Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
Herkesin kedisi<br />
kaybolur mu<br />
İnsanların başarı odaklı yaşamlarında<br />
tek boyutlu oluşuna tanıklık ediyoruz.<br />
Asıl tehlike, tek boyutlu yetişkinin çocuğu<br />
da başarı odaklı bir yola sokup, tek<br />
boyutlu hale getirmesidir. Bu nedenle,<br />
çocuk kitaplarında farklı paradigmasal<br />
değişimlere ihtiyaç var.<br />
Yaşamı anlamlı kılan farklılıkları öyküleştirmeye<br />
çalıştığım Kedilerin Kaybolma<br />
Mevsimi ’nde herkesin kedisi kayboluyor.<br />
Bütün kediler 18 Haziran’da kayboluyor.<br />
“Neden 18 Haziran” diye soruyorum.<br />
Burada önemli bir paradigma<br />
değişimi var. Çünkü aslında tek bir kedi<br />
kaybolmuş, ama bu kedi herkesi kendisinin<br />
kedisi olduğuna ikna etmiş; herkes<br />
ona kendi kişiliğiyle davranmış.<br />
Buradaki önemli değişim sadece çocukların<br />
değil, yetişkinlerin de düşünce dünyasını<br />
ilgilendiriyor. Çünkü öyle bir noktaya<br />
geldik ki, yetişkinler değişmek istemiyor,<br />
her şeyi biliyorlar artık.<br />
Bir güven ilişkisi...<br />
Çocuklar bütünlüklü, güvenli bir ortamda<br />
gözlerini açıyorlar. Gökyüzünde uçan<br />
kuşla yıldız arasında; yerdeki karınca,<br />
babası, annesi ve yağmur arasında barışçı<br />
ve eşzamanlı, güvenli bir ilişki kurmaya<br />
ihtiyaçları var.<br />
Çocuk, öncelikle çevresini içselleştirmek<br />
istiyor. Hikâyedeki güven ve sevgi<br />
ilişkisi, daha sonra ona hayatında rehberlik<br />
edecek güven ve sevgi ilişkisinin<br />
ilk adımı oluyor. Çünkü güven ve sevgi<br />
de öğrenilen bir şey; çocuk bunları bilerek<br />
doğmuyor, öğreniyor. Bu kitaplarda<br />
tanıklık ettiği ilişkileri gerçek hayatta<br />
deneyimlediğinde, çocuk bu dünyanın<br />
onun dünyası olduğuna inanmaya başlıyor.<br />
Bu inanç çocukta ileri yaşlarda güven<br />
yaratıyor.<br />
Bu sevgi ve güven hissi çok önemli.<br />
Özellikle hikâyelerde olumsuz birçok<br />
şey anlatılabilir, ama hikâyenin kendisi<br />
olumlu olmak zorundadır. Yani, hikâyenin<br />
bütünü asla bu güven ilişkisini sarsacak<br />
şekilde olmamalıdır. Dramatik bir<br />
şey anlatılabilir, ancak güven ve sevgi<br />
ilişkisi temelinde anlatılmalıdır.<br />
Görsel okumaya<br />
izin vermek<br />
Görsel okumada önemli olan, yaş grubu<br />
büyüdükçe yazıyla resim arasındaki<br />
ölçünün de değişmesidir. Büyük çocuk<br />
resme yazı gibi davranmak istemiyor; yazıya<br />
yazı gibi, resme de resim gibi davranmak<br />
istiyor. Resme yazı gibi davranan<br />
bir anlayış ön planda olursa, “Ben<br />
bebek miyim” diyor.<br />
Sonuç olarak, çocuklara izin vermemiz<br />
gerekiyor. Çocukların görsel okumayı<br />
öğretmemize değil, görsel okuma yapmalarına<br />
izin vermemize ihtiyaçları var.<br />
Bir yerlere yetişmekten, ne durup çocuğun<br />
düşünmesine izin verebiliyoruz, ne<br />
de onunla konuşabiliyoruz.<br />
Çocukla on dakikalık bir diyaloğa bile<br />
zaman ayıramadığımız için, belli kalıplar<br />
içinde kalıyoruz. Görsel okuma, çocuğa<br />
bu kalıplardan sıyrılma şansı verecektir.<br />
Bu şansı değerlendirmesi için<br />
çocuğa zaman tanımalı ve bu zamanın<br />
öncesinde, görsel okuma eğitimine kalkışmamalıyız.<br />
:<br />
özel sayı <strong>2014</strong><br />
27