Hazar World - Sayı:30 - Mayıs 2015
HAZAR STRATEJİ ENSTİTÜSÜ YAYINIDIR PUBLICATION OF CASPIAN STRATEGY INSTITUTE MAYIS 2015 SAYI 30 - MAY 2015 ISSUE 30 TÜRKİYE’NİN YÜZ AKI 50’SİNE BASTI FİYAT- PRICE 5 TL TURKEY’S HONOR TURNED 50 КРАТКОЕ ИЗЛОЖЕНИЕ
- Page 3 and 4: www.hazarworld.com ÖNSÖZ / EDITOR
- Page 5 and 6: www.hazarworld.com 14 HABER ANALİZ
- Page 7 and 8: www.hazarworld.com İRAN DIŞİŞLE
- Page 9 and 10: www.hazarworld.com MAYIS 2015 MAY 2
- Page 11 and 12: www.hazarworld.com yon yayınlarıy
- Page 13 and 14: www.hazarworld.com ülkeleri için
- Page 15 and 16: www.hazarworld.com dildi. Önceleri
- Page 17 and 18: www.hazarworld.com Federasyonu, Bel
- Page 19 and 20: www.hazarworld.com HAZAR WORLD 17
- Page 21 and 22: www.hazarworld.com 01 İsviçre’n
- Page 23 and 24: www.hazarworld.com enformasyon reka
- Page 25 and 26: www.hazarworld.com HAZAR WORLD 23
- Page 27 and 28: www.hazarworld.com HAZAR WORLD 25
- Page 29 and 30: www.hazarworld.com gücü haline ge
- Page 31 and 32: www.hazarworld.com son derece geli
- Page 33 and 34: www.hazarworld.com HAZAR WORLD 31
- Page 35 and 36: www.hazarworld.com AB ekonomilerini
- Page 37 and 38: www.hazarworld.com cek mi? Bu adım
- Page 39 and 40: ENERJİ ULAŞTIRMA KRİTİK ENERJİ
- Page 41 and 42: www.hazarworld.com Lojistik sektör
- Page 43 and 44: www.hazarworld.com shorten the rail
- Page 45 and 46: www.hazarworld.com Vagon taşıma i
- Page 47 and 48: www.hazarworld.com A DIFFERENT FILM
- Page 49 and 50: www.hazarworld.com BÜYÜK EKİM İ
- Page 51 and 52: www.hazarworld.com started between
HAZAR STRATEJİ ENSTİTÜSÜ YAYINIDIR PUBLICATION OF CASPIAN STRATEGY INSTITUTE<br />
MAYIS <strong>2015</strong> SAYI <strong>30</strong> - MAY <strong>2015</strong> ISSUE <strong>30</strong><br />
TÜRKİYE’NİN YÜZ<br />
AKI 50’SİNE BASTI<br />
FİYAT- PRICE 5 TL<br />
TURKEY’S HONOR<br />
TURNED 50<br />
КРАТКОЕ ИЗЛОЖЕНИЕ
www.hazarworld.com<br />
ÖNSÖZ / EDITORIAL<br />
Bir ülkenin en üretken ve en dinamik parçasıdır<br />
sanayi kuruluşları. Sanayileşme ile<br />
birlikte birçok ürün kendi ülkemizde üretilmeye<br />
başladı ve birçok insana istihdam yolu<br />
açıldı. Türkiye attığı son derece isabetli<br />
adımlar sayesinde özellikle son yıllarda<br />
önemli bir sanayi ülkesi haline geldi.<br />
Türkiye’de 1923-1950 yılları arasındaki sanayileşme<br />
döneminin ardından en önemli<br />
adım petrokimya alanında atıldı. Görüyoruz<br />
ki Türkiye’nin petrokimya ile tanışması,<br />
gelişmiş ülkelerle hemen hemen aynı tarihe<br />
rastlıyor. Türkiye’nin sanayileşme sürecinde<br />
1962 yılında uygulamaya koyduğu 1. Beş<br />
Yıllık Kalkınma Planı, ülkede bir petrokimya<br />
tesisinin kurulmasını öngörüyordu.<br />
Petkim, bu planın sonucunda doğdu ve<br />
güçlü Türk sanayisinin en önemli yapı taşlarından<br />
biri haline geldi. Bugün<br />
Türkiye’nin petrokimya sektöründe tek<br />
hammadde üreticisi konumundaki Petkim,<br />
SOCAR Türkiye’nin de ortaklığıyla yatırım<br />
üstüne yatırım yapabiliyorsa ve Aliağa’yı<br />
entegre bir yapıya dönüştürebiliyorsa bu<br />
hepimizin gururu olmalıdır. Bu gururu geçtiğimiz<br />
Nisan ayında Petkim’in 50. yılını<br />
kutlarken yeniden yaşadık.<br />
Bu sayımızda Petkim’in 50. yılı münasebeti<br />
ile Türkiye’deki ve dünyadaki petrokimya<br />
sektörünü ele aldığımız ve Türkiye’nin azmi<br />
ve çalışkanlığıyla petrokimya sektöründe<br />
diğer ülkelerle rekabet edebilecek düzeye<br />
ulaştığını ortaya koyduğumuz bir kapak<br />
konusu hazırladık. Öte yandan bu sayımızda<br />
<strong>Sayı</strong>n Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip<br />
Erdoğan’ın Nisan ayında gerçekleştirdiği<br />
Kazakistan ziyaretini de dikkate alarak Orta<br />
Koridor’u dosya konusu yaptık. Prof. Dr.<br />
Mesut Hakkı Caşın ise İran ile varılan nükleer<br />
uzlaşıyı ve Türkiye-İran ilişkilerini<br />
detaylı bir şekilde analiz etti.<br />
19 <strong>Mayıs</strong> Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor<br />
Bayramı’nı en içten dileklerimizle kutlarız.<br />
Bir sonraki sayıda görüşmek üzere.<br />
HALDUN YAVAŞ<br />
<strong>Hazar</strong> Strateji Enstitüsü<br />
Genel Sekreter<br />
HALDUN YAVAŞ<br />
Caspian Strategy Institute<br />
Secretary General<br />
Industrial enterprises constitute the most<br />
productive and most dynamic part of a<br />
country. Industrialization brought new<br />
employment opportunities for many people<br />
when the country started to manufacture a<br />
wide range of products. In recent years,<br />
Turkey has turned into an industrial country<br />
by means of well-directed decisions and<br />
initiatives.<br />
After the industrialization period between<br />
1923 and 1950, Turkey took the most important<br />
step in the petrochemical sector. Turkey<br />
met petrochemistry nearly on the same date<br />
with developed countries. The First Five-<br />
Year Development Plan, which Turkey put<br />
into practice in 1962 during the industrialization<br />
process, required the establishment of a<br />
petrochemical facility. Petkim rose out of<br />
this plan and became a vital part of the<br />
Turkish industry. Today, every citizen must<br />
be proud of Petkim which can make investments<br />
one after another as the only raw<br />
material manufacturer in Turkish petrochemical<br />
sector and which can transform<br />
Aliağa into an integrated structure. We felt<br />
this pride last April on the 50th anniversary<br />
of Petkim.<br />
In this issue’s cover story, we discuss the petrochemical<br />
sector in Turkey and the world<br />
on the occasion of Petkim’s 50th anniversary,<br />
and we put forward that Turkey has great<br />
competitive power in the petrochemical sector<br />
among other countries thanks to its perseverance<br />
and determination. On the other<br />
hand, we covered the Middle Corridor as the<br />
file issue considering our President Recep<br />
Tayyip Erdoğan’s visit to Kazakhstan in<br />
April. Prof. Dr. Mesut Hakkı Caşın thoroughly<br />
analyzed the nuclear deal with Iran<br />
and the Turkish-Iranian relations.<br />
We extend our best wishes on the occasion<br />
of May 19, Commemoration of Atatürk,<br />
Youth and Sports Day. Hope to meet you in<br />
the next issue.<br />
YÖNETİM / MANAGEMENT<br />
İMTİYAZ SAHİBİ<br />
OWNER<br />
<strong>Hazar</strong> İletişim, Tanıtım ve<br />
Yayıncılık A.Ş. Adına<br />
Haldun YAVAŞ<br />
GENEL YAYIN YÖNETMENİ<br />
EDITOR-IN-CHIEF<br />
Gökhan ÇAY<br />
YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ (SORUMLU)<br />
MANAGING EDITOR<br />
Merve DAMCI<br />
EDİTÖR<br />
EDITOR<br />
Hande YAŞAR ÜNSAL<br />
HABER EDİTÖRÜ<br />
NEWS EDITOR<br />
Figen AYPEK AYVACI<br />
İNGİLİZCE EDİTÖRÜ<br />
ENGLISH EDITOR<br />
Cansu ERTOSUN<br />
RUSÇA EDİTÖRÜ<br />
RUSSIAN EDITOR<br />
Rufat AGHAYEV<br />
GRAFİK TASARIM<br />
GRAPHIC DESIGN<br />
Hülya ÇETİNOK<br />
FOTOĞRAF EDİTÖRÜ<br />
PHOTO EDITOR<br />
Tarık ÜZGÜN<br />
YAYIN KURULU<br />
PUBLICATION BOARD<br />
Prof. Dr. Mesut Hakkı CAŞIN<br />
Doç. Dr. Bekir GÜNAY<br />
Doç. Dr. Fatih ÖZBAY<br />
Doç. Dr. Fatih MACİT<br />
Dr. Efgan NİFTİ<br />
Emin AKHUNDZADA<br />
Zeynep KAPTAN<br />
BASKI / PRINTING<br />
Bilnet Matbaacılık ve Ambalaj San. A.Ş.<br />
Dudulu Organize Sanayi Bölgesi<br />
1.Cadde No: 16 Esenkent – Ümraniye<br />
34476 İSTANBUL<br />
Tel: 444 44 03<br />
BASKI TARİHİ / PUBLICATION DATE<br />
<strong>Mayıs</strong> <strong>2015</strong> / May <strong>2015</strong><br />
Yayın Türü / Publication Type<br />
Yaygın Yerel Süreli<br />
Yayın Süresi - Dili<br />
Publication Period - Language<br />
Aylık - Türkçe, İngilizce, Rusça<br />
Monthly - Turkish, English, Russian<br />
ISSN: 2148-4759<br />
İLETİŞİM<br />
MAILING ADDRESS<br />
Maslak Meydan Sokak<br />
Veko Giz Plaza No:3 Kat: 4<br />
Daire 10 Sarıyer, İstanbul, TÜRKİYE<br />
Tel: +90 212 999 66 00<br />
Faks: +90 212 290 40 <strong>30</strong><br />
www.hazarworld.com<br />
info@hazarworld.com<br />
HAZAR WORLD<br />
1
IÇINDEKILER<br />
CONTENTS<br />
04<br />
HAZAR’A DAİR<br />
CASPIAN OVERVIEW<br />
04<br />
18. AVRASYA<br />
EKONOMİ ZİRVESİ<br />
GERÇEKLEŞTİ<br />
18 TH EURASIAN<br />
ECONOMIC<br />
SUMMIT<br />
05<br />
04<br />
HAZAR’A DAİR<br />
CASPIAN OVERVIEW<br />
24<br />
TÜRK PETROKİMYA<br />
TARİHİ PETKİM’LE<br />
İNŞA EDİLDİ<br />
THE STORY OF<br />
PETROCHEMISTRY<br />
STARTS WITH PETKIM<br />
Türkiye’de petrokimya demek<br />
Petkim demek. Türk petrokimya<br />
tarihini anlatan biri aslında<br />
Petkim’in tarihini anlatıyor<br />
demektir. Petkim bugün 50<br />
yaşında. Bunca yıldır da<br />
Türkiye’nin ilk ve tek petrokimya<br />
üreticisi olarak yoluna devam<br />
ediyor ve bugün yılda 3 milyon<br />
600 bin ton petrokimya üretimi<br />
ile ülke ekonomisine önemli bir<br />
katkı sağlıyor.<br />
24<br />
Petrochemistry means Petkim in<br />
Turkey. Whoever tells story of<br />
petrochemistry in Turkey, they<br />
actually tell Petkim’s history.<br />
Petkim is 50 years old today. It<br />
carries on as the first and only<br />
petrochemical manufacturer in<br />
Turkey for 50 years. Today,<br />
Petkim makes a great<br />
contribution to Turkish economy<br />
with a production capacity of 3<br />
million 600 thousand tons.<br />
10<br />
08<br />
05<br />
ASIAN INFRASTRUCTURE<br />
ASYA ALTYAPI YATIRIM<br />
BANKASININ KURUCU ÜYE<br />
SAYISI 57 OLDU<br />
INVESTMENT BANK FOUNDING<br />
MEMBERS FINALIZED AT 57<br />
08<br />
HABER<br />
NEWS<br />
08<br />
GAMES<br />
BAKÜ AVRUPA<br />
OYUNLARI İÇİN GERİ SAYIM<br />
BAŞLADI<br />
COUNTDOWN<br />
FOR BAKU EUROPEAN<br />
10<br />
RÖPORTAJ<br />
INTERVIEW<br />
TRACECA<br />
10<br />
PROJESİ<br />
BU YIL TÜRKİYE’YE<br />
EMANET<br />
THIS YEAR TURKEY<br />
WILL RUN THE TRACECA<br />
PROJECT<br />
2<br />
MAYIS <strong>2015</strong> SAYI <strong>30</strong> - MAY <strong>2015</strong> ISSUE <strong>30</strong>
www.hazarworld.com<br />
14<br />
HABER ANALİZ / IN DEPTH<br />
14<br />
KAZAKİSTAN’DAN ASYA’YA<br />
TÜRKİYE’DEN<br />
AVRUPAYA<br />
FROM KAZAKHSTAN TO<br />
ASIA, FROM TURKEY TO<br />
EUROPE<br />
50<br />
We compiled cultural activities such<br />
50<br />
KÜLTÜR & SANAT<br />
CULTURE & ART<br />
Bölge ile ilgili konser, sergi ve<br />
tiyatro faaliyetlerini sizin için<br />
derledik.<br />
as concerts, exhibitions, and plays<br />
about the region.<br />
50<br />
14<br />
44 32<br />
44<br />
38<br />
18<br />
GÖRÜŞ / 0PINION<br />
LOZAN’DA İRAN İLE NÜKLEER<br />
ANTLAŞMA:<br />
ÇÖZÜM VE<br />
ÇÖZÜMSÜZLÜK<br />
18<br />
AND DEADLOCK IN<br />
NUCLEAR AGREEMENT WITH<br />
IRAN: SETTLEMENT<br />
LAUSANNE<br />
32<br />
GÖRÜŞ / 0PINION<br />
32<br />
AB’DEKİ EKONOMİK GELİŞMELER<br />
VE ENERJİ FİYATLARI AÇISINDAN<br />
ANLAMI<br />
ECONOMIC DEVELOPMENTS IN<br />
THE EU AND ITS IMPLICATIONS<br />
ON ENERGY PRICES<br />
38<br />
DOSYA / FILE<br />
38<br />
ASYA’DAN<br />
AVRUPA’YA<br />
GİDEN EN KISA YOL:<br />
ORTA KORİDOR<br />
THE SHORTEST ROUTE<br />
FROM ASIA TO<br />
EUROPE:<br />
MIDDLE CORRIDOR<br />
44<br />
LIFESTYLE / LIFESTYLE<br />
44<br />
A DIFFERENT FILM<br />
STORY:<br />
KAZAKİSTAN TOPRAKLARI<br />
AYRI BİR FİLM<br />
HİKÂYESİ<br />
KAZAKHSTAN<br />
HAZAR WORLD<br />
3
HAZAR’A DAİR / CASPIAN OVERVIEW<br />
18. AVRASYA<br />
EKONOMİ ZİRVESİ<br />
GERÇEKLEŞTİ<br />
40 ülkeden üst düzey yöneticilerin<br />
katıldığı 18. Avrasya<br />
Ekonomi Zirvesi’nde<br />
konuşan Azerbaycan<br />
Enerji Bakanı Natig Aliyev,<br />
Azerbaycan’da 2014<br />
yılında 2 milyar varil ham<br />
petrol çıkarıldığını, petrol<br />
üretimindeki artışın istikrarlı<br />
ve öngörülebilir bir<br />
şekilde gelişmesine önem<br />
verdiklerini dile getirdi.<br />
Aliyev, doğal gaz üretim<br />
hacmini artırdıklarını<br />
kaydetti.<br />
MERKEL, YATSENYUK VE<br />
ATAMBAYEV İLE GÖRÜŞTÜ<br />
18 TH EURASIAN<br />
ECONOMIC<br />
SUMMIT<br />
Almanya Şansölyesi Angela Merkel,<br />
Berlin’de bulunan Ukrayna Başbakanı<br />
Arseniy Yatsenyuk ile görüşerek,<br />
Ukrayna’ya ekonomik olarak destek<br />
olmaya devam edeceklerini dile getirdi.<br />
Kırgızistan Cumhurbaşkanı Almazbek<br />
Atambayev ile de görüşen Merkel,<br />
Kırgızistan’ın Avrasya Ekonomik<br />
Birliği’ne üyeliğini değerlendirdi.<br />
İşbirliği hususunda AB ve Rusya’nın<br />
ayrı seçenekler olmaması gerektiğini, iki<br />
tarafla da aynı anda işbirliği kurulmasının<br />
mümkün olabileceğini belirtti.<br />
Energy Minister of<br />
Azerbaijan Natig Aliyev<br />
made a speech at the<br />
18 th Eurasian Economic<br />
Summit which hosted<br />
senior executives from<br />
40 countries. Minister<br />
indicated that Azerbaijan<br />
produced 2 billion<br />
barrels of crude oil in<br />
2014, and the country,<br />
which increased its gas<br />
production capacity,<br />
attaches great importance<br />
to ensure a predictable<br />
and sustainable progress<br />
in oil production.<br />
KARA KUVVETLERİ<br />
KOMUTANI ORGENERAL<br />
AKAR KIRGIZİSTAN’DA<br />
Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hulusi<br />
Akar, resmi temaslarda bulunmak<br />
üzere gittiği Bişkek’te Kırgızistan Savunma<br />
Bakanı Abibila Kudayberdiyev ve Genelkurmay<br />
Başkanı Asanbek Alımkocayev<br />
ile görüştü. Akar ile Alımkocayev’in<br />
görüşmesinde iki ülke arasındaki askeri<br />
işbirliği, Kırgız askeri öğrencilerin Türkiye’deki<br />
eğitimi, Kırgızistan’da askeri okul<br />
kurulmasının yanı sıra TSK’nın Kırgız<br />
Silahlı Kuvvetleri’ne yaptığı yardımlar<br />
gibi konular ele alındı.<br />
MERKEL MEETS YATSENYUK<br />
AND ATAMBAYEV<br />
German Chancellor Angela Merkel<br />
met Ukrainian Prime Minister Arseniy<br />
Yatsenyuk in Berlin and underlined<br />
their financial support for Ukraine.<br />
Merkel also had a meeting with Kyrgyz<br />
President Almazbek Atambayev to<br />
discuss Kyrgyzstan’s membership<br />
to Eurasian Economic Union. She<br />
indicated that EU and Russia should<br />
not be regarded as two different<br />
alternatives for cooperation, relations<br />
with both parties can be maintained<br />
simultaneously.<br />
LAND FORCES COMMANDER<br />
GENERAL AKAR VISITS<br />
KYRGYZSTAN<br />
Land Forces Commander General<br />
Hulusi Akar paid an official visit to<br />
Bishkek and met with Kyrgyz Defense<br />
Minister Abibila Kudayberdiyev and<br />
Chief of the General Staff Asanbek<br />
Alımkojoyev. Main discussion topics<br />
of the meeting between Akar and<br />
Alımkojoyev were military cooperation<br />
between the two countries, training of<br />
Kyrgyz military students in Turkey,<br />
establishment of a military school<br />
in Kyrgyzstan, and Turkish Armed<br />
Forces’ aids to Kyrgyz Armed Forces.<br />
4 MAYIS <strong>2015</strong> SAYI <strong>30</strong> - MAY <strong>2015</strong> ISSUE <strong>30</strong>
www.hazarworld.com<br />
İRAN DIŞİŞLERİ<br />
BAKANI ZARİF<br />
KAZAKİSTAN’DA<br />
İran Dışişleri Bakanı<br />
Muhammed Cevad Zarif,<br />
Astana’da Kazakistanlı<br />
mevkidaşı Yerlan İdrisov ile<br />
bir araya geldi. Zarif ve İdrisov,<br />
3 milyar dolar seviyesinde<br />
bulunan ticaret hacmini 5<br />
milyar dolara çıkarmak için<br />
anlaşmaya vardılar. İki ülke<br />
arasında tarım başta olmak<br />
üzere çeşitli sektörlerde işbirliği<br />
imkanları olduğuna işaret<br />
eden Zarif, Kazakistan’da<br />
çeşitli yatırım projeleriyle<br />
ilgilendiklerini açıkladı.<br />
TSE, TANAP’A TEST<br />
VE MUAYENE DESTEĞİ<br />
VERECEK<br />
Trans Anadolu Doğal Gaz Boru<br />
Hattı (TANAP) projesinin ana<br />
hattında kullanılacak 1850<br />
kilometrelik çelik boruların<br />
yüzde 45’inin kaplaması, Türk<br />
Standartları Enstitüsü (TSE)<br />
tarafından test ve muayeneden<br />
geçirilecek. TSE Başkan Vekili<br />
Fahrettin Önder, deney ve test<br />
hizmetlerinde Ortadoğu’da ilk<br />
sırada olduklarını, Avrupa’da da<br />
yakın gelecekte liderliğe yükseleceklerini<br />
belirtti.<br />
IRANIAN FOREIGN<br />
MINISTER ZARIF<br />
VISITS KAZAKHSTAN<br />
Mohammad Javad Zarif,<br />
Minister of Foreign Affairs<br />
of Iran, met his Kazakh<br />
counterpart Yerlan Idrisov<br />
in Astana. Zarif and Idrisov<br />
agreed upon increasing the<br />
trade volume from 3 billion<br />
to 5 billion dollars. Pointing<br />
out current cooperation<br />
opportunities between the<br />
two countries in many sectors<br />
such as agriculture, Minister<br />
Zarif expressed their interest<br />
in various investment projects<br />
in Kazakhstan.<br />
ASYA ALTYAPI YATIRIM<br />
BANKASI’NIN KURUCU<br />
ÜYE SAYISI 57 OLDU<br />
Çin öncülüğünde kurulma<br />
The number of founding members<br />
çalışmaları devam eden Asya<br />
of Asian Infrastructure Investment<br />
Altyapı Yatırım Bankası’nın<br />
kurucu üye sayısı İsveç, İsrail, Bank, which is being established<br />
Güney Afrika, Azerbaycan, under the leadership of China, was<br />
İzlanda, Portekiz ve Polonya’nın finalized at 57 with the inclusion of<br />
da kabul edilmesiyle 57’ye Sweden, Israel, South Africa, Azerbaijan,<br />
Iceland, Portugal and Poland.<br />
yükseldi. Kurucu üyelerin<br />
Nisan sonunda Pekin’de, <strong>Mayıs</strong> Chinese Vice Minister of Finance Shi<br />
sonunda da Singapur’da bir<br />
Yaobin stated that founding members<br />
araya geleceklerini ifade eden<br />
Çin Maliye Bakanı Yardımcısı<br />
will gather in Beijing in late April,<br />
Shi Yaobin, söz konusu bankanın and Singapore in late May, and the<br />
yönetim taslağının Haziran sonu administrative draft of the bank will<br />
gelmeden imzalanacağını kaydetti. be signed until the end of June.<br />
TSE WILL TEST AND<br />
EXAMINE TANAP’S<br />
PIPES<br />
Coating of 45% of the steel pipes<br />
which will be used in the 1850-<br />
km Trans Anatolian Natural<br />
Gas Pipeline (TANAP) project<br />
will be tested and examined<br />
by Turkish Standards Institution<br />
(TSE). TSE President (A.)<br />
Fahrettin Önder stated that TSE<br />
is the leading test and examination<br />
institution in the Middle<br />
East, and also they will be a<br />
leading institution in Europe in<br />
the near future.<br />
ASIAN INFRASTRUCTURE<br />
INVESTMENT BANK FOUNDING<br />
MEMBERS FINALIZED AT 57<br />
HAZAR WORLD 5
HAZAR’A DAİR / CASPIAN OVERVIEW<br />
DANİMARKA, POLONYA<br />
VE İSVEÇ’TEN<br />
GÜRCİSTAN’IN AB<br />
ÜYELİĞİNE DESTEK<br />
Gürcistan’ı ziyaret eden<br />
Danimarka, Polonya ve İsveç’in<br />
Dışişleri Bakanları, Tiflis<br />
yönetimine AB üyeliği konusunda<br />
destek verdiklerini belirtti ve bazı<br />
talepleri dile getirdi. Danimarka<br />
Dışişleri Bakanı Martin Lidegaard,<br />
Gürcistan topraklarının işgalini<br />
kınadıklarını ifade etti. Lidegaard,<br />
Abhazya ve Güney Osetya’nın<br />
Rusya ile yaptığı ortaklık ve ittifak<br />
anlaşmalarının kabul edilemez<br />
olduğunun da altını çizdi.<br />
DENMARK, POLAND AND<br />
SWEDEN’S SUPPORT<br />
FOR GEORGIA’S EU<br />
MEMBERSHIP<br />
Foreign Ministers of Denmark,<br />
Poland and Sweden paid an<br />
official visit to Georgia and<br />
expressed their support for<br />
Georgia’s membership to EU.<br />
Foreign Minister of Denmark<br />
Martin Lidegaard underlined<br />
their condemnation for the<br />
occupation of Georgian<br />
territories. Lidegaard also<br />
stated that Abkhazia and South<br />
Ossetia’s partnership and<br />
alliance agreements with Russia<br />
are unacceptable.<br />
GÜNEY KORE VE<br />
TÜRKMENİSTAN<br />
ARASINDA 5,7 MİLYAR<br />
DOLARLIK ANLAŞMA<br />
Türkmenistan Devlet Başkanı<br />
Gurbanguli Berdimuhamedov,<br />
Güney Kore Devlet Başkanı<br />
Park Geun-hye ile görüşerek<br />
bir dizi ekonomik anlaşmaya<br />
imza attı. İmzalanan anlaşmalar<br />
çerçevesinde çelik fabrikası,<br />
otomobil yakıtı üretim tesisi<br />
ve doğal gazdan sıvı yakıt<br />
üretim tesisi inşa edilecek. Bu<br />
anlaşmaların toplam değerinin 5,7<br />
milyar doları bulması bekleniyor.<br />
5.7 BILLION DOLLAR<br />
AGREEMENT BETWEEN<br />
SOUTH KOREA AND<br />
TURKMENISTAN<br />
President of Turkmenistan<br />
Gurbanguly Berdimuhamedov<br />
met President of South Korea<br />
Park Geun-hye to sign a number<br />
of economic agreements. Within<br />
the scope of these agreements, a<br />
steel plant, automotive fuel plant<br />
and gas-to-liquid plant will be<br />
established. It is estimated that the<br />
total value of these agreement will<br />
be 5.7 billion dollars.<br />
ULUSLARARASI SİBER<br />
GÜVENLİK KONFERANSI<br />
GERÇEKLEŞTİ<br />
Hollanda’da başlayan ve internet<br />
güvenliği ile siber suçların ele alındığı<br />
konferansta Türkiye’yi Dışişleri<br />
Bakan Yardımcısı Büyükelçi Naci<br />
Koru temsil etti. Lahey’de iki gün<br />
süren ve farklı ülkelerden 1800’e<br />
yakın kişinin katıldığı konferansta,<br />
internet güvenliği ve siber suçlarla<br />
mücadele konuları ele alındı.<br />
Konferans kapsamında Lahey’de<br />
siber güvenlikle ilgili bir merkez<br />
kuruldu.<br />
INTERNATIONAL CYBER<br />
SECURITY CONFERENCE<br />
WAS HELD<br />
The conference took place in the<br />
Netherlands to discuss internet<br />
security and cyber crimes. Deputy<br />
Minister of Foreign Affairs<br />
Ambassador Naci Koru represented<br />
Turkey at the conference which<br />
lasted two days with around 1800<br />
participants from different countries.<br />
Internet security and the fight<br />
against cyber crimes were discussed<br />
and a cyber security center was<br />
established in the Hague.<br />
6 MAYIS <strong>2015</strong> SAYI <strong>30</strong> - MAY <strong>2015</strong> ISSUE <strong>30</strong>
www.hazarworld.com<br />
MAYIS <strong>2015</strong><br />
MAY <strong>2015</strong><br />
12-14<br />
12-14 TRANSCASPIAN <strong>2015</strong><br />
25-28<br />
6. DÜNYA ENERJİ DÜZENLEME<br />
FORUMU<br />
25-28 MAYIS<br />
İSTANBUL-TÜRKİYE<br />
19. ÖZBEKİSTAN<br />
ULUSLARARASI PETROL VE<br />
GAZ KONFERANSI VE SERGİSİ<br />
(OGU)<br />
12-14 MAYIS <strong>2015</strong><br />
TAŞKENT – ÖZBEKİSTAN<br />
Uluslararası petrol ve gaz şirketleri ve<br />
hizmet sağlayıcıları bir araya getirerek<br />
Özbek petrol ve gaz şirketi<br />
Uzbekneftegaz ile yeni iş fırsatları<br />
konusunda fikir alışverişinde bulunma<br />
şansı veren etkinlik, 6000’in üzerinde<br />
yerli ve yabancı şirketi ağırlamaya<br />
hazırlanıyor. OGU, Özbekistan’ın en<br />
yüksek katılımlı tek petrol ve gaz etkinliği.<br />
19 TH UZBEKISTAN<br />
INTERNATIONAL OIL AND GAS<br />
CONFERENCE AND EXHIBITION<br />
(OGU)<br />
12-14 MAY <strong>2015</strong><br />
TASHKENT – UZBEKISTAN<br />
International oil and gas companies and<br />
service providers will have the opportunity<br />
to discuss contracts and new business<br />
opportunities with Uzbekneftegaz.<br />
Over 6,000 local and international companies<br />
are expected to attend OGU,<br />
making it the nation’s only and best<br />
attended oil and gas event.<br />
12-14 MAYIS <strong>2015</strong><br />
BAKÜ-AZERBAYCAN<br />
14. Uluslararası Ulaştırma, Transit ve<br />
Lojistik Sergisi TransCaspian <strong>2015</strong>,<br />
etkili, verimli ve tüm taraflara fayda<br />
sağlayacak ilişkiler geliştirmek, yeni<br />
anlaşmalar imzalamak, yatırımlar<br />
yapmak, deneyimleri paylaşmak ve<br />
piyasa değerlendirmelerinde bulunmak<br />
için mükemmel bir fırsat sunuyor.<br />
TRANSCASPIAN <strong>2015</strong><br />
12-14 MAY <strong>2015</strong><br />
BAKU-AZERBAIJAN<br />
The 14 th International Transport,<br />
Transit and Logistics Exhibition,<br />
TransCaspian <strong>2015</strong> will create an<br />
excellent opportunity to establish and<br />
expand new effective and mutually<br />
beneficial contacts, to enter into<br />
promising contract, to make investments,<br />
to exchange experiences and<br />
to assess the market.<br />
Dünya Enerji Düzenleme Forumu,<br />
enerji düzenlemesi alanında dünyanın<br />
önde gelen konferansıdır. Dünyada<br />
enerji regülasyonu konusunda enerji<br />
düzenleyicileri ve enerji piyasasındaki<br />
paydaşları bir araya getiren ve bilgi ve<br />
deneyim paylaşılması amacıyla gerçekleştirilmektedir.<br />
6 TH WORLD FORUM ON<br />
ENERGY REGULATION<br />
25-28 MAY<br />
ISTANBUL–TURKEY<br />
The <strong>World</strong> Forum on Energy Regulation<br />
is the world’s foremost conference in<br />
energy regulation. It aims at providing a<br />
venue where energy regulators and<br />
other energy market stakeholders may<br />
discuss issues and experiences of common<br />
interest.<br />
HAZAR TAKVİMİ / CASPIAN CALENDAR<br />
MAYIS <strong>2015</strong><br />
TTIP ANLAŞMASININ TÜRKİYE’DE<br />
PETROKİMYA SANAYİSİNE OLASI<br />
ETKİLERİNİN ANALİZİ<br />
ANALYZING THE POTENTIAL IMPACTS<br />
OF TTIP AGREEMENT ON TURKISH<br />
PETROCHEMICAL INDUSTRY<br />
05 <strong>Mayıs</strong> <strong>2015</strong> / 05 May <strong>2015</strong><br />
HASEN, İstanbul, Türkiye<br />
HASEN, Istanbul, Turkey<br />
6. TÜRKMENİSTAN GAZ KONGRESİ<br />
6 TH TURKMENISTAN GAS CONGRESS<br />
19-21 <strong>Mayıs</strong> <strong>2015</strong> / 19-21 May <strong>2015</strong><br />
Türkmenbaşı, Türkmenistan<br />
Turkmenbashi, Turkmenistan<br />
38. IAEE ULUSLARARASI<br />
KONFERANSI<br />
38 TH IAEE INTERNATIONAL<br />
CONFERENCE<br />
25-27 <strong>Mayıs</strong> <strong>2015</strong> / 25-27 May <strong>2015</strong><br />
Antalya, Türkiye / Antalya, Turkey<br />
2. ICIS TÜRKİYE BAZ VE GRES YAĞI<br />
KONFERANSI<br />
THE 2 ND ICIS TURKISH BASE OILS &<br />
LUBRICANTS CONFERENCE<br />
27-28 <strong>Mayıs</strong> <strong>2015</strong> / 27-28 May <strong>2015</strong><br />
İstanbul, Türkiye / İstanbul, Turkey<br />
MAY <strong>2015</strong><br />
HAZAR WORLD<br />
7
HABER / NEWS<br />
01<br />
