03.02.2015 Views

Uskudar-Sokak-isimleri-TARIHCESI

Uskudar-Sokak-isimleri-TARIHCESI

Uskudar-Sokak-isimleri-TARIHCESI

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Resmî Efendi <strong>Sokak</strong><br />

Reşat Nuri Güntekin <strong>Sokak</strong><br />

Ü<br />

sküdar Burhaniye mahallesi sokaklarından<br />

olan Reşat Nuri Güntekin sokağı adını ünlü<br />

edebiyatçımızdan almıştır. Cumhuriyet<br />

dönemi edebiyatında önemli bir yeri olan Çalıkuşu,<br />

Yeşil Gece ve Anadolu Notları gibi önemli eserlere<br />

imza atmış romancı, hikâyeci ve oyun yazarı olan<br />

Güntekin, 1889’da İstanbul’da doğmuştur.<br />

Babası askeri doktor olduğu için birçok il gezen Güntekin,<br />

Darülfünun Edebiyat Şubesi’ni 1912’de bitirdi.<br />

1927’ye kadar Fransızca ve Türkçe öğretmenliği yapan<br />

Güntekin, 1927’de maarif müfettişi oldu ve bu<br />

arada Dil Heyeti’yle birlikte bazı çalışmalar yaptı.<br />

1939’da Çanakkale milletvekili olarak TBMM’ye girdi.<br />

1947’de, Cumhuriyet Halk Partisi’nin Ankara’da<br />

yayımlanan Ulus gazetesinin İstanbul kolu olan<br />

Memleket gazetesini çıkardı. 1950’de Birleşmiş Milletler<br />

Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) Tür-<br />

kiye temsilciliği ve öğrenci müfettişliği görevleriyle<br />

Paris’e gitti. Paris kültür ataşeliği yaptı.<br />

Birçok devlet kademelerinde görev yapan Güntekin’e<br />

Akciğer kanseri teşhisi konulduktan sonra tedavisi<br />

için Londra’ya gitti ve orada hastalığına yenik<br />

düşerek öldü. Cenazesi 1956’da Karacaahmet<br />

Mezarlığı’na gömüldü.<br />

Reşit Bey <strong>Sokak</strong><br />

Ü<br />

sküdar’ın Burhaniye Mahallesi sokaklarından<br />

ve Abdullah Ağa Caddesi’ne paralel<br />

olarak uzanan bu sokak Karış Sokağı ile<br />

Bayır Sokağı’nı bir birine bağlamaktadır.<br />

<strong>Sokak</strong> adını 1. Ordu Başmüfettişi Miralay Hacı Reşit<br />

Bey’den almıştır. Hacı Reşit Bey’in oğlu Ata Bey, etrafına<br />

topladığı birkaç sanatseverle birlikte Üsküdar’da<br />

Anadolu Musiki Cemiyeti adıyla bir dernek kurmuştur.<br />

Süleyman Çelebi <strong>Sokak</strong><br />

G<br />

enç Osman Sokağı’nı Yunus Emre Sokağı’na<br />

bağlayan, Yıldırım Bayezid ve Osman Gazi<br />

sokakları arasında ve bu ikisine paralel olarak<br />

uzanmaktadır. 4. Aralık ve Emniyet sokakları ile<br />

dört yol ağzı yaparak kesişen sokak adını Mevlid-i<br />

Nebevi’nin yazarı Süleyman Çelebi’den almıştır.<br />

Süleyman Çelebi’nin 1346–1351 yılları arasında bir<br />

tarihte doğduğu, ölüm tarihinin ise 1422 olduğu<br />

tahmin edilmektedir. Gençliğinde Bursa’da iyi bir<br />

eğitim aldığı ve Çelebi ünvanından dolayı da devrin<br />

ileri gelen ilim adamlarından olduğu muhakkaktır.<br />

Devrin pâdişahı Yıldırım Bayezid’in dikkatini çeken<br />

