırma ve Meslekleri Geliştirme<br />
Müdürlüğü, 2004.<br />
46
Görüldüğü gibi birleşme ve satın alma işlemlerinin başarısı işletme stratejileri<br />
yanında ekonomik istikrarsızlıklar ve siyasi belirsizlikler gibi çevresel faktörlerden<br />
de oldukça etkilenmektedir. Özellikle yabancı işletmelerin ülkemizdeki işletmelerle<br />
birleşmeye gitme veya onları satın alma kararını bu faktörler yakından<br />
etkilemektedirler.<br />
1.5.2.1.Genel Nedenler<br />
Birleşme ve satın almaların en büyük avantajlarını sinerji oluşturmaktadır.<br />
Ancak büyüme için birleşmeyi kabul eden şirketlerde bir takım problemler negatif<br />
sinerji oluşturmaktadır. Negatif sinerji, taraflar arasındaki zıtlığın yüksek olduğu<br />
daha öncede bahsettiğimiz gibi düşmanca elegeçirmeler ve mücadeleci durum tipi<br />
satınalmalar da daha olasıdır. Birleşme ve satınalmalarda başarısızlığın altında yatan<br />
nedenlerin büyük kısmı beşeri sorunlara (iletişim, kültürel uyumsuzluk, örgüte<br />
bağlılık … vb.), sermaye yetersizliği, gerçekleşemeyen beklentiler, dayanmaktadır. 66<br />
Birleşme işlemini başarısızlığa götüren 7 alan bulunmaktadır. Tecrübelere<br />
göre bu alanlarda firmalar sağlıksız ve verimsiz düşünmektedir. Problem olan alanlar<br />
şöyledir. 67<br />
Vizyon: Birleşme işleminde taraflar birleşme işleminin firmalarına<br />
sağlayacağı katkılar hakkında eksik fikirlere sahiptirler. Birleşme ile ilgili haberlerde<br />
sıkça maliyet avantajından ve sinerjiden bahsedildiğini görmek mümkündür. Bu tür<br />
açıklamaların nedeni, hisse senedi piyasalarının kısa dönemde bu açıklamalara prim<br />
vermesidir. Analistlere kısa dönemde maliyet tasarrufu sağlanacağı söylendiğinde<br />
bundan memnuniyet duyarlar. Ancak uzun dönem vizyonuna sahip olunduğu ve<br />
gelecek için uzun dönemde sağlam bir stratejinin varlığından bahsedildiğinde<br />
inanmakta güçlü çekerler ve kuşkuyla yaklaşırlar.<br />
66 Arslan, a.g.e., s.47.<br />
67 M. Habeck, F . Kröger, M., Tram , After The Merger, Prentice Hall, Britian, 2000, s. 9-10.<br />
47
Liderlik: Firmalar liderliği devretmekte hızlı değiller. Bunların çoğu liderlik<br />
kaosunu görmezden gelirler ki, bu durum varlıklarını tehdit eder. Ortaya çıkan zaman<br />
ve kaynak israfı, işgücü arasında moral bozukluğuna ve belirsizliğe neden olur.<br />
Büyüme: Firmalar büyümeyi birleşmenin en önemli nedeni olarak görürler<br />
ve ölçek ekonomisi üzerinde yoğunlaşırlar. Kısa dönem başarısının çok önemli<br />
olduğunu düşünürler. Ancak bu, sürdürülebilir bir amaç olamaz. Firmalar<br />
maliyetlerini kısıtlayıp başarılı olmayı sağlayabilirler.<br />
Erken Kazançlar: Firmalar birleşme öncesi, çalışanların ve herkesin firmaya<br />
ortak olmada çok istekli olduklarını varsayar. Ancak, gerçekten çalışanlar<br />
birleşmenin fayda getirmeyeceğine inanırlar. Gerekli isteği sağlamak, kısa dönemde<br />
erken kazançların çabuk, pozitif ve görülebilir maddi kazançlara dönüşmesiyle ve<br />
geleceğin çok parlak olduğunun iyi bir iletişimle anlatılmasıyla mümkün olur.<br />
Kültür: Firmalar genellikle kültürel engellerin varlığı hakkındaki bilgileri<br />
geri çevirirler. Oysa bu engeller vardır ve k<strong>olay</strong> çözümlenemez.<br />
İletişim: Firmalar birleşme programlarında iletişimin geliştirilmesini<br />
sağlamak amacıyla iletişim yöneticilerine sahip olmalıdırlar. Bu yöneticilerin görevi<br />
sadece yazılı belgelerle gazete ve dergilerde piyasayı bilgilendirmek değildir. Şeffaf<br />
bir iletişim ağı kurularak aktif bir strateji ile belirsizliğin ve çalışanların gerginliğinin<br />
azaltılması hedeflenmelidir.<br />
Risk Yönetimi: Firmalar herhangi bir birleşme işleminin parçası olan<br />
riskleri, risk yönetim teknikleri ile azaltabilirler. Riskler hakkında konuşmak güçtür.<br />
Ancak riskler konuşulmaz ve iyi yönetilmezlerse sonunda varlığı tehdit eder.<br />
Risklerin dikkatli yönetimi bu olumsuz görünümü değiştirir.<br />
48
1.5.2.2. İnsan Faktöründen Kaynaklanan Nedenler<br />
Yapılan araştırmalara göre düşük başarı oranı arkasında yatan ve insan<br />
faktöründen kaynaklanan nedenler şunlardır: 68<br />
· Kilit elemanın işten ayrılması,<br />
· Genel verimlilik ve bireysel performans düşüklüğü<br />
· Çalışanlarla iletişimin sağlıklı işlememesi<br />
· İşe yerleştirme hatalarının yapılması,<br />
· Yönetimin işgücü problemlerini önemsememesi ya da bunlara az önem<br />
vermesi,<br />
· Uygulamada yönetim eksikliği,<br />
· Kültürel uyumun göz ardı edilmesi.<br />
68 S. Overman, “Learning Your M&ABC’s”, HR Focus, VOL.76, NO.8, August 1999, s.7.<br />
49
2. İNSAN KAYNAKLARI POLİTİKASI VE ŞİRKET BİRLEŞMEŞLERİNDE<br />
İNSAN KAYNAKLARI<br />
Globalleşen ve büyük bir değişim geçiren dünyada insan kaynakları tüm<br />
şirketlerin değişime ayak uydurmasında en geniş olanakları sunan alan olarak<br />
karşımıza çıkıyor. Son dönemlerde şirket birleşmeleri ve satın almaları büyük<br />
sıçrama yapmış olsa da, birçok şirket bu sancılı süreçte insan kaynaklarının önemini<br />
özellikle ilk aşamalarda göz ardı etmekte karalı gözüküyor. Kültürel uyuşmazlık,<br />
zayıf iletişim ve kilit pozisyonlarda çalışanların kaybedilmesi, şirket birleşmeleri ve<br />
satın almaları sürecini sekteye uğratan en önemli problemler olmasına rağmen ihmal<br />
edilmeleri, durumu daha da karmaşık bir hale getiriyor. Şirket birleşmeleri ve<br />
satınalmaları sonrasında, şirketlerin kurumsal yapısındaki değişimleri, bu yeni<br />
oluşumun dinamikleriyle uyumlu bir şekilde ele alan ve değişimin şirket içinde<br />
yaratabileceği olumsuz gelişmelerin önüne geçebilen tek yapıdır insan kaynakları.<br />
Geniş ölçekli faaliyetlerin sağladığı avantajlar, finansal gerekçeler, vergi avantajları,<br />
çeşitliliği artırarak riski azaltma avantajı, yetenekli bir yönetime sahip olma isteği,<br />
diğer sınai haklardan yararlanma amacı ve psikolojik etmenler şirketleri birleşme ya<br />
da satın almaya yöneltirken, bu yönelimin sonuçlarının profesyonel bir öngörüyle<br />
belirlenmemesi durumunda, yapılan anlaşma büyük bir başarısızlıkla sonuçlanabilir.<br />
2.1. Şirket Birleşmeleri ve Satın Almalarda İnsan–Yönetim–Kültür ve Stratejik<br />
İletişim<br />
2.1.1. Birleşme ve Satın Alma Sürecinde İnsan ve Yönetim<br />
Bir işletmede birleşme ve satın alma sürecinde çalışanlar, koşullar ne olursa<br />
olsun en kısa sürede değişime uyum sağlamak zorunluluğu ile karşı karşıya<br />
kalmaktadırlar. Gerçekte somut delillere dayandırılamasa da şirket ile birey arasında<br />
varlığı çeşitli kaynaklarca da kabul edilen bir kavram olan görülen psikolojik<br />
sözleşme vardır. 69 Psikolojik kontrat bireyin işletmeden, işletmenin de bireyden<br />
birtakım beklentileri üzerine kurulan, dile getirilmeyen, yazılı olmayan tamamen<br />
69 Sümer, Pernsteiner, a.g.e., s.618.<br />
50
güvene dayalı bir sözleşme gibidir. Şirket birleşmeleri satın alma aşamasında,<br />
personelin işe ilk başladığı dönemde yapıldığı belirtilen psikolojik sözleşme tek<br />
taraflı olarak şirket tarafından bozulmaktadır. Bundan d<strong>olay</strong>ı birleşme ve satın alma<br />
aşamasında ortaya çıkan belirsizliğin giderilememesi ve çalışanların endişelerini<br />
giderebilecek sorulara yanıt verilmemiş olması durumu, çalışanlarda işletmeye<br />
güven, işe bağlılık kavramını sarsmakta, motivasyonun (isteklendirmenin)<br />
azalmasına, performans kaybına ve işten ayrılma eğilimlerine neden olmakta ve bu<br />
durumlara paralel olarak stres problemlerinin ortaya çıkmasına neden olmaktadır. 70<br />
Personelde meydana gelen bu stres probleminin nelerden kaynaklandığını, bireylere<br />
ve işletmelere olan sonuçlarını yansıtan bir açıklama niteliğinde Tablo 2.1.<br />
verilebilir.<br />
Tablo 2.1. Birleşme ve Satın Almalarda Stres Nedenleri – Bireye ve İşletmeye<br />
Yansıyan Sonuçları<br />
STRES NEDENLERİ<br />
· Belirsizlik ortamı<br />
· İletişim Yetersizliği<br />
· Söylentiler-Dedikodu<br />
· Gelecek hakkında<br />
yeterli bilgiye sahip<br />
olmama<br />
· Kariyer planlarının<br />
bozulması<br />
· İş transferi veya<br />
işyerinin değişmesi<br />
· Kural ve düzenlerdeki<br />
değişiklikler<br />
· Statü ve prestij kaybı<br />
· Çalışma arkadaşlarının<br />
değişmesi<br />
· İş yükünün artması<br />
70 Sümer, Pernsteiner, a.g.e., s.620.<br />
STRESİN BİREYLERE ve İŞLETMEYE YANSIYAN<br />
SONUÇLARI<br />
BİREYE<br />
· Eski bir psikolojik<br />
kontratın artık<br />
yenilenmeme olasılığının<br />
yoğunlaşması<br />
· Yeni iş olasılıkları,<br />
kariyer politikaları<br />
· Atılmamak için sanki işe<br />
bağlıymış gibi<br />
davranmak zorunda<br />
kalmak<br />
· İş ve aile dengesini<br />
koruyamama ve bunun<br />
yarattığı olumsuz<br />
sonuçlar<br />
· Sağlık problemleri:<br />
- Fizyolojik veya<br />
psikolojik sorunlar<br />
- Uykusuzluk<br />
· Aile sorunları<br />
Kaynak: Sümer, Pernsteiner, a.g.e., s.621.<br />
İŞLETMEYE<br />
· İşletmeye duyulan güvenin<br />
azalması sonucu çakışan<br />
menfaatler, manevralar<br />
· Belirsizlikler karşısında<br />
istifalar, hatalı, düşük kaliteli<br />
sorunlar<br />
· Müşteri şikâyetleri<br />
· Sendikalaşma tehditleri<br />
· Sosyal aktivitelere katılımın<br />
azalması<br />
· Eğitim programlarının azalması<br />
· İletişimde aksamalar<br />
· Hırsızlık, suiistimal<br />
· Şirket araçlarına verilen<br />
zararların artması<br />
· Sağlık sigortası kullanımındaki<br />
artış<br />
· İşe devamsızlıkların artması<br />
· Kişilik çatışmalarının artması<br />
· İşletmeye ve işe yabancılaşma<br />
51
2.1.2. Birleşmelerde İşletme Kültüründeki Değişimler<br />
Birleşme ve satın almaların başarısı, kültürel bütünleşmenin başarıyla<br />
yürütülüp yürütülmemesi ile yakından ilgili olsa da; iki farklı işletme kültürünün<br />
birleştirilmesi aşamasında kültür çatışmalarının yaşanmasının önüne<br />
geçilememektedir. İşletme kültürü: işletme üyeleri tarafından paylaşılan değerler,<br />
üyeleri birbirine bağlayan ve grupça paylaşılan normlar, tutumlar, beklentiler,<br />
inançlar ve varsayımlar bütünüdür. Bu tanımla birlikte işletme kültürünün çeşitli<br />
yararları da vardır: 71<br />
1. Çalışanların belli standartları, normları ve değerleri anlamalarına ve böylece<br />
kendilerinden beklenen başarıya ulaşmaları konusunda daha kararlı ve tutarlı<br />
olmalarına, yöneticileri ile daha uyumlu çalışmalarına yardımcı olur.<br />
2. Yeni yöneticilerin bilgi, beceri ve davranışlar kazanmalarına yardımcı olarak<br />
yetişme ve gelişmelerine olumlu katkıda bulunur. Böylece yöneticiler,<br />
organizasyonun dinamiklerine ve temel değerlerine uygun biçimde geliştirilir.<br />
3. İşletme içi haberleşme ve bireyler arası ilişkilerde işletme kültürünün oldukça<br />
önemi vardır. Kültür, personel arasında birliktelik sağlar, biz duygusunu ve<br />
takım ruhunu geliştirir. Bireyleri birbirine ve işletmeye bağlar.<br />
4. İşletme kültürünün geniş bir fikir birliği oluşturulması durumunda ise işletme<br />
içi gruplaşmalar ve ikiliklerde önlenebilir. İşletmelerde çeşitli nedenlerle<br />
ortaya çıkan çatışmalar işletme kültürünün geliştirdiği bazı standart<br />
uygulamalar ve süreçler yardımı ile azaltılır.<br />
Kısaca değinildiği gibi kültürün işletme davranışları üzerine etkileri<br />
bilinmektedir. Farklı ülke ve işletme kültürüne sahip kuruluşlar arasındaki<br />
birleşmelerde potansiyel problemler ön plana çıkmakta ve birleşmenin süresini ve<br />
başarısını olumsuz etkilemektedir. Bir işletmede “operatör kültürü”, “mühendis<br />
kültürü” ve “üst yönetim kültürü” olmak üzere birbirinden habersiz üç farklı kültür<br />
mevcuttur. 72 İşletmelerde birbirinden habersiz ve farklı kültür gruplarının bulunması<br />
birleşme ve satın almalar sırasında daha etkili bir rol oynayıp problemleri içinden<br />
çıkılamayacak hale de getirebilmektedirler. Fakat istenilen düzeyde başarıya<br />
71 Sümer, Pernsteiner, a.g.e., s.621.<br />
72 Sümer, Pernsteiner, a.g.e., s.622.<br />
52
ulaşılabilmesi için birleşen şirket yöneticilerinin karşılıklı olarak kültürlerini iyi ve<br />
hızlı bir şekilde anlamaya çalışıp bunu da personellere benimsetecek her türlü<br />
motivasyon çalışmalarını yapmaları gerekecektir.<br />
2.1.3. Şirket Birleşmeleri Sürecinde Değişim Yönetimi, Liderlik ve Stratejik<br />
İletişim<br />
2.1.3.1. Değişim Yönetimi<br />
Birleşme öncesi ve sonrasında her iki şirket üst yöneticileri tarafından<br />
oluşturulan bir yönetim takımının işbirliği ile sinerji yaratılmasına ihtiyaç vardır. Bu<br />