BAKÜ AVRUPA OYUNLARI İÇİN GERİ SAYIM BAŞLADI<br />
Azerbaycan’ın Eurovision ile başlayan uluslararası organizasyonlara ev sahipliği<br />
yapma yolculuğu bu yıl ilki düzenlenecek Bakü Avrupa Oyunları ile devam ediyor.<br />
Mart ve Nisan ayı hazırlık testleri ile geçerken tesislerin birçoğu tamamlandı.<br />
COUNTDOWN FOR BAKU EUROPEAN GAMES<br />
Azerbaijan started hosting international organizations with Eurovision, and it<br />
continues with Baku European Games this year. March and April were full of<br />
preparation tests for the country, and most of the facilities have been completed.<br />
Azerbaycan’da heyecan dorukta.<br />
Azerbaycan halkı Haziran’ı iple çekiyor<br />
ve ülkede Bakü Avrupa Oyunları<br />
için hazırlıklar hızla devam ediyor.<br />
Sadece Avrupalı ülkelerin katıldığı bu çok<br />
sporlu etkinlik 12 Haziran’da başlayacak. 17<br />
gün sürecek olan Avrupa Oyunları’nda 49<br />
ülkeden 6 bini aşkın sporcu 20 branşta<br />
mücadele edecek. Azerbaycan Gençlik ve<br />
Spor Bakanı Azad Rahimov, “Bakü <strong>2015</strong><br />
Oyunları kıta içi bir etkinlik olsa da biz bu<br />
organizasyonu uluslararası düzeyde yapmalıyız<br />
ve buna hazırız” diyor. Bu motivasyonla<br />
hazırlanan organizasyonda Azerbaycan’ın<br />
böylesine devasa bir organizasyonu başarıyla<br />
tamamlaması için 18 bin gönüllü çalışıyor.<br />
BAKÜ EVLERE GİDECEK, EVLER BAKÜYE<br />
GELECEK<br />
Rahimov’un da dediği gibi bu organizasyon<br />
kıta içinde gerçekleşse bile Azerbaycan’ın<br />
bütün dünyaya tanıtılması için çok önemli<br />
bir basamak niteliğinde. Küresel ölçekte<br />
gerçekleştirilen olimpiyatlara bakıldığında,<br />
2012 Londra Olimpiyat Oyunları TV yayını<br />
verilerine göre İngiltere’de 51,9 milyon kişi<br />
tarafından izlenirken, ABD’de 219 milyon<br />
kişi tarafından izlendi. Dünyada ise 4,8 milyar<br />
kişinin evine TV aracılığıyla bu olimpiyatlar<br />
girdi. Olimpiyat oyunlarının televiz-<br />
01<br />
Azerbaycan Gençlik<br />
ve Spor Bakanı Azad<br />
Rahimov.<br />
01<br />
Azad Rahimov, Minister<br />
of Youth and Sports of<br />
Azerbaijan.<br />
Azerbaijan is really excited for Baku<br />
European Games. Azerbaijani people<br />
are impatiently waiting for June and<br />
preparations for the games continue<br />
at full speed. This multi-sport event will<br />
start on June 12 with the participation of<br />
European countries. The games will last 17<br />
days, and more than 6 thousand athletes<br />
from 49 countries will compete in 20<br />
branches. Minister of Youth and Sports of<br />
Azerbaijan Azad Rahimov said, “Although<br />
Baku <strong>2015</strong> is an intracontinental event, we<br />
should take this organization to the international<br />
level and we are ready for this.” With<br />
such a great motivation, 18 thousand volunteers<br />
are working to realize this giant organization<br />
successfully.<br />
BAKU IN HOUSES, HOUSES IN BAKU<br />
As underlined by Rahimov, this organization<br />
will be a crucial step for the introducing<br />
Azerbaijan to the world although it has an<br />
intracontinental structure. Considering<br />
global olympic games, 2012 London Olympic<br />
Games were watched on TV by 51.9 people<br />
in the UK while it was watched by 219 million<br />
people in the USA. Moreover, 4.8 billion<br />
people followed the games on TV throughout<br />
the world. In addition to the people at<br />
home watching TV programs to follow<br />
8 MAYIS <strong>2015</strong> SAYI <strong>30</strong> - MAY <strong>2015</strong> ISSUE <strong>30</strong>
www.hazarworld.com<br />
yon yayınlarıyla evlere ulaşmasının yanı<br />
sıra, çok sayıda insanın ışıklar şehri<br />
Bakü’ye izleyici olarak gelmesi de<br />
Azerbaycan’ın tanıtımı açısından çok önemli.<br />
Birçok turistin Azerbaycan’ı yakından<br />
tanıyacak olması belki de yüksek bütçeli<br />
tanıtım filmlerinin sağlayamayacağı bir<br />
avantaj.<br />
NE KADAR MİLLİ GELİR O KADAR MADALYA<br />
Her şey 8 Aralık 2012 tarihinde Roma’da<br />
başladı ve Bakü ev sahibi ülke olarak seçildi.<br />
Bir tarafta sporcular birbirleriyle kıyasıya<br />
rekabet ederken, diğer tarafta ise ev sahibi<br />
şehir olmak için ülkeler ve şehirler arasında<br />
kıran kırana bir rekabet sürdürülüyor.<br />
Yapılan bir çalışmaya göre madalya<br />
sayısı ile kişi başına düşen milli gelir arasında<br />
güçlü bir bağ var. Yani kişi başı milli<br />
gelirdeki artış, olimpiyatlarda ülke sporcularının<br />
iki ila beş madalya fazla kazanacağı<br />
anlamına gelebiliyor. “Çok sayıda madalya<br />
kazanmamız lazım” diyen Bakan Rahimov’a<br />
güzel haberi ekonomistler veriyor. Çünkü<br />
Azerbaycan ekonomisindeki büyüme trendi<br />
uzun süredir devam ediyor ve milli gelirde<br />
hatırı sayılır bir artış yaşanıyor.<br />
GURURLU TARİH VE UMUT DOLU GELECEK<br />
Olimpiyat oyunları zaman içerisinde ülkelerin<br />
ekonomik, siyasi, bilimsel ve kültürel<br />
alanlarda güçlerini sergiledikleri bir arenaya<br />
dönüştü. Bu tür dev organizasyonlar<br />
ülkenin görünümü ve sosyal tesis kazanımları<br />
açısından da ev sahibi ülkeye önemli<br />
katkılar sağlıyor. Yeni yollar, binalar, spor<br />
merkezleri inşa edilen ve eski spor tesisleri<br />
yenilenen Azerbaycan’da Bakü’nün de çehresi<br />
değişti. Elbette böylesi büyük organizasyonların<br />
en merak edilen kısmı açılış ve<br />
kapanış törenleridir. Azerbaycan’da ışıklar<br />
şehri Bakü’ye yakışır üç boyutlu bir ışık<br />
gösterisi hazırlanırken, oyunların maskotu<br />
da ülkenin doğasından ve mirasından ilham<br />
alarak “Ceylan” ve “Nar” olarak belirledi.<br />
Bu maskotlar ülkenin “gururlu tarihini” ve<br />
“umut dolu geleceğini” yansıtıyor.<br />
Sonuç olarak; bu büyüklükteki organizasyonların<br />
ekonomik getirisi ya da götürüsü<br />
tartışıladursun, bir ülkenin küresel duruşu<br />
açısından sağladığı prestij bu oyunlarda<br />
arzuyu kabartan esas nokta olarak karşımıza<br />
çıkıyor. 2014 Dünya Kupası’nın ardından<br />
Brezilya’da gerçekleşen 2016 Rio de Janeiro<br />
Olimpiyatları’nın Brezilya için en anlamlı<br />
getirisinin, ülkede yaşanan ekonomik sıkıntıların<br />
geride bırakıldığı imajını çizmek<br />
olduğu söylenebilir.<br />
CEYLAN VE NAR<br />
MASKOTLARI<br />
“GURURLU TARIHI”<br />
VE “UMUT DOLU<br />
GELECEĞI”<br />
SIMGELIYOR.<br />
GAZELLE AND<br />
POMEGRANATE<br />
MASCOTS<br />
REPRESENT THE<br />
“PROUD HISTORY”<br />
AND “PROMISING<br />
FUTURE”.<br />
olympic games, there are also lots of people<br />
who come to Baku, the ‘City of Lights’, to<br />
attend the olympic games. This is very<br />
important for the global publicity of<br />
Azerbaijan. A great number of tourists will<br />
have the chance to learn about Azerbaijan at<br />
first hand, which cannot be even achieved<br />
with high-cost promotion films.<br />
HIGHER NATIONAL INCOME, MORE MEDALS<br />
It all began on December 8, 2012 in Rome,<br />
and Baku was elected as the host city. While<br />
athletes were in a fierce competition with<br />
each other, cities and countries were also<br />
having a stiff competition. According to a<br />
research study, there is a strong correlation<br />
between the number of medals and per capita<br />
income. Any increase in per capita income<br />
would mean that athletes of that country<br />
will win 2 to 5 more medals. Minister<br />
Rahimov said “We need to win many medals”<br />
and economists give the good news to<br />
the minister by indicating that Azerbaijan’s<br />
economy has a growth trend for a long period<br />
of time and there is a significant increase<br />
in gross domestic product.<br />
PROUD HISTORY AND PROMISING FUTURE<br />
Olympic games gradually turned into an<br />
arena where countries display their power<br />
in the economic, political, scientific and cultural<br />
areas. Such giant organizations make a<br />
great contribution to the host country’s prestige<br />
and the number of social facilities. Baku<br />
has gained a new look with newly-established<br />
roads, buildings, sports centers and<br />
renovated sports facilities. Opening and<br />
closing ceremonies are the most striking<br />
moments of these giant organizations. A 3D<br />
light performance is being prepared for<br />
Baku, which is known as the City of Lights.<br />
Moreover, gazelle and ¬pomegranate have<br />
been presented as the official mascots of the<br />
games by the inspiration of the country’s<br />
nature and heritage. These mascots represent<br />
the “proud history” and “promising<br />
future” of the country.<br />
In conclusion; among all those controversies<br />
about the economic advantages or disadvantages<br />
of such big organizations, prestige<br />
stands out as the most striking aspect of<br />
these games in terms of the country’s global<br />
stance. The most important advantage of<br />
2016 Rio de Janeiro Olympic Games, which<br />
was held in Brazil after 2014 <strong>World</strong> Cup,<br />
could be regarded as its contribution to the<br />
country’s image after recovering from the<br />
economic crisis.<br />
HAZAR WORLD<br />
9
RÖPORTAJ / INTERVIEW<br />
TRACECA / TRACECA<br />
TRACECA PROJESİ BU YIL TÜRKİYE’YE EMANET<br />
THIS YEAR TURKEY WILL RUN THE TRACECA PROJECT<br />
Küreselleşmeye paralel olarak hızlı ve alternatif ulaşım koridorlarının geliştirilmesi<br />
dünya ticaretinin ilerleyebilmesi için bir zorunluluk haline geldi. Dünyanın<br />
ekonomik güç merkezlerinin Batı’dan Doğu’ya doğru kayması özellikle Avrupa ile<br />
Orta Asya ve Uzak Doğu arasındaki bağlantının güçlendirilmesinin önemini daha da<br />
artırıyor.<br />
Developing fast and alternative transport corridors in parallel to globalization<br />
has turned into an obligation for the development of world trade. Economic<br />
centers’ shift from the West to the East increases the importance of<br />
strengthening the link from Europe to Central Asia and Far East.<br />
MERVE DAMCI<br />
Azerbaycan’ın merhum lideri Haydar<br />
Aliyev’in girişimiyle 17 yıl önce<br />
kurulan Avrupa-Kafkasya-Asya<br />
Ulaştırma Koridoru’nun bu yıl<br />
dönem başkanlığını Tacikistan’dan devralan<br />
ve gelecek yıl Ukrayna’ya devredecek<br />
olan Türkiye, Demirden İpek Yolu’nun<br />
yeniden canlandırılması için çalışacak.<br />
Batılılar için değerli bir pazar olarak görülen<br />
Bağımsız Devletler Topluluğu üyeleri<br />
zamanla yatırım yapmaya değer bir konuma<br />
yükseldi. Yıl sonu itibariyle tamamlanması<br />
planlanan Bakü-Tiflis-Kars demiryolu<br />
hattı projesi geçmişte kurulan ortaklık<br />
zincirinin en önemli halkalarından biri<br />
oldu. Bu projeyle beraber Doğu ile Batı<br />
arasındaki ekonomik etkileşim daha da<br />
hızlandı. Yeni bir ulaştırma koridorunun<br />
kurulması fikri hem AB hem de bölge<br />
01<br />
TRACECA Azerbaycan<br />
Milli Sekreteri Akif<br />
Mustafayev.<br />
01<br />
Akif Mustafayev,<br />
TRACECA National<br />
Secretary in Azerbaijan.<br />
Turkey will be the term president the<br />
Transport Corridor Europe-<br />
Caucasia-Asia, which was established<br />
17 years before with the initiative of<br />
Azerbaijan’s late leader Heydar Aliyev.<br />
Turkey will take over the presidency from<br />
Tajikistan and will hand it over to Ukraine<br />
next year. This year, Turkey will work for<br />
reviving the Iron Silk Road. Regarded as a<br />
valuable market for the West,<br />
Commonwealth of Independent States has<br />
gradually gained importance for foreign<br />
investments. The Baku-Tbilisi-Kars<br />
Railway project, which is planned to be<br />
finalized by the end of this year, is one of<br />
the most vital links in the partnership<br />
chain. The economic interaction between<br />
the East and the West intensified with this<br />
project. The idea of establishing a new<br />
10<br />
MAYIS <strong>2015</strong> SAYI <strong>30</strong> - MAY <strong>2015</strong> ISSUE <strong>30</strong>
www.hazarworld.com<br />
ülkeleri için yabancı yatırım, turizm ve<br />
bölgesel kalkınma başlıklarını üst sıralara<br />
taşıdı. Bu amaç doğrultusunda, 1998 yılında<br />
AB ile Avrupa Kafkasya Asya<br />
Ulaştırma Koridoru (TRACECA) başlığı<br />
altında bir proje oluşturuldu. Böylece<br />
Avrupa’da doğu-batı ekseninde<br />
Karadeniz’i geçerek Kafkaslar ve <strong>Hazar</strong><br />
Denizi üzerinden Orta Asya’ya açılan bir<br />
taşımacılık koridorunun geliştirilmesi<br />
amaçlanıyordu. Azerbaycan, Bulgaristan,<br />
Ermenistan, Gürcistan, Kazakistan,<br />
Kırgızistan, Moldova, Romanya,<br />
Tacikistan, Türkiye, Ukrayna, Özbekistan<br />
ve İran’dan oluşan TRACECA çerçevesinde<br />
üye ülkeler kendi bütçeleri ile ulaşım<br />
alanlarındaki altyapı projelerini gerçekleştirmeye<br />
başladı. 11 yıldır TRACECA<br />
Azerbaycan Milli Sekreteri olarak görev<br />
yapan Akif Mustafayev TRACECA serüvenini<br />
ve Türkiye’nin ve Azerbaycan’ın bu<br />
oluşuma kattığı sinerjiyi anlattı.<br />
TRACECA<br />
AZERBAYCAN’IN<br />
GİRİŞİMİYLE 1998<br />
YILINDA KURULDU.<br />
TRACECA WAS<br />
ESTABLISHED IN<br />
1998 WITH<br />
AZERBAIJAN’S<br />
INITIATIVE.<br />
transport corridor brought forward the<br />
issues of foreign investment, tourism and<br />
regional development issues for not only<br />
EU but also the countries of the region. In<br />
this regard, the Transport Corridor<br />
Europe-Caucasia-Asia was developed<br />
with the European Union in 1998. The<br />
project aimed to create a transport corridor<br />
in the East-West axis from the Black<br />
Sea, the Caucasus and the Caspian Sea to<br />
Central Asia. Within the framework of<br />
TRACECA, which included Azerbaijan,<br />
Bulgaria, Armenia, Georgia, Kazakhstan,<br />
Kyrgyzstan, Moldavia, Romania,<br />
Tajikistan, Turkey, Ukraine, Uzbekistan<br />
and Iran, member states started to realize<br />
transport infrastructure projects using<br />
their budgets. Akif Mustafayev,<br />
Azerbaijan National Secretary of<br />
TRACECA for 11 years, told us the<br />
TRACECA journey and the synergy of<br />
Turkey and Azerbaijan in this project.<br />
17 yıldır var olan ve İran’ın da katılımıyla<br />
üye sayısı 13’e yükselen<br />
TRACECA nasıl bir misyon üstleniyor?<br />
Şimdiye kadar kaç projeye imza<br />
atıldı?<br />
Mustafayev: Azerbaycan, Türkiye, İran,<br />
Kazakistan, Moldova gibi ülkeler kendi<br />
aralarında uzlaşarak, karayolları, demiryolları,<br />
havacılık ve deniz taşımacılığı<br />
alanlarında yatırım yapıyorlar. Hem de<br />
milyar dolarlık yatırımlar… Peki buradaki<br />
kazanım nedir? Tüm ülkeler kendi ülkelerinde<br />
yatırım yaparak kendi ulaşım sistemlerini<br />
iyileştirse, koridor daha iyi çalışır.<br />
Koridor Asya’dan başlayarak<br />
Avrupa’ya ulaşmaktadır. Son 15 yılda<br />
The number of member states of<br />
TRACECA has increased to 13 with<br />
the participation of Iran. What is the<br />
mission of the 17-year TRACECA?<br />
How many projects have been realized?<br />
Mustafayev: Many countries like<br />
Azerbaijan, Turkey, Iran, Kazakhstan and<br />
Moldavia act together and make investments<br />
in roads, railways, aviation and<br />
marine transport. Those are billion-dollar<br />
projects… What do they gain? If all countries<br />
invest in their countries and improve<br />
their transport systems, the corridor<br />
would run even more smoothly. The corridor<br />
stretches from Asia to Europe. In the<br />
HAZAR WORLD<br />
11
TRACECA / TRACECA<br />
TRACECA programı çerçevesinde 80’e<br />
yakın proje hayata geçirildi. Bu projelerin<br />
çoğu teknik projelerdi. Yılda yaklaşık 15<br />
milyon Euro değeri olan 80 projenin tamamı<br />
AB Komisyonu tarafından karşılandı.<br />
Türkiye ve Azerbaycan da dahil olmak<br />
üzere tüm üye ülkeler köprülere, tünellere<br />
her yıl milyarlarca dolar yatırım yapıyor.<br />
AB projeleri, üye ülkelerin kendi ulaştırma<br />
sektörlerine yatırım yapmaları, tankerler<br />
ve gemiler satın almaları için teşvik<br />
niteliğinde. TRACECA’nın en önemli özelliklerinden<br />
biri de kültürel, sosyal ve ekonomik<br />
olarak farklı devletleri bir çatı<br />
altında toplaması. Bunu da biz bir araya<br />
gelerek, konuşup tartışarak gerçekleştirebiliyoruz.<br />
Azerbaycan ve Ermenistan arasındaki<br />
Karabağ sorunu yıllardır çözüm bekliyor.<br />
Buna rağmen TRACECA’ya kabul<br />
edilen ülkeler arasında Ermenistan’ın<br />
da bulunması göze çarpıyor. Projeye<br />
Ermenistan nasıl dahil oldu?<br />
M.: Bu soru bana daha önce çok soruldu.<br />
1998’de Haydar Aliyev’in teşebbüsü ile<br />
konferans düzenlendiğinde, AB bir şart<br />
koymuştu. “Komşu Ermenistan’ı davet<br />
etmezseniz, Bakü’de bu konferans olmayacak”<br />
demişti. Haydar Aliyev de akıllı bir<br />
insandı ve “öyleyse davet edelim” dedi.<br />
Böylece resmi bir davet gönderildi. Tüm<br />
devletlerden Cumhurbaşkanı düzeyinde<br />
katılım olurken Ermenistan’dan dönemin<br />
Başbakanı gelmişti. Bunun üzerine<br />
Haydar Aliyev sayesinde TRACECA’nın<br />
merkezi Bakü’de kuruldu. Şu anda 13 üye<br />
devlet Bakü’ye bağlı. Sadece<br />
Azerbaycan’da tüm devletlerin daimi sekreterleri<br />
bulunuyor. Birçok devlet<br />
Ermenistan ile aramızdaki sorunu öne<br />
sürerek, bu görevi bizden almaya çalıştı<br />
ancak başaramadı.<br />
13 ÜYE ÜLKESİ<br />
BULUNAN<br />
TRACECA’NIN<br />
DÖNEM<br />
BAŞKANLIĞINI 1 YIL<br />
SÜREYLE TÜRKİYE<br />
ÜSTLENDİ.<br />
FOR A YEAR, TURKEY<br />
TOOK OVER THE<br />
TERM PRESIDENCY<br />
OF TRACECA AMONG<br />
13 MEMBER STATES.<br />
Ulaştırma koridorunda taşımacılık<br />
faaliyetleri yürüten üye devletlerin en<br />
çok karşılaştığı sorunlar neler?<br />
M.: TRACECA programı kapsamında<br />
koridorun potansiyelinin %50’sini bile kullanmadığımızı<br />
düşünüyorum. Peki ne<br />
yapmak lazım? Sınır sorunları var. Bu çok<br />
sorunlu bir konu. Koridorda Çin-<br />
Kazakistan sınırı, Kazakistan-Azerbaycan<br />
sınırı, Azerbaycan-Gürcistan sınırı,<br />
Gürcistan-Türkiye sınırı, Türkiye-<br />
Bulgaristan sınırı gibi 7-8 sınır var. Her<br />
birinin kendi kanunları ve gümrüğü var.<br />
Zamanla bu konuda ilerlemeler de kaydelast<br />
15 years, around 80 projects have been<br />
realized within the TRACECA program.<br />
These projects were mostly technical projects.<br />
The total value of these projects was<br />
around 15 million Euros per year, and this<br />
amount was entirely covered by the EU<br />
Commission. All member states, including<br />
Turkey and Azerbaijan, make billions<br />
of dollars of investments in bridges and<br />
tunnels every year. EU projects are like<br />
incentives for investments in transport<br />
sectors, buying tankers and ships by<br />
member states. One of the most important<br />
aspects of TRACECA is its role as an<br />
umbrella organization for culturally,<br />
socially and economically different states.<br />
With this purpose, we gather and discuss<br />
all necessary issues.<br />
The Karabakh conflict between<br />
Azerbaijan and Armenia remains<br />
unresolved for years. However, it is<br />
surprising to see Armenia as a member<br />
state. How was Armenia admitted<br />
as a member state to TRACECA?<br />
M.: I encountered with this question<br />
many times before. EU laid down a condition<br />
when Heydar Aliyev organized a<br />
conference in 1998. EU said, “If you do<br />
not invite your neighbor Armenia, the<br />
conference will not be held in Baku.”<br />
Heydar Aliyev was a wise person and<br />
decided to invite Armenia. An official<br />
invitation was sent. While all member<br />
states attended the conference at the<br />
presidential level, Armenia was represented<br />
by then Prime Minister. Thanks to<br />
Heydar Aliyev, TRACECA’s headquarters<br />
was established in Baku. Today, the program<br />
has 13 member states. All states<br />
have permanent representatives in<br />
Azerbaijan. Many states tried to take this<br />
responsibility from us by pointing out the<br />
problem with Armenia but they failed to<br />
do so.<br />
What are the most frequently encountered<br />
problems by member states in<br />
the transport corridor?<br />
M.: I think we hardly use 50% of the corridor’s<br />
actual potential within the scope<br />
of TRACECA. What should we do? There<br />
are border problems. This is a very problematic<br />
issue. There are 7-8 borders<br />
throughout the corridor such as China-<br />
Kazakhstan border, Kazakhstan-<br />
Azerbaijan border, Azerbaijan-Georgia<br />
border, Georgia-Turkey border and<br />
12 MAYIS <strong>2015</strong> SAYI <strong>30</strong> - MAY <strong>2015</strong> ISSUE <strong>30</strong>
www.hazarworld.com<br />
dildi. Önceleri her sınırda 10-15 devlet<br />
kurumu kontroller gerçekleştiriyordu,<br />
şimdi bu sayı azaldı. Örneğin Azerbaycan<br />
sınırında daha önce 7-8 kurum varken<br />
şimdi bir gümrük bir de sınır hizmeti<br />
kurumu kaldı. Ama TRACECA’nın potansiyeli<br />
çok daha büyük. 13 üye ülkenin toplam<br />
yüzölçümü Avrupa Birliği’nin yüzölçümünden<br />
4 kat büyük. Bunun dışında<br />
TRACECA bölgesinde petrol, doğal gaz,<br />
altın, pamuk gibi pek çok ürünün yanı<br />
sıra denizcilik de var. Bunlara Avrupa’nın<br />
ihtiyacı var. Avrupa’da ise teknoloji ve akıl<br />
var. Yani teknolojiyi, aklı buraya getirmek,<br />
buradan da petrolü ve gazı oraya taşımak<br />
lazım.<br />
Türkiye TRACECA’ya ne gibi katkılar<br />
sağlıyor?<br />
M.: Öncelikle Türkiye’nin tecrübesi var.<br />
Üye devletlerin çoğu; Romanya,<br />
Bulgaristan ve Türkiye dışındaki ülkeler<br />
Sovyet sisteminden geliyor. Eski Sovyet<br />
ülkelerinin ekonomisi tamamen farklıydı.<br />
Kimse aç kalmasın diye çalışana da çalışmayana<br />
da aynı ücret veriliyordu. Bu<br />
durum da ülke ekonomilerinin ilerlemesini<br />
engelliyordu. Ayrıca Sovyet sistemi<br />
dışarıya kapalıydı, yani Türkiye’nin adını<br />
söylemek bile suçtu. Bu suçu işleyenler<br />
hapse atılıp Sibirya’ya gönderiliyordu.<br />
Radyoda Türkiye’yi dinleyemezdik.<br />
Babam çok meşhur bir akademisyendi,<br />
radyoda Türkiye’yi korkarak dinlerdi. Zira<br />
KGB yakalasaydı, akademisyen olmasına<br />
bakmaksızın derhal tutuklarlardı. Böyle<br />
zamanlar yaşadık. Üstelik bu dönemlerin<br />
üzerinden yalnızca 40 yıl geçti. Şimdi<br />
bakın bir millet iki devlet olduk. Arada<br />
hiçbir engel kalmadı. Bu aşamaya ulaşmada<br />
TRACECA’nın katkısı bir hayli fazladır.<br />
SON 15 YILDA<br />
TRACECA PROGRAMI<br />
ÇERÇEVESİNDE 80’E<br />
YAKIN PROJE<br />
GERÇEKLEŞTİ.<br />
IN THE LAST 15<br />
YEARS, AROUND 80<br />
PROJECTS HAVE<br />
BEEN REALIZED<br />
WITHIN THE<br />
TRACECA PROGRAM.<br />
Turkey-Bulgaria border. Each state has<br />
its own laws and customs. We have made<br />
progress in this issue. 10-15 state authorities<br />
were making inspections at the borders<br />
before, but now this number is less.<br />
There were 7-8 authorities at Azerbaijan’s<br />
borders, but today there are only customs<br />
authority and border services.<br />
Nevertheless, TRACECA’S potential is<br />
even much higher than that. Total surface<br />
area of 13 member states is 4 times larger<br />
than the EU. Besides, the TRACECA<br />
region has oil, natural gas, gold, cotton<br />
and maritime. Europe needs these products<br />
and activities while Europe has technology.<br />
This means that technology and<br />
know-how must be brought here whereas<br />
oil and gas must be delivered to Europe.<br />
What is Turkey’s contribution to<br />
TRACECA?<br />
M.: First of all, Turkey has experience.<br />
Most member states, except for Romania,<br />
Bulgaria and Turkey, come from the Soviet<br />
system. Every citizen received the same<br />
salary to help citizens maintain their lives.<br />
This system prevented the development of<br />
economies. Moreover, the Soviet system<br />
was self-contained, which did not allow<br />
the citizens to even say ‘Turkey’. A person<br />
who committed this crime was sentenced<br />
and sent to Siberia. We could not listen to<br />
Turkey in the radio. My father was a wellknown<br />
academician; he was listening to<br />
Turkish radios with concern. If KGB<br />
caught him listening, they would immediately<br />
arrest him. We lived through these<br />
times, and only 40 years have passed.<br />
Today, we are ‘one nation, two states’.<br />
There are barriers now. TRACECA made a<br />
great contribution to this progress.<br />
HAZAR WORLD<br />
13
HABER ANALİZ / IN DEPTH<br />
KAZAKİSTAN ZİYARETİ / VISIT TO KAZAKHSTAN<br />
KAZAKİSTAN’DAN ASYA’YA, TÜRKİYE’DEN AVRUPA’YA<br />
FROM KAZAKHSTAN TO ASIA, FROM TURKEY TO EUROPE<br />
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve bakanlardan oluşan heyet resmi ziyaret<br />
için geldikleri Kazakistan’ın başkenti Astana’da, Kazakistan Cumhurbaşkanı<br />
Nursultan Nazarbayev tarafından törenle karşılandı. Erdoğan ile Nazarbayev<br />
400 iş adamının katıldığı Türkiye-Kazakistan İş Forumu’na başkanlık etti.<br />
Paying an official visit to Kazakhstan’s capital city Astana, President Recep<br />
Tayyip Erdogan and the accompanying delegation were welcomed with an<br />
official ceremony by Kazakh President Nursultan Nazarbayev. Erdoğan and<br />
Nazarbayev chaired the Turkey-Kazakhstan Business Forum which hosted<br />
400 businessmen in Astana.<br />
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan<br />
ve Kazakistan Cumhurbaşkanı<br />
Nursultan Nazarbayev, gerçekleştirdikleri<br />
baş başa görüşmenin ardından<br />
Türkiye-Kazakistan Yüksek Düzeyli<br />
Stratejik İşbirliği Konseyi’nin toplantısına<br />
başkanlık etti. Türkiye’nin 1 Aralık 2014’ten<br />
