03.02.2015 Views

Uskudar-Sokak-isimleri-TARIHCESI

Uskudar-Sokak-isimleri-TARIHCESI

Uskudar-Sokak-isimleri-TARIHCESI

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Nejat Uygur <strong>Sokak</strong><br />

Namık Kemal Sokağı<br />

Namık Kemal Sokağı<br />

21<br />

Aralık 1840 tarihinde Tekirdağ’da doğdu.<br />

Asıl adı Mehmed Kemal’dir. Namık<br />

adını ona şair Eşref Paşa verdi. Babası,<br />

II. Abdülhamid döneminde müneccimbaşılık yapan<br />

Mustafa Asım Bey’dir. Annesini küçük yaşta yitirdi.<br />

Çocukluğunu dedesi Abdüllatif Paşa’nın yanında,<br />

Rumeli ve Anadolu’nun çeşitli kentlerinde geçirdi.<br />

Bu yüzden özel öğrenim gördü. Arapça ve Farsça<br />

öğrendi. 18 yaşlarında İstanbul’a babasının yanına<br />

döndü.<br />

1863 yılında Babıali Tercüme Odası’na katip oldu.<br />

Dört yıl çalıştığı bu görev sırasında, dönemin önemli<br />

sanatçılarıyla tanışma fırsatı buldu. 1865 yılında<br />

‘İttifak-ı Hamiyet’ adlı gizli derneğe katıldı. Dernek<br />

daha sonra ‘Yeni Osmanlılar Cemiyeti’ adını aldı.<br />

Tasvir-i Efkâr gazetesinde hükümeti eleştiren yazılar<br />

yazdı. Gazete, 1867 yılında kapatıldı. Namık Kemal<br />

de İstanbul’dan uzaklaştırılmak için Erzurum’a<br />

vali muavini olarak atandı. Bu göreve gitmeyi çeşitli<br />

engeller çıkarıp erteledi. Mustafa Fazıl Paşa’nın<br />

çağrısı üzerine Ziya Paşa’yla birlikte Paris’e kaçtı. Bir<br />

süre sonra Londra’ya geçerek Mustafa Fazıl Paşa’nın<br />

maddi desteğiyle Ali Suavi’nin ‘Yeni Osmanlılar’ adına<br />

çıkardığı Muhbir gazetesinde yazmaya başladı.<br />

Ali Suavi’yle anlaşamayınca ‘Muhbir’den ayrıldı.<br />

1868 yılında gene Mustafa Fazıl Paşa’nın desteğiyle<br />

‘Hürriyet’ adı altında başka bir gazete çıkardı. Çeşitli<br />

anlaşmazlıklar sonucu, Avrupa’da desteksiz kaldı.<br />

1870 yılında Zaptiye Nazırı Hüsnü Paşa’nın çağrısı<br />

üzerine İstanbul’a döndü. Nuri, Reşat ve Ebüzziya<br />

Tevfik’le birlikte 1872’de ‘İbret’ gazetesini kiraladı.<br />

Aynı yıl bir yazısı üzerine gazete dört ay süreyle<br />

kapatıldı. Gelibolu Mutasarrıflığı’na atandı. Yazdığı<br />

‘Vatan Yahut Silistire’ oyunu, 1873 yılında Gedikpaşa<br />

Tiyatrosu’nda sahnelendi. Oyunu seyreden halk,<br />

çıktıktan sonra olaylara neden oldu. Bu olayı, ‘İbret’<br />

gazetesi yazdı. Namık Kemal bir çok arkadaşıyla birlikte<br />

tutuklandı. Bu kez kalebentlikle Magosa’ya sürgüne<br />

gönderildi.<br />

1876 yılında I.Meşrutiyet’in ilanından sonra<br />

İstanbul’a döndü. Şura-yı Devlet (Danıştay) üyesi<br />

oldu. Kanuni Esasi’yi (Anayasa) hazırlayan kurulda<br />

görev aldı. 1877 Osmanlı-Rus Savaşı çıkınca II.<br />

Abdülhamid Han’ın Meclis-i Mebusan’ı kapatması<br />

üzerine tutuklandı. Beş ay kadar tutuklu kaldıktan<br />

sonra Midilli Adası’na sürüldü. 1879’da Midilli Mutasarrıfı<br />

oldu. Aynı görevle 1884’te Rodos, 1887’de<br />

Sakız Adası’na gönderildi. 2 Aralık 1888’de Sakız<br />

Adası’nda öldü. Gelibolu Bolayır’da gömüldü. Namık<br />

Kemal romanı ve tiyatroyu toplumsal yaşama soktuğu<br />

gibi, edebiyat eleştirisini de Türkiye’ye ilk getiren<br />

kişilerden biri olmuştur.<br />

En önemli eleştiri eserleri Tahrib-i Harâbât ile<br />

Takip’dir. Eleştirilerinde canlı, dolaysız bir üslûp kul-<br />

lanmıştır. Tahrib-i Harâbât, Ziya Paşa’nın Harâbât<br />

adlı güldestesine karşı yazılmış sert bir eleştiri niteliğindedir.<br />

Takip de yine aynı güldestenin ikinci cildini<br />

eleştirir. Mukaddeme-i Celal eleştirisinde Namık Kemal,<br />

Batı edebiyatı ile Doğu edebiyatını karşılaştırmış,<br />

tiyatro, roman türleri üstünde durmuştur.<br />

Nejat Uygur <strong>Sokak</strong><br />

B<br />

urhaniye Mahallesi sokaklarından olan<br />

Nejat Uygur <strong>Sokak</strong>, Fatih Sultan Mehmet<br />

<strong>Sokak</strong> ile Kanuni Sultan Süleyman Sokağı<br />

birbirlerine bağlamaktadır. Dostluk <strong>Sokak</strong> ile de kesişen<br />

sokak adını ünlü tiyatrocumuz Nejat Uygur’dan<br />

almıştır. 1927’de Kilis’te doğan Uygur, Kilisli sanatçı<br />

İsmail Dümbüllü tarafından keşfedilmiştir. Eğitimini<br />

Anadolu’nun çeşitli bölgelerinde tamamladıktan<br />

sonra Güzel Sanatlar Akademisi’nin Heykel<br />

Bölümü’ne girdi ama mezun olamadı. 1943’te boksla<br />

beraber spora karşı ilgisi arttı. Atletizm ve su topu<br />

yanı sıra iyi bir at binicisidir. 1949’da Nejat Uygur<br />

tiyatrosunu kurdu. 1950’de Necla Uygur ile hayatını<br />

birleştirdi. 60 yıldan fazla tiyatroyla uğraşan Nejat<br />

Uygur’un 50’den fazla ödülü vardır. 2 kez ABD, 4 kez<br />

Avrupa ve 35 yıla yakın da Anadolu turnesi yaptı.<br />

1998’de Kültür Bakanlığı’nca verilen Devlet Sanatçısı<br />

unvanını almıştır. 2007’de kısmi felç geçiren sanatçı<br />

tiyatrolara veda ederek inzivaya çekilmiştir.<br />

166 ÜSKÜDAR SOKAK İSİMLERİ TARİHÇESİ<br />

167

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!