23.06.2015 Views

1996 Senesi "Bugünkü Sohbet" Yazıları - Mehmet Oruç

1996 Senesi "Bugünkü Sohbet" Yazıları - Mehmet Oruç

1996 Senesi "Bugünkü Sohbet" Yazıları - Mehmet Oruç

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Ayağım ile kapattığım delikten, bir yılan ayağımı soktu, dedi.<br />

Resûlullah efendimiz, Ebû Bekir'in yarasına, iyi olması için mübârek ağzının yaşından<br />

sürünce, acısı hemen dindi, şifâ buldu.<br />

Örümcek ağı ve güvercin yuvası<br />

Resûlullah efendimiz ve Ebû Bekr-i Sıddîk içerde iken, müşrikler, iz tâkib ede ede<br />

mağaranın önüne geldiler. Ağzını bir örümceğin ördüğünü ve iki güvercinin de yuva yaptığını<br />

gördüler. İz sürücü Kürz bin Alkame; "İşte burada iz kesildi" dedi. Müşrikler, "Eğer, onlar<br />

buraya girmiş olsalardı, kapının üzerindeki örümcek ağının yırtılmış olması lâzım gelirdi. Bu<br />

örümcek, ağını, Muhammed doğmadan önce örmüştür" dediler. Müşrikler kapı önünde<br />

münâkaşa ederken, içerde hazret-i Ebû Bekir endişeye kapıldı. Kâinâtın sultânı efendimiz<br />

buyurdu:<br />

- Yâ Ebâ Bekr! Üzülme!.. Şüphesiz Allahü teâlâ bizimledir.<br />

Müşrikler içeri bakmadan geri döndüler.<br />

Mekke-i mükerremeye elvedâ! 22 MAYIS <strong>1996</strong><br />

"Bana, senden daha güzel, daha sevgili yurt yoktur. Kavmim beni, senden<br />

çıkarmamış olsalardı, çıkmaz, senden başka bir yerde yurt, yuva tutmazdım"<br />

Sevgili Peygamberimiz ile hazret-i Ebû Bekir, bu mağarada geceli gündüzlü üç gün<br />

kaldılar. Hazret-i Ebû Bekir'in oğlu Abdullah, Mekke'de duyduklarını, geceleyin mağaraya<br />

gelip haber veriyor ve sürülerinin çobanı ^Amir bin Füheyre ise, geceleri süt getirip izleri<br />

siliyordu.<br />

Sevr mağarasından dördüncü günü ayrılan sevgili Peygamberimiz, Kusvâ adlı devesine<br />

binerek Mekke'den ayrıldı. ^Alemlerin efendisi, Allahü teâlânın medhettiği, beldelerin en<br />

kıymetlisi olan Mekke-i mükerremeden, vatanından ayrılıyordu. Devesini Harem-i şerîfe<br />

doğru döndürüp, mahzûn bir hâlde; "Vallahi Sen, Allahü teâlânın yarattığı yerlerin en<br />

hayırlısı, Rabbim katında en sevgili olanısın! Senden çıkarılmamış olsa idim,<br />

çıkmazdım. Bana, senden daha güzel, daha sevgili yurt yoktur. Kavmim beni, senden<br />

çıkarmamış olsalardı, çıkmaz, senden başka bir yerde yurt, yuva tutmazdım" buyurdu.<br />

Cebrâil aleyhisselâm müjde verdi!..<br />

O anda Cebrâil aleyhisselâm inip,<br />

- Yâ Resûlallah! Vatanına müştâk mısın, özledin mi?" dedi. Efendimiz de,<br />

- "Evet, müştâkım!" buyurdular. Cebrâil aleyhisselâm, sonunda Mekke'ye döneceğini<br />

müjdeleyen, Kasas sûresi 85. âyet-i kerîmesini okudu.<br />

Yolculuk sâkin geçiyordu. Resûlullah efendimiz, Kudeyd denilen yere geldiklerinde,<br />

Ümmü Ma'bed isminde, cömertliğiyle meşhur, akıllı, iffetli bir hanımın çadırı önünde durdu.<br />

Ücretiyle yiyecek hurma ve et almak istediler. Ümmü Ma'bed dedi ki:<br />

- Eğer olsa idi, para ile değil, ziyâfet çeker, ikrâmda bulunurdum. Resûlullah,<br />

- Süt var mı? diye sordu:<br />

- Yoktur. Davarlar kısırdır, diye cevap verdi. Kâinâtın sultânı çadırın yanında duran zayıf<br />

bir koyunu işâret ederek buyurdular ki:<br />

- Bu koyunu sağmama izin verir misiniz?<br />

- Anam-babam sana fedâ olsun, sütü yoktur, fakat onu sağmanıza hiçbir şey mâni değildir.<br />

Resûlullah efendimiz, koyunun yanına gelip, Allahü teâlânın ismini zikrettiler. Bereket ile<br />

duâ ettikten sonra, mübârek elini koyunun memesine sürdüler. O anda meme, süt ile doldu ve<br />

akmağa başladı. Hemen kap getirip doldurdular. Önce Ümmü Ma'bed'e verdiler. O içtikten<br />

sonra, hazret-i Ebû Bekir'e ve diğerlerine verip doyuncaya kadar içmelerini sağladı.<br />

En sonunda kendisi içti. Bir daha mübârek elini koyunun memesine dokunup sığadılar ve<br />

çadırda bulunan en büyük kabı istediler. Onu da doldurup Ümmü Ma'bed'e teslim ettiler.<br />

İçtikleri sütün kıymeti kadar da para verdiler.<br />

Buraya mübârek bir zât geldi...

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!