28.01.2015 Views

obstrükt f uyku apne sendromu tedav s nde poz tf havayolu basıncı ...

obstrükt f uyku apne sendromu tedav s nde poz tf havayolu basıncı ...

obstrükt f uyku apne sendromu tedav s nde poz tf havayolu basıncı ...

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

OBSTRÜKTİF UYKU APNE SENDROMU TEDAVİSİNDE POZİTİF<br />

HAVAYOLU BASINCI TEDAVİSİ<br />

Dr. Bülent Çiftçi<br />

Pozitif <strong>havayolu</strong> basıncı (Positive Airway Pressure = PAP) <strong>tedav</strong>isi Obstrüktif <strong>uyku</strong> <strong>apne</strong><br />

<strong>sendromu</strong> <strong>tedav</strong>isi<strong>nde</strong> etkinliği tartışılmayan kendini kanıtlamış standart bir <strong>tedav</strong>i yöntemidir. PAP<br />

<strong>tedav</strong>isinin uygulama açısından temelde 3 ayrı çeşidi vardır. Bunlar;<br />

1.Sürekli (Continous) PAP (CPAP)<br />

2.İki farklı basınç düzeyli (Bilevel) PAP (BPAP)<br />

3.Basıncını kendiliği<strong>nde</strong>n ayarlayan (Autotitrating) PAP (APAP)<br />

Eğer doğru bir şekilde basınç ayarı yapılabildiyse <strong>uyku</strong>da solunum bozukluklarının belirgin<br />

şekilde ortadan kaybolmasını ve çok dramatik sonuçlar elde edilmesini sağlar. Bu <strong>tedav</strong>i ile <strong>uyku</strong>da<br />

solunum bozukluğu tamamen normale dönebilir, kronik olarak baskılanmış nonREM derin <strong>uyku</strong> evresi<br />

ve REM evresi gibi <strong>uyku</strong> evrelerinin özellikle ilk gece rebound nedeniyle fazlasıyla uyunması ve<br />

<strong>uyku</strong>nun iç mimarisinin düzelmesi nedeniyle hastalar yıllar sonra belki de ilk kez dinlenmiş<br />

olduklarını hissederek uyanırlar. Bu yazıda APAP, BPAP ve CPAP için önerilen özgün endikasyonlar<br />

ve kullanım kriterleri gözden geçirilecek ve adım adım bu cihazların basınç ayarlarının nasıl yapılması<br />

gerektiği tartışılacaktır. Ayrıca hastanın <strong>tedav</strong>iyi kabul etmesini, kullanmayı sürdürmesini yani<br />

<strong>tedav</strong>inin hasta tarafından kullanılmasını artırmak için yapılması gerekenler ve <strong>tedav</strong>inin yan etkileri<br />

ve bunlarla mücadele yöntemleri de tartışılacaktır.<br />

Obstrüktif <strong>uyku</strong> <strong>apne</strong> <strong>sendromu</strong> (Obstructive sleep <strong>apne</strong>a syndrome =OSAS) ciddi ve yaşamı<br />

tehdit etme potansiyeli olan bir hastalıktır. Türkiye’de ne yazık ki gerçek anlamda yapılmış bir<br />

prevalans çalışması yoktur. Amerika Birleşik Devletleri<strong>nde</strong> OSAS’ın 30-70 yaş arası popülasyonda<br />

kadınlarda %2, erkeklerde ise %4 oranında görüldüğü bildirilmektedir. Türkiye’de Köktürk ve<br />

arkadaşlarının yaptığı tam bir prevalans çalışması olarak kabul edilemeyecek bir araştırmada bu<br />

oranlar kadın ve erkeklerde sırasıyla %0,9 ve %1,9 olarak bulunmuştur.<br />

OSAS <strong>uyku</strong>da üst solunum yolunda tekrarlayan obstrüksiyonlarla karakterize bir tablodur.<br />