bu yana G-20 başkanlığını üstlendiğini, 13<br />
yıl önceki gibi kendi sorunlarıyla uğraşan<br />
değil küresel ve bölgesel krizlere çözüm<br />
arayan bir ülke haline geldiğini ifade eden<br />
Erdoğan, yapılan kalkınma hamlesinin,<br />
ortaya konulan vizyonun ve kendine güvenin<br />
Türkiye’yi bugünkü konuma getirdiğini<br />
söyledi. Erdoğan, Kazak iş çevrelerine de<br />
seslenerek, Türkiye olarak her türlü katkıyı<br />
sağlamaya, her alanda işbirliğini güçlendirmeye<br />
hazır olduklarının altını çizdi.<br />
Avrasya’daki ekonomik işbirliğini önemsediğini<br />
anlatan Erdoğan, Rusya<br />
TÜRKİYE<br />
AVRASYA’DAKI<br />
EKONOMIK<br />
IŞBIRLIĞINI<br />
ÖNEMSİYOR.<br />
TURKEY ATTACHES<br />
IMPORTANCE TO<br />
ECONOMIC<br />
COOPERATION IN<br />
EURASIA.<br />
Following a private meeting, President<br />
Erdogan and Kazakh President<br />
Nazarbayev co-chaired the meeting of<br />
the Turkey-Kazakhstan High Level<br />
Strategic Cooperation Council. Erdoğan<br />
noted that Turkey is currently the term<br />
presidency of G-20 since December 1, 2014<br />
and today the country is not absorbed in its<br />
own problems but it tries to find solutions<br />
to global and regional crises. Erdogan also<br />
added that Turkey managed to make this<br />
progress thanks to its economic growth<br />
and development, vision and self-confidence.<br />
He called for Kazakh business circles<br />
and declares that Turkey is ready to<br />
strengthen the cooperation and contribution<br />
between the two countries. President<br />
Erdogan underlined the importance of economic<br />
cooperation in Eurasia, and stated<br />
that the country wants to launch a strong<br />
14 MAYIS <strong>2015</strong> SAYI <strong>30</strong> - MAY <strong>2015</strong> ISSUE <strong>30</strong>
www.hazarworld.com<br />
Federasyonu, Belarus ve Kazakistan’ın<br />
Türkiye ile ekonomik açıdan bütünleşmesi<br />
suretiyle güçlü bir oluşumu hayata geçirmek<br />
istediklerini ifade etti. Erdoğan,<br />
“Bütün bu imkânlardan istifade ederek<br />
ticaretimizi çeşitlendirmeli, katma değeri<br />
yüksek alanlara taşımalı ve artırmalıyız”<br />
dedi.<br />
KAZAKİSTAN<br />
TÜRKİYE İLE<br />
10 MILYAR DOLAR<br />
TICARET HACMI<br />
HEDEFLİYOR.<br />
KAZAKHSTAN AIMS<br />
TO REACH $10<br />
BILLION TRADE<br />
VOLUME WITH<br />
TURKEY.<br />
TÜRKİYE VE KAZAKİSTAN ARASINDA<br />
19 ORTAK PROJE<br />
Kazakistan’da 1.600 Türk şirketi olduğunu,<br />
Türk iş adamlarının Kazakistan’da bağımsızlıktan<br />
bu yana yaklaşık 20 milyar dolarlık<br />
proje üstlendiğini hatırlatan Nazarbayev,<br />
Türk iş adamlarını EXPO 2017’ye ev sahipliği<br />
yapacak olan Kazakistan’a davet etti.<br />
Nazarbayev, küresel ekonomik koşulların<br />
son dönemlerde ağırlaşması nedeniyle<br />
Türkiye ile Kazakistan arasındaki ticaret<br />
hacminin 3,4 milyar dolar seviyesinde kaldığına<br />
dikkati çekerken krize önlem olarak<br />
2014 Kasım ayında ‘’Nurlu Yol’ programını<br />
başlattıklarına değindi. Söz konusu ekonomik<br />
program çerçevesinde Türkiye ile kalkınma<br />
konusunda işbirliği yapmak istediklerini<br />
vurgulayan Nazarbayev, Türkiye ile<br />
birlikte Kazakistan’da ortak organize sanayi<br />
bölgeleri kurma arzusunda olduklarını ve<br />
yılda 500 milyon dolar yatırım ve 10 milyar<br />
dolar ticaret hacmi hedeflediklerini söyledi.<br />
Avrupa ile Asya arasında yeni bir ekonomik<br />
kuşak oluşturulmasını öngören İpek<br />
Yolu projesine de değinen Nazarbayev,<br />
Türkiye ile ortak yatırım fonu oluşturulması<br />
konusunda mutabık olduklarını belirteformation<br />
by means of economic integration<br />
among Russian Federation, Belarus,<br />
Kazakhstan and Turkey. Erdoğan said,<br />
“We need to diversify our trade, increase<br />
our trade volume and raise our commercial<br />
relations to higher-value levels.”<br />
19 JOINT PROJECTS BETWEEN KAZAKHSTAN<br />
AND TURKEY<br />
President Nazarbayev pointed out that<br />
there are 1600 Turkish companies in<br />
Kazakhstan and Turkish businessmen carried<br />
out many projects with a total value of<br />
$20 billion since independence. Nazarbayev<br />
invited Turkish businessmen to<br />
Kazakhstan to attend EXPO 2017. Pointing<br />
out that the trade volume between Turkey<br />
and Kazakhstan has remained at $3.4 billion<br />
due to recent harsh economic conditions<br />
in the world, Nazarbayev mentioned<br />
about the “Bright Path” economic program<br />
launched in November 2014 as a measure<br />
against the crisis. He added that they want<br />
to cooperate with Turkey within the scope<br />
of the economic program, and they have a<br />
desire to establish joint organized industrial<br />
zones with Turkey in Kazakhstan. As<br />
noted, their aim is to reach $500 million in<br />
investments and $10 billion in annual trade<br />
volume.<br />
During his speech, Nazarbayev also mentioned<br />
the Silk Road project, which aims to<br />
establish a new economic zone between<br />
Europe and Asia. Stating that they agreed<br />
to create a joint investment fund with<br />
Turkey, he added “Turkey wants to open<br />
HAZAR WORLD<br />
15
KAZAKİSTAN ZİYARETİ / VISIT TO KAZAKHSTAN<br />
rek, ‘’Türkiye bizimle Asya’ya, biz de<br />
Türkiye ile Avrupa ve Orta Doğu’ya açılmak<br />
istiyoruz’’ dedi.<br />
Bu 3 günlük resmi ziyarette ayrıca Türkiye<br />
ve Kazakistan arasında toplam bedeli 800<br />
milyon doları bulan 19 ortak proje için<br />
anlaşma sağlandı. Ticaret, kalkınma, sanayi,<br />
tarım, ulaşım, lojistik ve turizm konularında<br />
işbirliği yapmak amacıyla 2012 yılında<br />
imzalanan ‘’Yeni Sinerji Ortak Eylem<br />
Planı’’ çerçevesinde gerçekleşen bu ortaklıklar<br />
dışında iki ülke ayrıca 2,8 milyar<br />
dolarlık 25 ayrı iş girişiminin hayata geçirilmesi<br />
konusunda da mutabık kaldı.<br />
EMİNE ERDOĞAN ASTANA’DA<br />
Kazakistan ziyaretinde Cumhurbaşkanı<br />
Erdoğan’a eşlik eden Emine Erdoğan,<br />
Astana’da ilk olarak Aljir Anıtı ve Stalin<br />
döneminde istihbarat teşkilatı tarafından<br />
imzalanan kararla “vatan haini” ilan edilen<br />
siyasetçi, sanatçı, devlet adamı, yazar gibi<br />
şahsiyetlerin eşlerinin kaldığı hapishanenin<br />
yerine yapılan müzeyi ziyaret etti. Eski<br />
Sovyetler Birliği’ne üye 15 ülkeden, 1-3 yaş<br />
arasında değişen çocuklarıyla birlikte buraya<br />
getirilen binlerce kadının zor şartlarda<br />
yaşadığı, yedisi Türk 63 farklı milletten<br />
kadının tutulduğu hapishane hakkında<br />
Emine Erdoğan, insanlık tarihi adına utanç<br />
verici bu hadisenin unutulmayarak,<br />
mekânın müzeye dönüştürülmesinin<br />
anlamlı olduğunu ifade etti.<br />
Yunus Emre Enstitüsü’nün “100 Türkiye<br />
Kütüphanesi” projesi kapsamında kurduğu<br />
“Türkiye Kütüphanesi” katını gezen<br />
Erdoğan, kütüphanede, yüksek lisans ve<br />
doktora çalışması yapan kadın akademisyenlerin<br />
çocuklarını bırakabilecekleri bir<br />
kreş de bulunması dolayısıyla, “Kadınların<br />
kariyer yapmaları ve akademik birikim<br />
kazanmaları adına çok önemli bir hizmet”<br />
değerlendirmesini yaptı.<br />
TÜRKIYE VE<br />
KAZAKISTAN<br />
ARASINDA TOPLAM<br />
BEDELI 800 MILYON<br />
DOLARI BULAN 19<br />
ORTAK PROJE IÇIN<br />
ANLAŞMA<br />
SAĞLANDI.<br />
KAZAKHSTAN AND<br />
TURKEY REACHED<br />
AN AGREEMENT TO<br />
REALIZE 19 JOINT<br />
PROJECTS WITH A<br />
TOTAL VALUE OF<br />
$800 MILLION.<br />
up to Asia with us, and we want to open up<br />
to Europe and the Middle East with<br />
Turkey”.<br />
Furthermore, during this official visit,<br />
Kazakhstan and Turkey reached an agreement<br />
to realize 19 joint projects with a total<br />
value of $800 million. In addition to cooperation<br />
between two countries within the<br />
framework of the “New Synergy Joint<br />
Action Plan” signed in 2012 for cooperation<br />
in trade, investment, industry, agriculture,<br />
transport, logistics and tourism, they decided<br />
to carry out 25 business initiatives totalling<br />
more than $2.8 billion.<br />
EMINE ERDOGAN IN ASTANA<br />
First Lady Emine Erdogan accompanied<br />
President Erdoğan in Kazakhstan and visited<br />
the Alzhir Memorial in Astana and the<br />
museum which was previously a Stalinist<br />
gulag for wives and children of political<br />
prisoners, artists or writers who were<br />
deemed like traitors by the intelligence<br />
agency in Russia. This was a prison for<br />
women, along with their children aged<br />
between 1 and 3, brought from 15 different<br />
countries and 63 different nations within<br />
the Union of Soviet Socialist Republics<br />
(USSR) and who were forced to live in<br />
harsh conditions. Emine Erdogan stated<br />
that this was a shameful act and it is a significant<br />
decision to convert this prison into<br />
a museum to commemorate those tragedies.<br />
Afterwards, the First Lady visited “Turkish<br />
Library” of the Yunus Emre Institute,<br />
where she was pleased to see that there<br />
exists a nursery for women academicians<br />
with children, researching for their postgraduate<br />
and doctorate studies. “Such facilities<br />
provide opportunity for women to<br />
have a career and also an academic background”<br />
she said.<br />
16 MAYIS <strong>2015</strong> SAYI <strong>30</strong> - MAY <strong>2015</strong> ISSUE <strong>30</strong>
www.hazarworld.com<br />
HAZAR WORLD<br />
17
GÖRÜŞ / OPINION<br />
İRAN - TÜRKİYE / IRAN - TURKEY<br />
LOZAN’DA İRAN İLE NÜKLEER<br />
ANLAŞMA: ÇÖZÜM VE<br />
ÇÖZÜMSÜZLÜK<br />
İsviçre’nin Lozan şehrinde P5+1 ülkeleriyle (ABD, Rusya,<br />
Almanya, İngiltere, Fransa, Çin) İran arasında yapılan<br />
müzakerelerde çerçeve anlaşmaya varıldığı taraflarca<br />
açıklandı. Peki İran ile nükleer uzlaşı, Ortadoğu’da güç<br />
denklemlerini değiştirerek ABD’nin Suudi Arabistan-<br />
Türkiye ile sürdürdüğü geleneksel ittifak anlayışı yerine<br />
Tahran’ın bölgesel gücünün artmasına yol açabilecek<br />
radikal bir yol ayrımı olarak algılanabilir mi?<br />
NUCLEAR AGREEMENT WITH IRAN:<br />
SETTLEMENT AND DEADLOCK IN LAUSANNE<br />
Negotiations between the so-called P5+1 countries (US, UK,<br />
France, China, Russia and Germany) and Iran resulted with<br />
a framework agreement signed in Lausanne, Switzerland.<br />
Well, is the nuclear reconciliation with Iran a milestone<br />
that would change the climate in the Middle East by<br />
strengthening the regional power of Tehran rather than<br />
the traditional alliance between the US and Turkey-Saudi<br />
Arabia?<br />
01<br />
PROF. DR. MESUT HAKKI CAŞIN<br />
HASEN DIŞ POLITIKA VE GÜVENLIK<br />
ARAŞTIRMALARI MERKEZI UZMANI<br />
SENIOR FELLOW, HASEN CENTER ON<br />
FOREIGN POLICY AND SECURITY<br />
Lozan’da varılan anlaşma tüm tarafların<br />
kabul ettiği bir çerçeve niteliği taşıyor.<br />
İran, uranyum zenginleştirmede kullandığı<br />
santrifüjleri 3/2 oranında azaltıp<br />
mevcut uranyum stoklarını <strong>30</strong>0 kilograma<br />
indirmeye, plütonyum üreten ağır su<br />
reaktörünü sökmeye ve uluslararası denetimlere<br />
kapıyı açmaya razı olduğunu beyan<br />
etti. UAEA’nın Natanz ve Fordo dâhil<br />
İran’ın tüm nükleer tesislerine düzenli erişimi<br />
olacak. UAEA’nın bunu doğrulamasının<br />
ardından ABD ve AB’nin yaptırımları<br />
askıya alınacak. İhlal olursa yaptırımlar<br />
anında yeniden devreye girecek. Birleşmiş<br />
Milletler Güvenlik Konseyi’nin tüm yaptırımları<br />
da İran’ın anlaşma şartlarını yerine<br />
getirmesinin hemen ardından kaldırılacak.<br />
ANLAŞMANIN GÜVENLİK DENGELERİ<br />
ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ<br />
İran düşük derecede zenginleştirilmiş uranyum<br />
stoklarını azaltacak. Bu stoklar, daha<br />
The agreement signed in Lausanne is<br />
binding for both parties. According to<br />
this agreement, Iran announced that it<br />
will reduce the number of its centrifuges<br />
used for uranium enrichment by two<br />
thirds; reduce the size of its stockpile of uranium<br />
to <strong>30</strong>0 kilograms; disassemble the<br />
heavy water reactor that produces plutonium<br />
and accept the assessments and supervisions<br />
by internatonal institutions and agencies.<br />
When the agreement enters into force,<br />
the International Atomic Energy Agency<br />
(IAEA) will have regular access to Iran’s<br />
nuclear facilities, including Natanz and<br />
Fordow facilities. Once the International<br />
Atomic Energy Agency verifies that Iran has<br />
fulfilled its commitments, US and EU’s<br />
sanctions will be suspended. If Iran fails to<br />
fulfil its commitments, the sanctions will<br />
come in force again. All UN Security<br />
Council resolutions will be lifted shortly<br />
after Iran’s meeting the conditions.<br />
18<br />
MAYIS <strong>2015</strong> SAYI <strong>30</strong> - MAY <strong>2015</strong> ISSUE <strong>30</strong>
www.hazarworld.com<br />
01<br />
İsviçre’nin Lozan<br />
kentinde P5+1 (ABD,<br />
Rusya, Çin, İngiltere,<br />
Fransa ve Almanya)<br />
ülkeleri ile Tahran<br />
Yönetimi arasında<br />
nükleer anlaşma<br />
sağlandı.<br />
01<br />
The Tehran<br />
government and P5+1<br />
countries (US, Russia,<br />
China, UK, France and<br />
Germany) signed a<br />
nuclear deal in<br />
Lausanne,<br />
Switzerland.<br />
yüksek derecede zenginleştirilme ve bomba<br />
üretiminde kullanılma olasılığı bakımından<br />
önem taşıyor. Yeraltındaki Fordo tesislerinde<br />
15 yıl boyunca hiçbir şekilde uranyum<br />
zenginleştirme işlemi yapılmayacak.<br />
Anlaşmaya göre, Batılı ülkeler İran’ın enerji<br />
üretmek amacıyla uranyum zenginleştirme<br />
çalışmaları yapabileceğini kabul ediyor.<br />
Anlaşmanın İran’a sağladığı avantaj, İran’a<br />
yönelik ekonomik yaptırımların kısmen<br />
gevşetilmesidir. Sınırlamalar kaldırıldığında<br />
İran önemli bir nükleer endüstri temeline<br />
sahip olabilir.<br />
Kanaatimizce İran bu yeni gelişme çerçevesinde,<br />
anlaşmaya varılamaması halinde<br />
gündeme gelebilecek olası nükleer silahlanma<br />
yarışının tam ortasındaki “Gordion<br />
Düğümü”nün kritik aktörü konumuna<br />
yükseldi. İran’ın Batı’nın uyguladığı ambargolardan<br />
kurtulması halinde, ekonomik ve<br />
siyasal açıdan organize olarak bölgesel<br />
nüfuzunu artırması mümkün görünüyor.<br />
EFFECTS OF THE AGREEMENT ON SECURITY<br />
BALANCES<br />
Iran will reduce its current stockpile of lowenriched<br />
uranium (LEU). LEU might be further<br />
enriched and used in the production of<br />
bombs. Iran also agrees not to enrich uranium<br />
at Fordow for the next 15 years.<br />
According to the agreement, Western countries<br />
acknowledge that Iran can enrich uranium<br />
only for energy production. Iran’s<br />
advantage in this agreement is the partial<br />
suspension of economic sanctions; and<br />
moreover, Iran would have one of the most<br />
important nuclear industrial bases when<br />
the sanctions are lifted.<br />
Within the framework of this agreement, in<br />
case of a conflict, Iran would play the main<br />
role and become the Gordian knot in the<br />
midst of a nuclear arms race. If sanctions of<br />
the Western world are lifted, Iran can<br />
enhance its regional influence by being<br />
organised in both economic and political<br />
HAZAR WORLD<br />
19
İRAN - TÜRKİYE / IRAN - TURKEY<br />
İran, halen Suriye’deki Esad rejimi ve<br />
Lübnan’daki Hizbullah ile dirsek temasını<br />
koruyor. Ancak Washington ve Londra’nın<br />
temkinli yaklaşarak, Tahran’ın anlaşmanın<br />
gereklerini kararlılıkla uygulamaması<br />
durumunda yaptırımların yeniden gündeme<br />
gelebileceği uyarısını eksik etmemesi de<br />
manidar.<br />
İran, mevcut anlaşma Haziran sonunda<br />
yürürlüğe girdiğinde neler kazanacak?<br />
Yıllardan beri tecrit edilen 75 milyon nüfuslu<br />
İran’ın ekonomisinde görülen büyük ihtiyaç,<br />
tüm Avrupa şirketlerinin iştahını<br />
kabartıyor. Anlaşmanın etkilerinin öncelikle<br />
İran’ın enerji sektöründe ön plana çıkması<br />
beklenebilir. Buna göre, İran dünya piyasalarına<br />
daha fazla petrol satabilir ve artan<br />
arz beklentisi neticede küresel petrol fiyatlarının<br />
düşmesi yönünde baskı yaratabilir.<br />
İkinci sektörel değişiklik ise, siyasal açıdan<br />
Batı ile uyumlu hareket eden bir İran’ın,<br />
Avrupa’nın Rusya’dan aldığı gaz miktarını<br />
azaltarak alternatif bir kaynak oluşturması<br />
olası görülebilir. Tahran’ın artan gaz ve petrol<br />
ihracatı, ekonomik olarak daha fazla<br />
sıcak para girişini ve eskiyen enerji altyapı<br />
tesislerinin yenilenmesi yolunda yabancı<br />
sermaye yatırımlarını harekete geçirebilir.<br />
ANLAŞMANIN ÖNÜNDEKİ KRİTİK ENGELLER:<br />
NETANYAHU, ABD KONGRESİ VE S-<strong>30</strong>0<br />
FÜZELERİ<br />
Peki, bütün bu müspet gelişmeler sorunsuz<br />
işleyecek bir planın safhaları olarak kabul<br />
edilebilir mi? Antlaşmaya başından beri<br />
karşı olan ve seçimlerden zaferle ayrılan<br />
İsrail Başbakanı Netanyahu, ABD Başkanı<br />
Barack Obama’ya bu anlaşmanın İsrail’in<br />
varlığını tehdit ettiğini belirtti. Ayrıca<br />
Netanyahu, müzakerelere doğrudan taraf<br />
olmasa dahi, ABD Kongresi’ni Yahudi lobisi<br />
ile etkilemeye devam ediyor.<br />
Ancak, İran’a ambargonun kaldırılması<br />
yolunda ilk adım Moskova’dan geldi. Rusya<br />
Devlet Başkanı Vladimir Putin, İran’a S-<strong>30</strong>0<br />
füze savunma sistemi sevkiyatının önündeki<br />
yasal engeli kaldırdı. Öte yandan,<br />
Obama’nın Yemen’de Husilere karşı Suudi<br />
Arabistan’ı desteklerken İran ile nükleer<br />
uzlaşmaya varması karmaşık bir dengeyi<br />
yansıtıyor. Zira Lozan’da İran’ın orta ya da<br />
uzun vadede nükleer güç olmasına imkân<br />
tanıyacak anlaşmanın ayrıntıları tartışıldığı<br />
sırada, Suudi Arabistan müttefikleriyle birlikte<br />
Husilerin ayaklanmasını bastırmak<br />
üzere Yemen’e asker göndermeye başladı.<br />
Ancak Lozan’dan gelen umutlu haberlerin,<br />
Haziran sonuna kadar yeni bir mücadele ve<br />
02<br />
03<br />
02<br />
İran Dışişleri Bakanı<br />
Muhammed Cevad Zarif<br />
ve ABD Dışişleri Bakanı<br />
John Kerry.<br />
02<br />
The Iranian Foreign<br />
Minister Mohammad<br />
Javad Zarif and US<br />
Secretary of State John<br />
Kerry.<br />
ways. Iran still moves in tandem with<br />
Assad’s regime in Syria and Hezbollah in<br />
Lebanon. Though, Washington and London<br />
have adopted a cautious approach towards<br />
Iran and repeating its warning about reimposing<br />
the sanctions if Iran does not fulfil<br />
its commitments. This is a significant<br />
aspect in the relations.<br />
What will Iran have when the agreement<br />
enters into force by the end of June? As an<br />
isolated county which has around 75 million<br />
citizens, the great deficiency in Iran’s<br />
economy attracts the attention of all<br />
European companies. The primary effects<br />
of the agreement might be seen in Iran’s<br />
energy sector. In that case, Iran has the<br />
opportunity to sell more oil to the rest of<br />
20<br />
MAYIS <strong>2015</strong> SAYI <strong>30</strong> - MAY <strong>2015</strong> ISSUE <strong>30</strong>
www.hazarworld.com<br />
enformasyon rekabetini muhafaza edeceği<br />
de söylenebilir. Bölgede yıllardır devam<br />
eden “nükleer gerilim” sürecinin mevcudiyetini<br />
koruması sürpriz olmayacaktır.<br />
TÜRKİYE-İRAN İLİŞKİLERİNDE YENİ<br />
RÜZGÂRLAR<br />
Kimi çevrelerde dile getirildiğinin aksine,<br />
İran ile varılan nükleer anlaşmadan memnuniyet<br />
duyan ülkelerin başında Türkiye<br />
yer alıyor. Anlaşma ile sağlanan uzlaşmanın,<br />
bölgenin barış ve güvenliğine yapacağı<br />
katkının farkında olan Ankara, Tahran’ın<br />
yeni ekonomisinde kendisiyle ilgili yeni fırsatların<br />
doğacağına inanıyor. Kalıcı anlaşma<br />
sonunda İran’ın petrol ve doğal gaz pazarına<br />
tüm gücüyle dönmesi, Türkiye’nin enerji<br />
03<br />
ABD Dışişleri Bakanı<br />
John Kerry ve Siyasi<br />
İşlerden Sorumlu<br />
Müsteşar Wendy<br />
Sherman ABD Başkanı<br />
Barack Obama’nın<br />
konuşmasını tabletten<br />
takip ediyor.<br />
03<br />
US Secretary of State<br />
John Kerry and US<br />
Under Secretary for<br />
Political Affairs Wendy<br />
Sherman listen to<br />
US President Barack<br />
Obama on the tablet.<br />
the world; and the expectation for<br />
increased demand may create pressure for<br />
decreasing oil prices globally. Second effect<br />
would be seen in the gas industry. Europe<br />
might reduce the amount of natural gas<br />
purchased because Iran would be an alternative<br />
as a country getting on well with the<br />
Western world. Increased oil and natural<br />
gas exports of Iran would revive its economy<br />
with cash flow, and this might motivate<br />
foreign investors for the renewal of energy<br />
infrastructures that are old and outdated.<br />
CRITICAL BARRIERS TO THE AGREEMENT:<br />
NETANYAHU, US CONGRESS AND S-<strong>30</strong>0<br />
MISSILES<br />
Can all these positive developments be considered<br />
as a part of a plan which would run<br />
smoothly? Israeli Prime Minister Benjamin<br />
Netanyahu, who swept an election victory,<br />
forcefully argued against a nuclear deal<br />
with Iran, telling US President Barack<br />
Obama that such a nuclear agreement with<br />
Iran would be a threat for Israel’s survival.<br />
Besides, even though he does not actually<br />
participate in negotiations, he quietly influences<br />
the US Congress via the Jewish lobby.<br />
However, Moscow took the first step to lift<br />
the sanctions against Iran. Russian<br />
President Vladimir Putin eliminated the<br />
barriers to the supply of S-<strong>30</strong>0s to Iran. On<br />
the other hand, there is a complex balance<br />
between the US, Iran and Saudi Arabia.<br />
While supporting Saudi Arabia against<br />
Houthis, President Obama negotiates about<br />
a nuclear agreement with Iran. The details<br />
which would make Iran a nuclear power in<br />
the medium or long term were discussed in<br />
Lausanne whereas Saudi Arabia and its<br />
allies sent troops to Yemen to fight against<br />
Houthis. However, the good news about a<br />
nuclear agreement would still maintain the<br />
conflict and competition till the end of June.<br />
But it will not be surprising to see the ongoing<br />
“nuclear tension” in the upcoming<br />
years.<br />
CHANGES IN TURKISH-IRANIAN RELATIONS<br />
In contrary to popular belief, Turkey is one<br />
of the countries that are pleased about the<br />
nuclear deal with Iran. According to<br />
Turkey, such an agreement will not only<br />
maintain peace and security in Iran, but<br />
also it could unlock huge economic potential<br />
for the country. With the final agreement,<br />
Iran will be back in the oil and natural<br />
gas industry and this would fortify<br />
Turkey’s role as an “energy bridge”<br />
HAZAR WORLD<br />
21
İRAN - TÜRKİYE / IRAN - TURKEY<br />
köprüsü olma rolünü güçlendirecektir. Altı<br />
aylık geçici anlaşma döneminde ambargoların<br />
kaldırılması sonucunda İran’a 6-7 milyar<br />
dolarlık kaynak transferi gerçekleşebilir.<br />
Batı ile nükleer anlaşmanın kapısının aralanmasının<br />
ardından, Tahran<br />
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı ağırladı. Yapılan<br />
basın açıklamasında Ruhani, “Yemen’de 3.<br />
ülkelerin saldırılarının durdurulması konusunda<br />
anlaştıklarını” açıkladı.<br />
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İki ülke bir<br />
araya gelerek, birbiriyle çatışan tarafları<br />
masaya oturtup bu kana son verelim” mesajıyla<br />
Yemen için çözüm mekanizmasının ilk<br />
işaretini verdi.<br />
Erdoğan’ın Tahran’daki ziyareti esnasında<br />
uzlaşıcı, temkinli ve sağduyulu yaklaşımın<br />
öne çıktığını, ekonomik işbirliğini genişletmek<br />
yolunda bir kararlık sergilediğini söylemek<br />
mümkün. Türkiye önümüzdeki<br />
süreçte İran’ın Batı’ya açılan kapısı olmak<br />
istiyor. Türkiye, İran ile Batılı ülkeler arasında<br />
imzalanan anlaşma sonucunda ortaya<br />
çıkan ekonomik fırsatları değerlendirmeli;<br />
bulunduğu bölgede ortaya çıkan ekonomik<br />
canlanmayı lehine dönüştürebilmelidir.<br />
Bölgesel barış, güvenlik ve karşılıklı ekonomik<br />
çıkarlar açısından Türkiye-İran ilişkileri<br />
hayatidir. İki ülke, işbirliği alanlarını<br />
genişletmek suretiyle çatışma konularını<br />
aşmanın yollarını aramalıdır.<br />
TÜRKIYE<br />
ÖNÜMÜZDEKI<br />
SÜREÇTE İRAN’IN<br />
BATI’YA AÇILAN<br />
KAPISI OLMAK<br />
ISTIYOR.<br />
TURKEY DESIRES TO<br />
BE THE GATEWAY<br />
BETWEEN THE<br />
WESTERN WORLD<br />
AND IRAN.<br />
between the East and the West. In six<br />
month time of a provisional treaty, as a<br />
result of the abolishment of sanctions, a<br />
fund transfer of 5-6 million might be possible.<br />
While the negotiations are being held,<br />
Iranian President Hassan Rouhani received<br />
his Turkish counterpart Recep Tayyip<br />
Erdogan. In a joint press conference,<br />
Rouhani remarked that they both are<br />
against an interference of any other country<br />
in Yemen. President Erdogan pointed out a<br />
possible solution mechanism for Yemen by<br />
saying, “We need to act together to put an<br />
end to this bloodshed.”<br />
Throughout his official visit in Tehran,<br />
Erdogan was calm, considerate and prudent;<br />
moreover, he was also committed to<br />
increase trade and improve economic relations<br />
between the two countries. Turkey<br />
desires to be the gateway between the<br />
