Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
Aziziye <strong>Sokak</strong><br />
Bayram Ağa <strong>Sokak</strong><br />
Aziziye <strong>Sokak</strong><br />
D<br />
adaşlar Sokağı’nı D-100 kara yoluna bağlayan<br />
sokaktır. Yaylı <strong>Sokak</strong> ile dört yol<br />
ağzı yaparak kesişen sokak Palandöken<br />
Sokağı’na paralel olarak uzanmaktadır. Ayrıca sokağın<br />
Yaylı <strong>Sokak</strong> ile kesiştiği noktada Erzurum Sitesi<br />
Camii yer almaktadır. <strong>Sokak</strong> Ekim 1894’den beri<br />
resmî belgelerde “Aziziye <strong>Sokak</strong>” olarak yer almaktadır.<br />
Bu sokak adını 1868’de burada kurulan Aziziye<br />
Tiyatrosu’ndan almaktadır. Müdürlüğünü Güllü<br />
Agop, Rejisörlüğünü Magagyan’ın yaptığı Asya<br />
Tiyatrosu topluluğu 1868 ve sonrasında birkaç yıl<br />
burada sürekli temsiller vermişlerdir.<br />
Gelecekte Osmanlı tiyatrosunda çok meşhur olacak<br />
olan birçok Ermeni tiyatrocu ilk kez sahnenin tozunu<br />
burada yutmuşlar, ya da ünlerini ilk kez burada<br />
kazanmışlardır.<br />
Bunlar arasında Serope Benkliyan, Tovmas Fasulyeciyan,<br />
Verkine Karakaşyan ve ablası Yeranuhi<br />
Karakaşyan en önemli isimlerdi. Bunlar Üsküdar<br />
Aziziye Tiyatrosu sonrası yıllarca Osmanlı Tiyatrosunda<br />
başrol oynayacaklardı. Daha sonra Miralay<br />
Ata Bey tarafından satın alınan Aziziye Tiyatrosu, Nisan<br />
1877’de onun tarafından tamir ettirilmiştir. Eylül<br />
1901’de sokaktaki Musevî nüfus azalınca burada bulunan<br />
Musevi mektebi Galata’ya taşınmıştır.<br />
Kaynak: (Metin And, Meşrutiyet Devri Tiyatrosu, İş Bankası Kültür<br />
Yay. İst. 1971 s. 64) (Türk Tiyatrosu Ans. Remzi Kitabevi, s. 56-<br />
426)<br />
Bayram Ağa <strong>Sokak</strong><br />
İ<br />
smail Paşa Sokağı’nı Sırma Perde Sokağı’na<br />
bağlayan sokaktır. Yetimhane Sokağı ile kesişen<br />
sokağın İsmail Paşa Sokağı ile kesiştiği<br />
noktada Aydın Demir Parkı yer almaktadır. Bu sokak<br />
adını Osmanlıların son dönemlerinde üç teneke altınla<br />
buraya göç eden ve burada altı dükkân alan<br />
Kafkasyalı Bayram Ağa’dan almıştır.<br />
Kaynak: (Ahmet Uçar, İstanbul’un <strong>Sokak</strong> İsimleri Tarihi, Us Medya<br />
Kültür Yay., İst. 2010 S. 555)<br />
Bestekâr Saadettin Kaynak <strong>Sokak</strong><br />
B<br />
ir ucu Ord. Prof. Fahrettin Gökay Caddesi’ne<br />
açılan sokağın diğer ucu Okul <strong>Sokak</strong> ile dört<br />
yol ağzı yaparak kesiştikten sonra devam<br />
ederek bir çıkmaz sokak halini almaktadır. “L” şeklindeki<br />
sokak Pırlanta ve Aygün sokakları ile kesişmektedir.<br />
Bu sokak adını Meşhur Bestekârlarımızdan<br />
Saadettin Kaynak’tan almaktadır. Klasik Türk müziğinin<br />
Cumhuriyet dönemindeki üstadlarından olan<br />
Saadettin Kaynak, 1895’te İstanbul’da doğmuştur.<br />
Genç yaşta hafız olan Kaynak, sesinin güzelliği nedeniyle<br />
klasik Türk müziği meşk etmiştir. İlk bestesi<br />
“Hicran-ı Elem” şarkısıdır. İlk Türkçe ezanı da seslendiren<br />
Kaynak, müzik eğitimini yıllar sonra İstanbul<br />
Üniversitesi’nde tamamlamış ve daha sonra Güney<br />
Doğu Anadolu’da yerel müzikler üzerine araştırmalar<br />
da yapmıştır. Seksenin üzerinde film müziği bestelemiştir.<br />
1955’te felç geçirmiş; 1961’de vefat etmiştir.<br />
Kabri, Merkez Efendi Mezarlığı’ndadır.<br />
ÜSKÜDAR SOKAK İSİMLERİ TARİHÇESİ<br />
63