Obstrüksiyonlar sonucunda hava akımı tam kesilebileceği (Apne) gibi azalma da (Hipopne)<br />

olabilmektedir. Hava akımında bu kısıtlanmalar arousal denilen küçük uyanışlara, <strong>uyku</strong>nun yapısının<br />

bozulmasına ve sıklıkla karşılaştığımız oksihemoglobin desatürasyonlarına yol açmaktadır. Uyku<br />

yapısındaki bozukluk hastalarda sıklıkla gündüz aşırı <strong>uyku</strong> hali olmasına ve kognitif (bilişsel)<br />

fonksiyonlarının bozulmasına yol açabilmektedir.<br />

Sonuç olarak <strong>tedav</strong>i edilmemiş OSAS bilişsel fonksiyon bozukluklarına, hipertansiyona,<br />

koroner ve serebrovasküler hastalıklara, motorlu taşıtlarla yapılan kazaların oluşum riskini artmasına<br />

ve yaşam kalitesi<strong>nde</strong> azalmaya yol açmaktadır.<br />

Günümüzde PAP <strong>tedav</strong>isi OSAS hastalarında standart bir <strong>tedav</strong>i yöntemidir ve her gece rutin<br />

olarak kullanılması önerilen bir yöntemdir. İlk olarak C. Sullivan tarafından 1981 yılında uygulanan<br />

bir yöntemdir. İlk uyguladığında bir elektrikli süpürge motoru ve hortumu kullanılarak yapılmıştır.<br />

Günümüzde CPAP cihazlarının hem boyutları küçülmüş hem de daha sessiz çalışacak şekilde dizayn<br />

edilmişlerdir. Şekil 1’de değişik marka ve modelde CPAP cihazları görülmektedir.


Şekil 1. CPAP çeşitleri<br />

CPAP Tedavisinin Uygulanışı:<br />

CPAP <strong>tedav</strong>isini sadece, OSAS tanı ve <strong>tedav</strong>isi ile ilgilenen ve bu konuda eğitim almış<br />

hekimler uygulayabilir. CPAP, öncelikle AHI > 15 olan olgularda endikedir. AHI = 5-15 olanlarda,<br />

eşlik eden semptomların ağırlığı veya kardiyovasküler risk faktörlerinin varlığı durumunda uygulanır.<br />

AHI < 5 olanlarda ise CPAP endikasyonu çok sınırlıdır. Üst solunum yolu direnci <strong>sendromu</strong> (UARS)<br />

olgularında CPAP ilk seçilecek <strong>tedav</strong>idir. Girişimi veya ağız içi aparatı kabul etmeyen veya bu<br />

<strong>tedav</strong>ilerin başarısız olduğu basit horlama olgularında da CPAP kullanılabilir. Ayrıca primer <strong>uyku</strong>da<br />

solunum bozuklukları dışında kalp yetmezliği<strong>nde</strong>, veya hamilelerde preeklamsi durumunda CPAP<br />

<strong>tedav</strong>isinin klinik iyileşmede önemli rol oynadığı bildirilmektedir. Ancak rinit, polip, septal deviasyon,<br />

tümör, travma gibi nazal obstrüksiyon durumlarında, hipertrofik tonsil, adenoid vejetasyon,<br />

mikrognati, makrognati gibi maksillofasiyal anomalilerde CPAP <strong>tedav</strong>isi etkin değildir.<br />

Polisomnografi ile OSAS tanısı alan hastaya, CPAP endikasyonu koyduktan sonra en ideali,<br />

hastanın yüz yapısına en uygun, en konforlu maske tipini seçip önce uyanıkken, gündüz CPAP<br />

alıştırmalarına başlamaktır. Şekil 2’de değişik maske tipleri görülmektedir. Daha sonra sıra<br />

polisomnografi eşliği<strong>nde</strong> CPAP titrasyonuna gelir. Titrasyonun amacı, yan etkiler ortaya çıkmadan,<br />