Western world and Iran. It should consider<br />
the economic opportunities that arise from<br />
such an agreement between Iran and<br />
Western countries; and it should use this<br />
economic recovery in its favour. The relations<br />
between Iran and Turkey are important<br />
both for the maintenance of regional<br />
peace and security, and also for reciprocal<br />
economic interests. The two countries<br />
should seek ways to overcome the conflicts<br />
by extending their cooperation.<br />
22<br />
MAYIS <strong>2015</strong> SAYI <strong>30</strong> - MAY <strong>2015</strong> ISSUE <strong>30</strong>
www.hazarworld.com<br />
HAZAR WORLD<br />
23
KAPAK / COVER<br />
PETROKİMYA / PETROCHEMISTRY<br />
TÜRK PETROKİMYA<br />
TARİHİ PETKİM’LE<br />
İNŞA EDİLDİ<br />
Türkiye’de petrokimya demek Petkim demek. Türk<br />
petrokimya tarihini anlatan biri aslında Petkim’in tarihini<br />
anlatıyor demektir. Petkim bugün 50 yaşında. Bunca<br />
yıldır da Türkiye’nin ilk ve tek petrokimya üreticisi<br />
olarak yoluna devam ediyor ve bugün yılda 3 milyon 600<br />
bin ton petrokimya üretimi ile ülke ekonomisine önemli<br />
bir katkı sağlıyor.<br />
FİGEN AYPEK AYVACI<br />
THE STORY OF<br />
PETROCHEMISTRY<br />
STARTS WITH<br />
PETKIM<br />
Petrochemistry means Petkim in Turkey. Whoever tells story<br />
of petrochemistry in Turkey, they actually tell Petkim’s history.<br />
Petkim is 50 years old today. It carries on as the first and only<br />
petrochemical manufacturer in Turkey for 50 years. Today,<br />
Petkim makes a great contribution to Turkish economy with a<br />
production capacity of 3 million 600 thousand tons.<br />
24 MAYIS <strong>2015</strong> SAYI <strong>30</strong> - MAY <strong>2015</strong> ISSUE <strong>30</strong>
www.hazarworld.com<br />
HAZAR WORLD<br />
25
PETROKİMYA / PETROCHEMISTRY<br />
Petrokimya… Modernliğin ürünü…<br />
Petrokimya sektörü günümüzde hala<br />
sanayinin çok genç bir kolu olarak anılıyor.<br />
Sektörün ortaya çıkışıyla ilgili net<br />
bir tarih verilemiyor olsa da petrokimya<br />
endüstrisinin tam anlamıyla doğuşu 2. Dünya<br />
Savaşı sonrasına, yani 1950’li yılların başına<br />
rastlıyor. PVC ve PS gibi petrokimya ürünleri<br />
19. yüzyılda bulunmuş olsa da bu ürünlerin<br />
yaygın olarak kullanılmıyor olması, petrokimya<br />
alanında endüstriyelleşme sürecini<br />
insanlığın ikinci kez imtihan ettiği Dünya<br />
Savaşı sonrasına öteledi. Hatta sektörün şu<br />
kısacık ömrüne bakıldığında, ana hammaddesi<br />
olan petrolün fiyatındaki dalgalanmanın<br />
bile petrokimya sektörünün yükselişini durduramadığı<br />
görülüyor. Hızla büyüyen bu sektör<br />
yarattığı katma değer bakımından da<br />
dünya ekonomisinin önemli bir üretim dinamiği<br />
haline geliyor.<br />
Türkiye’nin petrokimya ile tanışması gelişmiş<br />
ülkelerle hemen hemen aynı tarihe rastlıyor.<br />
1950’li yıllarda ABD’de büyük bir gelişme<br />
gösteren petrokimya sektörü, 50’li yılların<br />
sonlarında Batı Avrupa’da, 60’larda<br />
Japonya’da ve 70’li yıllarda az gelişmiş ve<br />
gelişmekte olan ülkelerde varlığını gösterdi<br />
ve büyümeye başladı. 1951 yılında ABD’deki<br />
petrokimya tesislerinin sayısı 90’ın üzerindeydi.<br />
O tarihte dünya petrokimya üretiminin<br />
%25’i ABD tarafından gerçekleştiriliyordu.<br />
Bundan tam elli yıl sonra yani 2001’de ise<br />
ABD’nin dünya petrokimya üretimindeki<br />
payı %50’ye ulaştı. Gelişmiş ülkelerde petrokimya<br />
sanayisi 1950-1960 döneminde yılda<br />
%20-<strong>30</strong> oranında büyüme kaydetti. Türkiye<br />
ise petrokimyanın dünyadaki gelişim sürecini<br />
en yakından izleyen ülkelerden biri oldu.<br />
Türkiye’de petrokimya sektörünün gelişimine<br />
değinen ICIS (Independent Chemical<br />
Information Service) danışmanı Fabrizio<br />
Galié, “Kimyasallar, plastik ürünler, kauçuk,<br />
fiber gibi ürünlere yönelik iç talebin bir hayli<br />
fazla olması sebebiyle büyüme hızı uzun yıllardır<br />
dünya ortalamasının üzerinde seyrediyor.”<br />
diyerek sektörün büyüklüğünü vurguluyor.<br />
TÜRKIYE’DE PETROKIMYA IÇIN ILK ADIM<br />
PETKIM ILE ATILDI<br />
Türkiye’de petrokimya için ilk adım 1965<br />
yılında Petkim’le atıldı. Gelişmiş ülkelerde<br />
kurulan petrokimya tesisleriyle hemen<br />
hemen aynı tarihlerde hayata geçirilen<br />
Petkim, Türkiye’de petrokimya tarihini başlatan<br />
kuruluş oldu. Petkim’in kurulduğu yıldan<br />
bu yana da petrokimya sektörü<br />
Türkiye’de sanayileşme ve kalkınmanın itici<br />
01<br />
01<br />
Petkim’in ilk tesisleri<br />
3 Nisan 1965 tarihinde<br />
Yarımca’da kuruldu.<br />
01<br />
Petkim’s first plants<br />
were established in<br />
Yarımca on April 3, 1965.<br />
Petrochemistry… The product of modernity…<br />
The petrochemical sector is still<br />
regarded as a young industrial branch<br />
today. There is not a certain date for<br />
Turkey’s encounter with petrochemistry, but<br />
it can be said that history of the petrochemical<br />
industry goes back to early 1950s, the period<br />
after the <strong>World</strong> War II. Although petrochemical<br />
products such as PVC and PS were<br />
found in the 19th century, they were not<br />
widely used until the <strong>World</strong> War II, which<br />
delayed this industrialization period. Within<br />
this short period of time, it is observed that<br />
the rapid growth of the petrochemical sector<br />
was not even slightly affected by the fluctuation<br />
in the prices of oil which is the main raw<br />
material. This fast-growing sector became a<br />
significant production dynamic in the world<br />
economy thanks to its added value.<br />
Petrochemistry started to emerge nearly in<br />
the same period with developed countries.<br />
The petrochemical sector leaped forward in<br />
26 MAYIS <strong>2015</strong> SAYI <strong>30</strong> - MAY <strong>2015</strong> ISSUE <strong>30</strong>
www.hazarworld.com<br />
gücü haline geldi. Özelleştirme süreci boyunca<br />
kapasite artışı ve modernizasyon yatırımları<br />
dışında yeni kapasite yatırımlarında<br />
bulunamadığı için talihsiz bir dönem geçiren<br />
Petkim, bu süreçte bile ürün kalitesini her<br />
zaman korumayı başardı. Bugün Türkiye,<br />
petrokimya piyasasında ürettiği ucuz ama<br />
kalitesiz ürünlerle tanınan Çin ile rekabette<br />
güçlü bir duruş sergileyebiliyor.<br />
Petkim’in katkısı ile çeşitli ölçeklerde kurulan<br />
plastik firmaları da ham maddelerini<br />
ucuz ve kolay yoldan temin etme imkanı<br />
buluyor. Çünkü Petkim’in ticaret merkezlerine<br />
ve yurtiçi pazara ulaşımı sağlayacak karayolu,<br />
demiryolu gibi büyük altyapı olanaklarına<br />
sahip olması ve özellikle ticarette önemli<br />
bir maliyet kalemi olan lojistik konusunda<br />
sunduğu kolaylaştırıcı imkanlar, Petkim ve<br />
ürün sağladığı firmalar için bir avantaj olarak<br />
ortaya çıkıyor. Yani Petkim’in konumu<br />
Türkiye petrokimya sanayisinin rekabet<br />
gücünü artıran önemli bir faktör.<br />
TÜRKIYE,<br />
PETROKIMYA<br />
PIYASASINDA ÇIN<br />
ILE REKABETTE<br />
GÜÇLÜ BIR DURUŞ<br />
SERGILEYEBILIYOR.<br />
TURKEY CAN<br />
DISPLAY A STRONG<br />
STANCE IN THE<br />
COMPETITION WITH<br />
CHINA.<br />
the USA in 1950s; it appeared and developed in<br />
West Europe in late 1950s, Japan in 1960s, less<br />
developed and developing countries in 1970s.<br />
In 1951, the number of petrochemical facilities<br />
in the USA was over 90. It means that USA<br />
assumed 25% of world petrochemical production<br />
at that time. Exactly fifty years later in<br />
2001, this number reached to 50%.<br />
Petrochemical industry grew 20-<strong>30</strong>% in developed<br />
countries between 1950 and 1960. Turkey<br />
closely followed the development process of<br />
petrochemistry throughout the world. Fabrizio<br />
Galié, Consultant from the Independent<br />
Chemical Information Service, mentioned<br />
about the development of the petrochemistry<br />
sector in Turkey and emphasizes the magnitude<br />
of the sector by saying, “the domestic<br />
demand for chemicals, plastic products, rubber,<br />
fibers etc. has been tracking growth rates<br />
above the world average for several years.”<br />
TURKEY ENTERED INTO THE PETROCHEMISTRY<br />
MARKET WITH PETKIM<br />
Founding of Petkim in 1965 was the first move<br />
in Turkey’s petrochemistry quest. Petkim<br />
became operational nearly in the same period<br />
with the petrochemical facilities of developed<br />
countries, and the petrochemistry history<br />
started in Turkey. Since then, the petrochemical<br />
sector became a driving force for industrialization<br />
and development in Turkey. Although<br />
it passed through an unfavorable period when<br />
it was unable to make new capacity investments<br />
in addition to its capacity increase and<br />
modernization investments during the privatization<br />
process, Petkim managed to sustain its<br />
product quality. Today, Turkey can display a<br />
strong stance in the competition with China<br />
which is famous for its cheap but poor-quality<br />
products in the petrochemical sector.<br />
Various plastic firms from small to medium<br />
and large scale enjoyed the cheap and easy<br />
supply of raw materials thanks to Petkim. At<br />
this point, Petkim’s Aliağa choice comes to the<br />
forefront because Aliağa offers multi-alternative<br />
opportunities such as railway, land and sea<br />
routes which will link Petkim to trade centers<br />
and domestic markets. As an important cost<br />
item in trade, logistics became an advantage for<br />
Petkim and its customers. Petkim’s location<br />
has turned into a key factor that increases the<br />
competitive power of Turkish petrochemical<br />
industry.<br />
PETKIM IS TURNING INTO AN INTEGRATED<br />
FACILITY<br />
Petkim started operations with 5 plants in<br />
1970 in Yarımca. For its second complex,<br />
HAZAR WORLD<br />
27
PETROKİMYA / PETROCHEMISTRY<br />
PETKIM ENTEGRE BIR TESIS HALINE<br />
DÖNÜŞÜYOR<br />
İlk olarak 1970 yılında 5 fabrika ile<br />
Yarımca’da faaliyete geçen Petkim, ikinci<br />
kompleksinin kurulması için lojistik açıdan<br />
çok ideal bir bölge olan Aliağa’yı seçti ve<br />
buradaki kompleks 1985 yılında işletmeye<br />
alındı. O dönemde en ileri teknolojiyle ve<br />
optimum kapasiteyle kurulan işletmede<br />
dönem dönem kapasite artış yatırımları da<br />
gerçekleştirildi. Petkim’in %51 hissesinin<br />
2008 yılında SOCAR A.Ş.’ye geçmesinin<br />
ardından Petkim, Aliağa’daki kompleksi için<br />
entegre bir yapının startını verdi. Konteyner<br />
limanı ve rüzgâr enerjisi santrali bu entegrasyonun<br />
başlıca parçalarını oluşturuyor.<br />
SOCAR Türkiye Başkanı Kenan Yavuz, 50<br />
yıldır insana ve hayata değer katmak için üreten<br />
Petkim’in varlığı ve özelleştirilmesine<br />
değinerek bu büyük kurumun SOCAR<br />
Türkiye ile yoluna devam etmesinin hem<br />
Türkiye-Azerbaycan ilişkileri hem de bu projeler<br />
için tetikleyici ve hızlandırıcı bir unsur<br />
olduğunun altını çiziyor.<br />
Rafineri-Petrokimya-Enerji-Lojistik entegrasyonunun<br />
yapıldığı ve hala çalışmaların hızla<br />
sürdüğü Aliağa kompleksinde dev bir konteyner<br />
limanı inşa edilirken bu liman yatırımının<br />
ilk fazının bu yıl, ikinci fazının ise 2016<br />
yılında tamamlanması ve böylece Aliağa’nın<br />
Türkiye’nin en büyük entegre lojistik merkezi<br />
haline getirilmesi planlanıyor.<br />
Petkim bu entegrasyonu gerçekleştirirken<br />
rutin işleyişinde çevreci yaklaşımlar da<br />
benimsiyor. Mesela buhar kazanlarında fueloil<br />
yerine doğal gaz kullanmaya başlayan<br />
Petkim, böylece çevreye olan duyarlılığını<br />
koruyor. Aynı zamanda Aliağa’da gerçekleştirilen<br />
entegrasyon sırasında bu hassasiyetini<br />
koruyan Petkim, rüzgar enerjisi santrali<br />
(RES) yatırımıyla da enerji ihtiyacını karşılama<br />
konusunda tercihini yenilenebilir enerjiden<br />
yana kullandı. 55 milyon euroluk RES<br />
yatırımıyla Petkim <strong>2015</strong>’te elektrik üretimine<br />
başlamayı planlıyor. Toplam kurulu gücü 51<br />
MW olacak olan santral ilk fazıyla Petkim<br />
elektrik üretim kapasitesini yüzde 12’ye çıkaracak.<br />
Bu yatırım bölgenin temiz enerjiye olan<br />
ihtiyacına katkıda bulunurken tesisin de<br />
enerji ihtiyacını karşılayacak.<br />
PETROKIMYA SEKTÖRÜ DÜNYADA GELIŞMEYE<br />
DEVAM EDIYOR<br />
Petkim yaptığı yatırımlarla dünyanın sayılı<br />
petrokimya tesislerinden biri haline dönüşürken,<br />
bulunduğu coğrafya gereği önemli bir<br />
potansiyel de barındırıyor. Türk petrokimya<br />
piyasasının, kişi başına tüketim açısından<br />
02<br />
02<br />
Petkim Aliağa<br />
Yarımadası’nda üretim<br />
24 saat sürüyor.<br />
02<br />
Petkim Aliağa Peninsula<br />
works 24 hours a day.<br />
Petkim preferred Aliağa which has an ideal<br />
location for logistics. The complex in Aliağa<br />
was set into operation in 1985. In that period<br />
the complex was established with the cutting-edge<br />
technology and optimum capacity,<br />
and capacity-building investments were<br />
made occasionally. 51% of Petkim’s shares<br />
were bought by SOCAR A.Ş. in 2008, and<br />
then Petkim launched an integrated structure<br />
in its Aliağa complex. Main dimensions<br />
of this integration are the container port and<br />
wind power plant. Underlining Petkim’s contributions<br />
for people for 50 years, SOCAR<br />
Turkey President Kenan Yavuz mentions<br />
about the importance of Petkim’s privatization<br />
with SOCAR Turkey and its accelerating<br />
role for these projects as well as the relations<br />
between Turkey and Azerbaijan.<br />
A huge container port is being constructed in<br />
the Aliağa complex where the works continue<br />
for the refinery-petrochemistry-energylogistics<br />
integration. The first phase of this<br />
container port is planned to be completed<br />
this year, and the second phase is predicted<br />
to be finalized by 2016. Then, Aliağa will<br />
become the largest integrated logistics center<br />
of Turkey.<br />
28 MAYIS <strong>2015</strong> SAYI <strong>30</strong> - MAY <strong>2015</strong> ISSUE <strong>30</strong>
www.hazarworld.com<br />
son derece gelişmiş bir piyasa olduğunu söyleyen<br />
ICIS danışmanı Galié, “Fiber, ambalaj,<br />
tüketici ürünleri, elektronik, otomobil parçaları<br />
ve daha pek çok üründe kullanılan polietilen<br />
ve polipropilen gibi ticari polimerler bu<br />
konuda güzel bir örnek teşkil ediyor.” diye<br />
belirtiyor. Galié, “(tüm türler ve kopolimerler<br />
dahil) bu ürünlerin kişi başı tüketiminin<br />
Endonezya’da 2014 yılında 11 kg, Hindistan’da<br />
6 kg, Türkiye’de ise 70 kg” olduğunu söyleyerek,<br />
“Bu durumda Güney Asya’da öngörülen<br />
potansiyel talep artışı Türkiye’dekinden daha<br />
yüksek olacaktır.” diye belirtiyor.<br />
Petrokimya bugün dünyadaki toplam ticaret<br />
hacminin %8’ini oluşturuyor. Öte yandan<br />
Körfez Arap yatırımlarının son dönemde devreye<br />
girmesi dünya pazarına 13 milyon tonluk<br />
bir kapasitenin eklenmesini sağladı. Birleşik<br />
Arap Emirlikleri’nde ise <strong>2015</strong> itibariyle petrokimya<br />
yatırımları 12 milyar dolara ulaşacak.<br />
Ayrıca Körfez İşbirliği Konseyi’nin petrokimya<br />
sektöründeki toplam yatırımının da <strong>2015</strong>’e<br />
kadar 250 milyar doları bulacağı tahmin ediliyor.<br />
Bu durum söz konusu coğrafya için çok<br />
büyük bir atılım olarak nitelendiriliyor ve şu<br />
an Körfez bölgesi dünya petrokimya üretiminin<br />
%17’sini oluşturuyor. 2011 yılı itibariyle<br />
PETKIM YAPTIĞI<br />
YATIRIMLARLA<br />
DÜNYANIN SAYILI<br />
PETROKIMYA<br />
TESISLERINDEN BIRI<br />
HALINE DÖNÜŞÜYOR.<br />
PETKIM IS TURNING<br />
INTO ONE OF THE<br />
EXCLUSIVE<br />
PETROCHEMICAL<br />
FACILITIES IN THE<br />
WORLD.<br />
While Petkim is working on completing this<br />
integration process, it also adopts environmental-friendly<br />
policies. For instance, it<br />
started to use natural gas in its steam generators<br />
rather than fuel oil with the aim of preventing<br />
environmental damage. At the same<br />
time, Petkim follows this approach in the<br />
integration process in Aliağa and preferred<br />
renewable energy to meet its energy need. In<br />
this regard, it made an investment for constructing<br />
a wind power plant. Petkim is<br />
planning to start electricity generation in<br />
<strong>2015</strong> with this 55-million-euro investment.<br />
Installed capacity of this wind power plant<br />
will be 51 MW; and when the first phase of<br />
the project is completed, the plant will<br />
increase Petkim’s electricity generation<br />
capacity to 12%. This investment will not<br />
only contribute to the region’s need for clean<br />
energy but also meet the facility’s energy<br />
need.<br />
PETROCHEMISTRY SECTOR CONTINUES TO<br />
DEVELOP IN THE WORLD<br />
Petkim is turning into one of the exclusive<br />
petrochemical facilities in the world, and it<br />
also has a significant potential due to its geographical<br />
location. ICIS Consultant Galié<br />
states that “Turkish petrochemical market is<br />
far more advanced in terms of per-capita<br />
consumption” and adds, “A noticeable example<br />
is represented by commodity polymers<br />
like polyethylene and polypropylene, which<br />
are largely used for the manufacture of fibers,<br />
packaging, consumer products, electronics,<br />
auto parts and many others.” As noted<br />
by Galié, the per-capita consumption of these<br />
products (including all grades and copolymers),<br />
was estimated in 2014 at 11kgs in<br />
Indonesia and at just 6kgs in India, compared<br />
to 70kgs in Turkey; and this contributes<br />
to explain the higher potential demand<br />
growth foreseen in South Asia compared to<br />
Turkey.<br />
Today, Petkim represents 8% of the total<br />
trade volume in the world. On the other<br />
hand, the investments made by Gulf Arab<br />
states have brought additional 13-milliontons<br />
capacity to the world market in the<br />
recent period. Petrochemistry investments in<br />
the United Arab Emirates will reach 12 billion<br />
dollars by <strong>2015</strong>. It is also estimated that<br />
the total petrochemistry investment of the<br />
Gulf Cooperation Council will be around 250<br />
billion dollars by <strong>2015</strong>. It is regarded as a significant<br />
step for this geography and currently<br />
the Gulf region constitutes 17% of the<br />
world petrochemistry production. As of 2011,<br />
HAZAR WORLD<br />
29
PETROKİMYA / PETROCHEMISTRY<br />
Suudi Arabistan Körfez’deki endüstriyel üretimin<br />
%67’sini, Katar yüzde 14’ünü ve BAE<br />
yüzde 7’sini gerçekleştiriyor. Ortadoğu cephesinden<br />
Türkiye cephesine geçildiğinde ise<br />
başka bir başarı karşımıza çıkıyor. Sektöre<br />
gelişmiş ülkelerle birlikte adım atan Türkiye,<br />
gelişimini sürdürüyor. Özellikle Petkim’in<br />
2014 yılında yaptığı %13’lük kapasite artışı ile<br />
birlikte yıllık brüt üretim kapasitesi 3,2 milyon<br />
tondan 3,6 milyon tona çıktı. Ülkemizin<br />
en gözde şirketlerinden olan Petkim, 50´nin<br />
üzerinde petrokimyasal ürün barındıran<br />
geniş yelpazesiyle bugün Türkiye sanayisinin<br />
vazgeçilmez bir hammadde üreticisi konumunda<br />
yer alıyor. Petkim´in ürettiği petrokimyasal<br />
ürünler; inşaat, tarım, otomotiv,<br />
elektrik, elektronik, ambalaj ve tekstil sektörlerinin<br />
önemli girdileri olarak kullanılıyor.<br />
Yani Petkim’in varlığı diğer sanayi kuruluşlarının<br />
da varlıklarını sürdürmesini sağlıyor.<br />
Petrokimyasallar çok yakın bir tarihte yaşamımıza<br />
girmiş olsa bile bugün binlerce ürün<br />
petrol ve doğal gazdan üretiliyor ve petrokimyasallar<br />
olmadan insanoğlu için yaşam<br />
oldukça zor gözüküyor.<br />
ŞAHİN MUSTAFAYEV<br />
AZERBAYCAN SANAYİ VE EKONOMİ<br />
BAKANI<br />
MINISTER OF INDUSTRY AND<br />
ECONOMY OF AZERBAIJAN<br />
PETKİM TÜRKIYE<br />
SANAYISININ<br />
VAZGEÇILMEZ BIR<br />
HAMMADDE<br />
ÜRETICISI<br />
KONUMUNDA YER<br />
ALIYOR.<br />
PETKIM IS AN<br />
INDISPENSABLE<br />
RAW MATERIAL<br />
PRODUCER FOR THE<br />
TURKISH INDUSTRY.<br />
Türkiye için Petkim sanayinin<br />
gelişimi açısından en önemli<br />
yatırımlardan birisidir. İktisadi ve<br />
sosyal olarak İzmir şehri için<br />
Petkim önemlidir.<br />
Saudi Arabia holds 67% of the total industrial<br />
production in the Gulf region while Qatar<br />
has 14% and UAE has 7%. When we look at<br />
the numbers in Turkey, we observe another<br />
success story. Turkey stepped into the sector<br />
with developed states, and it continues its<br />
development today. Gross annual production<br />
capacity of Turkey has increased from 3.2<br />
million tons to 3.6 million tons with the 13%<br />
capacity increase of Petkim in 2014. Listed<br />
among the leading companies in the country,<br />
Petkim is an indispensable raw material producer<br />
for the Turkish industry with its wide<br />
range of petrochemical products. Petkim has<br />
more than 50 petrochemical products and<br />
these products are used as the key inputs of<br />
the construction, agriculture, automotive,<br />
electricity, electronics, packaging and textile<br />
sectors. Petkim helps other industrial enterprises<br />
to continue their operations.<br />
Despite the short history of petrochemicals<br />
in our lives, currently thousands of products<br />
are manufactured from oil and natural gas,<br />
and life without petrochemicals seem quite<br />
difficult for people today.<br />
Petkim is one of the most vital<br />
investments for the development of<br />
industry in Turkey. Petkim is<br />
economically and socially important for<br />
İzmir.<br />
MUSTAFA TOPRAK<br />
İZMİR VALİSİ<br />
İZMİR GOVERNOR<br />
RÖVNAG<br />
ABDULLAYEV<br />
SOCAR BAŞKANI<br />
SOCAR PRESIDENT<br />
KENAN YAVUZ<br />
SOCAR TÜRKİYE BAŞKANI<br />
SOCAR TURKEY PRESIDENT<br />
SADETTİN KORKUT<br />
PETKİM GENEL MÜDÜRÜ<br />
PETKİM GENERAL MANAGER<br />
FABRIZIO GALIÉ<br />
ICIS DANIŞMANI<br />
ICIS CONSULTANT<br />
Petkim Türkiye’de ve dünyada katma<br />
değer üreten, aynı zamanda ülke için<br />
önemli bir istihdam kaynağı olan çok<br />
değerli bir tesis. Petkim, SOCAR ile<br />
birlikte adeta yeniden vücut buldu.<br />
2008 yılı <strong>Mayıs</strong> ayında Türkiye’nin değerli<br />
şirketlerinden biri olan ve bu yıl 50. yaşını<br />
kutladığımız Petkim’in satın alınması, daha<br />
sonra Petkim yarım adasındaki rafineri,<br />
enerji, petrokimya ve liman yatırımları<br />
Azerbaycan’ı Türkiye’nin en büyük<br />
yatırımcısı yapmıştır.<br />
Bugüne kadar rafineri ve petrokimya<br />
üretim tesislerini hep devlet yaptı.<br />
Hiçbir özel sektör kuruluşu rafineri ve<br />
petrokimya üretim tesisi yapmaya<br />
cesaret edemedi, biz ettik. Biz<br />
Türkiye’nin en babayiğit şirketiyiz.<br />
Petkim’in hikayesi Türkiye’de<br />
sanayileşmenin hikayesidir. Petkim ilk<br />
kurulduğu günden beri ülke<br />
ekonomisinin can damarlarından<br />
biridir. Petkim ailesi olarak istihdam<br />
yaratmanın gururunu yaşıyoruz.<br />
Türkiye’de 1970’li yılların başında<br />
ilk petrokimya kompleksinin<br />
kurulmasından bu yana ülkenin<br />
petrokimya sektörü önemli<br />
gelişme kaydetmiştir.<br />
Petkim provides added value both in<br />
Turkey and in the world, it is also a<br />
significant employment source<br />
for the country. Petkim was re-born with<br />
SOCAR.<br />
Azerbaijan has become the largest foreign<br />
investor in Turkey with the purchase of<br />
Petkim in May 2008, which is one of the<br />
leading companies in Turkey, celebrating its<br />
50th anniversary this year; and then the<br />
refinery, energy, petrochemical and port<br />
investments in the Petkim peninsula.<br />
Until today, state was the only entity that<br />
constructs refinery and petrochemical<br />
production facilities. The private sector<br />
could not take an initiative to build such<br />
facilities, but we could. We are the bravest<br />
company in Turkey.<br />
The story of Petkim is actually the story of<br />
industrialization in Turkey. Petkim is<br />
lifeblood for Turkish economy since the<br />
first day. As the Petkim family, we are<br />
proud to offer many employment<br />
opportunities.<br />
The development of the petrochemical<br />
sector in Turkey has been huge since the<br />
first petrochemical complex was<br />
established in the country<br />
in the early 1970s.<br />
<strong>30</strong> MAYIS <strong>2015</strong> SAYI <strong>30</strong> - MAY <strong>2015</strong> ISSUE <strong>30</strong>
www.hazarworld.com<br />
HAZAR WORLD<br />
31
GÖRÜŞ / OPINION<br />
AB / EU<br />
AB’DEKİ EKONOMİK<br />
GELİŞMELER VE ENERJİ<br />
FİYATLARI AÇISINDAN<br />
ANLAMI<br />
Yunanistan seçimlerinden çıkan sürpriz sonuçların ardından Avrupa<br />
Birliği’nde bir süredir unutulan kamu borcu ve ekonomik büyüme<br />
sorunları tekrar gündeme oturdu. AB ekonomileri aslında biri diğerini<br />
etkileyen iki önemli sorunla karşı karşıya.<br />
ECONOMIC DEVELOPMENTS IN<br />
THE EU AND ITS IMPLICATIONS<br />
ON ENERGY PRICES<br />
Following the surprise election results in Greece, longforgotten<br />
public debt and economic growth problems of the<br />
European Union came up again after a while. EU economies<br />
are actually face to face with two interconnected problems.<br />
DOÇ. DR. FATİH MACİT<br />
HASEN ENERJİ VE EKONOMİ<br />
ARAŞTIRMALARI MERKEZİ UZMANI<br />
ASSOC. PROF. FATIH MACİT<br />
HASEN EXPERT, CENTER ON ENERGY<br />
