Tess GERRITSEN KAN GÖLÜ Orijinal adı : Blood ... - Kitabxana
Tess GERRITSEN KAN GÖLÜ Orijinal adı : Blood ... - Kitabxana
Tess GERRITSEN KAN GÖLÜ Orijinal adı : Blood ... - Kitabxana
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
Savunmanın ilk doktrinini hatırl<strong>adı</strong>: Kendini koru. Bir hata yaptığını ispatlayam<strong>adı</strong>kça seni dava<br />
edemezler. Teşhisini bir laboratuar testiyle desteklemek zorundaydı.<br />
Taylor'un kan örneklerine ihtiyacı vardı. Örnek almak için bu son şansıydı çünkü yarına kadar bütün<br />
ilaçlar kanından atılmış olacaktı.<br />
Hemşireler odasını geçerek uygulama odasına girdi ve bir vakum aleti, alkollü pamuk ve üç tane de<br />
kan tüpü aldı. Taylor'un odasının olduğu koridora girdiğinde kalbi yerinden fırlayacak gibi atıyordu.<br />
Çocuk artık onun hastası değildi ve böyle bir şey yapmaya hakkı yoktu. Ama çocuğun kanında bir ilaç<br />
varsa bunu bilmek zorundaydı.<br />
Clarie'nin geldiğini gören eyalet polisi ona başıyla selam verdi.<br />
"Çocuktan biraz daha kan almam lazım," dedi. "Benim için onun kolunu tutar mısın"<br />
Adam bu habere pek sevinmemişti ama k<strong>adı</strong>nın arkasından odaya girdi.<br />
Çabuk kanı al ve buradan hemen çık. Turnikeyi açarak iğneyi çıkardı. Birisi ne yaptığını fark<br />
etmeden çabuk çık buradan. Taylor'un kolunu alkollü pamukla silmeye başlar başlamaz Taylor öfkeyle<br />
bağırmaya ve kendini tutan polisi itmeye başl<strong>adı</strong>. Clarie iğneyi deriye batırıp damarı hissettiğinde nabzı<br />
daha hızlı atmaya başl<strong>adı</strong>. Çabuk ol. Çabuk ol. Bir tüp dolunca cebinden diğer tüpü çıkartarak<br />
vakumun altına tuttu.<br />
Çocuğun debelenmelerinden ve küfürlerinden artık yılmış olan polis memuru, "Onu artık<br />
tutamıyorum," dedi.<br />
"Bitmek üzere."<br />
"Beni ısırmaya çalışıyor."<br />
"Sadece onu sıkı tut," diyen Clarie'nin kulakları çocuğun attığı çığlıklarla artık çınlıyordu. Cebinden<br />
üçüncü tüpü de çıkartarak doldurmaya başl<strong>adı</strong>. Sadece bir tane daha. Hadi. Hadi.<br />
"Neler oluyor burada!"<br />
Clarie dehşetle başını kaldırdığında Paul Darnell ve Adam DelRay'i gördü. Başını öyle hızlı çevirmişti<br />
ki iğne damardan çıkmış, kan çarşafa akmaya başlamıştı. Çocuğun kolundaki turnikeyi hemen çıkarıp<br />
yarayı gazlı bezle temizledi. Utançtan kıpkırmızı olan yüzüyle onlara döndü. Đki adanı yüzlerinde<br />
korkunç bir ifadeyle kapının eşiğinden ona bakıyorlardı. Arkalarında da iki hemşire vardı.<br />
Neler olduğunu anlayamayan polis memuru sessizliği bölen ilk kişi oldu; "Sadece biraz kan alıyordu,<br />
çocukta biraz fazla huysuzlandı."<br />
"Dr. Elliot'un şu anda burada olmaya hakkı yok," dedi Paul. "Yeni emirleri duym<strong>adı</strong>n mı"<br />
"Ne emirleri"<br />
"Çocuğun yeni Doktoru benim," dedi DelRay. "Dr. Elliot'un buraya girme hakkı bile yok."<br />
Polis memuru Clarie'ye baktı. Hissettiği tüm kızgınlık yüzünden okunuyordu.<br />
"Beni kullandın!"<br />
Paul elini öfkeyle Clarie'ye uzattı.<br />
"Kan tüplerini hemen bana verin Dr. Elliot."<br />
Clarie başını sall<strong>adı</strong>.<br />
"Bakın, normal olmayan bir test sonucu aldım. Oğlunuzun tedavisini etkileyebilir."<br />
"Onun doktoru siz değilsiniz. Şimdi tüpleri bana verin."<br />
"Özür dilerim Bay Darnell bunu yapamam," dedi Clarie güçlükle yutkunarak.