You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
sıcaktan ya da trafiğin stresinden<br />
terleyen vücutların; yollarda yenmek<br />
zorunda kalınan dürüm döner, dürüm<br />
çiğ köfte, dürülmüş lahmacunun<br />
ve aracın bagajının üçte ikisini<br />
kaplayan lpg tüpünün içeri yayılan<br />
sarımsaksı kokusunu bastırmak için<br />
kullanılan en ucuz araba kokusu<br />
kadının parfümünü bastırmıştı bile.<br />
Ama kadın hiçbir şeyi umursamadı.<br />
Sol yanında davetkâr bir şekilde<br />
akmakta olan İstanbul manzarasının<br />
tadını çıkarıyordu. Ara ara ağaçlarla<br />
ve binalarla kesilen Boğaz’ı izledi.<br />
Sadece iki dakika için… Sonra araç<br />
yavaşlamaya başladı, yavaşladı,<br />
yavaşladı ve korna seslerinin arasında<br />
durdu.<br />
Kadının suratı stop lambalarıyla<br />
kırmızıya boyanmıştı.<br />
“Neler oluyor burada şoför<br />
bey?! Kaza mı olmuş?” dediği<br />
anda şoförün sinirli ne kazası yahu<br />
düpedüz trafik, biz de boka batar<br />
gibi battık içine bakışları ok olup<br />
aynadan fırladı. Kadın bozuntuya<br />
vermeden yanlarında duran araçları<br />
izlemeye başladı. Bu arada radyodaki<br />
ilahi sona ermiş, sesi yapmacıklı derecede<br />
arınmış bir adam ‘İçinizin<br />
temizliği yüzünüze yansımış üstadım<br />
ama ne acıdır ki dinleyenlerimiz nur<br />
yüzünüzü görmeye nail olamıyorlar,’<br />
diyerek stüdyo konuğuyla hoşbeşe<br />
başlamıştı. Kadın taksimetrede yanıp<br />
sönen kıpkırmızı 7 TL’yi gördü.<br />
Taksi durduğu gibi farların<br />
beyaz koridorlarından sıyrılan, yüzlerini<br />
stop lambalarının kırmızıya<br />
boyadığı savaşçılar gibi camsilci<br />
çocuklar araçların etrafını sardılar.<br />
Bir tanesi de taksiye yanaşmış,<br />
şoförün yanındaki aynayı kara bir<br />
bezle silmeye başlamıştı. Şoför<br />
kaşlarını çatıp camı tıklattı.<br />
“Sittir hadi!” dedi belli<br />
belirsiz. Çocuk bu uyarıyı umursamadan<br />
yaptığı işe devam etti.<br />
Elindeki şişeden şoförün camına biraz<br />
sabunlu su fışkırttı, adamın gözünün<br />
içine baka baka köpüklü suyu, kara<br />
bezle güzelce camın yüzeyine yaydı.<br />
Bu pervasızlık karşısında şoför<br />
yerinde hopladı. “Piç! Sittir dedim,”<br />
diye camın ötesine bağırdı. Çocuk<br />
duymadı ya da duymamazlıktan<br />
geldi, istifini hiç bozmadan devam<br />
etti. Beline sıkıştırdığı cam çekme<br />
sopasını çıkarıp pisliği camdan<br />
sıyırmaya başladı. Şoförün ağzı açık<br />
kalmış, şaşkın şakın çocuğu izliyordu.<br />
Radyodaki günahlarından<br />
arınmış ses temiz temiz anlatmaya<br />
devam etti, ‘İçimizin güzelliği dışımıza<br />
sözlerimizle yansır, bizler de<br />
sözlerimizle karşımızdakini kucaklamalıyız.’<br />
“Bozuk yok, yok işte! Yok!<br />
Senin gibi piçe verecek PARA<br />
YOK!” Şoförün sesi camda patladı.<br />
Çocuğun suratında hâlâ en ufak<br />
bir tepki oluşmamıştı. Adam hızını<br />
alamadı, otomatik camı indirdi ve<br />
camdan sarkıp çocuğu ittirmeye<br />
çalıştı, yetişemedi. Bu sefer de<br />
kapıyı açtığı gibi biraz önce kaçmayı<br />
başaran çocuğu yakalayıverdi. Çocuğun<br />
suratına bir tane tokat patlattı.<br />
Çocuk ağlamadı bile, sadece diziyle<br />
adamın apış arasına bir tekme<br />
53