10.07.2015 Views

buraya

buraya

buraya

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

dan okuyup anlay›n›z! [Bu mektûb, ikiyüzellidokuzuncu mektûbdur.]Îmân›n artmas›nda ve eksilmesinde, âlimlerimiz baflka baflka söyledi.‹mâm-› a’zam Ebû Hanîfe “rad›yallahü anh”, îmân, artmaz ve azalmaz buyurdu.‹mâm-› fiâfi’î “rahmetullahi aleyh”, artar ve azal›r, dedi. Îmân, kalbintasdîk ve yakîni oldu¤undan azalmas›, ço¤almas› olmaz. Azal›p ço¤alanbir inan›fl, îmân olmaz. Buna, (Zan) denir. ‹bâdetleri, Allahü teâlân›nsevdi¤i fleyleri yapmakla, îmân cilâlan›r, nûrlan›r, parlar. Harâm iflleyince,bulan›r. O hâlde, ço¤almak ve azalmak, amelden, ifllerden dolay›, îmân›ncilâs›ndad›r. Kendisinde de¤ildir. Ba’z›lar› cilâl›, parlak îmâna, çok dedi veparlak olm›yan îmândan, dahâ çokdur, dedi. Bunlar, sanki, cilâl› olm›yanîmândan ba’z›s›n›, îmân bilmedi. Cilâl›lardan ba’z›s›n› da, îmân bilip, fekataz dedi. Îmân, parlakl›klar› baflka baflka olan, karfl›l›kl› iki ayna gibi oluyor.Cilâs› fazla olup, karfl›s›ndaki cismi parlak gösteren ayna, az parlak gösterenaynadan, dahâ çokdur deme¤e benzer. Baflka birisi de, iki ayna müsâvîdir.Yaln›z, cilâlar› ve karfl›lar›ndakileri göstermeleri, ya’nî hâssalar›, s›-fatlar› baflka baflkad›r demesi gibidir. Bu iki adamdan ikincisinin görüflü,dahâ keskin ve do¤rudur. Birincisi görünüfle bakm›fl, öze, içe girmemifldir.Anlatmas› bu fakîre “rahmetullahi teâlâ aleyh” nasîb olan bu misâl, îmân›nazal›p ço¤almad›¤›na inanm›yanlar›n, sözlerini ortadan kald›rm›fl olduve her mü’minin îmân›, her bak›mdan, Peygamberlerin “aleyhimüssalevâtüvetteslîmât”, îmânlar›na benzemedi. Çünki, onlar›n îmân›, çok nûrlu veçok parlak oldu¤undan, ümmetlerinin karanl›k ve bulan›k îmânlar›ndan katkatdahâ çok meyveler ve kazançlar hâs›l edecekdir. Bir hadîs-i flerîfde, (EbûBekr-i S›ddîk›n “rad›yallahü anh” îmân›, bu ümmetin hepsinin îmânlar›n›ntoplam›ndan dahâ a¤›rd›r) buyuruldu. Bu da, îmân›n nûru, parlakl›¤› bak›m›ndand›r.Fazlal›k, aslda, özde de¤il, s›fatlardad›r. Nitekim, Peygamberlerde, herkes gibi insand›r. ‹nsanl›k bak›m›ndan, arada fark yokdur. Fark,kâmil, üstün s›fatlardan ileri gelmekdedir. Üstün s›fatlar› olm›yan, sankiolanlardan ayr›d›r. Bununla berâber, insan olmakda hepsi birdir. Aralar›ndaazl›k, çokluk yokdur. ‹nsanl›k, azal›r, ço¤al›r denilemez. Ba’z›lar› îmân›anlat›rken, (Dil ile tasdîk, dil ile söylemekdir) demifllerdir ki, bu vakt,inanmak da, zan etmek de, îmân oluyor ve îmân, azal›p ço¤alabiliyor. Fekat,îmân›n do¤rusu, kalbin tasdîk, iz’ân etmesi, ya’nî inanmas›d›r. Zan veflübheye, îmân denmez.‹mâm-› a’zam Ebû Hanîfe “rahmetullahi aleyh”, (Ben hak olarak, ya’nîelbette mü’minim demelidir) diyor. ‹mâm-› fiâfi’î “rahmetullahi aleyh”ise, (‹nflâallah mü’minim demelidir) diyor. Bu ikisi aras›ndaki fark, yaln›zsözdedir. Çünki flimdiki îmân söylenirken, elbette mü’minim, demelidir. Sonnefesindeki îmân söylenirken, inflâallah, o zemân da mü’minim demelidir.Fekat, inflâallah diyerek flarta ba¤lamakdansa, her zemân, elbette demek,dahâ ihtiyâtl› ve dahâ uygundur.Evliyân›n “kaddesallahü teâlâ esrârehüm” kerâmetine inanmak lâz›md›r.Allahü teâlâ, bu dünyâda, her ifli, âdet-i ilâhiyyesi, kanûn-i ilâhîsi ile yaratmakdad›r[ya’nî fen derslerinde ö¤renilen kanûn, nizâm ve düzgünlükile yaratmakdad›r, yapmakdad›r]. Evliyâs›n›n [ya’nî çok sevdi¤i kullar›n›n]elinden, âdet-i ilâhiyyesi d›fl›nda, ba’z› fleyler yarat›r, yapar ki, buna (Kerâmet)denir. Kerâmete inanm›yan, dünyân›n her taraf›nda, her zemân, s›k– 374 –

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!