AND ECONOMY<br />
32 MAYIS <strong>2015</strong> SAYI <strong>30</strong> - MAY <strong>2015</strong> ISSUE <strong>30</strong>
www.hazarworld.com<br />
AB ekonomilerini etkileyen sorunlar<br />
arasında en önemlisi ekonomik<br />
büyüme olarak karşımıza çıkıyor. 28<br />
AB üyesi ülke için 2003-2008 yılları<br />
arasındaki dönemde ortalama yıllık ekonomik<br />
büyüme %2,2 dolayında iken 2009-2013<br />
döneminde ortalama büyüme -%0,2 düzeyinde<br />
kaydedildi. Reel Gayri Safi Yurt İçi<br />
Hasıla (GSYİH) rakamlarına bakıldığında<br />
ise 28 AB üyesi ülke için toplam GSYİH 2013<br />
yılı sonunda 2008 yılındaki seviyenin altında<br />
kaldı. Tüm AB ülkelerini kapsamamakla<br />
birlikte, AB’nin büyük bir kısmını ilgilendiren<br />
diğer önemli sorun da kamu borcunun<br />
yüksekliği olarak görülüyor. Ortak para<br />
birimine geçişle birlikte düşük maliyetlerle<br />
borçlanma imkanı bulan Yunanistan,<br />
İrlanda, Portekiz, İspanya ve İtalya gibi<br />
ülkeler artık kamu borcu açısından sürdürülebilir<br />
seviyenin üstünde bulunuyor.<br />
Yunanistan başta olmak üzere bu ülkelerde<br />
son birkaç yıldır ciddi kemer sıkma politikaları<br />
uygulanması tavsiye ediliyor. Fakat<br />
bu politikalar ekonomik büyümeyi de<br />
önemli ölçüde zayıflattığı için, vergi gelirlerini<br />
azaltarak bütçe açığında arzulanan<br />
düşüşün sağlanmasını engelliyor. Örneğin,<br />
Yunanistan uyguladığı çok sıkı bütçe önlemlerine<br />
rağmen hala GSYİH’nin %12’si civarında<br />
bütçe açığı veriyor. Dolayısıyla sadece<br />
kemer sıkma politikalarıyla bu ülkelerin<br />
borç sorununun çözülmesinin mümkün<br />
AVRUPA BIRLIĞI<br />
TEKRAR BIR BÜYÜME<br />
PATIKASINA GIRDIĞI<br />
TAKDIRDE MALI<br />
SORUNLAR YAŞAYAN<br />
ÜLKELERIN<br />
PROBLEMLERI DE<br />
HAFIFLEYECEK.<br />
IF THE EUROPEAN<br />
UNION STARTS TO<br />
GROW AGAIN,<br />
FINANCIAL<br />
PROBLEMS OF MOST<br />
STATES WILL<br />
ALLEVIATE.<br />
The most important problem encountered<br />
in EU economies can be defined<br />
as economic growth. Average economic<br />
growth in 28 EU member<br />
states was around 2.2% between 2003 and<br />
2008, and around -0.2% between 2009 and<br />
2013. Total Real Gross Domestic Product<br />
(GDP) of 28 member states of the year 2013<br />
was even lower than the year 2008. Not<br />
including all European Union members,<br />
another important problem in most EU<br />
member states is high public debt.<br />
Countries which have the opportunity to<br />
take low-cost loans in the Eurozone, such<br />
as Greece, Ireland, Portugal, Spain and<br />
Italy, have exceeded the sustainable level in<br />
terms of public debt following the adoption<br />
of the shared currency in the<br />
European Union. In the last couple of<br />
years, serious austerity policies are recommended<br />
for these countries, particularly<br />
Greece. However, those austerity policies<br />
weaken the economic growth in those<br />
countries, decrease tax revenues, and constitute<br />
a barrier before ensuring the<br />
desired decrease in budget deficit. For<br />
instance, budget deficit in Greece is still<br />
around 12% of the country’s Gross<br />
Domestic Product despite strict budgetary<br />
measures. Therefore, it is observed that<br />
austerity policies are not sufficient to<br />
resolve the debt problem of those states.<br />
HAZAR WORLD<br />
33
AB / EU<br />
olmadığı ve politika yapıcıların esas çözmesi<br />
gereken konunun ekonomik büyüme sorunu<br />
olduğu görülüyor. Birlik tekrar bir büyüme<br />
patikasına girdiği takdirde mali sorunlar<br />
yaşayan ülkelerin problemlerinin de hafiflediği<br />
zaten görülecektir.<br />
AMB GENİŞ KAPSAMLI TAHVİL ALIMI<br />
YAPACAK<br />
Avrupa Birliği’ndeki ekonomik büyüme<br />
sorununun çözümü anlamında geçtiğimiz<br />
aylarda Avrupa Merkez Bankası’ndan<br />
(AMB) önemli bir adım geldi. AMB, Ocak<br />
ayı toplantısında aldığı kararla Eylül 2016’ya<br />
kadar sürecek aylık 60 milyar Avro büyüklüğünde<br />
bir tahvil alım programı başlatacağını<br />
duyurdu. Mart ayında başlayan program<br />
kapsamında önümüzdeki bir buçuk yıllık<br />
süreçte AMB toplamda 1 trilyon<br />
Avronun üzerinde bir tahvil alımı gerçekleştirmiş<br />
olacak. 2008 krizinden sonra FED’in<br />
ekonomik büyümeyi desteklemek için attığı<br />
adıma benzeyen bu geniş kapsamlı tahvil<br />
alım programı ile birlikte, Avro bölgesinde<br />
firmalar ve hane halkları için ucuz finansman<br />
imkanı oluşması ve böylece tüketim ve<br />
yatırım harcamalarında bir canlanma gerçekleşmesi<br />
hedefleniyor.<br />
Peki, AMB’nin attığı bu adım Avrupa’da<br />
gerçekten ekonomik büyümeyi destekleye-<br />
KAPSAMLI TAHVIL<br />
ALIM PROGRAMI ILE<br />
BIRLIKTE TÜKETIM<br />
VE YATIRIM<br />
HARCAMALARINDA<br />
BIR CANLANMA<br />
GERÇEKLEŞMESI<br />
HEDEFLENIYOR.<br />
WITH THIS<br />
COMPREHENSIVE<br />
BOND PURCHASE<br />
PROGRAM, IT IS<br />
PLANNED TO REVIVE<br />
THE CONSUMPTION<br />
AND INVESTMENT<br />
EXPENDITURES.<br />
The most important issue that the policy<br />
makers must focus on is the economic<br />
growth problem. If the European Union<br />
starts to grow again, it will be observed<br />
that the uptrend will alleviate the financial<br />
problems of most states.<br />
ECB’S COMPREHENSIVE BOND PURCHASE<br />
PROGRAM<br />
The European Central Bank (ECB) took a<br />
vital step in order to solve the economic<br />
growth problem in the member states of<br />
the European Union. Upon the decision<br />
taken in the January meeting, ECB<br />
announced the start of a 60 billion Euro<br />
bond purchase program which will be in<br />
force until September 2016. Within the<br />
scope of the program that started in<br />
March, the European Central Bank will<br />
have purchased over 1 trillion Euro bonds<br />
in one and a half year. With this comprehensive<br />
bond purchase program, which is<br />
similar to FED’s initiative to support economic<br />
growth after the 2008 crisis, it is<br />
planned to create low-cost financing<br />
opportunities for households and revive<br />
the consumption and investment expenditures.<br />
Well, will the Central Bank’s step definitely<br />
support economic growth in Europe? It<br />
34 MAYIS <strong>2015</strong> SAYI <strong>30</strong> - MAY <strong>2015</strong> ISSUE <strong>30</strong>
www.hazarworld.com<br />
cek mi? Bu adımın iki kanaldan Avrupa’daki<br />
ekonomik büyümeyi desteklemesi beklenebilir.<br />
Birinci kanal dış ticaret dengesi üzerinde<br />
çalışacak. Hem FED’in faiz artırım beklentisi<br />
hem de AMB’nin parasal genişlemeye<br />
gitme beklentisi ile Avro, Dolar karşısında<br />
yılbaşından bu yana %11, geçen yılın<br />
Haziran ayından bu yana ise %21 dolayında<br />
değer kaybetti. Avro’daki bu değer kaybının<br />
orta vadede hem borç sorunu yaşayan ülkelerde<br />
hem diğer üye ülkelerde ihracat motoru<br />
üzerinden büyümeyi desteklemesi oldukça<br />
muhtemel.<br />
Büyümeyi destekleyecek ikinci kanal ise<br />
AMB’nin de beklediği gibi tüketim ve yatırım<br />
harcamaları üzerinden gerçekleşecek.<br />
Parasal genişleme ile birlikte finansal koşulların<br />
daha da rahatlaması ve bunun firmalar<br />
ve hane halkları için hem krediye erişimi<br />
kolaylaştırması hem de daha ucuz hale<br />
getirmesi mümkün görünüyor. Bu durum<br />
da birliğin ekonomik büyümesine orta vadede<br />
destek olacaktır.<br />
DÜNYADAKI TOPLAM<br />
PETROL<br />
TÜKETIMININ<br />
YAKLAŞIK %15’I,<br />
DOĞAL GAZ<br />
TÜKETIMININ ISE<br />
%13’Ü AB’DE<br />
GERÇEKLEŞIYOR.<br />
EU PRODUCES 15%<br />
OF TOTAL OIL<br />
CONSUMPTION, AND<br />
13% OF THE TOTAL<br />
NATURAL GAS<br />
CONSUMPTION IN<br />
THE WORLD.<br />
AB’DEKİ BÜYÜME DÜNYADAKİ ENERJİ<br />
TALEBİNİ ETKİLİYOR<br />
Başta petrol olmak üzere enerji fiyatlarında<br />
son dönemde yaşanan düşüşten sonra<br />
Avrupa’daki bu ekonomik gelişmelerin<br />
enerji fiyatları açısından anlamının ne olacağı<br />
daha da önem kazandı. Dünyadaki topcan<br />
be estimated that such a step may support<br />
economic growth in Europe in two<br />
ways. The first one is about foreign trade<br />
balances. Due to the expectations for<br />
FED’s interest increase and ECB’s monetary<br />
enlargement, Euro in relation to<br />
Dollar decreased in value by 11% since<br />
January, and by 21% since June last year. It<br />
seems quite probable that the decreasing<br />
value of Euro will support growth not only<br />
in the countries that struggle with debt<br />
problems but also in other member states<br />
in the medium term by way of exports.<br />
The second way that will support growth<br />
in the European Union will emerge<br />
through consumption and investment<br />
expenditures, as also expected by ECB.<br />
Monetary enlargement will alleviate the<br />
financial conditions, and this development<br />
will facilitate the access of companies and<br />
households to loans with lower costs.<br />
Such a development will support economic<br />
growth within the European Union in<br />
the medium term.<br />
EU’S GROWTH AFFECTS WORLD ENERGY<br />
DEMAND<br />
Following the recent decline in energy<br />
prices and particularly in oil prices, we<br />
can see that these economic developments<br />
in Europe have gained much importance<br />
HAZAR WORLD<br />
35
AB / EU<br />
lam petrol tüketiminin yaklaşık %15’i, doğal<br />
gaz tüketiminin ise %13’ü AB’de gerçekleşiyor.<br />
Dolayısıyla AB’deki ekonomik büyüme<br />
dünyadaki enerji talebini doğrudan etkilemekte<br />
olup enerji fiyatları açısından belirleyici<br />
unsurlardan biri olarak karşımıza çıkıyor.<br />
Genel olarak arz-talep dinamikleri açısından<br />
özellikle petrol fiyatlarında yaşanan<br />
son düşüşün 1985-86 yıllarında yaşanan<br />
düşüşe benzer bir şekilde arz tarafındaki<br />
ciddi artıştan kaynaklandığı görülüyor.<br />
Dolayısıyla talep tarafında ciddi bir toparlanma<br />
olmadan bu düşüşün tekrar tersine<br />
dönmesi ve dolayısıyla petrol ve doğal gaz<br />
fiyatlarının tekrar yükselişe geçmesi zor<br />
görünüyor. Bu anlamda AMB’nin başlattığı<br />
geniş kapsamlı tahvil alım programı ve<br />
bunun ekonomik büyüme üzerindeki olumlu<br />
etkileri, özellikle 2016 yılı başlarından itibaren<br />
küresel enerji talebinin bir miktar<br />
toparlanmasını ve en azından fiyatlar üzerindeki<br />
aşağı yönlü baskının kırılmasını<br />
sağlayabilir. Tabii ki bu petrol fiyatlarının<br />
hızlı bir şekilde toparlanıp yeniden üç haneli<br />
rakamlara yükselmesi anlamına gelmeyecektir.<br />
1985-86 yıllarında petrol fiyatları arz<br />
tarafındaki artışla birlikte bugüne benzer<br />
bir düşüş göstermişti ve fiyatların tekrar<br />
düşüş öncesindeki zirve seviyelerine dönmesi<br />
yaklaşık 15 yıl sürmüştü. Tarih tekerrürden<br />
ibarettir sözü tekrar doğrulanabilir.<br />
AMB’NIN TAHVIL<br />
ALIM PROGRAMININ<br />
2016 YILI<br />
BAŞLARINDAN<br />
ITIBAREN EKONOMİK<br />
BÜYÜME ÜZERİNDE<br />
OLUMLU ETKİLERİ<br />
GÖRÜLECEK.<br />
ECB’S BOND<br />
PURCHASE<br />
PROGRAM WILL<br />
HAVE POSITIVE<br />
IMPACTS ON<br />
ECONOMIC GROWTH<br />
IN EARLY 2016.<br />
in terms of energy prices. EU produces<br />
15% of the total oil consumption, and 13%<br />
of the total natural gas consumption in the<br />
world. Therefore, the economic growth in<br />
the European Union has a direct impact<br />
on the world energy demand, which<br />
makes it a determinative factor for energy<br />
prices. In terms of supply-demand<br />
dynamics in general, it is observed that<br />
the latest decline in oil prices is rooted in<br />
the significant increase in supplies, similar<br />
to the decline between 1985 and 1986.<br />
Thus, this decline would not be reversed;<br />
oil and natural gas prices would not start<br />
to increase again unless the global<br />
demand increases to a great extent.<br />
Within this context, the comprehensive<br />
bond purchase program of the European<br />
Central Bank and this program’s positive<br />
impacts on economic growth may slightly<br />
increase the global energy demand in<br />
early 2016 and absorb this downtrend.<br />
Naturally such a development will not<br />
lead to a rapid increase in oil prices and<br />
take the prices up to three-digit numbers<br />
again. Between 1985 and 1986, oil prices<br />
declined with the increase in supplies, just<br />
like today, and the prices could only reach<br />
the same prices before the decline within<br />
about 15 years. Today, the statement “history<br />
repeats itself” is proven once again.<br />
36 MAYIS <strong>2015</strong> SAYI <strong>30</strong> - MAY <strong>2015</strong> ISSUE <strong>30</strong>
ENERJİ<br />
ULAŞTIRMA<br />
KRİTİK ENERJİ<br />
ALTYAPI GÜVENLİĞİ<br />
www.hazarworld.com<br />
HAZAR STRATEJİ ENSTİTÜSÜ EBÜLTENLERİ İLE<br />
UFKUNUZA<br />
YATIRIM YAPIN<br />
GÜNCEL BİLGİ, DOĞRU STRATEJİ<br />
Abone olmak için: ebulten@hazar.org<br />
www.hazar.org<br />
HAZAR WORLD<br />
37
DOSYA / FILE<br />
ORTA KORİDOR / MIDDLE CORRIDOR<br />
ASYA’DAN AVRUPA’YA<br />
GİDEN EN KISA YOL:<br />
ORTA KORİDOR<br />
İpek Yolu’nun yeniden canlandırılması küresel ekonomiye henüz tam<br />
anlamıyla entegre olamamış Orta Asya ülkelerinin dünyaya açılması<br />
için en önemli basamak olacak. İpek yolu güzergâhlarından biri olan<br />
Orta Koridor ise Çin’i Türkiye’ye bağlarken güzergahı üzerindeki<br />
Kazakistan’ın uluslararası ticaretteki payını da artıracak.<br />
FİGEN AYPEK AYVACI<br />
THE SHORTEST ROUTE<br />
FROM ASIA TO EUROPE:<br />
MIDDLE CORRIDOR<br />
Revival of the Silk Road will be an important step for opening up the<br />
Middle Eastern countries that have not been integrated into global<br />
economy. The Middle Corridor not only links China to Turkey as one<br />
of the Silk Road routes, but also increases the commercial share of<br />
Kazakhstan in international trade.<br />
38 MAYIS <strong>2015</strong> SAYI <strong>30</strong> - MAY <strong>2015</strong> ISSUE <strong>30</strong>
www.hazarworld.com<br />
Lojistik sektörü, teknolojinin de yardımıyla<br />
hızla gelişiyor. Küreselleşmeyi birkaç<br />
adım daha ileriye taşıyarak coğrafi açıdan<br />
yan yana olmayan ülkeleri birbirine bağlıyor<br />
ve bu ülkeler arasındaki ilişkileri geliştirerek<br />
ticari bir zemin oluşturuyor.<br />
Küreselleşmenin ve rekabetin artması, işletmelerin<br />
temel yeteneklerine odaklanmaları ve<br />
diğer faaliyetleri stratejik ortaklarına yönlendirmeleri<br />
günümüz tedarik zincirlerinin yapısını<br />
oluşturuyor diyen Okan Üniversitesi<br />
Uluslararası Lojistik Bölümü Bölüm Başkanı<br />
Doç. Dr. Avni Zafer Acar, bu yapının taşıma ve<br />
iletişim teknolojileriyle birleştiğinde küresel<br />
işletmelerin maliyetlerini en aza indirmek için<br />
Çin ve yakın coğrafyasını adeta bir üretim<br />
üssü haline getirdiğini söylüyor. Aktörler arasında<br />
ise birinci sırada Amerika geliyor. Acar,<br />
İkinci Dünya Savaşı’nın ardından dünya siyasi<br />
liderliğini üstlenen ABD’nin savaştan doğrudan<br />
etkilenmemiş olması ve galip devlet statüsünde<br />
bulunmasının ülkeye üretim ve ticarette<br />
üstünlük getirdiğini hatırlatıyor ve küresel şirketlerin<br />
gelişmesinde lojistiğin ne kadar etkili<br />
olduğunun altını çiziyor.<br />
Lojistik aslında sadece küresel şirketlerin<br />
önünü açmıyor; bir ülkenin uluslararası lojistik<br />
ağına eklemlenmesi o ülkenin ekonomisinin<br />
büyümesini de sağlıyor. Üretim kodlarının<br />
değiştiği yani üretimin Çin, Hindistan gibi<br />
ülkelere kaydığı bir dünya pazarında en<br />
büyük alıcılar da gelişmiş ekonomilere sahip<br />
olan Avrupa ve Amerika olunca, bu farklı<br />
kıtaları birbirine bağlayacak olan uluslararası<br />
yollar ve geçiş sözleşmeleri büyük önem kazanıyor.<br />
TÜRKİYE ULUSLARARASI LOJİSTİK AĞININ<br />
MERKEZİNDE BULUNUYOR<br />
Asya-Pasifik, Latin Amerika, Doğu Avrupa ve<br />
Afrika-Ortadoğu bölgeleri lojistik pazarında<br />
gelecekte öne çıkacak olan coğrafyalar olarak<br />
görülürken Türkiye’yi yakından ilgilendiren<br />
bir konu var: İpek Yolu. Yeniden canlandırılmaya<br />
çalışılan İpek Yolu güzergâhı Asya’yı<br />
Avrupa’ya bağlarken bu rota üzerinde bulunan<br />
ülkelerin de ekonomik gelişmelerini hızlandırıyor.<br />
Lider üretici ve tedarikçi Çin ve<br />
küresel pazarda lider konumda olan diğer<br />
Asya ülkelerinin İpek Yolu güzergâhı üzerinden<br />
dünyaya açılması ürünlerin daha kısa ve<br />
daha ucuz yoldan Avrupa’ya ulaşması anlamına<br />
geliyor. Acar’ın dediği gibi günümüzde<br />
Amerika ve Avrupa olmak üzere iki büyük<br />
tüketim merkezi ile Amerika, Avrupa ve Çin<br />
olmak üzere üç büyük üretim merkezi bulunurken,<br />
diğer ülkelerin ortaya çıkan potansiyelden<br />
iyi bir şekilde yararlanması ve kendi<br />
TARİHİ İPEK YOLU<br />
MODERNİZE<br />
EDİLİYOR.<br />
HISTORIC SILK ROAD<br />
IS BEING<br />
MODERNIZED.<br />
Logistics improves rapidly with the help<br />
of technology. By serving as a bridge<br />
between countries that are distant<br />
from each other geographically, it gives<br />
the opportunity to form a commercial basis<br />
among these countries, as if they were<br />
neighbors. “Globalization and increased<br />
competition, focusing on core competences<br />
and transferring other activities to strategic<br />
partners form the structure of supply<br />
chains” said Assoc. Prof Avni Zafer Acar,<br />
Head of the International Logistics<br />
Department, Okan University. He added,<br />
“Merging supply chains with transportation<br />
and communication technologies turns<br />
China and the surrounding region into a<br />
global manufacturing base in order to<br />
reduce costs. US plays the most important<br />
role. Acar said, “US became the new political<br />
leader after the <strong>World</strong> War II as it was<br />
not war-worn and it was on the victorious<br />
side; it assured its leadership in manufacturing<br />
and trade.” He also underlined that<br />
logistics plays a major role in the economic<br />
growth of global companies.<br />
Logistics not only clears the way for global<br />
companies, but also leads to the economic<br />
growth of a country by integrating it into<br />
the international logistic network. In a<br />
world market where countries like China<br />
and India play the major role for manufacturing<br />
and where the largest buyers are the<br />
most developed economies like the US and<br />
Europe; we cannot easily ignore the importance<br />
of international roads and transition<br />
agreements.<br />
TURKEY IS AT THE HEART OF<br />
INTERNATIONAL LOGISTICS NETWORK<br />
While Asia-Pacific, Latin America, Eastern<br />
Europe and Africa-Middle East regions are<br />
believed to become prominent in the logistics<br />
market in the future; there is a significant<br />
issue for Turkey: the Silk Road.<br />
Stretching between Asia and Europe, revival<br />
of the Silk Road will definitely lead to<br />
economic growth of countries on the route.<br />
As the top producer and supplier in the<br />
world, China, as well as other leading Asian<br />
countries in the global market will open up<br />
to the world via the Silk Road which will<br />
make it possible for those countries to<br />
access Europe in a faster and cheaper way.<br />
As Acar stated, in the modern world, there<br />
are three manufacturing leaders -the United<br />
States, Europe and China- but other countries<br />
should make the best use of these lines<br />
and should create their own hubs.<br />
HAZAR WORLD<br />
39
ORTA KORİDOR / MIDDLE CORRIDOR<br />
merkezlerini oluşturması gerekiyor. Bunu<br />
yapması gereken ülkelerden biri de<br />
Kazakistan. Doç. Dr. Avni Zafer Acar,<br />
Kazakistan’ın Avrupa-Çin eksenli üretim coğrafyasında<br />
hem tüketim hem de üretim için<br />
gerekli olan hammadde ve ara mamul tedariki<br />
için oluşturulan tedarik zincirlerinin kesişiminde<br />
yer aldığını belirtiyor. Acar, “Bunun<br />
yanı sıra Kazakistan gelişen ekonomiler olarak<br />
da isimlendirilen BRICS ülkelerinden Rusya-<br />
Çin ve Hindistan’ı içine alan üçgenin tam ortasında<br />
yer alıyor” diyerek Kazakistan’ın taşımacılıkta<br />
çok önemli bir konumda olduğuna dikkat<br />
çekiyor.<br />
Kazakistan üzerinden Türkiye’ye bağlanan<br />
Orta Koridor, Asya’dan Avrupa’ya giden en<br />
kısa ve en ekonomik güzergâh. Uluslararası<br />
ticaretle birlikte bölgesel kalkınma, işbirliği ve<br />
refahı da beraberinde getiren bu stratejik<br />
güzergâh, üç kıtanın ortasında bulunan<br />
Türkiye’de son buluyor. <strong>Hazar</strong> Denizi’nin çok<br />
yönlü ulaştırma ağına dâhil edilmesi bölgesel<br />
kalkınmaya büyük katkı sağlıyor ve Dünya<br />
Bankası’nın 2012 yılında hazırladığı Küresel<br />
Rekabetçilik Endeksi (GCI) Kazakistan hakkında<br />
olumlu bir rapor sunuyor. Bu endekse<br />
göre ulaştırma altyapısı kalitesi ve lojistik performans<br />
açısından ilk 100’e giren tek Orta<br />
Asya ülkesi Kazakistan, listenin 86. sırasında<br />
bulunuyor. Türkiye ise 27. sırada yer alıyor.<br />
Azerbaycan Ulaştırma Bakanlığı tarafından<br />
yapılan açıklamalarda özellikle Kazakistan’ın<br />
ulaşım altyapısı konusunda kaydettiği gelişmeye<br />
dikkat çekiliyor ve “Silk Wind” projesi<br />
kapsamında Çin ve Kazakistan arasındaki<br />
demiryolu mesafesinin Kazakistan topraklarında<br />
900 km kısalmış olmasının önemine<br />
vurgu yapılıyor.<br />
İPEK YOLU ÇİFT YÖNLÜ YARAR SAĞLIYOR<br />
Azerbaycan Ulaştırma Bakanlığı’ndan edinilen<br />
bilgilere göre, Kazakistan’ın geleceğe<br />
dönük stratejileri çerçevesinde Aktau limanının<br />
yenilenmesi ve hızlı demiryolu projelerinin<br />
yanı sıra Bakü-Gürcistan-Türkiye ve<br />
Karadeniz istikametinde koridor oluşturulması<br />
düşünülüyor. Ayrıca İpek Yolu’nun canlandırılması<br />
konusundaki istekleri eleştirenler de<br />
var. Çin Uluslararası Borsalar Merkezi<br />
(CCIEE) Enformasyon Dairesi Müdürü Xu<br />
Hongcai’nin sözlerine bu noktada dikkat çekmekte<br />
fayda var. Çin’in İpek Yolu’nun yeniden<br />
canlandırma girişimlerini eleştiren ve dış yatırımlarını<br />
Marshall Planı’na benzetenlere<br />
Hongcai, Çin’in bu girişiminin “karşılıklı yarara”<br />
dayalı olduğunu söyleyerek cevap veriyor.<br />
Bir başka örnek ise Çin’in Chongqing kentinden<br />
başlayarak Almanya’nın Duisburg kentin-<br />
01<br />
01<br />
İpek Yolu kara, deniz<br />
ve demiryollarından<br />
oluşuyor.<br />
01<br />
The Silk Road consists<br />
of highways, seaways<br />
and railways.<br />
TICARETIN İPEK YOLU<br />
ÜZERINDEN<br />
YAPILMASI YENI<br />
MERKEZLERIN<br />
OLUŞMASI IÇIN<br />
FIRSATLAR<br />
YARATACAK.<br />
DEVELOPING TRADE<br />
RELATIONS VIA THE<br />
SILK ROAD WILL<br />
CREATE NEW<br />
ECONOMIC CENTERS.<br />
Kazakhstan is a good example in this<br />
regard. He reminded that Kazakhstan is<br />
located at the crossroads of supply chains<br />
for raw materials and intermediate products<br />
which are necessary for consumption<br />
and production in the Europe-China-centric<br />
manufacturing geography. He also added<br />
that “Besides, Kazakhstan is located at the<br />
center of the triangle which covers BRICS<br />
countries (known as developing economies)<br />
such as Russia, China and India. That’s why<br />
Kazakhstan is very important for the transportation<br />
sector.”<br />
The Middle Corridor, reaching Turkey<br />
through Kazakhstan, is the shortest and<br />
cheapest route from Asia to Europe. This<br />
strategic route ensures regional development,<br />
cooperation and prosperity by means<br />
of international trade. Inclusion of the<br />
Caspian Sea into the transportation network<br />
has become one of the milestones in<br />
regional development. The Global<br />
Competitiveness Index (GCI) prepared by<br />
<strong>World</strong> Bank in 2012 draws a positive picture<br />
about Kazakhstan. According to this Index,<br />
Kazakhstan is the only Middle Eastern<br />
country that is listed among the top 100 list<br />
for the quality of transportation infrastructure<br />
and logistics performance. Kazakhstan<br />
has the 86 th place and shares the honor with<br />
Turkey which is the 27 th country in the same<br />
list. In the statements made by the Ministry<br />
of Transport of Azerbaijan, Kazakhstan’s<br />
constant progress about transportation<br />
infrastructure is underlined and the importance<br />
of the “Silk Wind” project which will<br />
40 MAYIS <strong>2015</strong> SAYI <strong>30</strong> - MAY <strong>2015</strong> ISSUE <strong>30</strong>
www.hazarworld.com<br />
shorten the railway route between China<br />
and Kazakhstan by 900 km in Kazakh territories<br />
is particularly emphasized.<br />
de sona eren ve Nisan 2014’te düzenli seferlere<br />
başlayan “Yuxinou” demiryolu hattı. 11 bin<br />
kilometrelik yolu 21 günde kat eden konteyner<br />
trenleri ile Çin’den Avrupa’ya elektronik ürünler,<br />
elektrikli aletler ve çelik ürünler taşınırken<br />
Avrupa’dan Çin’e ise otomotiv parçaları, lüks<br />
tüketim ürünleri ve geri dönüştürülmüş malzemeler<br />
taşınıyor. Bu hat üzerinden bir konteynerin<br />
taşınmasının maliyeti deniz taşımacılığına<br />
göre çok daha pahalı, 5 ila 8 bin dolar<br />
arasında değişiyor. Ancak deniz taşımacılığının<br />
demiryolu taşımacılığından daha uzun<br />
sürmesi demiryolunu ilk seçenek haline getiriyor<br />
ve deniz taşımacılığındaki diğer ek maliyetler<br />
de demiryolu taşımacılığı seçeneğini<br />
kuvvetlendiriyor. Böyle bir model göz önündeyken<br />
denize kıyısı olmayan Kazakistan için<br />
