Tess GERRITSEN KAN GÖLÜ Orijinal adı : Blood ... - Kitabxana
Tess GERRITSEN KAN GÖLÜ Orijinal adı : Blood ... - Kitabxana
Tess GERRITSEN KAN GÖLÜ Orijinal adı : Blood ... - Kitabxana
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
21<br />
Bu gece Clarie'ye ihtiyacı vardı. Barry Knowlton'un cesedi kaldırıldıktan ve korkmuş ailelerle<br />
görüştükten sonra bir de sorular sorarak kameralarının ışıklarını, mikrofonlarım yüzüne doğrultan<br />
gazeteciler ve habercilerle görüşmek zorunda kalmıştı. Kameraların önünde iki kere kendini tutamayıp<br />
patlamıştı. Ne göz yaşlarından utanıyordu ne de olayın nasıl bir kriz haline getirildiğini anlatırken<br />
söylediği şeylerden. Bu hatalı öldürme davasıyla ilgili kendi memurunu, bir Tranquility vatandaşım<br />
suçl<strong>adı</strong>ğının farkındaydı, ama bu umurunda bile değildi. Tek bildiği küçük bir çocuğun bir geyik gibi,<br />
üstelik haksız yere vurulduğu ve birinin bunu pahalıya ödeyeceğiydi.<br />
Arabasını sürerken bu akşam eve gitmeye dayanamayacağını fark etti. Bu geceyi de diğer pek çok<br />
gece olduğu gibi tek başına geçirmeye gücü yoktu.<br />
Clarie'nin evine gitmeye karar verdi.<br />
K<strong>adı</strong>nın evine vardığında arabasından indi. Diz boyu karlara bata çıka kapıya vardığında kapıyı<br />
çalmaya başl<strong>adı</strong>. Kapı açılmayıp, içeriden ses de gelmeyince Lincoln birden çöktüğünü hissetti. Clarie<br />
evde değildi, bu ev bomboştu. Bütün geceyi onsuz geçirmek zorunda kalacağı düşüncesi adamı<br />
çıldırtıyordu.<br />
O sırada üst kattan bir ışık yandı. Lincoln yanan ışıkla birlikte içinin ısındığını hissetti. Bir dakika<br />
kadar sonra kapı açıldı.<br />
Lincoln içeri girdi. Đkisi de tek kelime etmiyordu. K<strong>adı</strong>n kollarını açıp onu kabul etmişi sadece.<br />
Lincoln'un üstü başı kar içindeydi ve k<strong>adı</strong>nın sıcaklığıyla karşılaştığında eriyor, geceliğinin önünü<br />
ıslatıyordu. Eriyen karlar, çıplak ayaklarının dibinde küçük göller oluştururken bile Clarie ona sıkıca<br />
sarılmaya devam ediyordu.<br />
"Seni çok bekledim," dedi k<strong>adı</strong>n sonunda.<br />
"Eve gitme düşüncesine dayanam<strong>adı</strong>m."<br />
"O zaman burada kal. Benimle kal."<br />
Birlikte üst kata çıktılar. Üstlerini çıkartarak Clarie'nin ısıtmış olduğu yatağa girdiler. Lincoln'un<br />
gelmekteki amacı seks yapmak değildi, tek istediği huzurdu. Clarie ona her ikisini de verdi. Ona hoş<br />
geldin heyecanını yaşattıktan sonra adamın daha rahat uyuyacağını biliyordu.<br />
Lincoln sabahleyin gözlerini açtığında pencerede masmavi bir gökyüzüyle karşılaştı. Clarie hemen<br />
yanına sokulmuş uyuyordu. Saçlarının güzel kıvrımları yastığa dağılmıştı. Kahverengi saçların arasında<br />
bir kaç beyaz tel görebiliyordu ve k<strong>adı</strong>nın saçlarındaki bu ilk gümüşler kendisinin de anlayam<strong>adı</strong>ğı bir<br />
şekilde içini burktu. Gözleri dolmuştu. Ömrümün yarısını sensiz geçirdim, diye düşündü. Koskoca bir<br />
ömrün yarısı boyunca sensizdim. Şu ana kadar boşa harcanmış bir ömür.<br />
Yavaşça k<strong>adı</strong>nın alnını öptü, ama Clarie uyanm<strong>adı</strong>.<br />
Kıyafetlerini giyerken pencereden dışarıya bakıyordu. Geceki fırtınadan sonra yenilenmiş bir dünya<br />
vardı dışarıda. Arabasının üzeri tamamen karlarla kaplanmıştı.<br />
O sırada Clarie'nin evine doğru gelen bir kamyonet gördü. Araba evin önünde durup sürücü aşağı<br />
indiğinde Lincoln sürücünün üzerinde Tranquility polis departmanına ait üniformayı gördü. Gelen Pete<br />
Sparks'dı. Bahçeye girerken Lincoln'un arabasını gördü ve şaşkın şaşkın eve baktı.<br />
Çok güzel, diye düşündü Lincoln. Şimdi bütün kasaba geceyi nerede geçirdiğimi öğrenecek.<br />
Aşağı inerek kapıyı Pete'e açtı.<br />
"Günaydın," dedi Lincoln.<br />
"Şeyy... günaydın."