süreç içerisinde yaratılan sinerji ve çalışmaların açık iletişimle yürütülmesi,<br />
beklenenden daha düşük stres düzeyi ve maliyetlerle geçiş sürecini tamamlamada<br />
etkili rol oynamaktadır. Yapılan araştırmalar geçiş dönemlerinde, katılımcı yönetim<br />
tarzının otokratik yönetime nazaran daha uzun bir sürede sonuç vermesine karşılık en<br />
başarılı ve en kalıcı sonuçlara neden olduğunu belirtmektedirler. 73<br />
Birleşen kuruluşların insan kaynakları sistemlerinden yeni bir insan<br />
kaynakları sistemi oluşturulması ve işleyişinin sağlanması, çalışan personel ve her<br />
seviyedeki yöneticiler için yeni kültür ve iş kollarının gerektirdiği eğitim ve kişisel<br />
gelişim programlarının uygulanması işletmeye büyük yararlar sağlayacaktır.<br />
2.1.3.2. Liderlik<br />
Birleşme ve satın almalar sonucunda kurumsal geçişin başarılı bir şekilde<br />
sonuçlanmasında yöneticilere gerçekten önemli görevler düşmektedir. Çalışanları<br />
doğru şekilde motive edebilmek, onların güvenlerini yeniden kazanmak değişim<br />
sırasında liderlerin üzerlerinde olan sorumluluklardandır. Birleşme sürecinde görev<br />
alan liderler yeni şirketin hedeflerinin belirlenmesinde, bu hedeflerin şirketin tüm<br />
kademelerine iletilmesinde, çalışanların yeni şirket kültürünü anlamalarını sağlamada<br />
ve şirketin hedeflerine ulaşmasını en yüksek düzeyde sağlamakla da sorumludurlar<br />
73 Sümer, Pernsteiner, a.g.e., s.627.<br />
53
ve yeni işletme kültürünün gerektirdiği öncü ve örnek lider rolünü<br />
üstlenmektedirler. 74<br />
2.1.3.3. Stratejik İletişim<br />
Birleşme anlaşmasının imzalanmasının ardından neler yapılacağı<br />
planlandıktan sonra bunların çalışanlara duyurulması ve çalışanların süreçten en az<br />
zararla çıkmaları için kullanılacak iletişim stratejisi oluşturulmalıdır. 75 Bu süreçte<br />
bilgiler paylaşılmadığı takdirde, yeni kurulan şirkete önemli faydaları dokunabilecek<br />
personelin başka iş arayışı içine girmelerine, hatta böyle bir imkân bulduklarında<br />
ayrılmalarına veya şirkette kalsalar dahi tam kapasite ile çalışmalarını gerektirecek<br />
bir dönemde kapasitelerinin çok altında bir performansla çalışmalarına yol<br />
açabilecektir. Bu durumun oluşmaması için genel müdürden ilk kademe<br />
yöneticilerine kadar her grup lideri yazılı iletişimden kaçınarak karşılıklı, yüz yüze<br />
görüşmeler ve toplantılar yapmalı ve açık, net ve dürüst bilgi vermeyi ilke<br />
edinmelidirler. Yapılan araştırmalarda başarılı olan yöneticilerin yazılı iletişimden<br />
çok sözlü iletişimi tercih ettiklerini ortaya koymuştur. 76<br />
Birleşme ve satın alma sürecinde müşterilerle iletişim de, şirketlerde kritik bir<br />
öneme sahiptir. Müşteri değerlendirmeleri, önerileri, müşterilerden alınacak<br />
geribildirim, birleşme sonrası müşteri ilişkilerini geliştirme ve müşteri tatmini<br />
sağlamada önemli bir rol oynamaktadır. 77<br />
2.2. Birleşmelerde ve Satın Almalarda İnsan Kaynakları<br />
Şirket birleşmelerinde ve satın almalarında savunulan ana düşünce şudur;<br />
birleşme ya da satınalma sonrasında elde edilen matematiksel toplam, şirketlerin<br />
birer birer toplamından daha büyük olmalıdır ki hedeflenen sinerji yaratılabilsin.<br />
Bütünün, parçaların teker teker toplamından daha büyük olduğu inancına dayanan<br />
74 Sümer, Pernsteiner, a.g.e., s.628.<br />
75 Arslan, a.g.e., s.144.<br />
76 C. Handy, Süper Yönetim, Şirketler Nasıl Yönetiliyor, Gelecekte Nasıl Yönetilecek (Cev:<br />
Seden Hatay), İlgi Yayıncılık, İstanbul, 1995, s.51.<br />
77 Sümer, Pernsteiner, a.g.e., s.630.<br />
54
u düşünce şirket birleşmeleri ve satın almalarının temelini oluşturur. Sinerji<br />
kavramının bu yeni oluşum içinde pratiğe tam anlamıyla yansıtılmasının yolu<br />
öncelikle bütünsel ve sistemli bir insan kaynakları bölümü oluşturmaktan geçer.<br />
Doğal olarak şirket birleşmeleri ve satın almalarının getirdiği değişim, insan<br />
kaynakları bölümüne düşen görev ve sorumlulukları da arttırır.<br />
Kısaca belirtmek gerekirse, bu zor sürecin k<strong>olay</strong>ca atlatılması için insan<br />
kaynakları yönetimine büyük önem verilmesi şarttır. Çünkü insan kaynakları<br />
bölümünce hazırlanan kesin bir bütünleşme planı ve zaman çizelgesi olmadan, söz<br />
konusu süreç başarısızlıkla sonuçlanabilir. Bütünleşme planı, insan kaynakları<br />
bölümünün görev ve sorumluluklarına, oluşan yeni şirketle beraber yeni görev ve<br />
sorumluluklar ekler. Şirketin her düzeyinde uygulanan Bütünleşme/birleşme<br />
planının, insan faktörü üzerindeki uygulaması insan kaynakları bölümünce yürütülür.<br />
Her bütünleşme/birleşme planı yapılan her anlaşma gibi farklı bir yapıya<br />
sahiptir. Esnek ve sistemli bir plan oluşturularak, yeni oluşan koşullara uyum<br />
sağlanır ve kısa sürede doğru kararlar verilirse, Bütünleşme/birleşme planının<br />
başarıyla sonuçlanması kaçınılmaz hale gelir. Bu başarıya adım adım götüren bazı<br />
ipuçları şunlardır: 78<br />
yaratın.<br />
Bütünleşme/birleşmeye hız kazandırın. Kısa sürede sinerji ve verimlilik<br />
1. Gerekli kaynakları tahsis edin.<br />
2. Kurum ve insanlarla ilgi zor kararları hızla verin.<br />
3. Yüksek pozisyonları yeniden yapılandırın.<br />
4. Açık ve kısa vadeli hedefler koyun; başarıya ulaştıkça kendinizi takdir edin.<br />
5. Stratejik iletişim becerileri geliştirin; açık ve ileri görüşlü olun.<br />
6. Satınalınan ya da birleşilen şirketin iş yapmasına izin verin; sonuçta anlaşma<br />
bunun içindir.<br />
78 B. Hündür, Değişen Dünya, Değişen İnsan Kaynakları, İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi<br />
İnsan Kaynakları Yönetimi Programı Yüksek Lisans Araştırması, İstanbul, 2006, s.6. (Çevrimiçi)<br />
www.insankaynaklari.com. (Erişim Tarihi: 29.01.2008)<br />
55
7. Kültür birleşmesini dikkatli bir şekilde yürütün.<br />
8. Her <strong>olay</strong>ın, çalışan bireyler için ne ifade ettiğine odaklanın.<br />
Tüm bu ipuçları göz önünde bulundurularak, Bütünleşme/birleşme planı,<br />
kendini tamamen bu plana verecek tam zamanlı bir ekip tarafından yürütülmelidir.<br />
Öncelikle, tek işi planın tümünü yönetmek olan, rutin görev ve sorumluluklarından<br />
azledilmiş bir Bütünleşme/birleşme proje müdürü görevlendirilmelidir. Proje<br />
müdürü, üst düzey yönetimde deneyime ve yeni işle ilgili işlevsel yetkinliklere sahip<br />
olmalıdır. Zor kararlar vermekte tereddüt etmeyen, anlaşmazlıkların üstesinden<br />
gelebilen, farklı işlevler ve yönetim düzeyleri arasında çalışabilen, iletişim becerileri<br />
gelişmiş kişiler bu görev için uygundur.<br />
Birleşme ekibi esnek, yaratıcı ve istekli insanlardan oluşturulmalıdır. Ekip<br />
üyeleri her zamanki görev ve sorumluluklarından uzaklaştırılmalıdır; böylece<br />
kendilerini tamamen ekip çalışmasına verebilirler. Sadece kurum dahilindeki insanlar<br />
değil, aynı zamanda dış kaynaklardan bulunabilecek en doğru insanların<br />
görevlendirilmesi gerekir. Bütünleşme/birleşme liderliği yeni kurumun sürdürülebilir<br />
gelişmesine yönelik olmalıdır ve uzun vadeli uygulanmalıdır.<br />
Bu süreçte insan kaynaklarına düşen görevler şöyle sıralanabilir:<br />
1. Kurumsal model taslaklarının hazırlanması ve yönetimin en üst 3<br />
pozisyonunun belirlenmesi.<br />
2. Kritik noktalardaki çalışanların değerlendirilmesi ve yeni şirkette bu<br />
çalışanlara uygun pozisyonların açılması.<br />
3. Kilit kişilerin işte tutulması ve fazla personelin farklı pozisyonlarda<br />
görevlendirilmesi.<br />
4. Birleşme sonucu oluşan şirket için terfi, ücret artışı ve diğer yan menfaatlere<br />
ilişkin stratejiler geliştirilmesi.<br />
5. İletişim stratejilerinin geliştirilmesi ve uygulanması.<br />
6. Ücretlendirme ve ek kazançların bütünleştirilmesi.<br />
56
2.2.1. Birleşme Planı Aşamaları<br />
Birleşmeleri yaşayan şirketlerin deneyimleri, bu birleşme sonucunda hem<br />
insan kaynaklarında, hem de pazarlama yönetiminde içsel ve dışsal olarak eğitim-<br />
geliştirmenin önem kazandığını ortaya koymaktadır.<br />
Birleşme süreci içinde eğitim-geliştirme yükü taşıyan kritik öğeye ve yeni<br />
yapı oluşumu için gerekli olabilecek ölçütlere kaynak olan bir faktöre<br />
dönüşmektedir. Şirket içinde eğitim-geliştirme ise insan kaynakları bölümlerinin<br />
uygulama alanlarıdır. Bu konularda uzman uygulayıcılar birleşme sırasında stratejik<br />
insan kaynakları planlarının ertelendiğini ve çoğu zaman kısa dönemlik ihtiyaçların<br />
giderilmesine yönelik çalışmalar yapıldığını belirtmektedir. Böyle bir durumda<br />
pazarlama önem kazanıp öne çıksa da pazarlama ile insan kaynaklarının birlikte<br />
çalışması durumunda ortaya çıkabilecek olumlu sonuçlar unutulmaktadır.<br />
Birleşme ve şirket satın almalarının türü, sebebi ve hangi birimin başarısından<br />
söz edilirse edilsin hepsi sonuç olarak insan kaynakları ile ilişkili olacaktır.<br />
İki firmanın insan kaynakları birleşme ile biraraya gelmekte, yeni oluşumun<br />
iş-görev tanımlamalarının yapılması, personel yapısının yeniden oluşturulması gibi<br />
rutin işlemler insan kaynakları tarafından yapılmaktadır. Bu nedenle, insan<br />
kaynakları yeni firma oluşumu sırasında üzerine düşecek görevlere hakim olabilmeli<br />
ve hızlı bir şekilde yanıt verebilmelidir. Böyle bir durumda “zaman”, firma için<br />
hayati derecede önem taşımaktadır. Yeni firmanın başarısı; insan kaynakları alanında<br />
yapılan araştırmalar, planlamalar, uygulamalar ve değerlendirmeler olmadan elde<br />
edilemez. 79<br />
2.2.1.1. Satın Alma Öncesi Ayrıntılı İnceleme Yapılması<br />
Satın alma gerçekleştirilmeden önce potansiyel alıcı şirketteki insan<br />
kaynakları konularıyla ilgili kapsamlı bir değerlendirme yapmalıdır. İnsan kaynakları<br />
işe alım, işgücü planlaması, çalışanlarla ilişkiler, iş ilişkileri, yasal uygunluk,<br />
79 Hündür, a.g.m., s.7.<br />
57
ücretlendirme ve ek kazançlar, iş güvenliği ve sağlığı gibi her yönü ile<br />
incelenmelidir. İncelemeyi yapan kişi, anlaşma yapılır yapılmaz, insan kaynakları<br />
konusunda problem yaratabilecek unsurları belirler ve uygulanması gereken planları<br />
hazırlar. Şirketi satın alan daha da ilerlemeye mi karar verdi? Öyleyse, iş hedefleri,<br />
fazlalıkların ortadan kaldırılması, paralel sistemler yerine birleşmiş sistemlerin<br />
getirilmesi, coğrafi durumlar, eski kuruma bağlılık ve kurumsal iletişim düşünceleri<br />
gibi konular göz önünde bulundurularak yeni bir kurumsal yapı oluşturulur.<br />
Kurumsal şema ortaya çıkar çıkmaz, kapsamlı bir yetenek değerlendirmesi<br />
yapılmalıdır. Her pozisyon için, adaylar kendi sorumluluk ve görev kapsamlarında<br />
objektif bir şekilde değerlendirilmelidirler. Seçimler detaylı ve dikkatli bir çalışma<br />
sonunda yapılmalıdır.<br />
2.2.1.2. Çalışanların Yerlerinde Tutulması / Yerlerinin Değiştirilmesi<br />
Kurumsal şema ortaya çıktıktan sonra bile, doldurulması gereken bazı<br />
boşluklar kalacaktır. Teklif götürülen kişilerin pozisyonu kabul etmemesi ya da<br />
kurum içinden pozisyona uygun bir aday bulunamaması gibi durumlarla<br />
karşılaşılabilir. Şirket bu geçiş dönemini atlatabilmek için işten ayrılma planı ve işte<br />
tutma programları hazırlamalıdır. Planlar çalışanın geçici ya da uzun dönemli<br />
olmasına bağlı olarak çeşitlilik gösterir. Bu planlar çalışanları elde tutmak için<br />
yeterince adil, eşit ve kapsamlı bir yapıda olmalıdır. Aynı şekilde yerlerin<br />
değiştirilmesi düşünülürken de birleşmeden etkilenen çalışanların uygun bir pozisyon<br />
bulmalarının ne kadar zaman alacağı göz önünde bulundurulmalıdır. 80<br />
2.2.1.3. İletişim<br />
Kurumsal yapı tam olarak oturtulduktan sonra, başarılı bir satın almadaki kilit<br />
noktayı iletişim oluşturur. İletişim, çalışanların yeni kurum ile bütünleşmeleri için ilk<br />
adımdır ve şirkete karşı iyi bir yaklaşım geliştirmelerine büyük olanak sağlar.<br />
İletişim, çoğu zaman yatırımcılara, çalışanlara, müdürlere ve müşterilere yönelik<br />
farklı mesajlar ve bilgiler şeklinde sınıflandırılabilir. Tüm paydaşlara giden mesajlar<br />
80 Hündür, a.g.m., s.8.<br />
58
tutarlı ve iyi planlanmış olmalıdır. Mesajın benimsenmesi için belli periyotlarla<br />
duyurulması gerekir.<br />
Bütünsel ve sağlıklı anlayışa giden yol iki yönlü iletişimden geçmektedir.<br />
Yazılı, birebir toplantılar ya da küçüklü büyüklü grup toplantıları, hepsinden<br />
yararlanılmalıdır. İnsanlar, kendi kişisel anlama düzeylerine ulaşmak için<br />