ÜSY obstrüksiyonunun kaybolmasını sağlayan, en etkin ve en düşük CPAP basıncını bulmaktır.<br />

Genellikle optimal basınç, 5-15 cm H 2 O arasında değişir.<br />

CPAP titrasyonu birkaç şekilde yapılır:


Şekil 2. Maske çeşitleri<br />

1. Tüm gece (full night) manual titrasyon<br />

Tüm <strong>uyku</strong> süresi boyunca polisomnografi eşliği<strong>nde</strong> CPAP uygulanır. Basınç titrasyonu<br />

yaparken tüm <strong>uyku</strong> <strong>poz</strong>isyonu ve <strong>uyku</strong> evreleri<strong>nde</strong> aşağıdaki kriterleri sağlayan en düşük basıncı<br />

saptamak amaçlanır:<br />

Apne- hipopne ve horlamayı ortadan kaldırmak,<br />

Gece boyunca yeterli oksihemoglobin satürasyonu sağlamak,<br />

“Arousal”ları yok edip <strong>uyku</strong> devamlılığını sağlamak,<br />

REM - NREM sayı ve süresini normal fizyolojiye uygun hale döndürerek <strong>uyku</strong> yapısını<br />

düzeltmek.<br />

CPAP titrasyonuna 2 - 4 cm H 2 0 basınçla başlanır. Yukarıdaki kriterler sağlanana kadar, 15<br />

dakikalık aralarla 1 - 2 cm H 2 0 kadar basınç artırılır. İlk REM’e kadar bu şekilde devam edilir.<br />

REM’de <strong>apne</strong>ler kaybolduysa, bir sonraki REM’e kadar basınç değiştirilmez.<br />

2. Yarı gece (split night) manual titrasyon<br />

Gece ikiye bölünür. İlk yarıda tanısal amaçlı polisomnografi uygulanır. OSAS tanısı<br />

konulanalara, gecenin ikinci yarısında CPAP titrasyonu yapılır. Bu konuda yapılan 412 olguluk bir<br />

çalışmada, OSAS’lılara hem full night hem de split night ile titrasyon yapılmış ve full night<br />

uygulandığında bulunan etkin basınç, split night denendiği<strong>nde</strong> olguların ancak %70’i<strong>nde</strong> doğru olarak<br />

saptanabilmiştir. Araştırmacılar, split night yöntemi ile titrasyon için yeterli süre geçmediğine ve<br />

yeterli REM süresine ulaşılamadığına dikkat çekmektedir.<br />

Her iki yöntem için de American Academia of Sleep Medicine (AASM) Sleep Disorders<br />

Association (ASDA)’nın oluşturduğu konsensusa göre;<br />

CPAP titrasyonunda, polisomnografide en az EEG, EOG, EMG, oronazal hava akımı<br />

ölçer, EKG, oksijen satürasyonu, torako-abdominal hareket sensörü bulunmalıdır. Titrasyon EEG<br />

olmadan yapılmamalıdır.<br />

Split night yöntemi ancak aşağıdaki koşullar sağlanırsa sağlıklı sonuç verir:


1. Tanısal amaçlı polisomnografi en az 2 saat sürmüş ve AHİ > 40 bulunmuş olmalıdır,<br />

2. CPAP titrasyonu en az 3 saat sürmelidir,<br />

3. Titrasyon boyunca hem REM hem de NREM evreleri incelenebilmiş olmalıdır,<br />

4. AHİ < 20 olanlarda ya da ilk yarıda OSAS tanısı konamamış olanlarda, full night<br />

polisomnografi olarak kayıda devam edilmelidir.<br />

3. Evde titrasyon<br />

Genellikle EEG kullanılmaz ve bu durum titrasyon için uygun değildir. Sosyoekonomik<br />

avantajı olmakla birlikte, hastayı monitörize etme olanağı yoktur ve intolerans gibi ortaya çıkabilecek<br />

