25.01.2015 Views

Tess GERRITSEN KAN GÖLÜ Orijinal adı : Blood ... - Kitabxana

Tess GERRITSEN KAN GÖLÜ Orijinal adı : Blood ... - Kitabxana

Tess GERRITSEN KAN GÖLÜ Orijinal adı : Blood ... - Kitabxana

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

"Eğer bela arıyorsan," dedi Jack Reid, "önce kendi çatının altına bak."<br />

"Ne"<br />

Jack Reid pis pis sırıttıktan sonra baltasını kaldırarak hızla oduna indirdi.<br />

O akşamüzeri telefon geldiğinde Clarie ofisindeydi. Telefona dışarıdan Vera'nın cevap verdiğini<br />

duydu. Asistanı az sonra Clarie'nin odasına girdi.<br />

"Seninle konuşmak isteyen bir çocuk var. Bu akşamüzeri onun evindeymişsiniz."<br />

"Arayan kim"<br />

"Amelia Reid."<br />

Clarie hemen telefonu kaldırdı; "Ben Dr. Elliot."<br />

Karşıdaki kız fısıldayarak konuşuyordu. "Kardeşim Eddie... benden sizi aramamı istedi. Kendisi<br />

aramaya korkuyordu."<br />

"Evet Eddie bana ne söylemek istiyordu"<br />

"Sizin bilmeniz gerektiğini düşünüyormuş." Kız bir an durdu. Clarie onun etrafım kontrol ettiğini<br />

anlamıştı. Kız tekrar konuşmaya başl<strong>adı</strong>ğında sesi neredeyse hiç duyulmuyordu. "Size mantarları<br />

söylememi istedi."<br />

"Hangi mantarları"<br />

"Hepsi de o mantarları yiyorlarmış. Taylor, Scotty ve benim kardeşlerim. Ormandaki küçük mavi<br />

mantarları."<br />

Lincoln Kelly kamyonetinden inerken ayağı kuru bir dalın üzerine indi, cansız tahtanın kırılma sesi,<br />

huzur içinde dinlenen göle doğru bir silah sesi gibi yankılandı. Hava iyice kararmış, gökyüzü yağmur<br />

bulutlarıyla dolmuştu.<br />

"Mantar avına çıkmak için biraz geç kaldık, Clarie," dedi Lincoln.<br />

"Ama işte çıkıyoruz," diye cevap verdi Clarie.<br />

Clarie, pikabının arkasındaki iki tırmığı alarak birini Lincoln'a uzattı. Adam tırmığı isteksizce aldı.<br />

"Boulders'in aşağı yukarı yüz yard yukarı kısmında olacaklar. Bazı meşe ağaçlarının diplerinde<br />

yetişiyorlarmış. Đnce gövdeli küçük mavi mantarlar."<br />

Yüzünü ormana doğru döndü. Sık ve hareketsiz ağaçlar hiç de davetkar gözükmüyordu. Aslında<br />

Clarie de buraya bu kadar geç bir saatte gelmek istemezdi ama bir fırtına bekleniyordu. Şimdiden<br />

biraz yağmur yağmıştı bile. Bu gece beklenen ani ısı düşüşünü de ekleyince burası yarı ince bir tabaka<br />

karla örtülü olabilirdi. Bu, toprağı kazıp incelemek için son şanslarıydı.<br />

"Her şeye etken olan madde bu olabilir Lincoln. Bu ormanda yetişen bitkilerin ürünü olan doğal bir<br />

toksin bunlara sebep oluyor olabilir."<br />

"Çocuklar bu mantarları mı yiyormuş"<br />

"Evet, onlar için ayin gibi bir şeydi sanırım. Mantarı ye ve erkek okluğunu ispat et."<br />

Birlikte göl yatağına doğru ilerlemeye başl<strong>adı</strong>lar. Ormanın zemini kurumuş çalı çırpıyla doluydu ve<br />

bu yüzden attıkları her <strong>adı</strong>m patlama gibi sesler çıkartıyordu. Gece yarısı orman gezisi pek de sessiz<br />

bir tecrübe olamıyordu.<br />

Ormanda bir süre yürüdükten sonra, meşe ağaçlarının inanılmaz boylara ulaşmış olduğu bir açıklık<br />

belirdi önlerinde.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!