Tess GERRITSEN KAN GÖLÜ Orijinal adı : Blood ... - Kitabxana
Tess GERRITSEN KAN GÖLÜ Orijinal adı : Blood ... - Kitabxana
Tess GERRITSEN KAN GÖLÜ Orijinal adı : Blood ... - Kitabxana
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
"Aile evde mi Kontrol ettiniz mi"<br />
"Üst kata çıkmaya cesaret edemedim."<br />
"Yapmanız gereken tek şey yukarı çıkıp bir göz atmak. Şu anda oraya gönderebileceğim hiç kimse<br />
yok burada."<br />
"Bak, birini göndermen gerekiyor. Burada garip bir şeyler oluyor diyorum sana."<br />
Memur Dolan içini çekti. Clarie, adamın, gözlerinde alaylı bir ifadeyle masasında oturmuş halini<br />
adeta yanındaymış gibi görebiliyordu. Gerçi hislerini kelimelere döktüğü anda kendisine de biraz<br />
saçma gelmişti aslında. Üst kattan gelen sesler belki de ayak sesleri falan değil de rüzgârın çıkardığı<br />
gürültüydü. Aile topluca bir yere gitmiş olabilirdi pekala. Polisler geldiklerinde hiçbir şey bulamayacak,<br />
bütün kasaba korkak doktoru konuşuyor olacaktı ertesi gün. Ünü zaten bu hafta yeterince<br />
zedelenmişti.<br />
"Lincoln oralarda bir yerlerde olacak. Yanına gelip bir göz atmasını isterim ondan."<br />
Clarie telefonu kapattığında polisi ar<strong>adı</strong>ğı için pişman olmuştu bile. Arabasından çıkarak tekrar eve<br />
baktı. Sis, geceyi olduğundan daha da karanlık gösteriyordu. Çağrıyı iptal edip kendimi komik duruma<br />
düşmekten kurtarayım bari, diye düşünerek bir kez daha yöneldi eve. Hâlâ tereddüt dolu, içeri girdi.<br />
Merdivenler giderek üst kata kulak kabarttı. Yukarıdan ses gelmiyordu artık. Tırabzana tutunarak<br />
yavaşça yukarı çıkmaya başl<strong>adı</strong>. Kasabanın maskarası olmak istemiyordu.<br />
Đkinci kata vardığında bir koridora çıktı. Işıkları açtı ve Karşısına çıkan ilk odanın kapısından içeri<br />
baktı.<br />
Kitty'nin yatak odasıydı bu. Odanın perdelerinde balerinler vardı. Yatağın üzerineyse küçük kızlara<br />
özgü eşyalar saçılmıştı. Plastik bilezikler, kar tanesi motifli kırmızı bir kazak, pembe ve mor renkli okul<br />
çantaları. Yerde de Kitty'nin çok sevdiği Barbie bebek koleksiyonu vardı. Ama bebeklerdeki durum<br />
küçük bir kızın sevgisini yansıtmıyor gibiydi. Elbiseleri parçalanmış, vücutları kalçalarından ters yöne<br />
çevrilmiş, bir iki tanesinin başı koparılıp gözleri çizilmişti.<br />
Clarie tekrar ürperdi.<br />
Hızla koridora çıktığında gözüne başka bir oda çarptı. Odanın ışıkları yanmıyordu. Karanlıkta<br />
parlayan bir şey vardı, garip bir ışık, bazı saatlerin yüzeyindeki gibi yeşil bir parıltı. Odaya girerek ışığı<br />
yaktığı anda parıltı kaybolmuştu. Burası oğlanın dağınık odasındaydı. Kitaplar ve kirli çoraplar yatağa<br />
ve yerlere saçılmıştı, çöp kutusu ise ağzına kadar kâğıt ve kola kutusu doluydu. On üç yaşında bir<br />
erkek çocuğunun sıradan odasıydı.<br />
Işıkları söndürdüğünde yeşil parıltının tekrar belirdiğini fark etti. Yataktan geliyordu.<br />
Yatağa giderek yastığın üzerindeki yeşil şeye dokundu. Soğuk, fakat ıslak değildi. Birden aynı<br />
maddenin duvarlara da sıçramış olduğunu fark etti.<br />
Tak tak tak. Kafasını kaldırdığında bir çocuğun inlediğini duydu. Yüksek sesle değil de derinden,<br />
boğuk çıkan bir ses.<br />
Çatı katı. Çocuklar çatıda olmalı.<br />
Aceleyle çıktı odadan. Koridorda, ayağı bir tenis ayakkabısına takıldı ve az kalsın düşüyordu.<br />
Çatı katına çıkan merdivenler tehlikeli derecede dar ve dikti. Clarie bütün cesaretini toplayıp<br />
yukarıya kadar tırmandı ve en son basamağı çıktığında kendini katıksız bir karanlığın içinde buldu.<br />
Artık hiçbir şey gözükmüyordu.