03.02.2015 Views

Uskudar-Sokak-isimleri-TARIHCESI

Uskudar-Sokak-isimleri-TARIHCESI

Uskudar-Sokak-isimleri-TARIHCESI

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Lekeci Nuri <strong>Sokak</strong><br />

Çengelköylü işadamı Semih Koçer’in de anne tarafından<br />

dedesi olan Nuri Bey; 300 yıllık Çengelköylü<br />

bir aileden gelmekte idi. Türkiye’nin ilk ziraat profesörlerinden<br />

olan Nuri Bey aslen Batumlu idi. Nuri<br />

Bey önce Batum’dan Kırım’a, Kırım’dan da İstanbul<br />

Çengelköy’e yerleşmiş ve burada iz bırakmıştı.Çengelköy<br />

Ayios Haralambos Ayazması; Lekeci Nuri<br />

Sokağı’nda, Boşnak Yanko’nun bahçesindedir. Terk<br />

edilmiştir. Bu bahçenin yerinde aynı adı taşıyan bir<br />

de kilise bulunmaktadır. Şimdi bu kilise de yok olmuştur.<br />

Birinci Cihan Harbi yıllarında kilise ibadete<br />

açıktı. Çengelköy Lisesi; 15 Haziran 2002’de Lekeci<br />

Nuri <strong>Sokak</strong>’ta 11 numaralı binaya taşınmıştı.<br />

da korumuştur. Çengelköy Caddesi, Ayazma <strong>Sokak</strong>,<br />

Tanrıverdi <strong>Sokak</strong> ve Meserret <strong>Sokak</strong> tarafından çevrelenen<br />

adada yer alan, kagir kilise ve ahşap karkas<br />

müştemilat, 1875 yılında inşa edilmişti ve okul olarak<br />

kullanılıyordu. Kilise yanında muhtemelen din<br />

büyüklerinin mezarlarının yer aldığı kısım vardır.<br />

Mezarlar dînî simgelerle süslenmiştir. Kilisede çok<br />

sayıda dekoratif amaçlı devşirme yapı malzemesi<br />

kullanılmıştır. Avluya giriş kapısının sağ tarafına bir<br />

duvar çeşmesi yerleştirilmiştir.<br />

Kaynak: ( Mehmet Rebii Hatemi Baraz ve Zeynep Demircan,<br />

Çengelköy’de Tarih, Kitabevi Yay. İst. 2004, S.68-70)<br />

Pelesenk <strong>Sokak</strong><br />

L<br />

ekeci Nuri Sokağı’nı Beyaz Köşkler Sokağı’na<br />

bağlayan sokaktır. “L” şeklindeki sokağın bir<br />

kısmı Beyaz Köşkler Sokağı’na paralel uzanmaktadır.<br />

Sokağın ismi kısa bir süre önce değişmiştir.<br />

Eski ismi Menekşe Sokağı’dır. Pelesenk Farsça’da<br />

bir lafı konuşurken gereksiz yere kullanmak anlamına<br />

gelmektedir. <strong>Sokak</strong> muhtemelen çok kullanıldığı<br />

için bu ismi almıştı.<br />

Selahattin Eyyubi <strong>Sokak</strong><br />

Ü<br />

sküdar’ın Çengelköy Mahallesi sokaklarındandır.<br />

Kaldırım Caddesi’ni Bağlar<br />

Caddesi’ne bağlayan sokaklardandır. Lekeci<br />

Nuri Sokağı’na paralel uzanan sokağın Kaldırım<br />

Caddesi ile kesiştiği yerde Talimhane Camii bulunmaktadır.<br />

<strong>Sokak</strong> adını Eyyubiler Devleti’nin kurucusu<br />

Selahaddin-i Eyyubi’den almıştır.<br />

Tahir Paşa <strong>Sokak</strong><br />

G<br />

üzeltepe Caddesi’ni Çengelköy Caddesi’ne<br />

bağlayan sokaktır. Tahir Paşa Konağı<br />

bu sokak üzerinde bulunmaktadır. <strong>Sokak</strong><br />

adını Çengelköy’e de adını veren Kaptan-ı Derya<br />

Çengeloğlu Mehmed Tahir Paşa’dan almaktadır. Başbakanlık<br />

Osmanlı Arşivinde Çengeloğlu Mehmed<br />

Tahir Paşa’nın Kapudan-ı Deryalığı sırasında, tersane<br />

ve donanmada görevli zabitan, gemi hocası, hekim<br />

ve cerrahların, sancak ümerasının maaşlarının yazılı<br />

olduğu bir defter bulunmaktadır. Şubat 1826’da<br />

Patrona-i Hümayun’a nail olmuş, yani koramirallikten<br />

oramiralliğe terfi ederek, yıllık 4500 kuruş maaş<br />

almayı hak kazanmıştı. 4 Ağustos 1826’da Mecra-yı<br />

Zafer adlı gemisi ile Navarin Baskı’nından kurtularak<br />

İstanbul’a dönme başarısı gösteren 11 gemiden biri<br />

olmuştu. Bu olay sonrası Yunan ve Fransız gemileri<br />

tarafından kuşatılan Sakız adasının yardımına gönderilmiş<br />

ve adayı kuşatmadan kurtardığı için de<br />

Tersane Nazırı yapılmıştı. 1832’lerde Kaptan-ı Derya<br />

olmuş ve dört yıl bu görevde kalmıştı. 2 Eylül 1834<br />

tarihli bir belgeden Paşa’nın o tarihteki yıllık maaşının<br />

29.166 buçuk kuruş olduğu anlaşılmaktadır.<br />

1841 yılında Sultan Abdülmecid döneminde ikinci<br />

kez Kaptan-ı Derya yapılmış, bu görevde iki yıl kalmıştı.<br />

1845 yılında Edirne, 1847 yılında Bosna Valisi<br />

olmuştu. 1851 yılında Bosna Valisi iken vefat etmiştir.<br />

Naaşı İstanbul’a getirilerek Eyüp Sultan Kabristanlığına<br />

defnedilmiştir. Mihalıç Kaymakamı Muhsin<br />

Bey ve Kastamonu Adliye Müfettişi Osman Asım<br />

Paşa adında iki oğlu vardı. Muhsin Bey’in Ali Rıza ve<br />

Mustafa Şevket adlı iki oğlu, Osman Asım Paşa’nın<br />

ise Mehmed Tahir Bey adında bir oğlu, dedeleri ve<br />

babaları gibi Osmanlı bürokrasisinde görev almışlardı.<br />

Meserret <strong>Sokak</strong><br />

D<br />

ereboyu Sokağı’nı Tanrıverdi Sokağı’na<br />

bağlan sokaktır. Ayazma ve Fıçılı sokakları<br />

ile kesişen sokak Aya Yorgi Ortodoks<br />

Kilisesi’nin arka tarafında kalmaktadır. <strong>Sokak</strong> adını II.<br />

Meşrutiyetin moda ismi meserret kelimesinden almıştır.<br />

Meserret kelimesi sevinç anlamına gelmektedir.<br />

Aya Yorgi Kilisesi, özgün durumunu büyük oran-<br />

Selahattin Eyyubi <strong>Sokak</strong><br />

Tahir Paşa <strong>Sokak</strong><br />

198 ÜSKÜDAR SOKAK İSİMLERİ TARİHÇESİ<br />

199

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!