sorunlar çözülemez.<br />

4. Otomatik titrasyon<br />

Bu cihazlar; <strong>apne</strong>-hipopne ve akım limitasyonuna göre ayarlanmış dedektörler içerir. Bazıları<br />

ise akustik vibrasyon denilen, yüksek frekanslı basınç değişimine, yani horlamaya duyarlıdır. Bu<br />

yöntemle alet, üst solunum yolu açıklığı kapanıp hava akımı azalınca, CPAP basıncını artırır. Gece<br />

boyunca gerekli basınçlar kaydedilir ve optimal basınç, manual izlem gerekmeden bulunmuş olur. Pek<br />

çok çalışma, bu yöntemin, manual titrasyon kadar etkin olmadığını göstermiştir.<br />

5. Matematiksel hesaplama ile titrasyon<br />

Hoffstein ve ark. gerekli CPAP basıncını saptamak için bir formül geliştirmişlerdir. Bu<br />

formülde AHİ, BKİ (Beden Kitle İ<strong>nde</strong>ksi), BÇ (Boyun Çevresi) ve katsayılar kullanılır:<br />

CPAP basıncı = (0,13 x BKİ) + (0,16 x BÇ) + (0,04 x AHİ) -5,12<br />

Önceden saptanmış bir basınç değeri ile CPAP <strong>tedav</strong>isine başlamak her zaman için doğru<br />

sonuç vermeyebilir. En doğrusu, saptanan bu basınçla CPAP etkinliğinin polisomnografi eşliği<strong>nde</strong><br />

gösterildikten sonra <strong>tedav</strong>inin başlamasıdır.<br />

Titrasyon yapılıp uygun basınç bulunduktan sonra, CPAP’ın ne kadar süre boyunca ve gecede<br />

kaç saat kullanılması gerektiği sorusu akla gelir. Yapılan geniş serili çalışmalar, tek gece CPAP’sız<br />

uyumadan sonra gündüz aşırı <strong>uyku</strong>ya eğilimin geri döndüğünü göstermiştir. CPAP uzun süre<br />

kullanıldığında dahi, küratif sonuç oluşturmaz. Yani CPAP <strong>tedav</strong>isi kesildiği<strong>nde</strong>, <strong>apne</strong>ler ve<br />

semptomlar geri döner. Olguların %0.5 - 5 kadarında CPAP terkedildiği<strong>nde</strong> <strong>apne</strong>ler ortaya<br />

çıkmamıştır, ancak bu olguların 2/3’ü<strong>nde</strong>, CPAP <strong>tedav</strong>isi ile eş zamanlı olarak, ciddi kilo kaybına yol<br />

açan diyet uygulanmıştır.<br />

Gecede 4 saatlik CPAP kullanımını yeterli görenlerin yanında, genellikle çalışmalar CPAP’ın,<br />

<strong>uyku</strong> yapısını düzeltme, yeterli oksijenasyon ve gündüz semptomlarını gidermek için bütün gece<br />

boyunca kullanımını önermektedir.<br />

Sonuç olarak, CPAP her gece ve tüm <strong>uyku</strong> süresi boyunca kullanılmalıdır. Hastalar 1. ve 3. ay<br />

kontrolleri<strong>nde</strong>n sonra 6 aylık aralarla izlenmelidir. Kısa dönemde, ÜSY yumuşak doku ödeminin<br />

kaybolmasına bağlı olarak, daha sonraları ise kilo verme gibi ek önlemlerle CPAP basıncı<br />

düşürülebilir. Bu arada eğer 3 ayda klinik semptomlar özellikle gündüz aşırı <strong>uyku</strong>ya eğilim<br />

giderilemediyse diğer tanılar yeniden gözden geçirilmelidir. Üç ayda CPAP cihazına uyum<br />