araştırmaya, tartışmaya, soru sormaya ihtiyaç duyar.<br />
Yeni şirket insan kaynaklarıyla ilgili bütün ve tutarlı bir süreçle kurulmalıdır.<br />
Anlayışı sağlamak için insan kaynakları politikaları şirket genelinde oluşturulmalı,<br />
gözden geçirilmeli, anlatılmalı ve uygulanmalıdır. Ücretlendirme ve ek kazanç<br />
paketleri de aynı aşamalardan geçirilmelidir. Görevlendirme ve işgücü planlaması<br />
şimdiki ve gelecekteki açıklara yönelik yapılmalı; eğitim ve gelişim programları<br />
birleştirilmeli ve anlatılmalı; çalışanlarla ilişkilere yönelik programlar anlatılmalı ve<br />
uygulanmalıdır. 81<br />
Sonuç olarak, iletişimin sağlıksız ve yanlı olduğu, iş veriminde düşme, ekip<br />
çalışmasından uzaklaşma, kişilik ve güç mücadelelerinde artış, en sadık çalışanların<br />
bile iş aramaya başlaması gibi riskleri barındıran birleşme döneminde; çalışanlar açık<br />
ve net kararlarla mümkün olduğunca ilk ağızdan bilgilendirilmelidir.<br />
2.2.1.4. Kültürel Birleşme<br />
Şirket kültürü yerçekimi gibidir. Onu göremez ya da ona dokunamazsınız<br />
ama o her şeyin yerli yerinde durmasını sağlayan bir çekim kuvvetine sahiptir.<br />
Yerçekimi gibi, kültür de etkileri görüldükçe somutluk kazanır. Başka bir deyişle,<br />
şirketin yönetiminde ya da çalışanların davranış ve uygulamalarında kendini gösterir.<br />
İki farklı şirket kültürünün bir arada çalışması durumundaysa bu etkiler çoğu zaman<br />
bütünleşmeye ket vuran, zaman zaman da motivasyonu, üretkenliği ve karları<br />
düşüren bir yapı gösterir. Bu açıdan, şirket birleşmeleri ve satın almaları sonrasında<br />
kültürel bütünleşmenin başarıyla tamamlanması yönetim sistemine yönelik birçok<br />
81 Hündür, a.g.m., s.9.<br />
59
güçlüğün aşılmasıyla gerçekleşir. Bu süreci en az zararla atlatabilmek için değişimin<br />
her aşamasını anlatan açık stratejiler uygulanmalı ve işgücünün yönlendirilmesi ya<br />
da yerinde tutulması için bu stratejilerden yararlanılmalıdır. Başarıyı yakalamak için<br />
k<strong>olay</strong>a kaçmamak aksine eleştirel bir bakış açısıyla <strong>olay</strong>lara yaklaşmak<br />
gerekmektedir. 82<br />
Burada bahsedilen bütünleşme/ Birleşme aşamaları iyi bir zamanlama ve<br />
profesyonel bir uygulama ile şirket birleşmeleri ve satın almaları sonrasında<br />
yaşanabilecek çalışanlarla ilgili potansiyel problemlerin en aza indirilmesini sağlar.<br />
İşinin tehdit altında bulunması durumunda her insan farklı tepki gösterir ancak<br />
istikrarlı ve eşitlikçi bir yaklaşım, çalışanlarda oluşabilecek memnuniyetsizliği en aza<br />
indirecek ve işe yeni başlayanları, yeni şirketin çalışmak için iyi bir yer olduğuna<br />
inandıracaktır.<br />
Görüldüğü gibi, merkezine insan kaynaklarını koyduğumuz bir bütünleşme<br />
planının yapılması, şirket birleşmeleri ve satın almaları sürecini en az zararla<br />
tamamlamanın en verimli yoludur. Bütünleşme planının dikkatle izlenmesi ve her<br />
şeyin planlandığı gibi yürütülmesi durumunda gerek kurumu gerekse çalışanları<br />
olumsuz etkileyecek faktörler ortadan kaldırılmış olur. Süreç sonunda öğrenilen en<br />
önemli şey, birleşme sonrası başarının kaynağının insanların uyumu, memnuniyeti ve<br />
birey olarak verimliliği olduğudur.<br />
Şirket birleşmeleri ve satın almaları sonrası yaşanan herhangi bir karmaşa<br />
insan kaynaklarının, insan sermayesini yönetmeye ilişkin bilgi ve becerilerini<br />
göstermesi için önemli bir fırsat olarak karşımıza çıkmaktadır. Kurum kültürlerini<br />
bağdaştırması ve yatırımların birleştirilmesine yönelik farklı seçenekleri<br />
değerlendirmesindeki becerisi sayesinde insan kaynakları, bütünleşme takımının en<br />
temel üyesidir. Ayrıca insan kaynakları, birleşme ve satın almanın çalışanlar için ne<br />
anlama geldiğini araştırması bakımından da bir bilgi kaynağı olarak görülmelidir.<br />
82 Hündür, a.g.m., s.10.<br />
60
2.2.2. Şirket Birleşmeleri ve Satınalmaları, Özellikle Operasyonel ve Kültürel<br />
Yönden, İnsan Kaynaklarının Sorumlulukları<br />
Çoğu zaman önceden belirlenen birleşme planı bire bir uygulansa da birleşme<br />
sürecinin “insani” boyutu, birleşme sonrasında da devam etmektedir. Bu nedenle,<br />
çalışanların yeni şirket kültürü ile tam olarak bütünleşebilmesi ve onlardan beklenen<br />
verimliliğin alınabilmesi için insan kaynaklarının izlediği veya izleyeceği politikalar<br />
birleşmelerin başarı derecesi üzerinde oldukça etkili olmaktadır. Şirket birleşmeleri<br />
ve satınalmalarında insan kaynaklarından beklenen ana çalışma sahaları şunlardır: 83<br />
· Şirket kültürü ve adaptasyon<br />
· Çalışan demografilerinin belirlenmesi ve yetkinlik analizi<br />
· Prim ve ödeme sistemlerinin ana şirketin sistemleriyle karşılaştırılması<br />
· Yeteneklerin ortaya çıkartılması<br />
· İş kontratı ve tazminat gibi çalışanla ilgili her türlü hukuki sorundan<br />
haberdar olma<br />
İnsan kaynakları bölümlerinden şirket birleşmeleri ve satın almalarında<br />
beklenen, “bekle-ve-gör” politikasının aksine, “risk alımı” politikasıdır. Bu sayede,<br />
insan kaynakları yukarıda bahsedilen tüm alanlardaki çalışmaları hızlı bir şekilde<br />
sürdürebilir. Üretimdeki en önemli faktör olan insandan “tam kapasite” ile<br />
yararlanmak, ancak doğru insan kaynakları politikaları ile gerçekleşebilmektedir.<br />
2.3. Birleşmelerde ve Satın Almalarda İnsan Kaynaklarının Önemi<br />
Birleşmeleri yaşayan şirketlerin deneyimleri, bu birleşme sonucunda hem<br />
insan kaynaklarında hem de pazarlama yönetiminde içsel ve dışsal olarak eğitim-<br />
geliştirmenin önem kazandığını ortaya koymaktadır.<br />
Birleşme süreci içinde eğitim geliştirme yükü taşıyan kritik öğeye ve yeni<br />
yapı oluşumu için gerekli olabilecek kriterlere kaynak olan bir faktöre<br />
dönüşmektedir. Şirket içinde eğitim geliştirme ise insan kaynakları bölümlerinin<br />
83 Hündür, a.g.e., s.12-13.<br />
61
uygulama alanlarıdır. Bu konularda uzman uygulayıcılar birleşme sırasında stratejik<br />
insan kaynakları planlarının ertelendiğini ve çoğu zaman kısa dönemlik ihtiyaçların<br />
giderilmesine yönelik çalışmalar yapıldığını belirtmektedir. Böyle bir durumda<br />
pazarlama önem kazanıp öne çıksa da pazarlama ile insan kaynaklarının birlikte<br />
çalışması durumunda ortaya çıkabilecek olumlu sonuçlar unutulmaktadır. Birleşme<br />
ve şirket satın almalarının türü, sebebi ve hangi birimin başarısından söz edilirse<br />
edilsin hepsi sonuç olarak insan kaynakları ile ilişkili olacaktır. İki firmanın insan<br />
kaynakları birleşme ile bir araya gelmekte, yeni oluşumun iş-görev tanımlamalarının<br />
yapılması, personel yapısının yeniden oluşturulması gibi rutin işlemler insan<br />
kaynakları tarafından yapılmaktadır. Bu nedenle insan kaynakları yeni firma<br />
oluşumu sırasında üzerine düşecek görevlere hakim olabilmeli ve hızlı bir şekilde<br />
yanıt verebilmelidir. Böyle bir durumda “zaman”, firma için hayati derecede önem<br />
taşımaktadır. Yeni firmanın başarısı; insan kaynakları alanında yapılan araştırmalar,<br />
planlamalar, uygulamalar ve değerlendirmeler olmadan elde edilemez.<br />
2.4. Birleşme ve Satınalma Çeşitleri ve Pazarlama / İnsan Kaynakları İlişkisi<br />
Şirket birleşmeleri gruplandırılırken, hukuksal yapı ve şirket hisselerinin el<br />
değiştirmesi yani finansal gruplandırma temel alınır. Bu birleşme ve satın almalar<br />
sonucu ortaya çıkan deneyim ve tecrübeler ise kaynaklara yansımamış olsa bile bir<br />
başka birleşme ve satın alma çeşidinin olduğunu ortaya çıkartmıştır. Bu üç kriter<br />
şöyledir; 84<br />
1) Hukuksal / Finansal<br />
2) Fonksiyonel<br />
3) Konumsal<br />
Her üç durumun birlikte analizi swot analizlerinde bir birini tamamlayıcı,<br />
güçlendirici ve rekabeti karşılayıcı durumlar oluşturabilmektedir. Birleşme<br />
nedenlerinde ve tamamlanma sonrası amaçlarda, konum ve fonksiyonlar öncelik<br />
taşımaktadır. Bundan da anlaşılabileceği gibi kaynaklara yansıyan ve finansmanı öne<br />
84 Ö. Dinçer, Stratejik Yönetim ve İşletme Politikası, Beta Yayınları, İstanbul, 2006, s.142.<br />
62
çıkaran durum amaç değil, araçtır. Bu durumda hukuksal ve finansal açıdan bakmak,<br />
amacın düşünülmemesine neden olmakta ve amaç olan dış müşteriyi kaybetme,<br />
kazanma ve elde tutma gibi stratejik yaklaşımı konu alan stratejik pazarlama<br />
yöntemini göz ardı ederek, sorunların oluşmasına neden olmaktadır. Birleşme ve<br />
satınalma sürecinde pazarlama ve insan kaynakları sorunları geç fark edildiği için<br />
üstesinden gelmesi zor olan problemler ortaya çıkmakta ve çoğunlukla birleşme<br />
başarısızlıkla sonuçlanmaktadır. Birleşmelerde pazarlama ve insan kaynakları<br />
sorunları birleşme çeşidi ile yakından ilgilidir. Birleşme çeşidine bağlı olmaksızın<br />
sorulması ve çalışanların kendilerini rahat hissetmeleri açısından, karar veren<br />
yetkililerin kendi zihinlerinde açık olarak bir cevap bulmaları gereken önemli sorular<br />
vardır. Bu sorular dizisi aşağıdaki Tablo 2.2’de yer almaktadır. 85<br />
Tablo 2.2. Birleşmelerde Sorulan Önemli Sorular<br />
Firmalardan birisi hakim olacak mıdır?<br />
Egemen olacak firma hangisidir?<br />
Hangi konularda egemen olacaktır?<br />
Karar verici kimdir? Hangi aşamada hakimdir?<br />
Birleşme için en önemliler (ya da öncelikler sıralaması) kimlerdir/nelerdir?<br />
· İnsan kaynaklar kesiminde (Örneğin: üst yönetim, hissedarlar, x firmasının<br />
elemanları)<br />
· Ürün ve hizmetlerde<br />
· İç insan kaynağında<br />
· Müşterilerde (dış kaynağı)<br />
· Pazar bölümlerinde vb.<br />
· Ne amaçla birleşilmiştir?<br />
Kaynak: Sümer, Pernsteiner, a.g.e., s.558.<br />
Bu sorular yanıtları ile yeniden yapılanmanın gereğini ortaya koyar. Bu yeni<br />
yapılanma içerisinde istihdam edilecek yeni ve eski insan kaynakları personeli ve<br />
müşteri için yeni vizyon, amaç ve hedefler belirlenmeli, benimsetilmeli ve<br />
uygulamalar bunlar hedef gösterilerek yapılmalıdır.<br />
85 Sümer, Pernsteiner, a.g.e., s.558.<br />
63
2.5. Birleşme ve Satın Almalarda Öne Çıkan Bazı İnsan Kaynakları<br />
Uygulamaları<br />
İşletmelerde birleşme ve satın alma sürecinde en etkili rol oynayan<br />
bölümlerden birisi de İnsan Kaynakları Yönetimi’dir. İnsan kaynakları, ücret<br />
yönetiminden, işçi-işveren ilişkilerine kadar uzanan geniş bir çerçevede hem<br />
işletmenin gelişmesine, hem de çalışanların bireysel gelişimine katkıda bulunmaktır.<br />
Bu nedenlerden ötürü, birleşme ve satın almalarda ortaya çıkabilecek sorunları<br />
önlemek ve çalışanların daha kısa sürede yeni duruma uyum sağlamalarını ve başarılı<br />
olmalarına desteklemek amacı ile üst yönetim ilk aşamada insan kaynakları yönetimi<br />
ile işbirliği içinde stratejik planlar yaparak çalışmalıdır.<br />
Araştırmalar birleşme ve satın alma sürecinde işletmelerin %80’inin, insan<br />
kaynakları yönetimini birleşme sonrası dönemde devreye soktuklarını ve bu nedenle<br />
kilit personellerini kaybettiklerini göstermektedir. İşletmelerin, sadece %3-5’inin<br />
birleşme öncesi insan kaynakları bölümü ile birlikte çalıştıklarını ve fazla sorun<br />
yaşamadan hızlı bir şekilde çözdüklerini belirtmişlerdir. 86<br />
Birleşmelerde iki farklı işletmenin tek işletme olarak yeniden yapılanması<br />
sırasında açığa çıkan yeni pozisyonlar için işe alma ve artık ihtiyaç duyulmayacak<br />
olan birimler içinde yer değiştirme ve/veya işten çıkarılma gibi durumların<br />
yaşanılmaları kaçınılmazdır.<br />
Birleşme sonrasında insan kaynakları uygulamalarının başarılı olabilmesi için<br />
yapılan planlamalar doğrultusunda iş tanımlarının değiştirilmesi, yeniden gözden<br />
geçirilmesi ve bazı fonksiyonlarda ekleme-çıkarma yapılması gibi uygulamalar<br />
başlatılır. Bu işlemler yapılırken de diğer bir taraftan her iki şirketin genel müdürleri<br />
ve insan kaynakları yönetim müdürleri bir toplantı yaparak yeni oluşan şirkette<br />
görevlendirilecek üst düzey yönetim pozisyonlarına kimlerin getirileceğini içeren<br />
planları ve bu adayları seçecek kriterleri belirlemeleri gereklidir. Yönetim<br />
86 D. A., Light , Who Goes, Who Stay?, Harvard Business Review, January, 2001, s:35-44<br />
64
pozisyonları için gerekli olan yetkinlikler objektiflik, hakkaniyet ve kıyaslama<br />
(benchmarking) kriterleri ile adayların performansları değerlendirilmelidir.<br />
Burada şirket birleşmelerinde neler yapılması gerektiği ve insan kaynakları<br />
bölümünde yapılması gereken uygulamaları kısaca özetlersek; Bu ortamda genelde<br />
