23.06.2015 Views

1996 Senesi "Bugünkü Sohbet" Yazıları - Mehmet Oruç

1996 Senesi "Bugünkü Sohbet" Yazıları - Mehmet Oruç

1996 Senesi "Bugünkü Sohbet" Yazıları - Mehmet Oruç

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Sakın ha o işi yapma! 24 KASIM <strong>1996</strong><br />

O öğrendiğin şeylerin yazılı olduğu kâğıt, evinin tavanındaki bir ağaç arasındadır.<br />

Sihir yapmak harâmdır! Şimdi git o sihir yazılı kâğıdı yırt!<br />

İmâm-ı Rabbânî hazretlerinin talebelerinden biri şöyle anlatmıştır:<br />

Din düşmanlarının ve hasetçilerinin iftirâsı üzerine Sultan Cihangir, İmâm-ı Rabbânî<br />

hazretlerini Guvalyar kalesine hapsetmişti. Bu günlerde büyücülerden biri bana dedi ki:<br />

"Ben Hintçe ba'zı isimler biliyorum. Eğer bunları bir namaz vaktinden diğer namaz vaktine<br />

kadar okursan o gün düşman helâk olur! Bu çok tecrübe edilmiştir."<br />

Sonra o isimleri bir kâğıda yazdı ve bana verip; "evinin tavanındaki bir ağacın altına koy"<br />

dedi. Alıp evimin tavanındaki bir ağacın altına koydum ve; "yarın salı günüdür. Yarın<br />

okurum" dedim.<br />

O gece rü'yâmda hocam İmâm-ı Rabbânî âniden karşıma çıktı. Hayret içinde parmağını<br />

ısırarak; "bizim dostlarımızın böyle birşey yapması çok hayret edilecek bir iştir. Sakın<br />

ha o işi yapma, sihirdir!" dedi.<br />

Bu rü'yâdan sonra büyücünün yazdığı o yazıları okumaktan vazgeçtim. Fakat bir defa da<br />

olsa düşmanın ciğerine bir ok saplamak istiyordum. Düşmana birşey yapayım diye<br />

düşünüyordum.<br />

Sonra, Sultan, İmâm-ı Rabbânî hazretlerini hapsettiğine pişman olup, serbest bıraktı.<br />

Hapisten çıktıktan sonra huzûruna gittim. O sihir yazılı kâğıt, evde gizlediğim yerde<br />

bulunuyordu.<br />

Huzuruna gittiğimde, beni kalabalık cemâ'at arasından çağırttı ve bana buyurdu ki:<br />

- O Hintçe isimleri okuma, çünkü onlar sihirlidir!<br />

Öyle birşey olmadığını söyleyip, saklamak istedim. Bunun üzerine bana,<br />

- Niye böyle söylüyorsun? O isimleri falan sihirbazdan öğrendin! diyerek o sihirbazın<br />

ismini söyledi. Sonra buyurdu ki:<br />

- O öğrendiğin şeylerin yazılı olduğu kâğıt, evinin tavanındaki bir ağaç arasındadır.<br />

Her ne kadar sihir te'sir ederse de sihir yapmak harâmdır! Şimdi git o sihir yazılı kâğıdı<br />

yırt!<br />

O sihir yazılı kâğıdı yırt!<br />

Ben başımı önüme eğdim. Sonra bana tekrar buyurdu ki:<br />

- O işi yapmayacağına ve sihir yazılı kâğıdı yırtacağına dâir söz ver!<br />

Ben bu kerâmeti karşısında hayret ettim. Çünkü, yapacağım o işi hiç kimse bilmiyordu.<br />

Hemen eve gidip üzerinde sihir yazılı kâğıdı, tavandaki ağacın altından çıkardım ve yırtarak<br />

parça parça edip attım.<br />

İmâm-ı Rabbânî hazretlerinin kıymetli sözlerinden seçmeler:<br />

"Farzı bırakıp, nâfile ibâdetleri yapmak boşuna vakit geçirmektir."<br />

"Zekât niyeti ile bir kuruş vermek, dağlar kadar altını sadaka olarak vermekten kat<br />

kat daha sevâbdır."<br />

"Rü'yâlar güvenilecek şey değildir. Uyanık iken ele geçen kıymetlidir."<br />

"Gençlik zamanında dînin emirlerine uymak, dünya ve âhıret ni'metlerinin en<br />

üstünüdür."<br />

"Allahü teâlânın hayırlı işlerde kullandığı kimselere müjdeler olsun!"<br />

Dünya hayatı pek kısadır<br />

"Mâlâya'nî (boş şeyler) ile vakit geçirmek, Allahü teâlâdan uzaklaşmaya işârettir."<br />

"Câhillerin, büyüklere dil uzatmalarına sebep olmayınız! Her işinizin İslâmiyete uygun<br />

olması için, Allahü teâlâya yalvarınız."<br />

"Dünya hayatı pek kısadır. Bunu en lüzûmlu şeyde kullanmak gerekir. Bu en<br />

lüzûmlu şey de, kalbini toparlamış olanların yanında bulunmaktır. Hiçbir şey sohbet<br />

gibi fâideli değildir."

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!