Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
Hattat Hamit Aytaç <strong>Sokak</strong><br />
K<br />
anuni sultan Süleyman ve Neşat Bey sokakları<br />
arasında bu iki sokakla da bağlantısı<br />
olan, Neşat Bey Sokağa parelel olan bir<br />
sokaktır. <strong>Sokak</strong> adını son devrin ünlü hattatı Hamid<br />
Aytaç’tan (1891-1982) almıştır. Asıl adı Şeyh Musa<br />
Azmi olan hattatımız birçok yazısında “Azmi” imzasını<br />
kullanmaktadır. Hâmid, takma adı ile meşhur<br />
olan hattatımız Aytaç soyadını almıştır. 1891’de<br />
Diyarbakır’da doğan Aytaç, Hattat Amidî yani Diyarbakırlı<br />
Seyyid Âdem Efendi torunlarından Zülfikar<br />
Ağa’nın oğludur.<br />
İlk ve rüşdî eğitimi esnasında yazıya merak salmış ve<br />
çevresindeki hüsnü hat hocalarından rik’a ve sülüs<br />
öğrenmiştir. Resme yetenekli olduğundan askerî<br />
rüşdiyede resim öğrenmiştir. Harb Okulu matbaası<br />
hattatlığına, sonra da Genel Kurmay serhattatı (hattatların<br />
başı) hocası Mehmed Nazif Efendi’nin ölümü<br />
üzerine bu matbaaya geçmiştir. Bu görevi sırasında<br />
Yıldırım Orduları Gurubu emrinde Almanya’da<br />
Berlin’de Harita Dairesi’nde bir yıl çalışmıştır. Mütarekeden<br />
sonra askeri vazifesinden istifa etmiş ve yazı<br />
üzerine bir işyeri açarak serbest çalışmıştır. Hattat<br />
Hâmid Bey Türk matbaacılığına çinkografi, çelik üzerine<br />
resim ve yazı hak etme yani gravür, kabartma<br />
ve lüks baskı tekniğini de ilk getirenlerdendir. Şişli<br />
Camii’nin eşsiz yazıları ile birçok evlerde, salonlarda<br />
ve işyerlerinde Mısır ve Irak’ta, bir çok ülkede onun<br />
binlerce nefis yazısı vardır. Bütün İslam âleminden,<br />
hatta Japonya’dan bile birçok öğrenci yetiştirmiştir.<br />
Hattatın son yazılarından biri, Kırk Hadistir. 1982’de<br />
vefat eden hattatı vasiyeti üzerine Karacaahmet’te<br />
Şeyh Hamdullah’ın yakınına defnedilmiştir.<br />
Hoca Nasreddin <strong>Sokak</strong><br />
Hattat Hamit Aytaç <strong>Sokak</strong><br />
Hoca Nasreddin <strong>Sokak</strong><br />
O<br />
sman Gazi Sokağı ile Nurbaba Caddesi’nin<br />
kesiştiği Caddeden başlayan sokak, devamında<br />
boş bir araziye açılmaktadır.<br />
İsmail Ağa Sokağı ile Kazım Karabekir Sokağı arasında<br />
ve bu ikisine paralel uzanan sokak, adını evliyaullahtan<br />
Nasreddin Hoca’dan almıştır. 13. yüzyıl<br />
Anadolusu’nda yaşamış büyük bir âlim ve kibar-ı<br />
evliyâdan (Evliyanın Büyüklerinden) bir zâttır. Ancak<br />
onu daha çok ders ve ibret veren fıkraların<br />
kahramanı olarak tanırız. Yazıya geçirilmiş ilk Nasrettin<br />
Hoca hikâyesi 1480 tarihli Sarı Saltuk’un hayatını<br />
anlatan Ebu’l Hayr Rumi’nin Saltuknamesi’de<br />
bulunmaktadır. Fatih Sultan Mehmet’in oğlu Cem<br />
Sultan’ın şehzâdeliği esnasında verdiği talimat üzerine<br />
Ebu’l Hayr Rumi tarafından Saltukname yedi<br />
senelik bir çalışma sonucunda Türk sözlü geleneğinden<br />
toplanarak 1480’de kitaplaştırılmıştır. Nasreddin<br />
Hoca Selçukluların son devrinde yaşamıştır.<br />
İnsanlara doğru yolu gösteren, iyilikleri bildiren ve<br />
kötülüklerden sakındıran bir veli idi. Bu işi yaparken<br />
tabiatı icabı kendisine has bir yol tutmuştur. Böylece<br />
hakkın anlatılması ve cemiyetteki bozuk yönlerin<br />
düzeltilmesi için, meseleyi halkın anlayacağı bir üslub<br />
ile gayet manidar latifeler halinde kısa ve öz olarak<br />
dile getirmiştir. Sosyologlar ve psikologlar, insanı<br />
ve cemiyeti tanıyıp, onların çeşitli yönlerini incelemek<br />
için onun latifelerinden çok istifade etmişlerdir.<br />
Nasreddin Hoca fıkraları, batı dillerine de çevrilmiş<br />
ve bu dillerde Hoca hakkında mühim neşriyat yapılmıştır.<br />
Bugün Konya Akşehir’deki kabri onu sevenler<br />
tarafından ziyaret edilmektedir.<br />
156 ÜSKÜDAR SOKAK İSİMLERİ TARİHÇESİ<br />
157