sağlanamadıysa, alternatif <strong>tedav</strong>iler düşünülebilir.<br />

APAP (Auto titrating CPAP):<br />

ÜSY rezistansı; vücut <strong>poz</strong>isyonu, <strong>uyku</strong> evresi, ağırlık ve nazal konjesyon gibi değişken<br />

faktörlere göre azalıp artmaktadır. NREM evresi<strong>nde</strong>, vücudun üst kısmının yüksek olduğu durumda,<br />

lateral <strong>poz</strong>isyonda ihtiyaç duyulan CPAP basıncı %50 oranında azalır. Alkol alındığında ise CPAP<br />

basıncı yetersiz kalabilmektedir. Yani optimal CPAP basıncı geceden geceye, hatta bir gece boyunca<br />

saatten saate değişkenlik gösterebilmektedir. Bu nedenle; APAPlar, evde uzun süreli CPAP <strong>tedav</strong>isi<br />

için de kullanılabilmektedir.


Bu sistemde sabit bir basınç yoktur. Basınç zaman zaman <strong>apne</strong> oluşumunu engellemek için<br />

yükselir. Gece boyunca basınç değişir. Bu aletle, gerekmediği sürece düşük basınç uygulandığı için,<br />

yüksek basıncı tolere edemeyenlerde, kompliansın arttığı gösterilmiştir. Olumlu etkilerinin tersine,<br />

bazı araştırmacılar, aletin, <strong>apne</strong> geliştikten sonra artan rezistansı algılayarak basıncı yükselttiği,<br />

dolayısıyla yeterince etkin olmadığı görüşü<strong>nde</strong>dirler. Sabit basınçlı CPAP’a göre yeterli avantajı<br />

gösterilememiştir. Uzun süreli kullanımda sonuçları bilinmemektedir. Ayrıca oldukça pahalıdır. APAP<br />

ile titrasyon için standart bir protokol yoktur.<br />

BPAP (Bi-level Positive Airway Pressure):<br />

İlk kez Sa<strong>nde</strong>rs ve ark. tarafından CPAP’a alternatif olarak geliştirilmiştir. Amaç, sürekli sabit<br />

basınç yerine ekspiryumda inspiryuma göre daha düşük basınç vererek hastanın cihazı daha iyi tolere<br />

etmesini sağlamak ve kompliansı artırmaktır. Ama daha sonra yapılan çalışmalar komplians açısından<br />

CPAP ve BPAP arasında fark olmadığını ortaya çıkarmıştır. Gugger ve ark. BPAP ve CPAP’ı etkinlik<br />

açısından karşılaştırmış ve farinks açıklığını CPAP’la daha yüksek bulmuştur. Bunun yanında<br />

CPAP’la başarısız kalınıp BPAP’la iyi sonuç alınan olgular da vardır ki, bunlar genellikle morbid<br />

obezlerdir.<br />

BPAP, <strong>poz</strong>itif basınca karşı ekspirasyon zorluğu veya başka nedenle CPAP’ı tolere edemeyen<br />

hastalarda denenmelidir. Ancak ilk seçenek <strong>tedav</strong>i yöntemi değildir. CPAP intoleransında BPAP<br />

<strong>tedav</strong>isine geçmek için yeniden polisomnografi eşliği<strong>nde</strong> BPAP’la basınç titrasyonu yapılmalıdır.<br />

BPAP ile titrasyon yapmak için standart bir protokol yoktur. Genellikle düşük basınçtan başlayarak<br />

basınç gittikçe yükseltilir. Expiratory Positive Airway Pressure (EPAP) ile inspiryum başından hava<br />

yolu açıklığı sağlanıyorken Inspiratory Positive Airway Pressure (IPAP) ile <strong>havayolu</strong> açıklığı<br />

sürdürülmektedir.<br />

OSAS’la bir arada restriktif akciğer hastalığı, KOAH veya obezite-hipoventilasyon <strong>sendromu</strong><br />

bulunuyorsa ki; bu olguların çoğunda kronik hiperkapni söz konusudur, BPAP’la <strong>tedav</strong>iden daha iyi<br />

sonuç alınır. Çünkü; BPAP, EPAP ile bir CPAP gibi çalışırken, IPAP ve aradaki basınç farkı (IPAP -<br />

