21.03.2015 Views

altZine_ilkbahar_2015

altZine_ilkbahar_2015

altZine_ilkbahar_2015

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Sonku’nun da geldiğini söyleyelim.<br />

1930’da Ankara’da sinema<br />

dönemi başlar. İlk sinema filmleri<br />

önce Taşhan’da izlendi, sonra Yeni<br />

Sinema açıldı. İçinde Mustafa Kemal’e<br />

ayrılmış bir loca da bulunan bu<br />

sinema, 1956 yılında yıkılır. Yeni açılan<br />

TRT radyosunda fasıllar, tangolar,<br />

konçertolar çalmaya başlar. 1930’da<br />

bugün için şaşırtıcı olabilecek bir<br />

başka mekân Gar Gazinosu’dur.<br />

Avrupalı sahne yıldızlarının ve revü<br />

gruplarının sahne aldığı bu gazinoya<br />

yalnızca kravatlı ve takım elbiseli<br />

erkekler ile şık giyimli bayanlar<br />

müşteri olarak kabul edilir.<br />

1946’da açılan Gençlik<br />

Parkı Ankara’ya ‘deniz getirme’<br />

girişimlerinin ilkini oluşturur. 1950’li<br />

yıllara kadar hafta sonları Gençlik<br />

Parkı’nda halk, sandal ve plaj<br />

eğlenceleri yapardı. Gençlik Parkı,<br />

aynı zamanda halkın dönemin önemli<br />

müzisyenlerini ücretsiz dinleyebildiği<br />

bir yerdi. Aynı dönemde Dikmen’de<br />

buz pateni gösterileri yapılır, halk bu<br />

gösterilerin de takipçisi olurdu.<br />

1949’da Ankara Devlet<br />

Tiyatrosu, Büyük Tiyatro ve Küçük<br />

Tiyatro olmak üzere iki sahneyle<br />

perdelerini açar. Şinasi, Akün,<br />

Altındağ sahneleri daha sonraki<br />

yıllarda adım adım açılır. Devlet<br />

Tiyatroları Ankara’da bir gelenek<br />

oluşturmuştur. Yıllar içinde oyunculuk,<br />

yönetmenlik, sahne tasarımı<br />

gibi pek çok meslek Ankara’da<br />

derinleşmiş, çeşitlenmiştir. Şimdilerde<br />

sahnelerin birer birer kapatılması<br />

söz konusu olsa da bugün Ankaralılar<br />

tiyatrolarının izleyici koltuklarını ısrarla<br />

tıka basa doldurmaktadırlar.<br />

1950’lerle bütün ülkeyi<br />

etkileyen köyden kente göçler<br />

Ankara’yı da etkiler. Bu dönemde<br />

Ulus’ta pavyonlar, tavernalar açılır.<br />

Ancak buralar Cumhuriyet Ankara’sının<br />

ideallerine uymaz. Dar<br />

gelirli, modern eğlence dünyasına<br />

yabancı, daha çok erkeklerin<br />

doldurduğu pavyon ve tavernalar,<br />

kentin devlet destekli çağdaşlaşma<br />

eğilimli kurgulanan sosyal yaşamını<br />

olumsuz anlamda değiştirir. Elektro<br />

bağlamayla söylenen türküler ve<br />

arabesk bu mekânlarda dinlenen<br />

esas müzikleri oluşturur. Bu dönemde<br />

Gençlik Parkı’ndaki eğlence<br />

anlayışı da değişir, giriş ücretli hale<br />

gelir. Bunun anlamı halkın nitelikli<br />

eğlenme ortamlarına bundan<br />

böyle erişemeyecek olmasıdır.<br />

Cumhuriyetin ilk yıllarında nitelikli<br />

eğlenceyle iç içe olan halk artık<br />

kendi haline terk edilmeye başlanır.<br />

Kalabalıklaşan nüfusla birlikte<br />

kentte tüketim artar, daha fazla<br />

konut, işyeri planlamasıyla Kızılay,<br />

Maltepe ve Sıhhiye popüler semtler<br />

haline gelir. Bu yeni semtlerde hızla<br />

76

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!