birleşme kararını öneren finansçılar, kararı veren yönetim kurulu üyeleri olurken;<br />
birleşme kararının uygulamacıları ise her zaman insan kaynakları yöneticileri oluyor.<br />
Ülkemizin en büyük şirketleri, hatta holdingleri, bugünlerde dünya ile rekabet<br />
edebilmek için güçlerini birleştirmeleri gerektiğini cesaretle telaffuz ediyor. Birleşme<br />
kararının açıklanmasından hemen sonra, insan kaynakları bölümü bazen saatlerce<br />
kalıp kendinden bahseden, yaptıklarını en ince ayrıntılarına kadar anlatan her<br />
seviyeden çalışanla dolup taşar. Üst yönetim günün her saatinde basit, ama<br />
hazırlanması günler sürebilecek analizler ister. Kısacası insan kaynakları bölümünde<br />
günlük işlere ayıracak vakit kalmaz. Akşamları el ayak çekildikten sonra birleşme<br />
stratejilerinin belirleneceği senaryolarda kullanılacak; geçmiş performans<br />
değerlendirmelerinin, demografik personel bilgilerinin, özlük haklarının<br />
karşılaştırıldığı rengarenk grafiklerin yer aldığı çeşit çeşit listeler, raporlar hazırlanır.<br />
Yapılması gerekenlerin hiç sonu gelmeyecekmiş gibi gelir. 87<br />
İnsan kaynakları yöneticileri artık en popüler ve aranan yönetim komitesi<br />
üyesi oldu. Şirket yıllık çalışma raporlarında bahsedebilen, hepimizin bildiği şık,<br />
süslü cümlelerle ifade edilen, ancak pratik çalışma yaşamında geri plana itilebilen<br />
insan kaynaklarının fonksiyonları her iki şirket yönetiminin sıkı sıkıya sarıldığı,<br />
savunduğu mekanizmalar haline gelir. Herkes doğuştan insan kaynakları yöneticisi<br />
kesilir.<br />
Bu aşamalarda insan kaynakları bölümü öncelikle şirket içinde tarafsız,<br />
yetkin bir hakem olduğunu hissettirmelidir. Toplantılarda zaman zaman çalışan<br />
haklarından çok, en temel insan haklarının korunması seviyelerine inebilecek<br />
tartışmaların her zaman içinde olmalı. Adil, tarafsız, başarılının yanında olduğunu<br />
87 P. Pritchett, et.al., After the Merger-The Authoritative Guide for Integration Success, McGraw<br />
Hill Co., NewYork, 1997, s.24.<br />
65
hissettirebilen bir insan kaynakları yönetimi, birleşmenin sinerji etkisi yaratması için<br />
"olmazsa olmaz"lardan en başta gelenidir. Bu atmosferi yaratan insan kaynakları en<br />
doğru ve yansız bilgiye ulaşabilir ve karar merci tepe yönetime temiz bilgilerle<br />
hareket etme imkanı verebilir.<br />
Bir diğer önemli nokta kararların hızla uygulanmasıdır. Kararlar ne kadar<br />
sıkıntı yaratacaksa yaratsın net ve açıklıkla tek bir ağızdan çalışanlara duyurulmalı ve<br />
uygulamaya geçilmelidir. Çelişkili açıklamalar, kararlar ve uygulamalar arasındaki<br />
en ufak fark, çalışanların tedirginliğini süratle güvensizliğe çevirebilir, kaliteli ve<br />
seçkin çalışanların kaybına neden olur. Bu noktada hem şirket en iyi elemanlarını<br />
kaybedebilir, hem de kendisine gelen teklifi gözü kapalı kabul eden çalışan hatalı bir<br />
iş değişikliği yaparak, kariyerini tehlikeye sokabilir.<br />
İş planını açısından yapılacakları kronolojik sırada aşağıdaki şekilde<br />
özetleyebiliriz; 88<br />
· Yeni şirketin misyonu ve vizyonunun belirlenmesi,<br />
· Hemen ardından şirketin kısa vadeli hedeflerinin netleştirilmesi,<br />
· Bu verilere göre yeni şirketin organizasyon şemasının ve görev sorumluluk<br />
dağılımının yapılması,<br />
· Yeni şirketin insan kaynakları politikasının yeniden oluşturulması,<br />
· Piyasa araştırmalarına, yeni rakiplerine göre ücret seviyesi başta olmak üzere<br />
sosyal haklarının yeni alt ve üst sınırlarının belirlenmesi,<br />
· Yeni gereklilikler ve ücret paketlerine göre birden fazla adayın bulunduğu<br />
pozisyonlar için yönetici seçilerinin yapılması.<br />
İnsan kaynakları yöneticileri açısından iki şirketin bir araya gelmesi birleşme<br />
veya satın alma olmasına göre farklılıklar gösterecektir. Satın almalarda, satın alınan<br />
şirket ve çalışanları büyük bir stres altında, yardım bekleyen kazazede psikolojisinde,<br />
tam anlamıyla buluttan nem kapan bir grup havasına girer.<br />
88 Pritchett, a.g.e., s.27.<br />
66
Bu tip birlikteliklerde satın alan şirketin insan kaynakları yöneticileri süratle<br />
satın alınan şirketin insan kaynakları yöneticileri ile bir araya gelerek, yeni yapıda<br />
görev alabilecek yüksek nitelikli kilit kadroları belirlemeli ve seçkin çalışanların yeni<br />
yönetim ekibi ile sosyal bir ortamda tanışmalarını sağlamalı, hem yönetim hem de<br />
çalışanlara beklenti ve vizyonlarının uyumunu bir yerde test etme imkanı tanımalı.<br />
İnsan kaynakları bölümü bu tip zamanlarda her iki şirket yönetim kadrosuna;<br />
"Her iki şirketin en seçkin kadrolarını bir araya getirmeliyiz, seçimimizi yüksek<br />
potansiyel kriterine göre yapmalıyız" mesajını bıkmadan usanmadan vermeli.<br />
Sonuç olarak, iletişimin sağlıksız ve yanlı olduğu, iş verimin düştüğü, ekip<br />
çalışmasından uzaklaşıldığı, kişilik ve güç mücadelelerinin arttığı, en sadık<br />
çalışanların bile iş aramaya başladığı birleşme döneminde çalışanlar açık ve net<br />
kararlarla mümkün olduğunca ilk ağızdan bilgilendirilmeli. Birleşme dönemi<br />
mümkün olan en kısa zamanda tamamlanmalı.<br />
İnsan kaynakları yöneticileri de birleşmelerin iş hayatının doğasından<br />
kaynaklandığını, değişime herkesin açık olmasını, birleşmenin kişisel olarak da<br />
büyümek için bir fırsat olarak görülmesi gerektiğini çalışanlarına anlatabilmeli.<br />
67
3. AYCELL – ARİA BİRLEŞMESİ<br />
3.1. Türkiye’nin GSM Verileri<br />
Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de GSM sektörü hızlı bir gelişim<br />
göstermektedir. 1994 yılında GSM ile ilk tanışan Türkiye’de önce iki operatör<br />
faaliyete başlamıştı. On yıllık zaman zarfı içerisinde ise 80.000 olan abone sayısı 660<br />
kat artarak yaklaşık 53 milyona ulaşmıştı.<br />
Özellikle 1990’lı yılların sonunda GSM sektöründe değişim dalgası<br />
hızlanmıştır. Türkiye’de sadece yerli yatırımcıların değil aynı zamanda yabancı<br />
sermayenin de ilgisini çekerek önemli bir cazibe merkezi haline gelmiştir. Böyle bir<br />
durumda iki yeni GSM lisansının verilmesiyle birlikte ortaya çıkan rekabetin de<br />
etkisiyle Türk mobil telefon iletişiminde abone sayısı 2000-2006 yılları arasında<br />
yıllık olarak ortalama %24 artarak bugünkü rakamlara ulaşmıştır.<br />
Çizelge 3.1 ve Tablo 3.1’de GSM abone sayısı ve bir önceki yıla göre artış<br />
oranı ile ilgili bilgilere yer verilmiştir.<br />
Çizelge 3.1. GSM Abone Sayıları ve Bir Önceki Yıla Göre Artış Oranı<br />
Kaynak: http://www.tk.gov.tr/Yayin/Raporlar/pdf/fr2006tr.pdf 24/08/2007<br />
68
Tablo 3.1. GSM Sayıları ve Yüzde Artış Oranları<br />
YIL ABONE SAYISI<br />
BİR ÖNCEKİ YILA<br />
GÖRE ARTIŞ (%)<br />
1996 692.779 58.53<br />
1997 1.481.323 113.82<br />
1998 3.360.000 126.82<br />
1999 7.560.000 125.00<br />
2000 14.970.000 98.02<br />
2001 18.228.598 21.77<br />
2002 23.323.113 27.95<br />
2003 27.887.535 19.57<br />
2004 34.707.579 24.46<br />
2005 43.608.965 25.64<br />
2006 52.662.701 20.76<br />
Kaynak: http://www.tk.gov.tr/Yayin/Raporlar/pdf/fr2006tr.pdf 24/08/2007<br />
Aycell ve Aria 2001 yılında pazarda krizin yaşandığı dönemde girmiştir.<br />
2000 yılı 3.46 milyar USD’ yi aşan pazar büyüklüğü, 2001 yılında 2.8 milyar USD’<br />
ye gerilemiştir. Pazar küçülse de yeni operatörlerinin girişiyle rekabet artmıştı ve<br />
Aycell ile Aria’nın fiyat rekabetine yoğunlaşmalar, bütün operatörlerin fiyatlarını<br />
düşürmelerinde etkili olmuştur.<br />
Bu dönemde ekonomik krizin de etkisiyle faturalı abonelerden ön ödemeli<br />
abonelere geçiş olmuştu. Ön ödemeli hatların pazardaki payı bu trendin de devamıyla<br />
%81 seviyesine ulaşmıştır. Bu durum Çizelge 3.2’de görülmektedir. Abone başına<br />
elde edilen gelirdeki düşüşte abonelerin faturalı hatlardan ön ödemeli hatlara<br />
geçişinin önemli etkisi olmuştur.<br />
69
Çizelge 3.2. GSM Abonelerinin Ön Ödemeli ve Faturalı Dağıtım<br />
Kaynak: http://www.tk.gov.tr/Yayin/Raporlar/pdf/fr2006tr.pdf 24/08/2007<br />
Türkiye’deki GSM abone sayısı 2006 yılsonu itibariyle yaklaşık 53 milyona<br />
ulaşmıştır. Buna rağmen, AB ülkelerinde %80 seviyelerinde olan GSM yayınımı<br />
Türkiye’de %70’ler seviyesinde olup pazardan elde edilen gelirlerin de istenen<br />
düzeyde olmadığı görülmektedir.1998-2004 yılları arasındaki altı yıllık dönemde<br />
abone sayısı yaklaşık on kat artarken, GSM gelirleri ancak 3.9 kat artmıştır. Bu da<br />
kullanıcı başına elde edilen gelirin ciddi oranda azaldığı anlamına gelmektedir. GSM<br />
yayınımı oranları Çizelge 3.3’de verilmektedir.<br />
Çizelge 3.3. GSM Dağılım Oranları<br />
Kaynak: http://www.tk.gov.tr/Yayin/Raporlar/pdf/fr2006tr.pdf 24/08/2007<br />
70
Çizelge 3.4 ve Çizelge 3.5’de 2004-2006 yılları SMS sayıları dağılımları<br />
verilmektedir. 2006 yılı toplam SMS sayısı 2005 yılına nazaran yaklaşık 1.5 kat artış<br />
göstermiş ve 25.088 milyon adede ulaşmıştır.<br />
Çizelge 3.4. 2005 ve 2006 Yılları SMS Sayıları<br />
Kaynak: http://www.tk.gov.tr/Yayin/Raporlar/pdf/fr2006tr.pdf 24/08/2007<br />
2006 yılının aylarına göre dağılımları inceleyecek olursak; özellikle bahar ve<br />
yaz dönemlerinde SMS sayılarında bir artış olduğu, sonbahar ve kış dönemlerde<br />
mesajlaşmaların yoğun olduğu bayram benzeri günlerin olmasının düşüşü engellediği<br />
görülmektedir. SMS kullanıcılarının çoğunluğu oluşturan gençlerin SMS’i yoğun<br />
olarak kullanması, SMS kullanan uygulamaların ve katma değerli hizmetlerin de<br />
kullanıcılar tarafından kabul görmesiyle açıklamak mümkündür.<br />
71
Çizelge 3.5. 2006 Yılı SMS Sayılarının Aylarına Göre Dağılımları<br />
Kaynak: http://www.tk.gov.tr/Yayin/Raporlar/pdf/fr2006tr.pdf 24/08/2007<br />
GSM sektöründe kapsama alanını ve hizmet kalitesini etkileyen temel<br />
unsurlardan birisi de baz istasyonu sayısıdır. Çizelge 3.6 ve Çizelge 3.7’de baz<br />
istasyonu sayıları ve yıllara göre bölgeler bazında dağılımları görülmektedir. Hem<br />
baz istasyonu sayısının ve hem de dağılımının arttığı görülmekte olup, baz istasyonu<br />
sayısındaki dağılımının arttığı da göz önünde bulundurulursa hizmet kalitesinin<br />
sağlaması açısından önem arz etmektedir.<br />
Çizelge 3.6. Yıllara Göre Baz İstasyonu Sayıları ve GSM Dağılım Oranı<br />
ile İlişkisi<br />
Kaynak: http://www.tk.gov.tr/Yayin/Raporlar/pdf/fr2006tr.pdf 24/08/2007<br />
72
Çizelge 3.7. Yıllara Göre Baz İstasyonlarının Bölgesel Dağılımı<br />
Kaynak: http://www.tk.gov.tr/Yayin/Raporlar/pdf/fr2006tr.pdf 24/08/2007<br />
2006 yılı sonu itibariyle baz istasyonu sayısı ülke genelinde toplam 24.737’ye<br />
ulaşmış olup, bunun 8.525’i Marmara Bölgesi’nde, 4.150’si İç Anadolu Bölgesi’nde<br />
ve 3.804’ü Ege Bölgesi’nde bulunmaktadır. Türkiye’de 2001 yılında ekonomik<br />
görülen dalgalanmalar nedeniyle, GSM sektörü gelirlerinde bir azalma<br />
kaydedilmiştir. Ancak, ekonomide görülen iyileşmeler ve sektörün dinamik bir<br />
özellik göstermesi, gelirlerdeki söz konusu kayıpların kısa bir sürede geri<br />
kazanılması sağlamıştır. Tablo 3.2’de GSM sektörünün 2000-2006 dönemlerindeki<br />
gelir ve yatırım bilgilerine yer verilmektedir.<br />
Tablo 3.2. GSM Yıllık Gelir-Yatırım Bilgileri (x Milyar ABD Doları)<br />
(Milyar $) 2000 2001 2002 2003 2004 2005<br />
Sabit Gelir 4,63 3,86 3,31 4,53 6,15 5,54<br />
Mobil Gelir 3,89 1,99 2,43 3,06 4,77 6,43<br />
UMTH Gelir - - - - - 0,07<br />
Diğer - - 0,43 0,57 0,33<br />
Sabit Yatırım 0,63 0,36 0,19 0,23 0,37 0,35<br />
Mobil Yatırım 2,89 2,59 1,9 1,83 0,65 1,04<br />
UMTH Yatırım - - - - - 0,01<br />
Toplam Gelir 8,52 5,85 5,74 8,02 11,5 12,73<br />
Toplam Yatırım 3,52 2,95 2,09 2,06 1,02 1,4<br />
Kaynak: http://www.tk.gov.tr/Yayin/Raporlar/pdf/fr2006tr.pdf 24/08/2007<br />
73
Tablo 3.2’de yatırım düzeyinde 2000 yılından itibaren bir düşme eğilimi<br />
görülmekle birlikte, 2001 yılında yeni GSM işletmecilerinin sektörde hizmet<br />
vermeye başlamasıyla, sektördeki toplam gelirin üzerinde bir yatırım yapılmıştır.<br />
2002 yılında gelirin yaklaşık %78’i yatırıma dönüştürülürken 2003 yılında<br />
yatırım/gelir oranı %60 düzeyinde gerçekleşmiştir. 2004 yılında ise yatırımda dikkat<br />
çekici bir düşüş görülmektedir. Yatırım gelir oranı %13,5’e düşmüştür. 2005 yılında<br />
ise, 1,04 milyar USD düzeyine çıkmıştır. PSTN yatırımları ise GSM’ ye göre<br />
oldukça düşük düzeyde olup yıllara göre 0.2 ile 0.6 milyar USD arasında<br />