de demiryolu seçeneği önem kazanıyor.<br />
KÜRESEL DEĞER ZİNCİRİNE ENTEGRASYON<br />
Petrol ve doğal gaz yönünden zengin olan ve<br />
Sovyetler Birliği’nin dağılmasıyla yeni bir<br />
döneme giren Orta Asya ülkeleri için artık<br />
kaynakları değerlendirme ve küresel ticaretin<br />
bir parçası olma vakti geldi. Çin, Avrupa<br />
Birliği için en büyük tedarikçi konumunda ve<br />
şu anda iki bölge arasındaki ticaret deniz yolu<br />
ve Rusya-Kafkasya üzerinden geçen demiryolları<br />
aracılığıyla sağlanıyor. Bu ticaretin İpek<br />
Yolu üzerinden gerçekleştirilmesi, yeni merkezlerin<br />
oluşması için fırsatlar yaratacak.<br />
Bugün nüfusuyla ve yarattığı değerlerle Asya<br />
ülkelerinin tekrar büyük bir merkeze dönüştüğünü<br />
söyleyen Bahçeşehir Üniversitesi<br />
İktisadi, İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi<br />
Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Yavuz Günalay,<br />
KAZAKİSTAN<br />
TAŞIMACILIKTA<br />
ÖNEMLİ BİR<br />
KONUMDA YER<br />
ALIYOR.<br />
KAZAKHSTAN HAS A<br />
SIGNIFICANT ROLE IN<br />
THE TRANSPORTATION<br />
SECTOR.<br />
SILK ROAD OFFERS MUTUAL BENEFITS<br />
According to the Ministry of Transport of<br />
Azerbaijan, Kazakhstan is implementing<br />
projects like the renovation of the Aktau<br />
Port and the face track investment within<br />
the framework of its future strategies, and a<br />
corridor project linking Baku, Georgia and<br />
Turkey along the Black Sea region is being<br />
discussed. However, there are also strong<br />
objections for the revival of the Silk Road.<br />
At this point, we should consider the statement<br />
of Xu Hongcai, Deputy Director of<br />
Information Department of China Centre<br />
for International Economic Exchanges<br />
(CCIEE). In reply to those who criticize the<br />
initiative to revive the Silk Road and compare<br />
foreign investments to the Marshall<br />
Plan, Hongchai stated that China’s initiative<br />
is based on mutual benefits. “Yuxinou” railway<br />
line that connects China and Germany<br />
might be another example. It takes 21 days<br />
to cover the 11 thousand km route for container<br />
trains which transport electronic<br />
products, appliances or steel products from<br />
China to Europe, and automotive parts, luxury<br />
consumer goods or recycled materials<br />
from Europe to China. Railway transport is<br />
much more costly than marine transport<br />
upon this line; transport of a container<br />
upon this line is around $5-8 thousand.<br />
However, it takes less time and there are<br />
additional costs for marine transport. In<br />
this way, railway transport becomes the<br />
first choice. Therefore, railway transport is<br />
a vital alternative in Kazakhstan which does<br />
not have a coast.<br />
INTEGRATION TO THE GLOBAL VALUE<br />
CHAIN<br />
It is about time for resource-rich Middle<br />
East countries, which have entered into new<br />
period after the dissolution of the Union of<br />
Soviet Socialist Republics (USSR), to evaluate<br />
their potential and become a part of<br />
global trade. In a world where China is the<br />
largest supplier for the European Union,<br />
trade between the two regions is realized<br />
either by marine transport or via railways<br />
passing through Russia and Caucasia. If<br />
this trade is realized via the Silk Road, new<br />
economic centers will be created. Prof. Dr.<br />
Yavuz Günalay, Bahçeşehir University<br />
Faculty of Economic, Administrative and<br />
Social Sciences Vice Dean, stated that Asian<br />
HAZAR WORLD<br />
41
ORTA KORİDOR / MIDDLE CORRIDOR<br />
İpek Yolu’nun Asya ve Avrupa arasında ticari<br />
mallar akışının yanı sıra enerji ve veri akışının<br />
da eklenmesiyle daha fazla önem kazanarak<br />
tekrar doğduğunu dile getiriyor. Günalay,<br />
“Türkiye, İpek Yolu’nun bir kanadı üzerinde<br />
bulunduğu için bu yeni oluşumu dikkatle izlemeli<br />
ve Anadolu üzerinden geçişi daha verimli<br />
hale getirmenin yollarını aramalıdır” diyor ve<br />
internet ve enerji hatlarının da gelişmesi ile<br />
Türkiye’nin bu hat üzerindeki öneminin artacağına<br />
dikkat çekiyor. Orta Asya ülkeleri için<br />
dışa açılma imkânı sunan bu güzergâhlar,<br />
Kazakistan özelinde bakıldığında Orta Koridor<br />
gibi önemli bir rotaya sahip olan ülkenin küresel<br />
değer zincirine entegre olması için önemli<br />
bir fırsat sunuyor. Sürdürülebilir büyüme için<br />
kilit rol üstlenen taşımacılık sektörünün<br />
modernize edilmesi kısa vadede bölgede yeni<br />
istihdam imkânları sağlarken uzun vadede de<br />
ekonomik sıçramaya neden olacak. Öte yandan<br />
lojistik sektörü dünyada 5 trilyon Euro,<br />
AB ülkelerinde ise 600 milyar Euro üzerinde<br />
bir pazara ulaştı. Bu sektör, Türkiye’de<br />
GSMH’nin %10-13’üne denk gelerek <strong>30</strong> milyar<br />
dolarlık bir potansiyeli temsil ediyor. Hal böyle<br />
olunca Orta Asya ülkelerinin böylesi bir ekonomik<br />
büyüklüğe ulaşmış olan tedarik zincirinin<br />
bir parçası olması ve pastadan payını mutlaka<br />
alması gerekiyor.<br />
countries have turned into a major center<br />
today with their population and values. He<br />
also expressed that the Silk Road revived<br />
with a higher value as it not only transports<br />
commercial goods but also energy and data<br />
between Asia and Europe. Günalay said,<br />
“Turkey is located on the route of the Silk<br />
Road, and thus it must pay attention to this<br />
new formation and try to increase the efficiency<br />
of the Anatolian transit.” He underlines<br />
that Turkey’s importance will be greater<br />
when internet and energy lines develop. This<br />
project not only expands international trade,<br />
but also provides the opportunity of integration<br />
into the global value chain for<br />
Kazakhstan. While modernization of the<br />
transport sector will create new employment<br />
opportunities in the short term, it will lead to<br />
an economic boom in the long term. On the<br />
other hand, the logistics sector’s value is 5<br />
trillion Euros in the world and 600 billion<br />
Euros in the European Union. This sector<br />
meets approximately 10-13% of the country’s<br />
gross national product, representing an<br />
approximate value of $<strong>30</strong> billion. Thus,<br />
Middle East countries need to be a part of<br />
such a giant supply chain and have their<br />
shares in this pie.<br />
42 MAYIS <strong>2015</strong> SAYI <strong>30</strong> - MAY <strong>2015</strong> ISSUE <strong>30</strong>
www.hazarworld.com<br />
Vagon taşıma imkânına sahip feribotlarla Türkmenistan-Azerbaycan ve Kazakistan-Azerbaycan<br />
arasında <strong>Hazar</strong> Denizi geçişi sağlanmaktadır. Bakü-Tiflis-Kars demiryolu hattının<br />
inşa edilmesinin ardından Asya’dan Türkiye’ye ve oradan da Avrupa’ya kesintisiz demiryolu<br />
ulaşımı mümkün olacak. Öte yandan Afganistan da Azerbaycan ile demiryolu alanında<br />
işbirliği kurmak istiyor. Afganistan Cumhurbaşkanı, demiryolu taşımacılığı için yeni<br />
bir teklif sunarak Afganistan’dan çıkan malların Türkmenistan ve Azerbaycan üzerinden<br />
Gürcistan’ın Batum limanlarına ulaştırılmasını ve oradan da deniz yoluyla Avrupa’ya<br />
taşınmasını önerdi. BTK demiryolu hattı tamamlandığında Afganistan’dan çıkan mallar<br />
Tiflis’ten Kars’a kadar demiryolu ile taşınabilecektir.<br />
AZER ALIYEV<br />
AZERBAYCAN ULAŞTIRMA BAKANLIĞI<br />
ULAŞTIRMA POLITIKALARI VE EKONOMISI<br />
DAIRE BAŞKANI<br />
HEAD OF TRANSPORT POLICY AND ECONOMIC<br />
DEPARTMENT, MINISTRY OF TRANSPORT OF<br />
AZERBAIJAN<br />
Transportation between Turkmenistan-Azerbaijan and Kazakhstan-Azerbaijan through the<br />
Caspian Sea is realized via ferries that can carry wagons. Once the Baku-Tbilisi-Kars railway<br />
project is completed, transportation from Asia to Turkey, and then to Europe will be uninterrupted<br />
by railway. Moreover, Afghanistan desires to cooperate with Azerbaijan in the field of<br />
railways. President of Afghanistan offered that products of Afghanistan should be transported<br />
to the ports of Batumi in Georgia passing through Turkmenistan and Azerbaijan, and then<br />
from Georgia to Europe by means of marine transportation. When the Baku–Tbilisi–Kars<br />
railway project is completed, products of Afghanistan will be transported via railways from<br />
Tbilisi to Kars.<br />
Güncel rakamlara göre, deniz taşımacılığı maliyet avantajı sunsa bile coğrafi koşullara ve iklim<br />
şartlarına bağlılık ve yavaşlık gibi dezavantajlara da sahiptir. Üstelik yük taşımada hızlı tren<br />
alternatifinin de bulunması gelecekte demiryolu taşımacılığını daha ön plana çıkaracaktır.<br />
Örneğin Çin’den yola çıkan bir ürünün teslim noktasına ulaşması <strong>30</strong>-40 gün sürerken, bu süre<br />
Orta Koridor üzerinden demiryolu alternatifi ile 8-10 güne düşecektir. Kazakistan’ın jeostratejik<br />
konumu ile lojistik ve taşımacılık alanında yaptığı yatırımlar göz önüne alındığında<br />
Kazakistan’ın Orta Koridor’a en az Kuzey Koridor kadar önem verdiğini söyleyebiliriz. Üstelik<br />
Orta Koridor’un <strong>Hazar</strong> geçişinden sonra en önemli dar boğazı konumunda olan Bakü-Tiflis-<br />
Kars demiryolu projesinin tamamlanmasının ardından Çin ile bölgemiz arasındaki ticari mal<br />
akışı hızlanacaktır. Bu durumda Orta Koridor üzerinden demiryolu esaslı çok modlu taşımacılığın<br />
önemi daha da artacaktır.<br />
DOÇ. DR. AVNI ZAFER ACAR<br />
OKAN ÜNIVERSITESI ULUSLARARASI LOJISTIK<br />
BÖLÜMÜ BÖLÜM BAŞKANI<br />
HEAD OF THE INTERNATIONAL LOGISTICS<br />
DEPARTMENT, OKAN UNIVERSITY<br />
Even though marine transportation has lower costs, it also has disadvantages like slowness<br />
due to its dependence to geographical and climate conditions. Moreover, the chance of using<br />
fast track for freight shipment will increase the importance of railway transports. For example,<br />
a product which is delivered from China to its destination in <strong>30</strong>-40 days will reach its destination<br />
only in 8-10 days through the Middle Corridor. Considering Kazakhstan’s geostrategic location<br />
and its investments for logistics and transportation, we can see that the Middle Corridor is<br />
as important as the Northern Corridor for the country. Besides, following the completion of the<br />
Baku–Tbilisi–Kars railway project which is the second narrow pass after the Caspian transit,<br />
product flow between Turkey and China will definitely increase. Without any doubt, intermodal<br />
freight transport will become more important.<br />
Tahıl ürünleri Kazakistan’ın önemli ihracat kalemlerinden biridir. Petrol ve petrol ürünleri<br />
ihracatına olan bağımlılığın azaltılması ve ürün çeşitlendirmesine gidilmesi amacıyla Kazakistan<br />
yönetimi tahıl ürünleri ihracatına önem vermeye başlamıştır. Bu çerçevede taşınan<br />
tahıl ürünü miktarının arttırılması hedeflenerek Azerbaycan ve İran’da tahıl terminalleri<br />
kurulmuştur. Trans Kazakistan rotasında ise malların ulaştırma maliyetleri diğer rotalara<br />
kıyasla daha fazla olduğu için bu rota henüz rekabeti arttırıcı bir nitelik kazanamamıştır.<br />
Ülke içerisinde planlı bir ulaştırma stratejisinin belirlenmesi, doğu-batı ve kuzey-güney<br />
yönünde ulaştırma ağının geliştirilmesi, mevcut demiryollarının bakım ve onarımının yapılması<br />
ve yeni demiryolları inşa edilmesi gibi adımlar atılması sektörü canlandıracaktır.<br />
SERAY ÖZKAN<br />
HAZAR STRATEJI ENSTITÜSÜ HAZAR TRANSIT<br />
KORIDORU PROGRAM KOORDINATÖRÜ,<br />
ARAŞTIRMACI<br />
RESEARCHER AND COORDINATOR OF CASPIAN<br />
TRANSIT CORRIDOR PROGRAM, CASPIAN<br />
STRATEGY INSTITUTE<br />
Grain products are one of the most important export items of Kazakhstan. In order to reduce the<br />
dependence to oil and oil products, and ensure product diversification, Kazakhstan government<br />
started to focus on the exports of grain products. Thus, grain terminals were constructed in<br />
Afghanistan and Iran in order to increase the total amount of grain products transported. Trans-<br />
Kazakhstan railway has not gained any competitive power in the market yet. Transport costs are<br />
still quite high compared to other means. Steps such as adopting a planned transportation strategy,<br />
developing the East-West and North-South transport network, reparation and maintenance<br />
of current railroads, and construction of new railways will have a positive impact on the sector.<br />
HAZAR WORLD<br />
43
LIFESTYLE / LIFESTYLE<br />
KAZAK SİNEMASI / KAZAKH CINEMA<br />
KAZAKİSTAN<br />
TOPRAKLARI AYRI<br />
BİR FİLM HİKÂYESİ<br />
Kimler geçmemiştir ki bu topraklardan? Akan çayların,<br />
pınarların suyundan kimler içmemiştir? Gaddar<br />
hükümdarların, istilacı orduların saldırılarına, kanlı savaşlara<br />
meydan olan bu ülkeye asırlardan beri çok ağır darbeler<br />
vuruldu. Tarihi şehirleri, güzel binaları, köprüleri, yolları,<br />
su kemerleri yıkıldı, harabeye çevrildi. Tüm bunlara rağmen<br />
zamanın ağır eli ülkenin gücünü ve güzelliğini mahvedemedi.<br />
Kazak halkı tarih boyunca çeşitli kahramanlar yetiştirdi, kendi<br />
istiklali, hürriyeti uğruna mücadele verdi. Halk ise daima<br />
kültürünü, ana dilini, edebiyat ve sanatını zamanın zorluklarına<br />
karşı korudu ve geliştirdi; bunlardan biri de Kazak sineması<br />
oldu.<br />
RUFAT AGHAYEV<br />
44<br />
MAYIS <strong>2015</strong> SAYI <strong>30</strong> - MAY <strong>2015</strong> ISSUE <strong>30</strong>
www.hazarworld.com<br />
A DIFFERENT FILM STORY:<br />
KAZAKHSTAN<br />
Many people have walked on these territories and many<br />
people drank from these watercourses and streams. This<br />
country has witnessed cruel emperors, invading armies,<br />
attacks and bloody wars, experienced serious damages. Its<br />
historic cities, beautiful buildings, bridges, roads, archways<br />
were destroyed and ruined. Despite all these bad times, it<br />
managed to preserve its power and beauty. Kazakh people<br />
raised several heroes and struggled for its sovereignty and<br />
independence. They saved their culture, language, literature<br />
and arts against the challenges of the time; one of these<br />
preserved values is the Kazakh cinema.<br />
HAZAR WORLD<br />
45
KAZAK SİNEMASI / KAZAKH CINEMA<br />
Kazakların geçmişe ve tarihe olan ilgisi<br />
güzel sanatların diğer alanlarında olduğu<br />
gibi sinema alanında da kendi yansımasını<br />
buldu. Sovyet Kazakistan<br />
sinemasının gelişimini gözden geçirdiğimizde<br />
birçok farklı isim ve filmle karşılaşırız. Bu<br />
durum sinemanın tür ve konu yönünden<br />
genişlediğini, düşünce ve yaratıcılık yönünden<br />
geliştiğini, Sovyet hayatını daha derinden<br />
yansıtarak daha büyük genellemeler yoluna<br />
gittiğini gösteriyor. Meseleye Sovyet sinemasının<br />
genel gelişimi açısından yaklaştığımızda,<br />
Kazak sinemacıların filmlerinin hangi<br />
özellikleriyle öne çıktığını, eski Sovyet sinemasının<br />
başarılarına ne gibi yeni ve değerli<br />
katkıları olduğunu görebiliriz.<br />
Kazak sinemasının önemi hem Sovyet halkının<br />
hem de kendi halkının üzüntüsünü ve<br />
sevincini, düşünce ve isteklerini yansıtıyor<br />
olmasının altında yatıyor. Yeni kurulan<br />
Kazak sinemasının çıkardığı ürünlerin işlediği<br />
başlıca konular Ekim Devrimi, Sovyetler’in<br />
kurulması uğruna verilen mücadele, yeni<br />
devrin işçilerinin duygu ve düşünceleri ve<br />
“Sovyet İnsanını” yaratma meseleleriydi.<br />
1941’de faaliyete başlayan ve 1984 yılında ünlü<br />
sanatçı Şaken Aymanov’un adını alan<br />
“Kazakfilm” stüdyosunda Sovyetler Birliği<br />
dağılana kadar senede 7 uzun metrajlı film,<br />
50’ye yakın belgesel, birkaç çizgi film yapıldı<br />
ve 70’e yakın Sovyet filmi Kazak diline çevrildi.<br />
Bugün bu stüdyolarda filmlerin yanı sıra<br />
haber ve belgeseller de çekiliyor.<br />
KAZAK SINEMASI<br />
HEM SOVYET<br />
HALKININ HEM DE<br />
KENDI HALKININ<br />
ÜZÜNTÜSÜNÜ VE<br />
SEVINCINI, DÜŞÜNCE<br />
VE ISTEKLERINI<br />
YANSITIYOR .<br />
KAZAKH FILM<br />
INDUSTRY REFLECTS<br />
THE SORROW AND<br />
JOY OF KAZAKH<br />
PEOPLE AS WELL AS<br />
THEIR DESIRES,<br />
BELIEFS AND<br />
THOUGHTS.<br />
Kazakh people’s interest in history is represented<br />
in their cinema as in all other<br />
branches of fine arts. When we look<br />
through the development of the cinema<br />
in Soviet Kazakhstan, we meet many different<br />
figures and different films. This shows us that<br />
cinema has expanded in terms of genre and<br />
plot, developed in terms creativity and<br />
thought, and embraced more comprehensive<br />
generalizations by reflecting the Soviet way of<br />
life from a deeper perspective. Considering<br />
the development of the Soviet cinema in general,<br />
we can see the outstanding characteristics<br />
of Kazakh film makers and their valuable<br />
contribution to the success of the former<br />
Soviet cinema.<br />
Kazakh film industry has a vital importance<br />
as it reflects the sorrow and joy of Kazakh<br />
people as well as their desires, beliefs and<br />
thoughts. Kazakh films mostly focus on the<br />
October Revolution, the struggle to establish<br />
the Soviet Union, thoughts and feelings of the<br />
workers, and the concept of creating the<br />
“Soviet Person”.<br />
The “Kazakhfilm” studio, which was established<br />
in 1941 and named after well-known<br />
artist Shaken Aimanov in 1984, produced 7<br />
feature films, nearly 50 documentaries, a few<br />
cartoon films until the dissolution of the<br />
Soviet Union, and almost 70 Soviet films were<br />
translated into the Kazakh language. Today,<br />
news programs and documentaries are made<br />
in these studios in addition to movies.<br />
46 MAYIS <strong>2015</strong> SAYI <strong>30</strong> - MAY <strong>2015</strong> ISSUE <strong>30</strong>
www.hazarworld.com<br />
BÜYÜK EKİM İHTİLALİ’NİN ARDINDAN<br />
SİNEMANIN DOĞUŞU<br />
Kazakistan’da sinema uzun yılların emeğiyle<br />
ortaya çıktı. İlk film çekimleri Büyük Ekim<br />
İhtilali’nden (1917) hemen sonra başladı.<br />
1920’li yıllarda Kazakistan, Özerk Sovyet<br />
Cumhuriyetlerinden biri olarak ilan edildikten<br />
sonra Sovyet sinemacıların yardımıyla<br />
ülkede sinema sektörü gelişmeye başladı ve<br />
devletin önem verdiği bir alan haline geldi.<br />
Aslında Kazak halkının sinemayla tanışması<br />
ihtilal öncesine, 1910 yılına dayanıyor.<br />
“Hareket eden fotoğraflar” ilk kez Alma-<br />
Ata’da “Mars” adlı sinema salonunda M.<br />
Fabri tarafından gösterildi. Fabri, para<br />
kazanmak amacıyla Rusya’nın Omsk kentinden<br />
ayrılarak elma ağacının taç yaprağı anlamına<br />
gelen Alma-Ata şehrine taşındı. İlk<br />
başta bir mucize olarak algılanan bu hareketli<br />
manzara fotoğraflarına ilgi arttıkça, melodram,<br />
dram ve komedi türünde kısa filmler<br />
gösterime sunuldu. 1910 yılının sonunda<br />
Alma-Ata’da film gösteren salonların sayısı<br />
4’e yükseldi.<br />
Kazakistan’a ait görüntüler gerçek anlamda<br />
1920 yılından sonra gösterilmeye başlandı. Bu<br />
ülkenin halkı, örf ve adetleri ilk önce Rus<br />
kameramanları tarafından küçük sahneler<br />
olarak filme alındı. Sonraları bu topraklara<br />
daimi olarak yerleşen Moskovalı kameramanlar,<br />
“Soyuzkino Jurnali” ve “Sovkino<br />
Jurnali” isimli sinema dergileri için sürekli<br />
çekimler yapmaya başladı.<br />
“HAREKET EDEN<br />
FOTOĞRAFLAR” ILK<br />
KEZ ALMA-ATA’DA<br />
“MARS” ADLI<br />
SINEMA SALONUNDA<br />
M. FABRI<br />
TARAFINDAN<br />
GÖSTERILDI.<br />
KAZAKH PEOPLE MET<br />
CINEMA BEFORE THE<br />
REVOLUTION, IN<br />
1910. “MOTION<br />
PICTURES” WERE<br />
FIRST DISPLAYED IN<br />
“MARS” CINEMA<br />
HALL IN ALMATY BY<br />
M. FABRI.<br />
RISE OF THE CINEMA AFTER THE OCTOBER<br />
REVOLUTION<br />
Great efforts were made to found the film<br />
industry in Kazakhstan. First film shooting<br />
started right after the October Revolution<br />
(1917). The film industry began to develop<br />
with the help of Soviet film makers after the<br />
declaration of Kazakhstan as an<br />
Autonomous Soviet Republic in 1920s, and<br />
the government started to attach great<br />
importance to this industry.<br />
Actually, Kazakh people met cinema before<br />
the revolution, in 1910. “Motion pictures”<br />
were first displayed in “Mars” cinema hall in<br />
Almaty by M. Fabri. In order to earn his living,<br />
Fabri left Russian city of Omsk and<br />
came to Almaty which means the petals of<br />
an apple tree. These motion landscape pictures<br />
were regarded as a miracle at first, but<br />
then people started to show great interest in<br />
such photos. Therefore, melodramas, dramas<br />
and comedy films were offered to the<br />
audience. By the end of 1910, the number of<br />
cinema halls in Almaty increased to 4.<br />
Images of Kazakhstan appeared on the<br />
screen after 1920 in real terms. The people,<br />
traditions and customs of this nation was<br />
first recorded by Russian cameramen.<br />
Afterwards, many cameramen moved from<br />
Moscow to Kazakhstan and started to shoot<br />
these territories on a regular basis for cinema<br />
magazines called “Soyuzkino Journal”<br />
and “Sovkino Journal”.<br />
HAZAR WORLD<br />
47
KAZAK SİNEMASI / KAZAKH CINEMA<br />
KAZAK BELGESELLERİ ALTIN ÇAĞINI<br />
YAŞIYOR<br />
Kazakistan’da Sovyet iktidarı kurulduktan<br />
sonra çekilen “Mahsulün Makinayla<br />
Toplanması”, “Petrol Boru Hatlarının<br />
İnşaatı”, “Rus Okullarının Açılışı”, “Kızıl<br />
Ordu’nun Zaferi”, “Su Boru Hatları İnşaatı”<br />
gibi yeni dönemin kazanımlarını ve genç<br />
Kazakistan Sovyet Cumhuriyeti’nin sosyal ve<br />
iktisadi gelişimini konu alan aktüalite filmleri<br />
tüm Sovyet ülkelerinin beyaz perdelerinde<br />
gösterime girdi. Çok geçmeden Kazakistan ile<br />
ilgili belgesel filmler de çekilmeye başlandı.<br />
Bunlardan ilki, 1925’te kameraman Y. Tolçan<br />
tarafından “Özerk Cumhuriyetin Beşinci Yıl<br />
Kutlamaları” isimli belgesel filmi oldu.<br />
1928’de Halk Komiserliği’ne bağlı<br />
“Vostokkino” tröstü (tekel) kuruldu. 1929’da<br />
tröstün Alma-Ata şubesi açıldıktan sonra<br />
burada birçok belgesel film çekildi.<br />
“Kazakistan’da Beş Yıllıklar”, “Ekim’in 19.Yıl<br />
Kutlamaları”, “Alma-Ata ve Çevresi”, “Sovyet<br />
Kazakistanı” adlı belgesel filmler Kazakistan<br />
Cumhuriyeti’nin yeniliklerini yansıtıyordu.<br />
Bu dönemde yapılan belgesel filmler son<br />
derece özgün yapımlardı. Önem arz eden<br />
olayların her anı hakkında seyirciye beyazperdeden<br />
uzun uzadıya haberler aktarılıyordu.<br />
Bu filmler Kazak halkının bir nevi görsel<br />
tarihini yazmış oldu.<br />
1920’li yılların sonunda Türkistan ile Sibirya<br />
arasında demiryolu inşa edilmeye başlandı.<br />
Türk-Sib olarak adlandırılan bu yolun yapımına<br />
tüm Sovyet halkları katılıyordu. Bu<br />
konuyu geniş halk kitleleri ile buluşturmak<br />
için uzun metrajlı bir belgesel film çekilmesine<br />
karar verildi ve bu film “Vostokkino”nun<br />
Alma-Ata şubesinde yapıldı. Son derece<br />
ilginç ve hacimli bir film çekilerek “Türk-Sib”<br />
adı verildi. Bu film dünya sinemalarının<br />
beyazperdelerinde gösterildi ve Sovyet belgesel<br />
sinema arşivine altın harflerle eklendi.<br />
Nihayet 1934 yılında Alma-Ata’da belgesel<br />
filmler stüdyosu kuruldu. Yeni kurulan bu<br />
stüdyonun ilk ürünleri “Cambul-Ata”,<br />
“Kazakistan Hazinesi”, “Yeniden Doğan Çöl”<br />
adlı belgesel filmler oldu. Bu yıldan itibaren<br />
Kazak belgesel sinemasının öncüleri “Sovyet<br />
Kazakistanı” adlı film dergisinin ilk sayısını<br />
çıkardı. Bu film dergisi seyirciler tarafından<br />
büyük ilgiyle karşılandı ve yapımcılar derginin<br />
her ay 4 sesli ve 2 sessiz sayısını çekme<br />
kararı aldı.<br />
SOVYET KAZAKİSTANI’NDA SİNEMANIN<br />
YOLCULUĞU<br />
Sovyet Kazakistanı Sineması 1929 yılında<br />
kuruldu. İlk yıllarında tüm dünya sinemala-<br />
SOSYAL VE IKTISADI<br />
GELIŞIMI KONU ALAN<br />
AKTÜALITE FILMLERI<br />
TÜM SOVYET<br />
ÜLKELERININ BEYAZ<br />
PERDELERINDE<br />
GÖSTERIME GIRDI.<br />
NEWSREELS ABOUT<br />
SOCIAL AND<br />
ECONOMIC<br />
DEVELOPMENT WERE<br />
DISPLAYED IN ALL<br />
SOVIET STATES.<br />
THE GOLDEN AGE OF KAZAKH<br />
DOCUMENTARIES<br />
Newsreels such as “Harvesting by<br />
Machines”, “Construction of Oil Pipelines”,<br />
“New Russian Schools”, “Victory of the Red<br />
Army” and “Construction of Waterlines”<br />
were made after the establishment of the<br />
Soviet government in Kazakhstan. Those<br />
films mostly focused on the new era’s advantages<br />
as well as the social and economic<br />
development of young Kazakhstan Soviet<br />
Republic. After such films gained popularity<br />
among Kazakh people, documentaries on<br />
Kazakhstan were made. The first documentary<br />
about the country was the “Fifth<br />
Anniversary of the Autonomous Republic”<br />
which was made by in 1925.<br />
In 1928, the “Vostokkino” trust (monopoly)<br />
was established under the People’s<br />
Commissariat. The trust opened a branch in<br />
Almaty in 1929 and many documentaries<br />
were made here. The documentaries “Five<br />
Years of Kazakhstan”, “19th Anniversary of<br />
the October Revolution”, “Almaty and the<br />
Surrounding Region”, “Soviet Kazakhstan”<br />
reflected the new developments in the<br />
Republic of Kazakhstan. Documentaries of<br />
that era were quite original. They gave upto-date<br />
and comprehensive information<br />
