23.06.2015 Views

1996 Senesi "Bugünkü Sohbet" Yazıları - Mehmet Oruç

1996 Senesi "Bugünkü Sohbet" Yazıları - Mehmet Oruç

1996 Senesi "Bugünkü Sohbet" Yazıları - Mehmet Oruç

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Beni Müslüman olmaya götüren sebeplerden sonuncusu, İslâmiyette bulduğum metânet ve<br />

irâde gücü oldu. İslâmiyette yalnız rûhun değil, aynı zamanda bedenin de temiz olması emir<br />

ediliyordu.<br />

Yemek yirken, tıka basa mideyi doldurmamak, senede bir ay oruç tutmak, her şeyde ölçülü<br />

hareket etmek, harcama yaparken, ne fazla, ne eksik sarf etmek gibi. Değil bugün, yarın da,<br />

bütün insanlara rehberlik edecek husûslar, insanlara en güzel bir tarzda telkîn olunuyordu.<br />

Ben, Müslüman memleketlerinin hemen hepsini ziyâret ettim. İstanbul'da, Şam'da,<br />

Kudüs'te, Kâhire'de, Cezâyir'de, Fas'ta ve sâir Müslüman şehirlerinde, bütün hakîkî<br />

Müslümanların bu kaidelere riâyet ettiklerini ve bundan dolayı hayatta huzûra kavuştuklarını<br />

bizâtihi gördüm.<br />

Hürriyet ve eşitlik<br />

Onların, Allahü teâlânın yoluna girmek için süslere, resimlere, heykellere, mumlara,<br />

müziğe ve benzeri şeylere ihtiyâçları yoktu. Allahü teâlânın kulu olduklarını hissetmeleri ve<br />

kendilerini ona teslîm etmeleri, onlara en büyük ma'nevî huzûr ve saâdeti, lezzeti veriyordu.<br />

İslâm dînindeki hürriyet ve eşitlik, beni dâimâ kendine çekmiştir. Müslümanlar arasında,<br />

en yüksek bir mevki sâhibi ile en fakîr bir kimse, Allahü teâlânın huzûrunda eşittir ve<br />

birbirinin kardeşi sayılır. Câmide, Müslümanlar yan yana ibâdet ederler. Mevki sâhibi olanlar<br />

için ayrılmış, özel yerler yoktur.<br />

İkilik ayrılığa sebeptir 29 KASIM <strong>1996</strong><br />

Bu îmân, tabiat kanûnlarına ne kadar uygundur! Tarlada, çiftlikte, köyde, şehirde,<br />

okulda, hükûmette, devlette, kısaca her yerde, bir tek baş vardır. İkilik dâimâ ayrılığa<br />

sebep olmuştur.<br />

Amerikalı Salâhaddin Boart, Müslüman olmasına sebep olan olayları şöyle anlatır:<br />

Bir doktorun muâyenehânesine gittiğim zaman, bekleme odasında, bir dergi gördüm. Bu<br />

dergiyi karıştırırken okuduğum, "Ancak bir tek Allah vardır" cümlesi, benim üzerimde çok<br />

derin bir etki yaptı.<br />

Çünkü Hıristiyanlık dîninde, tam üç tane tanrı vardı ve aklımız kabûl etmediği hâlde, buna<br />

inanmak zorundaydık. Bu "Ancak bir tek Allah vardır" ibâresi, bu tarihten i'tibâren<br />

aklımdan çıkmaz oldu. Bu kudsî ve ulvî i'tikâd, Müslümanların kalblerinde taşıdıkları, bahâ<br />

biçilmez bir hazînedir.<br />

Artık İslâmiyete alâkam arttı. Bir müddet sonra Müslüman olmaya karar vermiştim.<br />

Müslüman olduktan sonra, Salâhaddin ismini aldım. Artık, Müslümanlığın en doğru din<br />

olduğuna inanıyorum.<br />

Vahşîlikten kurtardılar<br />

Zîrâ Müslümanlık, Allahü teâlânın hiç bir ortağı olmadığını ve bir günâhın ancak Allah<br />

tarafından affedilebileceğini esâs olarak kabûl etmektedir. Bu îmân, tabiat kanûnlarına ne<br />

kadar uygundur! Tarlada, çiftlikte, köyde, şehirde, okulda, hükûmette, devlette, kısaca her<br />

yerde, bir tek baş vardır. İkilik dâimâ ayrılığa sebep olmuştur.<br />

İslâm dîninin en doğru din olduğunu bana gösteren ikinci delîl, İslâmiyetten evvel,<br />

tamamen vahşî bir tarzda yaşayan Arabların, İslâm dîni sâyesinde, çok kısa bir zaman<br />

içerisinde, dünyanın en medenî, en kudretli bir devleti hâline gelmeleri ve insan sevgisini<br />

Arab çöllerinden, tâ İspanya'ya kadar götürebilmeleridir.<br />

Müslüman Arablar, İspanya'yı bir çöl hâlinde buldular. Onu, kısa zamanda, bir gül bahçesi<br />

hâline getirdiler.<br />

Sonra John W. Draper gibi dürüst bir tarihçinin, Avrupa'nın ma'nevî tekâmülü, adındaki<br />

eserini okudum. Bu da bana çok te'sîr etti. Burada, İslâmın asrî medeniyetin kuruluşunda<br />

oynadığı son derece büyük ve mühim te'sîrini anlatmakta, "Hıristiyan tarihçiler İslâmiyete<br />

olan kinlerinden dolayı, bu hakîkati gizlemeye çalışmakta, Avrupa'nın Müslümanlara ne kadar<br />

borçlu olduğunu, bir türlü i'tirâf edememektedirler" demekteydi.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!