03.04.2015 Views

Etkinlik Paketi - UNICEF Türkiye

Etkinlik Paketi - UNICEF Türkiye

Etkinlik Paketi - UNICEF Türkiye

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Gündelik Yaşam<br />

Ek 22: Tarihte Ölü Gömmeye İlişkin Bilgi Kağıdı<br />

Tarihte Ölü Gömme Teknikleri<br />

Tarih boyunca tüm topluluklarda görülen ölü gömme, ölü için yapılan törenler ve mezarlara<br />

konan ölü hediyeleri insanlarının ölümünden sonra yaşam inancını ortaya koymaktadır.<br />

İnsanlar ölülerini çeşitli törenlerle gömmeye henüz Eski Taş Çağı’nda başlamışlardır. İnsanlar<br />

sınıf farklılıklarına ve maddi olanaklarına göre kendilerine mezar yaptırma gereksinimi<br />

duymuşlardır. Eski çağlarda ölüler bazen yerleşme yerinin içine (intramural), bazen de yerleşme<br />

yerinin dışındaki (extramural) özel mezarlıklara gömülmüşlerdir. Kimi zamanda kremasyon adı<br />

verilen yakarak gömme tekniği kullanılmıştır. Yakılarak gömülmüş ölülerin külleri ve yakma<br />

töreninden geriye kalanlar çoğu kez urne adı verilen bir kaba, bazen de tekne ve kapaktan<br />

oluşan ostothek ya da larnax adlı küçük taş muhafazalar içine konmuştur.<br />

Diğer dünyada yaşam inancından kaynaklanarak ölülerin yanına birçok hediye ve eşya<br />

bırakılırdı. Bunları öldükten sonra ölünün kullanacağına inanılırdı. Mezar üzerine betimleme<br />

yapılmışsa bu ölünün yaşamıyla ilgili bir sahne veya mitolojik bir sahnedir. Ölünün yanına<br />

konan hediyeler kişinin yaşantısında kullandığı her şey olabilir. Bunlar takı eşyaları, kaplar,<br />

aynalar, oyuncaklar, savaş aletleri, tıp aletleri, sikkeler v.s. olabilir. Genellikle ölünün yanına<br />

2 adet sikke konduğu bilinmektedir. Bunlar birlik ve kent sikkeleridir. Birlik sikkeleri genelde<br />

ağıza, kent sikkeleri de ele konur. Bu sikkeler Hades’in dünyası (yer altı) ile de yakın ilişkilidir.<br />

Kişi öldükten sonra Yer altı Tanrısı Hades’in dünyasına gidince kayıkçı Charonla karşılaşır<br />

ve Charon kayığıyla ölüyü karşıya geçirmek için bu sikkelerden alır. Cenaze mimarisinin ayrı<br />

bir kolunu oluşturan tümülüsler ise yığma toprakla oluşturulan mezarlardır. Tümülüsler yapı<br />

bakımından, gözle görülür dış formları dışında yeraltı mezarları gibi değişik materyallerden<br />

veya kayaya oyularak yapılmışlardır. Tümülüslerin içleri ve yer altı mezarları geniş ve özenli<br />

işlenmiştir. Tümülüs mantığına bağlı olarak geliştirilen ve dünyanın en eski taş mezar yapıları<br />

olarak bilinen piramitlere ise Mısır’da yoğun olarak rastlanmaktadır. Piramitlerde piramidin<br />

üzerine oyulduğu kayanın içine oyulan mezar odaları bulunmaktadır.<br />

Mezarlıklara ölüler şehri anlamına gelen nekropol denmektedir. Nekropol alanları antik<br />

dönem insanının; inanç sistemini, etnik yapısını, yaşam standartlarını, sosyal ilişkilerini ve ölü<br />

gömme adetlerini yansıtması açısından önemli bir yere sahiptir. Nekropol alanlarından alınan<br />

veriler ışığında da herhangi bir antik kentin refah düzeyini, nüfusunu ve etnik yapısını tahmin<br />

etmek mümkündür.<br />

108

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!