23.06.2015 Views

1996 Senesi "Bugünkü Sohbet" Yazıları - Mehmet Oruç

1996 Senesi "Bugünkü Sohbet" Yazıları - Mehmet Oruç

1996 Senesi "Bugünkü Sohbet" Yazıları - Mehmet Oruç

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

kimsenin hâlini soramam. Hâlini sorup da çâre olamıyacağımdan korkarım, çünkü<br />

başka param kalmadı" buyurdu.<br />

Ölü arkasından ağlamak 18 HAZİRAN <strong>1996</strong><br />

"Bir kimseye bir musîbet yetiştiğinde, eğer ağlayıp yakasını yırtsa, o kimsenin dîni<br />

parça parça olur. Eğer yüzünü yırtsa, Allah da ona kendi cemâlini görmeyi harâm eder.<br />

Eğer vaveylâ koparıp figân eylerse, Allah onun duâsını kabûl etmez.<br />

Fatıma binti Ahmed, şöyle anlatır:<br />

"Onbeş yaşında yiğit oğlum öldüğü zaman sabredemedim, yüksek sesle çok ağladım. Her<br />

zamanda böyle bir genç öldüğünde kendimi tutamaz, ağlardım. Bir sene sonra rü'yâmda, daha<br />

önce ölmüş olan oğlumu gördüm. Yüzünde türlü türlü kabarcıklar hâlinde çıbanlar vardı. Ona<br />

dedim ki:<br />

- Hey canım oğlum, bu yüzündeki çirkin hastalık ne hastalığıdır?<br />

Oğlum cevap olarak dedi ki:<br />

- Ey anacığım, işte senin gözünün yaşı beni böyle eyledi.<br />

Uyandığım zaman hemen tevbe ettim ki, bir daha bundan sonra böyle yapmıyayım. Ondan<br />

sonra her zaman umardım ki, oğlumu bir daha görüp de hâlini sorayım.<br />

Önceki hâli tamamen gitmişti<br />

Nihâyet bir gece yine rü'yâmda gördüm. Evvelki hâli tamamen gitmişti. Sevine sevine<br />

bana duâlar etti ve dedi ki:<br />

- Ey ana! Allah seni kabir azâbından halâs etsin ki, ağlamayı terk etmek suretiyle<br />

beni kabir azâbından kurtarmış oldun. Ey ana! Eğer gücün yeterse benim canım için<br />

duâ et ve sadaka ver. Çünkü biz kabir ehli, sizin duânıza muhtâcız. Dünyada ölüler için<br />

verilen sadakaların burada gayet kıymetli hediyeler olarak o ölülere ulaştığını gördüm.<br />

Sahipleri tarafından sadaka verilmeyen ölüler ise bu hediyelerden mahrûm kaldıkları<br />

için çok mahzûn oluyorlar.<br />

Bunun üzerine uyandım ve and içtim ki, her gün muntazam olarak bir miktar sadaka<br />

vereyim ve her gece iki rek'at namaz kılıp sevâbını oğluma bağışlıyayım. "Senelerdir bunlara<br />

devam ediyorum. Oğlumu rü'yâmda çok neş'eli görüyorum."<br />

Resûlullah efendimiz buyurdu ki:<br />

"Bir kimseye bir musîbet yetiştiğinde, eğer ağlayıp yakasını yırtsa, o kimsenin dîni<br />

parça parça olur. Eğer yüzünü yırtsa, Allah da, ona kendi cemâlini görmeyi harâm eder.<br />

Eğer vaveylâ koparıp figân eylerse, Allah onun duâsını kabûl etmez. Eğer ölü üzerine<br />

ağlayıcı getirse; Allah üzerine, o kişiyi, o ölüyü ve ağlayıcıyı bir araya toplayıp hepsini<br />

Cehenneme atmak vacip olur."<br />

Yine rivâyet olunur ki, Dâvüd aleyhisselâm eshâbı arasında otururken biraz uyuklayıp<br />

gözünü açtı ve güldü. Dediler ki:<br />

- Ey Allahın resûlü, ne sebepten güldün?<br />

Dâvüd aleyhisselâm, onlara cevap olarak dedi ki:<br />

- Cennette çocukların birbirine elma atarak eğlenip oynadıklarını gördüm. Yalnız<br />

bunlardan birisi vardı ki, bir kenarda üzgün üzgün duruyor, onların oyununa katılmıyordu.<br />

Ben onlara:<br />

- Bu çocuk niçin sizinle oynamıyor, böyle yaslı yaslı oturuyor? Hâlbuki Cennet sevinç ve<br />

saâdet evidir, gam ve gussa yeri değidir, dedim. Bunun üzerine bana şöyle cevap verdiler:<br />

- Bunun arkasından dökülen göz yaşı vardır. Onun için bu âlemde gülmez.<br />

Üç türlü kötülük<br />

Ölünün arkasından sabırsızlık ederek bağıra çağıra ağlayan bir kimse üç türlü kötülüğe<br />

sebep olur:<br />

1- Sevâbdan mahrûm kalır.<br />

2- Günâha girmiş olur.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!