değişmektedir. Dünyada telekomünikasyon sektörünün sıkıntıda olduğu, Türkiye’nin<br />
de krizden geçtiği bir dönemde bile, abone sayısının artışı sürdürmesi, sektörün<br />
dinamik yapısının ve etkin rekabet bir sonucu olarak değerlendirilmektedir. Ayrıca,<br />
önümüzdeki denemde Mobil hizmet gelirlerinin toplam iletişim hizmetleri içindeki<br />
payının daha da artacağı tahmin edilmektedir. Bu büyüme tahmininin dayandığı<br />
başlıca sebepler dağılım oranının büyümeye açık olması ve Türkiye’deki genç<br />
nüfusun yoğunluğudur. Bununla birlikte dağılım artışı mobil pazarın büyümesi için<br />
tek başına yeterli değildir. Bu yüzden Gayrisafi Milli Hasıladaki (GSMH) artışın da<br />
pazarın büyümesindeki önemli etkenlerden biri olacağı öngörülmektedir. 89<br />
3.2. Türkiye’nin GSM Operatörleri<br />
Türkiye’de mobil iletişim pazarında üç operatör bulunmaktadır. Bunlar:<br />
Turkcell İletişim Hizmetleri A.Ş.(Turkcell), Vodafone Telekomünikasyon A.Ş.<br />
(Vodafone) ve Avea İletişim Hizmetleri A.Ş.(Avea). Telekomünikasyon Kurumu<br />
tarafından yapılan resmi açıklamalara göre 31 Aralık 2006 itibariyle toplam 52,7<br />
milyon mobil hat bulunmaktadır. Turkcell, Nisan 1998’de 500 milyon ABD doları<br />
bedeli karşılığında 25 yıl süreli GSM işletme lisansı almaya hak kazanmıştır. Teslim<br />
de 1998 yılında 500 milyon ABD Doları bedeli karşılığında 25 yıl süreli GSM<br />
işletme lisansı almaya hak kazanmıştı. Telsim’de Şubat 2004’te Tasarruf Mevduat<br />
Sigorta Fonu (TMSF) tarafından el konulmuştur, ağustos 2005’te Telsim, TMSF<br />
tarafından satışa çıkarılmış ve 13 Aralık 2005’te düzenlenen ihaleyi 4.55 milyar<br />
ABD doları ile en yüksek teklifi veren Vodafone kazanmıştır.<br />
89 http:// www.tk.gov.tr/Yayin/Raporlar/pdf/fr2006tr.pdf (24/08/2007).<br />
74
2000 yılında iki yeni GSM 1800 lisansı verilmiştir. Bunların biri Telecom<br />
İtalia ve Türkiye’nin en büyük özel bankalarından biri olan İş Bankası ortaklığı olan<br />
İş-Tim’e verilmişti. İş-Tim Mart 2001’de Aria markası ile GSM hizmetleri vermeye<br />
başlamıştır. Diğer GSM 1800 lisansı ise, Türk Telekom’a verilmiştir. Türk Telekom<br />
14 Aralık 2001’de Aycell markası ile GSM hizmetleri vermeye başlamıştır. Şubat<br />
2004’te, İş-Tim ve Aycell birleşerek %40’ı Türk Telekom’a, %40’ı Telecom İtalia<br />
Mobie’ye ve %20’sı İş Bankası’na ait olan “TT&TİM”i kurmuşlardır. TT&TİM<br />
Avea markası ile faaliyet göstermeye başlamıştır. Kasım 2004’te Türkiye<br />
Özelleştirme İdaresi Avea’nın %40 hissesine sahip olan Türk Telekom’un %55’inin<br />
blok satışı yolu ile özelleştirileceğini duyurmuştu. Türk Telekom’un %55’inin blok<br />
satışına ilişkin ihale 1 Temmuz 2005’te gerçekleşmişti. İhaleyi Oger Telecom,<br />
Telecom İtalia ve BT Consult’ten oluşan Oger Telecom şirket birleşimi kazanmıştı.<br />
Oger Telecom konsorsiyumu (şirketler birliği), Türk Telekom’un %55’i için 5 yılda<br />
ödenmek üzere 6,55 milyar ABD doları, faizi ile birlikte 7,4 milyar ABD doları<br />
ödemişti. İşlemleri 15 Kasım 2005’te tamamlanmıştı. 2006 yılının üçüncü çeyreğinde<br />
Avea’nın ortaklarından Telecom İtalia Mobile İş-Tim’deki %40 oranındaki hissesini<br />
Türk Telekom’a satacağını açıkladıktan sonra satış işlemleri 2006 yılının Eylül<br />
ayında tamamlanmıştı. Türkiye’de ki GSM operatörlerinin pazar payları Çizelge<br />
12’de verilmiştir. 90<br />
Çizelge 3.8. Pazar Payı<br />
Kaynak: 2006 yıl sonu itibariyle pazar payı bilgileri, şirket basın bültenleri,<br />
Telekomünikasyon Kurumu ve GSM operatörlerinin açıklamaları.<br />
Türkiye’de Telekomünikasyon piyasasına ilişkin yasal düzenlemeler<br />
yapılmıştı. Türkiye’de bütün telekomünikasyon faaliyetleri Ulaştırma Bakanlığı ve<br />
90 http://www.turkcell.com.tr/turkcellhakkinda/yatirimciiliskileri/turkiyegsmpazari (24/08/2007)<br />
75
Telekomünikasyon Kurumu tarafından düzenlenmektedir. 406 Sayılı Telgraf ve<br />
Telefon Kanunu Türkiye’de telekomünikasyon faaliyetlerini düzenleyen temel<br />
kanundur. 2813 Sayılı Telsiz Kanunu ve 3348 Sayılı Ulaştırma Bakanlığı Kanunu da<br />
Türkiye’de telekomünikasyon hizmetlerine ilişkin maddeler içermektedir.<br />
Telekomünikasyon Kanunu 2000 ve 2001 yıllarında değişikliğe uğramıştır.<br />
Değişiklikler Türkiye’de telekomünikasyon altyapısı ve hizmetlerinin kanuni ve<br />
yapısal düzenleme çerçevesinin modernizasyon ve reformunu hedeflemektedir.<br />
3.2.1. Turkcell<br />
Türkiye’de GSM temelli mobil iletişim, Şubat 1994’te Turkcell’in hizmete<br />
girmesiyle başlamıştır. 27 Nisan 1998’de T.C. Ulaştırma Bakanlığı ile 25 yıllık GSM<br />
lisans anlaşması imzalayan Turkcell, abonelerine sunduğu mobil ses ve veri<br />
iletişimine dayalı hizmetlerin çeşitliliğini, kalitesini ve buna bağlı olarak abone<br />
sayısını da artırarak gelişimini sürdürmüştür. Turkcell kurulduğu günden bu yana 31<br />
Mart itibariyle, lisans bedeli hariç olmak üzere sadece Türkiye’nin lider<br />
operatörlerinden biri olma başarısına ulaşmıştır.<br />
Hisselerin 11 Temmuz 2000’de İstanbul Menkul Kıymetler Borsası (İMKB)<br />
ve New York Stock Exchange’de (NYSE) eşzamanlı olarak işlem görmeye başlayan<br />
Turkcell, NYSE’ye kote olan ilk ve tek Türk şirketi unvanını kazanmıştır.<br />
Turkcell’in yurt dışında da yatırımları bulunmaktadır. Turkcell’in Fintur<br />
aracılığıyla sahip olduğu Azerbaycan, Kazakistan, Gürcistan ve Moldova’daki<br />
iştirakleri 31 Mart 2007 itibariyle 8.0 milyon aboneye ulaşmıştır.<br />
Turkcell, Türkiye’nin ve bölgenin lider operatörü konumuyla 2003 yılı<br />
başında GSM Association Yönetim Kurulu’na girmiştir. 214 ülkeden 690’e yakın<br />
üyesi ve bu üyelerin temsil ettiği 2 milyarı aşkın aboneyle, dünya mobil iletişim<br />
piyasasını temsil eden GSMA’nın 23 kişilik yönetim kurulunda Turkcell ile birlikte<br />
Vodafone, Orange, NTT DoCoMo, AT&T Wireless gibi dünyanın de GSM<br />
operatörleri de bulunmaktadır.<br />
76
Turkcell geniş kapsama alanı ve yurt dışında kullanım hizmetlerinin<br />
yaygınlığıyla abonelerine Türkiye’nin her yerinden ve dünyanın dörtte biri yanından<br />
mobil iletişim hizmetlerine erişim olanağı sunmaktadır.<br />
Turkcell, gerçekleştirdiği yatırımlarla Türkiye’de nüfusu 5.000’in üzerindeki<br />
yerleşim merkezinin tamamını kapsama alanı altına almıştır. 24 ağustos 2007<br />
itibariyle 195 ülkeden 558 operatörle yaptığı anlaşmalar sonucu yurt dışında<br />
kullanımda dünyanın önde gelen operatörleri arasında yer alan Turkcell, ayrıca,<br />
GPRS dolaşımında 120 ülkeden 293 operatörle yaptığı anlaşmalarla dünyanın<br />
zirvesinde bulunmaktadır.<br />
Kendi bünyesinde ve ekosisteminde yer alan kuruluşlarda, 20 bin kişiye<br />
istihdam olanağı yaratan Turkcell’in bugüne kadar ulaştığı başarılar, çeşitli<br />
uluslararası değerlendirilmeler ve kazanılan ödüllerle de belgelenmiştir.<br />
Turkcell üst üste dört yıl yer aldığı “İNFO Tech 100” listesinde 2006 yılında<br />
43. sıradan girmiştir. Turkcel 200’de “GPRSLand” ile World Communication<br />
Awards’da “Best New Service” kategorisinde birincilik ödülü kazanmıştır.<br />
Eğitimli ve uzman personeliyle, insana ve teknolojiye sürekli yatırım yapan<br />
Turkcell, Kasım 1999’da hizmet kalitesi ve kalite yönetim anlayışıyla İSO 9001<br />
Kalite Yönetim Sistem Belgesi almaya hak kazanmıştır. Türkiye’nin ISO 9001: 2000<br />
belgeli ilk operatörü olan Turkcell, gelişmelere paralel olarak iyileştirme<br />
çalışmalarını sürekli olarak yürütülmektedir. 91<br />
3.2.2. Vodafone<br />
GSM sektöründe hizmet sunmak amacıyla 1994 yılında faaliyete geçen<br />
Telsim, 24 Mayıs 2006 tarihinde Vodafone Telekomünikasyon A.Ş. ticari unvanıyla<br />
Vodafone Grubu bünyesine dahil olmuştur.<br />
91 http://www.turkcell.com.tr/turkcellhakkinda/genelbakis/tarihce (25/08/2007)<br />
77
Vodafone, İngiltere’de 1 Ocak 1985 tarihinde kurulan ilk GSM operatörüdür.<br />
Şebekesinin adı, cep telefonları üzerinden ses ve veri servislerinin sunulmasını<br />
simgelemek amacıyla Vodafone olarak seçilmiştir. İştirakleri, ortakları ve<br />
yatırımlarıyla Avrupa Kıtası’nda, Amerika Birleşik Devletleri’nde ve Uzak Doğu’da<br />
önemli bir konuma sahip olan Vodafone Grup, dünyanın en büyük mobil iletişim<br />
şirketidir. Vodafone Grup, ses ve veri iletimi de dahil olmak üzere, 5 kıtada geniş bir<br />
yelpaze sahip mobil telekomünikasyon hizmetleri sunmaktadır.<br />
Vodafone, sahip olduğu küresel tecrübelerini kullanarak mobil iletişim<br />
dünyasındaki en yeni hizmet ve teknolojileri Türkiye’deki abonelerinin hizmetine<br />
sunmaktır. 92<br />
3.2.3. Avea<br />
Yaklaşık olarak 8 milyon abonesi ile yüzde 15 pazar payına sahip olan ve<br />
Türkiye’nin hızla büyüyen mobil iletişim operatörü Avea yenilikçi hizmetlerini<br />
bireysel ve kurumsal müşterilerin hizmetine sunmaktadır.<br />
TT&TİM İletişim Hizmetleri A.Ş., Türk Telekom’un GSM Operatörü<br />
Aycell’in, %51 İş Bankası Grubu ve %49 TİM ortaklığı ile kurulmuş olan İş-TİM ile<br />
birleşme sonucu, 19 şubat 2004 tarihinde resmen kurulmuştur.<br />
Birleşmeden sonra Aria ve Aycell markalarının TT&TİM çatısı altında<br />
devam ettiği kısa bir süre yaşanmıştır. 23 Haziran 2004 tarihi itibariyle ise<br />
birleşmeden doğan sinerjinin ifade edildiği yepyeni “Avea” markası, bu iki markayı<br />
temsilen piyasaya sunulmuştur. 15 Ekim 2004 yılında “TT&TİM İletişim Hizmetleri<br />
A.Ş.” ticari unvanı “Avea İletişim Hizmetleri A.Ş.” olarak değiştirilmiştir.<br />
Aycell ve Aria birleşmesi, Türk telekomünikasyon sektörünün gelişmesine<br />
önemli katkılarda bulunan yeni ve güçlü bir şirketin doğmasını sağlamıştır. İki<br />
şirketin deneyiminin ve operasyonel ve mali bir güç doğmuştur. GSM sektörünün en<br />
92 http://www.vodafone.com.tr/VodafoneHakkinda/vodafonehakkinda.tarihce.php (25/08/2007)<br />
78
genç, dinamik ve alternatif operatörü olan Avea, Türkiye GSM pazarına ciddi bir<br />
rekabet ortamı getirmiştir.<br />
Türk Telekom’un %55 oranındaki hissesinin özelleştirme süreci kasım 2005<br />
yılı itibariyle tamamlanmıştır. Özelleştirme sonunda, Oger Telecom Türk<br />
Telekom’un %55 hissesine sahip olmuştur. Eylül 2006’da, Türk Telekom, Telecom<br />
İtalia’ın Avea’daki %40.6 hissesini satın alarak Avea’daki hisse oranını %81’e<br />
çıkartmıştır. Avea’nın geri kalan %19 hissesi İş Bankası’na aittir. Bu hisse paylaşımı<br />
doğrultusunda, Oger Telecom Türk Telekom’daki %55 çoğunluk hissesi yoluyla<br />
Avea’da kontrole sahiptir. Telecom İtalia, Oger Telecom’un %10 hissesine sahiptir.<br />
D<strong>olay</strong>sıyla, Oger Telecom, Telecom İtalia ve İş Bankası arasındaki işbirliği şirketin<br />
gelişimi için güçlü bir taahhüt oluşturacak, gelişmiş teknoloji uygulamalarıyla ve<br />
kaliteli hizmetle şirketin rekabet gücünü artıracaktır. 93<br />
T.C. Başbakanlık Özelleştirme İdaresi Başkanlığı verilerine göre Avea’nın<br />
abone ve personel sayılarını yıllara göre ortaya koyan Tablo 3.3 ve Tablo 3.4’de<br />
sunulmuştur: 94<br />
Tablo 3.3. Yıllara Göre Abone Sayıları<br />
Abone Sayıları 2004 2005 2006 (Eylül)<br />
Ön Ödemeli 2.994.902 2.694.737 4.458.794<br />
Faturalı 1.825.693 3.421.095 3.005.306<br />
Toplam 4.820.595 6.115.832 7.464.100<br />
Tablo 3.4. Yıllara Göre Personel Sayıları<br />
2004 2005 2006 (Eylül)<br />
Personel Sayıları 1.012 1.169 1.335<br />
(*) Dışarıdan bordrolanan çalışanlar dahil değildir.<br />
93 http://www.<strong>avea</strong>.com.tr/sta/hakkinda/hakkinda/<strong>avea</strong>hakkinda.shtml?pagemenu=hakkinda.hakkinda<br />
(25/08/2007)<br />
94 http://www.oib.gov.tr/telekom/turk_telekom.htm (25/08/2007)<br />
79
3.3. Aycell – Aria<br />
3.3.1. Aria<br />
Aria, İtalya'nın telekomünikasyon devi TIM (Telekom Italia Mobile) ve<br />
Türkiye'nin en köklü kurumu İş Bankası'nın işbirliği ile ilk GSM 1800 projesinin<br />
hayata geçirilmesi amacıyla kuruldu.<br />
Ulaştırma Bakanlığı tarafından açılan GSM 1800 Sayısal Hücresel Mobil<br />
Telefon <strong>Sistemi</strong>nin Tesis ve İşletmesi ihalesine katılan Türkiye İş Bankası ve<br />
Telekom Italia Mobile şirketler birliği, 2 milyar 525 milyon ABD doları vererek<br />
ihaleyi kazandı. Türkiye Cumhuriyeti, bu ihaleyle tarihinin en büyük<br />
özelleştirmesine imza attı. İş-TIM Telekomünikasyon Hizmetleri A.Ş. 27 Ekim 2000<br />
tarihinde Türkiye'nin ilk GSM 1800 Mobil Telefon Ağı işletimi için T.C. Ulaştırma<br />
Bakanlığı ile lisans anlaşmasını imzaladı.<br />
Şirket, ARIA ticari ismi ile faaliyete geçtiği 21 Mart 2001 tarihinden itibaren<br />
