Tess GERRITSEN KAN GÖLÜ Orijinal adı : Blood ... - Kitabxana
Tess GERRITSEN KAN GÖLÜ Orijinal adı : Blood ... - Kitabxana
Tess GERRITSEN KAN GÖLÜ Orijinal adı : Blood ... - Kitabxana
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
Clarie'nin çağrı cihazı ötmeye başl<strong>adı</strong>. Cihazın ekranında Bangor kodlu bilmediği bir numara vardı.<br />
Max'in telefonundan numarayı çevirdiğinde Doğu Maine Sağlık Merkezi'nden bir hemşire çıktı<br />
karşısına.<br />
"Dr. Elliot, Dr. Rothstein sizi aramamızı istedi. Kratomi için geçen hafta buraya gönderdiğiniz Bay<br />
Emerson ile ilgili bir sorun var."<br />
"Ameliyattan sonra bir problem mi çıktı"<br />
"Tüm psikiyatri ve tıbbi personelimiz ona yardım etmeye çalışıyor ama bir sonuç alamıyoruz. Sizi<br />
aramamızın sebebi de bu. Sizin hastanız olduğuna göre durumunu size bildirmemiz gerektiğine karar<br />
verdik."<br />
"Ne durumu"<br />
"Bay Emerson kendine yapılacak tüm tedaviyi reddediyor. Daha kötüsü yemek yemeyi de bıraktı.<br />
Şu anda sadece su verebiliyoruz."<br />
"Bunun için bir sebep gösteriyor mu"<br />
"Evet. Ölme vaktinin geldiğini söylüyor."<br />
Clarie, Warren Emerson'u son gördüğünden bu yana, adamın tıpkı hava kaçıran bir balon gibi<br />
çökmüş olduğunu fark etti. Warren, pencerenin önündeki bir sandalyeye oturmuş, donuk bir ifadeyle<br />
dışarıyı seyrediyordu. Clarie odaya girdiğinde hiçbir tepki vermedi; dönüp bakm<strong>adı</strong> bile, hiç bir şey<br />
olmamış gibi pencereden bakmaya devam ediyordu. Clarie odaya girdiğini fark edip etmediğini merak<br />
etti.<br />
"Bir yararı olmayacağını biliyorsun," dedi adam birden. "Gitsen iyi olur. Vakit geldiyse gelmiştir,<br />
yapılacak bir şey yok."<br />
"Ama sizin vaktiniz henüz gelmedi Bay Emerson."<br />
Warren sonunda arkasını dönerek ona baktı. Clarie'yi gördüğüne şaşırmışsa da bunu belli etmemeyi<br />
başarıyordu. Aslında adam artık hiçbir şey hissetmiyor gibi görünüyordu; acı ya da zevkin ötesindeydi<br />
duyums<strong>adı</strong>ğı şeyler. Clarie ona doğru yaklaşırken Warren umursamaz bir tavırla onu izledi.<br />
"Ameliyatınız başarılı geçti. Beyninizdeki kitleyi çıkardılar ve şansınıza iyi huylu olduğu anlaşıldı.<br />
Artık tamamen iyileşme şansınız var. Tamamen normal bir hayat sürebilirsiniz."<br />
Clarie, sözlerinin adamı hiç etkilemediğini görüyordu. Warren başını tekrar cama çevirdi.<br />
"Benim gibi bir adamın asla normal bir hayatı olamaz."<br />
"Ama tüm o nöbetleri kontrol altına almayı başarabiliriz. Hatta onları tamamen sona erdirebiliriz..."<br />
"Herkes benden korkuyor."<br />
Bu sözler ve adamın suratındaki ifade her şeyi anlatıyordu. Asla iyileştirilemeyecek, asla<br />
kurtulamayacağı yara asıl buydu. Đnsanların ona karşı hissettikleri ve artık yerleşmiş olan bu korkuya<br />
önerebileceği bir tedavi, bir ameliyat yoktu Clarie'nin.<br />
"Bunu her birinin gözlerinden okuyabiliyorum," dedi Warren, "onlarla yolda veya markette<br />
karşılaştığımda bana karşı hissettikleri korkuyu, nefreti görebiliyorum. Hiç kimse bana dokunamıyor<br />
bile. Tam otuz yıldır kimse bana dokunm<strong>adı</strong>, biliyor musun Tabii doktor ve hemşirelerin dışında, ki<br />
onların da başka şansı yok. Ben zehirliyim doktor, bunu biliyorsun. Bana yaklaşamıyorlar çünkü<br />
kasabanın canavarı olduğumu biliyorlar."<br />
"Hayır Bay Emerson. Siz bir canavar değilsiniz. Yıllar önce olan şeyler için hâlâ kendinizi<br />
suçl<strong>adı</strong>ğınızı biliyorum, ama ben suçsuz olduğunuza inanıyorum. O bir hastalıktı. Davranışlarınızı<br />
kontrol edemiyordunuz."