Süleyman Çelebi, yapımı 1399’da tamamlanan Ulu<br />

Cami’ye imam olarak atanmıştır. Çelebi, Peygamber<br />

Efendimizin üstünlüğünü ve büyüklüğünü öven<br />

Mevlid’in yazarıdır. 1422’de vefat ettiği düşünülen<br />

Süleyman Çelebi’nin mezarı Bursa’da Çekirge yolu<br />

üzerindedir. Mezarının bulunduğu yere 1952’de bir<br />

türbe yapılmıştır.<br />

Resmî Efendi <strong>Sokak</strong><br />

A<br />

bdullah Ağa Caddesi’nden girilen bu sokak,<br />

Beylik Çayırı <strong>Sokak</strong> ile son bulmaktadır.<br />

Bayır sokağı ile kesişen bu sokak üzerinde<br />

Burhaniye İlköğretim Okulu bulunmaktadır. <strong>Sokak</strong><br />

adını Osmanlı devlet adamlarımızdan Ahmed<br />

Resmî Efendi’den almıştır. 1700’de Girit Resmo’da<br />

doğan Resmî Efendi eğitimini tamamlamak üzere<br />

İstanbul’a gelerek reisülküttablardan Mustafa<br />

Efendi’nin yanına yerleşmiş ve ona damad olmuştur.<br />

Öğrenimini tamamladıktan sonra birçok devlet hizmetlerinde<br />

vazife alan Resmî Efendi Türkiye’nin ilk<br />

Berlin büyükelçisidir. Bunun yanında Küçük Kaynarca<br />

Anlaşması’nın müzakere ve imzasında Osmanlı<br />

Devleti heyetine reislik etmiştir. Devlet adamlığının<br />

yanı sıra Sefaretname’si ve Osmanlı reisülküttapları<br />

ve kızlarağaları hakkındaki biyografik eserleri ile de<br />

tanınmış, önemli bir yazar olan Resmî Efendi 1783’te<br />

İstanbul’da vefat etmiştir.<br />

Bursa’da bir vaiz camide vaaz ettiği sırada “Biz onun<br />

(Allâh’ın) peygamberlerinden hiç birini öbürlerinin<br />

arasından ayırmayız hepsine inanırız.” (Bakara 285)<br />

ayetini tefsir ederken, peygamberler arasında hiçbir<br />

fark olmadığını kendisinin bu ayet gereğince Muhammed<br />

(Sallallâhu Aleyhi Vesellem)’i Hazreti İsa<br />

(Aleyhis-selâm)’dan üstün görmediğini söyler. Cemaat<br />

arasında bulunan Allah Resulü’nün gerçek aşık<br />

ve sadıklarından bilgili ve dini gayret sahibi bir Arap<br />

buna itiraz eder. Kuvvetli ve kesin deliller ortaya<br />

koyarak bu ayete verilen mananın yanlış olduğunu<br />

söyler ve derki:<br />

“Hey nâdan ve cahil! Sen tefsir ilminde yayasın. Peygamberler<br />

arasında fark yoktur demekten murad,<br />

Resullük ve Nebilik bakımındandır. Yoksa mertebe<br />

ve fazilet bakımından değildir. Eğer bu bakımdan olsaydı<br />

‘O peygamberlerin kimini kimine üstün kıldık’<br />

(Bakara 253) ayetinin manası nasıl uygun düşerdi.”<br />

Fakat şehir halkı vaiz tarafını tutar. Bunun üzerine bu<br />

zat Arap vilayetlerine Mısır ve Halep’e giderek kendi<br />

görüşünün lehinde altı kere fetva getirse de vaiz sö-<br />

Reşat Nuri Güntekin <strong>Sokak</strong><br />

Reşit Bey <strong>Sokak</strong><br />

170 ÜSKÜDAR SOKAK İSİMLERİ TARİHÇESİ<br />

171

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!