EPAP) yani “pressure support” ile, bir çeşit basınç sikluslu noninvaziv ventilatör görevi de görür.<br />

KAYNAKLAR<br />

1. Köktürk O, Ulukavak Çiftçi T. Obstrüktif <strong>uyku</strong> <strong>apne</strong> <strong>sendromu</strong>, CPAP-BPAP <strong>tedav</strong>isi. Tüberküloz<br />

ve Toraks Dergisi 2002; 50(2): 317-334.<br />

2. Young T, Palta M, Dempsey J, Skatrud J, Weber S, Badr S. The occurrence of sleep-disordered<br />

breathing among middleaged adults. N Engl J Med 1993;328:1230–1235<br />

3. Flemons WW, Tsai W. Quality of life consequences of sleepdisordered breathing. J Allergy Clin<br />

Immunol 1997;99:S750–S756<br />

4. Nieto FJ, Young TB, Lind BK, et al. Association of slep disordered breathing, sleep <strong>apne</strong>a, and<br />

hypertension in a large community-based study. Sleep Heart Health Study. JAMA 2000;283:1829–<br />

1836<br />

5. Engleman HM, Kingshott RN, Martin SE, Douglas NJ. Cognitive function in the sleep<br />

<strong>apne</strong>a/hypopnea syndrome (SAHS). Sleep 2000;23(Suppl 4):S102–S108<br />

6. Sullivan CE, Issa FG, Berthon-Jones M, Eves L. Reversal of obstructive sleep apnoea by<br />

continuous positive airway pressure applied through the nares. Lancet 1981;1:862–865<br />

7. Van de Graaff WB. Thoracic influence on upper airway patency. J Appl Physiol 1988;65:2124–<br />

2131<br />

8. Hoffstein V, Zamel N, Phillipson EA. Lung volume depe<strong>nde</strong>nce of pharyngeal cross-sectional<br />

area in patients with obstructive sleep <strong>apne</strong>a. Am Rev Respir Dis 1984;130:175–178


9. Fromm RE Jr, Varon J, Lechin AE, Hirshkowitz M. CPAP machine performance and altitude.<br />

Chest 1995;108:1577–1580<br />

10. Naughton MT, Benard DC, Rutherford R, Bradley TD. Effect of continuous positive airway<br />

pressure on central sleep <strong>apne</strong>a and nocturnal PCO2 in heart failure. Am J Respir Crit Care Med<br />

1994;150(6 Pt 1):1598–1604<br />

11. Hirshkowitz M, Littner M, Kuna ST, Berry R, Norris M, Almenoff P. Sleep-Related Breathing<br />

Disorders: Sourcebook. 2nd ed. Milwaukee, WI: HAIG; 2003<br />

12. Berry RB, Parish JM, Hartse KM. The use of auto-titrating continuous positive airway pressure for<br />

treatment of adult obstructive sleep <strong>apne</strong>a. An American Academy of Slep Medicine review. Sleep<br />

2002;25:148–173<br />

13. Littner M, Hirshkowitz M, Davila D, et al. Practice parameters for the use of auto-titrating<br />

continuous positive airway pressure devices for titrating pressures and treating adult patients with<br />

obstructive sleep <strong>apne</strong>a syndrome. An American Academy of Sleep Medicine report. Sleep 2002;25:<br />

143–147<br />

14. Sa<strong>nde</strong>rs M, Series F. New development in positive pressure therapy for sleep <strong>apne</strong>a. In: Pack<br />

AI, eds. Sleep Apnea: Pathogenesis, Diagnosis, and Treatment. New York: Marcel Dekker; 2002:495–<br />

522

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!