about important developments on the<br />
screen. Those films were historical records<br />
for Kazakh people.<br />
By the end of 1920s, railway construction<br />
48 MAYIS <strong>2015</strong> SAYI <strong>30</strong> - MAY <strong>2015</strong> ISSUE <strong>30</strong>
www.hazarworld.com<br />
started between Turkistan and Siberia. All<br />
Soviet republics supported the construction<br />
of this line called “Turk-Sib”. In order to<br />
introduce this railway to many people, it<br />
was decided to make a feature documentary<br />
film about the line. The film was produced<br />
in Vostokkino’s branch in Almaty. A quite<br />
interesting and long film was made, and it<br />
was named after “Turk-Sib”. This film was<br />
displayed in different cinemas around the<br />
world and recorded in the Soviet documentary<br />
film archive in gold letters.<br />
Finally a documentary film studio was<br />
established in Almaty in 1934. First productions<br />
of this studio were “Cambul-Ata”,<br />
“Kazakhstan’s Treasure”, “Reviving Desert”.<br />
From this date, leaders of Kazakh documentary<br />
film industry published the first issue<br />
of “Soviet Kazakhstan” film magazine. Filmlovers<br />
showed great interest in this magazine<br />
and then the producers decided to<br />
make 4 talking and 2 silent movies every<br />
month.<br />
rında olduğu gibi belgesel filmler yapıldı<br />
fakat Kazak sinemacılar belgesellerin yanı<br />
sıra uzun metrajlı filmler de üretmek istiyorlardı.<br />
Bu nedenle 1929 yılında “Vostokkino”<br />
tarafından konusu Kazakistan olan bir film<br />
yapıldı. Bu film meşhur Rus yazar D.<br />
Furmanov’un “İsyan” adlı romanının beyazperde<br />
uyarlanmasıydı. Filmin ismi de romanın<br />
ismi ile aynı oldu.<br />
Çöllerin Şarkısı, Djüt, Nefret, Düşmanın<br />
İzleri gibi filmlerden sonra 1938 yılında<br />
“Lenfilm” stüdyosunda yönetmen M.Levin<br />
tarafından devrim tarihi türünde<br />
“Amangeldi” isimli kahramanlık filmi yapıldı.<br />
Bu filmin en önemli özelliği Kazakistan sineması<br />
tarihinde ilk sesli film olmasıdır.<br />
Şubat 1939’da Kazakistan Komünist Partisi ve<br />
Halk Maarif Komiserliği, Kazakistan’ın edebiyat<br />
ve kültür alanında geliştirilmesi ile ilgili<br />
bir yasa kabul etti. Bu yasada aynı zamanda<br />
Kazakistan’da sinemanın gelişimi için yerli<br />
halk içinden senaryo yazarlarının, yönetmenlerin,<br />
kameramanların yetiştirilmesi ve uzun<br />
metrajlı filmler üreten bir stüdyonun Alma-<br />
Ata şehrinde kurulması öngörülüyordu.<br />
Bu yazımızda Kazakistan sinemasının 1.<br />
Dünya Savaşı’na kadar olan kısmını inceledik.<br />
Önümüzdeki sayıda 1.Dünya Savaşı sonrası<br />
dönemde sinemanın gelişimine ışık tutmaya<br />
çalışacağız.<br />
Bir sonraki yazımızda görüşmek dileği<br />
ile…<br />
THE JOURNEY OF CINEMA IN SOVIET<br />
KAZAKHSTAN<br />
The cinema industry of the Soviet<br />
Kazakhstan was established in 1929. Like all<br />
other cinemas in the world, they produced<br />
documentaries in the first year of establishment,<br />
but Kazakh film makers wanted to<br />
make feature films in addition to documentaries.<br />
Thus, a film was made about<br />
Kazakhstan in 1929 by Vostokkino. This film<br />
was an adaptation of well-known Russian<br />
author D. Furmanov’s novel “Riot”. The film<br />
had the same name with the novel.<br />
Following the films Song of the Deserts,<br />
Djut, Hate, Traces of the Enemy, the<br />
“Lenfilm” studio made a film on the history<br />
of revolution in 1938, called “Amangeldi”.<br />
The film has an important place in Kazakh<br />
cinema as it is the first talking movie of the<br />
industry.<br />
Kazakhstan Communist Party and the<br />
People’s Commissariat for Education adopted<br />
a law on the development of literature<br />
and culture of Kazakhstan in February 1939.<br />
This law was about supporting new scriptwriters,<br />
directors and cameramen within<br />
the national community, and the establishment<br />
of a feature film studio in Almaty.<br />
We looked through the history of the<br />
Kazakh cinema until the <strong>World</strong> War I. We<br />
will focus on the development of the film<br />
industry in Kazakhstan after the <strong>World</strong> War.<br />
Hope to meet you in the next article…<br />
HAZAR WORLD<br />
49
KÜLTÜR&SANAT / CULTURE&ART<br />
FİLM / FILM<br />
YÖNETMEN: VOLKER SCHLÖNDORFF<br />
DIRECTOR: VOLKER SCHLÖNDORFF<br />
DİPLOMASİ<br />
Oyuncular: André<br />
Dussollier, Niels Arestrup,<br />
Burghart Klaußner<br />
DIPLOMACY<br />
Cast: André Dussollier,<br />
Niels Arestrup, Burghart<br />
Klaußner<br />
Diplomasi, İkinci Dünya<br />
Savaşı’na dair bugüne kadar<br />
yapılan tüm filmlerden farklı<br />
bir çizgi çiziyor. 25 Ağustos<br />
1944’te müttefikler Paris’e<br />
doğru ilerlerken Nazi komutanı<br />
Dietrich von Choltitz de<br />
şehre yerleştirdiği bombalarla<br />
tarihi yok etmeye hazırlanıyor.<br />
Devreye İsveç konsolosu<br />
Raoul Nordling’in<br />
girmesiyle uzun uzadıya<br />
diyalogların geçtiği film, diplomasinin<br />
önemini gözler<br />
önüne seriyor.<br />
Diplomacy has a different<br />
narration than all other<br />
films about the <strong>World</strong><br />
War II. While the Allies<br />
were marching toward<br />
Paris in August 1944, Nazi<br />
commander Dietrich von<br />
Choltitz was getting prepared<br />
to destroy the history by<br />
bombing the city. Swedish<br />
Consul Raoul Nordling’s<br />
interference and their<br />
long dialogues with the<br />
commander show us the<br />
importance of diplomacy.<br />
SERGİ / EXHIBITION<br />
TARİH: 31 MAYIS <strong>2015</strong>’E KADAR YER: TOPHANE-İ AMİRE<br />
DATE: UNTIL 31 MAY <strong>2015</strong> VENUE: TOPHANE-İ AMİRE<br />
MİMAR SİNAN VE MİMARİ<br />
DEHANIN ŞAHESERLERİ<br />
10 ana bölümde anlatılan “Mimar Sinan ve Mimari<br />
Dehanın Şaheserleri” sergisinde teknolojinin sergileme<br />
tasarımına katkı sağladığı tüm enstrümanlar kullanılıyor.<br />
Serginin sadece gezilmesine değil, interaktif olarak<br />
yaşanmasına da olanak sağlanırken, büyük usta Sinan’ın<br />
eserlerinin sergilenmesi ile “Sinan zamanı” yaşatılmaya<br />
çalışılıyor. Sergi İstanbul’dan sonra dünyanın başka<br />
önemli kentlerinde de sergilenmek üzere yola çıkacak.<br />
ARCHITECT SINAN & MASTERPIECES<br />
OF THE CREATIVE GENIUS<br />
The “Architect Sinan & Masterpieces of the Creative<br />
Genius” Exhibition uses technology and all necessary<br />
instruments to exhibit the works of Sinan in 10 sections.<br />
In the exhibition, not only the works of Mastermind<br />
Sinan are displayed but also “Sinan’s Time” is brought<br />
to life. This technology-intensive exhibition allows<br />
the visitors experience the time and works of Sinan<br />
interactively. The exhibition will visit other cities in the<br />
world after Istanbul.<br />
50<br />
MAYIS <strong>2015</strong> SAYI <strong>30</strong> - MAY <strong>2015</strong> ISSUE <strong>30</strong>
www.hazarworld.com<br />
KİTAP / BOOK<br />
EDİTÖR: AHMET YÜKLEYEN YAYINEVİ: HAZAR STRATEJİ YAYINLARI<br />
EDITOR: AHMET YÜKLEYEN PUBLISHER: CASPIAN STRATEGY PUBLICATIONS<br />
HAZAR BÖLGESİ’NİN<br />
JEOPOLİTİĞİ<br />
Kitap “Güvenlik ve İstikrarın Jeopolitiği”,<br />
“Siyasi Krizler ve Dönüşümler” ve “Siyaset ve<br />
Ekonomide Karşılaşılan Engeller ve Fırsatlar”<br />
başlıklarını taşıyan 3 bölümden oluşuyor.<br />
Kitapta Türkiye’nin <strong>Hazar</strong> politikaları, bölgeyle<br />
kurulan ekonomik ilişkiler, <strong>Hazar</strong><br />
Bölgesi’nin hukuki statüsü, Türkiye-Rusya,<br />
Türkiye-Ermenistan ve Türkiye-Özbekistan<br />
ilişkileri, Ukrayna sorunu ve Kırım meselesi,<br />
Karabağ sorunu, dünya barışını tehdit eden<br />
Afganistan sorunu, Azerbaycan’ın bölgesel ve<br />
uluslararası düzeyde enerji politikası ve<br />
Gürcistan’daki ekonomik fırsatlar gibi konulara<br />
yer veriliyor.<br />
GEOPOLITICS OF THE<br />
CASPIAN REGION<br />
The book consists of three parts under<br />
the titles “Geopolitics of Security and<br />
Stability”, “Political Crises and Transition”<br />
and “Political Economic Challenges and<br />
Opportunities”. It discusses Turkey’s<br />
Caspian policies, economic relations with<br />
the region, legal status of the Caspian<br />
Region, Turkey-Russia, Turkey-Armenia<br />
and Turkey-Uzbekistan relations, the<br />
Ukraine problem and Crimea issue,<br />
Karabakh issue, Afghanistan issue as a<br />
threat against global peace, Azerbaijan’s<br />
regional and international energy policies,<br />
and economic opportunities in Georgia.<br />
TİYATRO / THEATER<br />
TARİH: 7 MAYIS <strong>2015</strong> YER: TRUMP TOWER GÖSTERİ MERKEZİ<br />
DATE: 7 MAY <strong>2015</strong> VENUE: TRUMP TOWERS MALL<br />
SUNAY AKIN - İKİ<br />
KİTAP BİR HEVES<br />
Anlatımlarını bir meddah<br />
tavrıyla gerçekleştiren Sunay<br />
Akın, dinleyenlerine bir<br />
sunumda binlerce kitabın<br />
ışığını aktaran bir içerik<br />
sunuyor. Sunay Akın’ın<br />
kendi deyişiyle; kişinin<br />
kendini geliştirmesinde,<br />
aydınlanmasında önemli olan<br />
sorulardır, adımlar sorularla<br />
atılır. Kişi bu sorularla açtığı<br />
kapının ardından kavuşacağı<br />
ışıkla aklının içinde örülen<br />
duvarları yıkacaktır. Sunay<br />
Akın’la birçok cümle bu<br />
gösterinin ardından anlam<br />
buluyor.<br />
SUNAY AKIN - İKİ<br />
KİTAP BİR HEVES<br />
With an encomiastic<br />
attitude, Sunay Akın<br />
narrates the light of<br />
thousands of books in a<br />
single presentation. In<br />
Sunay Akın’s own words;<br />
questions are the most<br />
important factor in the<br />
self-development and<br />
self-awakening of human<br />
beings. People take steps<br />
with questions and they<br />
will destroy the walls inside<br />
their head with the light of<br />
questions. Many sentences<br />
will find meaning after<br />
Sunay Akın’s show.<br />
MÜZİK / MUSIC<br />
TARİH: 27 MAYIS <strong>2015</strong> YER: CRR KONSER SALONU<br />
DATE: 27 MAY <strong>2015</strong> VENUE: CRR CONCERT HALL<br />
KEREM GÖRSEV<br />
TRİO VE ERNIE<br />
WATTS<br />
Ülkemizin önde gelen caz<br />
piyanistlerinden Kerem<br />
Görsev, kontrbasta<br />
Kağan Yıldız ve davulda<br />
Ferit Odman’dan oluşan<br />
triosuna, Amerikalı<br />
ünlü saksafonist Ernie<br />
Watts’ın da eklenmesi ile<br />
sahne alıyor. Ernie Watts<br />
ile birlikte “Emirgan”<br />
adlı albümü kaydeden<br />
sanatçı, yoğun istek<br />
üzerine bu sene Kerem<br />
Görsev Trio & Ernie<br />
Watts Türkiye turnesini<br />
gerçekleştiriyor.<br />
KEREM GÖRSEV<br />
TRIO AND ERNIE<br />
WATTS<br />
Turkey’s leading jazz<br />
pianist Kerem Görsev takes<br />
the stage with famous<br />
American saxophonist<br />
Ernie Watts and the Kerem<br />
Görsev trio consisting of<br />
Kağan Yıldız on contrabass<br />
and Ferit Odman on<br />
drums. Kerem Görsev<br />
Trio and Ernie Watts had<br />
previously recorded the<br />
“Emirgan” album, and this<br />
year they go on a tour upon<br />
popular demand.<br />
HAZAR WORLD<br />
51
ROTA / ROUTE<br />
STABESI PUBLIS IS? NOS SUL / UASTABESI PUBLIS IS? NOS SUL<br />
КРАТКОЕ<br />
ИЗЛОЖЕНИЕ
www.hazarworld.com<br />
Промышленные организации наиболее производительные<br />
и динамичные части какой-либо страны.<br />
Одновременно с индустриализацией многие продукты<br />
начали производиться в нашей стране и для многих<br />
людей открылись пути трудовой занятости. Турция<br />
особенно в последние годы стала промышленно развитой<br />
страной и сделала в своей истории уверенные<br />
шаги с точки зрения индустриализации.<br />
ХАЛДУН ЯВАШ<br />
Каспийский<br />
Стратегический Институт<br />
Генеральный Секретарь<br />
В Турции, вслед за периодом индустриализации в<br />
1923-1950 годах, самый важный шаг был сделан в<br />
области нефтехимии. Как видим, знакомство Турции с<br />
нефтехимией приходится почти на одно время с развитыми<br />
странами. В процессе индустриализации Турции<br />
первый план пятилетнего развития, который был<br />
поставлен в 1962 году, предполагал создание одного<br />
нефтехимического завода в стране. ПЕТКИМ родился<br />
в результате этого плана и стал самым главным камнем<br />
строительства сильной турецкой промышленности.<br />
ПЕТКИМ, который является на сегодняшний<br />
день единственным производителем сырья в секторе<br />
нефтехимии, в партнерстве с SOCAR Турции может<br />
делать инвестиции за инвестициями и превратить<br />
Алиага в интегрированную структуру, это должно<br />
стать нашей общей гордостью. Эту гордость мы пережили<br />
вновь в прошедшем месяце апреле, празднуя<br />
50-тилетие ПЕТКИМ.<br />
В этом выпуске мы подготовили тему обложки, которая,<br />
взяв сектор нефтехимии в Турции и в мире, рассматривает<br />
достижение Турцией благодаря её решимости<br />
и трудолюбию конкурентоспособного уровня с<br />
другими странами в секторе нефтехимии, исходя из<br />
50-летней годовщины ПЕТКИМ. С другой стороны в<br />
этом выпуске, принимая во внимание визит президента<br />
Реджепа Тайип Эрдоган в Казахстан в Апреле, мы<br />
также сделали предметом выпуска и Средний<br />
Коридор. Проф. Дp. Месут Хаккы Джашын подробно<br />
проанализировал достижение с Ираном ядерной<br />
Конвенции и отношений Турции и Ирана.<br />
Примите наши самые искренние поздравления 19 Мая<br />
День памяти Ататюрка, праздник молодежи и спорта.<br />
Увидимся в следующем выпуске.<br />
HAZAR WORLD<br />
53
КРАТКОЕ ИЗЛОЖЕНИЕ<br />
НАЧАЛСЯ ОБРАТНЫЙ ОТСЧЕТ ДЛЯ ЕВРОПЕЙСКИХ<br />
ИГР В БАКУ<br />
Международные мероприятия Азербайджана, начавшиеся с принятия Евровидения<br />
у себя в гостях, в этом году продолжатся проводящимися впервые Европейскими<br />
играми в Баку. В марте и апреле, проходя через многие из подготовительных<br />
испытаний, многие из объектов были завершены.<br />
ся прочная связь. То есть рост национального<br />
дохода на душу населения может означать<br />
завоевание спортсменами страны на<br />
Олимпийских играх на 2-5 медалей больше.<br />
Экономисты дают хорошие новости министру<br />
Рахимову, который сказал: «Нам<br />
нужно завоевать много медалей». Потому<br />
что тенденция роста экономики<br />
Азербайджана продолжается долгое время,<br />
и наблюдается значительное увеличение<br />
национального дохода.<br />
Волнение в Азербайджане на пике. Народ<br />
Азербайджана с нетерпением ждет<br />
июня, а подготовка к Бакинским<br />
Европейским Играм в стране быстро продолжается.<br />
Это спортивное мероприятие, в<br />
котором принимают участие только европейские<br />
страны, начнется 12 Июня. В<br />
Европейских играх, которые продлятся в<br />
течении 17 дней, будет принимать участие<br />
более 6 тысяч спортсменов из 49 стран в<br />
20 видах спорта. Министр молодежи и спорта<br />
Азербайджана Азад Рахимов сказал, что<br />
«хотя Бакинские игры <strong>2015</strong> года событие<br />
внутриконтинентальное, мы должны провести<br />
это мероприятие на международном<br />
уровне и мы готовы к этому». В организации,<br />
подготовленной с такой мотивацией,<br />
для успешного проведения Азербайджаном<br />
такого грандиозного события трудятся 18<br />
000 добровольцев.<br />
СКОЛЬКО НАЦИОНАЛЬНОГО<br />
ДОХОДА, СТОЛЬКО МЕДАЛЕЙ<br />
Все началось в Риме 8 Декабря 2012 года,<br />
где Баку был выбран в качестве принимающей<br />
страны. Между странами и городами<br />
идет ожесточенная конкуренция с одной<br />
стороны между спортсменами друг с другом,<br />
с другой стороны между городами за<br />
право проведения игр. По данным исследований<br />
между количеством медалей и национальным<br />
доходом на душу населения имеет-<br />
ГОРДАЯ ИСТОРИЯ И БУДУЩЕЕ.<br />
НАПОЛНЕННОЕ НАДЕЖДОЙ<br />
Олимпийские игры со временем превратились<br />
в арену, показывающей силу в экономической,<br />
политической, научной и культурной<br />
областях стран. Такого рода гигантские<br />
организации делают важный вклад в<br />
принимающую страну с точки зрения представления<br />
страны и выгоды социальных<br />
объектов. В Азербайджане, где построено<br />
много новых дорог, зданий, спортивных центров<br />
и обновлены старые спортивные сооружения,<br />
изменилось и лицо Баку. Конечно<br />
же самой любопытной частью таких крупных<br />
организаций являются церемонии<br />
открытия и закрытия. Подготавливая трехмерное<br />
световое шоу, достойное Баку,<br />
города огней Азербайджана, талисманом<br />
игр, беря вдохновение от природы и наследия<br />
страны, стали газель и гранат. Эти<br />
талисманы отражают «гордую историю» и<br />
«будущее, полное надежды» страны.<br />
В результате экономическая прибыльность<br />
или убыточность такого масштаба организаций<br />
является предметом спора, однако престиж,<br />
обеспечиваемый с точки зрения глобального<br />
присутствия какой-либо страны, в<br />
этих играх является главной точкой, подогревающей<br />
желание. Вслед за проведением<br />
Кубка мира 2014 самым значимым вкладом<br />
для Бразилии проводимых в 2016 году<br />
Олимпийских Игр в Рио-де-Жанейро, можно<br />
подчеркнуть об имидже оставлении позади<br />
экономических трудностей, переживаемых в<br />
стране.<br />
54 МАЙ <strong>2015</strong> ВЫПУСК <strong>30</strong>
www.hazarworld.com<br />
ИЗ КАЗАХСТАНА В<br />
АЗИИ, ИЗ ТУРЦИИ В<br />
ЕВРОПУ<br />
Делегация, состоящая из Президента<br />
Реджепа Тайип Эрдоган и министров,<br />
прибывшая с официальным визитом в<br />
столицу Казахстана в г. Астана, была<br />
пышно встречена главой государства<br />
Казахстан Нурсултаном Назарбаевым.<br />
Эрдоган и Назарбаев возглавили Бизнес-Форум<br />
Турция-Казахстан, в котором<br />
приняли участие 400 бизнесменов.<br />
Президент Реджеп Тайип Эрдоган и президент<br />
Республики Казахстан Нурсултан<br />
Назарбаев вслед за встречей один на<br />
один возглавили собрание комитета стратегического<br />
сотрудничества высокого уровня<br />
Турция-Казахстан. Эрдоган, выразивший<br />
вступление Турции на пост председателя с 1<br />
Декабря 2014 года до сегодняшнего времени<br />
в G-20, и ставшей в положении страны, ищущей<br />
решения борьбы не только со своим<br />
кризисом, как это было в предыдущие 13 лет,<br />
но и с глобальным и региональным кризисами,<br />
отметил, что осуществленное движение<br />
развития, изложенное видение и уверенность<br />
в себе поставили Турцию в её сегодняшнее<br />
положение. Эрдоган, взывая и к казахским<br />
бизнес-сообществам, подчеркнул о готовности<br />
обеспечения различного рода вклада и<br />
укреплению сотрудничества во всех областях.<br />
Эрдоган, объяснивший важность экономического<br />
сотрудничества в Евразии, выразил<br />
желание достигнуть экономически сильного<br />
формирования путем интеграции с<br />
Российской Федерацией, Беларусью и<br />
Казахстаном. Эрдоган сказал, что<br />
«Используя все эти возможности следует<br />
разнообразить нашу торговлю, перенести в<br />
высокие области добавленную стоимость и<br />
увеличить её».<br />
19 СОВМЕСТНЫХ ПРОЕКТОВ ОТ<br />
ТУРЦИИ И КАЗАХСТАНА<br />
Назарбаев, напомнивший о 1600 турецких<br />
компаниях в Казахстане, турецких бизнесменах<br />
участвовавших со дня независимости<br />
республики до настоящего времени в проектах,<br />
стоимостью до 20 миллиардов долларов,<br />
пригласил турецких бизнесменов на ЭКСПО<br />
2017, который будет проходить в Казахстане,<br />
для участия в 25 проектах. Назарбаев, обратив<br />
внимание на том, что в результате ухудшения<br />
глобальных экономических условий в<br />
последнее время, объем торговли между<br />
Турцией и Казахстаном остался на уровне<br />
3.4 миллиарда долларов, в качестве мер предупреждения<br />
кризиса упомянул о начале новой<br />
экономической программы «Нур Йолу» в<br />
Ноябре 2014 года. В рамках вышеупомянутых<br />
экономических программ, Назарбаев, подчеркнувший<br />
о желании развития сотрудничества<br />
с Турцией, сказал о желании создания<br />
совместных казахско-турецких промышленных<br />
зон, а также цели инвестировать 500<br />
миллионов долларов в год и увеличения объема<br />
торговли до 10 миллиардов долларов.<br />
Назарбаев, упомянувший проект Шелковый<br />
Путь, предусматривающий создание новой<br />
экономической зоны между Европой и Азией,<br />
указывая на договоренности создания общего<br />
с Турцией инвестиционного фонда, сказал:<br />
‘’Турция хочет повернуться вместе с нами к<br />
Азии, а мы с Турцией к Европе и к Ближнему<br />
Востоку».<br />
Во время этого трехдневного официального<br />
визита было достигнуто соглашение на 19<br />
совместных проектов между Турцией и<br />
Казахстаном общей стоимостью 800 миллионов<br />
долларов. С целью сотрудничества в<br />
отраслях торговли, развития, промышленности,<br />
сельского хозяйства, транспорта, логистики<br />
и туризма, кроме сотрудничества, реализованного<br />
в рамках подписанного в 2012<br />
году «Нового плана взаимодействия» две<br />
страны договорились также о реализации 25<br />
отдельных проектов на 2,8 миллиарда долларов.<br />
HAZAR WORLD<br />
55
КРАТКОЕ ИЗЛОЖЕНИЕ<br />
ОТ ГЛОБАЛИЗАЦИИ К<br />
СОЗДАНИЮ БЛОКОВ: ТТИП<br />
Государства-члены в рамках ТРАСЕКА<br />
( Транспортный Коридор Европа-Кавказ-<br />
Азия) осуществляют инфраструктурные<br />
проекты в области транспорта собственным<br />
бюджетом. Исполняющий на протяжении 11 лет<br />
обязанности Генерального секретаря ТРАСЕКА<br />
Азербайджан Акиф Мустафаев рассказал о<br />
приключениях ТРАСЕКА и о согласованности<br />
Турции и Азербайджана в его формировании.<br />
МЕРВЕ ДАМДЖИ<br />
Какую миссию приняла на себя программа<br />
ТРАСЕКА, которая существует<br />
уже 17 лет и с добавлением<br />
Ирана включающая уже 13 членов?<br />
Сколько проектов подписано уже<br />
на сегодняшний момент?<br />
Mустафаев: Предположительно в последние<br />
15 лет в рамках программы ТРАСЕКА<br />
осуществлено приблизительно 80 проектов.<br />
Большинство из этих проектов были<br />
техническими проектами. 80 проектов полностью<br />
были приняты европейской комиссией.<br />
Сумма этих проектов составляет<br />
около 15 миллионов евро в год. Однако<br />
Турция вместе с другой страной членом -<br />
Азербайджаном ежегодно инвестируют<br />
миллионы долларов в строительство<br />
мостов и туннелей.<br />
Много лет ожидается разрешение проблемы<br />
Карабаха между Арменией и<br />
Азербайджаном. Среди государств, принявших<br />
программу ТРАСЕКА, в глаз<br />
бросается Армения. Как осуществился<br />
проект по включению Армении?<br />
M.: Этот вопрос мне часто задают. В 1998<br />
году при попытке Гейдара Алиева созвать<br />
конференцию, Европейский Союз поставил<br />
условие. Было сказано, что если Вы не<br />
пригласите соседку Армению, то конференция<br />
не состоится. То есть нужно было<br />
пригласить Армению. Гейдар Алиев был<br />
очень умным человеком и сказал «Если<br />
так – то давайте мы пригласим » . Таким<br />
образом, было отправлено официальное<br />
приглашение. Со всех государств приехали<br />
президенты, а из Армении премьерминистр<br />
того периода. Таким образом,<br />
центр ТРАСЕКА был основан в центре<br />
Баку. Многие государства пытались у нас<br />
перенять эту обязанность, выдвигая наперёд<br />
наши споры с Арменией, однако это у<br />
них не получилось.<br />
С чем больше всего сталкиваются страны-<br />
члены делая перевозки по транспортному<br />
коридору?<br />
M.: По-моему мы не используем даже 50%<br />
потенциала коридоров, заложенных в программе<br />
ТРАСЕКА. Что следует сделать?<br />
Есть проблемы с границами. В регионе<br />
ТРАСЕКА есть всё, включая нефть, газ,<br />
золото, хлопок, море. Европа также нуждается<br />
в этом. В Европе же есть ум и технологии.<br />
То есть технологии и ум нужно<br />
перевезти сюда, а нефть и газ перевезти<br />
туда.<br />
Как воздействует Турция на формирование<br />
ТРАСЕКА?<br />
M.: Прежде всего у Турции есть опыт.<br />
Откровенно говоря, большинство наших<br />
стран- членов кроме Румынии, Болгарии и<br />
Турции пришли из советской системы.<br />
Раньше просто сказать название Турции –<br />
было преступлением. Тогда сажали в<br />
тюрьму и отправляли в Сибирь.<br />
Послушать по радио Турцию мы не могли.<br />
Мой отец был очень известным академиком.<br />
Он слушал турецкое радио и при этом<br />
боялся. Потому что если бы его взяло<br />
КГБ, оно бы не посмотрело на то, что он<br />
академик, и его бы посадили. Вот такие<br />
времена мы пережили. Это не очень большой<br />
период. После него прошло уже 40<br />
лет. Посмотрите сейчас мы стали из одного<br />
народа двумя государствами. Между<br />
нами нет препятствий. В этом также приняла<br />
участие ТРАСЕКА.<br />
56 МАЙ <strong>2015</strong> ВЫПУСК <strong>30</strong>
www.hazarworld.com<br />
ТУРЕЦКАЯ НЕФТЕХИМИЯ БЫЛА ПОСТРОЕНА<br />
ИСТОРИЧЕСКИМ ПЕТКИМОМ<br />
В Турции нефтехимия значит ПЕТКИМ. Тот, кто рассказывает об истории<br />
турецкой нефтехимии, значит рассказывает историю ПЕТКИМ. ПЕТКИМ сегодня<br />
исполняется 50 лет. Все эти годы продолжает свой путь в качестве первого и<br />
единственного производителя нефтехимической продукции Турции и сегодня с<br />
производством 3 миллионов 600 тысяч тонн нефтехимической продукции в год<br />
вносит значительный вклад в экономику страны.<br />
ФИГЕН AЙПЕК АЙВАДЖЫ<br />
Нефтехимия... Продукция современности...<br />
Нефтехимическая промышленность<br />
сегодня известна все еще<br />
очень молодой отраслью промышленности.<br />
Несмотря на то, что не дается<br />
какая-то определенная дата появления сектора,<br />
рождение нефтехимической промышленности<br />
в полном своем смысле приходится<br />
на время после второй мировой войны,<br />