yüksek teknolojiyi, uluslararası tecrübesi, iletişim sektöründeki yenilikçiliği ve<br />
müşteri odaklı servis anlayışı ile birleştirdi. 95<br />
3.3.2. Aycell<br />
Ulaştırma Bakanlığı'nın 16 Mart 2000 tarihli ihalesiyle, GSM 1800 mobil<br />
telefon işletme lisansı Türk Telekomünikasyon A.Ş.'ye verilmiş ve 8 Ocak 2001<br />
tarihinde ayrı bir sermaye şirketi olarak Aycell Haberleşme ve Pazarlama Hizmetleri<br />
A.Ş.kurulmuştur.<br />
"505" erişim koduyla, Türkiye'nin en genç GSM operatörü olma özelliğine<br />
sahip Aycell şebekesinden yapılan ilk telefon görüşmesi, teknik açılışın yapıldığı 22<br />
Ağustos 2001 tarihinde dönemin o dönemin Başbakanı Sayın Bülent Ecevit ve<br />
Ulaştırma Bakanı Sayın Oktay Vural arasında gerçekleşmiştir. 96<br />
95 http://www.<strong>avea</strong>.com.tr/sta/hakkinda/hakkinda, (Erişim Tarihi: 13.02.2008)<br />
96 http://www.<strong>avea</strong>.com.tr/sta/hakkinda/hakkinda, (Erişim Tarihi: 13.02.2008)<br />
80
3.4. Aycell – Aria, Avea’nın Doğuşu<br />
12 Mayıs 2003’te Aycell hissedarı Türk Telekom ve Aria hissedarları TIM ve<br />
İş Bankası arasında varılan anlaşma sonucunda Aycell ve Aria’nın yeni kurulacak bir<br />
şirket aracılığı ile birleştirilmeleri kararlaştırılmıştır. 10 milyon abonesi ile yüzde 16<br />
pazar payına sahip olan ve Türkiye'nin hızla büyüyen mobil iletişim operatörü Avea<br />
yenilikçi hizmetlerini bireysel ve kurumsal müşterilerin hizmetine sunmaktadır.<br />
TT&TİM İletişim Hizmetleri A.Ş., Türk Telekom'un GSM Operatörü<br />
Aycell'in, % 51 İş Bankası Grubu ve % 49 TİM ortaklığı ile kurulmuş olan İş-TİM<br />
ile birleşmesi sonucu, 19 Şubat 2004 tarihinde resmen kurulmuştur. Birleşmeden<br />
sonra Aria ve Aycell markalarının TT&TİM çatısı altında devam ettiği kısa bir süreç<br />
yaşanmıştır. 23 Haziran 2004 tarihi itibariyle ise birleşmeden doğan sinerjinin ifade<br />
edildiği yepyeni "Avea" markası, bu iki markayı temsilen piyasaya sunulmuştur.<br />
15 Ekim 2004 tarihi itibariyle "TT&TİM İletişim Hizmetleri A.Ş" ticari<br />
ünvanı "Avea İletişim Hizmetleri A.Ş." olarak değişmiştir.<br />
Aycell ve Aria birleşmesi, Türk telekomünikasyon sektörünün gelişmesine<br />
önemli katkılarda bulunan yeni ve güçlü bir şirketin doğmasını sağlamıştır. İki<br />
şirketin deneyiminin ve bilgisinin bir araya gelmesiyle operasyonel ve mali bir güç<br />
doğmuştur. GSM sektörünün en genç, dinamik ve alternatif operatörü olan Avea,<br />
Türkiye GSM pazarına ciddi bir rekabet ortamı getirmiştir. Türk Telekom'un %55<br />
oranındaki hissesinin özelleştirme süreci Kasım 2005 itibariyle tamamlanmıştır.<br />
Özelleştirme sonunda, Oger Telecom Türk Telekom'un %55 hissesine sahip<br />
olmuştur. Eylül 2006'da, Türk Telekom, Telecom Italia'ın Avea'daki %40.6 hissesini<br />
satın alarak Avea'daki hisse oranını %81'e çıkarmıştır.<br />
Avea'nın geri kalan %19 hissesi İş Bankası'na aittir. Bu hisse paylaşımı<br />
doğrultusunda, Oger Telecom Türk Telekom'daki %55 çoğunluk hissesi yoluyla<br />
Avea'da kontrole sahiptir.<br />
81
Telecom Italia, Oger Telecom'un %10 hissesine sahiptir. D<strong>olay</strong>ısıyla, Oger<br />
Telecom, Telecom Italia ve İş Bankası arasındaki işbirliği şirketin gelişimi için güçlü<br />
bir taahhüt oluşturacak, gelişmiş teknoloji uygulamalarıyla ve kaliteli hizmetle<br />
şirketin rekabet gücünü artıracaktır.<br />
Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti, Aycell – Aria birleşmesinin ekonomik<br />
şartlarını ve tarafların ilişkilerini düzenleyen temel prensipleri her iki tarafın<br />
hissedarları ile görüşmüş ve yeni kurulacak şirketteki hisse oranlarını % 40 Türk<br />
Telekom, % 40 TIM ve % 20 İş Bankası olarak belirlenmiştir. Bu işlem neticesinde<br />
birleşmenin hukuki süreci başlamış olup iki şirkette karşılıklı hukuki inceleme bilgisi<br />
talep listesi istemişlerdir. Bu listenin ana başlıkları şu şekildedir; 97<br />
· İşletme bilgileri<br />
· Şirket kayıtları<br />
· Finans ve muhasebe kayıtları<br />
· Kredi dökümanları, borç belgeleri ve diğer ilgili belgeler<br />
· Şirketin akdetmiş olduğu diğer önemli belgeler<br />
· Sigorta<br />
· Yöneticiler, müdürler, görevliler ve çalışanlar ve sendikalarla akdedilmiş<br />
anlaşmalar<br />
· Mal varlıkları<br />
· Resmi ve diğer raporlar, müracaatlar ve onaylar<br />
· Davalar ve benzeri adli takibatlar<br />
· Vergi konuları<br />
· Çevreye ilişkin hususlar<br />
· Rekabet hukukuna ilişkin hususlar<br />
Birleşme işleminin başlaması ile gerek Aycell gerekse Aria’nın tüm<br />
bilgilerine ulaşılmış, kritik unsurları ve sonuçları tüm yönleri ile iki şirketin<br />
yönetimleriyle de ayrıntılı olarak gözden geçirilmiştir.<br />
97 C. Paksoy, Küreselleşme Sürecinde Şirket Birleşmeleri ve Telekomünikasyon Sektöründe Bir<br />
Uygulama, İstanbul Üniversitesi, Doktora Tezi, İstanbul, 2004, s.163.<br />
82
Aycell-Aria birleşmesinin insan kaynakları üzerindeki etkilerini belirlemek<br />
üzere şirketin üst düzey bir insan kaynakları bölümü görevlisi ile görüşülmüştür.<br />
Temmuz 2007- Ocak 2008 döneminde üç görüşme yapılmış, daha önce belirlenen<br />
sorulara cevap aranmıştır.<br />
3.4.1. Birleşme Nedenleri<br />
Türkiye şartlarında bir GSM operatörünün ekonomik açıdan yaşamını devam<br />
ettirebilmesi için pazarın %20 – 30 payına sahip olması gerekir. Aycell’in Aria ile<br />
yaptığı birleşmenin sinerjisi diğer operatörlere nazaran daha büyük olacaktır.<br />
Aria ilk kurulduğu zamanlarda aynı sektörde çalışan diğer şirketler ile rekabet<br />
ortamında tutunamamıştır. Mali zorluklar içinde çekilmeyi düşünmektedir. Aycell’in<br />
ise %100 devlet sermayeli bir şirket olması şirketin işleyişinde bir takım yavaşlıklar<br />
ve bürokrasiye neden olmaktadır. Aycell ve Aria’nın birleşmeleri neticesinde şirketin<br />
yatırımları birleştirildiği zaman oluşabilecek teknik alt yapı problemleri kısa bir<br />
sürede az bir yatırımla tamamen ortadan kaldırılabilecektir. İki şirketinde o dönemin<br />
telekomünikasyon alanında ileri düzey teknolojisi olarak görülen GSM 1800<br />
teknolojisi ile alt yapılarını oluşturmuş olmaları teknik anlamda uyuşmazlıkların<br />
olmayacağını ortaya koymaktadır. Telekom’un verdiği sabit telefon hizmeti<br />
sayesinde mobil operatörlerle aralarında güçlü bir işbirliği oluşturulabileceği, diğer<br />
ortağın ise uluslar arası düzeyde sabit ve mobil iletişim hizmeti sunması sebebiyle<br />
yeni şirkete uluslararası pazarda da büyük katkılarının olacağı hesabı yapıldığında<br />
“neden Aria” olduğu daha iyi anlaşılmaktadır.<br />
3.4.2. Birleşme Süreci ve Yapılanlar<br />
Birleşme süreci ve devamındaki gelişmeler; 98<br />
· Birleşme Planı: başlangıçtaki entegrasyon (uyum) planlama sürecinin<br />
organisazyona kurulması<br />
98 Paksoy, a.g.e., s.165.<br />
83
· Birleşme İletişimi: oluşacak şirket, ekibi ve takımlar arası iletişimin aksaksız<br />
sağlanması için iletişim ve haberleşme ekibinin oluşturulması<br />
· İşletmenin Devamı: bayii ve müşterilerin karşılaşacağı problemlere karşın<br />
hazırlıklı olacak bir personel hazırlanması<br />
· IT/Network Entegrasyonu: iyi derecede teknik bilgi sahibi personellerden<br />
derhal bir teknik ekip oluşturulması<br />
gibi önemli faktörlere dayanmaktadır.<br />
süreçde;<br />
Bu faktörlerin yanı sıra birde müşteri aktarım süreci söz konusu olmuştur. Bu<br />
· Müşterilerin tarifelerini aynen korumaları ve en fazla kullanılan ve en karlı<br />
tarifelerin tesbit edildiği bir Tarife Planı,<br />
· Aycell ve Aria abonelerinin abone değişikliği sırasında ücret ödememeleri<br />
için bir Değişim Planı,<br />
· Aycell ve Aria abonelerinin kullanacakları yeni SIM kartların acil<br />
olarak teknik analizlerinin yapılıp uygulamaya geçirilmesi safhalarını<br />
kapsamaktadır.<br />
3.4.3. Birleşme Sonrası Oluşan Yeni Şirket Yapısı<br />
Yeni şirketin yapısı ortaya çıkarılırken iki şirketinde durumları<br />
değerlendirilerek ve birleşme ile ilgili stratejik öncelikler dikkate alınarak yeni yapı<br />
modelleri geliştirilmiş ve bu modeller arasında da danışman şirketlerinin de<br />
önerisiyle fonksiyonel ve müşteri odaklı modeller uygun görülmüştür.<br />
· Fonksiyonel Model: Organizasyon yapılarında teknolojik konularda güçlü<br />
uzmanlığın aranmasına ve fonksiyonlar bazında yüksek yetkinlik ve<br />
uzmanlığa önem verilmektedir.<br />
· Müşteri Odaklı Model: Müşteri ihtiyaçlarına daha iyi odaklanma, hızlı karar<br />
alma ve uygulama, bu tip modellerde dikkat çekicidir. Çünkü şirketin pazar<br />
payındaki başarısı müşteriye odaklanmasına bağlıdır.<br />
84
Birleşme döneminde henüz idari bir yapı oluşmaması ve nihai bir birleşme<br />
gerçekleşmemesine karşın önerilen organizasyon yapısı Tablo 3.5.’de gösterilmiştir.<br />
Tablo 3.5. Birleşme Sonrası Yeni Şirket İçin Önerilen Organizasyon Yapısı<br />
Kaynak: Cahit PAKSOY, Küreselleşme Sürecinde Şirket Birleşmeleri ve<br />
Telekomünikasyon Sektöründe Bir Uygulama, İstanbul Üniversitesi, İstanbul, Doktora Tezi,<br />
2004, s.177.<br />
85
3.5. Birleşme Sürecinde İnsan Kaynakları<br />
Türkiye'nin çok uluslu ve en genç GSM operatörü olan Avea'nın insan<br />
kaynakları, Avea'nın başarılarındaki en büyük etken olmaktadır.<br />
Tüm Avealılar aşağıdaki beş temel yetkinliği benimseyerek ürettikleri katma<br />
değer ile Avea'yı her geçen gün daha ileri taşımaktadırlar:<br />
· Müşteri Odaklılık<br />
· Entegrasyon ve İşbirliği<br />
· Planlama ve Organizasyon<br />
· Gerçekleştirebilme Yetisi<br />
· Genel Vizyon Anlayışı<br />
Avea insan kaynakları grubu, üretken ve etkin bir insan kaynağına ulaşmak,<br />
Avealıların ihtiyaçları doğrultusunda eğitim ve kariyer gelişim programları<br />
sağlamak, etkin insan kaynakları sistemlerini tasarlayarak yürütmek, güvenilir ve<br />
kaliteli bir iş ortamı oluşturmak başlıca sorumluluklarıdır.<br />
Temel hedefi Avea'nın gelişimini ve ilerlemesini sürekli kılmak için, bütün<br />
çalışanlarımızı nitelikleri ve becerileri açısından desteklemek, onların ihtiyaç ve<br />
beklentilerini karşılamayı hedefleyerek kendilerini geliştirip yenilemelerini<br />
sağlamaktır. 99<br />
3.6. Birleşme Sonrasında İnsan Kaynakları<br />
Birleşme sonrası ilk dönemlerden itibaren, kültür çatışmaları ile karşı karşıya<br />
kalınmıştır. Aycell firmasının tamamen devlet destekli bir firma olmasından d<strong>olay</strong>ı<br />
diğer firma personelinin büyük bir kısmı “acaba klasik devlet personeli” gibi<br />
düşüncelerin oluşması engellenememiştir. Fakat bu durum; çalışılan süre içerisinde,<br />
personellerin ve insan kaynakları alanında çalışmalar yapan yöneticilerin<br />
99 http://www.<strong>avea</strong>.com.tr/sta/hakkinda/hakkinda, (Erişim Tarihi: 14.02.2008)<br />
86
gösterdikleri çabalar neticesinde olumlu sonuçlar vermeye başlanmış ve yeni şirketin<br />
işletme kültürü ortaya çıkarılmıştır.<br />
İnsan kaynakları departmanları, işten ayrılmaların yaşanmaması, yıllardır<br />
birlikte çalıştıkları tecrübeli personellerin ellerinden gitmesini önlemek adına bir çok<br />
motive edici çalışmalarda bulunmuşlar ve hatta bu durumdaki personeller şirket içi<br />
değişik pozisyonlara yönlendirilmiştir.<br />
İnsan kaynakları yönetimi yeni oluşan şirkette, birleşen şirketlerin aynı<br />
kadrolarından açığa çıkan fazla personellere destek olmak babında çeşitli aracı<br />
kurumlar vasıtasıyla yeni iş imkanları sağlayıp masraflarının da şirket tarafından<br />
karşılanması için çeşitli uygulamalar başlatmışlardır.<br />
3.7. Avea’da İnsan Kaynakları Yönetimi<br />
İnsan Kaynakları Yönetimi Direktörü ile yapılan görüşmelerde, birleşme<br />
sürecinde İnsan Kaynakları Departmanı'nın yaptığı çalışmaları ve önemi kısaca<br />
aktarılmaktadır.<br />
3.7.1. Birleşmeden Önce Ne Gibi Hazırlıklar Yapıldı? Çalışanlar Bu Duruma<br />
Nasıl Hazırlandı?<br />
Birleşme öncesinde, Aria ve Aycell'in var olan organizasyon yapılarını,<br />
çalışma gruplarının dağılımını, bu dağılıma göre birimlerin ve bölümlerin yapısını,<br />
çalışanların fonksiyonlarını ve iş derecelerini, şirket içi sistem ve süreçlerin<br />
karşılaştırmasını yapmak üzere "İnceleme ve Değerlendirme Proje Ekibi"<br />
oluşturuldu. Bu ekip, <strong>Ankara</strong> ve İstanbul'da yer alan genel müdürlük binalarına<br />
karşılıklı ziyaretlerde bulunarak ön çalışmaları tamamladı. Bu çalışmada temel<br />
olarak ele alınan konular, şirketlerin çalışma gruplarında yürüttüğü tüm faaliyetlerin<br />
ve çalışma sistemlerinin incelenmesiydi. 100 Bu çalışmanın amacı, yeni şirketin çatısı<br />
