25.01.2015 Views

Tess GERRITSEN KAN GÖLÜ Orijinal adı : Blood ... - Kitabxana

Tess GERRITSEN KAN GÖLÜ Orijinal adı : Blood ... - Kitabxana

Tess GERRITSEN KAN GÖLÜ Orijinal adı : Blood ... - Kitabxana

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Bir an ikisi de konuşm<strong>adı</strong>. Clarie derginin üzerine dökülen göz yaşlarını görüyordu. Oğlunun<br />

ağlamamak için kendini tutmaya çalıştığı, omuzlarının titremesinden anlaşılıyordu.<br />

Clarie ayağa kalkarak ellerini oğlunun omzuna koydu. Oğlunun bütün kaslarının ağlamamak için ne<br />

kadar kasılmış olduğunu hissedebiliyordu. Birbirimize ne kadar da benziyoruz diye düşündü Clarie.<br />

Đkimiz de duygularımızı saklamak, kontrollü görünmek için elimizden geleni yapıyoruz. Ailemizde,<br />

paten kayarken neşeyle bağıran, tiyatroda kahkahalarla gülebilen sadece Peter'dı. Duş alırken bağıra<br />

çağıra şarkı söyleyebilen ve "seni seviyorum," demekten asla çekinmeyen yalnızca oydu.<br />

Şimdi bizi böyle görsen ne kadar üzülürdün Peter. Birbirimize yaklaşmaktan korkuyoruz. Hâlâ senin<br />

için yas tutuyor, ölümünün sokunu atlatamıyoruz.<br />

"Ben de çok özlüyorum babam," diye mırıldandı Clarie. Kollarını kaydırarak ona sarıldı ve çenesini<br />

oğlunun başına day<strong>adı</strong>. Saçlarının o çok sevdiği kokusu tüm içini kaplamıştı.<br />

"Đnan ben de çok özlüyorum."<br />

Alt katta kapı çalındı.<br />

Şimdi değil... Şu anda değil...<br />

Clarie kapıyı duymazlıktan gelerek oğluna iyice sarıldı. Dışarıya ait hiçbir şeyi istemiyordu.<br />

"Anne," dedi Noah, annesinin kollarından usulca kurtularak, "kapıda biri var."<br />

Clarie kollarını çekerek doğruldu. O anı, o değerli fırsatını kaçırmıştı. Oğlunun tekrar kasılan<br />

omuzlarına baktı.<br />

Clarie, oğlunu kendinden uzaklaştıran bu ziyaretçiye kapıyı açmak için öfkeyle merdivenlerden<br />

inmeye başl<strong>adı</strong>. Kapıyı açtığında tekrar zile basmak için elini kaldırmış olan Lincoln'le karşılaştı. Adam<br />

daha önce onun evine gelmemişti ve Clarie bu ziyarete şaşırdığı kadar meraklanmıştı da.<br />

"Seninle konuşmam gerekiyor, içeri girebilir miyim"<br />

"Clarie salondaki şömineyi daha yakmamıştı ve içerisi oldukça soğuk ve karanlıktı. Aceleyle ışıkları<br />

yakıp şöminenin başına geçti.<br />

"Sen ofisimden gittikten sonra," dedi Lincoln, "söylediklerini düşündüm. Bu kasabada periyodik<br />

olarak ortaya çıkan saldırganlık eğilimi hakkındaki sözlerini düşündüm. 1946 ve şu son zamanlarda<br />

olanlar arasında bir bağ olması gerektiğini düşünüp duruyordum."<br />

Lincoln ceketinin cebinden ofiste inceledikleri gazete fotokopilerini çıkardı. "Ve ne bulduğumu<br />

tahmin et... Cevap tam karşımızdaymış."<br />

"Ne cevabı"<br />

"Đlk sayfaya bak. 1946 kasım sayısına."<br />

"Yazıyı okumuştum zaten."<br />

"Yo, cinayetlerle ilgili olanlara değil, alttaki habere bak. Sanırım onu fark etmedin."<br />

Clarie sayfayı kucağına koydu. Fotokopide, Lincoln'un gösterdiği haberin sadece bir kısmı çıkmıştı,<br />

tamamı okunmuyordu. Yazının başlığında ise: 'LOCUST <strong>GÖLÜ</strong> KÖPRÜSÜNÜN ONARIMI<br />

TAMAMLANDI," yazıyordu.<br />

"Korkarım ki ne demek istediğini anlayam<strong>adı</strong>m," dedi Clarie sonunda.<br />

"Aynı köprüyü biz de onardık bu yıl. Hatırl<strong>adı</strong>n mı"<br />

"Evet."<br />

"Peki neden onardık"

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!