т.е. на начало начало 50-ых годов.<br />
Несмотря на то, что такие нефтехимические<br />
продукты как ПВХ и ПС, были<br />
открыты в XIX веке, широкое использование<br />
этих продуктов, период индустриализации<br />
нефтехимической области приходится<br />
на после военные года, время испытаний<br />
для человечества во второй раз. Даже при<br />
взгляде на эту мимолетную жизнь сектора<br />
видно, что даже волнения в цене на нефть,<br />
которая является основным сырьем, не<br />
смогли повлиять на рост нефтехимического<br />
сектора. Этот быстро развивающийся<br />
сектор также и с точки зрения добавленной<br />
стоимости приходит в состояние производственной<br />
динамики мировой экономики.<br />
Знакомство Турции с нефтехимией также<br />
почти совпадает с этой датой в развитых<br />
странах. В 1950-х годах сектор нефтехимии,<br />
который показал огромный рост в<br />
США, продемонстрировал свое существование<br />
и рост в конце 50-ых годов в<br />
Западной Европе, в 60-ых годах в Японии и<br />
70-ых годах в наименее развитых и развивающихся<br />
странах. Турция в свою очередь<br />
стала одной из стран, внимательно наблюдающих<br />
за периодом развития нефтехимии<br />
в мире. Консультант ICIS ( Независимой<br />
химической информационной службы)<br />
Фабрицио Гали, ссылаясь на развитие<br />
нефтехимического сектора в Турции, под-<br />
HAZAR WORLD<br />
57
КРАТКОЕ ИЗЛОЖЕНИЕ<br />
черкивает размер сектора: «по причине<br />
большого внутреннего спроса на такие<br />
продукты, как химикаты, изделия из пластика,<br />
резины, фибра, темпы роста на протяжении<br />
долгих лет наблюдаются выше<br />
среднего в мире.<br />
В ТУРЦИИ ПЕРВЫЙ ШАГ В<br />
НЕФТЕХИМИИ СДЕЛАЛ ПЕТКИМ.<br />
В Турции первый шаг в нефтехимии был<br />
сделан в 1965 году ПЕТКИМ. ПЕТКИМ,<br />
начавший свою деятельность почти одновременно<br />
с открытием нефтехимических<br />
заводов в развитых странах, стал в Турции<br />
организацией, начавшей историю нефтехимии.<br />
Начиная с основания ПЕТКИМ до<br />
наших дней, сектор нефтехимии стал движущей<br />
силой индустриализации и развития<br />
в Турции. На протяжении всего процесса<br />
индивидуализации кроме возможности<br />
делать инвестиции в увеличение объема и<br />
модернизации, ПЕТКИМ переживал трудный<br />
период, когда он не имел возможности<br />
сделать инвестиции в новые мощности, но<br />
все таки смог сохранить качество продукта.<br />
Сегодня Турция демонстрирует сильную<br />
позицию в конкуренции с Китаем,<br />
который известен дешевой, но некачественной<br />
продукцией на нефтехимическом<br />
рынке.<br />
Благодаря вкладу ПЕТКИМ, созданные<br />
разной величины фирмы пластиковой продукции<br />
находят возможности дешевой и<br />
простой поставки особенно сырьевой продукции.<br />
Потому что ПЕТКИМ, обладая<br />
большими инфраструктурными возможностями<br />
как дороги, железнодорожная линия,<br />
обеспечивающие связь с торговыми центрами<br />
и внутренним рынком, в частности<br />
логистика, которая играет важную роль в<br />
торговле, выступают в качестве преимущества<br />
для ПЕТКИМ и фирм по сбыту продукции.<br />
Таким образом положение<br />
ПЕТКИМ является важным фактором,<br />
увеличивающим конкурентоспособность<br />
нефтехимической промышленности<br />
Турции.<br />
ПЕТКИМ ПРЕВРАЩАЕТСЯ В<br />
СОСТОЯНИЕ ИНТЕГРИРОВАННОГО<br />
ЗАВОДА<br />
ПЕТКИМ, начавший свою деятельность<br />
сначала в 1970 году в Йарымджа с 5<br />
фабриками, для основания второго своего<br />
комплекса выбрал регион Алиага- идеальный<br />
с точки зрения логистики и взялся за<br />
эксплуатацию здесь комплекса в 1985 году.<br />
На предприятии, основанном с в то время с<br />
самыми передовыми технологиями и оптимальной<br />
мощностью, время от времени<br />
были осуществлены инвестиции в уеличение<br />
объема. Вслед за переходом в 2008<br />
году 51% акций ПЕТКИМ в ООО SOCAR,<br />
ПЕТКИМ запустил работу интегрированного<br />
сооружения для комплекса в Алиага.<br />
Контейнерный порт и ветряная электростанция<br />
создают основные части такой<br />
интеграции. Президент SOCAR в Турции<br />
Кенан Явуз, отметив приватизацию и<br />
существование ПЕТКИМ, который производит<br />
для добавления значения для людей и<br />
жизни в течении 50 лет, подчеркнул, что<br />
продолжение пути этого крупного предприятия<br />
с SOCAR,Турция является важным<br />
как для отношений Турция-Азербайджан,<br />
так запуска и ускорения этих проектов.<br />
В комплексе Алиага, где осуществляется<br />
интеграция НПЗ-нефтехимия-энергиялогистика,<br />
и до сих пор продолжается<br />
быстрое развитие, во время строительства<br />
58 МАЙ <strong>2015</strong> ВЫПУСК <strong>30</strong>
www.hazarworld.com<br />
гигантского контейнерного порта планируется<br />
завершение вложения инвестиций первой<br />
фазы в этом году, второй фазы в 2016<br />
году, таким образом ожидается, что Алиага<br />
станет крупнейшим интегрированным<br />
логистическим центром в Турции.<br />
При реализации этой интеграции ПЕТКИМ<br />
показывает и экологические подходы при<br />
выполнении рутинных процедур.<br />
Например, в паровых котлах вместо мазута<br />
ПЕТКИМ начал использовать природный<br />
газ, тем самым защищая его экологическую<br />
чувствительность. В то же время,в<br />
ходе интеграции в Алиага, ПЕТКИМ,<br />
защищающий свою экочувствительность, с<br />
инвестициями в ветряную энергостанцию<br />
(RES) также с точки зрения удовлетворения<br />
потребности энергии использовал предпочтение<br />
обновления энергии. С инвестициями<br />
ВЭС в 55 миллионов евро в <strong>2015</strong><br />
году ПЕТКИМ планирует начать производство<br />
электроэнергии. Станция, общая установленная<br />
мощность которой будет 51 МВ,<br />
на первом этапе произведет 12% от объема<br />
производства энергии ПЕТКИМ. Эта инвестиция,<br />
одновременно делая вклад в необходимость<br />
экологически чистой энергетики<br />
региона, будет отвечать потребностям<br />
энергетики завода.<br />
НЕФТЕХИМИЧЕСКАЯ<br />
ПРОМЫШЛЕННОСТЬ В МИРЕ<br />
ПРОДОЛЖАЕТ РАЗВИВАТЬСЯ.<br />
ПЕТКИМ, благодаря своим инвестициям,<br />
превращаясь в один из мировых ведущих<br />
нефтехимических заводов, в соответствии<br />
с географическим положением также<br />
содержит важный потенциал. Консультант<br />
ICIS Гали, заявив, что турецкая нефтехимия<br />
является высокоразвитым рынком с<br />
точки зрения потребления на душу населения,<br />
отметил, что такие торговые полимеры<br />
как полиэтилен и полипропилен,<br />
используемые в фибре, упаковке, потребительских<br />
товарах, электронике, автозапчастях<br />
и многих другие продуктах, в этом<br />
отношении являются хорошим примером.<br />
Гали: «(включая все типы и сополимеры)<br />
потребление этих продуктов на душу населения<br />
в Индонезии в 2014 году было 11 кг,<br />
в Индии -6 кг, а в Турции-70 кг», заявил,<br />
что «в данном случае потенциальное увеличение<br />
прогнозируемого спроса в Южной<br />
Азии будет выше, чем в Турции».<br />
Турция, шагающая в сектор вместе с развитыми<br />
странами, продолжает свое развитие<br />
вместе с миром. В частности, рост объема<br />
ПЕТКИМ на 13 % в 2014 году вместе с<br />
увеличением годового объем валового<br />
производства с 3,2 млн тонн вырос до 3,6<br />
млн тонн. ПЕТКИМ, который является<br />
одной из самых популярных компаний<br />
Турции, с ассортиментом нефтехимической<br />
продукции более 50 видов занимает<br />
сегодня положение незаменимого производителя<br />
сырья в Турции. Нефтехимические<br />
продукты, производимые ПЕТКИМ, важные<br />
составляющие секторов строительства,<br />
сельского хозяйства, автомобилестроения,<br />
электрики, электроники, упаковки,<br />
текстильного сектора. Таким образом<br />
существование ПЕТКИМ обеспечивает<br />
существование и других промышленных<br />
компаний.<br />
Итак, даже если нефтехимия в очень недалеком<br />
прошлом и вошла в жизнь людей,<br />
сегодня тысячи видов продукции производятся<br />
из нефти и газа, и без нефтехимических<br />
продуктов, кажется, жизнь человека<br />
будет довольно тяжелой.<br />
HAZAR WORLD<br />
59
КРАТКОЕ ИЗЛОЖЕНИЕ<br />
ЯДЕРНОЕ СОГЛАШЕНИЕ С<br />
ИРАНОМ В ЛОЗАННЕ: РЕШЕНИЕ<br />
И НЕУРЕГУЛИРОВАННОСТЬ<br />
Изменит ли расстановку сил на Ближнем Востоке<br />
и сможет ли восприниматься как радикальное<br />
разделение, открывающее путь увеличению присутствия<br />
в регионе Тегерана вместо традиционного<br />
понимания альянса США с Саудовской Аравией-<br />
Турцией ядерное примирение с Ираном?<br />
ПРОФ. ДР. МЕСУТ ХАККЫ ДЖАШЫН<br />
Заключённый в Лозанне договор был<br />
принят всеми сторонами договора.<br />
Иран на 3/2 сократит применение обогащающих<br />
уран центрифуг, и уменьшит<br />
имеющиеся запасы урана до <strong>30</strong>0 килограмм,<br />
он заявил также, что демонтирует<br />
реактор тяжёлой воды, производящий плутон<br />
и согласится быть контролируемым<br />
международными комиссиями.<br />
ПРИВНЕСЕНИЯ И ВОЗДЕЙСТВИЯ НА<br />
РАВНОВЕСИЕ БЕЗОПАСНОСТИ<br />
ДОГОВОРА<br />
Иран уменьшит запасы обогащённого урана<br />
до низкого уровня. Эти запасы имеют значение<br />
для обогащения на более продвинутом<br />
уровне и для применения в производстве<br />
бомбы. На подземных объектах фордаун на<br />
протяжении 15 лет ни в коем случае не<br />
будет производится обогащение урана.<br />
В случае если Иран освободится от эмбарго<br />
Запада с экономической и политической<br />
точки зрения организационно расширится<br />
его влияние в регионе, он займёт место среди<br />
оптимистичных таблиц. Иран всё ещё сохраняет<br />
тесный контакт с сирийским режимом<br />
Асада и ливанской организацией Хезболла.<br />
Тем не менее, в осторожном подходе развития<br />
Вашингтона и Лондона, если Тегеран не<br />
будет чётко выполнять требования<br />
Соглашения, они не скупятся на предупреждения<br />
о ещё более значительных санкциях.<br />
Что выиграет Иран в случае если имеющееся<br />
Соглашение вступит в силу в конце июня?<br />
Когда санкции закончатся аппетиты всех<br />
европейских компаний по причине большой<br />
востребованности изолированной в течение<br />
многих лет иранской экономики с 75 милионным<br />
населением сильно возрастут. При<br />
первичном воздействии возможного соглашения<br />
же ещё более ожидается выход на<br />
передний план иранского энергетического<br />
сектора. Поэтому, Иран сможет продать на<br />
мировой рынок больше нефти и ожидания<br />
увеличения поставок создаст давление на<br />
падение цен на нефть на мировом рынке.<br />
Во-вторых, отраслевые изменения - с политической<br />
точки зрения действующий согласно<br />
с Западом Иран, может рассматриваться<br />
как предоставление альтернативного источника<br />
поставок природного газа из России в<br />
Европу. Экспорт газа и нефти Тегераном с<br />
экономической позиции может стимулировать<br />
иностранные инвестиции к большему<br />
притоку горячих денег и к обновлению стареющих<br />
объектов энергетической инфраструктуры.<br />
КРИТИЧЕСКИЕ ПРЕПЯТСТВИЯ ДЛЯ<br />
ДОГОВОРА: НЕТАНЬЯХУ И<br />
КОНГРЕСС США И РАКЕТЫ S-<strong>30</strong>0.<br />
С самого начала выступающий против договора<br />
и победивший на выборах премьерминистр<br />
Израиля Нетаньяху заявил<br />
Президенту США Барраку Обаме, что этот<br />
договор угрожает существованию Израиля.<br />
Кроме того, Нетаньяху даже если напрямую<br />
не участвует в переговорах, продолжает<br />
удивлять с еврейским лобби в Конгрессе<br />
США.<br />
Кроме того, ранние атаки на отмену эмбарго<br />
для Ирана исходили от Москвы. Российский<br />
Президент Владимир Путин убрал законное<br />
препятствие перед поставками. Новости,<br />
вселяющие надежду пришли из Лозанны,<br />
можно сказать о новой борьбе и информационной<br />
конкуренции до конца июня. Защита<br />
от «Ядерного напряжения» , имеющего<br />
место в регионе на протяжение многих лет,<br />
не будет неожиданностью.<br />
60 МАЙ <strong>2015</strong> ВЫПУСК <strong>30</strong>
www.hazarworld.com<br />
ЗНАЧЕНИЕ С ТОЧКИ ЗРЕНИЯ ЭКОНОМИЧЕСКИХ<br />
СОБЫТИЙ В ЕС И ЦЕНЫ НА ЭНЕРГОНОСИТЕЛИ<br />
Вслед за неожиданными результатами выборов в Греции государственный долг<br />
Европейского Союза, забытый на некоторое время,и проблемы экономического<br />
роста были подняты снова. Экономика ЕС на самом деле встречается с двумя<br />
важными проблемами, которые влияют друг на друга.<br />
Первая из проблем, которые влияют<br />
на экономику ЕС, встает перед нами<br />
как экономический рост. Для 28<br />
государств-членов ЕС в период с<br />
2003 по 2008 годы средний ежегодный<br />
экономический рост составлял 2,2%, в то<br />
время как в период 2009-2013 годы средний<br />
рост составляет -0,2% уровня. При<br />
рассмотрении показателей реального валового<br />
внутреннего продукта (ВВП) для 28<br />
государств-членов ЕС в конце 2013 года<br />
общий ВВП по-прежнему ниже уровня<br />
2008 года. Не включая все страны ЕС,<br />
другим важным вопросом для Союза встает<br />
высота государственного долга. Вместе<br />
с переходом к единой валюте возможность<br />
кредитования с низкими затратами уже<br />
стала с точки зрения государственного<br />
долга выше возможного уровня.<br />
ЕЦБ БУДЕТ ПРИОБРЕТАТЬ<br />
ШИРОКИЙ СПЕКТР ОБЛИГАЦИЙ<br />
По решению Европейского Центрального<br />
Банка (ЕЦБ) на заседании в январе было<br />
объявлено о начале программы покупки<br />
облигаций ежемесячно 60 млрд евро,<br />
которая продлится до сентября 2016<br />
года. В следующие полтора года ЕЦБ<br />
осуществит покупку облигаций в<br />
общей сложности более 1 трлн евро.<br />
Ожидается, что этот шаг будет по двум<br />
каналам поддержкой экономического<br />
роста в Европе. Первый канал будет<br />
работать над торговым балансом. Очень<br />
важно поддерживать рост потери стоимости<br />
евро в среднесрочной перспективе<br />
как в странах, имеющих задолженности,<br />
так и в других странах-членах<br />
через механизм экспорта. Второй<br />
канал, который поддерживал бы рост,<br />
как и ожидал ЕЦБ будет осуществляться<br />
через потребление и инвестиционные<br />
расходы. Вместе с денежной экспансией<br />
ослабление финансового состояния,<br />
а также облегчение доступа к<br />
кредитам как компаний, так и домашних<br />
хозяйств, и их удешевление кажется<br />
возможным.<br />
HAZAR WORLD<br />
61
КРАТКОЕ ИЗЛОЖЕНИЕ<br />
КРАТЧАЙШИЙ ПУТЬ<br />
ИЗ АЗИИ В ЕВРОПУ:<br />
СРЕДНИЙ КОРИДОР<br />
Активизация Шелкового Пути будет наиболее<br />
важным шагом для открытия стран Средней<br />
Азии, еще не полностью интегрированных в<br />
глобальную экономику, в мир. Один из маршрутов<br />
Шелкового Пути Средний Коридор, связывая<br />
Китай и Турцию, увеличит долю Казахстана в<br />
международной торговле, по которому он проходит.<br />
ФИГЕН AЙПЕК АЙВАДЖЫ<br />
Логистика стремительно развивается<br />
при помощи технологии, перемещая<br />
глобализацию на несколько шагов вперед,<br />
связывает между собой страны,<br />
географически отдаленные друг от друга, и<br />
создает торговый фундамент, как если бы эти<br />
страны находились рядом друг с другом.<br />
«Рост глобализации и конкуренции, целенаправленность<br />
на основные возможности<br />
предприятий, направленность на стратегических<br />
партнеров других мероприятий создали<br />
сегодня структуру цепочки поставок»-, говорит<br />
Доц. Дp. Авни Зафер Аджар университета<br />
Окан, «в сочетании этой структуры с технологиями<br />
транспорта и коммуникаций для<br />
снижения до минимума затрат глобальных<br />
предприятий, привели Китай и близлежайшие<br />
регионы в состояние обычной производственной<br />
базы». Среди актеров на первом месте<br />
Америка. Аджар напоминает, что после второй<br />
мировой войны вместе с мировым политическим<br />
лидерством, перешедшим в США,<br />
то, что география страны не пострадала<br />
напрямую от войны, находилась в статусе<br />
государства-победителя, дало США преимущества<br />
в производстве и торговле, и подводит<br />
разговор к тому, что в развитии глобальных<br />
предприятий логистика имеет сильное влияние.<br />
Логистика на самом деле не только прокладывает<br />
путь для глобальных компаний,<br />
добавление какой-либо страны к международной<br />
сети логистики также обеспечивает<br />
рост экономики этой страны. На мировом<br />
рынке, где сменились производственные<br />
коды, то есть производство переключилось<br />
на такие страны, как Китай, Индия, и крупнейшими<br />
покупателями стали Европа и<br />
Америка также с развитой экономикой, играют<br />
важную роль международные дороги и<br />
переходные контракты, которые будут связывать<br />
эти различные континенты.<br />
ТУРЦИЯ НАХОДИТСЯ В ЦЕНТРЕ<br />
МЕЖДУНАРОДНОЙ<br />
ЛОГИСТИЧЕСКОЙ СЕТИ<br />
В то время как Азиатско-Тихоокеанский,<br />
Латиноамериканский, Восточноевропейский,<br />
Африканский-Ближневосточный регионы<br />
рассматриваются в качестве тех, которые<br />
выйдут в будущем вперед, есть путь, который<br />
непосредственно тесно связан с Турцией:<br />
Шелковый Путь. Маршрут Шелкового Пути,<br />
который пытаются снова оживить, связывая<br />
Азию и Европу, означает, что, при подключении<br />
этого маршрута произойдет ускорение<br />
экономического развития стран, расположившихся<br />
на этом пути. Открытие Китая, который<br />
является ведущим производителем и<br />
поставщиком, и других азиатских стран с<br />
лидирующии позициями на мировом рынке<br />
через маршрут Великого Шелкового Пути<br />
62 МАЙ <strong>2015</strong> ВЫПУСК <strong>30</strong>
www.hazarworld.com<br />
миру, означает еще и доставку их продукции<br />
по более короткому и дешевому пути в<br />
Европу. Как говорит Аджар, сегодня когда<br />
есть два крупных потребительских центра<br />
как Соединенные Штаты Америки и Европа,<br />
когда есть три крупных производственных<br />
центра, как Америка, Европа и Китай, необходимо,<br />
чтобы остальные страны хорошо<br />
использовали возникший потенциал и создавали<br />
их собственные центры. Одна из стран,<br />
которые должны это сделать, это Казахстан.<br />
Доц. Дp. Авни Зафер Аджар отмечает, что<br />
Казахстан находится на пересечении цепочек<br />
поставок, созданных на производственной<br />
географии с осью Европа-Китай для поставок<br />
сырья и промежуточных продуктов,<br />
которые необходимы для потребления и производства;<br />
вместе с тем Казахстан находится<br />
в центре треугольника. который состоит<br />
стран БРИКС, также называемых странами с<br />
развитой экономикой, как Россия-Китай и<br />
Индия, и занимает очень важную позицию с<br />
точки зрения перевозок, подчеркивает<br />
Аджар.<br />
Средний коридор, соединяющий Турцию<br />
через территорию Казахстана, является<br />
самым быстрым и самым экономичным<br />
маршрутом из Азии в Европу. Этот стратегический<br />
маршрут, который объединяет с международной<br />
торговлей и региональное развитие,<br />
сотрудничество и процветание, завершается<br />
в Турции, которая находится между этих<br />
трех континентов. В то время как включение<br />
Каспийского моря в универсальную транспортную<br />
сеть стало одним из основных этапов<br />
регионального развития, индекс глобальной<br />
конкурентоспособности стран (GCI),<br />
приготовленный 2012 году мировым банком,<br />
звучит хорошо для Казахстана. По этому<br />
показателю по качеству транспортной<br />
инфраструктуры и логистической производительности<br />
из стран Центральной Азии только<br />
лишь Казахстан среди первых 100 стран и<br />
занимает 86-ое место. А Турция на 27-ом<br />
месте. Председатель департамента транспортной<br />
политики и экономики министерства<br />
транспорта Азербайджана Азер Алиев отмечает<br />
развитие Казахстана с каждым днем с<br />
точки зрения транспортной инфраструктуры,<br />
обращает внимание , что в рамках проекта<br />
«Silk Wind» железнодорожное расстояние<br />
между Китаем и Казахстаном на территории<br />
Казахстана сократилось на 900 км.<br />
железнодорожный прорыв, в повестке дня<br />
рассказывает о создании оттуда коридора<br />
Баку-Грузия-Турция на Черное море. Также<br />
есть возражающие против возрождения<br />
китайского Шелкового Пути. Здесь стоит<br />
прислушаться к словам главы управления<br />
информатизации китайского международного<br />
биржевого центра (CCIEE) Ксу Хонгджай.<br />
Тем, кто критикует попытки оживить китайский<br />
Шелковый путь и сравнивает иностранные<br />
инвестиции с планом Маршалла,<br />
Хонгджай отвечает, что эти инвестиции<br />
Китая основываются на «взаимной выгоде».<br />
Другим примером является железнодорожная<br />
линия «Йуксиноу», берущая свое начало из<br />
китайского города Чунцин и продолжающаяся<br />
до немецкого города Дуйсбург, регулярные<br />
рейсы которой начались с апреля 2014 года.<br />
Контейнерные поезда, преодоляющие расстояние<br />
в 11 000 километров за 21 день, доставляя<br />
из Китая в Европу электронные изделия,<br />
электрические приборы и стальную продукцию,<br />
перевозят из Европы в Китай автомобильные<br />
запчасти, потребительские товары<br />
класса люкс и переработанные материалы.<br />
То есть здесь имеется в виду взаимная перевозка.<br />
Стоимость перемещения одного контейнера<br />
по этому маршруту дороже, чем<br />
морские перевозки и колеблется от 5 до 8<br />
тысяч долларов. Однако морские перевозки,<br />
по сравнению с железнодорожными, занимают<br />
дольше времени, и поэтому это делает<br />
железнодорожный транспорт наиболее предпочтительным,<br />
а прочие дополнительные<br />
затраты на морские контейнерные перевозки<br />
также усиливают этот вариант транспортировки.<br />
Тогда как рассматривается такая<br />
модель, для Казахстана, у которого нет выхода<br />
к морю, наиболее предпочтительным становится<br />
железнодорожный вариант перевозки.<br />
ШЕЛКОВЫЙ ПУТЬ ОБЕСПЕЧИВАЕТ<br />
ДВОЙНУЮ ПОЛЬЗУ<br />
Алиев, отметивший проект обновления<br />
Казахстанского порта Актау и мощный<br />
HAZAR WORLD<br />
63
КРАТКОЕ ИЗЛОЖЕНИЕ<br />
ТЕРРИТОРИЯ КАЗАХСТАНА -<br />
ОТДЕЛЬНАЯ ИСТОРИЯ ФИЛЬМА<br />
Интерес казахов к прошлому и истории так<br />
же как в других областях изобразительного<br />
искусства, нашел свое отражение и в области<br />
кино. При рассмотрении развития Советского<br />
Казахского кино мы встречаемся с многими<br />
разными именами.<br />
РУФАТ АГАЕВ<br />
Важность казахского кино заложена в<br />
отражение печали и радости советского<br />
и своего народа, мыслей и<br />
желаний. Основными темами продукции<br />
вновь образованного казахского кино<br />
являются Октябрьская революция, борьба<br />
за образование СССР, чувства и мысли<br />
трудящихся новой эры, а также проблемы<br />
создания «Советского человека».<br />
РОЖДЕНИЕ КИНО ПОСЛЕ ВЕЛИКОЙ<br />
ОКТЯБРЬСКОЙ РЕВОЛЮЦИИ<br />
Кинематография появилась в Казахстане<br />
благодаря многолетнему труду. Вскоре<br />
после Великой Октябрьской революции<br />
(1917) начались съемки двух фильмов. В<br />
20-х годах Казахстан после объявления<br />
одной из союзных республик с помощью<br />
советских кинематографистов стал развивать<br />
сектор кинематографии в стране и<br />
стал областью, которой государство уделяет<br />
внимание.<br />
На самом деле знакомство казахского народа<br />
с кино произошло до революции и восходит<br />
к 1910 году. «Движущиеся фотографии»<br />
в первый раз показал М. Фабри в<br />
Алма-Ате в кинотеатре «Марс». В конце<br />
1910 г. количество кинотеатров в Алма-<br />
Ате выросло до 4-x.<br />
Кадры, принадлежащие Казахстану, в<br />
реальном смысле начали показываться с<br />
1920 года. Народ этой страны, обычаи и<br />
традиции, впервые были сняты российскими<br />
операторами в небольших эпизодах.<br />
КАЗАХСКИЕ ДОКУМЕНТАЛЬНЫЕ<br />
ФИЛЬМЫ ПРОЖИВАЮТ ЗОЛОТОЙ<br />
ВЕК<br />
Снятые после основания советской власти<br />
в Казахстане фильмы «Сбор урожая комбайном»,<br />
«Строительство нефтяного трубопровода»,<br />
«Открытие русских школ»,<br />
«Победа Красной армии», «Строительство<br />
водного трубопровода» и аналогичные<br />
актуальные фильмы, тема которых связана<br />
с достижениями новой жизни, социальным<br />
и экономическим развитием молодой<br />
Казахской Советской Республики, стали<br />
показывать на экранах всех советских<br />
стран. Вскоре они начали сниматься документальные<br />
фильмы о Казахстане. Первым<br />
из них стал документальный фильм<br />
«Празднование пятой годовщины союзной<br />
республики», снятый в 1925 году оператором<br />
Й. Толчан.<br />
В 1928 году был создан трест<br />
«Востоккино» (монополия), относящийся к<br />
народному комиссариату. В 1929 году<br />
после открытия филиала трест а в Алма-<br />
Ате здесь были сняты многие документальные<br />
фильмы. Документальные фильмы<br />
«Пятилетки в Казахстане», «19-ая годовщина<br />
празднования Октября», «Алма-Ата и<br />
окрестности», «Советский Казахстан»<br />
отражают инновации Республики<br />
Казахстан. В конце 1920-х годов началось<br />
строительство железной дороги между<br />
Туркистаном и Сибирью. Для освещения<br />
этой темы в более широких массах было<br />
принято решение о съемках полнометражного<br />
документального фильма и этот<br />
фильм был снят в Алма-Атинском филиале<br />
«Востоккино».<br />
ПУТЕШЕСТВИЕ КИНО В<br />
СОВЕТСКОМ КАЗАХСТАНЕ<br />
В 1929 году, год основания советского<br />
казахского кино, «Востоккино» снял<br />
фильм, историей которого был Казахстан.<br />
После таких фильмов как «Песня<br />
пустынь», «Джут», «Ненависть», «Следы<br />
врагов» в 1938 году был снят первый озвученный<br />
героический фильм «Амангельды»<br />
революционно-исторического жанра.<br />
64 МАЙ <strong>2015</strong> ВЫПУСК <strong>30</strong>