100 http://www.<strong>avea</strong>.com.tr/sta/hakkinda/hakkinda, (Erişim Tarihi: 14.02.2008)<br />
87
altında devam eden işlerde hiçbir aksamaya neden olmadan birleşmenin en etkin<br />
şekilde gerçekleşmesi oldu.<br />
Yürütülen kapsamlı çalışmalar ve incelemeler sonucunda hazırlanan raporlar,<br />
yöneticileriyle birlikte aksiyon planlarının oluşturulmasında, çalışanların gelişmelerle<br />
ilgili bilgilendirilmesinde ve iki şirketin birleşmesinin çalışanları en az düzeyde<br />
etkileyecek şekilde hayata geçirilmesinde yol gösterici oldu. Bütün bu çalışmalarda,<br />
her iki şirketin en güçlü oldukları yanlarının yeni şirketimiz TT&TİM'de hayata<br />
geçirilmesi hedeflendi.<br />
3.7.2. Çalışanları Etkileyecek Değişimler Yaşandı mı?<br />
Dünyada şirket birleşmeleriyle ilgili örneklere baktığımızda, bu sürecin<br />
varolan şirket çalışanları için zorlu süreçler içerdiğini görebiliriz. Aycell- Aria<br />
birleşmesinin; bir tarafın diğerini satınalmasının sözkonusu olmadığını düşünecek<br />
olursak, bu özelliği ve çapı itibariyle ülkemizdeki ilk örnek olduğunu söyleyebiliriz.<br />
Bununla birlikte, bu tip birleşmelerde yaşananın aksine, bu birleşme çalışanlar için<br />
dezavantaj değil daha çok avantajlar sağlamıştır. Öncelikle Aycell-Aria<br />
birleşmesinde her iki organizasyonun, bir kayıp vermeksizin TT&TİM çatısı altında<br />
toplanması çok önemli bir olgudur.<br />
Birleşmeden sonra, yeni şirketin TT&TİM'in organizasyon yapısını<br />
belirlemek üzere yapılan çalışmalar, çalışanlarımız için yeni kariyer ve gelişme<br />
fırsatlarının doğmasına sebep olmuştur. Çalışanların bir kısmı, kariyer hedeflerine<br />
bağlı olarak, farklı gruplarda ve yeni pozisyonlarda değerlendirilebildi. Birleşme<br />
öncesi iki şirketin genel müdürlük binalarının farklı illerde bulunması ve birleşme<br />
sonrasında TT&TİM genel müdürlük binasının İstanbul'da bulunmasına karar<br />
verilmesi nedeniyle, <strong>Ankara</strong>'da görev yapmakta olan Şirket çalışanlarının büyük<br />
çoğunluğunun İstanbul'a taşınma gerekliliği doğdu. Bu durum bazıları açısından bir<br />
dezavantaj oluşturmakla birlikte, bu süreçte sağlanan destekle, dezavantaj en aza<br />
indirgendi.<br />
88
3.7.3. Birleşmeden Sonra İnsan Kaynakları Bölümünün Rolü<br />
Birleşme sonrası Aria ve Aycell GSM 1800 devam etti. Yeni bir imtiyaz<br />
sözleşmesi düzenlendi. Her iki operatör de mevcut 505 ve 555 numaralarını<br />
korumaya gidildi.<br />
Birleşme sonrasında personelin durumu: İşe alma, işten çıkarma nasıl<br />
gerçekleşmiştir. Aria ve Aycell’in birleşmesi ile Aycell’in <strong>Ankara</strong>’daki Genel<br />
Müdürlük binası kapanıp (küçük bir irtibat ofisi görünümüne büründü, 600 kişiden<br />
50 kişiye düştü), yeni Genel Müdürlük İstanbul eski Aria binası seçildi. Bu değişim<br />
ile birlikte yaklaşık 500 kişiye organizasyonel değişim nedeniyle İstanbul lokasyonlu<br />
pozisyonlar önerildi. Bir çok çalışan aileleri ile birlikte İstanbul’a taşındı. Taşınmak<br />
için maddi yardım ve ortalama 2 ay otelde konaklama Şirket tarafından karşılandı.<br />
İki şirket büyümeye gittiği için işten çıkarmaya gitmedi. Öncelikle yeni<br />
organizasyona tüm (Aycell &Aria) çalışanları yerleştirmek olduğu için birleşmenin<br />
olduğu 2004 Şubat ayında işe alım çalışmalarına ara verildi.<br />
Aria ve Aycell birleşmesi Sinerji yarattı; çünkü Aria’da baskın olan İtalyan<br />
yönetimi ile Aycell’de baskın olan devletin ve bürokrasinin gücü birleşmiş oldu.<br />
Çalışanlar tekrar yeni bir oluşumun içinde olmaktan daha fazla heyecan duyuldu.<br />
Şirket birleşmesi insan kaynakları politikası açısından nasıl değerlendirilir?<br />
Olumlu olduğunu düşünülmektedir, sadece serinkanlı ve deneyimli yöneticilere insan<br />
kaynaklarında ihtiyaç vardır. Birleşmenin sadece fiziksel alanda (bina, org. Şemaları<br />
ya da bütçeler) asıl kültürel bir değişim olduğunu bilmek de fayda vardır. En önemli<br />
ihtiyaç ise yönetim-çalışan, çalışan yönetim arasındaki iletişimin sağlıklı<br />
yürümesidir.<br />
Şirket birleşmenin avantajları ve dezavantajları: Birleşmenin avantajları; yeni<br />
oluşum, daha fazla güç, değişim, heyecan, umut, dezavantajları; belirsizlik, due<br />
dilligence çalışmaları, kuşku, yerimi kaybederim korkusu, yeni start-up yaşamış iki<br />
şirketin sil-baştan yeniden start-up yaşamasıdır.<br />
89
Şirket birleşmenin nedenleri: Piyasaya ilk giren ve rakipsiz dominant rolü<br />
olan Turkcell’in ardından Aria (İtalyanlar, TİM) aradığını Aria’da bulamamıştı ve<br />
çekilmeyi düşünüyordu, maddi zorluklar içindeydi. Aycell’in ise %100 devlet<br />
sermayeli bir şirket olması Şirketin işleyişinde birtakım yavaşlıklara ve bürokrasiye<br />
sebep oluyordu. Güçlerini birleştirerek Turkcell’in önünde daha sağlam bir rakip<br />
olmayı tercih etmişlerdir.<br />
Birleşme sürecinde yaşanan insan kaynaklar sorunlar; Birleşmede insan<br />
kaynakları yönetimini rolü nedir:<br />
Sorunlar; Belirsizlik, Aria/Aycell çalışan profilinin ve Şirket kültürünün<br />
farklılıkları, organizasyon çalışmaları, Aycell çalışanlarının iş derecelendirme<br />
sistemine oturtulması, idari yönetim kadrosunun belirlenmesi, büyük sayıda çalışanın<br />
<strong>Ankara</strong>’dan İstanbul’a taşınması, insan kaynakları süreçlerinin yeniden<br />
yapılandırılması (performans, iletişim, özlük hakları,...)<br />
İnsan kaynaklarının rolü; Bu sorunlara yönelik çözümler arayabilmek için<br />
öncelikli olarak insan kaynakları organizasyonun yeniden yapılandırılmasına öncelik<br />
verilmiştir; İletişim’in öneminin çok ön sırada olmasından d<strong>olay</strong>ı iç iletişim ayrıldı<br />
ve genel müdür yardımcısına direkt bağlandı. Bu dönemde insan kaynaklarının rolü<br />
daha çok birleştirici, uzlaştırmacı ve yeni sistem koyucu olmuştur.<br />
İnsan kaynakları grubu altında birleşme sonrasında 36 kişi ile hizmet<br />
vermektedir. Birleşme sonrasında, insan kaynakları grubunun önemi, tüm çalışanlar<br />
ve yeni yönetim arasında köprü görevini oluşturan stratejik rolüyle daha da artırıldı.<br />
Bu rolün etkileri, özellikle tüm sistemlerin ve süreçlerin tekrar oluşturulması,<br />
organizasyon yapısı, fonksiyonların rolleri, iş tanımları ve değerlemeleri, ücret ve<br />
sosyal haklar politikalarının oluşturulması, işe alım ve eğitim ihtiyaçlarının<br />
belirlenmesi ve iç iletişimin desteklenmesi anlamında hayata geçiriliyor. TT&TİM<br />
insan kaynakları olarak önceliği Avea’yı geleceğini yükselterek yeni kurumsal<br />
90
kültürümüzü çeşitli faaliyet ve projelerle destekleyerek oluşturmak ve diğer insan<br />
kaynakları strateji ve politikaları ile çalışanların motivasyonunu artırmaktır.<br />
Amacı, yenilikçi ve dinamik bir şekilde pazara giren marka Avea'yı, güçlü<br />
içyapısı, takımına ve hedeflerine kenetlenmiş, yaratıcı insan profili ile herkese örnek<br />
olacak şekilde desteklemek ve başarılı kılmaktatır.<br />
Avea İnsan Kaynakları Genel Müdür Yardımcısı ile yapılan görüşmelerde şu<br />
görüşlerde bulundu: "2006 yılında artırmaya başladığımız yatırımlarımıza devam<br />
edeceğiz. Buna bağlı olarak insan kaynakları yönünde de hedeflerimizi<br />
destekleyecek çalışan kadrosunda da büyüme planlarımız var. Çalışan sayımız bin<br />
800'den 2 bin 200'lere çıkacak. Yaklaşık yüzde 15 artış olacak. Stratejik olarak<br />
öncelikle sosyal projelere ağırlık vereceğiz, buradaki yatırımları da artırıyoruz.<br />
Öncelikli gördüğümüz alanlardan biri engellilere yatırım yapmak. Şu anda 50'ye<br />
yakın engelli çalışıyor ve bu rakamı önemli ölçüde artırmayı sürdüreceğiz. Öncelikli<br />
olarak teknoloji, mühendis kökenli, network, IT uzmanı hem yönetici hem uzman<br />
seviyesinde kalifiye elemana ihtiyacımız olacak. İkinci öncelikli alan satış ve<br />
pazarlama. Daha sonra finans, insan kaynakları, hukuk, regülasyon, medya-iletişim<br />
alanlarında eleman ihtiyacı olacak.” 101<br />
Birleşme öncesi dönemde insan kaynakları bölümü birleşme sürecine dahil<br />
edilip görüşleri alınmaktadır. Birleşme sürecinde insan kaynakları bölümünün<br />
görevlerinde değişim, daha ağır çalışma şartları eklenmiştir. Birleşme sonrası<br />
bütünleşme döneminde insan kaynakları bölümünün sorumlulukları ağırlaştı. Yeni<br />
bir organizasyon çizildi ve tüm insan kaynakları süreçleri, yönetmelikleri, ücretler,<br />
yan menfaatler birleştirilmeye çalışıldı, sadece birleştirme demek yanlış olur; yeni<br />
şirketin gereksinimlerine göre yeniden belirlemek ve iki şirketin çalışanlarına bu yeni<br />
yapıyı benimsetmek gerekti. Tüm birleşme sürecinde insan kaynakları bölümü<br />
yalnızca kendi alanı ile ilgili konularda faaliyet gösterdi. Stratejik olarak sürece<br />
dahil edildi. Daha çok kendi konularında olduğunu düşünülmektedir.<br />
101 http://www.insankaynaklari.com/ikdotnet/Icerik.<br />
91
Birleşme sonrası dönemde insan kaynakları bölümünün stratejilerinde<br />
değişiklikler tek şirket kültürünü benimsetmeye dayalı politika yürütüldü. Tüm<br />
Şirketi Kemerburgaz’da takım çalışması outdoor eğitimine götürüldü. İtalyanca ve<br />
Türkçe dersleri aldırtmaya başladı. Yıllık toplantı olabildiğince eğlenceli yapılarak,<br />
organizasyon firmasından, showmen’lerden son derece profesyonel hizmet alındı.<br />
Yetkinlikler yeniden tanımladık, workshop’ları çoğaltıldı. Birleşme öncesi ve<br />
sonrasındaki süreçlerde, dış kaynaklı danışmanlık hizmeti alınmıştır.<br />
Birleşme ile ilgili olarak çalışanlarda gözlemlenen olumsuzluk belirtileri ve<br />
bunlardaki değişimler yapılan soru cevap çalışmaları ile belirlenebilmektedir.<br />
a.İşgücü devir oranı evet<br />
b. Devamsızlık E vet<br />
c.Hatalı hızmet/işgörme evet<br />
d.Hizmet niteliğinde kalite evet<br />
e.Moral ve motivasyon evet<br />
f.İşgören-işveren çatışması evet<br />
g.Bireyler arası çatışma evet<br />
h.Kişiler arası bozulan ilişkiler evet<br />
i.Verimliliğe aykırı tutum ve<br />
davranışlar<br />
A. Arttı B. Azaldı C. Aynı Kaldı<br />
evet<br />
j.Yabancılaşma evet<br />
k.Tatminsizlik evet<br />
l.Dedikodu, kötüleme vb. evet<br />
m. Yorgunluk evet<br />
n.Güvensizlik, korku ve endişe evet<br />
o. Diğer…<br />
Yine İnsan Kaynakları Yönetimi ile yapılan görüşmelerde, birleşme sürecinde<br />
insan kaynaklarının rolü şu soru ve cevaplarla daha da netleşmektedir.<br />
- “En üst düzeydeki insan kaynakları yöneticisinin ünvanı: İnsan Kaynakları<br />
Genel Müdür Yardımcısı olmaktadır.<br />
92
- İnsan kaynakları birimi yönetim kurulunda temsil edilmekte midir? Eğer,<br />
ediliyorsa hangi pozisyon ile temsil edilmektedir: Fonksiyon bazında bir<br />
Yönetim Kurulumuz yoktur. Çok ortaklı uluslararası bir firma olduğu için<br />
koltuklar buna göre belirlenmektedir.<br />
- İnsan kaynakları yönetiminde dışarıdan destek hizmeti alınabilir mi: Çalışan<br />
Gelişimi ve Koçluk, Çalışan Memnuniyeti Anketi, Özlük işleri, İş<br />
derecelendirme sistemi, SAP sistemi.<br />
- Birleşme kararı ve birleşme sürecinde çalışanların görüşleri alınmakta mıdır:<br />
Düzenli personel toplantıları ile çalışanların görüşmeleri alınmaktadır.<br />
Birleşme sürecinde alınan kararlar insan kaynakları yönetimi tarafından tek<br />
bir kaynaktan çalışanlara duyurulmaya ve uygulamaya çalışmıştır. Birleşme<br />
sürecinde insan kaynakları yöneticileri, üst yönetim ve çalışanlar arasında<br />
iletişim kurulmasında yeterli bir rol oynamıştır. Çalışanların yeni<br />
organizasyon yapısı ve gelecek vizyon ile ilgili bilgilendirilmesinde ve<br />
gerekli uyumun sağlanmasında insan kaynakları yöneticileri yeterli bir rol<br />
üstlenmiştir. Değişim ve yeni yapılandırma ortamında insan kaynakları<br />
yöneticileri etkin bir role sahip olmuştur.<br />
- İki şirketin çalışanları arasında örgüt kültürüne dayalı sorunlar yaşanması<br />
oldukça doğaldır. Bu sorunlar çalışanların görüşleri ile giderilebilir. Ortak bir<br />
örgüt kültürü oluşturmada insan kaynakları yöneticileri çalışanlar için rehber<br />
olmuşlardır. Ortak örgüt kültürü ve ortak vizyon konusunda çalışanlara<br />
eğitim verilmektedir.<br />
- Birleşme öncesinde ve sürecinde çalışanlarda işten çıkarılma korkusu ve<br />
endişesi olmaktadır.<br />
- Birleşme sonrasında oluşan personel sayısı fazlalığı için yapılan uygulamalar:<br />
Büyümeye gidildiği için sıkıntı yaşanmadı, üst kademelere gidildikçe sıkıntı<br />
yaşandı. <strong>Ankara</strong> Ofisi İstanbul’da belirlenen yeni Genel Müdürlük binasına<br />
