Tess GERRITSEN KAN GÖLÜ Orijinal adı : Blood ... - Kitabxana
Tess GERRITSEN KAN GÖLÜ Orijinal adı : Blood ... - Kitabxana
Tess GERRITSEN KAN GÖLÜ Orijinal adı : Blood ... - Kitabxana
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
Kafatasını yavaşça masaya koydu. Birden az önce ellerinin arasında tuttuğu şeyi düşündü dehşetle.<br />
Noah'ın dokuz yaşındaki kıvırcık saçlı tombul yanaklı hali geldi gözlerinin önüne. Masanın üzerinde<br />
duran ve yüzündeki etler çoktan çürüyüp dökülmüş olan kafatasına baktı.<br />
Lincoln'un elinin omzuna dokunmasıyla irkildi.<br />
"Đyi misin"<br />
Clarie başını sall<strong>adı</strong>.<br />
Lincoln'un bakışları da oldukça hüzünlüydü. Küçük çocuk için çok üzüldüğü belliydi.<br />
Bu katledilmiş çocuklar için üzülen tek kişiler biz miyiz bu odadakilerin arasında diye düşündü<br />
Clarie. Bunları kalsiyum ve fosfattan ibaret kabuklar olarak görmeyen tek biz miyiz<br />
Lucy'nin biraz daha genç ve zayıf versiyonu olan genç bir kız öğrenci sordu ilk soruyu:<br />
"Tabutla mı gömülmüşlerdi Bir de arazi ormanlık mı yoksa tarla mıydı<br />
"Arazi ormanlıktı," dedi Lucy. "Demir çiviler ve tabut parçaları bulduk ama tahtalar tamamen<br />
çürümüştü."<br />
"Ya toprak" diye sordu erkek bir öğrenci.<br />
"Balçık. Çamur. Adam akıllı ıslak. Neden sordun"<br />
"Balçık zengini topraklar kalıntıların korunmasını sağlar."<br />
"Doğru. Ya kalıntıların korunmasını sağlayan diğer faktörler nelerdir"<br />
Lucy, masanın etrafına toplanmış öğrencilerine baktı. Öğrenciler öyle zevkle bakışlarını tekrar<br />
kemiklere odakl<strong>adı</strong>lar ki Clarie şaşırmıştı. Bu mineral kalıntılarına aç gözlerle öyle inceleyici bir şekilde<br />
bakıyorlardı ki bunların kime ait olduğunu unutmuşlardı. Bunlar yaşayan, oynayan , gülen çocuklardı.<br />
"Toprak yoğunluğu nem "<br />
"Çevre ısısı."<br />
"Et oburlar."<br />
"Gömütün derinliği. Güneş ışınlarına maruz kalıp kalmaması."<br />
"Öldüğü sıradaki yaşı."<br />
Lucy son konuşan öğrencisine baktı. Konuşan, ilk soruyu soran genç kızdı.<br />
"Ölüm yaşının kemiklerin üzerindeki etkisi nedir acaba"<br />
"Genç insanların iskeletleri yaşlı insanların iskeletlerine göre daha bozulmamış kalır. Yoğun<br />
madenleşme sebebiyle."<br />
"Evet ama bu bize iskeletlerin ne kadar süre toprakta kaldığını göstermez. Bu çocuklar ne zaman<br />
öldü"<br />
Kimseden cevap çıkmıyordu.<br />
Lucy sessizliğe bozulmamıştı.<br />
"Doğru cevap şu: Bu çocukların ne zaman öldüğünü bilemeyiz. Yüzüncü yıldan sonra bazı iskeletler<br />
toz gibi ufalanırken bazıları en ufak bir değişiklik göstermez. Yine de bazı sonuçlar çıkarabiliriz tabii."<br />
Lucy masaya yaklaşarak eline bir incik kemiği aldı.<br />
"Bu uzun kemiklerin üzerinde gördüğünüz aşınmalara ve soyulmalara dikkat edin. Đnce katlar<br />
halinde çatlayıp dilimlenmiş. Bu sizce neyi gösterir"