10.07.2015 Views

buraya

buraya

buraya

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

defe ulafld›rm›fld›r. fiü’ûrlu olanlar›, ya’nî çekilmiyenleri ve kendilerinimuhabbet kaplam›yanlar›, rehberleri de olmad›¤› için, din düflmanlar›,bunlar›n yolunu kesdi. Helâke sürükledi. Sonsuz olan ölüme yakaland›lar.Ma¤lûblar aras›nda, o iki Türkmen vard›. Hüseyn Kassâb “rahmetullahialeyh”, bu ikisini, iflâret ile bildiriyor ve diyor ki, (Büyük bir kervân ile gidiyorduk.Kervân aras›ndan âns›z›n iki Türkmen ç›kd›. Hiç gidilmemiflolan yolda ilerleme¤e bafllad›lar) diye, [(Nefehât) kitâb›n›n fârisî ikiyüzseksendördüncü[284] sahîfesinde, emîr Alî Abûr isminde] uzun anlat›l›yor.Büyük kervân›n gitdi¤i yol, sülûk yolu demekdir. Bu yolda bilinen on makâm,s›ra ile bütün incelikleri ile geçilir. Çünki, büyüklerden ço¤u, hele eskilerinhemen hepsi, bu yoldan vâs›l olmufllard›r. Bu iki Türkmenin gitdi-¤i ve Hüseyn Kassâb›n da kat›ld›¤›, o hiç gidilmemifl olan yol da, cezbe vemuhabbet yoludur. Bilinen birinci yoldan dahâ k›sad›r. Bu yolun bafllang›c›,lezzet almak ve râhatl›k duymakd›r. Bu lezzet, duygular› giderir.fiü’ûrsuzlu¤a sebeb olur. Bu hâli, gece olarak göstermekdedir. Bu hissizlikve insanlardan haberi olmamak, Allahü teâlâ ile huzûra ve Ona flü’ûra sebeboldu¤undan, bu huzûra ve flü’ûra ay demifldir. Buras›n› biraz dahâaç›klamak lâz›md›r. ‹yi dinleyiniz:Cesedi, bedeni idâre eden rûhdur. Bedeni yetifldiren, kalbdir. Ceseddekikuvvetler rûhdan gelmekdedir. His, duygu da, kalbin nûrundan hâs›l olmakdad›r.Cezbe yolunda, kalb ve rûh, Allahü teâlâya dönünce, bafllang›cdabedenin idâresi ve terbiyesi azal›r. His kalmaz olur. fiü’ûr ifllemez olur.Organlar›n hareketinde gevfleklik olur. ‹nsan yere y›k›l›r. Büyük âlim fleyhMuhyiddîn-i Arabî “kuddise sirruh” bu hâle (Fütûhât-i Mekkiyye) kitâb›nda,rûhun simâ’› demifldir. Raks ile ve dönerek olan simâ’a da, tabî’î simâ’demifldir ve bunu s›k› yasak etmifldir. Buradan anlafl›l›yor ki, bedendeki duyguve hareketin azalmas›, ma’nevî huzûru göstermekdedir. Ceseddekiduygusuzluk rûhun flü’ûruna alâmetdir. Bunu aya benzetmek uygundur.Sözümüze dönelim: Ay›n kara bulutla örtülmesi demekle, bafllang›çdaolanlar›n huzûrunu örten insanl›k s›fatlar›n›n meydâna ç›kmas›n› anlatmakdad›r.‹nsanl›k s›fatlar›n›n huzûru örtmesi, yolun ortas›na kadar devâm e-der. Yolun ortas›nda olanlar, örtüden tâm kurtulamazlar ise de, bu kadarörtülüfl yokdur. Belki bunu anlatmak için, (Gece yar›s› olunca, ay bulutdanç›kd›. O iki gencin ayak izlerini gene buldum) demekdedir. Çünki, huzûr zemân›olan bast hâlinde yol ayd›nlan›r. Çok ilerlemek olur. Sabâh olunca,ya’nî o hissizlik ve hareketsizlik gidince ve huzûr kuvvetlenince ve halk ilede kar›fl›nca demek istemekdedir. Bu huzûru güneflin do¤mas› diye anlatmakdad›r.‹nsan›n varl›¤›na da¤ demekdedir. Bu zemân kendi varl›¤›ndanhaberi olmakdad›r. Çünki bu yolda, nefsin tezkiyesi, kalbin tasfiyesindensonrad›r. O iki türkmenin cezbeleri kuvvetlenince ve kendilerini muhabbetkaplay›nca, bir kahramân gibi ayaklar›n› insanl›k da¤›n›n tepesine koydularve bir sâatde tepeye ç›kd›lar. Biraz Fenâya kavufldular. Hüseyn Kassâbdabu cezbe kuvveti olmad›¤› için, da¤›n tepesine çok güç ç›kabildi. Bu da,o iki türkmenin arkas›nda gitdi¤i için oldu. Yoksa kafas›n› uçururlard›.Askerlerin bulundu¤u yer, (a’yân-› sâbite)yi anlatmakdad›r. A’yân-› sâbitedebütün mahlûklar›n (Te’ayyün-i hakîkî)leri ve (Te’ayyün-i ‹lmî-i Vücûbî)leribirlikde bulunur. Say›s›z çad›rlar, bu te’ayyünleri anlatmak içindir.– 238 –

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!