taşındığı için çokça şehir değişikliği gerekti.<br />
- İşten çıkarılma en yoğun olarak gerçekleştirildiği kademeleri üst kademeden<br />
sırayla diğer kademelere kadar dağılmaktadır.<br />
93
- Birleşme sonrası yeni organizasyonda yer alacak elemanların tayin ve<br />
seçiminde insan kaynakları yöneticileri etkin rol üslenmiştir. ”102<br />
3.8. Karşılaşılan Sorunlar ve Öneriler<br />
Telekomünikasyon sektöründe daha önce Türkiye’de bir birleşme durumu<br />
söz konusu olmayışı nedeniyle Aycell ve Aria şirketlerinin aynı çatı altında<br />
birleşmesi bir belirsizlik ortamının olmasına neden olmuştur. Bu belirsizliklerin<br />
ortadan kaldırılmasına yönelik aynı sektörde faaliyet gösteren işletmelerin<br />
birleşmelerinde yapılacak iç ve dış çevre analizinin üzerinde önemle durulması<br />
gerekmektedir. Yapılacak analizler çözüm önerilerinin geliştirilmesine yardımcı<br />
olacaktır.<br />
Teknoloji sektöründeki şirket birleşmeleri rekabet gücünün korunması, yeni<br />
pazarlara yönelmek isteği ve aynı çatı altında müşterilerinin her türlü teknik<br />
ihtiyaçlarının karşılanmasını da temel almaktadır. Aycell –Aria birleşmesinde olduğu<br />
gibi teknik alt yapının hazırlanması birinci öncelik olarak ortaya çıkmaktadır. Teknik<br />
alt yapıda sorunlar yaşansa dahi bunlar az miktarlarda yatırımlarla ve şebeke<br />
problemlerinin çözümüyle mümkündür.<br />
Karşılaşılan bir diğer problem de birleşmede yabancı ortaklığın olmasıdır. Bu<br />
durum işletme kültürlerinin farklılığı açısından önemlidir. Şirketler arası çatışmayı<br />
engellemek ve çalışanların da bunun benimsemesi için ekip ruhunun nekadar önemli<br />
olduğunu hatırlatıcı organizasyonların birçok defa yapılması gerekmektedir.<br />
102 http://www.insankaynaklari.com/ikdotnet/Icerik.<br />
94
SONUÇ<br />
Şirket birleşme ve satınalma işlemleri özellikle son yıllarda dünya çapında<br />
artış göstermiştir. İşletmeleri birleşme ve satın almaya iten birçok neden bulunmakta<br />
olup, bunların başında sinerji yaratmak gelmektedir. Yaratılan sinerji işletmelerin<br />
performansını olumlu yönde etkileyecek, halka açık, hisse senetleri borsada işlem<br />
gören işletmelerdeyse piyasa değeri de etkilenecektir.<br />
Türkiye'de birleşme ve satınalma işlemleri her ne kadar gelişmiş ülkelerin<br />
düzeyine ulaşamamış olsa da, son yıllarda belirgin derecede bir artış görülmektedir.<br />
Türkiye'deki şirket birleşmeleri ve satın almaları incelendiğinde, bu<br />
işlemlerin işletmelerin piyasa değerini önemli ölçüde etkilemediği ortaya<br />
çıkmaktadır. Bu durumun olası nedenleri şöyledir:<br />
· Ülkemizde sermaye piyasalarının derinliğinin henüz istenilen düzeye<br />
ulaşmamış olması,<br />
· Yatırımcıların birleşme ve satın alma işlemlerine yeterli ilgiyi göstermemesi,<br />
· Yatırımcıların birleşme ve satın alma işlemleri hakkında olumsuz bir bakış<br />
açısına sahip olmaları,<br />
· Yatırımcıların genel olarak birleşme ve satın alma işlemlerinin mahiyeti ve<br />
işletmelere getirileri konusunda yeterince bilgiye sahip olmamaları,<br />
· Birleşme veya satın alma işlemi gerçekleştiren işletmelerin bu konuda<br />
kamuoyunu yeterince bilgilendirememeleri.<br />
Özellikle dikkat çekici olan sonuç, yüksek değere sahip satın alma<br />
işlemlerinin işletmelerin piyasa değerini önemli ölçüde değiştirmemiş olmasıdır. Her<br />
ne kadar işletmelerin piyasa değerini etkileyen birçok faktör bulunmaktaysa da,<br />
birleşme veya satın alma işleminin gerçekleştiği aydan önceki piyasa değeri ile<br />
işlemin gerçekleştiği ayki piyasa değeri arasındaki farkın, bu işlemlerin etkisini bir<br />
ölçüde yansıtması beklenmektedir.<br />
95
Gerçekleştirilen birleşme ve satınalma işlemlerinin işletmelerin piyasa<br />
değerine olumlu yönde yansıması için yapılabilecekler ise şöyledir:<br />
Genel olarak şirket birleşmelerinin ve satınalmalarının tüm yönleri<br />
kamuoyuna duyurulmalıdır. Dünyada şirket birleşmelerinin eğilimi, birleşmelerin<br />
muhasebeleştirilmesi, şirket birleşmelerinin çeşitleri, işletmelere getirecekleri<br />
yararlar ve performans etkileri konusunda yatırımcılar ve kamuoyu yeterli derecede<br />
bilgilendirilmelidir. Bu amaçla IMKB veya SPK yatırımcılara yönelik olarak<br />
konuyla ilgili yayınlar yapabilirler.<br />
Birleşme veya satınalma işlemini gerçekleştirecek işletmeler, bu işlemin<br />
sonucu olarak bekledikleri tüm yararları yatırımcılara iletebilmelidir. Birleşme veya<br />
satın almaya gitmelerinin nedenleri, elde edilecek faydalar, işletmenin karlılığına<br />
olası etkileri gibi konular kamuoyuna duyurulmalıdır. Maalesef ülkemizde şirket sırrı<br />
olarak kabul edilip pek açıklanmak istenmeyen bu bilgiler aslında işletmelerin piyasa<br />
değerlerine olumlu olarak yansıyabilir. Bu amaçla işletmeler özellikle halkla ilişkiler<br />
faaliyetlerinden faydalanarak yatırımcılarıyla sürekli iletişim içinde olmalıdırlar.<br />
Son on–on beş yılda Telekom sektöründe çok büyük rekabetler<br />
yaşanmaktadır. Diğer bir yandan ortaya çıkan teknolojik yarış ise sektördeki bu<br />
rekabetleri stratejik savaşlara dönüştürmüştür. Sektörün önemini kavrayan ülkeler<br />
ekonominin de geleceğini belirlemede önemli rol oynamaktadırlar. Son sürat gelişen<br />
teknoloji ve artan küreselleşme eğilimleri içerisinde insan kaynaklarının da yaptığı<br />
önemli çalışmalar neticesinde şirketler, telekomünikasyon sektöründe kalıpların<br />
kırılarak köklü bir değişim yaşanmasına neden olmuşlardır.<br />
Aycell – Aria birleşmesinin yaşandığı dönemde Turkcell ve Telsim’in açık<br />
pazarda büyük bir paya sahip olmalarının en önemli nedeni pazara Aycell ve<br />
Aria’dan daha önce girmiş olmalarıdır. Aycell ve Aria’nın sektöre katkısı pazardaki<br />
beklentilerin olumlu yönde değişmesi olmuştur. Birleşme ile oluşan sinerji bir<br />
96
anlamda pazar beklentilerine olumlu bir hareket kazandırmış ve olumlu yönde<br />
değişime destekleyici bir rol oynamıştır.<br />
Bu birleşme Türk ekonomisine katkılarda sağlamıştır. Bunlardan en önemli<br />
sayılacak olan katkı yabancı sermayelerin ülke ekonomisine girmesini daha cazip<br />
kılacak nitelikte olmasıdır. Bir diğer katkı da oluşan şirketin eskilerine göre kuvvetli<br />
bir mali büyüklüğe ulaşarak yapısal olarak büyümüş olmasıdır.<br />
Bu çalışmada şirket birleşmeleri ve insan kaynakları konuları detaylı şekilde<br />
incelenmiş ve bu bilgiler ışığında yakın geçmişte gerçekleşmiş olan “Aycell-Aria<br />
Birleşmesi” üzerinde durulmuştur. Oluşan yeni yapı tüm ayrıntılarıyla belgelenmeye<br />
ve stratejik bir birleşme olarak nitelendirilen bu şirket evliliği her yönden<br />
incelenmeye çalışılmıştır.<br />
97
KAYNAKÇA<br />
Kitap ve Makaleler<br />
1. Akgüç, Öztin Finansal Yönetim, Genişletilmiş 6. Baskı, Muhasebe Enstitüsü<br />
Yayın No: 63, İstanbul, 1995.<br />
2. Akkum, Tülin Firmalarda Yeniden Yapılanma: Firmaların Büyümesi Satınalma<br />
ve Birleşmeler. Yönetim. Yıl:11, Sayı:36, 2000.<br />
3. Aiello R.., M., Watkins, The Fine Art Of Friendly Acquisition, Harvard<br />
Business Review, November-December,2000.<br />
4. Arslan, H. Bader Bulmacanın Eksik Parçası: Birleşme ve Satın Almalarda<br />
İnsan Kaynakları, Siyasal Kitabevi, <strong>Ankara</strong>, 2004.<br />
5. Aydın, Nurhan. İşletmelerin Birleşmesinde Finansal Analiz ve Bir Uygulama<br />
Örneği, TOBB Yayın No: Genel 150; Arge-Ge 62, <strong>Ankara</strong>, 1990.<br />
6. Aytek Bintuğ, İşletmelerde İnsangücü Planlaması, A.İ.T.İ.A. Yayınları 1978.<br />
7. Brigham, Eugene Finansal Yönetim Temelleri, (Çeviren: Özdemir Akmut, Halil<br />
Sarıaslan), Cilt 2, <strong>Ankara</strong> Üniversitesi Rektörlüğü Yayınları, <strong>Ankara</strong>, 1996.<br />
8. Büke, Sevinç. Şirket Evlilikleri, Bülten. İzmir Ticaret Odası Araştırma ve<br />
Meslekleri Geliştirme Müdürlüğü, 2004.<br />
9. Çelik, Orhan Şirket Birleşmeleri ve Birleşmelerde Şirket Değerlemesi, Turhan<br />
Kitabevi, <strong>Ankara</strong>, 1999.<br />
10. Çoşkun, Ender Şirket Birleşmeleri, A.Ü. S.B.F. Yüksek Lisans Çalışması,<br />
<strong>Ankara</strong>, 1997.<br />
11. Dinçer, Ömer, Stratejik Yönetim ve İşletme Politikası, Beta Yayınları,<br />
İstanbul, 2006.<br />
12. Eccles, R., Lanes, K., Wilson, T., Are oyu Paying Too Much For That<br />
Acquisiton, Harvard Business Review, July-August 1999.<br />
13. Green,Milford B. Mergsr and Acquisitions: Geographical and Spatial<br />
Perspectives, Routledge Inc., New York, 1990.<br />
14. Gold, M.,Camphall, A., Desperately Seeking Synergy, Harvard Business<br />
Review, September-October, 1998.<br />
15. Habeck, M. /Kröger, F./ Tram , M., After The Merger, Prentice Hall, Britian,<br />
2000.<br />
16. Hitt, M.A., İreland, D.A. Hoskisson, R.E., Strategic Management, South-<br />
Westem; 1999<br />
17. Handy Charles, Süper Yönetim, Şirketler Nasıl Yönetiliyor, Gelecekte Nasıl<br />
Yönetilecek (Cev: Seden Hatay), İlgi Yayıncılık, İstanbul, 1995.<br />
18. Light D. A., Who Goes, Who Stay?, Harvard Business Review, January, 2001<br />
19. Marshall, J., “Are Mergers Paying Off”, Financial Executive, March-April,<br />
2002.<br />
20. Milligan, J., “Getting The Merger Formula”, Financial Executive, March-April,<br />
2001.<br />
21. Wall, S., “Makin Mergers Work”, Financial Executive, March-April, 2001.<br />
22. Müftüoğlu, Tamer İşletme İktisadı, Turhan Kitabevi, <strong>Ankara</strong>, 1989.<br />
23. Müftüoğlu Tamer ve Akgül, A. “İşletmelerde Sinerji Etkisi”, <strong>Ankara</strong><br />
Üniversitesi Siyasal Bilimler Fakültesi Dergisi, Cilt: XXXVIII, Sayı:1-4, 1983.<br />
98
24. Overman, S. “Learning Your M&ABC’s”, HR Focus, VOL.76, NO.8, August<br />
1999.<br />
25. Sarıkamış, Cevat. Şirket Birleşmeleri, Avcıol Yayın, İstanbul, 2003.<br />
26. Özalp, İnan Genel İşletme, Anadolu Üniversitesi Yayınları, Eskişehir, 2006.<br />
27. Pritchett P. et al., After the Merger, McGraw Hill&Co., New York,1997.<br />
28. Palmer, M.J, Performans Değerlendirmeleri, (Çeviri: Doğan Şahiner), Rota<br />
Yayınları, İstanbul, 1993.<br />
29. Pritchett, Price et.al., After the Merger-The Authoritative Guide for Integration<br />
Success, McGraw Hill Co., NewYork, 1997.<br />
30. Sabuncuoğlu, Zeyyat, İnsan Kaynakları Yönetimi, Ezgi Kitapevi, Bursa, 2000.<br />
31. Schuler, S. Randall, Personel and Human Resource Management, West<br />
Publishing Company, St.Paul, 1981.<br />
32. Sümer, Haluk Helmut Pernsteiner, Şirket Birleşmeleri, Alfa Yayınları, İstanbul,<br />
2004.<br />
33. Türk, Hikmet Sami Ticaret Ortaklıklarının Birleşmesi, Banka ve Ticaret<br />
Hukuku Araştırma Enstitüsü Yayın No: 185, <strong>Ankara</strong>, 1986.<br />
34. Thomas, J.G, Strategic Management, Harper Collins, 1991.<br />
35. Ülgen, Hayri, Mirze, S. Kadri İşletmelerde Stratejik Yönetim”, 3. Baskı,<br />
Literatür Yayınları, İstanbul, 2006.<br />
36. Weston, J. Fred Kwang S. Chung ve Susan E. Hoag, Mergers, Restructuring,<br />
and Corporate Control, Prentice-Hall International, Inc., New Jersey, 1990.<br />
37. Yılgör, Ayşe Gül. 2002. Şirket Birleşme, Ele Geçirme ve Devralma İşlemlerinin<br />
Makroekonomik Etkileri. Öneri. Sayı:18, 2002.<br />
Yararlanılan Kaynaklar<br />
1. Hündür, Bilgen Değişen Dünya, Değişen İnsan Kaynakları, İstanbul<br />
Üniversitesi İşletme Fakültesi İnsan Kaynakları Yönetimi Programı Yüksek<br />
Lisans Araştırması, İstanbul, 2006, s.6. (Çevrimiçi) www.insankaynaklari.com.<br />
(Erişim Tarihi: 29.01.2008)<br />
2. Paksoy, Cahit, Küreselleşme Sürecinde Şirket Birleşmeleri ve Telekomünikasyon<br />
Sektöründe Bir Uygulama, İstanbul Üniversitesi, Doktora Tezi, İstanbul, 2004.<br />
3. Gülmez, Hande “Şirket Birleşme ve Satınalmalarında Normal Üstü Getiri ve<br />
Bir Türkiye Uygulaması”, Marmara Üniversitesi, Bankacılık ve Sigortacılık<br />
Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, İstanbul, 2006.<br />
Elektronik Kaynaklar<br />
1. http:// www.tk.gov.tr/Yayin/Raporlar/pdf/fr2006tr.pdf (24/08/2007).<br />
2. http://www.turkcell.com.tr/turkcellhakkinda/yatirimciiliskileri/turkiyegsmpaz<br />
ari (24/08/2007)<br />
3. http://www.turkcell.com.tr/turkcellhakkinda/genelbakis/tarihce (25/08/2007)<br />
4. http://www.vodafone.com.tr/VodafoneHakkinda/vodafonehakkinda.tarihce.p<br />
hp (25/08/2007)<br />
5. http://www.<strong>avea</strong>.com.tr/sta/hakkinda/hakkinda/<strong>avea</strong>hakkinda.shtml?pagemen<br />
u=hakkinda.hakkinda (25/08/2007)<br />
6. http://www.oib.gov.tr/telekom/turk_telekom.htm (25/08/2007)<br />
99